Kahramanmaraş merkezli 10 ilimizde büyük bir hasara yol açan 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki deprem son yılların en büyül deprem felaketleri arasında yer alıyor.
Yaşanan bu deprem sonrası vatandaşlar tarihte yaşanan büyük depremler hakkında araştırma yapmaya başladı.
1960 yılında meydana gelen Şili Depremi tüm zamanların richter skalasıyla ölçülmüş en büyük depremi olarak tarihe geçmiştir.
1960 Valdivia depremi olarakta bilinen deprem 22 Mayıs 1960 tarihinde meydana gelmiştir.
Bu büyük deprem saat 19:11'de deprem moment magnitüd ölçeği ile 9,5 büyüklüğüne ulaşmış ve Şili'de büyük bir hasara yol açmıştır.
Depremin merkez üssü Şili'nin yaklaşık 700 km güneyinde yer alan Valdivia şehridir. Deprem Büyük Okyanus'ta yayılan bir tsunamiye yol açmıştır.
Büyük Şili depreminde hayatını kaybeden kişi sayısının 3000 olduğu belirtilirken depremin yaklaşık 10 dakika sürdüğü kayıtlara geçti..
Depremşili
1-) ÅÄ°LÄ° DEPREMÄ° (1960)
Åiddeti: 9.5
Süresi: -
Ölü sayısı: 3 bin
Büyük Åili Depremi ya da 1960 Valdivia depremi, 22 Mayıs 1960 tarihinde tüm zamanların richter skalasıyla ölçülmüş en büyük depremi. UTC saat 19:11 de deprem moment magnitüd ölçeÄŸi ile 9,5 büyüklüğüne ulaÅŸmış ve Åili'yi vurmuÅŸtur.
Depremin merkez üssü baÅŸkent Santiago, Åili'nin yaklaşık 700 km güneyindeki Valdivia ÅŸehridir. Deprem Büyük Okyanus'ta yayılan tsunamiye sebebiyet vermiÅŸtir. Tsunami, 10.000 kilometre mesafedeki Hilo, Hawaii ve Güney Afrika'nın sahil bölgelerini tahrip etmiÅŸtir. Deprem kurbanlarının sayısının 3.000 kiÅŸi civarında olduÄŸu tahmin edilmektedir.
Bu depremin dalgaları yeraltından da yayıldığı için jeofizikçiler için büyük bir anlamı vardır. Bu dalgaların oluşumu ve süresinin ölçülmesi ile yeraltı hakkında birçok bilgiye ulaşılabilmiştir. Bu depremde bir çan gibi vuran yerin titreşimi, bir hafta ölçülebilir düzeyde sürmüştür.
2-) ALASKA DEPREMÄ° (1964)
Åiddeti: 9.2
Süresi: 4.38 dakika
Ölü sayısı: 131
1964 Alaska depremi, 27 Mart 1964 tarihinde merkez üssü Amerika Birleşik Devletleri'nin Alaska eyaletinin güney kıyılarında 9.2 Mw büyüklüğünde meydana geldi.
Saat 17.36'da (28 Mart 3.36 UTC) meydana gelen deprem, 1960'ta yaÅŸanan Åili depreminden sonra yeryüzündeki en büyük ikinci deprem olarak kayıtlara geçti.
Deprem, dört dakika otuz sekiz saniye sürdü ve Alaska kıyılarında 67 metre yüksekliğe kadar ulaşan tsunami meydana getirdi. 131 kişinin hayatını kaybetmesine sebep olan deprem yaklaşık 311 milyon dolarlık hasar oluşturdu.
3-) ENDONEZYA DEPREMÄ° (SUMATRA ADASI) (2004)
Åiddeti: 9.1
Süresi: 8.3 - 10 dakika
Ölü Sayısı: 23 binden fazla
2004 Hint Okyanusu depremi ve tsunamisi, 26 Aralık 2004 günü saat 00:58:53 UTC'de meydana gelmiş, merkezi Endonezya'nın Sumatra adasının batı kıyısı açıklarında olan depremdir.
Batma nedeniyle meydana gelen deprem, Hint Okyanusu'na kıyısı olan karaları vuran, yüksekliği 30 metreye kadar çıkan tsunamiler üretti ve bu nedenle on dört ülkede 230 binden fazla kişi öldü. Bu, tarihteki en çok ölüme yol açan doğal afetlerden biriydi. Endonezya en ağır zararı alan ülkeydi, onu Sri Lanka, Hindistan ve Tayland izledi.
9.1 ila 9.3 olan büyüklüğüyle, bir sismografla kaydedilmiş olan bugüne kadarki en büyük üçüncü depremdi. Süresi 8.3 dakika ile 10 dakika arasında değişen deprem, bugüne kadar görülmüş en uzun süreye sahipti ve tüm gezegeni 1 cm hareket ettirdi, Alaska'ya kadar depremleri tetikledi. İçmerkezi Simeulue ile Sumatra arasındaydı.
Etkilenen ülkeler ve halklarının durumu, dünya çapında bir insani yardım kampanyasının başlamasına sebep oldu. Tüm dünya çapından depremzedelere yardım amacıyla 14 milyar Amerikan doları (2004 itibarı ile) bağış toplandı.
4-) JAPONYA (TOHOKU) DEPREMÄ° VE TSUNAMÄ°SÄ° (2011)
Åiddeti: 9.0
Süresi: 6 dakika
Ölü sayısı: 15 bin 900
2011 TÅhoku depremi ve tsunamisi, 11 Mart 2011'de, Japonya'nın TÅhoku bölgesinde 9,0 Mw büyüklüğünde gerçekleÅŸen depremdir. Merkez üssü TÅhoku bölgesinin doÄŸu kıyısında, yerin 24,4 km derinliÄŸinde olan deprem; yerel saate göre 14.46'da gerçekleÅŸti. 9,0 büyüklüğünde olan deprem Japonya'da yaÅŸanan en büyük deprem olduÄŸu; dünyada ise en büyük ilk beÅŸ depremin arasında olduÄŸu açıklandı. Deprem sonrasında bölgede yüksekliÄŸi 37,9 metreye varan tsunami dalgaları meydana geldi.
Tsunami ülkede çok büyük zarara yol açtı. Depremde 15.900 kişi hayatını kaybetti ve 2.531 kişi hâlen kayıp olarak belirtiliyor. Kara ve demiryolları ağır hasar gördü, çeşitli yerlerde yangınlar çıktı ve bir baraj yıkılarak bölgeyi su basmasına neden oldu. Kuzeydoğu Japonya'da 4,4 milyon ev elektriksiz, 1,5 milyon ev ise susuz kaldı, deprem sonucu gıda sıkıntısı da meydana geldi. Deprem sonucu Fukuşima Nükleer Elektrik Santralinde tsunami sonucu kazalar meydana geldi. Deprem sonrasında doğan tsunamilerde, dalgalar saatte 500 km hızla Hawaii'ye ulaştı.
5-) RUSYA (KAMÇATKA) DEPREMİ (1952)
Åiddeti: 9.0
Süresi: -
Ölü sayısı: 0
Rusya'nın doğusunda 4 Kasım 1952'de meydana gelen depremin büyüklüğü 9,0 olarak ölçüldü.
Depremin yaşandığı Kamçatka bölgesi Avustralya, Asya ve Amerika kıtaları arasındaki deprem levhalarının bulunduğu ve sık sık sismik aktivitelerin yaşandığı "Pasifik Ateş Çemberi" adlı bölgenin kuzey ucunda yer alıyor.
1 milyon doların üzerinde maddi hassar oluşturan depremde can kaybı olmadı.
Kamçatka'da 4 Kasım 1952'de meydana gelen 9 büyüklüğündeki deprem, 1900'den bu yana kaydedilen en büyük depremler arasında yer alıyor.
6-) ÅÄ°LÄ° DEPREMÄ° (2010)
Åiddeti: 8.8
Süresi: 3 dakika
Ölü sayısı: 723
2010 Åili Depremi Åili'nin Maule Bölgesi sahilinde meydana geldi. 27 Åubat, 2010, 03:34 Yerel zaman (06:34 UTC), Moment magnitüd ölçeÄŸinde 8.8 geniÅŸliÄŸinde ve yaklaşık üç dakika süren bir deprem.[5][6] En kuvvetli sallamaya tecrübeli ÅŸehirler- Mervalli ÅŸiddetli ölçek VIII (yıkıcı)- Talcahuano, Arauco, Lota, Chiguayante, Cañete ve San Antonio idi.
Deprem Åili'nin baÅŸkenti Santiago'da "Mercalli ÅŸiddetli ölçeÄŸe" göre VII (Çok kuvvetli) olarak hissedildi. Sarsıntı, Arjantin'in pek çok ÅŸehrinde Buenos Aires, Córdoba, Mendoza ve La Rioja'da hissedildi.[9][10] Sarsıntılar kuzeyde hissedildiÄŸi kadar Peru'nun güneyindeki ÅŸehri Ica'da da hissedildi.
Tsunami alarmı 53 ülkede yayımlandı ve tsunami Åili'nin ValparaÃso denizinde 2.6 m yüksekliÄŸinde kayıt edildi. BaÅŸkan Michelle Bachelet bir "Felaket durumu" ilan etti. O ayrıca ölülerin en az 723 kiÅŸi olduÄŸunu teyit etti. Çok kiÅŸinin kayıp olduÄŸu rapor edildi.
Sismologlar, depremin çok kuvvetli olması nedeniyle gün uzunluğunu 1,26 mikro saniye kısalttığını ve dünyanın dönüş eksenini 3 inç veya 2,7 milyarsaniye oynattığını tahmin etmekteler.
7-) KÃœBA (JAMAIKA) DEPREMÄ° (2020)
Åiddeti: 7.7
Süresi: -
Ölü sayısı: -
2020 Jamaika Depremi, 28 Ocak'ta Jamaika ve Küba arasında gerçekleşen 7,7 Mw büyüklüğünde deprem. Depremin merkez üssü Montego Bay'in 83 mil kuzeyindeydi. Pasifik Tsunami Uyarı Merkezi tarafından bir tsunami uyarısı verildi ancak bu uyarı daha sonra geri çekildi. Meksika'daki Yucatán Yarımadası'nda da hafif sarsıntı hissedildiği bildirildi. Bu deprem, 1946'dan beri Karayipler'de gerçekleşen en büyük deprem oldu.
Şili, dünyada sismik hareketlerin en fazla görüldüğü “Ateş Çemberi” olarak anılan bölgede yer alıyor. Bu nedenle ülkenin adını, depreme karşı verdiği mücadeleyle sık sık duyuyoruz. Ülkede, 1960 yılında meydana gelen 9.5 büyüklüğündeki deprem, dünyanın en büyük depremi olarak biliniyor. Elbette ülkenin deprem geçmişi, bununla sınırlı değil. Şili, geçmişten bugüne çok sayıda deprem geçirdi. Ancak bugün, ülkede gerçekleşen 8’in üzerindeki depremlerde bile büyük can kayıpları yaşanmıyor. Bunun nedeni, özellikle 27 Şubat 2010’da meydana gelen 8.8’lik büyük Şili depreminin ardından yapılan yeniden yapılanma çalışmaları. Şili ayrıca geliştirdiği anti-sismik teknolojileri yurt dışına da ihraç ediyor. Peki Şili’nin deprem stratejisi nasıl ve bu konuda neden bu kadar başarılılar?
27 Şubat 2010’daki büyük Şili depremi, Şili’nin Maule bölgesinin sahilinde meydana geldi. Deprem 8.8 şiddetindeydi ve yaklaşık 3 dakika kadar sürdü. Depremin ardından 53 ülkede tsunami alarmı verildi. 1960 yılındaki büyük depremin ardından getirilen ve 90’lı yıllarda birkaç kez revize edilen katı bina yönetmeliklerine rağmen, yaklaşık 400.000 bina önemli ölçüde hasar gördü. Bu büyük felakette en az 800 kişinin öldüğü, çok kişinin kayıp olduğu, 2 milyon kişinin direkt olarak etkilendiği rapor edildi. Can kayıplarının büyük bölümü, deprem sonrası meydana gelen tsunami nedeniyle yaşandı. Deprem o kadar şiddetliydi ki, sismologlar, depreme bağlı olarak gün uzunluğunun 1.26 mikrosaniye kısaldığını ve dünyanın dönüş ekseninin 7.62 cm oynadığını tahmin ediyorlar. Bazı bölgelerde yiyecek ve benzin sınırlı olduğu için yağmalar gerçekleşti. Hükümet yardımları bölgelere ulaştırmakta geciktiği için yağma hafta boyunca devam etti. Depremin ardından Şili Hükümeti, yetkililerin geç yayımladığı tsunami uyarısı ve zamanında yapılmayan tahliye çalışmaları nedeniyle ciddi eleştirilere maruz kaldı.
Yaşanan büyük Şili depreminin ardından Şili ordusu, kurtarma operasyonlarını yönlendirmek ve depremin ertesi günü barışı korumak için depremden etkilenen bölgelere 10.000‘den fazla asker gönderdi. Şili’nin o dönemki başkanı Bachelet, başlangıçta “Şili’nin diğer ülkelerden yardım istemeyeceğini” belirtti, ancak daha sonra Birleşmiş Milletler’den yardım istedi ve Amerika Birleşik Devletleri, Avrupa Birliği ve birkaç Asya ülkesinden gelen para ve malzeme tekliflerini kabul etti.
Depremin gerçekleştiği Şubat ayından Haziran’a kadar 50.000’den fazla geçici ev inşa edildi ve evsiz kalan pek çok kişiye de maddi konut yardımı yapıldı. Bir yılın sonunda, yerinden edilenlerin bir kısmı henüz kalıcı yerleşim yerlerine taşınmamıştı. Tsunamiden etkilenen kıyı bölgeleri ise hala balıkçılık ve turizm endüstrilerinin gördüğü zararı gidermek için mücadele ediyordu. Ancak, otoyollar ve havaalanları da dahil olmak üzere altyapı onarımları büyük ölçüde tamamlanmıştı. Temmuz 2013’te hükümet, maddi yardımla desteklediği 222.000 evin yeniden inşasının yaklaşık yüzde 74’ünün tamamladığını bildirdi. Projelerin geri kalanı ise 2014’ün ortalarına kadar büyük ölçüde tamamlandı.
Takvimler 16 Eylül 2015’i gösterdiğinde, Şili 8.3 büyüklüğünde ve 3 dakikadan uzun süren bir depremle daha sallandı. Şiddetli deprem ve sonrasında yaşanan onlarca artçı nedeniyle, yaklaşık bir milyon kişi evlerini terk etmek zorunda kaldı. Büyük Şili depreminden sonra oluşan tsunami dalgaları, merkez üssünün kuzey ve güney kıyılarını vurdu. Şili Hükümeti, 2010 yılında yaşanan felaketin tekrarlanmaması için kıyı bölgelerinin derhal tahliyesini sağladı. Dünyanın en şiddetli depremlerinden biri olarak görülen bu büyük felakette, Şili’de “13 kişinin” hayatını kaybettiği bildirildi.
Şili Devlet Başkanı Michelle Bachelet, depremdeki bu kaybı “çok talihsiz bir durum” olarak yorumladı, kayıp sayısının bu kadar az olmasını ise halkın hazırlıklı olmasına bağlayarak iş birliği için onlara teşekkür etti.
Peki, bu nasıl olabildi? Haiti’de, Nepal’de meydana gelen çok daha zayıf depremlerde on binlerce kişi yaşamını kaybederken, böylesine büyük bir felaket Şili’yi nasıl teğet geçti? Farklı ülkelerin deprem önlemleri hakkında bilgi sahibi olmak, “Depremin zararlarını azaltmak için neler yapılabilir?” sorusuna yanıt bulmaya yardımcı olabilir.
2010’daki büyük Şili depreminin ardından hükümet, bölgede çok sayıda tatbikat yaptı ve tahliye yolları belirledi. Bu depremde de bazı kıyı kentleri ve limanları zarar görse de dalgalardan az sayıda insan etkilendi.
Daha önce de belirttiğimiz gibi, 2010 depreminde tsunami alarmı verilmemişti, hatta liderler halka evlerine dönebileceklerini söylemişlerdi. Ama bu kez hükümet tsunami uyarısı vermekte gecikmedi.
Deprem ülkelerinde yaşanan büyük can kayıplarının nedeni binalar, köprüler, barajlar gibi yapıların çökmesi. Şili’de de durum böyleydi. Ancak ülke, ekonomisi geliştikçe imkanların da artmasıyla birlikte yapılaşma standartlarını yükseltti. Hatalarından ders aldı ve önemli güvenlik kurallarını uygulamaya soktu. Sonuçta Şili’deki binaların dayanıklılığı arttı.
Şili Ulusal Sismik Çalışmalar Merkezi 2010’daki felaketin ardından yoğun bir şekilde çalışmalara başladı. Bölgesel ofisler ve hükümetin acil durum merkezleri çalışmalarını artırdı. Deniz seviyesi gözlem sistemleri geliştirildi.
Depremin ardından yalnızca yetkililer değil, halk da hızlı ama telaşlanmadan hareket etti. Şili’deki okullarda sürekli olarak tatbikatlar yapıldı, çocuklara deprem anında sakin kalmaları ve bölgeyi güvenli şekilde terk etmenin yolları öğretildi.
Şili’nin afet yardım kuruluşu ONEMI’den sorumlu eski bir ordu generali olan Ricardo Toro yukarıda açıkladığımız bu tüm süreci, şu cümlelerle yorumladı:
Eşini 2010 yılındaki Haiti depreminde kaybeden Toro, ayrıca “önleme sistemlerinin hayat kurtarmaya odaklanması gerektiğini” söyledi.
Kaynaklar: britannica, bbc, theguardian, nytimes
İlginizi çekebilir: Doğal afetlerden etkilenen ülkeler ve eğitim çözümleri