KİŞİSEL VERİLERİN ELDE EDİLMESİ VE İŞLENMESİ İLE İLGİLİ BİLGİLENDİRME FORMU
Acıbadem Sağlık Hizmetleri ve Ticaret A.Ş. (“Acıbadem”) ve Acıbadem’in hakim ve bağlı şirketleri (hepsi birlikte “Acıbadem Grubu” olarak anılacaktır.) tarafından, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“Kanun”) ve ilgili mevzuat kapsamında Veri Sorumlusu sıfatıyla, kişisel verileriniz, aşağıda açıklanan çerçevede ve 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu, 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, Özel Hastaneler Yönetmeliği ve Sağlık Bakanlığı düzenlemeleri ve sair mevzuata uygun olarak işlenebilecektir.
1. Kişisel Verilerin elde Edilmesi, İşlenmesi ve İşleme Amaçları
Kişisel verileriniz Acıbadem Grubu tarafından sağlanmakta olan kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amaçlarıyla ve Acıbadem Grubu şirketlerinin faaliyet konularına uygun düşecek şekilde; sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, çağrı merkezi, internet sitesi, sözlü, yazılı ve benzeri kanallar aracılığıyla elde edilmektedir. Sağlık verileriniz başta olmak üzere özel nitelikli kişisel verileriniz ve genel nitelikli kişisel verileriniz, Grup tarafından aşağıda yer alanlar dâhil ve bunlarla sınırlı olmaksızın bu maddede belirtilen amaçlar ile bağlantılı, sınırlı ve ölçülü şekilde işlenebilmektedir:
Acıbadem Grubu tarafından elde edilen her türlü kişisel veriniz (Özel nitelikli kişisel veriler de dahil fakat bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) aşağıdaki amaçlar ile işlenebilecektir:
İlgili mevzuat uyarınca elde edilen ve işlenen Kişisel Verileriniz, Acıbadem veya Acıbadem Grubu’na ait fiziki arşivler ve/veya bilişim sistemlerine nakledilerek, hem dijital ortamda hem de fiziki ortamda muhafaza altında tutulabilecektir.
2. Kişisel Verilerin Aktarılması
Kişisel verileriniz, Kanun ve sair mevzuat kapsamında ve yukarıda yer verilen amaçlarla Acıbadem ve Acıbadem Grubu tarafından Acıbadem Grubu’na dahil olan şirketler ile, Özel sigorta şirketleri, Sağlık bakanlığı ve bağlı alt birimleri, Sosyal Güvenlik Kurumu, Emniyet Genel Müdürlüğü ve sair kolluk kuvvetleri, Nüfus Genel Müdürlüğü, Türkiye Eczacılar Birliği, Mahkemeler ve her türlü yargı makamı, merkezi ve sair üçüncü kişiler, yetki vermiş olduğunuz temsilcileriniz, avukatlar, vergi ve finans danışmanları ve denetçiler de dâhil olmak üzere danışmanlık aldığımız üçüncü kişiler, düzenleyici ve denetleyici kurumlar, resmi merciler dâhil sağlık hizmetlerini yukarıda belirtilen amaçlarla geliştirmek veya yürütmek üzere işbirliği yaptığımız iş ortaklarımız ve diğer üçüncü kişiler ile paylaşılabilecektir.
3. Kişisel Veri Elde Etmenin Yöntemi ve Hukuki Sebebi
Kişisel verileriniz, her türlü sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, yukarıda yer verilen amaçlar ve Acıbadem’in faaliyet konusuna dahil her türlü işin yasal çerçevede yürütülebilmesi ve bu kapsamda Acıbadem’in akdi ve kanuni yükümlülüklerini tam ve gereği gibi ifa edebilmesi için toplanmakta ve işlenmektedir. İşbu kişiler verilerinizin toplanmasının hukuki sebebi;
Ayrıca, Kanun’un 6. maddesi 3. fıkrasında da belirtildiği üzere sağlık ve cinsel hayata ilişkin kişisel veriler ise ancak kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbı teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amacıyla, sır saklama yükümlülüğü altında bulunan kişiler veya yetkili kurum ve kuruluşlar tarafından ilgilinin açık rızası aranmaksızın işlenebilir.
4. Kişisel Verilerin Korunmasına Yönelik Haklarınız
Kanun ve ilgili mevzuatlar uyarınca;
Mezkûr haklarınızdan birini ya da birkaçını kullanmanız halinde ilgili bilgi tarafınıza, açık ve anlaşılabilir bir şekilde yazılı olarak ya da elektronik ortamda, tarafınızca sağlanan iletişim bilgileri yoluyla, bildirilir.
5. Veri Güvenliği
Acıbadem, kişisel verilerinizi bilgi güvenliği standartları ve prosedürleri gereğince alınması gereken tüm teknik ve idari güvenlik kontrollerine tam uygunlukla korumaktadır. Söz konusu güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak muhtemel riske uygun bir düzeyde sağlanmaktadır.
6. Şikayet ve İletişim
Kişisel verileriniz teknik ve idari imkânlar dâhilinde titizlikle korunmakta ve gerekli güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak olası risklere uygun bir düzeyde sağlanmaktadır. Kanun kapsamındaki taleplerinizi, “https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html” web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak;
Kanun kapsamındaki taleplerinizi, https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak ve formda belirtilen usullerle tarafımıza iletmenizi rica ederiz.
Kan hayati önem taşıyan bir sıvıdır ve eksikliklerinde vücutta bir takım semptomlar görülebilir. Bu sıvının vücutta yeteri kadar bulunması açısından bazı vitamin ve minerallerin düzenli bir şekilde alınması gerekir. Aynı zamanda birtakım besinlerin alınmaması ve çeşitli hastalıklar sebebi ile kansızlığı engelleyen demir, B12 ve folik asit gibi besinlerin kıtlığı sonucu kansızlık meydana gelebilir. Bu noktada kansızlığın oluşumu kaçınılmazdır. Gündelik yaşamı etkisi altına alan kansızlık, tedavi edilmediğinde beraberinde daha ciddi sağlık problemlerini doğurabilir. Peki, kansızlığa ne iyi gelir? Kanı yükseltmek için ne yapılmalı? Demir açısından zengin besinler nelerdir? B12 ve demir eksikliği için ne yemeli? İşte kansızlık hakkında merak ettiklerinizin yanı sıra kansızlığa iyi gelen bitki çayları ve kansızlığa iyi gelen pekmez türleri…
KANSIZLIK TEDAVİSİ
Kansızlık tedavisinde çeşitli yöntemler mevcuttur. Burada asıl hedef, kırmızı kan hücresi sayısını arttırmaktır. Bu sayede kandaki oksijen miktarının arttırılması sağlanır. En önemlisi de tedavi için kansızlığın tipi ve nedenine uygun bir yöntemin seçilmesi gerektiğidir. Kişinin akut ve kronik rahatsızlıkları, böbrek ve karaciğer işlevleri bakımından bazı tetkikleri, vitamin ve mineral depoları incelenerek bu bağlamda gereken tedavi biçimi uygulanmalıdır.
KANI YÜKSELTMEK İÇİN NE YAPMALI?
Kansızlık vücutta basit bir eksiklik gibi görülse de yaşamı derinden etkileyen bir sağlık sorunu olarak karşımıza çıkabilir. Gün içinde ruh halinden uyku düzenine kadar yarattığı sorunlar enerjinin yoğun bir biçimde tükenmesine, özellikle iş hayatında konsantre olamama gibi nedenlerle psikolojik problemleri de beraberinde getirebilir. Gün içinde üşüme ile de kendini gösteren kansızlığa ek olarak halsizlik ve yorgunluk hali yaşıyorsanız bu konu ile alakalı olarak özel uzman kontrolünden geçmeniz gerekir. Kanı yükseltmek için uygulayabileceğiniz basit bir yöntem ise kan değerlerini arttıran sağlıklı yiyecekleri düzenli olarak tüketmektir.
B12 VE DEMİR EKSİKLİĞİ İÇİN NE YEMELİ?
B12 vitamini eksikliği için özellikle karaciğer, dalak benzeri sakatatların tüketilmesi tavsiye edilmektedir. Ayrıca istiridye, midye, karides, alabalık, ton balığı ve uskumru gibi deniz ürünleri de eksikliği tamamlamak için tüketilebilir. Özellikle B12 vitamini yönünden zengin olan yumurtanın yanı sıra süt, yoğurt ve peynir gibi süt ürünlerini tüketebilirsiniz. Demir eksikliğini gidermek için yine sakatatlara ilave olarak kırmızı et, ıspanak, börülce, mercimek, nohut çekirdeksiz üzüm, kabak, pekmez ve yulaf ezmesi iyi birer seçenektir.
KANSIZLIĞA İYİ GELEN BİTKİ ÇAYLARI
Bazı besinlerin yanı sıra kansızlığa bitki çayları da fayda sağlamaktadır. Bu bitki çaylarının yapılışlarından biraz bahsedecek olursak; işte konuyla ilgili detaylar;
Rooibos çayı, bir tatlı kaşığı rooibos çayına 250 ml, kaynamış su eklenir ve demlemeye bırakılır. Çayın tadından hoşlanmazsanız içine bir miktar süt ekleyebilirsiniz.
Pek çok faydası ile bilinen ısırgan otu çayı kansızlığa iyi gelen bitki çayları arasında yer alır. Hazırlamak için; 4 çay kaşığı kurutulmuş ısırgan yaprağını 250 ml. suyun içine atın ve 1 dakikaya yakın kaynamaya bırakın. Demlenen çayı süzün ve günde 2 defa içmeye özen gösterin.
Melisa çayı yatıştırıcı özelliğinin yanı sıra kaynatılıp tüketildiğinde kansızlık sorununa yardım sağlayabilir. 1 çay kaşığı kurutulmuş melisa yapraklarını bir bardak sıcak suya ekleyin ve 10 dakika demlemeye bırakın. Günde 2 defa ister sıcak ister soğuk tüketebilirsiniz.
Limon otu çayı için 30 gr. kurutulmuş limon otuna 1 lt. kaynamış su ilave edin ve 20 dakika demlemeye bırakın. Aynı şekilde günde 2 kere içilmesi tavsiye edilir. Tatlandırmak için bal ilavesi yapabilirsiniz.
KANSIZLIĞA İYİ GELEN PEKMEZ
Kansızlık için ideal bir besin olan keçiboynuzu pekmezi demir bakımından zengindir. Aynı zamanda dut ve üzüm karşımı pekmez, yüksek oranda B12 ve demir içermektedir. Bu bağlamda kansızlığa iyi gelen besinler arasında yer alır.
İBRAHİM SARAÇOĞLU İLE KANSIZLIĞA İYİ GELEN YİYECEKLER
Prof. Dr İbrahim Saraçoğlu'nun kansızlığa iyi gelen çeşitli kürleri son dönemde çok ilgi görmektedir. Kürlerin yanı sıra kansızlığa iyi geldiğini açıkladığı bazı besinler bulunmaktadır. Bu besinler ciğer, ısırgan otu, üzüm, dut, arslan pençesi, kereviz ve ıspanak gibi bazı sebzelerdir.
KANSIZLIĞA İYİ GELEN YİYECEKLER
C vitamini demir emilimini arttırmaya yardımcı olur. Demir desteği alındığında 1 bardak taze portakal suyu içmek emilimi arttırmak için faydalı olabilir. Demir kaynaklı besinlere ek olarak öğünlerin yanı sıra bol yeşillik tüketmeli ve kalsiyumdan zengin besinler ara öğünlerde tercih edilmelidir. Kansızlığa iyi gelen besinleri şu şekilde sıralayabiliriz;
KANSIZLIK YAPAN YİYECEKLER
Bazı yiyecekler vücutta demirin emilimini zorlaştırabilir. Bunlar çay, kahve, lif, soya proteini ve yumurta beyazıdır. Yemeklerde çay kahve tüketimi sınırlandırılmalı hatta ara öğünlerde içilmesi önerilmektedir. Çaydaki fitat ve tanenlerin demir emilimini azaltmasını engellemek adına açık ve limonlu bir çay içmekte fayda vardır.
KULLANICILARIN MERAK ETTİĞİ DİĞER SORULAR
Demir, birçok besinde doğal olarak bulunmaktadır. Hayvansal kaynaklı besinlerden alınan demir (emilim oranı yaklaşık %25), bitkisel kaynaklı besinlerden alınan demire (emilim oranı yaklaşık %5) göre daha kolay emilir. Hayvansal kaynaklı besinlerde koyu kırmızı rengi hemoglobin sağlar. Etin rengi ne kadar koyu ise, demir miktarı o kadar yüksektir demektir. Örneğin; beyaz etlerde de koyu renkte olan hindi etinin demir oranı, tavuğa oranla daha yüksektir.
Ailenizin Rahatlıkla Tüketebileceği Demiri Daha Yüksek Olan Besinler;
****Demir emiliminizi arttırmak istiyorsanız, C vitamini ile birlikte tüketmeyi tercih edin. Çünkü C vitamini, demirin vücutta daha iyi kullanılmasını sağlar. Bu nedenle, C vitamini içeren meyve-sebzelerden (kuşburnu, kivi, turunçgiller, çilek, brokoli, domates, yeşil yapraklılar, biber, kavun gibi), günlük olarak mutlaka aldığınıza emin olun. Örneğin; emilimi arttırmak için; portakal suyunun içine pekmez karıştırabilir, sebzeleri et/kıyma ile pişirebilir, kurubaklagil yemeklerinin yanında bol limonlu salata tercih edebilirsiniz.
***Demir hapları: Eğer demir seviyeleriniz çok düşükse (anemikseniz), doktorunuz tarafından demir takviyesi kullanmanız için öneri alabilirsiniz. Bu ilaçları kullanırken konstipe (kabızlık durumu) olma olasılığı yüksektir. Bunu önlemek için, taze sebze ve meyve, lif ve su tüketimini diyette arttırmak önem taşır.
**Günlük gereksinim, erkekler için 10 mg, kadınlar için 18 mg, gebelik dönemi için 27 mg, emzirme dönemi için 18 mg, ergenlik dönemi için 15 mgdır.
*Yetişkin bir kadın günlük gereksinimini besinlerle nasıl karşılayabilir?
4 adet köfte (az yağlı dana eti-120 gr) = 3.6 mg
1 dilim peynir (az yağlı-30 gr)= 0.1 mg
2 su bardağı süt = eser miktarda bulunur.
3 porsiyon meyve (kivi, kuru meyveler) = yaklaşık 3.0 mg
1 porsiyon kuru baklagil yemeği (60 gr) = 4.2 mg
Bol yeşillikli salata (100 gr) = 5 mg
5 dilim ekmek = 2 mg
Fındık/badem/ceviz (yaklaşık 10 gr) = 0.3 mg
Toplamda; vücuda, 18.2 mg demir alımı sağlanmış olacaktır.
SONRAKİ YAZIÖNCEKİ YAZI
Hemoglobin vücut fonksiyonlarının sürdürülebilmesi için gereklidir ve demir, alyuvarlar ve anemi ile yakından bağlantılıdır.
Ancak hemoglobin düzeyini arttırmak için demir alımını arttırmaktan daha fazlasını da yapmak gerekir.
Hemoglobin üretimi vücut için gereklidir ve bu üretim demir, B12, B9 ve C vitaminlerinden etkilenir. Bu yüzden doğru hemoglobin düzeyine erişmek için doğru bir beslenme düzeni oluşturmak gerekir.
Hemoglobin alyuvarlarda bulunan bir proteindir ve oksijenin akciğerlerden diğer tüm hücrelere ulaştırılmasını sağlamaktadır.
Düşük hemoglobin düzeyleri anemiye sebep olabilirler. Kötü beslenme alışkanlıkları, besinlerin yetersiz emilimi gibi faktörler hemoglobin üretimini etkilerler ve hatta gebelikte, kan kaybında ve bazı ilaçların kullanımında hemoglobin düzeyleri vücut için yetersiz hale gelebilir.
Hemoglobin eksikliğinde genelde yorgunluk, nefes problemleri, sersemlik, baş ağrıları ve göğüs ağrısı gibi belirtiler ortaya çıkar.
Bu durum kalp damar sağlığını da ciddi şekilde etkileyebilir.
Karaciğerde demir, B12 vitamini ve folat bol miktarda bulunmaktadır ve özellikle koyun ciğerinde B12 vitamini inanılmaz düzeyde bulunur. Bunun yanında folat, demir ve C vitamini düzeyleri de yüksektir. Koyun haricinde dana, hindi ve tavuk ciğeri de tüketilebilir.
Yağsız kıymada bol miktarda demir bulunur.
Tavuk göğsü de iyi bir demir kaynağıdır.
Midyede bol miktarda demir, C vitamini ve B12 vitamini bulunur. Bunun yanında istakoz, havyar gibi diğer deniz ürünlerinde de bunlar bol bulunurlar.
Vegan veya vejeteryan olanlar, beslenmelerine bol miktarda demir içeren gıdalar eklemeliler. Baklagillere ait olan ürünlerde demir bol bulunduğu için bunları gönlünüzce tüketebilirsiniz.
100 gram soya fasulyesinde 15.7 mg demir bulunur ve C vitamini ile folat oranı da güzeldir.
Esmer pirincin 100 gramında 0.4 mg demir bulunur.
Kinoa, yulaf, arpa gibi tam tahıllarda da bol miktarda demir bulunur. Ancak çölyak hastası olanlar veya gluten hassasiyeti olanlar tahıllardan uzak dursalar daha iyi olur.
Kuru kayısı, kuru üzüm gibi ürünlerde demir bol bulunur. Demirin yanında bunlarda temel lifler ve vitaminler de bol bulunurlar.
Çilek özellikle düşük hemoglobine sahip olanlar için çok iyi bir meyvedir. Demire sahip olduğu gibi vücudun demir emilimini de iyileştirir.
Kuru erik demir, lifler ve C vitamini bakımından zengin olduğu için alyuvar üretimini arttırmaktadır.
Elmalar demir bakımından ve diğer besinler açısından çok zengindirler ve bu nedenle hemoglobin üretimine katkıda bulunabilirler.
Nar demir, kalsiyum, proteinler ve karbonhidratlar bakımından zengin bir meyvedir. Ayrıca bol miktarda lif, vitamin ve mineral barındırır. Bu nedenle kan düzeyleri düşük olanlara genelde önerilir.
Güneşte kurutulmuş olan domateslerde bol miktarda demir bulunur ve bu nedenle hemoglobin sayımı düşük olanlar onu da tüketebilirler.
Cennet hurması turuncu renkli bir meyvedir ve içeriğinde bol miktarda demir, C vitamini, antioksidanlar ve diğer besinler bulunurlar.
Dut hem sağlıklı hem de lezzetli bir meyvedir ancak bilhassa şeker hastalarında düşük hemoglobin düzeylerinin artmasına yardımcı olmaktadır.
Kuş üzümü de demir bakımından zengindir.
Bu tazeleyici ve bol sulu meyve, hemoglobin düzeylerini arttırmak için en iyi meyvelerdendir. Zira hem demir hem de C vitamini bakımından zengin olduğu için, demirin vücut tarafından daha iyi emilmesine yardımcı olur.
Su yosunu hemoglobin düzeylerini arttırır çünkü 100 gramında 28.5 gram demir ve ayrıca bol miktarda folat bulunmaktadır.
Pancarda folat çok yüksek düzeyde bulunur ve bunun yanında iyi bir C vitamini ve demir kaynağıdır.
Patates demir ve C vitamini bakımından oldukça zengindir.
Brokoli aslında bir karnabahar türüdür denilebilir ve 100 gramında 2.7 miligram demir bulunmaktadır. Bunun yanında magnezyum, A ve C vitaminleri bakımından da hayli zengindir.
Ispanak demir bakımından en zengin sebzeler arasında yer alır ve bu nedenle sebze tüketmeyi sevenler için en iyi tercihlerden birisi olacaktır.
Isırganotu yaprakları hemoglobin düzeyini arttırma konusunda işe yarar şeylerdir çünkü demir, B ve C vitamini ile bazı vitaminler açısından zengindir. Onun çayını hazırlayarak içebilirsiniz.
Yumurtalar kahvaltıda sık tüketilirler ve bir yumurtada iyi miktarda B12 vitamini, folat ve demir bulunur.
100 gram kabak çekirdeğinde veya chia tohumunda 15 mg demir bulunmaktadır ve bu da günlük ihtiyacın %83’ünü elde etmenizi sağlar. Ayrıca bu ürünlerde iyi yağ asitleri de bulunurlar ve cilde katkıları olur.
Siyah çikolata, özellikle de %80 oranında olan, 100 gramda 17 mg demir içeriği sağlar. Bu da günlük demir kotanızın %90’ının elde etmenizi sağlar.
Badem, yer fıstığı, kaju, çam fıstığı, fındık, ceviz gibi kuruyemişlerde bol miktarda demir bulunmaktadır.
Dr. Josh Axe