İbrahim Saraçoğlu tarafından sinüzit hastalığı olanlar için yapacağı bitkisel kür tarifleri arasında papatya buharı ve ada çayı gargarası ile sizlerde rahatlama sağlayacağınızı unutmamalısınız.
İçindekiler
Çocuklarda ya da erişkinlerde sinüzit olması durumunda Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu tarafından önerilmekte olan kür kır papatyası kürü olmaktadır. Bu kürü sürekli olarak düzenli bir şekilde kullanılması gerektiğini söyleyen İbrahim Saraçoğlu sinüzit hastalarının iyileşmesi için bu kürü kullanmaları gerektiğini belirtmektedir. Kürü yapmak için her zaman için ana maddesi olarak kır papatyası kullanmanız fayda sağlayacaktır.
Eğer kır papatyası bulamazsanız aktarlardan satın alacağınız kurutulmuş papatya ile de bu kürü yapacağınızı unutmamalısınız. Kır papatyası her zaman için kullanılması sinüzit hastalığının tedavisinde oldukça faydalı olmaktadır. Bu kürü uygulamakta olan kişilerin bazılarında çok erken sonuç vermektedir. Kimisinde bir hafta içerisinde olumlu sonuç verecekken, kimi insanda ise 1 ay içerisinde sinüzit tedavisinde olumlu olacaktır. Sizlerde usanmadan papatya kürünü her zaman düzenli olarak kullanmanız sonucunda olumlu bir etki alacağınızı unutmamalısınız. Kürü yapımı çok kolay olsa da unutmamalısınız ki kullanacak olduğunuz suyun klorsuz olması daha da önemli olmaktadır. Düzenli olarak kullandığınız zaman sinüzit ağrılarınızın kısa zamanda iyileştiğini göreceksiniz.
Kronik sinüzit tedavisinde iyi gelen papatya kürünü yapabilmek için bir tencere suya ihtiyacınız olacaktır. Bunun için tencerede ki su hafif ısıtıldığı zaman içerisine papatya koymanız gerekmektedir. Tencerenin ağzını kapatın ve kaynaması için beklemelisiniz. Kaynadıktan sonra yüzünüze bir havlu sarın. Bunun nedeni yüzünüzün buharda yanmasını engellemek olacaktır. Kapağı açtığınız zaman buharı soluyun. Ocağın altını da kapatın ve kapağını da tekrardan kapatın. aradan 5 dakika geçmesi durumunda tekrardan tencerenin kapağı açılır. Buhar aynı şekilde solunması gerekmektedir. Buhar bitene kadar solumanız gerekmektedir. Bu işlemi tencerenin içerisinde ki suyun soğumasına kadar kapağı kapatın ve buharı tekrarlayarak solumalısınız. Bu işlem gün içerisinde üç defa tekrar etmeniz gerekmektedir. Kronik ya da alerjik sinüzit hastalığınız bulunması durumunda geçmek bilmeyen sinüzit tedavisinde oldukça faydalı olacaktır.
Papatya kürünü hamilelik dönemi içerisinde sinüzit hastalığına sahip olan gebe bayanlarında kullanabileceği unutulmamalıdır.
Sinüzit sonrasında geniz akıntısı oluşması durumunda hastalığın tedavisinde birçok kişinin uygulaması gereken bir yöntem olarak İbrahim Saraçoğlu kronik sinüzit sonucunda meydana gelecek olan sinüzit tedavisinde hastalığın iyileşmesi için gargara yapmanız tavsiye edilmektedir. Bu gargarayı yapmanız için ada çayını kullanmanız tavsiye edilmektedir. Geniz akıntısı çok sık olan ve bunun da kaynağının sinüzit olan kişilerin yapacağı ilk işlem ada çayı ile gargara yapmak olacaktır. Bunun için 1 tatlı kaşığı ya da 10 gram ada çayını 1 su bardağı kaynar suyun içerisine atarak demlenmesi gerekmektedir. Daha sonradan bu suyla günde iki defa sabahları uyandığınız zaman ve akşamları uyumadan önce gargara yapmanız gerekmektedir. Unutmamalısınız ki çayı her zaman için yeniden yapmanız daha da etkili olacaktır. Bitkisel tedavisinde doktor İbrahim Saraçoğlu tarafından bu kürün kullanımı tavsiye edilmektedir.
Doktor İbrahim Saraçoğlu sinüzit hastaları olduğu zaman bunun için yapacakları yoğurt suyunu içmeleri olacaktır. Bu konuda çok etkili olduğunu söylemektedir. Sinüzit hastalığı yaşamakta olan kişilerin hayatı içerisinde ağrıları ya da geniz akıntıları olmaya başladığı zamanlarda bunun için yoğurt suyu tüketmeleri tavsiye edilmektedir. Bunun için taze yoğurdu süzmeniz gerekmektedir. Ortaya çıkan suyu bir bardak ağlen sıralarında içilmelidir. Akşam ise tekrardan yoğurt süzülmeli ve ortaya çıkan suyun akşam içilmesi tavsiye edilmektedir. Doktor İbrahim Saraçoğlu bu kürü birkaç hafta boyunca düzenli olarak uygulamanız fayda sağlayacak ve hayatınızda sinüzit hastalığını önüne geçecektir.
Sinüzit nedeniyle sık sık kişilerde burun tıkanıklığı meydana gelecektir. Burundan nefes alamayan bir hasta ise bir fincan ılık suyun içerisine koyacak olduğu yarım çay kaşığı kadar deniz tuzunun eritilmesi sonucunda bunu burnuna damlatması gerekmektedir. Bu hastanın burnunun açılmasını sağlayacaktır. Tuzlu suyun mukus tarafından dışarıya atılmasını sağlayacaktır. Unutmamalısınız ki tuzlu suyu burnunuza çok şiddetli bir şekilde çekmemeniz gerekmektedir. Genzinize kaçması sonucunda yanma meydana gelebilir. Bir miktar acı hissedebilirsiniz. Etkisini daha çabuk göstermesi için sırt üstü olacak şekilde uzanmalısınız.
Sinüzit hastalarının en büyük şikayetleri arasında olan bir durum burun tıkanıklığı ve baş ağrısı ayrıca geniz akıntısı olmaktadır. Bunun için sizlerde bol bol sıvı tüketmelisiniz. Bol bol sıvı tüketmeniz ve yiyeceklerinizin de katı yerine çorba ya da çay gibi içecekler içmelisiniz. Kafeinli içeceklerden uzak durmanızda fayda var. Boğazınızın da yumuşamasını sağlayacaktır.
Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu'nun önerdiği bu kür sayesinde kısa zamanda sinüzitlerinizden kurtulacaksınız! İşte Sinüzitlere karşı bitkisel çözüm...
Malzemeler:
Kurutulmuş kır papatyası
Havlu
Su
Kap
Yapılışı:
Öncelikli olarak yapmanız gereken ilk şey, boş bir kabın içerisine yarım litre su koyarak kaynatmak olacaktır.
Kaynayan suyun içine 3 çorba kaşığı kurutulmuş kır papatyalarını atın.
Ardından başınızı havlu ya da kalın bir bez ile örterek, suyun buğusunda durun. Bu esnada nefesinizi ağzınızdan değil, burnunuzdan alın.
5 dakika boyunca bu şekilde durduktan sonra 30 dakika ara vererek, tekrar aynı işlemi yapın.
Akıntının gelmeye başladığı günden sonra 3 gün ara verin.
NOT: Sinüzitler tamamen kuruyuncaya kadar bu işlemi uygulamaya devam edin.
Bir sabah uyandınız ve müthiş baş ağrısı sizi rahatsız ediyor. Bu baş ağrısı yetmezmiş gibi burnunuz da tıkandı tıkanacak. Ne oldu da birden böyle hissetmeye başladım diye düşünebilirsiniz. Gözlerinizden de yaşlar geliyorsa, sağlık açısından yolunda gitmeyen şeyler var demektir. Aynı anda öksürükler, burun akıntıları, baş ağrısı ve gözlerde yanma varsa büyük ihtimalle sinüzit bedeninize yayılmış olabilir. Peki nedir bu sinüzit?
Sağlıklı günlerinize sağlık katmak için hazırladığımız bu yazıda sinüzit hakkında merak edilen sorulara yanıt bulabilirsiniz. Ayrıca sinüzite doğal çözüm arayanlara da doğa, bir el uzatıyor ve en etkili bitkilerle sizi iyileştiriyor. Sinüzit hastalığı nedir diyorsanız, işte merak edilen yanıtlar!
Burun çevresinde yer alan hava boşluklarına sinüs adı verilir. Ortalama 25 yaşına gelene kadar bu sinüsler gelişimini devam ettirir. Sinüsler mukus oluşmasında rol alan bir yapıdır. Mukus salgılanması esnasında bir iltihaplanma meydana geldiğinde “sinüzit” adı verilen solunum rahatsızlığı yaşanmaktadır.
Sinüzit iki başlıkta incelenmektedir. Kısa bir zaman dilimi içinde kişiyi rahatsız ediyorsa akut sinüzit olarak ifade edilir. Bu süre en çok 2 hafta olmaktadır. Eğer 2 haftadan daha uzun bir sürede yaşanıyorsa kronik sinüzit oluşmuştur denilir. Sinüzit her yaşta görülebilir. Bağışıklık sistemi ile solunum yollarının direnci düştüğünde bu hastalığın görülmesi çok normaldir.
Sinüslerin içi kendi ürettiği salgılarla dolduğunda, iltihaplanma için uygun ortam oluşur. Dışarı atılması gereken salgılar atılmadığı durumda ise bu kanallar tıkanır ve kişide sinüzit hastalığı meydana gelir. Sinüzit tedavisi mümkün olan ilaç ve bitkisel desteklerle iyileştirilen bir hastalıktır. En etkili tedaviler için erken teşhis önemli olacaktır. Birkaç gün sonra geçer denilen hastalıklar, ihmal edildiğinde kronik bir hal almaktadır. Sağlığın ihmale gelmeyeceğini hatırlatalım.
Basınç etkisinden, alerjilerden, burun genetiğinden, burun etindeki büyümelerden dolayı sinüzit yaşanabilir. Yüzme esnasında da sinüslerin tıkanması söz konusu olabilir. Genellikle üst solunum yolu enfeksiyonu ile ortaya çıkar. Sigara içen ve burun kemiğinde eğrilik olan kişiler bu hastalığa daha çok yakalanmaktadır.
Biraz doğanın sesine kulak verdiğinizde, size binbir çeşit bitkiyle seslendiğini duyabilirsiniz. Sinüzit için bitkisel tedavi yöntemlerini denemek istediğinizde, şifalı bitkiler bu sayfada yer alıyor olacak. En etkili bitkisel öneriler için listeye bir göz atın!
Kısa süreli yaşanan sinüzit problemlerini bitkisel tedavi önerileriyle geçirmeye çalıştınız fakat etkili olmadıysa, vücudunuzdaki iltihapların güçlü olduğunu ifade edebiliriz. Böyle bir durumda ise çok vakit kaybetmeden doktora görünmeniz gerekecektir. Gitmeniz gereken bölüm ise “Kulak, Burun ve Boğaz” bölümü olacaktır. Eğer bakteri kaynaklı bir sinüzit problemi teşhis edilirse doktorunuz antibiyotik verecektir.
Sinüzitle beraber görülen baş ağrısı, eklem ağrısı ve göz yaşarmaları için doktorunuz ağrı kesici ilaçlar önerebilir. Bu ilaçları doktor kontrolünde kullanmalısınız. Tıkanmış burnu açmak ve daha rahat nefes almak için burun açıcı spreyler de tavsiye edilmektedir. Ayrıca sinüzit boşaltma için mentollü mendiller ve spreyler alabilirsiniz.
Sinüzitin çok ciddi boyuta ulaştığı hastalarda sinüzit ameliyatı yapılabilir. Bu ameliyat ile burun polipleri kesilmektedir. Farklı bir yöntem uygulayarak, sinüslerin genişlemesi için cerrahi balon yerleştirebilir. Hastanın sosyal yaşamını etkilemeden yapılan bu cerrahi müdahale, doktorun uygun gördüğü yetişkin hastalara yapılmaktadır. Ayrıca alerjisi olan kişilerin düzenli şekilde doktor kontrolünden geçmesi gereklidir.
Sinüzitin bazı belirtileri vardır. Bu belirtiler aynı anda yaşanıyorsa, vakit kaybetmeden doktor yoluna çıkmanız gerekecektir. Sinüzit belirtileri:
Sinüzit genellikle baş ağrısı yaşatmaktadır. Sinüslerin dolu olmasından dolayı bir basınç oluşur ve bu basınç da başa kadar çıkabilir. Bazı durumlarda yanak ve alın çevresinde de ağrı görülür. Bu ağrının şiddeti arttığında ise gözlerde yanma ve yaşarma hissedilir.
Sinüzit ağrısının giderilmesi için sinüslerin rahatlatılması gereklidir. Bu ağrıyı da buhar tedavileri ve bitki çayları ile ortadan kaldırabilirsiniz. Sinüslerin açılması ağrının giderilmesini sağlar. Bu nedenle doktorun önerdiği sprey ve ilaçları düzenli kullanmaya özen göstermelisiniz. Uzun süreli bir rahatsızlık olduğu için doktor tavsiyesine kulak vermelisiniz.
Sinüzit Ağrısına İyi Gelen 6 Doğal Çözüm
Bronşit Nedir? Ne İyi Gelir? Belirtileri, Tedavisi
Toz Alerjisi ve İdyopatik Burun Akıntısına Karşı Lavanta Kürü!
Değerli okuyucu,
Lavanta kronik burun akıntısına karşı mükemmel bir yardımcıdır. Yıllardır burun akıntısı çeken birkaç insan tanıdım. Şikâyetleri alerjiye bağlı burun akıntısı değildi. Sinüzit şikâyetleri de yoktu. Gittikleri hekimler alerjiye bağlı olabilir diye değişik antihistaminler önermişler ve burun akıntıları biraz hafiflemişti. Fakat kullandıkları antihistaminler bu defa, yorgunluk yapmaya ve dikkatlerini toplayamama şikâyetlerinin gelişmesine neden olmuştu. Bir hastanın kullandığı ifadeyi aynen buraya yazmayı uygun buldum. “Hocam, sürekli burnum akıyordu, gitmediğim hekim kalmadı, önerilen antihistamin beni mankafa yapıyor. Anlatılanı anlamakta ve üzerinde düşünmekte zorlanıyordum ve de dikkatimi toplayıp, kendimi işime veremez olmuştum. İnsanlar, beni sürekli nezleli zannediyordu. Ta ki, sizin önerdiğiniz lavanta kürünü uygulayana kadar. Önerdiğiniz lavanta kürünü uyguladıktan sonra, bir-iki gün içerisinde bıçak keser gibi burun akıntım kesildi. Artık, antihistamin kullanmıyorum, yorgun değilim, dikkatimi toplayabiliyorum ve başımda artık ağırlık da kalmadı, adeta dünyaya yeniden gelmiş gibi oldum.”
İdyopatik burun akıntılarında etkili olan etkin maddelerden bir tanesi alpha-photosantalol maddesidir ve alpha-photosantalol-A ve alpha-photosantalol-B olmak üzere iki farklı moleküler yapıda, lavantanın çiçeklerinde bulunur. Sekresyonu, yani burundaki akıntıyı esas durduran da camphor etkin maddesidir. Camphor, salgıya neden olan burun içi hücreleri büzüştürür. Camphor etkin maddesine kabaca convulsant olarak da bakılabilir. Lavantanın, buruna bağlı idyopatik veya toz alerjisinde etkili olabilmesi için luteolin maddesinin bulunması şarttır. Luteolin maddesinin etkili olabilmesi için de photosantalol grubunun bulunma gereği vardır. Değerli okuyucu, her zaman vurgulamaya çalıştığım gibi, bir bitkideki tek bir ana etken maddeden yola çıkmak yanlıştır. Burun akıntısına karşı lavantadaki daha birçok etkin madde görevlidir.
Toz alerjisi ve idyopatik burun akıntısına karşı Lavanta Kürü Nasıl Yapılır?
Uygulama
Bir tatlı kaşığı lavantayı (yaklaşık 2-) 150 mL.(yaklaşık bir su bardağı) suda on beş dakika kısık ateşte demleyiniz. On beşinci dakikadan sonra ocaktan indiriniz ve ılımaya bırakınız. Ilıyınca süzünüz ve yudum yudum içiniz. Onbeş gün boyunca her gün, akşam yemeklerinden en erken iki saat sonra içilir. Her defasında (her kullanımda) taze olarak hazırlanması şarttır. Bir gün önce arta kalan miktarı kullanmayınız. Kolay olsun diye birkaç günlük hazırlayıp buzdolabında koruma altına almayınız. Hiçbir şekilde damak tadına uygun olsun diye, içerisine şeker veya benzeri bir katkı ilave etmeyiniz. Onbeş günlük ilk kür tamamlandıktan sonra rahatsızlığın seyrine göre haftada üç-dört defa, akşam yemeklerinden en erken iki saat sonra bir su bardağı içmeye devam ediniz.
** Lavanta kürü soluma şeklinde de kullanılabilir, bu şekilde hazırlanmak istendiğinde hazırlama ve kullanma yöntemi farklılık göstermektedir. Detaylı bilgi için asistanlarımız ile görüşebilirsiniz.
Not 1: Eğer burun akıntısına bağlı olarak geniz akıntınız oluyorsa, gece yatağa giderken adaçayı gargarası yapmanızda çok büyük faydalar vardır. Adaçayı gargarası sadece gargara olarak önerilmiştir, içmeyiniz. Gargaranın nasıl yapılacağını asistanlarımıza sorabilirsiniz.
Not 2: Bardağın dibinde bir-iki yemek kaşığı bırakıp pamuğa emdirerek her iki burun deliğini lavanta çayıyla ıslatmakta fayda vardır.
Not 3: Hekiminizin önerdiği ilaçlar varsa, mutlaka kullanınız. Bu bitkiye karşı alerjiniz olup olmadığını öğreniniz. Buradaki tüm bitkisel kürler ancak ve ancak yetişkinler içindir. Burada okuduğunuz bilgilerin, yardımcı ve destekleyici olduğunu göz ardı etmeyiniz. Hekiminize danışmadan buradaki bilgilerle kendi kendinize kesinlikle teşhis koymayınız ve uygulamayınız. Unutmayınız ki hastalık yoktur, hasta vardır. Her hastalığın seyri insandan insana değişir. Teşhisi koyacak olan ancak, bir hekimdir.
Not 4: Yukarıda ki bilgiler Tıbbi Bitkiler ve Bitkisel Sağlık Rehberi adlı kitabımızdan alıntıdır.