garipçiler akımı nedir / Garip Akımı (1. Yeni), Garip Akımının Özellikleri - Temsilcileri - Eserleri

Garipçiler Akımı Nedir

garipçiler akımı nedir

Garip Akımı Temsilcileri - Garip Akımı Özellikleri, İlk Temsilcileri Kimler, Birinci Yeni Şairleri Sanat Anlayışı Nedir?

Garip akımı Türk Edebiyatı için, önemli bir dönüm noktasıdır. Garip akımına gelinen döneme kadar şiirler hep ağır bir dille yazılır, belirli kurallar bütünü içine sokulur ve buna göre yazılırdı. Garip akımı temsilcileri buna açık ve net bir biçimde karşı çıkıp, tamamen kendi bildikleri gibi şiir yazdılar ve şiire olan bakış açılarını değiştirdiler. Şiir, uyak gibi, kafiye gibi, şairi kısıtlayan şeyler olarak yazılamazdı. Şiir, serbest bir şekilde yazılmalı ve bu özgürlükten nasibini almalıydı. Bu nedenle onlar, şiir yazarken hiçbir kurala bağlı kalınmayacağını söyleyerek tarihe isimlerini aykırı yazarlar olarak yazdırmışlardır. Kendileri şiirde ve dilde sadeleşmenin önemli birer figürüdürler.

Garip Akımı Temsilcileri

Garip Akımının 3 önemli temsilcisi vardır. Bunlar Orhan Veli Kanık, Oktay Rıfat Horozcu ve Melih Cevdet Anday'dır. Bu üç samimi arkadaş, Varlık dergisinde yazmışlardır. Onları diğerlerinden ayıran, ölçü ve uyak kullanmadan şiir yazmalarıdır. Kendileri bu akıma dahil olan şiirlerini Garip adındaki bir kitapta toplamışlardır.

Garipçiler adını almalarındaki en temel neden budur. Bu üç kafadar dönemin gençliğini ve şairlerini etkilemeyi kesinlikle başarmışlardır. Orhan Veli tarafından kaleme alınan Garip önsözü de bu edebi anlayışın adeta bir manifestosudur.

Bu yazarların temel amaçları, şairaneliği yıkmak olarak belirtilebilir. Bu kişiler geniş yığınlara hitap edecek olan ölçüsüz ve özgür şiiri savunarak şiirlerinde günlük dili kullanmış, doğallığı ön planda tutmuş ve insan ile toplum arasında yaşanan problemlere yönelmişlerdir. Bu noktada, toplumcu gerçekçilere benziyorlar diyebiliriz.

Biraz daha eleştirel bir tavırla eserlerini alan bu isimler, günümüzde hala okunmakta ve genel bir kitle tarafından beğenilmektedir.

Garip Akımı Şairleri Kodlama

Garip akımını temsil eden üç büyük şairin kodlaması aşağıdaki gibidir.

Orhan Veli Kanık

Melih Cevdet Anday

Oktay Rıfat Horozcu

Yani OMO şeklinde aklınızda tutmanız mümkündür.

Garip Akımı Özellikleri

  • Garip akımı şairleri, kendi zamanlarına kadar şiirde kullanılmamış olan belli başlı sözcükleri kullanmış ve bunları sözlüğe kazandırmışlardır.
  • Halk şiirinin anlatımını ve tecrübesini kendilerine pozitif sonuç verecek şekilde uyarlamışlardır.
  • Dildeki mecaz, süs ve yapaylığa karşı çıkarak yalnızlık temalı şiirleri, teknik kaygı olmadan yazdılar.
  • Vezin ve kafiyeye karşı çıkıldı.
  • Söz ve anlam oyunları bir kenara bırakılmış, verilmek istenen mesaja odaklanılmıştır.
  • Sıradan insanları şiirlerinin teması haline getirmişlerdir.
  • Pozitif insanlar olarak Garip akımı şairleri, yaşamı seven insanlardı. Bu enerjiyi şiirlerine de yansıtmışlardır.
  • Garip akımı kaynağını batı şiirinden alır. Eskiye ait olanın her zaman karşısındadır. Bilhassa şairane söyleşi, onların hiç hoşlanmadıkları bir türdür.
  • Günlük konuşma dilini şiire sokmuşlardır.

Garip Akımı Nedir?

Garip akımı, Orhan Veli, Melih Cevdet ve Oktay Rıfat'ın en önemli temsilcileri olduğu, edebiyat dünyasının ilerici bir akımıdır. Bu akım, geçmişteki dilin ağırlık ve süsünü reddederek, sade, günlük yaşama ait şiirler yazmayı planlamış ve bu yönde hareket etmişlerdir.

Birlikte "Garip" adlı eseri kaleme alan üçlü, bir de Orhan Veli aracılığıyla bir önsöz yazarak resmen manifestolarını duyurmuşlardır. Orhan veli bu önsözde Ahmet Haşim'in "Piyale" adlı önsözüne de cevap vermiştir. Aynı zamanda Orhan Veli, Faruk Nafız Çamlıbel aracılığıyla zirveye çıkmış olan memleket şiirine de karşı çıkmıştır.

Garip akımına mensup yazarlar şiirde bir devrim yapmışlardır. Onlar, daha önceden şiirin kuralları olduğu ve bunlara uygun hareket edilmesi gerektiği düşünülürdü. Bu ekip tüm bu kurallar silsilesine karşı çıkarak kuralsızlığı kendilerine felsefe edinmişlerdir.

Şiirlerinde daha çok toplumsal bir perspektif ile hareket eden şairler, ölçü, uyak, dörtlük gibi şeylerin şiir ile ilgisiz konular olduğunu düşündüklerinden, şiirin özgür bir şekilde bunlara bağlı kalınmadan yazılması gerektiğini savunmuşlardır.

Garip Akımı Hareketi (Birinci Yeniciler)

Garip Akımı Nedir Nasıl Ortaya Çıkmıştır

Garip akımı, Türk edebiyatında 1941-1950 yılları arasında ortaya çıkan bir edebi harekettir. Türk şiirinin yenileşme hareketlerinin en önemlilerinden biri olarak kabul edilen Garip akımı, Türk şiirinde yapı ve içerik açısından yenilikçi bir yaklaşım sergilemiştir.  “Garipçiler”, “Garip”, “Birinci Yeni” gibi adlarla anılan bu şiir hareketi Türk şiirinde önemli yeniliklere imza atan şiir akımıdır. Geleneksel şiir kurallarını, şairaneliği, basmakalıp sözleri, aşırı duygusallığı reddeden Orhan Veli Kanık, Oktay Rifat Horozcu ve Melih Cevdet Anday 1941’de çıkardıkları “Garip” adlı şiir kitabının ön sözünde Garip hareketinin poetikasını açıklamışlardır.Bu üç şair arkadaş, farklı dergilerde şiirlerini yayımlayan fakat yeni bir arayışın da içinde olan sanatçılardır.

Garip Akımı Şiir Anlayışı ve Sanata Bakışı

1941’de kendi şiirlerinden oluşturdukları şiir kitabı Garip’i yayımlayarak şiir anlayışlarını açıklamışlardır. Şiirde vezin ve kafiyeye, edebî sanatlara, nazım birimine ve biçimine karşı çıkmışlardır. Şiirin günlük yaşamda herkesin kullandığı kelimelerle yazılması gerektiğini savunmuşlardır. Şiir üzerinde etkili olan edebi akımlar bu topluluk tarafından reddedilmiştir.

Konuşma dilinin serbestliğinden yararlanarak günlük hayatı ve sıradan insanların yaşamını şiire yansıtmışlardır. Bu şiir akımı, Türk şiir tarihindeki ilk önemli yenilik olduğundan I. Yeni biçiminde de adlandırılır. Garip akımı, birçok yönden büyük eleştiriler almakla birlikte ortaya çıktığı dönemde Ahmet Hamdi Tanpınar gibi büyük şairlerden de övgüler almıştır. Garipçilerin şiirin biçim ve içerik açısından oldukça serbest bir mecrada yazılması gerektiğine dair düşünceleri, Türk şiirine katkılar sağlamıştır.

Garipçilerin şiire getirdikleri şekil özellikleri, muhtevada yaptıkları radikal yenilikler etkisini günümüze kadar sürdürmüştür. Şairaneliğe, ölçü ve kafiyeye, edebi sanatlara açıkça karşı çıkan bu şairler şiirlerde yalın bir dil kullanmış, yergi ve mizahtan yararlanarak sıradan insanların duygu ve düşüncelerini şiire taşımışlardır.

Garip hareketi Türk şiirini yıpranmış kalıplardan, klişe sözlerden kurtarıp sokağa, gerçek hayata, yapmacıksız ve doğal bir söyleyişle günlük yaşamın arasına taşımıştır. Garipçiler bu düşüncelerle Türk şiirinde büyük bir dönüşüm gerçekleştirmişlerdir.
Edebiyat tarihçileri ise, Garip hareketini çoğunlukla yeni Türk şiirinin başlangıcı olarak kabul ettiler.

Edebiyat tarihçilerinin bugün de bu tutumları değişmemiştir. Ancak objektif bir değerlendirmeyle, Garip (Birinci Yeni) akımının Türk şiirinin gelişim döneminde çok önemli bir yeri olduğunu özellikle belirtmek gerekmektedir
Eski, geleneksel şiir anlayışına tepki olarak doğmuştur.

Orhan Veli Kanık, Melih Cevdet Anday ve Oktay Rıfat Horozcu 1941’de yayımladıkları “Garip” adlı kitapta ölçüsüz, kafiyesiz şiirlerini topladılar. Bu kitapta yaz­dıkları önsözde, şiirimizde köklü değişikliklere yol açan şiir anlayışının ilkelerini ortaya koydular.

Garip Akımı Özellikleri:

Garip akımının temel özelliklerinden biri, şiirlerdeki sıradan, basit ve günlük hayattan ögeleri kullanarak şiirleri daha anlaşılır hale getirmekti. Şiirlerdeki dil, konuşma diline daha yakın bir şekilde kullanılmıştı. Ayrıca, Garip şairleri, şiirlerinde yer alan imgeleri çoğunlukla Batı şiirinden değil, Türk kültüründen ve geleneklerinden almışlardı. Bu yaklaşım, Türk şiirindeki geleneksel anlayışa karşı bir tepki olarak ortaya çıkmıştı.

1. Hece ölçüsü ve uyak gibi geleneksel şiir öğeleri kaldı­rılmış, serbest şiir anlayışı benimsenmiştir.
2. Şairane söyleyişten kaçınılmış, konuşma dili­nin doğallığından yararlanılmıştır
3. Anlam ve söz sanatları kullanılmamıştır.
4. Espri ve şaşırtmacaya dayalı bir şiir anlayışla­rı vardır.
5. Günlük, sıradan İnsanın yaşamı şiire sokul­muştur.

6. Günlük yaşamın bazen kaba sayılabilecek sözcükleri ( cımbız, nasır, ayna…gibi) okuru rahat­sız etmeyecek bir biçimde kullanılmıştır.
7. Sürrealizm akımından belli ölçüde etkilenilmiştir.

Eski, geleneksel şiir anlayışına tepki veren ama Garip akımının şairlerinden (Orhan Veli Kanık,Oktay Rıfat Horozcu ve Melih Cevdet Anday) sayılmayan Cemal Süreya da bu akımdan etkilenmiş ve şiirlerini yazarken Garipçiler ile ortak özellikleri bulunur.Cemal Süreya, eşyayı ve insanı somutlaştırarak anlatır.

 Garip Akımı Temsilcileri Kimlerdir

Garip akımı, genellikle üç şair tarafından temsil edilir: Orhan Veli, Oktay Rıfat ve Melih Cevdet Anday. Bu şairlerin şiirleri, Garip akımının temel özelliklerini taşır. Orhan Veli’nin “Anlatamıyorum”, Oktay Rıfat’ın “Yaşamak Güzel Şey Be Kardeşim” ve Melih Cevdet Anday’ın “Uykuların Doğusu” şiirleri, Garip akımının en önemli örneklerinden bazılarıdır.

Orhan Veli Kanık, Garip akımının öncü şairlerinden biridir. Şiirlerinde sıradan hayattan imgeleri kullanarak, insanların günlük yaşamlarındaki basit olayları şiirleştirmiştir. Kanık’ın “İstanbul’u Dinliyorum”, “Yürüyen Merdiven” ve “Anlatamıyorum” gibi şiirleri, Garip akımının en önemli örneklerinden bazılarıdır.

Oktay Rıfat, Garip akımı şairleri arasında en ironik ve mizahi olanıdır. Şiirlerinde sıradan hayatın imgelerini kullanarak, ironik bir üslupla toplumsal sorunları ele almıştır. Rıfat’ın “Yaşamak Güzel Şey Be Kardeşim”, “Denizin Üstünde Fener” ve “Köprü” gibi şiirleri, Garip hareketini temsil eden şiirlerdir.

Melih Cevdet Anday ise, Garip akımı şairleri arasında en farklı olanıdır. Şiirlerinde, hayatın anlamını arayan bir şair olarak öne çıkmıştır. Anday’ın şiirleri, Garip akımının özelliklerini taşımakla birlikte, özellikle İkinci Dünya Savaşı sonrası dünya edebiyatında ortaya çıkan modernist yaklaşımlardan da etkilenmiştir. Anday’ın “Uykuların Doğusu”, “Göçebe”, ve “Karanlıkta Sabah” gibi şiirleri, Birinci Yeni Topluluğunu temsil eden şiirlerdir.

Türk Edebiyatına Garip Akımının Etkisi

Garip akımı, sadece şiirde değil, tiyatro ve edebi eleştiri alanlarında da etkili olmuştur. Garip akımı tiyatro oyunları, sıradan hayatın kesitlerini konu alırken, edebi eleştiri alanında ise, yeni bir eleştiri anlayışının oluşmasına katkıda bulunmuştur. Garip akımı, Türk edebiyatında modernleşme sürecinde önemli bir yer tutar ve Türk şiirindeki yenilikçi yaklaşımların en önemlilerinden biridir.

Garip akımı, Türk şiirindeki dönüşümlerin başlangıç noktası olarak kabul edilir. Garip akımı, Türk şiirindeki eski yapıyı yıkarak, şiirin yeniden yapılanmasına katkıda bulunmuştur. Garip akımı, sadece Türk şiirini değil, Türk edebiyatını da etkilemiştir. Garip akımı, Türk edebiyatındaki modernleşme sürecinde önemli bir kilometre taşıdır ve Türk şiirindeki yenilikçi yaklaşımların en önemlilerinden biridir.

Garip Akımı Hareketi Kitabı

Garip Adlı Şiir Kitabının Önsözü

“Garip” adlı kitabın önsözü, Orhan Veli Kanık tarafından yazılmıştır. Önsözde, Garip akımının özellikleri ve bu akımın ortaya çıkış süreci anlatılmaktadır.

Önsözde, Garip akımının ortaya çıkış sebebi, Türk şiirinin geleneksel yapısının yetersizliği olarak açıklanmaktadır. Geleneksel Türk şiiri, ağır ve yapay bir dil kullanarak, sadece seçkin kesimlerin anlayabileceği bir üslup kullanmıştır.

Garip akımı, ise sıradan hayattan imgeler kullanarak, konuşma diline daha yakın bir üslup kullanarak şiiri daha anlaşılır hale getirme çabasıdır. Önsözde, Orhan Veli Kanık, şiirlerinde kullanılan dilin sıradan ve anlaşılır olması gerektiğini vurgulamıştır.

Garip hareketinin temsilcileri, şiirlerinde İstanbul’un sokaklarını, limanları, denizlerini, insanlarını ve günlük hayatın diğer ögelerini kullanarak, sıradan hayatın içinden gelen imgeleri şiirlerine taşımışlardır. Bu sayede, Türk şiirinde yenilikçi bir yaklaşım sergilemişlerdir. Önsözde, Orhan Veli Kanık, Garip akımının amacının, şiiri sıradan insanlara anlaşılır hale getirmek olduğunu belirtmiştir.

Garip Akımı Hareketine ve Temsilcilerine Yapılan Eleştiriler

Garipçiler kendi dönemlerinde bazı eleştirilere maruz kalmıştır. Bu eleştirilerin bazıları, Garip akımının şiir anlayışı, dil kullanımı ve edebi değeriyle ilgilidir.

Birinci olarak, Garip akımının şiir anlayışı eleştirilmiştir. Bazı eleştirmenlere göre, Garip akımının şiirleri sadece görsel ve işitsel imgelerden oluşan basit yapılarıyla öne çıkmıştır. Şiirlerin yapısı ve biçimi, geleneksel Türk şiirinin kurallarından tamamen ayrılmış ve bu nedenle edebi bir değeri yok sayılmıştır.

İkinci olarak, Garip hareketinin dil kullanımı eleştirilmiştir. Bazı eleştirmenler, Garip akımının şiirlerinin sıradan dil ve argo kullanımıyla alçakgönüllü bir yapıya sahip olduğunu düşünmüşlerdir. Bu nedenle, Garip akımının şiirleri, edebi bir ürün olarak değil, sıradan bir konuşma gibi algılanmıştır.

Üçüncü olarak, Garip akımının edebi değeri eleştirilmiştir. Bazı eleştirmenler, Garip akımının şiirlerinin estetik açıdan zayıf olduğunu düşünmüşlerdir. Şiirlerdeki görsel ve işitsel imgeler, bazı eleştirmenlere göre, yetersiz ve basit kalmıştır. Bu nedenle, Garip akımının şiirleri, edebi bir değeri olmayan şiirsel ifadeler olarak kabul edilmiştir.

Ancak, Garip akımı, yine de Türk edebiyatında modernleşme sürecine önemli bir katkıda bulunmuştur. Garip akımı, geleneksel Türk şiirinin sıkı kurallarını kırarak, Türk şiirinde yeni bir anlayışın ortaya çıkmasına sebep olmuştur. Garip akımı, sıradan hayattan ve konuşma dilinden imgeler kullanarak şiirin daha anlaşılır hale gelmesini sağlamıştır. Bu sayede, Türk şiirinde yenilikçi bir yaklaşım sergilemiştir.

Yeni Türk Edebiyatı

Alt Kategoriler:Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatı, Garipçiler

Garip hareketi nedir ve özellikleri nelerdir? Garip hareketi temsilcileri

Haberin Devamı

 Tam da böyle bir edebi ortamda "Garipler Akımı" ya da "Birinci Şiir Akımı" ortaya çıkmıştır. Bu akıma "Garipler" ya da "Garipçiler", "Garip Akımı" denmesinin sebebi ise şöyledir. Üç samimi arkadaş olan şair bir araya gelerek uyak ve ölçü olmadan şiirler yazıp bunları da "Garip" isimli dergide yayımlamaya başladılar. İşte akıma verilen isim bu dergiden kaynaklanmaktadır.

 Türk şiirinin gelişimine oldukça büyük katkı sağlamış olan Garipçilerin öncü şairi Orhan Veli Kanık olmuştur. Nurullah Ataç gibi dönemin pek çok genç şairi üzerinde de oldukça etkili olmuşlardır. Garip Akımı'nın özelliklerini şu şekilde sıralamak mümkündür:

Garip Akımı, şiirde şairanelik ve mecazlı anlatımı kabul etmemiştir.

Bu akım kural ve kalıplara karşı çıkmıştır.

Garipçiler, ölçü, kafiye, uyak ve dörtlüğe karşı çıkmışlardır.

Şiirlerinde konuşma dilini kullanmışlar ve sıradan konuları ele almışlardır.

Yeni ve o güne kadar ele alınmamış konularına şiirlerinde yer vermişlerdir.

Hak şiirinden geniş ölçüde faydalanmışlardır.

Şiirlerinde anlam ve söz oyunlarını sıklıkla kullanmışlardır.

Garipçiler, yaşama duyulan bağlılık ve yaşama sevincini şiirlerine yansıtmışlardır.

Garip Hareketi Temsilcileri

 Garip hareketinin başını çeken ve en önemli temsilcilerinden birisi elbette Orhan Veli Kanık'tır. Ancak daha pek çok ünlü şair bu edebi akımdan etkilenmiştir. Garip Hareketi'nin temsilcileri şu isimlerdir:

Orhan Veli Kanık

Melih Cevdet Anday

Oktay Rıfat Horozcu

Haberin Devamı

Garip hareketi'nin temsilcilerinin şiirlerinden bazı örnekler ise şöyledir:

ANLATAMIYORUM (Orhan Veli Kanık)

Ağlasam sesimi duyar mısınız;

 Mısralarımda

 Dokunabilir misiniz,

 Göz yaşlarıma, ellerinizle?

 Bilmezdim şarkıların bu kadar güzel,

 Kelimelerinse kifayetsiz olduğunu,

 Bu derde düşmeden önce.

 Bir yer var, biliyorum,

 Her şeyi söylemek mümkün;

 Epeyce yaklaşmışım, duyuyorum,

 Anlatamıyorum

AYDINLIK (Oktay Rıfat Horozcu)

Gece oldu yandım

 Tepeden tırnağa donandım

 İndim şehre pırıl pırıl

 Geçtim ışıklar içinden

 Işıklar ışıklar ışıklar içinden

 Işıklar içinde

ÇOK GÜZEL ŞEY (Melih Cevdet Anday)

Yaşamak güzel şey doğrusu

 üstelik hava da güzelse

 hele gücün kuvvetin yerindeyse

 elin ekmek tutmuşsa bir de

 hele tertemizse gönlün

 hele kar gibiyse alnın

 yani kendinden korkmuyorsan

Haberin Devamı

 kimseden korkmuyorsan dünyada.

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır