Göz Kapağı İltihabı (Blefarit)
Cinsiyet farkı gözetmeksizin, her yaşta görülebilen ve oldukça yaygın bir göz hastalığıdır. Hastalık ön blefarit ve arka blefarit olmak üzere 2’ye ayrılır. Ön blefaritte göz kapağının dış kenarı ve kirpik dipleri etkilenir. Vücuttaki bakterilerin aşırı miktarda çoğalması ve derinin yağlı/ kepekli olmasından dolayı blefarit meydana gelmektedir. Arka blefaritte ise kapağın gözün içine değen kısmı etkilenir, gözyaşı yağ bezlerinin normal çalışmaması ile ilişkilidir.
Göz sağlığı için gözyaşı üretilmesi gereklidir. Gözlerin kuru kalmaması ve nemli olması için gözyaşı bu konuda büyük role sahiptir. Gözyaşı; daha rahat görmek ve gözün yapısını korumakla görevlidir. Gözün ön kısmını kaplar ve oksijen alarak beslenmesini sağlar. Gözlerin herhangi bir enfeksiyon almaması için adeta bir koruyucudur. Bazı durumlarda gözyaşı yetersiz kalır. Böyle zamanlarda ise gözünüz çeşitli hastalıklara davet çıkarır.
Hayatınızın her anında göz sağlığınıza dikkat etmeniz amacıyla sizlere göz kuruluğu hakkında bir yazı hazırladık. Göz doktorlarının görüşlerinden yola çıkarak incelediğimiz bu yazıda, göz kuruluğu kesin çözüm önerileri yer alıyor. Göz kuruluğu neden yaşanır? Tehlikeli midir? ve daha pek çok sorunun yanıtı bu sayfada!
Toplumda pek çok kişide görülen göz kuruluğu, gözyaşının yetersiz salgılanmasından kaynaklanan bir göz rahatsızlığıdır. Kuru göz sendromu olarak ifade edilir. Sağlıklı bir göz her an nemli kalmak zorundadır. Nem dengesini kaybeden gözlerde bu rahatsızlık meydana gelir. Kişiye görme açısından rahatsızlık veren göz kuruluğu, iki gözde de oluşabilir. Bazen tek bir gözde de bu rahatsızlığın etkileri görülmektedir.
Kuru göz sendromunu açık havada çalışanlar, masa başında çalışanlar, bilgisayar karşısında uzun süre iş yapanlar ve nemsiz ortamda kalanlar yaşamaktadır. Çevresel faktörlerin etkisi olduğu gibi biyolojik faktörler de bu sendromu oluşturabilir. Yaşın ilerlediği zamanlarda, diyabet hastalarında, menopoz sonrasında, gözyaşı bezleri iltihaplandığında ve lazerli göz ameliyatı olma durumunda gözyaşı üretimi azalmaktadır.
Göz sağlığını etkileyen kuru göz sendromunun şu şekilde belirtileri olmaktadır:
Göz kuruluğu gözün yeteri kadar gözyaşı üretemediği durumlarda yaşanır. Su, yağ ve minerallerden oluşan gözyaşı üretimi durduğunda veya kalitesi bozulduğunda, gözlerinizde kuruma meydana gelir. Biyolojik nedeni gözyaşı üretilmemesidir. Çevresel faktörleri incelediğimizde ise:
Göz yapısında meydana gelen tahrişleri ve rahatsızlıkları omega-3 yağ asitleri iyileştirmektir. Bu nedenle omgea-3 yağ asidi bakımından zengin olan besinlerle beslenebilirsiniz. Yemek ve salatalara eklemek üzere kanola yağı ve soya yağı tercih edebilirsiniz. Aynı şekilde keten tohumu yağını da tüketmeniz iyi olacaktır. Deniz ürünleri ile aranız iyi ise, bu alışkanlık sayesinde göz kuruluğunu önleyebilirsiniz. Ayrıca vücut su dengesini sağlamak için gün içinde bol su tüketilmesi önerilmektedir. Göz temizliğine önem verildiğinde kuruluk önlenebilir. Bebe yağı ile gözlerini yıkayanların göz kuruması şikayeti sona erdiği de bilinmektedir.
Göz kuruluğu bitkisel tedavi İbrahim Saraçoğlu tarafından da vurgulanmaktadır. Bitkilerin doktoru İbrahim Saraçoğlu, göz kuruluğunu iyileştirmek için haşlanmış karnabaharın suyunu içmenizi tavsiye ediyor. Ayrıca dereotu ve turp tüketiminin de göz pınarlarının sağlığını desteklediğini ifade eder.
Göz kuruluğu tedavileri kuruluğun uzun süre devam ettiği kişilerde yapılabilir. Öncelikle göz hastalıkları bölümüne gidip rahatsızlığın ne kadar süredir devam ettiğini belirtmelisiniz. Doktor, göz kuruluğu testi yaparak gözyaşı kalitesini tespit edecektir. Schirmer adı verilen bu test ile özel bir kağıt göze temas ettirilir. Yaklaşık 5 dakika süren bu test sonucunda gözyaşı kalitesi belirlenir. Rahatsızlığın boyutuna göre göz kuruluğu damlası ile tedavi süreci başlar. Damlalar gözünüzün sürekli nemli kalmasını sağlar. Orta derecedeki göz kuruluğu için damlalar yeterli olacaktır.
Göz kuruluğu bir ilacın yan etkisinden dolayı oluşuyorsa, doktorunuz kullandığınız ilacı farklı bir ilaçla değiştirebilir. Göz kapağı yapısından dolayı bir kuruma meydana geliyorsa, cerrahi müdahale için gerekli bilgi verilir. Gözde oluşan bir iltihaplanma da kuruluğa neden olacağı için antibiyotik desteği gerekli olacaktır.
Güneşli ve tozlu ortamlarda güneş gözlüğü kullanarak göz kuruluğu tedavisini kolaylaştırabilirsiniz. Ayrıca bilgisayar ortamında çalışan kişiler için ise bilgisayar ışığı önemlidir. Çok yüksek ışıklar göz kaslarını yorar. Bu durumun sonucunda ise göz kuruluğu meydana gelir. Gözleri az yoran renkler bilgisayarda arka plan olarak seçildiğinde, bilgisayar etkisini azaltabilirsiniz. Örnek verecek olursak siyah arka planda çalışan kişilerin gözleri daha az yorulmaktadır. Kitap okurken zaman zaman dinlenmek, ev ortamında odanın nem dengesini sağlamak kuruluğu önlemek için bir seçenek olabilir.
Uzmanlara göre göz kuruluğu baş ağrısı oluşturmaz. Fakat göz kuruluğuna neden olan farklı bir etken baş ağrısı oluşturabilir. Klimalı ortamda olmak da bunlardan biridir. Klimalı odada gözler kuruyabilir. Aynı zamanda klima bazı kişilerde baş ağrısı da yapar. İki durum aynı anda yaşandığı zaman hasta “Göz kuruluğu baş ağrısı yaptı.” gibi düşünebilir. Bu düşünce bilgisayar etkeni için de geçerli olacaktır. Gözlerin kurumasına neden olan sürekli bilgisayar kullanımı, radyasyondan dolayı baş ağrısı da meydana getirir. Bu gibi nedenlerden daha farklı bir şikayetiniz varsa, göz doktoruna danışıp daha iyi bilgi alabilirsiniz.
Göz Kanlanması Neden Olur? Ne İyi Gelir? Nasıl Geçer?
Göz Altı Morluklarına Ne İyi Gelir? Nasıl Geçer? Neden Olur?
Göz Seyirmesi Neden Olur? Ne Anlama Gelir? Nasıl Geçer?
Katarakt ameliyatında bozulan göz merceği eritilerek alınır. Bu amaçla kullanılan fako cihazı kataraktı şok dalgaları ile eritir.
Katarakt ne kadar sertse o kadar çok şok dalgası ortaya çıkar. Kornea, yani gözün önündeki saat camı gibi şeffaf tabakanın iç yüzeyinde bu tabakayı şeffaf tutmayı sağlayan endotel hücreleri bulunur. Bu hücrelerin bir kısmı ameliyatta kataraktı eriten fako cihazının şok dalgalarından etkilenerek ölürler. Bunun sonucunda kornea da sıvı birikmesi ödem ve bulanık görme olur.
Katarakt ameliyatı gözün en ciddi ameliyatlarından birisidir ve düşük de olsa görmeyi kaybetme riski vardır. Bu risk, maliyet düşünülerek ucuz malzeme kullanılan, aynı malzemenin değiştirilmeden birçok hastaya uygulandığı, göz koruyucu ilaçlardan tasarruf edilmeye çalışılan ve kalitesiz göziçi merceği kullanılan merkezlerde daha yüksektir.
Yaşanabilecek problemlerden en önemlileri ameliyat sırasında ortaya çıkabilen kanamalardır. Çok nadir olsalar da bazı durumlarda doktorun elinden fazla bir şey gelmeden göz kaybedilebilir. Özellikle hipertansiyonu olan şişman bireylerde bu risk daha fazladır. İkinci önemli problem enfeksiyonlardır.
Temizliğe dikkat eden ve tek kullanımlık FDA onaylı malzeme kullanan merkezlerde, göz içi antibiyotiklerinde yardımı ile bu risk en aza indirilir. Kataraktın göz içine düşmesi, göziçi merceğinin yerleştirilmesinde zorluklar, son teknoloji cihazların kullanılmaması nedeniyle yaşana mercek numara hataları gibi birçok önlenebilir problem de katarakt ameliyatı sırasında ortaya çıkabilir.
Bu problemleri yaşamamak için yapılması gereken, her önemli işte olduğu gibi maliyete göre değil, doktorun tecrübesine, hastanenin şartlarına ve kullanılan malzemenin kalitesine göre karar vermektir. Unutulmamalıdır ki birey kalan hayatı boyunca görmesi bu ameliyatın başarısına bağlıdır ve kaliteli ithal malzemelerin bir maliyeti vardır. Çok ucuza ameliyat yapan merkezlerin bu tür kaliteli malzeme kullanması, malzemeleri tek kullanımlık tercih etmesi ve kaliteli göziçi mercekler kullanması mümkün değildir.
Kendini yenileyemeyen bu hücrelerin kalanları fazladan çalışarak ve boşlukları doldurarak bu ödemi giderirler.
Endotel hücrelerinin çok fazla sayıda kaybı olursa, ödem kalıcı olur ve görme kalıcı olarak bozulurken göz ağrılı hale gelebilir.
Bu durumun tedavisi halk arasında göz nakli olarak bilinen, kornea nakli iledir. Bu ciddi bir ameliyattır, nakil sonrasında da görme çok iyi olmayabilir. Bu nedenle kornea endotel hücrelerinin ameliyatta korunması bu durumlara düşmemek için çok önemlidir.
Korneanın katarakt ameliyatında bozulmasının önüne geçmek için, ameliyatın kataraktın olgunlaşması beklemeden erken yapılması, tecrübeli bir cerrahın ameliyatı yapması, yeni nesil akıllı fako cihazlarının kullanılması, ameliyatta endotel hücrelerini koruyan ancak pahalı olan viskoelastiklerin yeterince ve iyi kalite olanlarının kullanılması gereklidir. Maliyeti önde tutarak, ucuz malzemeler ya da viskoleslatikler ile yapılan ameliyatlarda bu risk çok artmaktadır.
Hastalar iyi kalite lens yanında kullanılan diğer malzemelere de dikkat etmelidir. Prof. Dr. Ahmet Akman, 15000 üzerinde ameliyat tecrübesine ek olarak tüm cerrahilerinde orijinal ABD üretimi viskoelastikler, yeni nesil akıllı fako cihazları kullanarak, ameliyatta korneanın en iyi şekilde korunmasını sağlamaktadır.
Katarakt ameliyatının ilk saatlerinde bulanık görme olması normaldir. Ameliyatta kullanılan ilaçlar ve ışıklar nedeni ile ilk birkaç saat görme bulanıktır. Daha sonra bir miktar kornea ödemi oluşur, buda bir iki gün görme bulanıklığı yapabilir.
Çok sert bir katarakt değilse, üçüncü günden itibaren görmenin netleşmeye başlaması beklenir. Birinci haftada artık görmenin netleşmesi beklenir. Ancak bu dönemde tam oturmayan gözlük numarası nedeniyle hasta hala bulanık hissedebilir, muayenede deneme camları ile iyi görüyorsa bir sorun yok demektir.
Birinci ayın sonunda artık sorunsuz bir göz, son görme düzeyine ulaşmış olmalıdır. Eğer hala ölçülen görme istenilen düzeyde değilse, problem varlığı araştırılmalıdır.
Unutulmaması gerek bir noktada net görme kavramının göreceliği olduğudur. Bazı bireyler %10 görürken iyi görüyorum derken bazı bireyler %100 görürken bile bulanıklıktan şikayet ederler. O nedenle görmenin net olup olmadığı muayene sırasında ölçülen gerçek görme keskinliğinin sonucuna göre söylenir.
Batma hissi genellikle gözün dış yüzeyinin tahrişi ya da kuruması ile oluşur.
Katarakt ameliyatı sonrasında kullanılan damlalar bazı hastalarda alerji, bazı hastalarda tahriş yaparak batmaya sebep olabilirler. Ayrıca hastada kuru göz hastalığı varsa, ameliyat öncesinde çok hissedilmese de bu damlalar ve ameliyata bağlı olarak batma oluşabilir. Bu durumda önce doktorunuza kontrol yaptırmalısınız. Eğer bir problem yoksa gözü ıslatan suni göz yaşı damlalar başlanarak kuruluğun önüne geçilmelidir.
Özellikle iç Anadolu gibi kuru iklime sahip coğrafyalarda hastalarının büyük kısmında batma problemi ameliyat olsun olmasın çok sık karşılaşılmaktadır. Damlalara rağmen geçmeyen batmalarda daha ileri tedavi yöntemleri vardır.
İlk olarak ve belki de en önemlisi gözü ovuşturmak, çok sıkarak kapamak ve kuvvetli ıkınmakdan kaçınılmalıdır. Yüz yıkama ve banyo 4-5 gün yapılmamalıdır. İlk hafta secde etmekten kaçınılmalı, namaz kılınıyorsa oturarak kılınmalıdır. Ayrıca doktorunuzun önerdiği damlalar aksatılmadan kullanılmalıdır.
Gerekebilir. İlk olarak uzak yani mesela televizyon seyretmekten bahsedelim. Katarakt ameliyatında konulacak mercekler için ölçümler ameliyat öçncesinde çeşitli aletlerle yapılır. Kliniğimizde en hassas ölçüm cihaz olan Zeiss IOLMaster 700 ile bu ölçümleri alıyoruz.
Prof. Dr. Ahmet Akman ve ekibi bu cihazla ilgili dünyada ki ilk bilimsel yayını yapan ekiptir. Ancak ölçümler ne kadar hassas olursa olsun bunlar matematiksel ölçümlerdir. İnsan biyolojisi her zaman matematikle uyuşmaz. Her hasta iyileşirken cevabı farklı olabilir. Bu nedenle çoğu hastada sıfıra yakın ama +0.50 ile -0.50 aralığında sonuçlara ulaşılır. Bu değerler için hastanın gözlük takması gerekmez.
Astigmatı olan hastalarda normal mercekler kullanılırsa yukarıdaki değerlere ulaşılsa bile astigmat kalacağı için hasta gözlük takmak zorunda kalır. Bu nedenle astigmatı olan hastalara Torik denilen astigmat düzelten mercekler kullanılmalıdır. Prof. Dr. Ahmet Akman bu lensler konusunda ülkemizin önde gelen cerrahlarından olup, bu konuda her yıl çok sayıda konuşma yapıp konferans vermekte, meslektaşlarını eğitmektedir.
Son olarak uzak gözlüksüz hale gelse bile normal mercek kullanılan hastalarda, yakın görmek yani yazı okumaka için okuma gözlüğü takmak zorunludur. Bunun çözümü de akıllı lens denilen, aslında akıllı olmayıp, üç odaklı olan merceklerdir. Bu mercekler kullanıldığında yakın gözlüksüz görülür hale gelir. Astigmatı olan hastalarda bu merceklerin torik modelleri kullanılmalıdır.