Yanıklar deri hücrelerinin ölmesine neden olur. Hasarlı cilt kendini tamir etmek için kolajen adı verilen bir protein üretir. Cilt iyileştikçe kalınlaşan, leke denilen alanlar iz oluşturur. Bazı yaralar geçicidir ve zamanla kaybolur. Diğerleri kalıcıdır.
Yara izleri küçük veya büyük olabilir. Yüzünüzün veya vücudunuzun geniş bir yüzeyini örten yanık izleri görünümünüzü etkileyebilir.
Yanık izi kalmaması için bunlara dikkat edin!
1- Yanık yarasının üzerine kesinlikle yumurta akı, diş macunu tipi maddeleri sürmeyin.
2- Yanığın olduğu ilk anda 15-20 saniye tutmak yerine en az yarım saat soğuk suyla yara bölgesinin soğumasını sağlayın.
3- Yara bölgesini mutlaka temiz tutmanız gerekmektedir. Buna dikkat edin, mikrop kapan yara derinleşeceğinden oluşacak izler artar.
4- Uzun süreli buz uygulanırsa yarayı iyileştirmekten ziyade daha da arttırıcı özellikte olacaktır.
5- Yara bölgesini çok sıkı şeylerle sarmayın, bu yarayı genişletici etki gösterecektir.
YANIK İZLERİNE İYİ GELEN KREMLER
1- Contractubex Krem / 158 TLTL
Heparin ve Allantoin gibi iki önemli bileşene sahip olan Contractubex jel, dokuların tamirinde oldukça güçlü bir isimdir. Contractubex jel krem hasarların onarılmasının yanı sıra önceden kalan lekelerin de onarılması için etkili bir üründür.
2- Hametan Krem / 31,78 TL
Hammelis Virgina gibi özel bir bileşene sahip olması sayesinde, ciltteki tahribatı onarmada oldukça etkili olan bu kremi özellikle pişik kremi olarak duymuşsunuzdur. Ancak pişiğin de asidin yol açtığı bir yanık türü olduğunu düşünerek, hafif yanıklar için bu kremin onarıcı gücünü kullanmamız da mümkündür. Hametan Pomad yanık kremleri arasında yer almasa da cilt yenileyici olarak yeni izlerde kesinlikle denenmesi gereken ürünler arasındadır.
3-Fito Krem / 40,00 TL
Cildin en üst katmanlarında meydana gelen hasarların onarılması için etkili olan Fito krem ne yazık ki derin ve eski yara izleri için pek iddialı bir ürün değildir. Ancak güvenilir bir marka olarak yeni ve basit yanıklarda denenmesi oldukça faydalı olabilir. Özellikle yanığın iyileştikten sonraki ilk evrelerinde iz kalmaması adına Fito kremin düzenli kullanımı uygun olacaktır.
Lazer epilasyon özellikle de kadınlar arasında popüler olan tüylenme sorununu komple ortadan kaldıran ve kişileri bu anlamda oldukça özgür kılan bir uygulamadır. Uygulamanın erkek bireyler üzerinde de rahatlıkla uygulanabildiği ve herhangi bir cinsiyet ayrımının bulunmadığı da belirtilmelidir. Peki Lazer yanıklarına iyi gelen kremler hangisi?
Genelde koyu tenli insanlarda görülse de beyaz tenli insanlarda da görülebilir. Lazer epilasyon tedavisinde cilde uygun olan dozdan daha yüksek bir dozda ışın verildiğinde veya tedavide yanlış uygulamalar yapıldığında deride çeşitli yanma, kızarıklık, şişlikler ve soyulmalar meydana gelebilir.
1- Madecassol Krem / 34.83 TL
Lazer epilasyon sonrasında oluşmuş bu istenmeyen yanık ve lekeler için kullanılabilecek öne çıkmış bazı kremler de vardır elbette. Madecassol krem bunların başında gelir. Diğer kremlerde de olduğu gibi asıl özelliği içeriğindeki E vitaminleri ve çeşitli antioksidanlarla hücreleri yenilemektir.
2- Bepanthol Krem / 27,90 TL
Lazer tedavisi sonucu oluşmuş lekelerde son derecede etkili bir kremdir. Bepanthol krem, cildinizin hassaslaştığı dönemlerde, cildin ihtiyaç duyduğu nemi kazanması için yardımcı olacaktır.
3- Advantan Krem / 12, 33 TL
Leke, kızarıklık ve yanıklar için önerilen bir diğer krem ise Advantan kremdir. Mutlaka doktor tavsiyesiyle kullanılması gerekir. İçeriğindeki kortizon sayesinde yanıklara çok iyi gelir. Kremin düzenli olarak iki gün arayla kullanılmasına dikkat edilmelidir.
4- Silverdin Krem / 13,42 TL
Silverdin krem de bu konuda adını duyurmuş etkili bir kremdir. Lekeleri ve yanıkları hızlı bir şekilde tedavi etme özelliğine sahip olmasının yanında sürüldüğü bölgede hızlıca kabuk oluşumuna da sebep olur. Bu nedenle bu kremi kullanırken çok dikkat edilmeli ve asla kabuklar koparılmamalıdır.
İçindekiler
Fito krem epitelin yenilenmesini gerektiren deri dokusu sorunlarında kullanılan güçlü bir ilaçtır. Fito krem sivilceye iyi gelir mi, lekeleri geçirir mi, kimler kullanamaz, ne işe yarar gibi tüm soruların cevaplarını sizler için derledik.
Doğrudan sivilce (akne) sorunu üretilmiş bir krem değildir ama deride yenilenme özelliği olduğu için sivilce sorununa da iyi gelmektedir. Sivilce (akne) sorunu için kullanan birçok kişide etkili sonuç vermiş ve sivilceleri geçirmiştir. Ayrıca sivilce lekelerini de geçirmektedir.
İlginizi Çekecektir: Madecassol Krem Yüze Sürülür Mü?
Tüylenme yapma durumu yoktur bundan dolayı da güvenle kullanabilirsiniz. Tüylenme durumları kişilerin hormon bozukluğu ile alakalı olmaktadır.
Sivilceleri (akneleri) geçiren bir kremdir. Kullanıp sivilceleri geçen çok kişi vardır.
Sivilcelere iyi geldiği gibi sivilce izlerine (lekelerine) çok iyi gelmektedir. Bu kremin cildi yenileme ve onarma özelliği sayesinde lekeleri zamanla geçmektedir.
Cilde kesinlikle zarar vermez tam tersine cilt dostu bir kremdir hatta yan etkisi bile yoktur.
Dikişe de sürülebilecek bir kremdir herhangi bir sorun olmaz.
Emziren annelerde bu kremi kullanabilirler.
Güneş lekesine de iyi gelen bir kremdir. Güneş lekesi durumunda düzenli olarak kullanmanızı tavsiye ederiz.
Hamileler (gebeler) bu kremi kullanabilirler. Hamilelerin kullanmasında herhangi bir sakınca yoktur.
Jilet izini geçirmektedir. İz konusunda düzenli kullanım ve uzun süre kullanım önemlidir.
Leke giderci özelliği vardır ve yüzdeki lekeler içinde kullanılabilir.
Memeye, yüze, vücuda sürülen bilen bir kremdir. Meme başı çatlaklarına da son derece iyi gelen bir kremdir.
Tahrişe iyi gelen bir kremdir. Cilt üzerindeki tahrişlerde bu kremi kullanabilirsiniz.
Küçük ve kısa ömürlü olmalarına rağmen, özellikle yaz aylarında oldukça rahatsız edici etkiler ortaya çıkaran sivrisinekler, dikkat edilmesi gereken kanatlı böcek grubundan hayvanlardır. Beslenme yolları arasında öncelikli tercihi çiçek ve bitkilerin su ve özleri olsa da özellikle dişi sivrisinekler üremek için kana da ihtiyaç duymaktadır. Kaşıntı, kızarıklık ve şişlik gibi olumsuz durumlara sebebiyet veren sivrisinek ısırıkları, sıtma, Batı Nil Ateşi gibi önemli bazı hastalıkların ortaya çıkmasında da oldukça etkilidir. Doktora başvurmadan önce, sivrisinek ısırmalarına karşı sistemik alerjiniz olup olmadığını bilmeniz önemlidir. Normal tepki veren bir metabolizma için, evde uygulanacak basit yöntemler, ısırılan bölgenin kısa bir sürede kendiliğinden iyileşmesi için yeterlidir.
Özellikle alerjik yapıya sahip ve bağışıklığı daha düşük olan kimselerde etkisini daha fazla gösteren sivrisinek ısırığı alerjisi, böceğin konduğu yerdeki kanı emmek üzere derinin altına iğnesini yerleştirmesiyle meydana gelir. Sivrisineklerin farklı türleri olmakla birlikte, tüm türlerde ortak olan özellik, sadece dişi olan sivrisineklerin ısırdığı gerçeğidir. Sivrisineğin iğnesi kadar tükürüğünde bulunan 30 farklı protein çeşidi, vücudun alerjik reaksiyon sistemini harekete geçirir. Bu reaksiyon sonucunda, ısırılan yerde 2-10 mm. büyüklüğe sahip, etrafı kızarık ve zaman zaman da üzeri su toplamış şişlikler oluşur. Isırıkların ortaya çıkardığı şişlik ve kızarıklıklar, kimi zaman 36 saat içinde kaybolur. Bağışıklık sistemi güçlü olmayan kişilerde bu süre uzayabilir ve alerjik reaksiyon daha ciddi boyutlara varan sağlık sorunlarına yol açabilir.
Dişi sivrisinekler, deriyi delmeye başladıklarında kan emecekleri alanı uyuşturmak ve kanın pıhtılaşmasını önlemek için protein yüklü bir tükürük salgılamaya başlarlar. Vücudun bağışıklık sistemi tarafından yok edilmeye çalışılan bu salgılar, belirli bir zaman sonra kaşıntıya ve şişliğe neden olur. Sivrisinek kan emme işlemiyle birlikte bu tükürük salgısını da geriye emmeye başlar. Sineğin emdiği kanın miktarı arttıkça kaşıntının da azaldığı gözlemlenir. Sivrisinek ısırığı aşırı şişme oluşumu ve kaşıntı, üzerine uygulanacak özel jeller sayesinde daha hızlı bir biçimde iyileştirilir. Kaşıntının olduğu bölgeye parfüm, kolonya gibi alkol içerikli maddelerin temas etmemesi, sivrisinek ısırıklarının lekeye dönüşmemesi bakımından önemlidir. Bununla birlikte bu tip sıvılar, sürüldüğü bölgede yarattığı soğutucu etkiyle kısa bir süre ferahlama etkisi yaratır.
Sivrisinek ısırıkları, her yaz sezonunda karşılaşılan önemsiz ve olağan bir durum gibi kabul edilse de ciddi enfeksiyonlara; hatta ölümlere varabilen neticelere yol açabilmektedir. Özellikle sık sık seyahat edenler, açık alanlarda çalışan kişiler ve bağışıklığı düşük olan bireyler, sivrisinek ısırıklarının yaratacağı enfeksiyonlara daha fazla maruz kalabilirler. Sivrisinek ısırığı meydana geldikten sonra ortalama kuluçka süresi 2-6 gün arasındadır. Bu süre sonunda ishal, eklem ağrısı, kusma, baş ağrıları ve vücut döküntüleri gibi belirtilere rastlanabilir. Kanser, diyabet, hipertansiyon ve böbrek hastalığı gibi ciddi kronik rahatsızlıkları bulunan kişilerin, daha ciddi enfeksiyon belirtileri gösterdikleri görülmüştür. Nörolojik hastalık belirtileri olarak gruplandırılabilecek bu belirtilerin arasında, yüksek ateş, baş ağrısı, ense sertliği, konsantrasyon bozukluğu, koma, titreme nöbetleri ve felç gibi semptomlar sıralanabilir. Bu belirtilerden bir ya da birkaçının ortaya çıktığı durumlarda, zaman kaybetmeden uzman bir doktora başvurmak gerekir.
Isırığın şişlik ve kızarıklığa neden olduğu bölgeye kolonya sürülmesi en bilinen yöntemlerden biri olsa da sivrisinek ve böceklerin ısırdığı yere bu tip maddelerin değdirilmemesi daha doğrudur. Sineğin ısırdığı alanı beyaz sabunlu su ile yıkamak ve sonrasında oksijenli su, tuzlu su ya da limon sürülmesi, kaşıntının daha hızlı bir biçimde giderilmesi ve şişliğin oluşmaması için etkilidir. Bununla birlikte ciddi durumlarda doktorun vereceği ilaçlar mutlaka kullanılmalıdır. Yine bilinen sivrisinek ısırığı tedavisi yöntemleri arasında yer alan ve evde kolayca uygulayabileceğiniz jel ve krem türü preparatlar da sivrisinek sokmalarında rahatlıkla kullanılabilir.
Sivrisinek ısırıklarının meydana getirdiği kızarık ve şişlik gibi alerjik belirtiler, kanama ve çürüme gibi deformasyonlar meydana gelmediği taktirde, 12-36 saat arasında kendiliğinden yok olur. Sivrisinek ısırıklarının olduğu yerdeki şişlikleri kaşımak, deride çizilme ve kanamalara yol açabilir. Açık yaradan mikrop kapılarak yaranın enfekte olması, iyileşme süresini daha fazla uzatabilir. Bu nedenle, kaşınma hissi ne kadar güçlü olursa olsun, bölgeyi kaşımadan ve buz, limon, tuzlu su gibi doğal ürünlerle ısırılan yere kompres yapmak, şişmiş ve kızarmış olan bölgeyi temiz tutarak iyileşmesini beklemek daha hızlı sonuç verecektir. Halk arasında yaygın olarak bilinen, sivrisineğin ısırdığı bölgeye sirke, diş macunu gibi maddelerin sürülmesi, kesinlikle yanlış bir uygulamalardır. Bu tip uygulamalardan mutlak suretle uzak durulması cilt sağlığı açısından önemlidir.
Sivrisinek ısırığı kaşıntısına ne iyi gelir? Bu sorunun ve sinek ısırığının yarattığı rahatsız etkiyi ortadan kaldırmak için, evinizde bulunan basit malzemelerden yararlanabilirsiniz.
Küçük çocuklar ve yeni doğmuş bebeklerin bağışıklık sistemleri henüz yeterince gelişmemiştir. Bu nedenle, sivrisinek ısırması önemli sağlık sorunlarına neden olabilmektedir. Sistemik alerjik reaksiyon gösteren bebeklerde, kan ve deri üzerinden yapılan alerji testleri, tanı konulmasına önemli ölçüde katkı sağlar. Bununla birlikte, bu testlerin alerjiyi net olarak gösterdiği söylenemez. Sivrisinek ısırmalarına yüksek reaksiyon gösteren bebekler ve çocuklar için, detaylı bir bağışıklık sistemi araştırması yapılması yerinde bir uygulama olacaktır. Bebeklerin bağışıklık sistemi gelişene kadar, onların sivrisinek ve diğer böceklerden korunması oldukça önemlidir. Uyku sırasında korunma sağlamak için yatağın üst ve kenarlarını kapatacak biçimde cibinlik kullanılabilir. Bununla beraber, 2 aydan büyük bebekler için kullanabilen koruyucu sprey ilaçlar bulunmaktadır. Uzun kollu ve sivrisinek ısırmasından koruyucu kıyafetler giydirmek de bebeğin korunması açısından faydalıdır. Yaşadığınız yerin etrafında su birikintisi, yeşillik gibi alanlar varsa, bu bölgeden uzaklaşmak ya da mümkünse bu oluşumları ortadan kaldırmak yararlı olacaktır.