Erkek mi Kız mı Var? - Ultrason ve Cinsiyet Tahmini
Ultrasonun hamilelik sırasında çeşitli amaçları vardır, ancak sıklıkla en çok dikkat çeken kullanım alanı, bebeğin cinsiyetini ortaya çıkarma yeteneğidir.
Bazı anne-babalar, erkek mi, kız mı olduklarını öğrenmek için sabırsızlanırlar, diğerleri ise doğuma kadar cinsiyeti bilmemeyi tercih eder. Gebeliğin ilk 12 haftası içinde bebeğin cinsiyeti pek anlaşılmaz. Gebeliğin 12. haftasının bitmesinden sonra vajinal ultrason ile tahmini bir cinsiyet belirleme yapılabilir. Bebeğinizin cinsiyeti gebeliğin 16. haftasından sonra belli olur. Özellikle de 20. gebelik haftasından sonra bebeğin cinsiyeti kesinleşir. Bebeğin duruş şekli, anne karnında gaz, göbek kordunu gibi faktörler cinsiyetin belirlenme haftasına etki edebilen faktörlerdir.
Ultrason, annenin rahmindeki bebeğin ekranında bir görüntü oluşturmak için yüksek frekanslı ses dalgaları kullanır. Taramalar genellikle hamilelik sırasında iki kez yapılır, ancak 18 ila 22 hafta arasında yapılan ultrasonda ebeveynler bilmek istediği takdirde bebeğin cinsiyetini belirlenebilir. Çiftlerin yaklaşık yüzde 85-90'ının doğumdan önce bebeğin cinsiyetini öğrenmek ister. Bunu çeşitli nedenlerle yaparlar: bebek odası, bebek kıyafetlerinin hazırlamak, bir isim seçmek veya aile kompozisyonu hakkındaki meraklarını gidermek amacıyla isterler.
Son dönemlerde giderek daha fazla insan bize bebeğin cinsiyetini öğrenmek için doğuma kadar beklemek istediklerini söylemekte. Giderek artan bir şekilde, çiftler bebeğin cinsiyetini yazmamı ve cevabı kapalı bir zarfa koymamı istiyorlar. Bunun nedeni, bazı ebeveynlerin ailenin ve arkadaşlarının haberleri paylaşması için bebek cinsiyet açıklayıcı bir partiye ev sahipliği yapmak istemesidir.
Tahmin oyununu sona erdirmenin ötesinde, annelerin ve babaların bebeklerinin cinsiyetini bir ultrasondan öğrenmek isteyebileceklerinin tıbbi nedenleri vardır. Bazen cinsiyetin bilinmesi, ebeveynlerin cinsiyete özgü hastalıklar gibi hamileliğin kendisi hakkında bilinçli kararlar vermelerine yardımcı olabilir. Bunun bir örneği, kız bebeklerin daha erkeksi görünen cinsel organlara sahip olabileceği genetik bir durum olan konjenital adrenal hiperplazidir.
Son zamanlarda, daha fazla çift bir çocuğun gebe kalması için tüp bebek prosedürlerine başvurdukça, bir bebeğin cinsiyetini seçme konusu tartışmalıdır ve etik endişeleri gündeme getirmektedir .
Ultrason taramaları ve cinsiyet belirleme hakkında 5 gerçeği hatırlatmak isterim.
Gebeler genellikle ilk üç aylık dönemde bir tane alırlar. Bu erken ultrason genellikle hamileliği doğrulamak, fetal kalp atımını tespit etmek ve doğum tarihini belirlemek için yapılır.Bebeğin düzgün bir şekilde büyüdüğünden ve geliştiğinden emin olmak için genellikle hamileliğin 18. ve 22. haftaları arasında ikinci bir ultrason yapılır. Tipik olarak ikinci ultrason sırasında ebeveynler bebeğin cinsiyetini öğrenebilir. Tarama ayrıca bir kadının birden fazla bebeğe sahip olup olmadığını görmek, ayrıca plasenta ve göbek kordonunun yerini belirlemek için yapılır. Buna ek olarak, ultrason, Down sendromu ve omurga anormallikleri gibi belirli doğum kusurlarını tanımlayabilir ve düşük dahil gebelik komplikasyonlarını araştırabilir.
Anne ve bebek için güvenli bir test: Ultrason doğum öncesi uygulanan güvenli bir testtir. Fetüsün görüntülerini oluşturmak için X-ışınları gibi radyasyon değil, ses enerjisi kullanır. Bir transabdominal ultrason sırasında, hamile bir kadın sırt üstü yatarken, karnına temiz bir jel yayılır. Daha sonra, dönüştürücü olarak adlandırılan bir prob, kadının karnının üzerine taşınır ve bu, annenin rahminde gelişirken fetüsün görüntülerini üretebilen ses dalgalarını iletir. İşlemin bebeğe hiçbir zararı yoktur. Tek riski dolu bir mesaneye sahip olmanın rahatsızlığıyla birlikte, sırt üstü düz uzanmaktan kaynaklanabilir, bu da baş dönmesine neden olabilir.
Ultrasonla yapılan cinsiyet tahminlerinin doğruluk oranı "yüzde 90'ın üzerindedir." Ancak cinsiyeti belirlerken hatalar yapılabilir çünkü bu, görüntülerin netliğine ve onları yorumlayan kişinin becerilerine bağlıdır. Hamileliğin 13. haftaya kadar, erkek bebekler ve kızlar ultrasonda tamamen aynı görünüyorlar. Bu noktanın ötesinde, cinsel organlarda gözle görülür anatomik farklılıklar taramada ortaya çıkabilir. 18 haftalık hamilelik ve sonrasında, bebeğin annenin uterusunda iyi bir konumda olması durumunda (yani bir makat veya ayak aşağı konumda olmadığı) ultrason cinsiyet tahmini için oldukça iyi bir güvenilirliğe sahiptir.
Son yıllarda hamile kadınlar için uygulanan yeni bir kan testinin (fetal DNA testi) fetüsün cinsiyetini yüzde 98 ila 99 doğrulukla belirleyebilir. Hücresiz fetal DNA testi olarak adlandırılan bu tarama gebeliğin 10. haftasında yapılır. İleri yaş annelerde olduğu gibi kromozomal anormallik riskinin arttığı durumlarda kadınlarda kullanılabilir. (Bu testle ilgili detaylı bilgiye web sitemden ulaşabilirsiniz)
Bazı insanlar için, bir bebeğin cinsiyetini öğrenmek için hamileliğin 18. haftasına kadar beklemek sonsuzluk gibi hissedebilir. Boşluğu doldurmak için, insanlar fetüsün erkek mi, kız mı olduğunu tahmin etmek için aşağıdaki eski efsanelerden (kimine göre masal) bazılarına inanabilirler.
Meraklı anne adayı ve yakınları için biraz da eğlenceli olan bu deneyim şu şekilde gerçekleşiyor:
Bazı gebeler yaşam şekli, tüketilen yiyecek içecekler, gebe kalınan zaman gibi çevresel sebeplerin bebeğin cinsiyetini belirlediğine inanır. Ama gerçek böyle değildir. Vücudumuzdaki kromozomlar 23 çiftten 46 tanedir. Her çift kromozomun yarısı anneden diğer yarısı babadan gelir. 22 kromozom kadın ve erkekte aynı olup otozomal kromozom olarak adlandırılırken 23. kromozom ise farklıdır ve cinsiyet kromozomu olarak adlandırılır. 23. kromozomun ikiside XX ise cinsiyet kadın,XY ise erkek olur.
Bebeğe anneden sadece X kromozomu gelirken babadan X gelirse bebek kız, Y gelirse erkek olur. Bebekteki cinsiyet kromozomundaki ikinci kromozomun X veya Y olması spermden gelen kromozoma bağlıdır. Yani cinsiyet babadan gelen sperme göre belirlenir.
Genetik olarak ailesinde fazla kız olan erkeklerin çocuklarında kız, fazla erkek olanların ise erkek olma olasılığı daha fazladır. Cinsiyet belirlenmesi erkekten gelen X veya Y kromozomuna göre olmaktadır.
Her gen allel adı verilen anne ve babadan birer tane gelen 2 parçadan oluşur. 2 farklı tip allel geni olan erkeklerden 3 farklı tip X ve Y geni içeren sperm oluşur.
Birçok ülkede savaşlardan sonra erkek çocuk doğum oranlarında artış oldu. Bunun sebebi erkek çocuğu fazla olan ailelerin savaştan dönen erkek çocukları kız çocuğu fazla olan ailelerin erkek çocuklarına göre fazla olduğu için o dönemde erkek çocuk doğum oranları doğal olarak fazla olmakta.
Genetik olarak kız ve erkek seçilimi babadan gelen kromozoma bağlı olmasına rağmen bazı kadınların sadece kız veya sadece erkek çocuk doğurmalarının kesin sebebi hala bilinmemektedir.
Dünyada ortalama her 105 erkeğe karşılık 100 kız doğmakta. Teorik olarak babadan gelen spermlerin yarısı X diğer yarısı Y olmasından dolayı oranın %50 olması beklenirken kız erkek oranı % 49’a %51 dir. Bu oranlar ülkelere ve yıllara göre değişiklik gösterebilmekte.
Kesin olmamakla birlikte kız erkek oranını etkileyen çeşitli faktörler vardır. Bunlar:
Bebeğin cinsiyeti öğrenilene kadar hep merak konusu olur. Halk arasında cinsiyet için ekşi veya tatlı yemeyi tercih etme, karın şekli, meme pozisyonu, yüzük metodu gibi birçok yöntemle tahmin yürütülür. Bu tahminlerin hiçbir bilimsel geçerliliği yoktur.
Ultrason: 12-13. haftadan itibaren uygun gebelerde ve uygun fetal pozisyonda cinsiyet görülebilir. Tecrübeli ellerde hata payı oldukça azdır. Bu haftadan itibaren önce penis görülür. Testisler 26-27. haftadan itibaren görünür hale gelir. 16. haftada ultrason ile cinsiyet kesin olarak tespit edilebilir.
Fetal DNA Testi: 12. haftadan önce bebeğin cinsiyeti kesin olarak öğrenilebilir. 6. haftada bile bebeğin kromozomlarının anne kanında tespit edilebilmesine rağmen kesin sağlıklı sonuç için 10. haftaya kadar beklemek gerekir.
PGD Yöntemi: Cinsiyet belirlemedeki tek bilimsel yöntem PGD (preimplatation genetic diagnose) yöntemidir. PGD yönteminde embriyonun rahim içine yerleştirilmeden önce kromozomlarına bakılarak anomali incelemesi yapılabildiği gibi cinsiyet kromozomlarına da bakılabilir. Böylece transfer edilecek embriyonun kız ya da erkek olduğu kesin olarak %100 belli olur.
Selnas Yöntemi: Spermlerden gelen X gametler negatif Y gameteler pozitif yüklüdür. Yumurtanın elektrik yükü ise değişkendir. Eğer yumurtanın yıllık elektrik yükü tablosu çıkarılabilirse yumurtanın X veya Y gametlerine göre sperm çekme dönemlerine göre gebelik elde edildiğinde cinsiyetin istenilen şekilde tutma olasılığı %85 ler oranında olduğu belirlenmiş.
Yiyecek Seçimi: Başka kesin olmayan bir yöntem ise yiyecek seçimi. Gebelikten yaklaşık 2 ay önce sodyum ve potasyum içeriği zengin besinler (balık, tuz, çikolata, muz ..) tercih edildiğinde erkek çocuk; kalsiyum ve magnezyum içerikli besinler tercih edildiğinde ise kız olma ihtimali artıyor.
Bu şekilde istenilen gebeliğin %70 oranında elde edildiğini bildiren araştırmacılar var.
Ericson Yöntemi: Sperm bir deney tüpünde su ile karıştırılarak hızlı ilerleyen spermlerin kullanılması ile erkek olma ihtimali artar. Yine başarı oranı %70-80’ler civarında
Çin Takvimi: Kadının yaşı ve aya göre ilişkiye girmesi bebeğin kız ya da erkek olmasını etkileyecek. Eğer bu yöntem yüksek oranda sonuç verseydi tek çocuğa izin verilen Çin’de ailelerce erkek çocuk isteği fazla olduğu için erkek oranının artmış olması gerekirdi. Ancak şu anki durum nüfus dengesinde bir değişiklik yok.
Cinsiyet belirlemede daha farklı yöntemler de olmasına rağmen en bilinen yöntemler yukarıdakiler ve hala tek %100 yöntem PGD yöntemi.
Türkiyede yasal olarak tüp bebek işlemlerinde cinsiyet belirleme ile birlikte yumurta ve sperm donasyonu yasak olup yapılmasında cezai yaptırımı uygulanmaktadır.
Cinsiyet belirlenerek tüp bebek tedavisi bazı ülkelerde hem cinsiyet belirleme hem de sperm ve/veya yumurta donasyonu yapılabilmektedir.
Etiketler:12 haftalık gebelikallelcinsiyet kromozomuhafta hafta gebelikotozomal kromozomovulasyon hesaplama