güzellik ve estetik amaçlı sağlık kuruluşları hakkında yönetmelik / Türk Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Derneği

Güzellik Ve Estetik Amaçlı Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelik

güzellik ve estetik amaçlı sağlık kuruluşları hakkında yönetmelik

Güzellik Merkezi açma şartları ve finansman olanakları

Güzellik merkezi açmak için yapacağınız başvuruda aşağıdaki belgeler gerekmektedir. Güzellik ve Estetik Amaçlı Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelik’den alınmıştır Sağlık kuruluşunu açacakların bizzat veya mesul müdürleri vasıtasıyla müdürlüğe (kastedilen müdürlük sağlık müdürlüğü) bir dilekçe ile başvurmaları gerekir. Dilekçeye ekli dosyada; a) Sağlık kuruluşunun faaliyet göstereceği adres, b) Sağlık kuruluşunun yerleşim planını gösterir 1/100 ölçekli mimar tarafından onaylı krokisi, c) Sağlık kuruluşu bir şirket tarafından açılacak ise ticaret sicili gazetesinin ve şirket ortaklarının son durumunu gösteren yetkili mercilerden alınan belgenin bir örneği, d) Sağlık kuruluşunda Yönetmelik ekinde belirtilen bulundurulması zorunlu araç, gereç ve malzemelerin asgari nitelik ve miktarlarını gösteren mesul müdür tarafından düzenlenen liste, e) Sağlık kuruluşunda çalışan tüm personelin kuruluşta icra edeceği işe göre diplomalarının, kurs belgelerinin ve nüfus cüzdanlarının suretleri ve iki adet vesikalık fotoğrafları, f) Çalışan tabiplerin diploma veya varsa uzmanlık belgelerinin birer örnekleri ile ikişer adet vesikalık fotoğrafları, g) Sağlık kuruluşu bünyesinde bulundurulacak elektroterapi cihazları, ultrasound, pasif jimnastik, lifting cihazları, laser epilasyon cihazları vb. cihazların sahip oldukları yerli üretim için T.S.E. belgesi, ithal cihazlar için o ülkede kullanılıp satıldığına dair ilgili sağlık otoritelerince onaylı sağlık sertifikalarının orijinal belgeleri ile Türkçe tercümelerinin birer örneklerinin, bulundurulması şarttır. Güzellik merkezi ile güzellik salonu arasındaki fark nedir? • Merkezde epilasyon biriminde lazer epilasyon yapılabilir, güzellik salonunda yapılamaz. • Merkezde mesul müdür tabip, güzellik salonunda güzellik uzmanı olmak zorundadır. • Güzellik uzmanının ve hekimin yapacağı işlemler birbirinden farklıdır • Güzellik merkezinde zayıflama birimi kurulabilir, güzellik salonunda kurulamaz. • Merkezde hekimlere izin verilen işlemler yapılırken, yani hekimlerin uzmanlık alanları dahilindeki tedavi hizmetleri verilirken, güzellik salonlarında aynı işlemler yapılamaz. Güzellik salonunda çalışan güzellik uzmanında aranan şartlar nelerdir? Güzellik uzmanı, 3308 sayılı Çıraklık ve Mesleki Eğitimi Kanunu kapsamında güzellik uzmanlığı meslek dalında ustalık belgesine sahip olan kişiler ve bu konuda lisans veya önlisans eğitimi düzeyinde diploması olanlar ile yurtdışında gördükleri eğitimlerinin ilgili mevzuat uyarınca denklikleri kabul edilmiş olan kişiler olarak tanımlanmaktadır.. Herhangi bir kişi güzellik ve estetik amaçlı sağlık kuruluşu açabilir mi? Herkes bu tür işyerinin sahibi olabilir ancak kendisi güzellik uzmanı değilse, güzellik uzmanı olarak çalışamaz ve yönetici olamaz. Güzellik salonları güzellik uzmanının, güzellik merkezleri ise hekimin yöneticiliğinde çalıştırılmak zorundadır. Güzellik Merkezi açmanın daha kolay bir yolu var mıdır? Açacağınız güzellik merkezini franchising modeliyle de açabilirsiniz. Franchising bir çeşit bayiliktir. Sizden belirli bir ücret alırlar (genelde aylık oluyor), bu şekilde büyük güzellik merkezleri zincirlerinin temsilcisi olursunuz. Bu size onların marka bilinirliğinden ve olumlu imajlarından yararlanma imkanı sağlar. Onların tecrübelerini kullanabilirsiniz. Tabii ücret dışında her firmanın kalitesini korumak için sizden talep edeceği koşullar olacaktır, işyerinizle, çalışanlarınızla, ekipmanlarınızla ilgili. İnternette araştırarak, arama motoruna “güzellik merkezi franchising” yazarak bu iş modelini kullanan güzellik merkezi zincirlerine ulaşabilirsiniz. Estetik ve güzellik hizmetleri sektörünün piyasa hacmi ve büyüme potansiyeli nedir? Ülkemizde henüz yeni tanınmaya başlanan bu piyasanın yurtiçindeki hedef kitlesi 20 milyon kadın. Şimdilik bu sektörün Amerika’daki rakamsal büyüklüğü yaklaşık 100 milyar dolar olmakla birlikte, 5 yıl sonra bu sektörün dünya çapında bir trilyon dolara yükselmesi hedefleniyor. Sadece bu bilgiler ışığında dahi güzellik merkezi açmak oldukça makul bir iş olarak görünüyor. Son bir kaç yılın en çabuk gelişen, en hızlı büyüyen piyasanın büyüme oranı yılda yüzde 500 olduğu ortaya çıkmış. Yani piyasa her yıl kendini ALTIYA katlamaktadır. Franchising usulüyle başvuracağım firmalar bulunmakta mıdır? Bu alanda bir çok firma bulunmaktadır. En önemli iki tanesi hakkında kısa bilgi verelim: Neobodica Bu marka, Güney Kore sağlıklı zayıflama ve güzellik sektöründeki tüm yenilikleri Avrupa’ya sunan bir zincir. büyük metropollerdeki yaşamdan kaynaklanan kimi sağlık problemlerinin çözümünü öncelikli olarak hedef alan şirket dinç ve mükemmel bir bedene kavuşmanızı görev edinmiş. Bostancı, Maltepe ve Göztepe’de merkezleri olan şirket, ülkemizin her yerine bayilikler verecek. 150 bin lira yatırım maliyeti ve 13-14 bin lira işletme giderini hesaba katarak, yerleşimin yoğun olduğu bölgelerde merkezinizi açmak için başvuruda bulunmanız ve kadınların aklını başından alan bu sektöre adım atmanız pekala mümkün. Üstelik yatırdığınız para bir yıl içinde size geri dönmekle birlikte, aylık kazancınız ise 30-40 bin TL civarında olacak. Başvuru için: 0 216 467 38 11 Footbreak Özellikle ayak sağlığı alanında servis verecek olan Footbreak, Tai ayak masajı ile rahatlamayı temin eden çayların satıldığı bir mağaza anlayışına sahip. Dünyada ilk olan bu ticari anlayış, müşterilerinin streslerinden arınarak rahatlamalarını sağlıyor. İstanbul Metrocity’de ilk bayiliğini hizmete sunacak olan Footbreak’in, ikinci şubesi önümüzdeki ay Antalya’da açılacak. Ülkemizde ve dünyada bir marka zinciri olmayı hedefleyen bu marka, İstanbul, İzmir, Ankara, Bursa, Antalya ile yurtdışında Rusya ve Almanya’da bayilik vermeye hazırlanıyor. AVM’ler, fuarlar ve havaalanları bu işin yapılabileceği en uygun alanlar. 100-120 bin dolar yatırım maliyetine karşılık aylık kazancın da 40 bin doları bulacağı tahmin ediliyor. Başvuru için: 0242 312 12 72

Dündar Murat Demiröz

Sağlık Bakanlığının muayenehanelerde yapılabilecek estetik uygulamalar hakkındaki görüşü

Geçtiğimiz Çarşamba günü, yani 10 Haziran 2020 tarihinde,Sağlık Bakanlığı tarafından Ankara Sağlık Müdürlüğü’ne çok önemli bir yazı gönderildi. Özel muayenehanesinde çalışan bir dermatoloji uzmanı ile ilgili olarak gönderilen bu yazıda, Güzellik ve Estetik Amaçlı Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelikte tabiplerin  yapacağı işlemler olarak tanımlanan uygulamaların,SADECE medikal estetik sertifikalı hekimler ile Dermatoloji ve Plastik Cerrahi uzmanı hekimlere ait muayenehanelerde yapılabileceği belirtildi. Yazıda, bunların dışında kalan uzman hekimlere aitmuayenehanelerde, anılan işlemlerin yapılamayacağı açıkça ifade edildi. Bu makalemizde anılan yazının anlamı, kapsamı ve sonuçlarını değerlendirmeye çalışacağız.

MUAYENEHANELERDE YAPILABİLECEK İŞLEMLER

Bilindiği üzere,2010 yılında Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelikte değişiklik yapılmış ve Yönetmeliğe “Muayenehanede Yapılabilecek Tıbbi İşlemler Listesi” başlığı altında 184 farklı uygulamayı içeren bir liste ilave edilmiş ancak  bu liste 7 Kasım 2018 tarihinde Danıştay tarafından iptal edilmişti.

Bu iptal kararından sonra yeni bir liste yayınlanmadı. Sonuç olarak, mevcut durumda, muayenehanelerde yapılabilecek tıbbi işlemleri sınırlayan bir liste bulunmamaktadır. Ancak her ne kadar muayenehanelerde yapılacak tıbbi işlemlere dair özel bir kısıtlama bulunmuyor olsa da bu durum, her hekimin muayenehanesinde istediği her tıbbi işlemi icra edebileceği anlamına gelmemektedir. Burada mesleki etik ilkeler ve mesleki-idari teamüllerin getirdiği bir sınırlama zaten mevcuttur. Ayrıca, uzmanlık dallarının eğitim müfredatları da muayenehanelerde yapılabilecek işlemleri belirlerken bir referans olarak kabul edilmelidir.

ESTETİK AMAÇLI UYGULAMALAR

Birinci paragrafta bahsedilen özel yazının konusu muayenehanelerde yapılabilecek işlemler listesi değildir. Adı geçen yazıda,cevabı aranan soru, halen yürürlükte olmayan Güzellik ve Estetik Amaçlı Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelik kapsamında yer alan ve aynı yönetmelikte yalnızca hekimlerce yapılması öngörülen işlemleri hangi hekimleri yapacağıdır. Öncelikle bu işlemleri hatırlamakta yarar var.

a) Sivilce tedavisi,

b) Lazer, krioterapi, koterizasyon, intradermalenjeksiyon metotları ile siğil, skar dokusu gibi oluşumların cilt yüzeyinden eksizyonu,

c) Ciltteki damar genişlemeleri, pigmentasyon (lekeler/çiller) ve kırışıklıkların azaltılmasına yönelik lazer uygulamaları,

d) Lazer cihazı, %35’lik oranın üzerindeki alfa hidroksi asitler ve türevlerinin kullanımı ile derin peeling işlemleri,

e) Cilt içerisine terapotik veya kozmetik amaçlı yapılan her türlü enjeksiyonlar,

f) Cilde yapılan uygulamalar ile ilgili oluşabilecek yan etkilere müdahaleler,

g) Saç ekimi (restorasyonu) uygulamaları,

h) Kişinin fazla kilolarını vermesi (zayıflama) için gerekli işlemlerin, tıbbî değerlendirmelerle birlikte planlanması ve uygulanması

Sağlık Bakanlığı tarafından Ankara Sağlık Müdürlüğüne gönderilen bahse konu yazıda,bu işlemlerin SADECE medikal estetik sertifikalı hekimler ile Dermatoloji ve Plastik Cerrahi uzmanlarınca yapılacağı bildirilmiştir. Bakanlığın yazısında, bu işlemler konusunda da bir istisnagetirilmemiştir. Bir başka deyişle bu işlemlerin tamamının muayenehanelerde yapılması mümkündür.

SAÇ EKİMİ YAPILABİLİR

Bir süredir dermatoloji ve plastik cerrahi uzmanı hekimler arasında saç ekimi işlemlerinin muayenehanelerde yapılıp yapılmayacağı konusunda bir tereddüt bulunuyordu. Anılan yazı bu tereddütü de ortadan kaldırmıştır. Zira yazıda saç ekimini dışarda tutacak şekilde bir istisnadan söz edilmemiştir.  Yine, Bakanlık, aynı yazıda Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelikle getirilen “Muayenehanede Yapılabilecek Tıbbi İşlemler Listesi”nin iptal edildiğini de vurgulamak suretiyle bu görüşünün hukuksal dayanağını da açıklamıştır.

BOTOKSU KİM YAPACAK?

Bakanlık yazısından sonra tartışma çıkacak durumlardan birisi de botoks uygulamasıdır. Acaba bu yazı sonrasında botoks işlemi sadece medikal estetik sertifikalı hekimler ile Dermatoloji ve Plastik Cerrahi uzmanları tarafından mı yapılabilecektir? Aşağıda bu sorunun cevabını vereceğiz.

Gerçekten de botoks işlemi kadın-doğum, KBB, nöroloji, üroloji gibi birçok uzmanlık disiplini tarafından çeşitli amaçlarla uygulanmaktadır. Ancak bu hekimler botoks uygulamasını estetik amaçlı değil tedavi amacıyla yapmaktadır. Bu bakımdan Bakanlığın yazısı, ilgili dal uzmanlarının muayenehanelerinde tedavi maksatlı botoks uygulamaları yapamayacağı şeklinde yorumlanamaz. Zira:

Yukarıda belirtilen işlemler listesinin yayımlandığı Yönetmeliğin uzun adı Güzellik ve Estetik Amaçlı Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmeliktir. Bu Yönetmeliğin çıkarılış gayesinin “insanların güzellik ve/veya estetik amaçlı olarak başvurdukları sağlık kuruluşlarınınaçılış, faaliyet ve denetlenmelerini düzenlemek” olduğu aynı Yönetmeliğin 1. maddesinde belirtilmiştir. Bu bakımdan “cilt içerisine terapotik veya kozmetik amaçlı yapılan her türlü enjeksiyonlar” genel tanımı altında yer alan dolgu ve botoks uygulamalarının,sadece medikal estetik sertifikalı hekimler ile Dermatoloji ve Plastik Cerrahi uzmanları tarafından yapılabileceği görüşü, estetik amaçlı uygulamalar bağlamında anlaşılmalıdır. Bu sebeple, bu üçlü dışında kalan uzman hekimler, kendi uzmanlık alanlarıyla ilgili klinik durumların tedavisinde dolgu ve botoks yapabileceklerdir. Ancak bu yazıdan sonra, artık dermatoloji ve plastik cerrahi dışındaki uzman hekimlerin güzellik ve/veya estetik amaçlı dolgu ve botoks yapabilmeleri mümkün değildir.

Güzellik Salonlarının Reklam Faaliyetleri Hk.

DAĞITIM YERLERİNE
Son dönemde, güzellik salonu olarak faaliyet gösteren işyerlerinin başta internet siteleri ve sosyal medya sitelerinde yer alan tanıtımları olmak üzere, broşür, açık hava reklamı, vb. mecralarda yayınlanan reklamlarında ”botoks, dolgu, dermapen, saç ekimi, lazer epilasyon” gibi tabipler tarafından uygulanması gereken tıbbi uygulamalarla ilgili tanıtımlar yaptıkları, kampanyalı fiyat bilgileri ve bu işlemlerin uygulandığı hastaların tedavi öncesi ve sonrasına ait görsellerini paylaştıkları yönünde gerek İl Sağlık Müdürlüklerinin denetimleri sonucunda tespit edilen durumlar gerekse tüketiciler tarafından yapılan şikayetler artan bir şekilde Bakanlığımıza iletilmekte ve konunun reklam yönüyle de Bakanlığımız bünyesinde oluşturulan Reklam Kurulunca incelenmesi talep edilmektedir.

Bilindiği gibi, 15/2/2008 tarih ve 26788 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmeliğin 39 uncu maddesi ile Güzellik ve Estetik Amaçlı Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelik yürürlükten kaldırılmış ve aynı Yönetmeliğin Geçici 5 inci maddesi ile de güzellik salonları sağlık kuruluşu statüsünden çıkarılmıştır.

Anılan Yönetmeliğin Geçici 5 inci maddesine göre, güzellik salonlarının İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmelik kapsamında belediyelerce ruhsatlandırılacağı düzenlenerek, Yönetmelik maddesinin 2 inci fıkrasında yer alan; "Güzellik salonunda tıp fakültesi diploması olan biri çalışsa bile, tabip yetkisinde olan tıbbi işlemler güzellik salonunda yapılamaz. Bu hususa uymadığı tespit edilen kişiler hakkında ilgili mevzuat hükümleri uygulanır.” hükmü ile, her ne şekilde olursa olsun, tabip tarafından yapılması gereken tıbbi işlemlerin güzellik salonlarında gerçekleştirilmesi yasaklanmıştır.

Buna ek olarak, güzellik salonu olarak faaliyet gösteren işyerlerinin tabi bulunduğu İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmeliğin "J-Güzellik Salonları" başlıklı 13.2 maddesinin a bendinde yer alan "13.2-Epilasyon/depilasyon biriminde: a. Lazer epilasyon yöntemleri hariç tıbbi cihaz kapsamına girmeyen cihazları kullanarak tıbbi amaçlı olmayan epilasyon ve depilasyon işlemleri  hükmünün Danıştay Onuncu Dairesinin 12/11/2020 tarihli ve E.2017/1846; 142020/4821 sayılı kararı ile iptal edildiği dikkate alındığında, söz konusu salonlarda lazer epilasyon işleminin yanı sıra İPL ve foto epilasyon yöntemlerinin uygulanmasına da imkan bulunmamaktadır.

Bu bağlamda, söz konusu işyerlerinin yetkisiz sağlık hizmeti sunumuna ilişkin tanıtımlarının, yürürlükte bulunan reklam mevzuatına aykırı olmasının yanı sıra, tüketicileri maddi ve manevi kayıplara uğratan bir nitelik taşıdığı ve aynı zamanda birey ve toplum sağlığı açısından ciddi tehlike oluşturduğu bilinmektedir. Bu nedenle, bahsi geçen işyerlerine ait reklamların mevzuata aykırı ise tespit edilmesi ve sorumlular hakkında gerekli idari yaptırımların uygulanması son derece önem arz etmektedir.

LİNK:https://www.istesob.org.tr/033-nolu-genelge-21-02-2022-guzellik-salonlarinin-reklam-faaliyetleri-hakkinda


Estetikte Hukuki Sorunlar

Güzellik Reçeteleri

Estetikte Hukuki Sorunlar

"Cilt problemleri, yaşlılık izleri, epilasyon... Güzellik sektörü her geçen gün yeni yöntemlerle farklı metotlar sunuyor ve estetik müdahaleler hem kadınlar hem de erkekler tarafından ilgi görüyor. Ancak zaman zaman istenmeyen sonuçlar da meydana gelebiliyor. Peki bu durumda sorumluluk kime ait, hangi hukuki yollara başvurulabilir? Avukat Elvan Kılıç, konu hakkında bilgilendiriyor."

Öncelikle şunu belirtmek gerekir. Güzellik salonları ve güzellik merkezleri arasında fark vardır. Güzellik salonlarını ve merkezlerinin işleyişini hukuki anlamda düzenleyen ve daha önce yürürlükte olan Güzellik ve Estetik Amaçlı Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelik, 15.02.2008 tarih ve 26788 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelik ile yürürlükten kaldırılmıştır.

Buna göre Güzellik “Merkezi” ibaresi kaldırılarak, “Poliklinik ve Estetik amaçlı Sağlık Kuruluşları, Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Yönetmeliği” kapsamı altına alınmıştır ve Sağlık Bakanlığı tarafından denetimleri sürdürülmektedir. Güzellik salonları ise 10/08/2005 tarihli ve 25902 sayılı resmî gazetede yayınlanan “İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmelik” kapsamında ruhsatlandırılıp denetlenmektedir.

Güzellik merkezine gidenler tüketici konumundadır

Güzellik merkezlerinde yapılan işlemlerden dolayı hukuki bir ihtilaf yaşanabilir. Merkeze gelip birtakım güzellik işlemleri yaptıran kişiler birer tüketici konumundadır. Çünkü merkezler ve hizmetten yararlanan kişiler arasındaki ilişki tüketici kanunu bağlamında bir hizmet ilişkisi kurulmaktadır. Bu sebeple ücret iadesi, talep edilen ve ödenen hizmetin alınamaması gibi uyuşmazlıklar söz konusu olduğunda 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümleri uygulanmaktadır. Burada alınan hizmetin bedeline göre başvurucu mercii ilçe tüketici hakem heyeti ve il tüketici hakem heyeti olarak değişmektedir. Hakem heyetini aşan bir sınır olduğu zaman ise uyuşmazlık tüketici mahkemelerinde görülmektedir.

Estetikte Hukuki Sorunlar

Merkezlerin hukuki ihtilaflarının bir de ceza hukuku bakımından boyutu da bulunmaktadır. Makinelerin yanlış kullanımından kaynaklı veya tüketicinin kendileri ile ilgili vermiş olduğu sağlık/tıbbi bilgileri göz ardı ederek hatalı işlem yapılması sonucu kişinin vücudunda veya yüzünde yanıklar ve kalıcı iz meydana gelebilmektedir. Bu sonuçlar Ceza Hukuku bağlamında genellikle taksirle yaralama suçu kapsamında ele alınmaktadır. Taksirle yaralama suçu Türk Ceza Kanunu’nda 89. Maddede düzenlenmiş olup failin öngörülebilir bir neticeyi “öngörmeyerek” dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı bir hareketle yaralama teşkil eden fiili işlemesi demektir. Bu gibi durumlarda, yanlış işlem sonucu bir yaralanma, yanık meydana geldiğinde kişi derhal bir sağlık kurumundan yaralanmaya ilişkin durum bildirir sağlık raporu almalıdır çünkü kişi alınacak olan bu raporla yaşadığı mağduriyeti yargı merciine kanıtlayabilecektir.

Kişi kurumdan raporu aldıktan sonra bulunduğu yere bağlı olarak adliyeye giderek savcılık makamlarına şikâyette bulunabilir. Akabinde sunmuş olduğu deliller savcılık makamınca dikkate alınacak ve yanlış işlemi uygulayan kişi ve işletme hakkında kovuşturma başlatılacaktır. Taksirle yaralama suçunun cezası 3 aydan 1 yıla kadar hapis cezası veya adli para cezasıdır.

Yanlış uygulamaya dava açılabilir

Kişi, bu yanlış uygulama sebebiyle kalıcı bir ize sahip olmuş ve bu izden dolayı bir zarara uğramış olabilir. Örneğin kişi mankendir ve yüzünde ikinci derece bir yanık izi oluşmuştur. Yanık izi, işini etkilediğinden dolayı kişilik hakkı da zarara uğramıştır. Böylece kişi hukuk mahkemelerinde (bu durumda tüketici mahkemesi) maddi-manevi tazminat davası açarak zararını kanıtlamak suretiyle zararının giderilmesini mahkemeden talep edebilir. Kanunda yapılan düzenlemeler gereğince hâkim, maddi tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler. Zarar gören tarafından talep edilecek manevi tazminatta hâkim, kişinin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, başvuruda bulunana uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir.

Estetikte Hukuki Sorunlar

Aynı anda hem ceza yargılaması (şikâyet) hem de hukuk yargılaması (maddi-manevi tazminat) yürütülebilir. Kişi yapılan işlemden dolayı zarara uğradığından bahisle dava açabilmenin yanı sıra, merkezle arasındaki sözleşmede hizmetin ayıplı verilmesinden dolayı da dava açabilmektedir. Örneğin, sözleşmeye göre lazer epilasyon sonucunun 1 yılda garanti verileceğini sözleşmede düzenleyen merkezin, kişiye karşı edimini yerine getirme yükümlülüğü bulunmaktadır. Sözleşmedeki diğer taraf olan, hizmetten yararlanan kişinin ise merkeze karşı ücreti ödeme yükümlülüğü bulunmaktadır. Kişi ücreti sözleşme gereği ödemiş ancak sözleşmede kendisine karşı yerine getirilmesi gerekilen hizmet ifa edilmemişse kişi Tüketici Kanunu gereği ayıplı hizmete ilişkin hükümlerden yararlanarak tazminat davası açabilir.

Kısaca bahsetmek gerekir ki; ayıplı hizmet, sözleşmede belirlenen süre içinde başlamaması veya taraflarca kararlaştırılmış olan ve objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan hizmettir. Tüketici, sözleşmeden doğan hizmetin yerine getirilmemesinden dolayı oluşan ayıplı hizmette, kanunun kendisine tanıdığı seçimlik haklarını kullanabilir. Sözleşmeden dönebilir, hizmetin yeniden görülmesini isteyebilir ya da hizmet görülmediyse ödenen bedelin iadesini isteyebilir. Bunun yanı sıra hizmetin görülmemesinden dolayı bir zarara uğramışsa dava açtığı mahkemeden tazminat da talep edebilir.

Bir diğer hukuki ihtilaf güzellik merkezinin ruhsatsız çalışması ve işlemlerin ilgili alanla ilişkin lisans/ uzmanlık diplomasına sahip olmayan biri tarafından yapılması durumudur. İnsanlara güzelliği vaat ederek yanlış bir işlem yapan veya hiç yapmayan kişiler hakkında Türk Ceza Kanunu’nda düzenlenen dolandırıcılık suçundan şikâyette bulunabilir. Çünkü burada fail, güzelliği vaat etmekte ve daha sonrasında vaat ettiği işlemi yapmamaktadır. Uzmanlık diplomasına sahip biri gibi davranarak kişilere hukuka ve tıbba aykırı bir şekilde botoks yapan kişi hakkında dolandırıcılık suçundan şikâyette bulunabilir. Ve yapılan zararlı botoks işleminden dolayı yüzde kalıcı bir iz oluşmuş ise maddi-manevi tazminat talebinde bulunabilir. Dolandırıcılık suçu ceza kanunumuzda düzenlenmiş olup bu suçu işleyen fail hakkında bir yıldan beş yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adlî para cezasına hükmedilir. Mahkeme, dosyada mevcut deliller üzerinden dolandırıcılık suçu işleyen kişi hakkında uygulanacak cezaya karar verecektir.

False

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır