Yirmi yaş dişi pek çok genç ve yetişkinin sıkıntılı süreçlerinden biridir. Çünkü yirmilik dişler çıkarken özellikle ağızda uygun yer yoksa ciddi ağrı yaratabilir ve diş çürüklerine neden olabilir. 20’lik diş ismi 17-21 yaş aralığında çıktığı için böyle adlandırılır. Ağzın en arka tarafında üst ve altta 2’şer tane 20 yaş dişi çıkar. Yirmilik dişler ağızda çıkan son dişlerdir. Aslında ağızdaki 32 diş, yirmilik dişlerin çıkmasıyla tamamlanmış olur. 20’lik diş aslında azı dişleridir. Herkeste 20 dişler tam çıkmayabilir. Bazı kişilerde 20’lik dişler sorunsuz çıkarken çoğu kişi 20’lik diş ağrısı çeker. Çünkü ağızda boşluk bulamayan 20’lik gömülü diş ciddi bir ağrıya sebep olur. Bu kişide diş çürüklerine neden olurken 20’lik diş ağrısı dayanılamaz olursa 20’lik diş çekilir.
“20’lik diş ne zaman çıkar?” sorusuna tam bir cevap verilemez. Çünkü yirmilik dişler, çoğunlukla 17-21 yaş arasında çıkar ama bazı kişilerde 21 yaşı aşıp 25’inde de çıkabilir.
Azı dişleri ağızda en çok sorun yaratan dişlerdir. Dünyada her yıl milyonlarca 20’lik diş çekimi yapılır. Çünkü olması gereken 20’lik dişler, diş etinde yeterli alan bulamayıp gömülü kalır. Yirmilik diş çekimi şu nedenlerle de yapılır:
Yirmilik dişe müdahale edilmemesi uzun vadede ciddi sorunlar doğurabilir. Dişin etrafındaki doku kiste dönüşebilir ve bu kemik kayıplarına kadar götürebilir. 20’lik diş, diş etinin alt ve yan tarafındaysa köklere zarar vererek yakındaki dişleri yok edebilir. Bir kısmı gömülü 20’lik dişin etrafında besinler sebebiyle bakteri ve plak birikebilir. Bu da dişi çürütüp müdahale edilmezse dişin kaybına kadar varabilir. Ağızdaki bu sorunlar çoğunlukla antibiyotik ve antiseptik gargaralarla tedavi edilir.
Diş hekimleri genellikle 20’lik dişlerin cerrahi olarak alınmasını tavsiye eder. Bazı diş hekimleri ise sağlıklı 20’lik diş çekimini doğru bulmazlar. Zaten yirmilik dişlerin çıkması için yeterli alan varsa ve herhangi bir sorun yoksa dişler çekilmez. Olağan şekilde sürmeleri beklenir. Sadece çıkarken yirmilik diş ağrısı hissedilebilir.
Yirmilik dişler genellikle ağrı ile kendisini gösterir. Dişler gömülü ise yani çıkacak alan bulamıyorsa yarattığı ağrı son derece şiddetlidir. “20’lik diş ağrısı nerelere vurur?” sorusunu bile sordurabilir. Çünkü yirmilik diş ağrısı; çenede ve başta bile hissedilir. 20 yaş dişi ağızda enfeksiyona neden olduğuysa şu belirtileri verir:
20’lik dişlerin çekilmesine karar verilmeden önce diş röntgeni çekilir. Çünkü röntgen ile yirmilik dişin ne kadar gömülü olduğu belirlenir. Diş muayenesi ile birlikte doktorunuz röntgen sonucuna göre doğru tedaviye karar verir. Apse, vb. bir sorun olmadığı sürece, yani başka herhangi bir tedaviye gerek kalmadan diş hekiminiz ve sizin belirlediğin uygun bir zaman 20’lik diş çekimi gerçekleştirilir. Her zaman diş çekimi kararı verilmez. Ancak 20’lik dişlerin çekilmemesi kararı o an alınsa bile bu dişler tamamen çıkana kadar takip edilmelidir. Çünkü ciddi sağlık sorunlarına neden olabilirler.
Yirmilik dişlerin çekilmesi dişin, diş etine ne kadar uzak olduğuna bağlı olarak şekillenir. Diş eti uyuşturulur, dişin çekileceği bölgeye bir iğne vurulabilir. Lokal bir anestezi uygulanır. Bir alet yardımıyla diş gevşetilir ve pense ile çekilir. Çekilen diş bölgesi temizlenir ve kanamanın durması için gerekli tedavi uygulanır. Bazen diş etinde küçük bir kesik yaratılabilir ve diş çıkarılmadan önce küçük parçalara ayrılabilir.
Yer darlığı 20’lik dişlerin açılı çıkmasına, sıkışmasına, kısmen çıkmasına veya gömülü olmasına neden olur. Yirmilik diş, tamamen gömülü yani diş etinin altındaysa çene cerrahı tarafından bu işin çıkarılması gerekir. 20’lik diş ameliyatı öncesi uyuşturma için bir ilaç verilir. Bu bazen sedasyon olabilir. Böylece ağrı hissedilmez. Cerrah diş etini keserek 20 yaş dişini alır.
20’lik diş çekimi 20 dakika kadar sürebilir. Bu süre zorlu operasyonlarda uzayabilir.
Diş çekimi sonrası nadir olarak alt dişler çekilirken sinirler zarar görebilir. Bu da dudak, dil ve çenede uyuşmaya neden olabilir. Kan pıhtınız kemikleri ve sinirleri açıkta bırakırsa, bu kuru soket (alveolit) adlı ağrılı bir duruma yol açabilir.
20’lik diş çekimi sonrası birkaç gün ağrı ve şişlik olması olağandır. Morluk da oluşabilir. Yirmilik diş çekimi sonrası ilk gün muhtemelen kanama olur. “20’lik diş ağrısı kaç gün sürer?” diye düşünebilirsiniz. Operasyondan sonra ağrı bir hafta sonuna doğru azalır ve sonra diner.
20’lik diş çekiminden sonra 24 saat boyunca dişlerinizi nazikçe fırçalayın. Dişin çekildiği bölge ve komşu olan bölgeleri doğrudan fırçalamayın. Doktorunuzun tavsiyesi üzerine antibiyotik ve ağrı kesiciler kullanabilirsiniz. İyileştirmeyi hızlandırmak için şu önerileri uygulayabilirsiniz:
Diş çekimi sonrası şu sorunlarla karşılaşırsanız mutlaka doktorunuzu arayın:
Yirmilik dişler diğer dişlere göre daha serttir. Bu da çürüklerin daha kolay oluşmasına zemin hazırlar. Bu nedenle dişler çıktığında enfeksiyon oluşmaması için aşağıdaki önerilere kulak verebilirsiniz:
*Bu içeriğin geliştirilmesinde Tıbbi Direktörlük katkı sağlamıştır.
*Web sitemizdeki bilgiler kişileri tanı ve tedaviye yönlendirme amacı taşımaz. Tanı ve tedaviye yönelik tüm işlemlerinizi doktorunuza danışmadan uygulamayınız. İçeriklerde Acıbadem Sağlık Grubu'nun tedavi edici sağlık hizmetlerine yönelik bilgiler yer almamaktadır.
Yirmi yaş dişleri genel olarak çene kemiğinde bulunduğu konum dolayısıyla, üzerinin diş eti kalması nedeniyle gömük durmaktadır. Dişin bir bölümünün diş etiyle kaplı olması durumunda sıklıkla enfeksiyon ve bunun neden olduğu çene açma esnasında ağrı ve azalma, yüzde şişme meydana gelmektedir. 20’li yaşlar döneminde çıkmasının sebebiyle 20’li dişer adını alan bu dişlerden, ağzın en arka kısımlarında ve hem alt hem de üst çenede bulunan 8. sıra dişleridir. Genellikle üstten ya da alttan değil de, yan dişe yaslanarak çıkan bu dişler, herhangi bir soruna sebep olmuyorsa çekilmesi gerek duyulmamaktadır. Herhangi bir sıkıntıya neden olmasa bile diğer dişlerin sağlığı ve düzgün sıralanması açısından, yirmilik dişlerin çekimi gerekebilmektedir. Bu dişlerin çekimi, çene cerrahları tarafından, lokal anestezi ile uyuşturularak yapılmaktadır. Gömülü dişlerin çekiminin zorluğu, köklerin pozisyonlarına bağlı olmaktadır. Bu yüzden ilk olarak diş röntgeni çekilerek, problem yaratan 20’lik dişin konumu belirlenmelidir. Üstte bulunan 20’lik dişler genelde daha sık etkilenirler ama alt dişleri söküp çıkarmak daha kolaydır.
20’lik dişlerin çekilme durumları şu şekildedir;
20’LİK DİŞ AĞRISI VE BELİRTİLERİ
20’lik diş ağrılarında iki durum göz önünde bulundurulmalıdır. Bunların birincisi 20’lik dişin neden olduğu yansıma ağrılar, ikincisi ise dişte meydana gelen ağrıdır. 20’lik diş ağrısı, diş etinin iltihaplanmasından veya çürükten kaynaklanmaktadır. Şiddetli ağrıya dönüşmeden önce tatlı yiyecekler yenildiği zaman hassasiyetin oluşması, soğuk uyaranlarda keskin ve anlık bir sızı ağrının oluşması şeklinde kendini hissettirir. Bu aşamalarda müdahale edilmediği sürece şiddetli ağrıya dönüşmektedir. Baş, boyun bölgelerinde oluşan ağrıların kaynağı da bu dişler olabilmektedir. Bu durum yansıyan ağrı olarak tanımlanmaktadır. Özellikle farklı bir neden konulmuyorsa, baş ve boyun bölgesi ağrılarında ilk atılacak adım, 20’lik dişin çekimidir.
20’LİK DİŞİN ZARARLARI
20’lik yaş dişleri çekilmediği takdirde kişinin hayatını bir çok açıdan olumsuz etkilemektedir. 20’lik diş belirtileri görülmeye başlandığı an mutlaka doktor kontrolü yapılması gereklidir. Bazı yirmilik dişler kısmen görünse bile bazen tamamen gizli kalabilmektedir. Yirmilik dişler çene içinde ters veya yatay büyüyebildikleri için, diş yapısını bozar ve diğer dişleri çarpıtır. Yirmilik dişler her ne kadar diş etleriyle kısmen ortaya çıkarsa bu durumda kişi için bazı sorunlar oluşturmaktadır. Diş hastalıklarına sebep olan bu durum aynı zamanda bakteri ve mikrop oluşumunu arttırır. Diş etinden yarım çıkan gömülü diş kesinlikle çektirilmelidir. Aksi takdirde yanındaki dişleri de çürütebilir, ağız kokusuna sebebiyet verebilir. Bu yüzden, ağız ve çene sağlığınıza zarar verebilecek 20’lik yaş dişlerinin mutlaka çekilmesi gereklidir.
20’LİK DİŞ ÇEKİMİYLE, NORMAL DİŞİN ÇEKİMİ AYNI MIDIR?
Normal diş çekimiyle farklı olan yirmilik diş çekimlerinde, dişin, çene kemiğindeki konumu, pozisyonu, üzerinin diş etiyle kapalı olup olmaması önemli etkenlerdendir. Bu durumlarda diş çekimi oldukça zorlaşmaktadır. Ama normal diş çekiminde dişler, diş etinin üstündedir ve yirmilik dişlere göre daha kolay çekilir. Normal dişlerde şişme ve kanama daha çabuk iyileşirken, yirmilik dişlerin çekiminde iyileşme süreci normalinden daha uzun sürmektedir.
20’LİK DİŞ ÇEKİMİ SONRASI DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN HUSUSLAR
20’lik dişlerin çekilmesinde diş bakımına dikkat edilmeli. Dişin çekildiği yer kurcalanmamalı ve yara ile oynanmamalıdır. Aksi takdirde dişte enfeksiyon oluşumu ve yaradan kanama kaçınılmazdır. Diş çekiminin gerçekleştiği tarafta 24 saat boyunca çiğneme gerçekleştirilmemelidir. Sigara ve alkol gibi maddelerin tüketilmemesinin yanı sıra, mümkün olduğunca az tükürülmelidir. Operasyondan sonra yüzde şişme olmasının engellenmesi için, dişin olduğu yanağa mutlaka buzlu kompres uygulanarak, şişmenin önüne geçilebilmektedir. Diş çekimi sonrasında kanamanın kontrol altına alınması için 15 dakikada ya da yarım saat boyunca tampon yapılması gereklidir.
Bu yazımızda Cerrahi Tedaviler olan apikal rezeksiyon, gömülü diş çekimi işlemlerinin hangi durumlarda yapılacağı, gömülü diş çekim ücretlerinin neye göre belirlendiği, çekim öncesi ve sonrası yapılması gerekenlerden bahsedeceğiz.
Kanal tedavisi ile iyileştirilmesi mümkün olmayan patolojik oluşumların, inatçı apselerin; dişin kök ucunu da içeri alacak şekilde çıkarılmasına apikal rezeksiyon denir. Kök ucu patolojik oluşumlardan temizlenir ve başarılı bir tıkama ile enfeksiyonun tekrarlaması engellenir. Bu işlem için kök hizasında bir pencere şeklinde açıklık ve oradan hareketle patolojik dokuların küretajı yeterli olmaktadır. Apikal rezeksiyon işlem yapılacak diş sayısına göre de değişebilmekle beraber yarım saat civarında sürmektedir.
Kök Ucu Ameliyatı
Rezeksiyon işlemi uygulanır. Kanal tedavisinin başarısızlık ihtimali de azaltılmış olur. Rezeksiyon işleminden sonra kalan kök miktarı çok kısa kalacaksa çekim planlanabilir. Lezyonun büyüklüğü dişin ağızda kalıp kalmamasını belirleyecektir.
Apikal Rezeksiyon
Yaklaşık 20li yaşlarda gelişimini tamamlayan ve ağızda kendini gösteren dişler olduğu için bu adı almıştır. Diğer bir adı 3.büyük azı, 3.molar diştir. Sağlıklı bir şekilde ağızda, ark dizisi üzerinde yer alabilir. Ya da uzun süren diş iltihapları, çene arkında yer darlığı, anormal pozisyon, dişin kök şekli, çıkacağı bölge yoğun kemik tabakası, çene kemiğindeki enfeksiyonlar gibi nedenlerden dolayı ağızda kendine yer bulamayıp gömülü kalabilir.
Gömülü olarak en sık karşılaştığımız diş 20 yaş dişleridir. Pozisyonuna göre yarı gömülü, tam gömülü olarak sınıflanır. Ağız içinde hiç görünmüyorsa ve tamamen kemik içindeyse kemik retansiyonlu gömülü diş, üzerinde diş eti varsa mukoza retansiyonlu gömülü diş olarak sınıflandırılır.
Kesinlikle böyle bir durum yoktur. Ark içinde doğru yerini almış ve sağlıklı olduğu durumda normal dişlerden farklı olarak düşünülmez. Karşı dişi ile doğru teması varsa aktif çiğneme görevi yaparlar. Bu dişlerin çekilmesine gerek yoktur.
Çekim kararı verilmesi için sebep olduğu veya neden olabileceği bir problem gerekir.
Tam gömülü olan dişlerde; ağrı durumu, dişin çene kemiği içerisine ne seviyede gömülü olduğu, gömülü dişin komşu dişe zarar verme ihtimali, kist tümör gibi patolojik yapılar, ortodonti planına göre çekim kararı verilebilir.
Ağız içinde tamamen veya bir kısmı sürmüş dişlerde ise ağız hijyeni çok önemlidir, temizlenemeyen alan oluşmasına bağlı enfeksiyon, ağrı, şişlik gelişebilir. Konum gereği temizlenmesi zor dişlerdir. Apse oluşumuna neden olmuş; çürük veya kırık 20lik dişler ertelenmeden çekilmelidir.
Gömülü Diş Ağrısı (20lik Ağrısı) Nasıl Olur?
Spontan ağrı ilk semptom değildir. Daha öncesinde problem için vücuda sinyaller gönderilir fakat dikkate alınmazsa, kendi kendine tetiklenen ağrı gelişmeye başlar. Daha önce çevre dokularda yanma, ufak şişlik, diş eti ağrısı görülebilir. Rutin kontrollerin önemi burada ortaya çıkmaktadır. Eğer bu semptomlardan gelen uyarı dikkate alınmaz ise daha şiddetli belirtiler başlar.
Çene eklemi bölgesinde ağrı, kulakta çınlama, ağız açıklığında daralma, diğer dişlere yayılan ağrı şikayetlerinin hepsi hastalar tarafından tasvir edilmektedir. Tamamen gömülü olanlar ise son seviyeye gelene kadar gizlenebilir. Röntgenler bu aşamada en önemli dayanağımızdır.
Rutin diş hekimi kontrolleri yine bu konuda da önem taşımaktadır.
Böyle bir şikayetiniz varsa ilk işiniz bir diş hekimine gitmek olmalıdır.
Antibiyotik ve ağrı kesici ile ağrı baskılanabilir fakat ilk fırsatta tekrar oluşur. Çekimi planlamalı ve vakitsel uygunluğunuz olduğunda problem kaynağından kurtulmalısınız.
Eğer çekilmezse bir süre sonra antibiyotiklere de dirençli hale gelecektir. Antibiyotik kullanımı ile ilk başta iki günde rahatladığınız durum, iki kutu antibiyotik ile çözülmeyecek hale gelebilir. Bu tedaviyi ertelemek psikolojik ve bedensel sağlığınıza zarar verir.
Gömülü dişlerin çekimi sürmüş bir diş çekimine göre daha yorucudur. Tam kemik retansiyonlu dişlerde bir miktar kemik de kaldırıldığı için sonrası şişlik görülebilir. Buz uygulaması ve ilaçlar ile bu şikayetler de ortadan kaldırılmaya çalışılmaktadır. Ağız hijyeni ve hekim önerilerine çok dikkat edilmelidir. Daha öncesinde diş enfeksiyonu nedeniyle fazla miktarda antibiyotik kullanmış olmanız; iyileşme süresini biraz geciktirecektir. Alt üst beraber 20 yaş çekimi sık uygulanan bir yöntemdir. Hasta çekim tarafını bir süre kullanamayacaktır, bu sürede çift iyileşme ile tek seansta ili adet 20lik diş çekilebilir.
Lokal anestezi etkisi altında çekileceği için ağrı hissedilmez. Bölge tamamen uyuşuktur. Çok eski yıllardan kalma kötü diş çekimi tecrübesi olanlarda bu korku hat safhadadır. Ağrılı bir çekim işlemi; hekim tarafından da uygulanmaz. Diş çekiminden sonra da tavsiyeleri harfiyen yerine getirmeniz, süreci çabuk atlatmanıza yardımcı olacaktır.
Yirmi Yaş Dişi Ameliyatından Sonra Neler Yapmalıyım?
Gömülü Yirmi Yaş Dişi Çekimi Nasıl Yapılır?
Fizik mantığı ile anlatalım. Sigara çekilirken vakum etkisi ile alçak basınç bölgesi oluşur ve ağız dokuları boşluğa doğru hareket eder. Sigara ve pipet ile bir şeyler içilmesi durumunda, çekim boşluğunda bulunan kan pıhtısı kopabilmektedir. Bu yüzden çekim sonrası 5 gün sigara içilmemesi önerilir. Pıhtı kopması durumunda alveolit (Dry soket) dediğimiz ağrılı süreç başlar. Ağrının geçirilmesi için hekim tarafından bölgeye ilaç yerleştirilmesi, antibiyotik kullanımına devam edilmesi gerekebilir.
Gömülü dişin hangi bölgede olduğu, sinir ile mesafesi, konumu çok önemlidir. Tomografi ile üç boyutlu olarak değerlendirilerek çekim planlanır. Çıkmış 20 yaş dişlerinin çekim ücreti gömülü dişlere göre daha uygundur. Yine mukoza retansiyonlu gömülü dişler kemik retansiyonlu gömülü dişlere göre daha uygun fiyatlanır. Röntgen analiziniz olmadan çekim yapılamaz. Gömülü olmayan dişlerde çekim ücretleri 150tl civarındadır.
Sinire yakın gömülü dişlerde yaşanabilen komplikasyonlardan birisidir. Bu tarz dişlerde işlem öncesi tomografi alınarak üç boyutlu dişin konumu tespit edilmeli ve işleme ona göre başlanmalı, hastaya bu konuda bilgi verilmelidir.
Çekim sonrası uyuşukluk hissi; iyileşme dokusunun sinire baskısından oluşabileceği gibi sinir yaralanmasından da kaynaklanabilir, bu durum geçicidir. B vitamini desteği ile kısa sürede uyuşukluk geçebilmektedir. Harabiyet oluşmuşsa, ciddiyetine göre 1 hafta ile 1 yıl arasında iyileşme sürebilir. Eğer sinirde kopma gibi bir durum varsa bu uyuşukluk kalıcıdır. İstenmeyen bir durumdur. Bu yüzden operasyon öncesi risk en aza indirilmeli, röntgen analizi detaylı yapılmalıdır.