Gün geçtikçe artan ve insanlığı etkileyen gıda israfı en çok evlerimizde gerçekleşmektedir.
Tüketicilerin ne zaman neyi tüketeceğini planlamadan alışveriş yapması, gıdaların buzdolabında yanlış saklanması gibi nedenler evlerde gıda israfına neden olan etkenler arasında sayılabilir.
Doğru ve planlı bir programla evlerdeki gıda israfının önüne geçilebilir ve binlerce gıdanın çöpe gitmesine engel olunabilir.
Genel olarak gıda bozulmalarının hızı ve doğası esasen aşağıdaki üç faktörden etkilenir. Birincisi, fizikokimyasal özelliklerine bağlı iç faktörler olarak adlandırılır. Bunlar ilgili bileşenler, su aktivitesi, pH değeri, redoks potansiyeli ve dokudur. Bir diğer önemli husus imalat faktörleridir. Gıdaların nasıl işlendiği ve korunduğunu gösterir. Üçüncü önemli nokta dış faktörler olarak özetlenebilir. Bu kategori, gıdanın depolandığı sıcaklığı ve depolama odasının bağıl nemi ve gaz atmosferini içerir.
Sıcaklık ve bağıl nem, meyve ve sebzenin saklanmasında önemli bir yere sahiptir. Bu nedenle ömürlerini uzatmak ve çürümesini engellemek için bu parametrelere göre buzdolabında saklanmalıdır
Oda sıcaklığında kapalı ve hava geçirmez bir ekmek kutusunda veya poşetin içerisinde saklanmalıdır.
Süt ürünlerinin bozulmadan ve besin değerini koruyarak muhafaza etmek için soğuk zincirini bozmadan buzdolabında saklamak gerekmektedir..
Satın alındıktan sonra soğuk zincirini kesintiye uğratmadan buzdolabında saklanmalıdır..
Yumurtaların buzdolabı gibi bir yerde saklanmasına gerek yoktur. Serin ve karanlık bir yer yeterlidir. Ancak buzdolabında soğuk olarak satın aldıysanız soğuk hava zincirini bozmadan buzdolabında saklanmalıdır.
Yağı karanlık ve serin bir yerde tutmanız gerekir. Bazıları saklama koşullarına göre buzdolabında saklanabilir.
Satın alınmış reçellerinizi oda sıcaklığında ve serin bir yerde saklayın. Ancak kullanmaya başladıktan sonra buzdolabında saklamanız gerekir.
Elinizde kalan ve bozulmaya başlayan meyvelerden reçel yapın. Zahmetli ve zor bir iş gibi gözükse de sizin için hazırladığımız tarifimizle kolaylıkla lezzetli bir reçel yapabilirsiniz. Hem israfı engelleyin hem de kahvaltı vakitleriniz tatlansın.
Buzdolabı
Artan gıdaları dondurarak değerlendirmek israfı önlemenin etkili yollarından biridir. Buzluğa koyduğunuz her gıdaya, buzluğa hangi tarihte konulduğunu mutlaka yazın.
Son kullanman tarihinin ne demek istediğini doğru anlayın. Son kullanım tarihi, tavsiye edilen tüketim tarihini ifade eder. Ürünün doğru saklanma koşullarında ne kadar süreyle kullanılabileceği bilgisini bizlere verir. Son kullanma tarihi geçen her ürünün tüketilemeyeceği, bozulduğu gibi anlamlara varmak doğru olmaz. Meyve, sebze, şeker, tuz, un, pirinç gibi ürünleri çöpe atmadan önce kontrol etmeyi ihmal etmeyin.
Ürünlerin bozulup bozulmadığını kokusundan, şeklinden ve hatta tadından bile anlayabilirsiniz.
Doğru ve planlı bir programla evlerdeki gıda israfının önüne geçilebilir ve binlerce gıdanın çöpe gitmesine engel olunabilir.
Kültürümüzde misafir ağırlamak çok önemli bir yere sahiptir. Hepimiz misafirlerimizi en iyi ve özel şekilde ağırlamak isteriz. Zengin ve çeşitli yemekler hazırlayarak evimizden mutlu ve memnun ayrılmalarını bekleriz. İsraf yapılmasının en büyük nedenlerinden biri işte bu beklentidir.
Gıda kayıp ve atıklarının artması yoksul insanların beslenme ve sağlıklı yaşama hakkını ellerinden almaktadır.
Bize UlaşınTüketilmeyen yemek ve malzemelerinizi yardım kuruluşlarına ve gıda bankalarına ulaştırın.
Market alışverişlerinde tavsiye edilen tüketim tarihi yakın olan ürünleri tercih ederek gıdaların çöpe gitmesini engelleyebilirsiniz.
¨Yiyecek israfı nedir?¨ sorusunun cevabı aslında günlük yaşamlarımızda gizli. Buzdolabı rafının arkasında unutulmuş bir sebze, fazla gelen yemek, son kullanma tarihi geçmiş gıdalar… Bunlar hepimiz için tanıdık durumlar.
Öte yandan çoğu zaman istemeyerek neden olduğumuz besin israfı kaçınılmaz da değil. Peki, besin israfını önlemek için neler yapabiliriz? Gıda israfına son vermek için sadece birkaç alışkanlığımızı değiştirmemiz yeterli.
Evden başlayarak yiyecek israfını önlemek sadece bütçemizi korumakla kalmaz. Farkında olmasak da yiyecekleri çöpe atmak doğanın geleceği için bir tehdit. Çöp döküm alanları bir sera gazı olan metan gazının ortaya çıktığı yerler. Yemekleri çöpe atarak metan gazı salınımına yani iklim değişikliğine de katkıda bulunuyoruz.
Ayrıca tarım ve hayvancılık en büyük su tüketiminin olduğu alanlardan. Yemekleri israf ederek gıda üretim aşamasında kullanılan kaynakları da israf etmiş oluyoruz.
Evimizdeki gıda atıkları gözümüze küçük görünüyor olsa da dünya genelinde yiyeceklerin üçte birinin yani yaklaşık 1.3 milyar ton gıdanın çöpe gittiği bir gerçek. Küçük bir adım atıp evinizden başlayarak yiyecek israfına son vererek sürdürülebilir yaşama büyük bir destek verebilirsiniz. Hadi öyleyse gıda israfını önlemek için neler yapılabilir sorusunun cevaplarını birlikte arayalım.
“Bugün ne pişirsem?” diye düşünerek markete gittiğinizde tüm manav ve kasap reyonu cazip geliyor, değil mi? Ne de olsa hepsi birer yemek ihtimali demek. Bu iştah açıcı görüntüye kapılıp alışveriş yaptığınızda muhtemelen ihtiyacınız olandan fazla gıdayla eve dönersiniz.
Sadece ihtiyacınızı karşılayacak kadar malzeme almak için haftalık öğün planı yapın. Bu plana sadık kaldığınızda hem gıda israfının önüne geçersiniz hem de neler tükettiğinizin farkına vararak dengeli beslenebilirsiniz. Bu planı yaparken dışarıda yemek yeme ihtimalinizi de gözden geçirin. Böylece yeterli miktarda gıda alabilirsiniz.
Yemek planı yaptıktan sonra ikinci adım, evde ne var ne yok kontrol etmek. Ne de olsa bir süredir pişirilmeyen yiyeceklerin varlığı kolaylıkla unutulur. Evde bulunan yiyecekleri tekrar satın almamak için mutfak dolaplarınızı ve buzdolabını kontrol edin. Böylece evdeki gıdaların son kullanma tarihlerini kaçırmazsınız.
Tam olarak neye ihtiyacınız olduğunu artık biliyorsunuz. Sıra bunu bir liste haline getirip alışverişe gitmekte. Hemen söyleyelim: Elinizdeki listenin dışına çıkmamak için tok karnına yiyecek alışverişine çıkın. Böylece iştah açıcı, ama pek de ihtiyacınız olmayan yiyecekleri almazsınız.
Ayrıca bütçe dostu bir seçenek gibi gelse de bir alana bir bedava gibi kampanyalar nedeniyle çok miktarda gıda satın almayın. Aldığınız yiyeceklerin son kullanma tarihlerine ve konserve kutularının sağlamlığına dikkat edin. Eğer dışarıda uzun süre vakit geçirecekseniz et, süt gibi çabuk bozulan gıdaları yalıtımlı bir çantaya koyun.
Şimdi, sıra aldığınız yiyeceklerin bozulmaması için doğru muhafaza yöntemlerini uygulamakta. Dondurucuyu -18, buzdolabı bölümünü ise 4 derece ayarında tutmaya dikkat edin. Etleri hemen pişirmeyecekseniz en kısa sürede buzluğa koyarak dondurun.
Gelelim buzdolabında yiyecek saklamada en sık yapılan hatalara. Buzdolabının tasarımı nedeni ile şişeler ve yumurtalar genellikle kapak bölümüne yerleştirilir. Ancak bu bölümler aslında yumurta ve süt gibi çabuk bozulan gıdaları muhafaza edecek kadar soğuk değil. Bu nedenle kısa ömürlü gıdaları buzdolabı raflarına yerleştirmeye dikkat edin.
Sebze ve meyveleri de buzdolabına belirli bir düzene göre koyun. Muz, armut, avokado, yeşil soğan, kavun, şeftali gibi bazı gıdalar, etilen gazı salgılar. Etilen gazı diğer meyve sebzelerin hızlı olgunlaşmasını sağlar. Çabuk olgunlaşıp bozulmamaları için diğer yiyecekleri ayrı bir bölüme koyun.
Yemeklerinizden kalanları ise soğur soğumaz buzdolabına yerleştirin. Genel bir kural olarak da buzdolabına yiyecek koyarken son kullanma tarihi yaklaşanları en öne, taze yiyecekleri arkaya doğru yerleştirin. Yani “Buzdolabına ilk giren önce yenir.” prensibini hayata geçirin.
Turşu ve konserve, yiyecekleri aylarca bozulmadan muhafaza etmenin en güzel yollarından. Bu geleneksel yöntemler sayesinde hem mevsiminde yetişen sebzeleri tüketebilir hem de yiyecek israfını azaltabilirsiniz. Buzdolabı dışında bozulmadan durabilmeleri de yiyecekler için yer bulma sorununu ortadan kaldırır.
Sağlığınızı destekleyen, lezzet dolu turşuların yapımını ¨Bol Probiyotik: Turşu Tarifi ve Turşu Hakkında Sık Sorulan Sorular¨ yazımızda, konserve hazırlamanın püf noktalarını ise ¨Kışa Hazırlanın: Konserve Nasıl Yapılır?¨ yazımızda paylaştık.
Bilinçli bir gıda alışverişi yaptınız, buzdolabını düzenlediniz, hatta konserveleriniz bile hazır. Yiyecek i̇srafını önleme yolunda attığınız adımlar için tebrik ediyoruz. Gıda israfını tamamen önlediğinizden emin olmak için yine de çöpe attığınız atıkları kontrol etmenizi öneriyoruz. Eğer çöpünüzde kabuk, çekirdek gibi organik atıklar varsa birkaç etkili uygulama daha yapmanızda fayda var. Hemen bakalım:
Yumuşamış meyve ve sebzelerin pek de iştah açıcı görünmediğini kabul ediyoruz. Bu gibi bozulmaya yakın görünen gıdaları israf etmemek için yaratıcılığınızı kullanabilirsiniz. Dilerseniz birkaç örnek verelim:
Şunu da hatırlatmadan geçmeyelim: Mutfakta israfı azaltmak için yiyecekleri çöpe atmadan önce iki kere düşünmek en güzel yollardan biri.
¨Besin israfı nedir?¨ sorusundan yola çıktık ve “İsraftan kaçınmak için nelere dikkat etmeliyiz?” diye düşünerek önerilerimizi sizinle paylaştık. Bu yolculukta bize eşlik ederek çevreyi korumak için büyük bir adım attınız. Evden başladığınız bu kahramanlığa devam etmek için ¨Yeşil İpuçları: Evde En Çok Su İsraf Edilen Alanlar Neler?¨ yazımızda yer alan ipuçlarını uygulayabilirsiniz.
Zamanında yenilmediği için buzdolabında bozulan bir yemek, ihtiyaçtan fazla ürünün satın alınması, buzdolabı yerine oda ısısında tutulan bir gıda, fazla miktarda yemek pişirmek ve artan yemeği çöpe atmak gibi alışkanlıklar “gıda israfı” kavramını tanımlıyor.
Gıdayı israf etmek sadece para, emek ve gıdanın üretimi için harcanan enerji, toprak ve su gibi kaynakların israfı anlamına da gelmiyor; yiyecek israfı aynı zamanda sera gazı emisyonlarını artırarak, olumsuz iklim değişikliklerine yol açıyor. Günlük alışkanlıklarımızda yapacağımız ufak değişikliklerle gıda israfını engellemek mümkün. Sabri Ülker Vakfı’nın gıda israfını azaltmaya yönelik önerilerini paylaştı.
DAHA KÜÇÜK PORSİYONLAR!
Yemeklerinize küçük bir porsiyonla başlayın ve tabağınızdaki yemek bittikten sonra hâlâ açsanız ilave edin. Yemekte daha küçük tabaklar da kullanabilirsiniz.
ALIŞVERİŞ ÖNCESİ KONTROL
Alışverişe gitmeden önce buzdolabınızda neler olduğuna bakın ve ihtiyacınıza yönelik alışveriş yapın.
MENÜ PLANLAMA ALIŞKANLIĞI EDİNİN
Haftalık menü planı yaparak, hem evdeki yiyeceklerden neler yapabileceğinizi görebilir hem de gıda alışverişinizi bu şekilde yönetebilirsiniz.
ÖNCELİKLENDİRİN
Evde çürümeye başlamış meyve ve sebzelerinizi atmak yerine, onları kullanabileceğiniz yiyecek ve içecekler yapın.
‘İLK GİREN İLK ÇIKAR’ KURALINI UYGULAYIN
Buzdolabının arka tarafına son kullanma tarihi daha geç olan yiyecekleri yerleştirirken, ön kısımlara son kullanma tarihi en yakın yiyecekleri yerleştirin.
MUTFAKTAKİ FAZLALIKLARI DEĞERLENDİRİN
Artan ekmeğinizi kruton, galeta unu gibi ürünler yaparak değerlendirebilir veya yumuşamış meyvelerinizi ev yapımı meyve sularına ya da dondurmalara dönüştürebilirsiniz.
Son kullanma tarihine dikkat edin. Size yiyeceğin artık güvenli olmadığını söyleyen tarih "son kullanma" tarihidir. Trans yağlar ve koruyucular gibi sağlıksız içerikler için gıda etiketlerini kontrol edin ve ilave şeker veya tuz içeren gıdalardan kaçının.
Evde daha küçük porsiyonlar alın ve restoranlardakibüyük porsiyonları ise paylaşın.
Hazırladığınız her şeyi yemiyorsanız, daha sonra kullanmak üzere dondurun veya kalanları başka bir öğünde malzeme olarak kullanın.
Yemek artıklarınızı atmak yerine kompostlayın. Bu şekilde toprağa besinleri geri verir ve karbon ayak izinizi azaltırsınız.
Yemek hepimizi birbirine bağlar. Yemeği yapmaya giden süreci bilerek, gıda ile yeniden bağlantı kurun. Gıda üretimi hakkında bilgi edinin ve çiftçilerinizi tanıyın.
Yerel ürünleri satın alarak, bölgenizdeki aile çiftçilerini ve küçük işletmeleri desteklersiniz. Ayrıca uzun süren teslimat mesafelerini azaltarak kirlilikle mücadeleye yardımcı olursunuz.
Sayıları aşırı avlanma ile azalan balık türlerini tüketmek yerine, daha bol olan balık türlerini yiyin. Sertifikalı ve sürdürülebilir şekilde yakalanmış veya yetiştirilmiş balıkları satın alın.
Su olmadan gıda üretemeyiz! Çiftçilerin ürün yetiştirmek için daha az su kullanmaları önemli olmakla birlikte, gıda israfının azalması da, bu gıdaları üretmek için kullanılan su kaynaklarını kurtarmak anlamını taşır.
Bazı evsel atıklar potansiyel olarak tehlikelidir ve asla normal çöp kutusuna atılmamalıdır. Piller, boyalar, cep telefonları, ilaçlar, kimyasallar, gübreler, lastikler, mürekkep kartuşları vb. maddeler toprağımıza ve su kaynağımıza sızarak gıdamızı üreten doğal kaynaklara zarar verebilir.
Haftada bir kez, bakliyat ve tahıl ağırlıklı beslenmeyi deneyin.
Boşa gideceğine veya fazla aldığınıza inandığınız yiyecekleri atmayın, komşularınızla yada bölgenizdeki işletmelerle paylaşın.