going to future tense örnek cümleler / İngilizce Be Going To Kullanımı Örnekleri, Olumlu, Olumsuz Ve Soru Cümleleri İle Konu Anlatımı

Going To Future Tense Örnek Cümleler

going to future tense örnek cümleler

Going To Future Tense Gelecek Zaman Konu Anlatımı


 

GOING TO FUTURE

 

&#;to be going to&#; yapısı ile gelecek zaman konu anlatımı 

 

 

 

FORM OF NEAR FUTURE TENSE (YAPISI):

Near future tense’de I ile am; he, she, it ile is; we, you, they ile are yardımcı fiilleri kullanılır. Fiilden önce going to getirilir. Fiil takı almadan yani mastar haliyle gelir:

 

OLUMLU  CÜMLE YAPISI   OLUMSUZ CÜMLE YAPISI      SORU CÜMLESİ

I am going to write.                                          I am not going to write.                                   Am I going to write?

She is going to write.                                       She is not going to write.                                 Is she going to write?

He is going to write                                          He is not going to write.                                  Is he going to write?

It is going to write.                                           It is not going to write.                                     Is it going to write?

You are going to write.                                    You are not going to write.                              Are you going to write?

We are going to write.                                     We are not going to write.                               Are we going to write?

They are going to write.                                  They are not going to write.                            Are they going to write?

OLUMLU CÜMLE

 

 

Subject + am/is/are + going to + Verb

 

I’m going to play football this afternoon.

(Bu hafta sonu futbol oynayacağım)

 

We’re going to have a meeting next week.

(Gelecek hafta toplantı yapacağız)

 

He’s going to study medicine at university.

(Üniversitede tıp okuyacak)

 

I am going to stay with you.

(Seninle kalacağım)

 

I am going to sleep for two hours.

(İki saat uyuyacağım)

 

OLUMSUZ CÜMLE

 

 

Subject + am/is/are + not + going to + Verb

 

I’m not going to go with you.

(Seninle gitmeyeceğim)

 

My father isn’t going to buy a new car.

(Babam yeni bir araba almayacak)

 

They aren’t going to stay at a hotel on holiday.

(Tatilde otelde kalmayacaklar)

 

I am not going to eat lunch.

(Öğle yemeği yemeyeceğim)

 

They are not going to work.

(Onlar çalışmayacak)

 

It is not going to happen.

(Öyle bir şey olmayacak)

 

 

SORU CÜMLESİ

 

 

am/is/are + subject + going to +Verb?

 

A: Are you going  to attend the conference?  B: Yes, I am. /  B: No, I’m not.

(Konferansa katılacak mısın?)

 

A: Is Sue going to have a party? B: Yes, she is. / B: No, she isn’t.

(Sue parti verecek mi?)

 

What are you going to do this weekend?

(Bu hafta sonu ne yapacaksınız?)

 

How long are you going to stay?

(Ne kadar kalacaksınız?)

 

What are they going to buy at the shopping centre?

(Alışveriş merkezinde ne alacaklar?)

 

 

USE OF NEAR FUTURE TENSE (KULLANIMI):

 

  1. Going to future tense, şimdiki zamanda görülen veya hissedilen etkilerinden dolayı olacağı belirgin olan gelecek eylemler için kullanılır. Çoğu zaman bu eylemler yakın gelecekle ilgili olduğundan bu tense, near future tense (yakın gelecek zaman) olarak adlandırılır.

 

Look at those black clouds. It’s going to rain.

(Şu kara bulutlara bak. Yağmur yağacak)

 

Look out! You’re going to fall down.

(Dikkat et. Düşeceksin)

 

It is getting fast. The plane is going to take off.

(Hızlanıyor. Uçak kalkacak)

 

Are you getting fat? No, I’m going to have a baby.

(Şişmanlıyor musun? Hayır. Bir bebeğim olacak)

 

  1. Planladığımız, karar verdiğimiz, hazırlık yaptığımız gelecek eylemler:

 

I’ve bought the tickets. We’re going to see Star Wars tomorrow evening.

(Biletleri aldım. Yarın akşam Star Wars izleyeceğiz)

 

I’ve decided. I’m going to buy a new house.

(Karar verdim. Yeni bir ev alacağım)

 

A: What’s the plan this evening? B: We’re going to drink tea at Sue’s house.

(Bu akşam plan ne? Sue’nin evinde çay içeceğiz)

 

She has won the lottery. She is going to be rich!

(Ona piyango çıktı. Zengin olacak!)

 

GOING TO FUTURE TIME WORDS (ZAMAN KELİMELERİ):

 

tomorrow: yarın 

-I am going to attend a meeting tomorrow.

(Yarın bir topplantıya katılacağım)

 

this week: bu hafta

-We are going to finish our project this week.

(Bu hafta projemizi bitireceğiz)

 

next month: gelecek ay

-They are going to go to Italy next month.

(Gelecek ay İtalya&#;ya gidecekler)

 

tonight: bu akşam 

We are going to have a guest for dinner.

(Akşam yemeğinde misafirimiz olacak)

 

soon: en kısa zamanda

-I am going to leave soon.

(En kısa zamanda ayrılacağım)

 

in two months: iki ay içinde 

-We are going to buy a car in two months.

(İki ay içinde araba alacağız)

 

-İngilizce to be going to ile olumlu cümle alıştırmaları 

-İngilizce to be going to ile olumsuz cümle alıştırmaları

&#;To be going to&#;ve &#;Will&#;farkı

 

-Hem will hem de be going to gelecek zaman bildirir. To be going to yapısını kullandığımız zaman, yapacağımız bir şeyi ya da vermiş olduğumuz kararı  vurgulamak için kullanırız. 

Örneğin: 

I will go to London. 

(Londra&#;ya gideceğim)

 

I am going to go to London. I have already bought the tickets! 

(Londra&#;ya gideceğim. Çoktan biletleri aldım!)

 

Detaylı konu anlatımı için &#;will&#; ve &#;be going to&#; arasındaki farklar adlı konu anlatımını okuyunuz.

Örnek Diyalog

 

 

A: Look at the clouds! Is it going to rain?

(Bulutlara bak. Yağmur mu yağacak?)

 

B: I think so. It is going to rain soon.

(Sanırım. Kısa zamanda yağmur yağacak)

 

A: We have to take our umbrella with us.

(Şemsiyemizi yanımıza almalıyız)

 

B: Yes, you are right.

(Evet haklısın)

 

A: What are you going to do after work?

(İşten sonra ne yapacaksın?)

 

B: I don&#;t have any plans. But if the rain stops, we can have a walk around.

(Bir planım yok. Yağmur dinerse, yürüyüş yapabiliriz)

 

A: That sounds great!

(İyi fikir!)

 

 

ÖRNEK  CÜMLELER

 

Olumlu

         OlumsuzSoru
I am going to read this book.

(Bu kitabı okuyacağım)

 

       I am not going to read this book. (Bu kitabı okumayacağım)

 

Am I going to read this book?(Bu kitabı okuyacak mıyım?)

 

It is going to rain tomorrow. (Yarın yağmur yağacak)

 

It is not going to rain tomorrow. (Yarın yağmur yağmayacak)

 

Is it going to rain tomorrow? (Yarın yağmur yağacak mı?)

 

He is going to play basketball tomorrow. (O yarın basketbol oynayacak)

 

He is not going to play basketball tomorrow. (O yarın basketbol oynamayacak)

 

Is he going to play basketball tomorrow? (O yarın basketbol oynayacak mı?)

 

We are going to buy a new house. (Yeni bir ev alacağız)

 

We are not going to buy a new house. (Yeni bir ev almayacağız)

 

Are we going to buy a new house? (Yeni bi rev mi alacağız)

 

She is going to talk to you. (Seninle konuşacak)

 

She is not going to talk to you. (Seninle konuşmayacak)

 

Is she going to talk to you? (Seninle konuşacak mı?)

 

George is going to watch Harry Potter with his friends. (George arkadaşlarıyla Harry Potter izleyecek)

 

George is not going to watch Harry Potter with his friends. (George arkadaşlarıyla Harry Potter izlemeyecek)

 

Is George going to watch Harry Potter with his friends? (George arkadaşlarıyla Harry Potter mı izleyecek?)

 

The plane is going to take off. (Uçak kalkacak)

 

The plane is not going to take off. (Uçak kalkmayacak)

 

Is the plane going to take off? (Uçak kalkacak mı?)

 

We are going to do our homework this evening. (Bu akşam ödevimizi yapacağız)

 

We are not going to do our homework. (Ödevimizi yapmayacağız)

 

Are we going to do our homework? (Ödevimizi yapacak mıyız?)

 

I am going to go to Miami. (Miami’ye gideceğim)

 

I am not going to go to Miami. (Miami’ye gitmeyeceğim)

 

Am I going to go to Miami? (Miami’ye gidecek miyim?)

 

They are going to write a letter. (Mektup yazacaklar)

 

They are not going to write a letter. (Mektup yazmayacaklar)

 

Are they going to write a letter? (Mektup mu yazacaklar?)

 

 

 

 

 

 

ALIŞTIRMA

 

Aşağıdaki boşlukları &#;to be going to&#; ile doldurunuz.

 

1- I _______ an exam tomorrow. (to have)

 

2-Look! He ________ from the tree! (to fall)

 

3- She ______ us before she comes here. (to call)

 

4-___you _____ us with painting the house? (to help)

 

5-She is very pale. She _______. (to faint)

 

6-We ______ the dinner. (to serve)

 

7-I __________ my work. (not to complete)

 

8-She ________for you. (to wait)

 

9-I ________ presentation next week. (to have)

 

We __________ a new house in two months. (to buy)

 

CEVAPLAR:

1- am going to have / 2-is going to fall / 3- is going to call / 4- are you going to help / 5-is going to faint / 6- are going to serve / 7- am not going to complete / 8-is going to wait / 9-am going to have / are going to buy

 

-Gonna ne demek?

 

İngilizce konuşma dilinde &#;going to&#;  kısaltılıp &#;gonna&#; olarak kullanılır.

Örneğin:

I am going to go.

demek yerine:

I&#;m gonna go.

denir. Söylemesi daha kolay olduğu için bu şekilde tercih edilmiştir. Yalnızca resmi olmayan, günlük konuşma dilinde kullanılır.

 

 

İngilizce Will Be Going To Kullanımı &#;rnekleri, Olumlu, Olumsuz Ve Soru C&#;mleleri İle Konu Anlatımı

Haberin Devamı

 Gözlem ve deney sonucu yakın tarihte gerçekleşmesine kesin gözüyle bakılan olaylar için be going to kullanılır. Örnek Cümleler:

 1- ''According to the meteorology, it is going to rainy tomorrow.

 (Meteorolojiye göre yarın hava yağışlı olacak.) 

 2- .Many animals are going to become extinct in the next 10 years.

 Önümüzdeki 10 yıl içinde birçok hayvanın nesli tükenecek. 

İngilizce Will - Be Going To Kullanımı Örnekleri,

A- Olumlu Cümlelerde Will Kullanımı

 Yakın ya da uzak gelecekte gerçekleşmesi beklenen ya da istenen şeyler için ''will'' kullanılır. 

 1- We will go to Antalya with my family next week.

 Önümüzdeki hafta ailemle birlikte Antalya'ya gideceğiz. 

 2- It's late now, I will text him tomorrow.

 Şimdi geç oldu, ona yarın mesaj atacağım. 

Haberin Devamı

 3- Tomorrow we will complain about those who carried out this attack,

 Yarın bu saldırıyı gerçekleştirenlerden şikayetçi olacağız. 

 4- They will accompany us later.

 Onlar bize daha sonra eşlik edecek. 

B- Olumsuz Cümlelerde Will Kullanımı

 Olumsuz cümlelerde wiil, ''won't'' ve ''will never'' şeklinde yazılır. 

 1- I will never forget the events of the last days.

 Şu son günlerde yaşadığım olayları hiçbir zaman unutmayacağım. 

 2- I won't talk to again with a disrespectful person like her unfortunately

 Onun gibi saygısız biriyle bir daha asla konuşmayacağım.

 3- I won't be able to attend the party tomorrow because I'm sick.

 Maalesef Hasta olduğum için yarınki partiye katılamayacağım.

C- Soru Cümlelerinde Will Kullanımı

 1- Will you come to the play with us tomorrow?

 Yarın sen de bizimle tiyatro oyununa gelir misin?

 2- Will they visit us too?

 Onlar da bizi ziyaret edecek mi?

 3- Do you think he will get used to this situation?

 Sence o bu duruma alışacak mı?

Haberin Devamı

D- Olumlu Cümlelerde Be Going To Kullanımı

 Uzun uzadıya planlanan ve gerçekleşmesi için ön hazırlık yapılan şeyler için be going to yardımcı fiili kullanılır.

Örnek Cümleler:

 1- I bought my ticket. I'm going to leave tomorrow at 2 o'clock.

 Bileti aldım. Yarın saat ikide yola çıkacağım.

 2- The meeting will be held at on Wednesday.

 Toplantı Çarşamba günü saat 2'de yapılacak.

 3- We have made all the preparations, everything will go as we wish.

 Biz tüm hazırlıkları yaptık her şey istediğimiz gibi gidecek.

E- Olumsuz Cümlelerde Be Going To Kullanımı

 1- According to the director's statements, the sequel of the film is not going to shot.

Haberin Devamı

 Yönetmenin açıklamalarına göre filmin devamı çekilmeyecek.

 2- According to the weather forecast, it is not going to rain tomorrow.

 Hava durumuna göre yarın yağmur yağmayacak.

F- Soru Cümlelerde Be Going To Kullanımı

 1- Are you going to finish the report today?

 Raporu bugün bitirecek misin?

 2- Are you going to interwiev them?

 Onlarla röportaj yapacak mısın?

Future Simple Be Going To Tense Olumlu Cümle Örnekleri


I’m going to call the police soon.

Şimdi polisi arayacağım.

I’m going to miss you.

Seni özleyeceğim.

You are going to get what you wanted.

İstediğini alacaksın.

You’re going to be healthy again.

Tekrar sağlığına kavuşacaksın.

He is going to buy you a car tommorrow.

Yarın sana bir araba alacak.

He’s going to get sick, it’s very cold out there.

Dışarısı çok soğuk hasta olacak.

She is going to go to the university this month.

Bu ay üniversiteye gidiyor.

She’s going to be your best friend soon.

Yakında en iyi arkadaşın o olacak.

It’s going to snow, it’s very cold.                           

Çok soğuk, kar yağacak.

It’s going to rain, there are black clouds.

Kara bulutlar var, yağmur yağacak.

We’re going to fail, we don’t study at all.

Hiç çalışmıyoruz, kalacağız.

We are going to win this match!

Bu maçı kazanacağız!

They’re going to catch us, faster!

Bizi yakalayacaklar, daha hızlı!

They are going to miss them.

Onları özleyecekler.

Future Simple  Be Going To Tense Olumlu Cümle Örnekleri (Basit Gelecek Zaman &#;be going to&#; lu zaman ile İngilizce positive cümle örnekleri)

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır