faydalı mutasyon örnekleri / Mutasyon Deneyleri Evrimi Çürüttü | Evrim Yoktur

Faydalı Mutasyon Örnekleri

faydalı mutasyon örnekleri

kaynağı değiştir]

Mayoz bölünmenin ilk evrelerinde crossing-over ile kromozomlardan kopan parçalar yer değiştirip tekrar kromozomlara bağlanabilirler. Crossing-over, homolog kromatitler arasındaki alışılagelmiş parça değişimidir; ancak genlerin rekombinasyonlarına neden olur; fakat kromozomlarda yapı değişikliklerine neden olmaz. Bazen kromatitler, crossing-over olmadan parça değişimine, yitirilmesine ya da kazanılmasına neden olur.

Kromozom sayısının değişmesi[değiştir

Paylaşım

Mutasyonlar, neo-Darwinizm’in öne sürdüğü iki “evrim mekanizması”ndan biridir.DNA üzerindeki bu rastlantısal değişikliklerin canlıları evrimleştiği öne sürülür. Bu iddiaya destek oluşturabilmek için binlerce mutasyon deneyi yapılmıştır. Başta meyve sinekleri olmak üzere seçilen bazı canlı popülasyonları yoğun mutasyona uğratılmıştır. Evrimci yayınlar bu mutasyon deneylerini “evrimin laboratuvardaki kanıtı” gibi gösterirler. Oysa gerçekte bu deneyler evrimi kanıtlamak bir yana çürütmüştür. Çünkü mutasyona uğrayan hiç bir canlıda genetik bilgi artışı gözlemlenmemiştir. Aksine, mutantlar (mutasyona uğrayan canlılar) hep sakat, kısır ve hasta olmaktadır.

Mutasyonlar, canlı hücresinin çekirdeğinde bulunan ve genetik bilgiyi taşıyan DNA molekülünde, radyasyon veya kimyasal etkiler sonucunda meydana gelen kopmalar ve yer değiştirmelerdir. Mutasyonlar DNA’yı oluşturan nükleotidleri tahrip eder ya da yerlerini değiştirirler. Çoğu zaman da hücrenin tamir edemeyeceği boyutlarda birtakım hasar ve değişikliklere sebep olurlar.

Dolayısıyla mutasyon, hiç de sanıldığı gibi canlıları daha gelişmişe ve mükemmele götüren tılsımlı bir değnek değildir. MUTASYONLARIN NET ETKİSİ ZARARLIDIR. Mutasyonların sebep olacağı değişiklikler ancak Hiroşima, Nagazaki veya Çernobil’deki insanların uğradıkları türden değişiklikler olabilir: Yani ölüler, sakatlar ve hilkat garibeleri…

Bunun nedeni çok basittir: DNA çok kompleks bir düzene sahiptir. Bu molekül üzerinde oluşan herhangi rastgele bir etki ancak zarar verir. Amerikalı genetikçi B. G. Ranganathan bunu şöyle açıklar:

Mutasyonlar küçük, rastgele ve zararlıdırlar. Çok ender olarak meydana gelirler ve en iyi ihtimalle etkisizdirler. Bu dört özellik, mutasyonların evrimsel bir gelişme meydana getiremeyeceklerini gösterir. Zaten yüksek derecede özelleşmiş bir organizmada meydana gelebilecek rastlantısal bir değişim, ya etkisiz olacaktır ya da zararlı. Bir kol saatinde meydana gelecek rastgele bir değişim kol saatini geliştirmeyecektir. Ona büyük ihtimalle zarar verecek veya en iyi ihtimalle etkisiz olacaktır. Bir deprem bir şehri geliştirmez, ona yıkım getirir (B. G. Ranganathan, Origins?, Pennsylvania: The Banner Of Truth Trust, 1988) . (1)

Nitekim bugüne kadar hiçbir yararlı mutasyon örneği gözlemlenmedi. Tüm mutasyonların zararlı olduğu görüldü. İkinci Dünya Savaşı’nın ardından nükleer silahların sonucunda oluşan mutasyonları incelemek için kurulan Atomik Radyasyonun Genetik Etkileri Komitesi’nin (Committee on Genetic Effects of Atomic Radiation) hazırladığı rapor hakkında evrimci bilim adamı Warren Weaver şöyle diyordu:

Çoğu kimse, bilinen tüm mutasyon örneklerinin zararlı olduğu sonucu karşısında şaşıracaktır, çünkü mutasyonlar evrim sürecinin gerekli bir parçasıdır. Nasıl olur da iyi bir etki -yani bir canlının daha gelişmiş canlı formlarına evrimleşmesi- pratikte hepsi zararlı olan mutasyonların sonucu olabilir (Warren Weaver, “Genetic Effects of Atomic Radiation”, Science, cilt 123, 29 Haziran, 1956, s. 1159) ? (2)

O zamandan bu yana yapılan bütün “faydalı mutasyon oluşturma” çabaları da başarısızlıkla sonuçlandı. Evrimci biyologlar, çok hızlı ürediği ve mutasyona uğratılması kolay olduğu için, meyve sinekleri üzerinde on yıllarca mutasyon denemeleri yaptılar. Bu canlılar olabilecek her türlü mutasyona milyonlarca kez uğratıldı. Ama tek bir faydalı mutasyon gözlemlenmedi. Gordon Taylor, bu konuda şunları yazar:

Bu çok çarpıcı, ama bir o kadar da gözden kaçırılan bir gerçektir: Altmış yıldır dünyanın dört bir yanındaki genetikçiler evrimi kanıtlamak için meyve sinekleri yetiştiriyorlar. Ama hala bir türün, hatta tek bir enzimin bile ortaya çıkışını gözlemlemiş değiller (Gordon R. Taylor, The Great Evolution Mystery, New York, Harper & Row, 1983, s. 48) . (3)

Bir başka araştırmacı olan Michael Pitman, meyve sinekleri üzerindeki deneylerin başarısızlığını şu şekilde ifade eder:

Sayısız genetikçi meyve sineklerini nesiller boyunca sayısız mutasyona maruz bıraktılar. Peki sonuçta insan yapımı bir evrim mi ortaya çıktı? Maalesef hayır. Genetikçilerin yarattıkları canavarlardan sadece pek azı beslendikleri şişelerin dışında yaşamlarını sürdürebildiler. Pratikte mutasyona uğratılmış olan tüm sinekler ya öldüler, ya sakat ya da kısır oldular (Michael Pitman, Adam and Evolution, London: River Publishing, 1984, s. 70) . (4)

İnsan için de durum aynıdır. İnsanlar üzerinde gözlemlenen tüm mutasyonlar zararlıdır. Tıp kitaplarında “mutasyon örneği”olarak anlatılan mongolizm, Down Sendromu, albinizm, cücelik gibi zihinsel ya da bedensel bozuklukların ya da kanser gibi hastalıkların her biri, mutasyonların tahrip edici etkilerini ortaya koymaktadır. Elbette ki insanları ya sakat bırakan ya da hasta yapan bir süreç, “evrim mekanizması”olamaz.

Amerikalı patolog David A. Demick, mutasyonlar hakkında yazdığı bilimsel bir makalede bu konuda şunları söyler:

Son yıllarda genetik mutasyonlarla bağlantılı olan binlerce insan hastalığı sınıflandırılmıştır. Yeni yayınlanan bir kaynak kitapta, 4500 farklı genetik hastalık sayılmaktadır. Dahası, moleküler genetik analizlerden önce klinik olarak tanımlanan bazı kalıtsal sendromların (örneğin Marfan sendromunun) mutasyonların sonucu olduğu anlaşılmıştır.

Mutasyonların, oluşturdukları tüm bu hastalıklarında yanında, faydalı etkileri de var mıdır? Tanımladığımız binlerce zararlı mutasyon örneğinin yanında, elbette ki bazı olumlu örnekler de tanımlamak gerekmektedir-eğer makroevrim doğru ise. Bu olumlu örnekler, hem daha kompleks yapılar oluşturmak için evrime gerekecek, hem de çok sayıdaki zararlı mutasyonun bozucu etkisini dengelemek için lazım olacaktır. Ama iş bu faydalı mutasyonları tanımlamaya gelince, evrimci biyologlar hep garip bir sessizlik içindedirler (David A. Demick, “The Blind Gunman”, Impact, no. 308, February 1999) . (5)

Evrimci biyologların “yararlı mutasyon” olarak sözünü ettikleri tek örnek, hemen her zaman için orak hücre anemisi hastalığıdır. Bu hastalıkta, kanda oksijen taşımaya yarayan hemoglobin molekülü bir mutasyon sonucunda bozulur ve yapı değişikliğine uğrar. Bunun sonucunda da hemoglobinin oksijen taşıma yeteneği ciddi bir biçimde zarar görür. Orak hücre anemisine yakalanan insanlar, bu nedenle giderek artan bir solunum zorluğu çekerler. Ancak tıp kitaplarının kan hastalıkları bölümünde ele alınan bu mutasyon örneği, başta belirttiğimiz gibi bazı evrimci biyologlar tarafından çok garip bir şekilde “faydalı mutasyon”olarak değerlendirilmektedir. Bu hastalığa sahip kişilerin sıtmaya olan kısmi bağışıklıklarının evrimin bu kişilere bir “armağanı” olduğu söylenmektedir. Eğer bu mantıkla düşünülürse, genetik olarak kötürüm doğan insanların yolda yürümedikleri ve bu sayede trafik kazalarında ölmekten kurtuldukları da söylenebilir ve kötürüm olmak “yararlı bir genetik özellik”sayılabilir. Şüphesiz bu mantığın hiçbir tutarlı yanı yoktur.

Mutasyonların sadece bir tahrip mekanizması olduğu açıktır. Fransız Bilimler Akademisi’nin eski başkanı Pierre Paul Grassé’nin mutasyonlar hakkında yaptığı yorum, bu noktada oldukça açıklayıcıdır. Grassé, mutasyonları “yazılı bir metnin kopyalanması sırasında yapılan harf hataları” na benzetmiştir. Ve harf hatası gibi mutasyonlar da bilgi oluşturmaz, aksine var olan bilgiyi bozar. Grassé bu olguyu şöyle açıklamıştır:

Mutasyonlar, zaman içinde son derece düzensiz biçimde meydana gelirler. Birbirlerini tamamlayıcı bir özellikleri yoktur ve birbirini izleyen nesiller üzerinde belirli bir yöne doğru kümülatif bir etkileri olmaz. Zaten var olan yapıyı değiştirirler, ama bunu tamamen düzensiz bir biçimde yaparlar… Bir canlı vücudunda çok küçük bile olsa bir düzensizlik oluştuğunda ise, bunun sonucu ölüm olur. Yaşam olgusu ile anarşi (düzensizlik) arasında hiçbir olası uzlaşma yoktur (Pierre-Paul Grassé, Evolution of Living Organisms, Academic Press, New York, N.Y. 1977, s. 97) . (6)

İşte bu nedenle, yine Grassé’nin ifadesiyle 

“mutasyonlar ne kadar çok sayıda olursa olsunlar, herhangi bir evrim meydana getirmezler (Pierre-Paul Grassé, Evolution of Living Organisms, Academic Press, New York, 1977, s. 88) .” (7)

1) B. G. Ranganathan, Origins?, Pennsylvania: The Banner Of Truth Trust, 1988
(2) Warren Weaver, “Genetic Effects of Atomic Radiation”, Science, cilt 123, 29 Haziran, 1956, s. 1159
(3) Gordon R. Taylor, The Great Evolution Mystery, New York, Harper & Row, 1983, s. 48
(4) Michael Pitman, Adam and Evolution, London: River Publishing, 1984, s. 70
(5) David A. Demick, “The Blind Gunman”, Impact, no. 308, February 1999
(6) Pierre-Paul Grassé, Evolution of Living Organisms, Academic Press, New York, N.Y. 1977, s. 97
(7) Pierre-Paul Grassé, Evolution of Living Organisms, Academic Press, New York, 1977, s. 88

Mutasyon nedir? Mutasyon örnekleri ve etkileri nelerdir?

Mutasyon, normal ve anormal biyolojik süreçte DNA ve RNA’da meydana gelen kalıcı değişimlerin genel adıdır. Genellikle düzeltilememiş hatalar sonucunda ortaya çıkmaktadır.

Mutasyon Nedir?

Mutasyona kısaca, genetik dizilimde oluşan rastlantısal değişim açıklaması yapılabilmektedir. Bu değişimin boyutu çok ufak olabileceği gibi, çok büyük de olabilmektedir. Yani, bir nükleotidin diğerine dönüşmesi de mutasyon, kromozom sayısının doğrudan artması da mutasyon olarak kabul edilmektedir.

Mutasyon; genom, kromozom ve gen mutasyonu olmak üzere üç farklı sınıfa ayrılmaktadır. Genom mutasyonlarında kromozom sayısının artışı ele alınmaktadır. Kromozom mutasyonu, genellikle kromozomun içyapısında oluşan değişimlerle ilgilenmektedir. Gen mutasyonu ise, değişime uğramış tek bir gen üzerinde çalışmaktadır.

Mutasyon Örnekleri Nelerdir?
​​​​​​​
Mutasyon hakkında faydalı ya da zararlı diye bir genelleme yapmak mümkün değildir. Tedavisi olmayan hastalıklar zararlı mutasyon, daha verimli çalışan bitkilere ise faydalı mutasyon örneği denilebilmektedir. Bu kapsamda bir canlının yaşama ve üreme şansını artıran değişime yararlı, yaşama ve üreme şansını düşüren değişime ise zararlı mutasyon adı verilmektedir. Mutasyon sonucunda ortaya çıkan başlıca örnekler aşağıdaki gibidir:

- Albino, altı parmaklı olma, down sendromu, hemofili ve bazı kanser türleri gibi kalıtsal olarak aktarılan hastalıklar,
- Hayvanlardaki kısa bacak ve dört boynuz oluşumları,
- Sıcaklık artışı nedeni ile DNA’nın kendini kopyalaması,
- Kromozomdan parça kopması,
- Genetik mühendisliği araştırması sonrasında üretilen; daha verimli, çevre duyarlı ve dayanıklı bitkiler.

Mutasyon Etkileri Nelerdir?

Mutasyon canlılarda; radyasyon, kimyasal madde ile etkileşim, pH derecesindeki değişimler, sıcaklı, katkı maddeli besinler ya da ateşli hastalıklar sonucunda ortaya çıkabilmektedir. Kalıtsal değişime yol açan bu faktörlere mutajen adı verilmektedir. Değişime uğramış doku ve genler ise mutant gen olarak isimlendirilmektedir.

Mutasyonlar, kendini hemen belli edebileceği gibi, pasif kalıp yıllar sonra da ortaya çıkabilmektedir. Mutasyonun etkileri ise; öldürücü, koşullu öldürücü, fonksiyon kaybı ve nötr olabilmektedir. Öldürücü mutasyonlar, canlı yaşamın hangi döneminde olursa olsun, yaşama şansını düşürücü bir etki göstermektedir. Koşullu öldürücü değişimlerde ölüm, yalnızca belirli şartlar altında mümkün olmaktadır.

Fonksiyon kaybedici mutasyon, meydana geldiği geni işlevsiz hale getirmektedir. Nötr mutasyonlar ise, fenotipte değişikliğe neden olmakta ancak biyolojik uyumu değiştirmemektedir.

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır