Hamilelik sürecinde anne adayının yaşayadığı mide bulantıları, kramplar, aşerme ve zaman zaman ruh halinde oluşan dalgalanmalar tipik gebelik semptomları arasında yer alır. Tüm bunlara ek olarak pek çok anne adayının yaşadığı durumlardan biri de ağızdaki acı tat hissidir. Hamilelikte ağızda acılık, anne adayları tarafından genellikle ağzın 'zehir' gibi olması şeklinde ifade edilir. Çoğu kişi tarafından ağız acılığı hamilelik belirtisi olarak belirtilir. Genellikle hamileliğin ilk üç aylık döneminde (1. trimester) yaşanan bu durum, gebeliğin 4. ayından itibaren geçmeye başlar.
Hamilelik sırasında ağızda ekşime duygusu ve acılık hissi tıpta disguzi (sürekli anormal tat alma duygusudur. Kötü, tuzlu, metalik, bozuk ya da bayat olarak tarif edilebilir.) olarak adlandırılır. Söz konusu durum gebelik döneminde anne adaylarında sıklıkla görülürken, ciddi sorunlara işaret etmez. Gebelikte ağız acılığının nedeni uzmanlar tarafından tam olarak tespit edilmemekle birlikte, hamilelik döneminde hormonlarda meydana gelen değişimin buna neden olabileceği söyleniyor.
Gebelik döneminde vücuttaki östrojen hormonun üretiminde bir artışın söz konusu olduğu, bu hormonun anne adayının tat ve koku alımında yaşanan değişikliklerden sorumlu olduğu tahmin ediliyor. Bu dönemde alınan antibiyotikler ve doğum öncesinde kullanılan vitaminlerinin de gebelikte ağızda ekşi ve acı tadın hissedilmesine neden olabileceği düşünülüyor.
Editörün Seçtikleri
Popüler Yazılar
Gebe Sözlüğü
Hamilelik belirtileri (bir diğer adı ile gebelik belirtileri) şunlardır. İlişkiden ortalama 6 gün sonra kanda gebelik hormonu yükselmeye başlar,ortalama gün en yüksek düzeyine ulaşır. Gebelik hormonu olan betahcg nin 20 nin üstünde olması pozitif kabul edilir. En güvenilir tanı yöntemi kanda bakmaktır, basit idrar testlerinin de güvenilirliği yüksektir lakin erken dönemde ikinci çizgi silik olduğu için hastalar değerlendirmede zorluk yaşayabilir.
Hamilelik belirtileri, çoğunda belirli şiddette bulantılar olabilir, hafif vakalar ağızda metalik tat olarak tanımlar, vakaların çoğu haftada kendiliğinden geçer.
Özellikle sağlıklı ilerleyecek gebelikler progesteron hormonu etkisi ile göğüslerinde şişlik hissedebilir.
Gebelik belirtileri başında, karın ağrısı rahimin büyümesiyle çevre bağ ve sinir dokusu gerilmesiyle oluşur ve ufak kasık ağrıları doğaldır, sağlıksız gebeliklerde ise şiddetli karın ağrısı görebiliriz özellikle dış gebelikte.
Halsizlik ve uyku isteği gebeliğin ilk 12 haftası progesteron hormonuna bağlı normaldir, hastalarımızda ufak şiddette depresyon da görebiliyoruz, bu bulguların normal olduğu ve geçeceği hastaya izah edilmelidir.
Gebeliğin ilk 6 haftası bebeğin rahim içinde tutunmasına bağlı ufak kanamalar normal olarak görülebilir, hormonal değişikliklere bağlı akıntı artışı görülebilmektedir.
Hormonal değişikliklere bağlı görülebilir.
Gebeliğin tanısı kanda gebelik hormonu bakılarak ve son adet tarihine göre 4 haftanın üstündeki gebeliklerde ultrasonografik incelemeyle konur, her adet gecikmesi gebelik olmayabilir, çocuk isteyenlerde adet gecikmeleri düzensizlikleri görülebilmektedir. Kadın hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Sibel Orçanın kliniğinde idrar ve kan testleri alınıp ,ortalama 2 saat içinde gebelik testi sonuçlarınız hastalarımıza iletilmektedir.
Güncel bilgi ve paylaşımlar için instagram sayfamızı takip edin.
Bazı hastalar ağızlarında metalik bir tat yaşarlar ve nedenleri değişiklik gösterebilir. Endişelenmeli misiniz? Bu hoş olmayan tadın ne anlama geldiğini, bunun neden kaynaklandığını ve nasıl önleyebileceğinizi öğrenmek için yazımızı okumaya devam edin.
Paraguzi (disguzi olarak da adlandırılır), ağızdaki metalik tadın tıbbi adıdır. Paraguzi nadir görülen bir kronik rahatsızlıktır. Journal of the Canadian Dental Association’a göre, ilaçlar, psikolojik sorunlar, otoimmün hastalıklar ve nörolojik bozukluklar metalik tat ile bağlantılıdır.
Reçeteli satılan birçok ilaç ve takviye paraguziye neden olabilir ancak Cleveland Clinic'e göre, vitaminlerde olduğu gibi bu ilaçlardaki ve takviyelerdeki bileşenlerin vücut tarafından işlendikten sonra etkisi kaybolabilir. Ağız kuruluğu çoğu ilacın yaygın bir yan etkisidir ve ağızda metalik tat oluşumunu artırabilir. Ağız kuruluğunun etkilerini bol su içerek ve şekersiz sakız çiğneyerek azaltabilirsiniz.
Tıbbi ve diş enfeksiyonları özellikle sinüs ve orta kulak enfeksiyonları olmak üzere ağızda metalik bir tada neden olabilir. Kulak burun boğaz uzmanı olarak da bilinen otolaringolojist, kulak, sinüs ve boğaz enfeksiyonlarını teşhis edebilir ve bu enfeksiyonların nasıl tedavi edileceğine dair önerilerde bulunabilir.
Journal of Indian Academy of Oral Medicine & Radiology’de yayınlanan bir çalışmaya göre, akut nekrotizan ülseratif gingivitis (ANUG) olarak bilinen belirli bir diş enfeksiyonu ağızda metalik bir tada neden olabilir. Periodontist olarak bilinen bir diş eti uzmanından veya ANUG'u teşhis edip tedavi edebilen genel diş hekiminden bir randevu ayarlayın. Periodontist, diş etlerinizi iyileştirmeniz için evde ağız bakım rutininizi değiştirmenizi önerebilir. Ağız bakım suyu ile ağzı çalkalamak nefesi tazeler ve diş eti iltihabını önlemeye yardımcı olur. Diş etlerinizi sağlıklı hale getirir ve diş eti iltihabını azaltırsanız, metalik tat azalabilir.
Hamilelik, kemoterapi, radyasyon tedavisi ve gıda alerjileri ağızda metalik tat semptomları oluşturabilir ve bu tür durumlarda ağızda oluşan tat genellikle geçicidir.
Ağızda metalik tat oluşumunu önlemek için yapabileceğiniz birkaç önleyici tedbir bulunmaktadır. Öncelikle, dişlerinizi ve dilinizi günde iki kez fırçalayın, günde bir kez diş ipi kullanın, şekersiz sakız çiğneyin ve bol su için. Sigarayı bırakmanın ve bazı baharatlı yiyeceklerden uzak durmanın yanı sıra metal içermeyen mutfak takımlarına geçiş yapmak da işe yarayabilir.