iç dudakta et parçası / Vajina Siğiline Karşı Alınabilecek Önlemler - İstanbul Kadın Doğum Doktoru

Iç Dudakta Et Parçası

iç dudakta et parçası

Vajina Siğiline Karşı Alınabilecek Önlemler

Vajina Siğilleri 

Genital bölgede Human Papilloma Virüs’ünün sebep olduğu enfeksiyon sonucu oluşan, ciltte kabarık, büyüklü küçüklü, üzeri pütürlü, karnabahara benzer nitelikte bazen birden çok sayıda olmak üzere gözlemlenen lezyonlardır.

HPV enfeksiyonu sonucu ortaya çıkan vajina siğilleri, kümeli ve karnabaharımsı bir yapıda olmaktadır. Vajina siğilleri en sık olarak, dış genital, makad çevresi ve rahim ağzı bölgelerinde gözlemlenmektedir. Kadınlarda dış genital bölgede özellikle iç dudaklar ve klitoris üzerinde ya da klitorisin üst kısmında ortaya çıkan vajina siğilleri, erkeklerde penis, anüs ve kasık bölgesinde meydana gelebilmektedir.

Vajina siğillerine sebep olan HPV virüsünün ’den fazla tipi saptanmıştır. HPV tiplerinin 40’tan fazlası ise cinsel yolla bulaşma özelliği göstermektedir. Vajina siğillerinde en sık rastlanan HPV tipleri ise, tip 6, 11,16 ve 18 olarak gözlemlenmektedir.

Hangi Yaşlarda Görülür?

Vajina siğili, cinsel yolla bulaşan ve yaş aralığındaki kişilerin yaklaşık %’sinde görülen viral bir enfeksiyon olarak karşımıza çıkmaktadır. Genellikle daha önceden enfekte olmuş partnerle girilen cinsel ilişki sonucunda ortaya çıkan vajina siğili, en sıklıkla cinsel açıdan aktif yaşlar olan yaş aralığında gözlemlenmektedir.

Vajina siğilleri, nemli ve sıcak bir bölge olan anüs ve kadınlarda genital bölgede genellikle küçük dudaklarda ortaya çıkan deri renginde, kırmızı veya kahverengi kabarıklıklar olarak gözlemlenmektedir. İlerleyen süreçlerde daha çok büyüme gösteren ve üzeri karnabahar gibi bir görüntü oluşturan vajina siğilleri, nadir de olsa hiçbir değişikliğe uğramadan uzun yıllar aynı şekilde kalabilmektedir.

Vajina siğilleri, genellikle büyüme ve yayılma eğilimi göstermektedir. Vajina siğilleri genellikle gözle görülebilir ve elle hissedilebilir niteliktedir. Genellikle ağrı oluşturmadan gelişim gösteren vajina siğilleri, kaşıntı ve yanmaya sebep olabilmektedir.

Vajina Siğillerinde Risk Faktörleri

Vajina siğillerine sebep olan HPV virüsü ile ilgili en önemli risk faktörlerini seksüel partner sayısı ve yaş oluşturmaktadır. HPV virüsünün en fazla bulaşma riski, aktif cinsel dönemde ortaya çıkmaktadır. Yapılan araştırmalara göre, yaş aralığındaki kadınlarda %55, yaş aralığındaki kadınlarda ise %32 oranında HPV enfeksiyonu görülme oranı tespit edilmiştir.

HPV, sıklıkla virüsü taşıyan kişiyle girilen cinsel temas yoluyla bulaşmaktadır. Cinsel ilişki sırasında ortaya çıkan oldukça küçük, mikroskobik yırtık ve sıyrıklar içinden, ciltten cilde temas yoluyla HPV virüsü bulaşmaktadır. Yani aslında, cinsel ilişki sırasında hasar görmüş deri aracılığıyla bulaşmaktadır diyebiliriz. Genital bölge ve makat çevresinde egzama ya da vajinal akıntı gibi durumlar söz konusu ise, virüs daha kolay bulaşabilmektedir.

HPV virüsü büyük oranda cilt temasıyla bulaşma göstermekte, bu bakımdan tam bir cinsel ilişki gerçekleşmeden de ortaya çıkabilmektedir. HPV cinsel ilişki haricinde, tam olarak steril edilmemiş ağda materyalleri, genital bölge temizliği amacıyla kullanılan tıraş jiletleri, dövme ve piercing aletleri, hijyenik olmayan tuvaletlerin kullanımı sebebiyle ortaya çıkabilmektedir.

Vajina Siğilinden Nasıl Korunulur?

Vajina Siğilinden Korunma Yöntemi Olarak: Aşı

Yakın zamanlarda gerçekleştirilen çalışmalar doğrultusunda, HPV virüsünden koruma özelliğine sahip ‘Dörtlü Aşı’ ve ‘İkili Aşı’ bulunmuştur.

Dörtlü aşı, diğer adıyla Gardasil, FDA tarafından ergenlik döneminde kullanılmasına onay verilen bir uygulama olarak karşımıza çıkmaktadır. Gardasil, HPV tiplerinden tip 6, 11, 16 ve 18’e karşı etkili koruma sağlamaktadır. Gardasil, gebelik dönemi dışında, emzirenlerde ve erkeklerde uygulanabilen aşılar olarak karşımıza çıkmaktadır. Özellikle erkeklere uygulanabilir olması açısından Gardasil, HPV’ye karşı önlem niteliğindedir. Dörtlü aşı, koldan kas içerisine üç doz halinde; ilk dozdan 1 ay sonra monash.pw, ilk dozdan 6 ay sonra monash.pw periyoduyla uygulanmaktadır.

İkili aşı, diğer adıyla Cervarix, yine FDA onaylı ve ergenlik döneminden itibaren kullanılabilen bir HPV önleyici yöntem olarak karşımıza çıkmaktadır. Cervarix, HPV virüslerinden tip 16 ve 18’e karşı koruyucu etki oluşturmaktadır. İkili aşı, koldan kas içerisine 3 doz halinde, ilk dozdan 1 ay sonra monash.pw ve ilk dozdan 6 ay sonra monash.pw şeklinde uygulanmaktadır.

HPV aşıları, en ideal olarak yaş arasında uygulanmaktadır. Şüpheli durumlarda her yaşta uygulanabilen HPV aşılarının, yaş ilerledikçe koruyuculuğunun azalması sebebiyle daha erken yaşlarda uygulanması etkili ve başarılı sonuçlar alınması açısından oldukça önemlidir.

Vajina Siğilleri Bulaşıcı mıdır?

HPV enfeksiyonlarından korunmanın en etkili yöntemi, HPV virüsünün zincirleme şekilde bulaşma göstermesinin önüne geçmektir. Bu bakımdan vajina siğili şüphesi bulunan kişilerin uzaman doktor kontrolüne başvurması gerekmektedir. En sık enfeksiyon bulaşma durumu cinsel yolla gerçekleştiği için, özellikle çok partnerlilik durumuna dikkat edilmesi gerekmektedir.

Vajina siğillerinden korunmada kondom ve prezervatif, bölgesel koruma sağlamaktadır. Lateks kondomlar doğru şekilde ve sürekli kullanıldığı zaman, vajina siğili riskini azaltmakta ancak kondom dışı alanlarda siğil görülme riski bulunmaktadır. Ayrıca prezervatif, kadınlarda vajinal ve servikal enfeksiyonlardan koruyucu etki oluştursa da pubik bölgeyi korumamakta, erkeklerde ise glans penisi koruyucu etki oluşturmaktadır.

Cinsel birlikteliğe başlamadan önce HPV aşısı uygulanması, virüsün bulaşma riskini önemli oranda azaltmakta, tek eşli cinsel ilişkiler daha güvenli bir cinsel yaşamla birlikte virüs riskine etki etmektedir.

Vulva (Dış Genital B&#;lge) Kanseri

Vulva, kadınların dış genital bölgesine verilen isimdir. Vajinayı saran iç ve dış dudakları (labia minora ve labia majora), klitorisi, iç dudakla vajina duvarı arasında yer alan ve iki tarafta da bulunan Bartholin bezlerini kapsar. Vulva kanseri, kadınların dış genital bölgelerinde meydana gelen bir kanser türüdür. Her yaşta olabileceği gibi, daha çok menopoza giren ve ileri yaştaki kadınlarda görülür.

Vulva kanseri tüm genital kanserlerin yüzde beşini oluşturur. Kadınlarda görülen kanser türlerinin yalnızca yüzde biri vulva kanseridir. Makalenin geri kalanında vulva kanseri ve tedavisi hakkında detaylı bilgilere ulaşabilirsiniz.

Vulva Kanseri Nedir?

Vulva kanseri, vulvadaki kötü huylu (kanserli) hücrelerin anormal büyümesine verilen isimdir. Vulva kanserlerinin yaklaşık %80’i dudakları, yaklaşık %50’si dış dudakları, %10’u klitorisi, diğer %10’u da vajina ile anüs arasında bulunan bölgeyi, yani perineyi etkiler. Vakaların yaklaşık %5’inde kanser birden fazla bölgede mevcuttur.

Vulva Kanseri Türleri

Kanser, mutasyon sonucu vücuttaki hücrelerin kontrolsüz ve hızlı bir şekilde büyümeye başlamasıyla oluşur. Vücudun hemen hemen her yerindeki hücreler kansere dönüşebilir ve vücudun diğer bölgelerine yayılabilir. Vulva kanserleri içinde en sık karşılaşılan yassı epitel hücreli kanser türüdür. Ayrıca melanom, adenokarsinom, bazal hücreli kanser, yumuşak doku kanseri (sarkom) ve Paget hastalığı da vulva kanseri türleri arasında yer almaktadır.

Vulva Kanseri Neden Olur?

Vulva kanserinin kesin nedeni bilinmemektedir; ancak aşağıdaki faktörler vulva kanserine yakalanma riskini arttırabilir:

•İleri yaş

•Vulvar intraepitelyal neoplazi (VIN): Vulvadaki hücrelerin anormal olduğu ve kansere dönüşme riski taşıdığı duruma verilen isimdir.

•Human Papillomavirus (HPV)

•Lichen sclerosus gibi vulvayı etkileyen cilt hastalıkları

•Sigara kullanımı

Kimler Vulva Kanseri İçin Risk Grubundadır?

Vulva kanseri diğer kanser türleriyle kıyasla daha nadir görülen bir kanser çeşididir. En sık menopoz geçirmiş kadınlarda görülür. Genellikle yaş arasındaki kadınlarda yaygındır. Daha genç kadınlarda teşhis edilen vulva kanseri, Human Papillomavirus (HPV) enfeksiyonun bir sonucudur. HPV ile ilişkili vulva kanserleri genellikle 45 yaşın altındaki kadınlarda görülür. Uzmanlar, bu iki kadın grubunda görülen vulva kanserlerinin farklı tedaviye tabi tutulması gerektiği konusunda hemfikirdir.

HPV ile İlişkilendirilen Vulva Kanseri Nedir?

Vulva kanserlerinin yarısından fazlasına HPV enfeksiyonu yol açar. HPV, cinsel yolla bulaşan ve enfeksiyona neden olan yaygın bir virüstür. Cinsel yönden aktif kadın ve erkeklerin çoğu HPV’ye maruz kalmıştır; bununla birlikte, birçoğu bağışıklık geliştirerek virüsü etkisiz hale getirmiştir. HPV’nin bazı türleri (HPV 16, 18, 33 ve 39 ve diğerleri) kansere neden olma riski taşır. HPV ile enfekte olmak kesin kanser oluşacağı anlamına gelmese bile, bu enfeksiyon kanser riski taşır.

HPV ile ilişkilendirilen vulva kanseri birden fazla yerde görülebilir. Bu tür kanserler HPV enfeksiyonundan kaynaklandığından serviks, vajina veya anal kanserleriyle bağlantılı olarak ortaya çıkabilir.

Vulva Kanserinin Belirtileri Nelerdir?

Vulva kanserinin belirtileri şu şekilde sıralanabilir:

Vulvada;

• Geçmeyen kaşıntı

• Ağrı, sızı veya hassasiyet

• Kırmızı, beyaz veya siyah cilt lekeleri

• Yumru veya siğil benzeri büyüme

• Şekil veya renk değiştiren bir ben

• Açık bir yara

Bunlara ek olarak diğer belirtiler ise şunlardır:

• Adet dönemleri arasında, vulvada kanama veya lekelenme şekilde vajinal akıntı

• İdrar yaparken yanma hissi

Bu belirtiler ya da vulvada beklenmedik bir değişiklik gözlemlendiği takdirde, vakit kaybetmeden uzman bir doktora başvurulmalıdır.

Vulva Kanseri Nasıl Teşhis Edilir?

Vulva kanserini teşhis etmek için kullanılan testler ve yöntemler şunlardır:

•Vulvanın incelenmesi: Bu işlemde doktor anormallikleri anlamak için vulvanın fiziki muayenesini yapar.

•Vulvanın incelenmesi için özel cihazların kullanımı: Kolposkopi muayenesi sırasında, vulvadaki anormal alanları yakından incelemek için büyüteç gibi çalışan bir cihaz kullanılır.

•Biyopsi: Vulvadaki şüpheli bölgenin kanserli olup olmadığını teşhis etmek için bu bölgeden bir doku örneği alınabilir.

Kanserin Boyutunun Teşhis Edilmesi

Eğer vulva kanseri teşhisi konulursa, kanserin boyutunu ve evresini belirlemek için başka testler de yapabilir:

•Pelvik bölgenin kanser yayılımı açısından incelenmesi: Doktor, kanserin yayılıp yayılmadığını anlamak için pelvik bölgenin daha kapsamlı bir incelemesini yapar.

•Görüntüleme testleri: Kanserin göğüse veya karna yayılıp yayılmadığını anlamak için röntgen, bilgisayarlı tomografi (CT), manyetik rezonans (MRI) ya da pozitron emisyon tomografisi (PET) yapılması talep edilebilir.

Vulva Kanserinin Evreleri Nelerdir?

Vulva kanseri, 1'den 4'e kadar olan sayısal değerler kullanılarak evrelere ayrılır. Kanserin erken teşhis edilmesi, tedavinin başarılı olma şansını arttırır. Vulva kanseri şu şekilde evrelendirilir:

•Evre 1: Kanser yüzeyseldir, metastaz yapmamıştır ve yalnızca vulvada görülür.

•Evre 2: Kanser çevre dokulara (alt vajina, anüs veya alt üretra gibi vücudun diğer yakın bölgeleri) yayılır.

•Evre 3: Bölgesel lenf düğümleri etkilenir.

•Evre 4: Kanser daha uzaktaki lenf düğümlerini de etkileyerek vücudun diğer bölgelerine yayılır.

Vulva Kanseri Nasıl Tedavi Edilir?

Vulva kanseri tedavisi, kanserin ne kadar yayıldığına, genel sağlığa ve kişisel isteklere göre değişiklik gösterir. Genel olarak seçenekler cerrahi müdahale, radyoterapi ve kemoterapidir. Vulva kanseri tedavisi gören birçok kadın bu tedavi yöntemlerinin birkaçı ile tedavi edilir.

Vulva kanseri tedavisi, sıklıkla tümörün ve tümör çevresindeki sağlam dokunun çıkarıldığı ameliyat yoluyla gerçekleşir. Kasıklardaki lenf düğümlerinin de çıkarılması gereken durumlar olabilir. Kanserin evresine bağlı olarak tüm vulvanın çıkarılması da söz konusu olabilir.

Ameliyat tamamlandıktan sonra yapılan testler ve patolojik bulgular değerlendirilerek, kemoterapi, radyoterapi veya bu iki tedavi türü birlikte önerilebilir. Kimi hastalar, ameliyat öncesinde tümörün küçülmesi için radyoterapi ya da kemoterapi almak durumunda kalabilir.

Kanser erken bir aşamada teşhis edildiyse tamamen iyileşme mümkündür. Ancak kanser yayıldıysa bu mümkün olmayabilir. Başarılı bir tedaviden sonra bile, kanserin daha sonra bir noktada nüksetme riski vardır; bu nedenle düzenli olarak jinekolojik muayene yaptırmak tedavinin devamı olarak düşünülebilir.

Vulva Kanseri Tedavisinin Yan Etkileri

Ameliyat ve radyasyonun yan etkilerinin çoğu, mesane ve rektumun vulvaya yakın olmasından kaynaklanmaktadır. Bu yakınlık nedeniyle, bu organlar ameliyat veya radyasyon sırasında zarar görebilir. Radyasyonun yan etkileri arasında; bağırsak ve mesanenin tahrişi, bağırsak hareketlerinin ve idrara çıkma sıklığının artması yer alır. Bu rahatsızlıklar genellikle tedavinin bitişinden birkaç hafta sonra düzelir; ancak bazı kadınlarda iyileşme daha uzun sürebilir.

Radyoterapi tedavisi gören kadınlarda şu gibi yan etkiler görülmüştür:

•Vulva bölgesi çevresinde ağrı

•İshal

•Yorgunluk hissi

•Kasık kıllarının kalıcı olarak dökülmesi

•Vulvanın şişmesi

•Vajinanın daralması

Mesane iltihabı (sistit)

Kemoterapi tedavisi gören kadınlarda ise şu gibi yan etkiler görülmüştür:

•Yorgunluk

•Mide bulantısı ya da kusma

•Saç dökülmesi

•Ağız ülserleri

•Enfeksiyon kapma riskinde artış

Vulva Kanserinden Nasıl Korunulur?

Sigara bağışıklık sistemini zayıflattığı için, sigara bırakılarak veya sigara kullanımına hiç başlamayarak vulva kanserine yakalanma riski düşürülebilir. Ayrıca cinsel partnerlerin sayısını azaltmak ve cinsel ilişki esnasında kondom kullanmak HPV’ye maruz kalma riskini azaltır; bu sayede HPV ile ilişkilendirilen vulva kanserinden korunmak mümkündür.

PAP smear ve pelvik muayene, vulva kanserini erken teşhisinde önemli bir rol oynadığı için, jinekolojik muayenelerin düzenli olarak yapılması önerilir. Bunun yanı sıra HPV aşısı, vulva kanserine yakalanma riskini azaltır.

Vajinal et beni neden olur?

Et beni, küçük ve zararsız oluşumlardır. Gevşek ve hareketli olabilirler. Tedavi gerektirmezler, ancak genellikle rahatsız edici bulunduğu için aldırmak isteyebilirsiniz.

Deri etiketlerine bazen akrokordon veya yumuşak fibrom denir. Vajinaya yakın olabileceği gibi, başka her yerde gelişebilir. Et beni gibi görünen bazı vajinal akrokordonlar aslında genital siğil olabilir, bu nedenle doğru bir teşhis için doktora gitmek gereklidir.

Amerikan Osteopati Dermatoloji Koleji&#;ne göre, her insanda en az bir tane et beni bulunur. Doktorlar, neden olduğu konusunda emin değiller, ancak genetik olduğu görülüyor. Cildi oluşturan ve yardımcı protein olan kolajenin gevşemiş liflerinden oluşur. Ayrıca kan damarları da içerebilir. Genellikle küçüktür ve siğile benzeyebilir. Ten rengi veya çevreleyen deriden biraz daha hafif veya daha koyu renkli olabilir.

Et beni kansere dönüşmez. Bununla birlikte, bazı kanser türleri et beni gibi görünebilir. Bu yüzden, yeni çıkan veya hızla büyüyen bir yumrunun et beni olduğu düşünülmemelidir. Normalde semptomlara neden olmaz ve ağrılı olmamalıdır. Bununla birlikte, cildinizi tıraş ederken veya yıkarken giysiye takılabilir veya kazınabilir. Eğer zarar görürse, parçalanır veya koparsa cilt enfeksiyonuna neden olabilir. Ağrılı veya kanamalı bir et beni olan herkes doktoruna görünmelidir.

Vajinal Et Beni Neden Olur?


Araştırmacılar, bazı insanların neden et beni geliştirdiğinden ve başkalarının neden geliştirmediğinden emin değiller. Altta yatan herhangi bir deri hastalığının belirtisi değildir.

Bazı araştırmalar, insan papilloma virüsü (HPV) olan kişilerin diğerlerine göre daha fazla et beni çıkarabileceğini düşündürmektedir. Et beni ile kendini gösteren HPV türünün, kanser riski daha düşüktür. Et beni için diğer risk faktörleri şunları içerir:

• Diyabet ve insülin direnci
• Aşırı kilolu olmak
• Gebelik

Cildin kuru, katlanmış veya çok fazla sürtünmeye maruz kaldığı bölgelerde daha yaygın görülür. Et beni vajina içinde büyür, ancak vajinaya yakın da oluşabilir. Vulva üzerinde, etrafında, uylukların iç tarafında oluşabilir. İç çamaşırlardan veya diğer kıyafetlerden kaynaklanan sürtünme bu bölgedeki deriyi tahriş edebilir ve bu da, bir risk faktörü olabilir.

Teşhis

Dermatologlar genellikle hızlı bir görsel muayene ile teşhis edebilir. Et beni, olağandışı görünüyorsa (örneğin çok büyük veya koyu renk ise) laboratuvarda test yapmak için örnek almak gerekebilir. Doktor, özellikle cinsel organların yakınında geniş bir et beni grubu varsa, HPV için de test isteyebilir.

Vajinal Et Beni ve Genital Siğil Arasındaki Fark Nedir?

Cinsel organlarda et beni gibi görünen şeyler, aslında genital siğil olabilir. Genital siğil, tipik olarak HPV virüsünden kaynaklanır. Bazı HPV türleri kişinin kanser riskini artırabilir, bu nedenle doktor, tipini belirlemek için siğilleri test edebilir.

Çoğu genital siğil, kansere neden olmayan bir HPV türünden kaynaklanır. Bununla birlikte, diğer HPV türleri; servikal, gırtlak ve diğer kanser çeşitleriyle bağlantılıdır, dolayısıyla HPV tipi için doğru tanı koymak önemlidir. Et beni, genital siğillerden farklı görünür.

Et beni aşağıdaki şekillerde görülebilir:

• Gevşek ve uzundur.
• Cilt kıvrımlarının bulunduğu bir bölgededir.
• Vajinada veya çevresindeki kuru cilt bölgesinde bulunur.
• Acı verici veya kaşıntılı değildir.
• Çevresinde sadece bir veya iki et beni vardır.

Genital siğil aşağıdaki şekillerde görülebilir:

• Düz ve yuvarlaktır.
• Kümeler halindedir.
• Vajina veya anüs içinde veya etrafındadır.
• Kaşıntı, ağrı veya kanamaya neden olur.

Nasıl Tedavi Edilir?

Evde alınması tehlikeli olabilir ve enfeksiyonlara neden olabilir, bu nedenle bir doktora görünmek önemlidir. Nadir durumlarda, et beni gibi görünen oluşumlar, kanser de dahil olmak üzere başka bir durumun belirtisi olabilir. Oluşumun kaldırılması, altta yatan herhangi bir durumdan kurtarmayacaktır, bu nedenle tanı için önce bir doktora görünmek şarttır.

Kesinlikle bir et beni olsa bile, evde temizlemek tehlikelidir. Kesilmesi veya çekilmesi tehlikelidir. Bulaşabilir ve tahriş olabilir. Ciddi bir cilt enfeksiyonu, vücudun diğer kısımlarına yayılmasına veya yara oluşmasına neden olabilir.

Et beninin vajinanın yakınından alınması daha da tehlikelidir, çünkü görülmesi zor olabilir ve hassas dokularla çevrelenmiştir. Dermatologlar et benlerini kolayca alabilir. Genellikle sıvı azotla dondurma tekniği kullanılır. Doktor ayrıca cildi uyuşturup, et benini makas veya neşter ile kesebilir. Bu prosedürler ağrılı değildir, ancak ciltte geçici olarak ağrı hissedilebilir.

Ne Zaman Doktora Görünmek Gerekir?

Kanıyorsa veya kıyafete ya da fermuara takıldıysa, doktorla konuşmalısınız. Ağrıyabilir ve enfekte olabilir veya ciltte hasara neden olabilir. Çoğu et beni, tıbbi tedavi gerektirmez. Ancak uygun bir teşhis konulması için uzman bir doktor görmelidir.

Sonuç Olarak;

Gerçek et benleri zararsızdır ve bir doktorun ofisinde kolayca alınabilir. Bazı et benleri zamanla kaybolur. Ayrıca daha sonra yeniden gelişebilir. 70 yaşına gelindiğinde, çoğu insan yeni et beni geliştirmeyi bırakmaktadır. Rahatsız edici olsa da, kansere veya diğer ciddi tıbbi sorunlara neden olmaz. Bununla birlikte, enfekte olabileceğinden kıyafetlere takılmaması veya yırtılmaması gerekir. Eğer et beni aldırmak istiyorsanız; tedavi güvenli, kolay ve ağrısızdır.

 

Dr. Josh Axe

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır