fatiha suresi 4 ayet / Fâtiha Suresi 4. Ayet Türkçe Meali ve Arapça Okunuşu - İnsan Dergisi, Okumak nefes almaktır

Fatiha Suresi 4 Ayet

fatiha suresi 4 ayet

Fâtiha suresi (Al-Fatihah) 4 ayet , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.

  1. Ayet
  2. mp3
  3. Sayfada
Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Resmi Kur'an-ı Kerim Sayfasıdır , Abdulbaki Gölpınarlı meali, Kuran Araştırmaları Vakfı & ayet nasıl okunur : Fâtiha suresi - Al-Fatihah aya 4 (The Opening).

﴿مَالِكِ يَوْمِ الدِّينِ﴾
[ الفاتحة: 4]

ayet nasıl okunur

mâliki yevmi-ddîn.


Diyanet Kur'an-ı Kerim

Din Gününün sahibidir.

Fâtiha suresi Diyanet

Mokhtasar tefsiri

Yüce Allah burada kıyamet gününde olan her şeyin maliki olmakla övülmüştür. Öyle ki o gün kimse kimseye hiçbir fayda sağlayamayacaktır. "Din günü", karşılık ve hesap günüdür.


Ali Fikri Yavuz

Ceza (âhiretteki hesap) gününün sâhibidir


İngilizce - Sahih International


Sovereign of the Day of Recompense.

Fâtiha suresi oku

Abdulbaki Gölpınarlı meali


din gününün sahibidir.


Azerice Bunyadov Memmedeliyev


Haqq-Hesab (qiyamət) gününün sahibinə!


Kuran Araştırmaları Vakfı


Ceza gününün malikidir.

مالك يوم الدين

سورة: الفاتحة - آية: ( 4 ) - جزء: ( 1 )  -  صفحة: ( 1 )





Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler

  1. Yarattıklarımızdan bir topluluk hakkı gösterirler ve onunla hükmederler.
  2. Yahudiler "Hıristiyanlar bir temel üzerinde değil" dediler, Hıristiyanlar da "Yahudiler bir temel üzerinde değil" dediler;
  3. Yoksa, daha önce Musa'nın sorguya çekildiği gibi, siz de peygamberinizi sorguya mı çekmek istiyorsunuz? İmanı
  4. Sana, ne sarfedeceklerini sorarlar, de ki: "Sarfedeceğiniz mal, ana baba, yakınlar, yetimler, düşkünler, yolcular içindir.
  5. Onlardan önce yoketmiş olduğumuz kasabalar halkı inanmadılar, bunlar mı inanacaklar?
  6. Dolu bir gemiye kaçmıştı.
  7. Göklerde olanlar ve yerde olanlar Allah'ındır ki O, kötülük yapanlara işlerinin karşılığını verir; iyi davrananlara,
  8. Çocuklarınızı yoksulluk korkusuyla öldürmeyin. Biz onlara da size de rızık veririz. Onları öldürmek, şüphesiz büyük
  9. Orada, uğradıkları gamdan ne zaman çıkmak isteseler her defasında oraya geri çevrilirler: "Yakıcı azabı tadın"
  10. Yeryüzünde haksız yere büyüklük taslayanları, ayetlerimden yüz çevirteceğim. Onlar bütün ayetleri görseler yine de inanmazlar;

türkçe Kuran sureleri :

En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Fâtiha indirin:

Fâtiha Suresi mp3 : Fâtiha suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Fâtiha Suresi Ahmed El Agamy
Ahmed Al AjmyFâtiha Suresi Bandar Balila
Bandar BalilaFâtiha Suresi Khalid Al Jalil
Khalid Al JalilFâtiha Suresi Saad Al Ghamdi
Saad Al GhamdiFâtiha Suresi Saud Al Shuraim
Saud Al ShuraimFâtiha Suresi Abdul Basit Abdul Samad
Abdul Basit Fâtiha Suresi Abdul Rashid Sufi
Abdul Rashid SufiFâtiha Suresi Abdullah Basfar
Abdullah BasfarFâtiha Suresi Abdullah Awwad Al Juhani
Abdullah Al JuhaniFâtiha Suresi Fares Abbad
Fares AbbadFâtiha Suresi Maher Al Muaiqly
Maher Al MuaiqlyFâtiha Suresi Muhammad Siddiq Al Minshawi
Al MinshawiFâtiha Suresi Al Hosary
Al HosaryFâtiha Suresi Al-afasi
Mishari Al-afasiFâtiha Suresi Yasser Al Dosari
Yasser Al Dosari


Monday, June 19, 2023
Bizim için dua et, teşekkürler

desteğin için teşekkürler

Kuran Suresi sitesi, sevgili kitabı ve arındırılmış Sünnet'i hizmet etmek, Kuran ve Sünnet müfredatında şeriat bilimlerini kolaylaştırmak, bilginin öğrencilerine önem vermek ve şeriat bilimlerini kolaylaştırmak amacıyla mütevazı bir girişim olarak kurulmuştur ve bize desteğinizden memnunuz ve Yüce Allah'tan bizi şerefli bir şekilde kabul etmesini ve amellerimizi kabul etmesini diliyoruz. .

2013 - 2023
islamveihsan.com altında yayınlanan yazıların tüm hakları mahfuzdur. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi yazıların tamamı izinsiz kullanılamaz.

Kur'an-ı Kerim - Diyanet İşleri Başkanlığı

Fâtiha Suresi - 4 . Ayet Tefsiri

Ayet


  • مَالِكِ يَوْمِ الدّٖينِؕ

    ﴿٤﴾

Meal (Kur'an Yolu)


﴾4﴿

Ödül ve ceza gününün tek hâkimi.

Tefsir (Kur'an Yolu)


“Ödül ve ceza (din) gününün hâkimi” diye çevirdiğimiz tamlamada geçen mâlik “malın, mülkün sahibi” demektir. Kıraat âlimlerince “hükümdar, iktidar sahibi” anlamında “melik” şeklinde de okunmuştur. İnsanlar için kullanıldığında mâlik ile melik arasında güç, yetki ve tasarruf hakkı bakımlarından önemli farklar vardır. Mal ve mülkün sahibi (mâlik) kişinin başkalarına hükmü geçmez, başkalarına hükmü geçen hükümdar (melik) ise her malın ve mülkün sahibi değildir. Allah Teâlâ hakkında mâlik ve melik sıfatları kullanıldığı zaman mâna çerçevesinde bir eksiklik olamaz; çünkü O hem âlemlerin sahibidir hem de herkese ve her şeye hükmü geçer; O’nun iktidarı üstünde bir iktidar tasavvur bile edilemez. Melik O’nun zâtına, mâlik ise fiiline ait sıfatlardır.

“Ödül ve ceza (din) günü”nün âhiretteki hesaba çekme ve hüküm verme günü olduğu, bunu açıklayan başka âyetlerden anlaşılmaktadır (meselâ bk. İnfitâr 82/17-19). Allah Teâlâ bütün zamanlarda ve zaman kavramına bağlı olmaksızın mutlak hâkim, sahip, melik ve mâliktir. Ancak Allah Teâlâ dünya hayatında, imtihan için kullarına da sahiplik ve iktidar vermiş; imanı olduğu halde gaflet içinde bulunan kimseler –zaman zaman da olsa– Allah’ın sahipliği ve iktidarının bilincinde olmaya özen göstermemişler; imanı olmayanlar ise bunun şuurundan tamamen yoksun kalıp inkâr etmişlerdir. Âhiret âleminde kulun, bu görünürdeki ve geçici iktidarı da ortadan kalkacağı için Allah’ın melik ve mâlik sıfatı bütün azametiyle ortaya çıkacak, belli olacaktır. Bunun için âhirette O, gerçekte ve görünürde “melik ve mâlik”tir.


Kaynak :Kur'an Yolu Tefsiri Cilt: 1 Sayfa: 61

Fâtiha Suresi Ayet Listesi

Kur'an-ı Kerim Portalı

Diyanet İşleri Başkanlığı Kur'an-ı Kerim Portalında Kur'an hakkında istediğiniz biligilere ulaşabileceksiniz

Bağlantılar

  • Windows
  • Windows Store
  • IOS
  • Android
  • Mac

Uygulamalar

  • Windows
  • Windows Store
  • IOS
  • Android
  • Mac

Fatiha Suresi’nin 4. Ayeti!

Üveys Veysel Karane zikrine başlamadan önce, yalnızca sıkıntılı anlarımda ihtiyaç sahibi olduğumu zanneder, imtihan anlarımda duaya sarılırdım. Dünyalık bir sıkıntı gelmese eksiklerimi göremez ve bu sıkıntı geldiğinde de Rabbimi unutup makam, mevkii ve para putlarına koşar, onlardan yardım dilerdim. Dilenirdim.

Halbuki Rabbimiz ayetlerinde “Allah yetmez mi kuluna?” diye soruyor bizlere. Kuluz biz, Allah’a kul olmak için gayretteyiz. Beşeriz, şaşarız. İnsan yardım istemesi ve kulluğu için her şeyden önce acizliğini bilmeli. Bu zamana kadar Rabbimizden yardım istemeyi unutarak kendi elimizle, gücümüzle yapmaya çalıştığımız hangi şeyde başarılı olabildik? Bir çocuğun yemek yapmaya kalkışması gibi, her şeyi elimize yüzümüze bulaştırdık sonra da oturup ağladık neden neden diye… Marifet ehli olana kadar ne Rabbimizin yüceliğini ne kendi acizliğimizi, küçüklüğümüzü, güçsüzlüğümüzü olması gerektiği gibi bilemedik. Üstelik çoğu vakit kendimizi güçlü yetenekli sanıp, yaptığımız işlerle övündük durduk. Sözün kısası bir iş olduğunda ya güç yetirip övündük, ya aciz kalıp dilendik. Allah affetsin.

Üveys zikriyle anladık ki; her işimizi çözmek için hazır, bizleri çok seven biricik Rabbimiz var. Bizlerden Fatiha Suresi’nin 4. ayetini: “İyyâkena’budu ve iyyâkenestaîn” (Yalnız sana ibadet eder, yalnız Senden yardım dileriz.) hayatımıza sokmamızı istiyor. Beş vakit namazlarımızın her rekatında okuduğumuz Fatiha Suresi; Kuran-ı Kerim’in özeti, özünü barındırıyor. İşte üveysler Fatiha Suresi’nin 4. Ayetini sancak edinenlerdir. Bu ayeti yaşamak için gayret eden kullardır. İbadetlerimizi yalnızca Allah rızasını kazanmak için yapar, her işimizden de Rabbimize sığınırız. 4. Ayete uymak için gayret edenleriz.
Allah’tan yardım istemenin sınırı nedir sorusu geliyor aklımıza hemen. Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: “Sizden herkes, ihtiyaçlarının tamamını Rabbinden istesin, hatta kopan ayakkabı bağına varıncaya kadar istesin.” Demek ki en küçük işlerimizde dahi Rabbimizden yardım istememiz önem arz ediyor. Yemek yemek, su içmek, adım atmak gibi her işimizde Allah’ın adını anmamız, Besmele ile işe başlamamız isteniyor. Küçük işler denilince, gücümüzün yeteceğini düşünüp, benliği ortaya çıkarmak isteriz. Halbuki bizler her işimize Rabbimizle başlarsak, her daim “O tecelli eder. Benlikten çıkıp, tevhid nuru kullarını sarmaya başlar.
Nefesi almamıza yardımcı Rabbimiz, bizi var eden, yaşatan Allah. Kullarından muhabbet bekliyor! Acziyetimizi bilip, O’na yönelmemizi, tevhidle Rabbimizi birlememizi istiyor! Yalnız Allah için ibadet etmemizi, yalnız Allah’tan yardım dilememizi istiyor!
Üveyslik hakkında ayrıntılı bilgi için: www.veyselkarane.com sitesini inceleyebilirsiniz.

TwitterFacebookWhatsAppGoogle+

Düşünceleriniz...

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır