Sanatçının en iyi film ve dizilerine bak Fırat Albayram
Bazı çocuklar çok çabuk büyür, bir gün yeter mesela büyümeye. Onlar masum bir hata yaptılar ve bir günde büyüyerek çocukluklarına veda ettiler. O günden sonra söz verdiler ...
FRAGMANI İZLE
İzlemek İstiyorum
Ali Atay'ın yeni dizisi Mutlu Ol Yeter, sıcak bir mahalle ortamını ekrana getiriyor. Babasından kalan köfteci dükkanını işleten Can, mahalleden arkadaşı Zeynep'e aşıktır. Ancak bu ...
FRAGMANI İZLE
İzlemek İstiyorum
Yönetmen koltuğunda Doğa Can Anafarta'nın oturduğu yerli yapım Biz Size Döneriz'in başrollerini Hande Soral, Bestemsu Özdemir, Ceyda Kasabalı ve Fırat Albayram paylaşıyor. Film üniversiteden yeni mezun olmuş altı gencin iş ararken hayata tutunma ve kendilerini bulma çabasını ele alıyor. ‘Biz Size Döneriz’ filmi, ...
FRAGMANI İZLE
İzlemek İstiyorum
Almilla, Şebnem ve Kainat… Biri gelinlik provasından, biri nikah masasından, biri düğün salonundan kaçan üç kadının yolları; hayatlarının aşkına yetişmek için gittikleri İzmir ...
İzlemek İstiyorum
Yorumlar
Box office listesindeki en iyi filmler
En Popüler Fragmanlar
En çok konusulan popüler diziler
Güncelleme Tarihi:
LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi
Röportaj: Büşra BOZOK AYTEK
LinkedinFlipboardE-postaLinki KopyalaYazı Tipi
* Öncelikle bize biraz kendinizden bahseder misiniz? Kimsiniz, buralara nerelerden geldiniz?
- İzmir’de büyüdüm, hâlâ da oraya aşık bir insanım. İstanbul’a geldiğimden beri İzmir’i özlüyorum ama dönemeyeceğimi de biliyorum.
* Neden?
- Orada bu işi yapma imkanım fazla yok. Sadece arada sırada iş çıkıyor.
* Ne zamandan beri İstanbul’dasınız peki?
- Okumaya geldim aslında İstanbul’a... Haliç Üniversitesi Tiyatro Bölümü’nde okudum. Okul bittikten sonra da dönmedim, buralardayım işte... Altı sene oldu. Sınıf arkadaşlarımla Sahne diye bir yer açtık. Belediye de destek verdi, sürekli oyunlar oynanıyor orada...
* Bugünleri konuşmadan biraz daha geçmişten söz edelim... Nasıl bir ailede yetiştiniz?
- Annem öğretmen, babam doktor. Okuldaki hocalarım da şaşırdı oyunculuğu seçmeme zaten. Ailem de destek verdi. Mesela lisenin tiyatro kulübüne girmek istedim ama sadece lise 1 ve 2’nci sınıfları alıyorlardı, bense daha orta 3’teydim. Annemler özel izinle beni tiyatro kulübüne yazdırdılar.
* Anne öğretmen, baba doktor... Oyunculuk sizin kanınıza ne zaman, nasıl girdi?
- Oyuncu olmaya çok erken yaşta karar verdim. Başka bir meslek hiç düşünmedim. Genç biri için çok çekici bir iş bence...
BENCİLLİĞİM YÜZÜNDEN SEVDİĞİM KİŞİYİ ÜZDÜM
* Yıldızınız “Suskunlar” dizisiyle birlikte parladı. Daha önce hangi projelerde yer almıştınız?
- Ben üniversiteden beri çalışıyorum. “Adanalı” dizisiyle başladım oyunculuğa. Daha sonra TRT’ye “Kayıp Aranıyor” diye bir iş yaptım. Ondan sonra da “Suskunlar” geldi. Ve şimdi “Merhamet”le karşınızdayım.
* “Suskunlar” için erken bitti diyor musunuz?
- “Suskunlar” gerçekten çok iyi bir projeydi. O işte, o ekipte yer aldığım için mutluyum. Bitmesi gerekiyordu bitti diyorum ben... Çünkü iyi giden bir proje bile olsa, eğer bitirmen gerekiyorsa bitirmelisin. Kalkıp iki sezon daha yaparsın, aynı kaliteyi tutturamazsın.
* “Merhamet” ekibine nasıl dahil oldunuz?
- Aslında ilk defa o şirket ile çalışıyorum. Menajerim beni aradı, gittik görüşmeye. Hemen işi kabul ettim. Çok macerası yok aslında (gülüyor)...
* Biraz da canlandırdığınız karakterden söz edelim...
- Can’ı oynuyorum ben dizide. Bir ressam... Kendine ait bir resim atölyesi var. Burçin Terzioğlu’nun canlandırdığı Deniz’in bir ayrılıp bir barıştığı sevgilisi. Serseri, sorumsuz, asi bir karakter. Çok aşık olmama rağmen kendime dönük bir ilişki yaşadığım benim de oldu. Dizide işte bunu yaşıyor Can. Erkekler bunu hep yapıyor!
* Zor değil mi çok aşıkken araya duvarlar koymak?
- Sevdiğin insan için daha zor, daha kötü. Ben zaten bunu yaşadığımda çok küçüktüm ama... Bencilik işte bu... Herkesin hayatında böyle dönemler olabiliyor. Böyle bir ilişki yaşadım, böyle hatalar yaptım, birini üzdüm. Yaptıklarım hoş değildi.
“ASLA OYNAMAM” DEDİĞİM BİR ROL YOK
* Diziye dönelim... Sette keyifler nasıl? Nasıl geçişyor çekimler?
- Çok eğlenceli. Set ekibinin çoğunluğu “Suskunlar” dizisinden zaten, o yüzden yabancılık çekmiyorum. Sakin ve profesyonel ilerleyen bir ekibiz. Burçin de mükemmel bir oyuncu. Ondan çok şey öğreniyorum.
* Can tam bir serseri değil mi?
- Aynen... Serseri, uçarı bir karakter.
* Dizide ressamı canlandırıyorsunuz, gerçekte resme ilginiz, kabiliyetiniz var mı?
- Ortaokulda resme ilgim vardı. Resim kulübündeydim, hocalarım da destekliyordu. Sonra ne oldu da bıraktım, bilmiyorum.
* Bir role hazırlanırken ön çalışma yapar mısınız ya da sizce bu gerekli mi?
- Başka oyuncuları bilemem, herkesin çalışma sistemi farklı. Bazı rollerde ön çalışma yapmam gerekmiyor, bazıları hazırlık istiyor. Daha önce sinema filmi çektim mesela, iki ay ön çalışma yapmam gerekti o rol için.
* Oyunculuk anlamında kendinizi nasıl geliştiriyorsunuz, nelerden besliyorsunuz?
- Oyunculuk yaptıkça oyunculuğun gelişiyor bence. Tiyatro da çok besliyor beni.
* Hep kadınlara sorulur, bir de siz cevaplayın... Oyunculukta sınırlarınız var mı?
- Sınırlarımı projeler belirler, projeye göre değişir. Neden, ne için yapıyorum ona bakarım. Asla yapmayacağım diyeceğim bir şey yok yani...
İHANET KONUSUNA HİÇ GİRMEYELİM
* Bencil aşklardan söz ettiniz, geçmişte birini üzdüğünüzü itiraf ettiniz. Şimdi aşkı nasıl yaşıyorsunuz?
- Ben de herkes gibi yaşıyorum aşkı. Gerektiği gibi, hayatın getirdiği gibi...
* Hiç aşk acısı çektiniz mi?
- Tabii... Herkes gibi...
* Peki sadakat konusunda ne diyeceksiniz? Hiç aldattığınız ya da aldatıldığınız oldu mu?
- Yok, o konulara hiç girmeyelim.
TIMS Productions'ın yapımında yer aldığı Suskunlar dizisi Show TV'den ekranlara geldi. 1 Mart 2012 tarihinde yayın hayatına başlayan Suskunlar dizisi 2 sezon sürdü. 2 Aralık 2012 tarihinde yayınlanan 28. ve final bölümüyle sona erdi. Çağrı Lustovalı'nın yönetmenliğini üstlendiği Suskunlar dizisinin senaryosunu Pınar Bulut kaleme aldı.
Suskunlar dizisinde Murat Yıldırım, Sarp Apak, Güven Murat Akpınar, Tugay Mercan, Aslı Enver, Mehmet Özgür, Berk Hakman, Reha Özcan ve Fırat Albayram rol aldı.
SUSKUNLAR DİZİSİ KONUSU
Ecevit, Bilal, İbrahim, Zeki ve Ahu, Kuyudibi'nde bir arada büyümüştür. Kardeşlik derecesinde bir arkadaşlık bağıyla birbirlerine bağlıdırlar. Çocukluklarında masumane bir çete kurarlar. Çetenin en büyük üyesi ve lideri Şerif lakaplı Ecevit, en küçüğü ise Sarı Bilal'dir. Hedef alma yeteneği hayli gelişmiş olan Iska İbrahim ve Yanık Zeki'de çetenin diğer üyeleridir. Çetenin tek kız üyesi ise Ahu'dur. 5 yakın dost, Bilal'in canı baklava çekince boşta bulunan ve içi baklava dolu bir arabayı kaçırırlar. Arabayı bırakıp baklavaları yemeye koyulduklarında ise el freni çekilmeyen araba yokuş aşağı inmeye başlar ve o sırada yoldan geçmekte olan bir adama çarpar. Yaptıkları şeyin faturası çok ağır olur. Ecevit, Bilal, İbrahim ve Zeki hapishaneye girer. Hapishanenin acımasız müdürü Sait ve içinde iyiliğe dair hiçbir şey bulunmayan Takoz İrfan, çocuklarda ağır bir travma yaratır. Hapishanede dövülürler, tecavüze uğrarlar. Hapishaneden çıktıkları gün her şeyi unutmak için bir daha hiç görüşmemek üzere ayrılırlar. Ta ki 20 yıl sonrasında kadar. 20 yılın sonunda Ecevit başarılı bir avukat olurken Zeki özel şoförlük yapmaktadır. İbrahim ve Bilal ise kendilerini Kuyudibi'nde kurtaramamıştır. Zeki, Takoz İrfan'ın adamlarından Özcan ile karşılaşınca yolları yeniden kesişir. Avukat Ecevit, Zeki'yi kurtarmak için elinden geleni yapsa da Zeki, Takoz İrfan'ın nezarethaneye gizlice soktuğu adamı tarafından öldürülür. Böylece Ecevit, Bilal ve İbrahim, çocukluklarını zehir eden herkesten intikam almak için bir araya gelir. Takoz, Sait ve daha niceleri, yaptıklarının karşılığını bulana kadar durmaya niyetleri yoktur.
Ecevit (Şerif)
Arkadaşları arasında en büyük olanıdır. Dolayısıyla hapishaneden önce ve hapishanede fiziksel ve zihinsel şiddet gördükleri sırada arkadaşlarını korumak için elinden geleni yapmıştır. Hapishaneden çıkmasının ardından tüm yaşadıklarını geride bırakarak kendine sıfırdan bir hayat kurar ve başarılı bir avukat olur.
Bilal (Sarı)
Hastalığı nedeniyle hapishane koşulları en çok Bilal'i zorlar. Yaşadıkları büyüyünce sert ve belalı bir adam olmasına neden olmuştur. Hayatında pek bir şey başaramamasını kompleks haline getirmiştir.
İbrahim (Iska)
Üst düzey hedef alma yeteneği nedeniyle Iska lakabıyla anılmaktadır. Büyüse de hala küçük bir çocuk gibidir. Diğerleri kadar atılgan değildir ancak oldukça cesurdur.
Zeki (Yanık)
Yıllar sonra Takoz İrfan'ın adamı Özcan'ı vurunca yıllar önce kapatılan defterlerin açılmasına sebep olmuştur. Takoz İrfan'ın nezarethaneye gizlice soktuğu adamı tarafından öldürülmüştür.
Ahu
Çocukluk yıllarında Ecevit ile birbirlerini sevmektedirler. Ecevit hayatından çıkınca kendisini seven Bilal ile birlikte olmaya başlar ancak Ecevit'in dönüşüyle işler değişecektir.
Takoz İrfan
Ecevit, Bilal, Zeki ve İbrahim'in kaldığı koğuşta sözü geçen kişidir. Çocukları dövmüş, tecavüz etmiş her türlü kötülüğü yapmıştır. Büyüyünce bir suç örgütünün başına geçmiştir.
Devamını Göster