Hamilelikte Yuksek Tansiyon Tehlikelimi
kaynağı değiştir]
Kaynakça[değiştir kaynağı değiştir]
İkincil hipertansiyon bir hastalığın komplikasyonu olarak ortaya çıkan hipertansiyondur. Böbrek hastalığı hipertansiyonun en yaygın ikincil nedenidir.[12] Hipertansiyona Cushing sendromu, hipertroidizm, hiportroidizm, akromegali, Conn sendromu ya da hiperaldosteronizm, hiperparatiroidizm ve feokromositoma gibi endokrin ile ilgili durumlar da sebep olabilir.[12][33] İkincil hipertansiyonun diğer sebepleri arasında obezite, uyku apnesi, hamilelik, aort daralması, aşırı meyan kökü tüketimi ve belirli reçeteli ilaçlar, bitkisel ilaçlar ve yasadışı uyuşturucular yer alır.[12][34]
Renal hipertansiyon: en belirgin nedeni böbrek iskemisidir. Renal arterlerdeki/arteriollerdeki kan debisi düştüğünde jukstaglomerüler aparatta gerçekleşen renin üretimi hızla artarak dolaşıma verilir. Renin karaciğerde üretilen angiotensinogen’i angiotensin’e (angiotensinogen-hypertensinogen-renin substrate) çevirir. Bu madde angiotensin I niteliğindedir daha sonra angiotensin II’ye değişir ve kan basıncını hızla yükseltir. Bu süreçte sürrenal korteksindeki aldosteron üretimi de artar (RAAS). Tek taraflı böbrek lezyonuna bağlı renal hipertansiyonda o böbreğinin çıkarılmasıyla kan basıncı normale döner (tek taraflı hipoplazi, tümör, hidronefroz).[2][12][20][35] Renal hipertansiyon şu durumlarda görülür:
- Vasküler hastalıklar: arteria renalis’in daralması (trombus, aterom plağı, embolus, Periarteritis nodosa, vd).
- Parenkimal hastalıklar: böbrek parenkiminin zarar gördüğü durumlar (renal hipoplazi, glomerülonefritlerin geç dönemleri, pyelonefrit, hidronefroz, polikistik böbrek ve tümör).
- Perinefrik hastalıklar: perinefrik tümör, hematom, vb böbrekler ile damarlar üzerine basınç yapar.
- Obstrüktif üropatiler: prostat hipertrofileri, böbrek taşları ve bu yollarda oluşan tümörler.
Endokrin Hipertansiyon: endokrin sistem patolojilerinin yol açtığı hipertansiyon grubudur.[2][12][20][35]
- Feokromositom (pheochromocytoma): sürrenal medulla tümörüdür. Genellikle tek bazen iki taraflıdır. Kimi olgularda tümör hücreleri adrenalin ve noradrenalin salgılayarak hipertansiyonu tetiklerler. Adrenalin aynı zamanda hiperglisemiye neden olur. Feokromositomların neden olduğu hipertansiyon ataklar biçiminde gelir (paroksismal hipertansiyon). Kandaki vanilmandelik asid (VMA) düzeyi yüksektir.
- Cushing sendromu: sürrenal korteksinde hiperplazi, adenom ya da karsinom nedenli bir hiperfonksiyon vardır. Bu tabloda hipertansiyon, polisitemi, glikozüri, osteoporoz, kadınlarda hipertrikozis (aşırı kıllanma), amenore (menstürasyonun olmaması) gibi bulgular saptanır. Ekstremiteler normal kalırken yüzde, omuzlarda ve gövdede yağlanma olur. Yüz yuvarlaklaşır (ay yüzü). Karın derisinde yağlanma nedeniyle strialar oluşur. Benzer bir tablo uzun süre kortizon ve ACTH kullananlarda da görülür.
- Primer aldosteronizm: sürrenal korteksinde özellikle aldosteronun üretildiği zona glomerulosa tabakasında hiperplazi ya da adenom vardır. Hipertansiyonla birlikte poliüri, polidipsi, hipokalemi, alkaloz ve vücutta sodyum birikimi izlenir.
Santral Sinir Sistemi ile ilgili hipertansiyon: kan basıncı santral sinir sisteminin bulbustaki merkezlerinde düzenlenir. Bu merkezler beyin korteksinin ve thalamus’un etkisi altındadır. Düşünce ve duygularla uyarılırsa kan basıncı yükselir. Ayrıca yangılarda, intrakraniyal basınç artışlarında ve tümörlerde bulbustaki merkezler zarara uğrarsa hipertansiyon belirebilir.[2][12][20][35]
Gebelik toksemisi: eklampsi ve pre-eklampside hipertansiyon, ödem ve albuminüri görülür. Tabloya bilinç kaybının ve kramplar daeklenebilir, ölümle sonlanabilir. Nedeni plasentada kökenli vazoaktif maddeler ve sodyum retansiyonudur.[2][12][20][35]
Kardiyovasküler nedenlere bağlı hipertansiyon: kalp-damar hastalıklarının sonucunda ortaya çıkar.[2][12][20][35] Başlıca nedenleri:
- Arterioloskleroz: hipertansiyona bağlı olarak meydana gelir. Arteriol lümenleri giderek daralır ve daraldıkça kan basıncının da giderek yükselir (kısır döngü). Bunların dışında vazokonstriksiyon yapabilen oral kontraseptifler ile metamfetamin gibi ilaçları ve kokaini uzun süreli kullananlarda saptanan kan basıncı yüksekliği bir süre sonra süreklilik kazanabilir.
- Aorta koarktasyonu: aortada doğumsal darlığın bulunmasıdır. Aortanın daraldığı kesimden önce çıkan arterlerin gittikleri bölgede hipertansiyon vardır.
- Periarteritis nodosa: orta ve küçük çaptaki arterlerin segmental yangısıdır. Damar lümenleri daralır. Olguların yaklaşık %50’sinde böbrek iskemisine bağlı hipertansiyon vardır.
Fizyopatoloji[değiştir
nest...
47894 47895 47896 47897 47898