Çocuklarda belli periyotlarla tekrarlayan ateşin altından Ailevi Akdeniz Ateşi ya da PFAPA hastalığı çıkabilir. Yeditepe Üniversitesi HastaneleriÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Çocuk Romatolojisi ve Çocuk Nefrolojisi Uzmanı Prof. Dr. Ruhan Düşünsel, çocukluk çağı ateşi ile ilgili merak edilen soruları yanıtlıyor.
Grip, nezle, bademcik enfeksiyonu gibi üst solunum yolu enfeksiyonları çocukluk çağında görülen ateşin bir numaralı sebebidir. Özellikle kreş, anaokulu ya da okulun ilk yılında yaşıtlarıyla sınıflarda bir araya gelen çocuklar çok sık üst solunum yolu enfeksiyonu geçirir. Maalesef bu enfeksiyonların çoğunluğu virüs olmasına rağmen gereksiz yere antibiyotikle tedavi edilmeye çalışılır. Oysa her ateşli enfeksiyon antibiyotik ile tedavi edilmez. Basit laboratuvar tetkikleri ile sebep olarak bakteriyel etken saptanırsa antibiyotik tedavisi gerekir. Diğer durumlarda ateş düşürücü ve sıvı alımının sağlanması yeterlidir.
Tedavide antibiyotiklerin yerinin olmadığı bir hastalık grubudur. Bu hastalıklarda ateşin en önemli özelliği belirli aralıklarla ( hafta) tekrarlamasıdır.
En sık periyodik ateş yapan hastalıklar şunlar:
5 yaş altı, büyüme ve gelişmesi normal çocuklarda 3 ila 8 haftada bir gelip gün kadar süren ateş durumudur. Ateş aniden titreme ile başlar, dereceye yükselir. Ateşe boyunda iki taraflı bezeler, farenjit ve aftlar eşlik eder. Ateş tek doz kortizon ile düşer. Az sayıda hastada ateş saatte tekrarladığında ikinci doz gerekebilir. Hastaların çoğunluğu yaş arasındadır. Erkek çocuklarda daha sık görülür. 10 yaş öncesinde ataklar sona erer, nadiren erişkin olgular da vardır.
Ailevi Akdeniz Ateşi, kalıtsal bir hastalıktır. Ülkemizde en sık görülen periyodik ateş sendromudur. Her yaşta görülmesine karşın hastaların yüzde 80’i 10 yaş öncesinde tanı alır. Ateşe karın ağrısı, eklem ağrısı, göğüs ağrısı, eklem şişliği, döküntü gibi belirti ve bulgular eşlik eder. Tanısı klinik belirti ve bulguların varlığına dayanır. Kolşisinle tedavi edilebilen tek periyodik ateş sendromudur.
Bağ dokusu hastalıkları (lupus, sjögren sendromu gibi), Kronik enfeksiyonlar, Kanserler de periyodik, aralıklı ya da devamlı ateş yapabilir. Bu tür hastalıklarda ateşe döküntü, kas ve eklem ağrısı, halsizlik, solukluk gibi başka belirti ve bulgular eşlik eder. Bu durumlarda hasta, çocuk romatolojisi, enfeksiyon, hematoloji, onkoloji gibi uzmanlık alanlarınca değerlendirilmeli.
Basın Yansımaları: posta
Kullanıcılar bunları da aradı:
Yayın Tarihi : 04/01/
Çocuklarda görülen ateş vakaları haliyle ebeveynleri endişelendiriyor. Vücut ısısının normalin üzerinde olması olarak tanımlanan ateş, çocuğunuzun yaş, genel sağlık durumu, hareketlilik seviyesi ve gün içindeki zaman ve giysileriyle şekilleniyor. Genel olarak, 38 derece üzerine çıkan vücut ısısı ateş olarak kabul edilirken bu eşik değer, ateş ölçümünde kullanılan yönteme göre de değişiklik gösteriyor. Koltuk altı ölçümlerinde eşik olarak kabul edilirken rektal veya oral ölçümlerde ise derece eşik değer olarak alınıyor.
Ateşin çocukluk çağı enfeksiyonlarında en sık görülen semptom. Özellikle viral enfeksiyonlar sırasında ateş, sıklıkla ilk semptom olarak ortaya çıkıyor. Virüs kaynaklı enfeksiyonlarda, ilk gün ateş derece arasında seyredebiliyor. Ateş düşürücülere fayda etmeyebilir. Ateş dışında burun akıntısı, boğaz ağrısı, halsizlik, kas ağrıları, karın ağrısı, bulantı ve kusma yapabiliyor. İlkbahar aylarında yüksek ateşle seyreden adenovirüs, enterovirüslere sık rastlanıyor. (ADENOVİRUS), solunum yolu sekresyonları, yakın temas ve eşyalar ile kolayca bulaşabiliyor. Üst solunum yolu yakınmalarına ek olarak ishal de görülebiliyor. Aynı etkiyi enterovirüsler de yapabiliyor. Ateşin birkaç gün yüksek seyretmesi, eşlik eden hem üst solunum yolu bulguları hem de ishal ve döküntü virüs enfeksiyonu olduğunun göstergesi olabilir. Bu durumda destek tedavisiyle semptomlarının kontrol altına alınması gerekiyor. Her boğaz ağrısı ve boğaz kızarıklığında antibiyotik kullanımı doğru değil. Daha nadir olarak görülse de uzun süren ateş durumlarında enfeksiyon dışı hastalıkları ortaya çıkarmak için, eşlik eden yakınmalar ve yeni ortaya çıkan semptomlar yakından takip edilerek, gerekirse laboratuvar testleri ile kontrol edilmesi gerekiyor.
Ateşin neden yükseldiğini tespit etmek önem taşıyor. Kulak enfeksiyonu, soğuk algınlığı, üst solunum yolu enfeksiyonu, idrar yolları enfeksiyonu, zatürre, bazı durumlarda bir ilaç, yaralanma, zehirlenme ateşe neden olabiliyor. Çok sıcak ortamlar da sıcak çarpmasına yol açabiliyor. Çocuğun ateşi yükselince kalp atışları hızlanıyor. Çocuğun yanakları kızarabilir veya normalden daha fazla terleyebilir. Bazı çocuklar ateşliyken de kendilerini iyi hissedebiliyor, ancak çoğunda ateşe neden olan hastalığın belirtileri de görülüyor. Çocuğun kulağı veya boğazı ağrıyor olabilir, cilt döküntüsü veya karın ağrısı olabilir. Tüm bu belirtiler, ateşin nedeninin anlaşılması için önemli ipuçları veriyor. 6 ay-6 yaş arsındaki bazı çocuklarda yüksek ateş ile birlikte havale görülebilir; bu yaş grubunda daha dikkatli olmakta fayda var.
6 aylıktan büyük çocuklarda hafif yüksek ateş görüldüyse, yani derece altında ise, hasta veya düşkün görünmüyorsa, uykulu veya huzursuz değilse, süregelen başka bir rahatsızlığı veya ateşli havale öyküsü yoksa, yemesi, uykusu, oyun oynaması olumsuz etkilenmediyse doktora götürme öncesinde şunlar yapılabilir:
Çocuğunuz 6 aylıktan küçükse ve ateşi derecenin üzerindeyse, hasta veya düşkün görünüyorsa, uykulu veya huzursuz ise, süregelen başka bir rahatsızlığı veya ateşli havale öyküsü varsa, yemesi, uykusu, oyun oynaması olumsuz etkilendiyse hemen doktora götürmek gerekiyor. Bu sırada da ılık su uygulaması yapılabilir ve ateş düşürücü verilebilir.