Fondoten Zararları, çok sık kullanıldığında cildin nefes alması engelleyebilir. Ama bunun için makyaja başlamadan önce cildinizi iyi bir şekilde temizleyip, toniğimizi ve nemlendirimizi sürmemiz gerekiyor. Bundan sonra uygulamamız lazım fondöteni. Fondötenin içinde daha ince bir tabaka veya Nemlendirici oranı daha fazla olan fondöteni seçersek; bunu biraz daha önlemiş oluruz. Fondötenle yatmak çok yanlış birşmonash.pw detaylı bilgi için aşağıdaki makaleyi inceleyiniz.
Fondöten Zararları
Özellikle gece yatarkende cildin çok iyi temizlenip yine aynı şekilde temizleme sütü veya yıkayarak bazı ürünlerle temizlenmesi toniğimizi sürüp nemlendiricimizi gece kremlerimizi ve göz atlı kremlerimizi ihmal etmeyeceğiz. Eğer Makyaj yapacaksak bu konulara özen göstermemiz gerekir. Aksi takdirde ciltte akneler sivilceler oluşur ve problemler oluşur. Cilde iyi bir şekilde bakıldığı takdirde fondöten seçimini iyi yapmışsanız fondöteni uzun süre kullanmada bir sakınca yoktur. Aslında çok aşırı kullanıldığında cilt kanserinede neden olabilir. Yüzde kırışıklık erken başlar çatlaklıklar ön plana çıkar
enelde sivilceleri ve izleri kapatmak için fondöten tarzı kapatıcı ürünleri tercih ederiz. Sen ne için kullandığını yazmamışsın. Eğer yüzüne renk vermek içinse allık da tercih edebilirsin. Fondöten kullanma ve onu temizleme konusunda ne kadar dikkatli olursan, cilt sağlığın için o kadar iyi olur. Dermatolog Vefa Gönenç bu konuda bak sana neler öneriyor: “Fondöten ve diğer kapatıcılar, pek çok kadının cildindeki pürüzleri kapatmak için kullandığı etkili bir yol. Kısa süreli kullanımlarında büyük bir tehdit söz konusu değil. Ancak çok kapatıcı olduklarında ve deride uzun süre kaldıklarında olumsuz etki gösterebiliyorlar. Özellikle hassas deri yapısına sahip insanlarda tahrişe yol açabilir. Ayrıca içerdikleri kimyasallar nedeniyle alerjik reaksiyonlar da oluşturabilirler. Bir sorun da bu ürünlerin temizliğidir. Bu ürünleri temizlemek için kullanılan maddeler, derinin koruyucu ‘lipid film’ adını verdiğimiz ince yağ tabakasını bozarlar. Bu da derinin pH değerinin bozulmasına ve kuruluğa yol açar. Temizlik sonrası değişen pH nedeniyle, deri yaklaşık iki saat boyunca mikroplara açık hale gelir. Bu yüzden çok yumuşak bir şekilde ve deriyi fazla tahriş etmeden temizlenmeleri gerekir. Bu yüzden sen, deriye uyumlu pH değerine sahip ve tahriş edici özelliği az olan syndet yapısındaki temizleyicileri tercih etmelisin
Makyajı silmeden uyumanın cilde ciddi zararları olabiliyor. Arzulanan görüntüye ulaşmak ve daha hoş bir yüze sahip olabilmek için yapılan makyaj; dikkatli olunmazsa, uzun vadede büyük olumsuzluklara neden olabiliyor. Kendimizi güzel, bakımlı hissetmek için cilt makyajı yapmanın gerekli olmadığını bilsek de; şartlar gereği ağır makyajlar yapmak durumunda kalabiliyoruz. Dikkat etmemiz gereken şey; makyajın cildimizde uzun süre kalmaması ve makyaj ürünleri seçerken içeriğindeki kimyasallar konusunda bilinçli olmamızdır.
Doğru makyajın 3 aşaması vardır; makyaj öncesi bakım, uygun ürünlerle uygulama ve makyaj sonrası temizlik.
Makyaj temizliği cilt tipine uygun şekilde yapılmalıdır. Kuru ciltler nemlendirme özelliği olan sütler, temizleme losyonları ya da nemlendiricili jeller ile, karma yahut yağlı ciltler nem dengeleyici solüsyonlarla, sivilcelenme sorunu olan ciltler ise asit bazlı ürünler ile temizlenmelidir.
Temizleme işlemi yumuşak dokulu pamuklarla yapılmalıdır. Cildi yormadan, dairesel hareketlerle makyajı silmelisiniz. Makyajı temizledikten sonra nemlendirici ya da nem dengeleyici bir ürün ile bakımınızı tamamlayabilirsiniz.
Çünkü makyaj malzemeleri içeriğinde birçok farklı bileşen bulunur. Farklı ciltler, farklı maddelere alerjik reaksiyon verebildiği için; makyaj malzemeleri kullanılmadan önce cildin ufak bir bölümünde test edilmeli, mümkünse 72 saat gözlem yapılmalıdır.
Makyaj esnasından cilt gözeneklerini kapatan ürünler kullanılır. Yani makyajlı ciltler özellikle kimyasal içeriği bol ürünler nedeniyle bir nevi nefes alamaz durumdadır. Gün sonunda yatarken ciltteki makyajı mutlaka temizlemeli, cilt nemlendirilmelidir.
Özellikle kalın katman halinde uygulanan, su bazlı rujlar dudakların kuruyup çatlamasına neden olabilir. Bunu önlemek için ruj uygulamasından önce dudağı nemlendiren bir ürün kullanabilirsiniz.
Özellikle yara henüz tam olarak kapanmamışsa, cildin o bölgesine makyaj yapmak, makyajı kısa sürede ciltten temizlememek durumun kötüleşmesine neden olabilir.
Eğer zorunluluğunuz yoksa, her gün cilt makyajı yapmaktan kaçının ya da bazı günler daha hafif makyaj yapmaya çalışın. İşinizden dolayı her gün makyaj yapmak zorundaysanız, en azından hafta sonları makyaj yapmayarak cildinizi dinlendirebilirsiniz.
18 yaş ve altındaki kişiler; derileri daha ince yapıda olduğu için, kimyasal içerikli kozmetiklerin olumsuz etkilerine daha açıktır. Bu yüzden uzmanlar 18 yaşından sonra makyaj yapmaya başlamayı daha uygun buluyor.
Kimyasallardan olabildiğince uzak, temiz içerikli kozmetikler tercih edilmelidir. Makyaj malzemeleri içeriğinin direkt deriden emilerek vücuda geçebildiğini unutmamak gerekir. Ayrıca makyaj malzemeleri kişiye özel seçilmelidir. Örneğin kuru ciltler için daha yağlı, nemlendirici özelliği olan ürünler, yağlı ciltler için ise yağ emici ya da su bazlı ürünler tercih edilmelidir.
Her kişinin makyaj kullanma amaçlar farkldr ama sonuç isteğimiz hep ayndr. Güzel olup kusursuz olmamz asl isteğimiz peki ya bu güzel rengarenk şl şl makyaj malzemelerinin yarar kadar zarar var tabi, Makyaj yapmak neredeyse bütün kadnlarn vazgeçemediği bir şeydir. Kadnlarn güzelleşmek uğruna yaptklar makyaj malzemelerinin bir çoğunun içinde kadnlarn sağlğn çok ciddi tehdit eden kimyasal maddeler bulunmaktadr. Kimyasal madde olmayan makyaj malzemeleri ise, uzun süre cilt üzerinde brakldğnda çevrenin ve kirli havann etkileri terleme yolu ile cildin alt tabakasna geçerek, sivilcelere, aknelere ve çok ciddi, cilt enfeksiyonlarna ve hatta cilt kanserine sebep olabiliyor. Örneğin en çok kullananlar;
*Farn zararlar nelerdir?
Makyajn vazgeçilmezlerinden olan far, kişiye vermesi kuvvetle muhtemel olan hasarlarla bizleri korkutuyor. Bünyesinde 26 adet kimyasal barndran far başlca, kanser, hormonal bozukluk, ksrlk ve organlarda tahribata kadar vücuda bir çok zarar verebiliyor.
*Rujun zararlar nelerdir?
En fazla kullanlan makyaj malzemesi olarak listenin başnda olan ruj, bünyesindeki Polimetilmetakrilat adl kimyasal ile vücuda ciddi zararlar verme ihtimali olan makyaj malzemeleri arasndadr. Ayrca rujun bünyesinde toplamda 33 adet kimyasal bulunmaktadr. Ruj, doktorlarn en çok karşlaştğ alerji ve kanser hastalğn tetiklemektedir.
*Ojenin zararlar nelerdir?
Sevimli olduklarn düşünüp küçük kz çocuklarmzn bile parmaklarna sürdüğümüz oje, içerdiği kimyasallar göz önünde bulundurunca aslnda o kadar da sevimli olmadğn gösteriyor. Bünyesinde toplamda 31 adet kimyasal bulunduran oje, doğurganlğ azaltabiliyor ve ksrlğa sebebiyet verebiliyor. Ayrca gebelikte oje kullanlmamas gerekmektedir. Hamilelikte oje kullanmak bebek gelişimini olumsuz olarak etkilemektedir.
*Fondötenin zararlar nelerdir?
Bünyesinde toplamda yirmidört adet kimyasal barndran fondöten, güzelleştirdiğini kadar da bize zarar vermektedir. Fondöten alerji ve kanser hastalğn tetikleyen başlca maddeler arasndadr
* Peki bu makyaj cilde nasl zarar verir hadi hep beraber görelim;
Yağl görünüm: Yüzünüzde oluşan kaln yağl tabaka, taze bir cilde sahip olduğunuz anlamna gelmez. Yağ bazl fondötenler ve kremsi pudralar yüzünüzde kaygan ve yağl bir tabaka oluşturmas ya da göz farnn göz üstünde ayn etkiyi göstermesi krşklklarn başlca nedenlerindendir. Bunlarn yerine su bazl malzemeler kullanmanz sizi bu skntlardan kurtarabilir. Cildinizin kuru olmas, yağl bir makyajn iyi geleceği anlamna gelmez. Uygun bir temizleyici ve nemlendirici ile cildinizde oluşabilecek zararlar en alt seviyeye indirebilirsiniz.
Kuruluk: Baz durumlarda, fondötenler cildinizin kurumasna ve donuk bir renkte gözükmesine neden olabilir. Ayrca cildinizdeki çatlaklarn enfeksiyonlara neden olabilmesi de makyajn zararlar arasnda yer almaktadr. Bu durum da cildinizde çatlaklara ve ince krşklarn oluşmasna neden olabilir. Kuruluk ayn zamanda cildinizde kaşntya neden olur. Bu tür etkilerin önüne geçebilmek için makyaj öncesinde yüzünüze yaklaşk beş dakika boyunca nemlendirici krem uygulayn.
Gözeneklerde tkanklk ve akne oluşumu: Makyaj yapmak baz kişilerde sivilce oluşumuna neden olmaz. Fakat bu durum oluşmayacağ anlamna gelmiyor. Uzun süre yaplan makyajlar sonucunda %90 orannda sivilce oluşumu gerçekleşecektir. Makyaj ile birlikte havasz kalan cildiniz ölür ve cilt gözeneklerini tkamaya başlar. Eğer makyajn dozunu arttrrsanz sivilce ile birlikte bakteriyel bir aktivite oluşabilir ve gözeneklerinizde tamamen bir tkanma meydana gelebilir. Gözeneklerin tkanmasn önleyen ve akne oluşumunu en aza indiren makyaj malzemelerini kullanmak cildiniz için en sağlk seçim olacaktr.
Alerjiler: Makyaj malzemeleri içerdikleri kimyasallarn etkisiyle alerjik reaksiyonlara neden olabilir. çeriklerinde bulunan formaldehit gibi maddeler de gözerinizde tahrişe neden olabilir. Kansere neden olan bir madde olan parabenleri de içermeleri makyajn zararlar konusunun ciddiyetini ortaya koymaktadr.
* Peki bu zararlar nasl önleriz;
Makyajn cilde verdiği zararlar önlemek için yaplmas gerekenler nelerdir?
*Cildinizin yaps yirmili yaşlarda oturacağ için, yirmi yaşndan önce kesinlikle makyaj yapmaya başlamayn.
*Her zaman doğal kozmetik ürünlerini tercih edin.
*Kullandğnz makyaj ürünlerinin kalitesinden hiç bir koşulda taviz vermeyin.
*Eve döndükten sonra, cildinizdeki makyaj, makyaj temizleme sütü veya gül suyu ile mutlaka temizleyin.
*Makyaj temizledikten sonra, cildinize vitamin içeren nemlendirici krem sürün.
*Cildinizin durumuna göre 1 hafta yada 10 günde bir, dinlendirici bakm maskesi uygulayn.
*Makyaj temizledikten sonra cildinize, tpk annelerinizin uyguladğ gibi salatalk yapştrarak da, cildinizin gün boyu kaybettiklerini geri verebilirsiniz.
*Satn aldğnz kozmetik ürününün içeriğinde, ad duyulmuş baz kanser yapc maddelerin olup olmadğn dikkatli bir şekilde kontrol edin.
Kim ne düşünür bilmem, ama bize göre çok ağr ve abartl makyaj yerine, sadeliğin dşna çkmadan yaplan bir kaç küçük dokunuş her zaman kadnlar çok daha güzel gösterir. Özellikle genç kzlar şunu hiç bir zaman akllarndan çkarmasnlar, genç yaşlarnda güzel görünmek için çok makyaj yapan kadnlarn, yaşllklar çirkin olur. ''Ben yaşlannca güzel olup ne yapacağm'' diye düşünmeyin Kadnlar doğas gereği her yaşta güzel olup ilgi görmek ister. Bu kadnca bir duygudur ve yaşla bir ilgisi yoktur.
nşAllah size yardmc olabilmişimdir
Kalıcı makyaj son yıllarda oldukça popüler olmaya başladı. Gözler, dudaklar, kaşlar derken şimdi de tüm yüze uygulanan kalıcı fondöten revaçta. Peki kalıcı fondöten denilen şey ne kadar sağlıklı?
"DERİ ALTINA KONULAN TÜM MADDELERDE GERÇEKLEŞEBİLECEK BİRÇOK RİSK VAR"
Kalıcı fondöten içeriğinde özel bitkisel serumlar bulunduğu belirtildiğini fakat gerçekten tam olarak ne içerdiğinin bilinmediğini ifade eden Dermatoloji Uzmanı Dr. Dilek Başaran, “Maalesef halkımız bitkisel denilince zararsız olacağı düşüncesinde. Oysa bitkisel olsun olmasın deri altına konulan tüm maddelerde uzun ve kısa dönemde gerçekleşebilecek birçok risk var” diye konuştu.
Kalıcı dövmenin renk pigmentleri de içeren çeşitli maddelerden oluşan bir solüsyonun mikro iğneleme sistemi ile deri yüzeyinin altına yerleştirilmesiyle yapıldığını söyleyen Dr. Başaran, bunun bir çeşit yarı kalıcı dövme olduğunu belirtti.
“YAN ETKİLER HAYATINIZI ETKİLEYEBİLİR!”
Deri altına konulabilecek maddelerin Sağlık Bakanlığı tarafından özel bir sınıflandırma onayı alması gerektiğine vurgu yapan Başaran, “Ayrıca mikro iğneleme işleminde kullanılan cihaz Sağlık Bakanlığı tarafından tıbbi cihaz kategorisine alındığı için bunu kullanma yetkisi sadece doktorlara ait. Hem cihaza hem de kullanılan maddeye bağlı olarak kişide enfeksiyon, alerjik reaksiyonlar, kontakt dermatit, postinflamatuar hiperpigmentasyon dediğimiz lekeler, yabancı cisim reaksiyonuna bağlı granülom oluşumları görülebilecek yan etkiler görülebilir. Öte yandan kalıcı fondöten diğer kalıcı makyaj uygulamalarından farklı olarak çok daha geniş bir bölgeye uygulandığı için bu yan etkiler daha yoğun ve kişinin hayatını etkileyecek şiddette olabilir” ifadelerini kullandı.
“LAZERLE SİLİNEMİYOR”
Uygulamanın çok yeni olduğu için uzun dönemde ne tür risklerle karşılaşılabileceğinin de bilinmediğini vurgulayan Dr. Dilek Başaran, “Bu uygulamanın yaygınlaşmasıyla birlikte biz dermatologlara başvuran vakalarda da maalesef artış gerçekleşti. En sık olarak da bu tıbbi yan etkilerin haricinde, hastalarımız kozmetik bir problem olan ürünün düzensiz uygulanması nedeniyle yüzde lekeli bir görünüm ve renk dalgalanmaları şikâyetiyle geliyor. Ancak uygulamanın diğer bir handikabı ise geri dönüşsüz olması. Örneğin; kaş, kirpik dibi gibi kalıcı makyaj uygulamaları lazerle çıkarılabiliyorken, bu uygulamada maalesef bu lazerler işe yaramıyor. Hatta bu işlemler için kullanılan lazerler cilde açık rengi veren demir oksit ve titanyum oksiti siyah renge döndürebiliyor. Yan etkilerin ya da kozmetik hataların olduğu uygulamalarda maddeyi vücuttan çıkarmak için cildi soyan lazerleri kullanmamız gerekebiliyor. Bütün bunların ışığında bu işlemi yaptırmak isteyenlere önerim bir daha düşünmeleri. Cildimizde var olan kusurları kapatmaya çalışmak yerine onları tedavi ettirmek çok daha doğru olur” diye konuştu.