felsefede erdem nedir / Erdem - Vikipedi

Felsefede Erdem Nedir

felsefede erdem nedir

Erdem Etiği &#; David Merry

Ahlaki açıdan tanıdığınız en iyi kişiyi düşünün. Bu kişi bir arkadaş, ebeveyn, öğretmen, dini lider, düşünür veya aktivist olabilir. Aklınıza gelen bu kişi, muhtemelen iyilik sever, cesur ve bilgedir; açgözlü, zalim veya aptal değildir. “Karakter özellikleri”nin ilk kısmında yer alanlar (iyiliksever, cesur vb.) erdemlerdir ve ikinci kısmında yer alanlar ise (kibirli, açgözlü vb.) ahlaki kusurlardır. Erdemler insanların iyi olma biçimleri; ahlaki kusurlar ise kötü olma biçimleridir. Bu yazı, erdemler ile ahlaki kusurları, kim olmamız ve ne yapmamız gerektiğini anlamak için odağına alan bir teori olarak erdem etiğini incelemektedir.

1. Erdem ve Mutluluk

Erdemler, kusursuz karakterin sahip olduğu özelliklerdir. [1] Nasıl davrandığımızı, nasıl düşündüğümüzü ve hissettiğimizi onlar şekillendirir: Bizi biz yapan onlardır. Erdemler, uzun süreli iyi alışkanlıklar yoluyla edinilirler.

Eudaimonia

Aristoteles&#;e göre (MÖ ) erdemler, mutlu olmak adına gereksinim duyduğumuz yegane karakter özellikleridir.[2] Günümüzdeki birçok erdem etiği uzmanı onunla aynı fikirdedir.[3] Bu erdem etikçilerine genellikle, &#;mutluluk&#;, &#;gelişme&#; veya &#;refah içinde olma&#; olarak çevrilen Yunanca &#;eudaimonia&#; kelimesinden dolayı &#;eudaimonistler&#; denir.[4]

Eudaimonistlere göre mutluluk bir duygudan çok daha fazlasıdır: Başkalarıyla birlikte iyi yaşamayı ve değerli/anlamlı amaçlar peşinde koşmayı da içerir. Bunlar, güçlü ilişkiler geliştirme ve bir aile sahibi olma, adalet için savaşma ve (makul ölçüde hırslı olup) hazdan memnuniyet duyma gibi projelerde başarılı olmayı içerir.[5]

Eudaimonistler, mutluluğumuzun diğer insanların mutluluğunda çok da ayrı bir yerde durmadığına inanırlar. Onların çoğu, arkadaşlarının ve ailelerinin mutluluğunu kendilerinin mutluluğunun bir parçası olarak görürler. Ve bu yaklaşımı yabancılar ile insan olmayan hayvanlar için de genişletebilirler. Aynı şekilde, nedenler veya idealler için de böyle düşünürler: Eudaimonistler adaletsizliğe ve hilekarlığa ortak olmanın kişinin mutluluğunu azalttığına inanırlar.[6]

Şayet Eudaimonistler mutluluk konusunda haklılarsa o halde mutlu olmak için dürüstlük, iyilikseverlik, minnettarlık ve adalet gibi erdemlere ihtiyacımız olduğu fikri oldukça mantıklıdır. Fakat bu, erdemlerin mutlu olmayı garanti altına aldığı anlamına gelmez. Ancak Eudaimonistler, onlar olmaksızın gerçek anlamıyla mutlu olamayacağımıza inanırlar.

Burada kendini gösteren bir sorun, kötü insanların genellikle mutlu görünmesiyle alakalıdır. Örneğin, diktatörler saraylarda yaşarlar, görünüşe bakılırsa bu (onlar için) epey mutluluk verici. Her ne kadar Eudaimonistler bunun mutluluk anlamına gelmediği şeklinde bir itiraz ileri sürebilse dahi çoğu kişi böyle düşünmüyor. Eğer diktatörler mutlu olabiliyorsa apaçık bir şekilde, biz de erdemler olmaksızın mutlu olabiliriz. Bu itiraza yönelik tatminkar bir yanıt sunabilmek, Eudaimonistler&#;in hala geliştirdiği bir projedir.[7]

Duygu, Pratik Zeka ve Gelişen Erdem

Eudaimonistler, duyguların mutluluk için asli bir konumda olduğuna ve duygularımızın alışkanlıklarımız tarafından şekillendirildiğine inanırlar. İyi duygusal alışkanlıklara sahip olmak dengede olmakla ilgilidir. Örneğin, eudaimonistler, dürüst insanların bir alışkanlık olarak doğruyu söylemek istediklerini ve bundan zevk aldıklarını savunurlar, fakat bunun yani doğruyu söylemenin tüm öteki şartları göz ardı ederek ileriye gitmemesi gerektiğini söylerler: Başkalarının kusurlarına işaret etmekten zevk alma alışkanlığı bizi arkadaşsız bırakır ve bu dürüstlüğün bir parçası değildir.[8]

Erdem, doğruyu söylemek ile diğer insanların duygularını göz önüne almak gibi birbiriyle sürtüşebilen düşünceleri dengede tutmayı gerektirdiğinden ötürü erdemli olmak aynı zamanda ahlaki kararlar verebilmeyi de gerektirir. Erdem etikçileri bu entelektüel yeteneğe pratik zeka veya bilgelik derler.[9]

2. Erdem ve Doğru Eylem

Erdem etikçileri, nasıl davranmamız gerektiğini veya eylemleri ahlaken doğru kılan yapan şeylerin ne olduğunu anlamak için &#;erdem&#;lere başvurabileceğimize inanırlar. Kimi erdem etikçilerine göre, bir eylem ancak ve ancak, belirli koşullar altında erdemli bir kişinin karakteristik olarak yapacağı şey ise ahlaken doğrudur.[10] Erdemli insanlar, nadir olarak ve istisnai şartlar altında yanlış şeyler yaparlar. Ama karakteristik olarak böyle davranmazlar.

Spesifik Olmak

“Erdemli insanların yapacağı şeyi yapın” ifadesi pek spesifik değil olmayıp geniş anlamlı gibi görünüyor; erdem etiği kuramının gerçekte tam olarak ne yapmamız gerektiğine yönelik bir şey söylemediği konusunda soru işaretleri doğabilir. Bu soru işaretlerini aşabilmenin bir yolu, erdemler ve ahlaki kusurların her biri için “v-kuralları” adı verilen kurallar oluşturmaktır. V-kurallarına dair iki örnek: &#;İyilik sever olun&#;, &#;zalimlik yapmayın.&#; olabilir. Bu durumda, V-kuralları birçok spesifik durumda bize yola gösterebilir: Sırf birinin duygularını incitmek adına e-posta yollamak zalimcedir o halde bunu yapmayın.[11]

Fakat öyle görülüyor ki erdemler birbiriyle çatışabilir: Bir arkadaşınız yeni partnerinizden hoşlanıp hoşlanmadığınızı sorduğunda, hoşlanmadığınızı söylemek daha dürüstçe olabilir fakat hoşlandığınızı söylemek de daha kibarca olabilir. Böylesi bir durumda erdemli kişinin tam olarak nasıl davranması gerektiğini söylemek güçtür. Erdem etiği uzmanları, diğer etik teorilerin de bu gibi zor koşul veya durumlar bize apaçık bir rehber olmakta zorlanacağı şeklinde yanıt verebilirler.[12]

İkinci olarak; erdem etikçileri, erdemli bir kişinin durum ve olaylara dair nasıl düşüneceğini anlamaya çalışabilirler. Erdemli insanların pratik bir zekaya sahip olduklarını ve başkalarının mutluluğunu umursamayı ve doğruyu söylemeyi alışkanlık haline getirdiklerini unutmayın. Bundan dolayı, verdiğimiz örnekteki arkadaşlığın ne kadar yakın olduğu, partnerin ne kadar kötü olduğu, arkadaşa bu ifadenin ne kadar nazikçe söylenebileceği gibi birçok spesifik ayrıntıyı göz önünde bulundurabilirler.[13] Her ne kadar bu spesifik bir yanıt sunamıyor olabilse dahi, erdem etikçileri bununla, en azından zor olay ve durumlara yönelik nasıl düşünülmesi gerektiğine yardımcı olacak bir model geliştirebileceklerini umuyorlar.[14]

Nedeni Açıklamak

Erdem etiğinin bize nasıl davranmamız gerektiğine dair ne söylediğini söylediğini gördük. Ama biz niçin böyle davranmamız gerektiğini de bilmek istiyoruz.

Erdem etikçileri, şayet erdemli insanlara yaptıkları şeyleri niçin yaptıklarını sorarsak bunu açıklayabileceklerine dikkat çekerler.[15] Onların mevut akıl yürütmeleri, kusursuz duygusal alışkanlıklarından ve pratik zekalarından yani erdemlerinden kaynaklanmaktadır. Ve eğer mutlu olmak istiyorsak erdemlerimizi geliştirmeliyiz. Yani bunlar bizim de nedenlerimiz olmalıdır.

Fakat erdemli kişi, gerekçesini açıklarken zorunlu olarak erdemden söz etmeyecektir. Örneğin, “Onun duygularını incitmekten kaçınmak istedim, bundan ötürü de gerçeği nazikçe söyledim” diyebilirler.[16] Eğer durum buysa, o halde erdemden başka bir şey veya erdem olmayan bir şey (bizim örneğimizde, diğer insanların duygularının önemi), eylemin niçin ahlaken doğru olduğunu açıklıyor gibi görünebilir. Fakat bu durumda da, erdem etiğinin merkezinde erdem yerine bu diğer şey yer almalıdır. Erdem etiği uzmanları, bu diğer şeyin ahlaki ağırlığının, hangi karakter özelliklerinin erdem olduğuna bağlı olarak değiştiği şeklinde yanıt verebilirler. Yani, nazik olmak bir erdem değilse başkalarının duygularını önemsemek için ahlaki bir gerekçe veya neden olmayabilir.[17]

3. Sonuç

Erdem etiği uzmanları, mutlu olmak için ihtiyaç duyduğumuz karakter özelliklerine yönelmeyi ve bu kararkter özellikleri üzerine düşünmeyi teklif ederler. Bunun daha sağlam ahlaki kararlar vermemize yardımcı olacağını umuyorlar. Erdem etiği bize her zaman için net yanıtlar sunmayabilir, ama belki de ahlaki belirsizliği kabul etmek bir kusur değildir.

Dipnotlar

  • [1] Başka kişiler, erdemi, erdemi hayranlık uyandıran olarak veya yalnızca iyi karakter özellikleri olarak tanımlayabilir. Erdemin diğer tanımları ve erdem etiğindeki farklı yaklaşımlar için Hursthouse ve Pettigrove&#;un “Erdem Etiği”ne bakın.
  • [2] Aristotle, Nicomachean Ethics, Book One, Chapter 9, Lines b Bu yorumlama için bkz. Nussbaum, The Fragility of Goodness, s. 6.
  • [3] Hursthouse, On Virtue Ethics, pp. , “Virtue Theory and Abortion”, p. , Foot, Natural Goodness, pp.
  • İncelenmeye değer başka birçok erdem yaklaşımları da mevcuttur. Bunların başlıca alternatiflerden biri, erdemleri hayranlık veya beğeni toplayan karakter özellikleri olarak tanımlayan Hume ve Zagbzebski gibi duygusalcı açıklamalardır. Kimi akademisyenler ise Konfüçyüs etiğinin bir tür erdem etiği olduğunu düşünüyor, fakat bu devam eden bir tartışma, bkz. Wong, “Chinese Ethics.” Ayrıca, John Ramsey’s Mengzi’s Moral Psychology, Part 1: The Four Moral Sprouts&#;a bakabilirsiniz. Afrika felsefesinde erdem etiğine bakmak için Thaddeus Metz&#;in The African Ethic of Ubuntu&#;suna bakabilirsiniz.
  • [4] Hursthouse, On Virtue Ethics, s. &#;da, Eudaimonia&#;nın farklı çevirileri hakkında ayrıntılı bir tartışma vardır.
  • [5] Kimileri böylesi bir erdem yaklaşımını hayret verici bulurlar çünkü erdemin başkaları uğruna kendi mutluluğunu feda etmeyi ve bir aziz veya keşiş gibi yaşamayı ya da gerçekten sıkıcı ve acınacak bir insan olmayı içermesi gerektiğini düşünürler. Burada &#;erdem&#; yerine &#;iyi karakter&#;i göz önüne almak ve böyle düşünmek daha yararlı olabilir. David Hume, eğlenceli bir şekilde; alçakgönüllü olma, bekar olma, sır tutan biri olma ve yalnız biri olma gibi bazı sözde erdemlerin ahlaksızlık olduğunu iddia etmişti. İnsanın Anlama Yetisi Üzerine Bir Soruşturma &#;e bakın.
  • [6] Adaletsizliğin herkesin mutluluğuna zarar verdiği fikri, haksızlığa uğrayan insanlara da zarar verdiğini reddetmek anlamına gelmez. Fakat, Eudaimonistler adaletsiz biri olmayı veya başkalarını aldatmayı bizim için kötü olarak görürler.
  • [7] Eudaimonizm&#;e yapılan bu türden bir itirazın çetrefilli bir tartışmasını okumak için, bkz. Blackburn, Being Good, s. Eudaimonistler uzun süredir bu itirazı yanıtlamaya çalışıyorlar. Adil olmanın adaletsiz olmaktan daha faydalı olduğu iddiası Platon&#;un Devlet&#;inin ana temalarından biridir. Bu konuya yönelik daha yeni girişimler için, Hursthouse&#;un Erdem Etiği Üzerine, Bölüm 8&#;e veya Foot, Natural Goodness, Chapter 7&#;e bakınız. Ayrıca Kiki Berk&#;in &#;Happiness: What is it to be Happy?&#;sine bakınız.
  • [8] Erdemlerin bir denge bulmayı içerdiği fikrine &#;ortalama/ortada olma ilkesi&#; denir. Nikomakhos&#;a Etik, Book II, Chapter 6, lines ba5&#;a bkz. Erdemlerin duygusal boyutlarına dair çağdaş bir yaklaşım için bkz. Hursthouse&#;s On Virtue Ethics, s
  • [9] Aristoteles, Nikomakhos&#;a Etik&#;in 6. bölümünde pratik zekayı ele alır. Çağdaş bir yaklaşım için bkz. Hursthouse&#;s On Virtue Ethics, s.
  • [10] Hursthouse, On Virtue Ethics, s. Buna bazen nitelikli-fail yaklaşımı da denir. Bazı alternatifler için van Zyl’s “Virtue Ethics and Right Action”&#;ına bkz.
  • [11] Hursthouse, On Virtue Ethics, s.
  • [12] Diğer ahlak teorileri için bkz. Andrew Chapman&#;ın Deontoloji: Kantçı Etik&#;ine ve ve Shane Gronholz&#;un Sonuçculuk&#;una bkz. Okurken, bu teorilerin arkadaşınızın partnerine dair verdiğimiz örnekte size daha güçlü rehberlik edip edemeyeceğini düşünebilirsiniz.
  • [13] Aristoteles, Nikomakhos&#;a Etik, 2. Kitap, Bölüm 9, satır a Hursthouse, Erdem Etiği Üzerine s.
  • [14] Erdem etiğinin zorlu ve güç ahlaki kararlarda nasıl uygulanabileceğine dair iki örnek için Hursthouse&#;un “Virtue Theory and Abortion”, ve Foot’s “Euthanasia”sına bkz.
  • [15] Hursthouse, “Virtue Ethics and Abortion”, özellikle , pp. “Erdemli bir insanın yapacağı şeyi yap.” ifadesi nasıl düşünmemiz gerektiğini değil, yalnızca ne yapmamız gerektiğini söylüyor olmalı.
  • [16] Bu itiraz Shafer-Landau&#;nun The Fundamentals of Ethics, s. &#;ünde tartışılmaktadır.
  • [17] Ahlaki gerçekler ile erdem ve insan mutluluğuna dair gerçekler arasındaki bu bağlantı için bkz. Hursthouse “Virtue Theory and Abortion&#;, s.

Referanslar

  • Aristotle. Nicomachean Ethics. C. BCE. Trans. Roger Crisp. Cambridge UP.
  • Blackburn, S. Being Good. Oxford UP.
  • Boxill, B. “How Injustice Pays.” Philosophy and Public Affairs, 9(4):
  • Foot, P. Natural Goodness. Oxford UP.
  • Foot, P. “Euthanasia”. Philosophy and Public Affairs, 6(2): 85–
  • Foot, P. “Moral Beliefs.” Proceedings of the Aristotelian Society. 
  • Hume, An Enquiry Concerning the Principles of Morals.       
  • Hursthouse, R. “Virtue Theory and Abortion.” Philosophy & Public Affairs. 20(3):
  • Hursthouse, R. On Virtue Ethics. Oxford UP.
  • Hursthouse, Rosalind and Glen Pettigrove, “Virtue Ethics”. Stanford Encyclopedia of Philosophy (Winter Edition), Zalta, E.N (ed.). ,
  • Nussbaum, M. The Fragility of Goodness. Cambridge UP. 2nd Edition,
  • van Zyl, L. “Virtue Ethics and Right Action”. In Russell, D. C (ed.) The Cambridge Companion to Virtue Ethics. Cambridge UP.
  • Plato. Republic. C. BCE. Trans. Paul Shorey. Harvard UP.
  • Shafer-Landau, R. The Fundamentals of Ethics. Fourth Edition. Oxford UP.
  • Wong, D. “Chinese Ethics”. Stanford Encyclopedia of Philosophy (Summer Edition). Zalta, E.N (ed).
  • Zagzebski, L.T. Exemplarist Moral Theory. Oxford UP.

David Merry &#; &#;Virtue Ethics&#;, (Erişim Tarihi: )

Çevirmen: Taner Beyter

Ankara Üniversitesi Coğrafya Bölümü’nü bitirdi, Felsefe master eğitimine ise ara verdi. Etik, epistemoloji, din felsefesi ve meta-felsefe ile ilgilenir. Öğretmen olup, STK’larda görevlidir.

İnsana özgü davranış biçimlerinden biri olan erdem nedir? Sadece bir davranış biçimi mi yoksa felsefi bir kavram mıdır? İnsanın sahip olacağı ahlakla özdeşleşen kelimelerden biri olan erdem, hayatımızda hiç şüphesiz çeşitli alanlarda duyduğumuz kavramların başında gelmektedir.

Erdem Nedir?

Fazilet kavramı olarak da anılan erdem; Kişinin ahlaklı olması, bilgelik, alçakgönüllülük, yardımseverlik ve bilgelik gibi kavramları kendinde toplaması ve bu kavramlar üzerinden yaşam sürmesidir diyerek, erdem nedir? Sorusunu cevaplandırabiliriz.

Erdemli insan ne demek? Sorusunun cevabına gelecek olursak, bu vasıfları üzerinde toplayarak kişinin yaşam biçimini bu kavramlar ve doğruluk üzerine taviz vermeden kurgulamış olmasıdır.

Erdemli insan olmak, insanlığın varlık amacına en önemli işaretlerden biri olsa da bunu gerçek manada başarmakta özellikle günümüz şartlarında bir hayli zordur. Zira günümüzdeki maddi gerçek ve menfaatlerle çatışma halinde olan bu kavram, gün geçtikçe hayatımızdan soyutlanmaya devam etmektedir.

Tarih boyunca süregelen yaşantıda insanlar arasında farklı şekillerde tanımlanmış olan fazilet kavramı, günlük şartların zorlaması ile birlikte artık hayatımızdaki geçerliliğini kaybetmeye başlamıştır. Zira insanlar güzel hasletleri ön planda tutmak yerine, artık maddi çıkar ve menfaatlere ister istemez yaşamlarını sürdürebilmek ve acımasız hayat koşullarında ayakta durabilmek için önem vermektedir.

Mutlu olmak, insanın kendi yaşam gayeleri arasında şüphesiz ilk sıralarda yer alan önemli kavramların başında gelir. Kişinin çevresindeki insanlara karşı iyiliksever, zarar vermeyen bir kişilik ve mütevazı şekilde yaklaşımı, iyi insanlar için birer mutluluk kaynağıdır. Fakat günün şartlarında insan kötü olmasa da onu bu iyiliklerden uzaklaştıran birçok neden vardır.

Felsefede Erdem

Antik Çağlarda Felsefe Erdem Kavramı

Felsefede erdem kavramı,  Antik Çağ’dan beri çeşitli şekillerde var olmaktadır. Aristoteles, Platon ve Sokrates gibi Antik Çağ’da filozoflara göre erdem kavramı, benzer tanımlamalar ile eserlerinde yer almıştır. Bu filozoflar eserlerinde, felsefi vurgularla birlikte erdem kavramını sıklıkla ele almışlar, bu kavram üzerine kurgulu eserleri hayatı geçirmişlerdir.

Tarihin yetiştirdiği önemli filozoflardan biri olan Sokrates, hayatının ve ahlaka dayalı tüm etkinliklerinin temelinde mutluluk olduğunu vurgulamış, bu mutluluğun ise ancak bilgi ile gerçek olabileceğine değinmiştir. Bu yüzden Sokrates’e göre kişinin bilgi sahibi olması, mutlu ve erdemli olmasına etki eden önemli bir şeydir.

Kıbrıslı Zenon ise, erdemli olmanın bilgi ile mümkün olabileceğine vurgu yapan bir başka filozoftur. Bilgi sahibi olan bireylerin diğer insanların mutluluğu için çaba harcayacağını belirten Zenon, filozoflara göre erdem kavramını aynı düşüncelerle tanımlamaktadır.

Antik Çağ’da filozoflara göre erdemli insan olmak, kişinin öncelikle bilgi sahibi olup mutluluğu yakalaması ve bu mutluluğu diğer insanlarla paylaşmasına dayandırılmaktadır. Antik Çağ filozoflarından günümüze kadar gelinen süreçte dünyanın sosyal ve ekonomik yapısı değişmiş olsa da, erdemli olmak kavramı hiçbir zaman değişmemiştir.

Esasında felsefi bir kavram olarak ortaya çıkan erdem veya erdemli olmak, sonraki süreçte yine felsefi bir kavram olsa da ahlak felsefesinin önemli bir parçası haline gelmiştir. Böylelikle davranışların insan ahlakına uygun olması ve diğer insanlar tarafından da kabul görmesi, erdemli olmanın temel kırmızıçizgisidir.

Nihayetinde insanoğlu mükemmel bir ahlaka sahip olamasa bile, en azından diğer insanlar tarafından kabul edilebilir bir davranış biçimine sahip olmak zorundadır. En alt çizgide normal bir standart yakalayamamış olan insanlar, sosyal hayatlarında diğer insanlar ile birçok sıkıntı yaşamaya mecbur kaldıkları gibi hem kendilerinin, hem de diğer insanlarının hayatını adeta zehir ederler.

Erdemli Davranışlar Nelerdir?

Erdemli insan olmak için, kişide farklı ahlaki davranışların bulunması gerekir. Her insanda bu davranışlardan belki en azından bir tanesi bulunuyor olsa da kişinin faziletli olarak tanımlanması için, bu özelliklerin yarıdan fazlasının bulunması gerekir. Erdemli insan özellikleri, kısaca şunlardır;

Adalet: Erdemli insan, hiçbir etki altında kalmadan adil olmak durumundadır.

Verilen sözde durmak: Kişinin verdiği sözlerde durma konusunda gösterdiği hassasiyet, fazilet sahibi bir kişi olduğunun önemli işaretlerindendir.

Çevreye ve hayvanlara duyarlı olmak: Erdemli bir insanda bulunması gereken özelliklerden biri de, çevre ve diğer canlılara karşı duyarlı olması ve onlarında haklarını gözetmesidir.

Ölçülü davranmak: Aşırılık, erdemli insanların işi değildir. Erdemli insanlar, konu ne olursa olsun ölçülü davranmaya özen gösterirler.

Küçük ve büyüklere karşı saygı: Küçüklerin geleceğin büyükleri, büyüklerin ise büyük bir tecrübe eseri olduğunu bilerek davranır.

Yalan söylemez: Yalan, erdemli insanlarda bulunmayacak şeylerden biridir. Hayatının her alanında, konu ne olursa olsun doğruluktan yana olurlar.

Güvenilir ve dürüst olmak: Gerek ikili ilişkilerde ve gerekse de ticari hayatta mutlaka dürüst olurlar.

Yardımseverdirler: Erdemli bir insan, yardımsever kişiliği ile tanınır. Bu yardım sadece maddi değil, eylemsel açıdan da yapılan yardımları da kapsar.

Bu yazıda erdem nedir, felsefede ne anlama gelmektedir ve filozoflara göre erdemli davranışlar nelerdir? konusunu ele aldık. Bu araştırmamızın ardından “Aristoteles’e göre sanat ve sanat anlayışı” başlıklı makalemizi de değerlendirmenizi öneririz.

Post Views

erdemli davranışlar nelerdirerdemli insan ne demekfelsefede erdemfilozoflara göre erdem

Erdem

Erdem, felsefede genellikle insanın içsel olgunluğu olarak açıklanır.

Sözler, yazar ya da kaynakları bakımından alfabetik sıraya göre düzenlenmiştir.
&#;&#;&#;&#;A&#;&#;B&#;&#;C&#;&#;Ç&#;&#;D&#;&#;E&#;&#;F&#;&#;G&#;&#;H&#;&#;I&#;&#;İ&#;&#;J&#;&#;K&#;&#;L&#;&#;M&#;&#;N&#;&#;O&#;&#;Ö&#;&#;P&#;&#;R&#;&#;S&#;&#;Ş&#;&#;T&#;&#;U&#;&#;Ü&#;&#;V&#;&#;Y&#;&#;Z&#;&#;&#;&#;
  • Öyleyse erdem, akla başvurarak tanımlanan ortanın içinde yer almak ile ve seçimlerle ilgili bir karakter durumudur. Biri aşırılık, diğeri eksiklik olan iki kötülük arasındaki bir ortadır bu. Bir ortadır, çünkü kötülükler tutkularda ve eylemlerde doğru olana ya kısa, ya uzak düşerler. Oysa erdem arada olanı hem bulur hem de seçer. — Aristoteles
  • Bir hükümet söz özgürlüğünü ne kadar kısmaya çalışırsa ona o kadar karşı konur; bu karşı çıkış elbette aç gözlülerce değil iyi eğitimin, sağlam ahlakın ve erdemin daha özgür yaptığı kişilerce olur. — Baruch Spinoza
  • Mutluluk erdemin ödülü değil erdemin kendisidir. — Baruch Spinoza
  • Ereklerimizin nasıl bir niteliği olduğu istencimize bağlıdır; istencimizin nasıl bir niteliği olduğu da erdemize bağlıdır, böylece doğru görüş de doğru olan ortayı bularak bu ereğe uymayı istence öğretir.[1] — Bedia Akarsu
  • Son kez söylüyorum: Unutmayın ki imparatorluklar diktikleri çarmıhlarda ancak adaleti sağlayabilirler. Ahlak ve erdem çöktüğünde devleti yönetemezsiniz. — Cicero
  • İnsanın gerçek asalati erdemden gelir; doğuştan değil. — Epiktetos
  • Evrende her şey insan için haz objesidir. Ancak erdemle gelen bilgi arttıkça haz da artar. Bu nedenle yönelim hazza değil bilgiye olmalıdır. — Epikür
  • Milyonlarca insanın aynı kötülükleri paylaşması o kötülükleri erdeme dönüştürmez; aynı hataları yapmaları o hataları doğru kılmaz. — Erich Fromm
  • Gerçek erdem, yalnızca aristokrat azınlık içindir! Herkes için geçerli bir ahlak, gülünç bir fikirdir. — Friedrich Nietzsche
  • Üstinsan daha soğuktur, daha az tereddüt eder ve "fikirlerden" korkmaz; saygı ve "saygınlık" erdemlerine, ayrıca "sürü erdemi olan" hiçbir şeye sahip değildir. Önder olamıyorsa tek başına ilerler. — Friedrich Nietzsche
  • Erdem, insanın insanüstüne ulaşmak için harcadığı çabadır. — Friedrich Nietzsche
  • Tüm erdemlerin temel özelliği, yükselme yolunda sürekli bir çaba, bizzat kendinle cenkleşme, daha büyük ve derin bir saflığa, bilgeliğe, iyilik ve sevgiye yönelik doymak bilmez bir istek. — Goethe
  • Kusurlardan uzaklaşmak erdemin; ahmaklığı başından def etmek ise bilgeliğin başlangıcıdır. — Horatius
    • Kitapçıklar, Kitap I, dize 41
  • Güzelliği sevdiği kadar, erdemi de seven bir insanı daha görmedim. — Konfüçyus
  • Yaldızlı sözlerle erdem bağdaşmaz. — Konfüçyus
  • Erdemli olanların söyleyecek sözleri vardır ama söyleyecek sözleri olanların tümünde erdem yoktur. İnsancıl olanlar cesaretlidir ama cesaretli olanların tümü insancıl değildir. — Konfüçyüs
  • Erdem yok olduğunda yardımseverlik de kaybolur, yardımseverlik kaybolduğunda doğru davranış belirir, doğru davranış kaybolduğunda çıkarcılık ortaya çıkar. Çıkarcılık; doğru ve gerçeğin en karanlık gölgesidir ve düzensizliğin başlangıcıdır. — Laozi
  • Adalet erdemlerin kraliçesidir. — Latin atasözleri
  • Daima doğru olanı yap. Bu bazılarını hoşnut edecek, diğerlerini ise şaşırtacaktır. — Mark Twain
  • Gelecek nesiller için plan yaparken erdemin kalıtsal olmadığını hatırlamamız gerekir. — Thomas Paine
  • Erdem özgürlüğü gerektirir, bir yükü taşımak aktif bir güç gerektirdiği için. — Voltaire,
    • Canon Law: Ecclesiastical Ministry Questions sur l'Encyclopédie ()
  • Faniler eşittir; doğum değil erdemdir farkı yaratan. — Voltaire

Kaynakça[değiştir]

  1. ↑Bedia Akarsu, Ahlâk Öğretileri, s.

Erdem nedir ?

Erdemli insan yaşamını aklı ile yöneten, tüm karar ve davranışlarına aklı ile yön veren insandır. Erdem bilgidir.

Platon “Erdemi bilgi olarak tanımlar, ancak bilgi sahibi olan erdem sahibi olur. Bilgi, değişmez olanın bilgisidir, o da akılla korunur ve bilge doğru bilgiye sahip kimsedir” der.

Sözlükte, "Ahlakın övdüğü alçak gönüllülük, yiğitlik, doğruluk gibi niteliklerin genel adı, fazilet" ve "insanın ruhi olgunluğu" diye tanımlanır.

Erdem kavramı, felsefe tarihinin başlangıcından beri yer alır. İnsanın ve yaşamın anlamı nedir sorularına verilen felsefi cevap başlangıçta "erdemli olmak" olarak belirtilmiştir. Erdemli olmak, ancak bilgi sahibi olmakla mümkündür.

Erdem, kendini yenileyebilmektir, güvenilir olmaktır. Dayanışma, tolerans ve tevazudur.

Erdem, kararlılık, paylaşmacılıktır. Topluma ve çevremize hizmettir.

Erdem, cesarettir, ketumiyettir. Gönlünü aklınla uzlaştırmak ve vicdan muhasebesi yapmaktır. Vicdan için odaklanılacak olan yer kalbimizdir.

Erdem adil olmaktır. İyi, doğru ve güzele gidiştir.

Dolayısıyla erdemli olmak bilgi sahibi olmakla olanaklıdır ve bu da mutluluk sağlayacaktır.

Bir temel ilkeye dayanır; "komşun farkına vardığında utanacağın bir şey yapma".

Erdem, herhangi bir dışsal baskı olmaksızın gerçekleştirilen özgür bir davranıştır. İnsanoğlu istenci ve aklı nedeniyle, iyiyi, güzeli, doğruyu ve erdemleri seçebilecek konumdadır. Seçim yapmak, yaşamı deneyimlemede en önemli kavramdır.

Erdem aşırı uçlarda bulunmaz. Ölçülü ve dengeli olmaktır.

Erdem, özgürlüğe giden yolda, cesaretin yol arkadaşıdır.

İnsanın kendini tanıması, kendini bilmesidir.

Eylemlerimizin tüm sorumluluğunu üstlenmektir. Kurbanı oynamamaktır.

Üstadlara da söz verelim; onlar da şöyle tanımlıyorlar erdemi :

Friedrich Hegel: Erdem, varlığın bilincidir.

Kallikes: Erdem, güçsüzün işine gelendir.

Spinoza: Erdem, akla uygun davranmaktır. İnsanın güçlerini kullanmasıyla eşanlamlıdır.

Samuel Clark: Erdem, nesnelerin doğal niteliklerine uygun davranmaktır.

Aristippos: Erdem, haz almada ölçülü olmaktır.

Joseph Butler: Kişinin kendi kendinin yargılamasıdır.

Immanuel Kant: Erdem, bir içgüdü işi değil, bir akıl işidir.

Berkeley: Erdem, sonsuz güçlü ruhun idrak ettirdiği bir fikirdir.

Friedrich Nietzche: Erdem, insanın insanüstüne ulaşmak için harcadığı çabadır.

Plautus : Gerçek erdem nedir, bilir misiniz? Kendini beğenmemek, yaptıklarını yeter bulmamaktır.

Descartes: Erdem düşünce ölçüsünü kullanmaktır. İyi sandığımız şeyleri işlemekte gösterdiğimiz karardan ibarettir.

Herakleitos: Evren, yaratmayla yok olmanın sonsuza kadar birbirini kovalamasıdır. Herşey ancak karşıtların kavgasından doğar

Sokrates: Tek kesinlik, erdem bilgisindedir. Erdem öğrenilir. Kişiler bilmedikleri için kötüdürler. Erdem birdir, bölünmez, ayrılmaz. Erdem, insanın kendini bilmesi, tanımasıdır.

Nietzsche: Bir inancı sırf âdettir diye kabullenmeye namussuzluk, korkaklık, tembellik denir.

Montaigne: Biz insanlar, kendimizi kötülemede gösterdiğimiz zekayı hiç bir yerde göstermeyiz. Kafamızın o herşeyi bozabilen tehlikeli aletin peşine düştüğü öldürmeye kastettiği av kendi kendimizdir. İnsanı öldürmek için gün ışığında geniş meydanlar ararız. İnsanı yaparken gizlenip utanmak, bir ödev onu öldürmesini bilmekse bir çok erdemleri içine alan bir şereftir.

Önce kendi içimize bakarız. İnsanın kendini bilmesi en büyük erdemdir.

Bilgi güçtür. Akıl yol göstericidir.

Erdem, bir nevi vaaz olarak kullanılmamalıdır. İnsanın erdemi, benzer bir şekilde, insan ırkına özgü olan belli niteliklerin toplamıdır. Kişi, eğer “erdemini” ortaya çıkarırsa “erdemli” sayılır. Bunun tersine çağdaş anlamda “erdem”, otoriter ahlakın bir koşuludur.

Kişi, kendisine karşı ve kendisinden sorumlu olmalıdır. Ait olma ve birey olma arasında bir denge kurmalıdır…

Saydıklarımızın hepsi birer erdemdir, Bu erdemler yaşamda belirli bir zaman içinde edinilirler…

Erdem, insanın kendisine karşı sorumluluklarını yerine getirmesidir…

Erdem, insanın kendini aşma gücüdür. Kendini aşmak için çabalayan insan, evrensel oluşuma her an biraz daha artan bir çapta katılmaktadır…

Berk Yüksel

 

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır