imsak neye göre hesaplanır / Diyanet'ten imsak vaktine ilişkin açıklama - Son Dakika Haberler

Imsak Neye Göre Hesaplanır

imsak neye göre hesaplanır

İmsak

İmsakRamazan ayında oruç tutacak Müslümanlarınsahur sonrasında sabah ezanı ile birlikte başlayan yeme ve içmeyi bırakma zamanıdır. Kelime manası, kendini tutmak, bir şeyden el çekmektir. Takvimlerde, imsak'ın günlere ve illere göre başlama saatleri belirtilir. Geleneksel anlayışta sabah namazı İmsak'tan 15-20 dakika sonradır.

Orucun ne zaman başlayacağı (imsak) farklı görüşlere sebep olan bir konudur. İmsakı sabah namazından önce, sabah namazıyla birlikte, sabahın geç vaktinde ve güneşin doğmasıyla ilişkilendiren görüşler bulunmakta ve orucun başlamasını bu vakitlere göre belirleyen görüşler bulunmaktadır.[1]

İmsakın zıddı iftardır. İmsak vaktinin başlangıcı, tan yerinin ağarmasıyla başlar. Bu vakit, takvimlerde imsak vakti olarak gösterilmektedir. İmsak vaktinden iftar vaktine kadar, ibadet niyetiyle; yemeden, içmeden, küfürden, cinsî münasebetten ve diğer orucu bozan şeylerden uzak durmak, el çekmek demektir.

Ayrıca bakınız[değiştir

Eskiden imsak vakti nasıl belirleniyordu, şimdi fazladan mı oruç tutuyoruz?

Diyanet İşleri Başkanlığının Bu konudaki açıklaması şöyledir:

Diyanet İşleri Başkanlığı imsak vaktinin belirlenmesi hususunda öteden beri birbirine tamamen zıt iki tür eleştiriye muhatap olmaktadır. 

Birincisi imsak vaktinden temkini kaldırarak insanların oruçlarını riske attığı yolundaki eleştiridir. Nitekim ülkemizde yayınlanan bazı takvimler temkin süresini kullanmaya devam ettikleri için imsak vaktini Diyanet takviminden 20 dakika önce vermektedirler. Diğeri ise imsak vaktini çok erken belirleyerek insanlara fazla oruç tutturduğu yolundaki eleştiridir.

Bu tür eleştirileri de dikkate alarak (eski) Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez Ramazanın başlangıcında gerçekleştirdiği basın toplantısında gerekli beyanatlarda bulunmuş olmasına rağmen, bu hususta herhangi bir açıklama yapılmamış gibi haber ve değerlendirmelerin sürdürülmesi üzerine aşağıdaki açıklamaların yenilenmesine ihtiyaç duyulmuştur:

1. İmsak vaktinin hesapla belirlenmesi yeni bir hadise değildir. Namaz vakitlerinin hesaplarla belirlenmeye başladığı Hicri III. Asırdan itibaren imsak vakitleri de hesapla belirlenmektedir. Müslüman astronomi âlimleri geçmişten günümüze imsak vakitlerinin hesaplanmasında genellikle bugün Diyanet İşleri Başkanlığının imsakin hesaplanmasında esas aldığı kriterleri benimseyerek ‘Fecri sadık’ı tespit edegelmişlerdir. 

2. Geçmiş İslam âlimlerinin büyük çoğunluğu, imsakin hesaplanmasında Diyanet İşleri Başkanlığının esas aldığı 18º yi benimseyerek ‘fecri sadık’ı hesaplamışlardır. Bazıları ise daha ihtiyatlı davranmak üzere 19º yi esas almışlardır. 1949 yılında Diyanet İşleri Başkanı Ahmet Hamdi Akseki’nin talimatıyla Kandilli Rasathanesinin kurucusu Prof. Fatin Gökmen başkanlığında Kamil Miras, İstanbul Müftüsü Ömer Nasuhi Bilmen, Eyyüp Müftüsü İsmail Habib Erzen ve Muvaakıt Yusuf Ziya Gökçe’den oluşan komisyon da imsakin belirlenmesi için 19º yi esas almıştır. Ancak Başkanlığımız 1982 yılında imsak vaktinden temkini kaldırdığı sırada İslamın kolaylaştırma ilkesi doğrultusunda 19º yerine bilimsel bir kriter olan 18º’yi benimsemiştir.

3. Günümüzde İslam dünyasının neredeyse tamamına yakını imsak vaktinin hesaplanmasında Diyanet işleri Başkanlığının imsakin belirlenmesinde esas aldığı ölçüyü benimsemektedir. Bu itibarla geçmişteki İslam astronomlarının bu meseleyi anlamadığı, İslam dünyasındaki onlarca İslami Astronomi cemiyetinin bu işi bilmediği, şimdilerde birilerinin bu işi doğru anlamaya başladığı gibi bir sonuca götürecek yaklaşımlarla milletimizin zihninde tereddütler uyandırmaya çalışılmasını isabetli bulmuyoruz. 

4. Diyanet İşleri Başkanlığı, elbette orucun başlangıç vakti konusunda fıkıh kitaplarımızda yer alan farklı görüşleri bilmektedir. Elbette bunlardan bir kısmının itibara alınamayacak şaz görüşler olduğunun da farkındadır. Ancak Başkanlık, sorumluluk sahibi bir kurum olarak fetvaya esas olan en ihtiyatlı görüşü tercih ederek imsak vakitlerini hesaplamaktadır. Başkanlığın bu tercihi, vaktin ilk sınırını tespit esasına dayanmaktadır. Bunu da bilimsel bir kriteri esas alarak gerçekleştirmektedir. 

5. Diyanet İşleri Başkanlığı, imsakin belirlenmesinde bilimsel bir kriter olarak astronomik tanın başlangıcı olan 18º’yi esas almaktadır. Böyle bilimsel bir kriter ölçü alınmadığı takdirde toplum içinde birliğin sağlanması asla mümkün değildir. Bu hususta bugün şikâyet edilen tablo gibi manzaralar ortaya çıkar. Nitekim günümüzdeki uygulamalarda kimi takvimler imsak vaktini Diyanet takviminden yaklaşık 20 dakika önce başlatırken kimileri Diyanet takviminden bir saatten daha fazla bir süre sonra başlatmaktadır. 

6. Dört mezhebe göre yatsı namazının cevaz vakti, fecri sadığa kadar devam eder. Buna göre yatsı namazının sonu ile sabah namazının başlangıç vakti arasında mühmel vakit/boşluk (ilkinin vaktinin çıkması, ikincinin vaktinin girmesi için bir süre) yoktur. Vaktin biri çıkar, diğeri girer. Buna göre, fecr-i sadık’ın zuhuru ile yatsı vakti çıkar, sabah namazı vakti girer ve oruç için imsak başlar. Bunlar arasında, fıkıh yönünden, az da olsa bir boşluk/mühmel vakit yoktur. Buna göre fecri sadık’ın ilk oluşmaya başladığı andan sonraya bırakılması, yatsı vaktinin sonu hususunda tereddüt ortaya çıkaracaktır.

7. Başkanlığımız ibadet vakitlerine ilişkin olarak dile getirilen her türlü görüş ve düşünceyi ciddiyetle takip etmenin bir gereği olarak imsak ve yatsı vakitlerinin bilimsel gözlem yöntemleriyle belirlenmesi için Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü ile ortak bir gözlem projesi yürütmektedir. Şu ana kadarki gözlemler Ankara Bâlâ ilçesindeki 1500 rakımlı Beynam Ormanları; Bolu Gerede İlçesindeki 1900 rakımlı Arkut Dağı ile Türkiye’nin güneyinde ve deniz seviyesindeki Mersin ili Anamur ilçesinde yürütülmüştür. Gözlem çalışmalarının insan gözüne endeksli aletlerle yapılan kısmında sonuca ulaşılmıştır. Buna göre; Başkanlık takvimlerinde hesaplanan imsak vakitleri ile fecirde ortalama tan beyazlığının başlama vakti arasında ise -0.8 +- 3.5 dakika fark görülmüştür. Bu sonuç, güneşin 17.8 derece ufka yaklaştığı zamana denk gelmektedir. Başkanlık takvimlerinde yatsı vakti için güneşin 17º ufkun altına inişinin, imsak vakti için ise güneşin ufka 18º yaklaşması ölçüsünün esas kabul edildiği dikkate alındığında insan gözüne endeksli aletsel rasatlarla yapılan gözlem sonuçlarının Başkanlık takviminde verilen imsak vakti ile örtüştüğü görülmüş ve bu sonuçlar Ramazandan önce Diyanet işleri Başkanımız tarafından halkımızla ve basınımızla paylaşılmıştır. 

8. Araştırmanın çıplak gözle yapılan rasatlar kısmında, Diyanet İşleri Başkanlığı görevlilerinden müteşekkil denek gözlemciler tarafından 28 adet yatsı, 22 adet imsak gözlemi olmak üzere toplan 50 adet görsel gözlem yapılmıştır. Ancak ışık etkisi ve ufuk kirliliği gibi tesirler göz önünde bulundurularak; sağlıklı sonuçlara ulaşılması amacı ile çıplak gözle yapılan gözlemlere bir süre daha ve fakat mümkün mertebe ışık etkisinden olabildiğince uzak daha değişik yerlerde devam edilmesi kararına varılmıştır. Tüm gözlem sonuçları elde edildikten sonra bütün bilgiler kamuoyu ile paylaşılacaktır.

9. Gerek aletsel gözlemlerle ve gerek çıplak gözle yapılan rasatlarla ulaşılan sonuçlarda şu ana kadar, günümüzde seslendirilmeye başlayan ve imsakin güneşin 10º ufka yaklaşmasından daha az bir zamana tekabül eden bir vakitte başlatılması yolundaki görüşü destekleyen en ufak bir bulguya rastlanmamıştır. Zaten söz konusu iddia sahiplerinin dile getirdiği görüşleri İslam tarihi boyunca kabul eden hiçbir ciddi ilim insanı olmadığı gibi günümüz İslam dünyasında bu alanda söz sahibi olan hiçbir ilim insanı ve astronom da benimsememektedir. 

10. Şer’î vakitlerin belirlenmesi, Diyanet İşleri Başkanlığının en önemli vazifelerinden biridir. Çünkü en başta ibadetler olmak üzere Müminlerin dini hayatı ile ilgili pek çok husus, şer’î vakitlerle irtibatlıdır. Yatsı namazı vaktinin sonu, sabah namazı vaktinin ve orucun başlangıcı olan imsak vaktinin belirlenmesi de bu vazifenin bir parçasıdır. Halkımız, ibadet hayatlarıyla ilgili hususlarda bir tereddüt yaşamamalı ve bu hususta Başkanlığımıza güvenmeye devam etmelidir.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

(DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI BASIN VE HALKLA İLİŞKİLER MÜŞAVİRLİĞİ)

İmsak Vakti Nasıl Belirlenir?

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır.Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.

İmsak vakti neye göre hesaplanıyor?

İmsak vakti neye göre hesaplanıyor?

emrahbulut9
iftar vakti daha geç olan bir şehrin imsak vakti nasıl daha erken oluyor? örneğin bugün için osmaniye imsak3.48 akşam19.57, hatay imsak3.53 akşam 19.56. osmaniye daha doğuda olduğu için imsakın erken olması normal ama güneş hatayda daha mı erken batıyor? Aynı gün ankara imsak3.47 akşam20.18. ankarada hataydan 6dk önce imsak oluyor ama 22dk daha geç iftar oluyor.


Cevap: imsak vakti neye göre hesaplanıyor?

musab
enlemle alakalı o kardeş


Cevap: imsak vakti neye göre hesaplanıyor?

emrahbulut9
enlem deyil boylama göre güneş doğuşu batışı değişir. zaten kafa karıştıranda daha batıdaki bir şehrde daha önce imsak olması


Cevap: imsak vakti neye göre hesaplanıyor?

musab
enleme göre değişir.boylam sadece yerel saatle ilgilidir.


mum
İMSAK VAKİTLERİNİN HESAPLANMASI

Diyanet işleri başkanı Görmez, bir gazetecinin, "Bazı vatandaşlar, sahura bir saat erken kalktıklarını iddia ediyor ve dolayısıyla gün uzun olduğu için bir saat fazla oruç tuttuklarını savunuyorlar. Bu konuya açıklık getirir misiniz?" sorusu üzerine, şunları söyledi:

"Diyanet İşleri Başkanlığımızın Din İşleri Yüksek Kurulu diye bir kurulu var, 16 bilim adamından oluşur ayrıca Diyanet İşleri Başkanlığında bulunan vakit hesaplama dairemiz ve orada çalışan astronomlarımız (gök bilimci) var. Ayrıca Din İşleri Yüksek Kurulumuz, Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Uzay Bilimleri ve Astronomi Bilimi hocalarıyla yıllardır birlikte çalışır. Bu hocalarımız, hem İslam fıkhının temel ilkelerini hem de astronomi ilminin verilerini dikkate alarak takvimlerini öyle yapar. Onun dışındaki tartışmalar, hem usul açısından hem esas bakımından hem bilgi ve bilgi ahlakı bakımından hem de bilimsel veriler açısından sorunludur. Dolayısıyla milletimizin kalbi bu noktada mutmain (inanmış) olsun. Diyanet İşleri Başkanlığımız hiçbir zaman yanlış bir bilgiyi toplumla paylaşmaz. Herkes, bu konuda Diyanet İşleri Başkanlığına güvensin. Etrafımızda bu kadar acı hadiseler yaşanırken, ramazan, bizi değiştirmeye gelir, bize her sene rahmet, bereket getirir. Ramazanın manevi iklimine gölge düşürecek şekilde, her sene böyle bir tartışma başlatmak doğru değildir."


Erce
imsak vakitleri nasıl ayarlanır

İftarı tam güneşin battığı ana göre acariz. Bu yüzden aynı boylam üzerinde bulunan iki şehrin iftar vakitleri aynıdır. Ancak imsak, tam güneşin doğduğu an okunmaz. Eğer öyle olsaydı aynı boylam üzerinde olan şehirlerin imsak ezani aynı an okunurdu. İmsak vakti, bize tan vaktinin girdiğini haber verir. Aynı boylam üzerinde olan iki şehirden kuzeyde olanı tan vaktine daha erken girer. Güneyde olan daha geç girer. Ama ikisinde de güneşin doğduğu an aynı vakte denk gelir.

Diğer bir deyişle ayni boylam uzerinde bulunan iki sehirden kuzeyde olaninin tan vakti daha erken girer ama geç ilerler. Güneyde bulunan şehir ise tan vaktine daha geç girer ama hızlı ilerler. Ve ikisinde de güneşin doğduğu an aynıdır.

İmsak ezaninin ramazan dışında niye geç okunduğuna gelince: sabah namazı vakti imsakla başlar. Kılmak için güneş doguncaya kadar zamanı vardir. İnsanlar zorlanmasın diye ya da namazı cemaatle kılacak olanlari gecenin köründe cami yoluna dusurmeyelim diye vakit cikmadan bir yarım saat önce falan okunur. Böylelikle namaza kalkan cemaati muslimin namazdan sonra işine gücüne bakar. Yoksa gecenin köründe kalk da, namazı kıl da, tekrar uykuya dalmaya çalış ya da işe girme saatini bekle de ohhooo, olme esegim ölme.


imsak neye göre belirlenir, imsak vakti nasıl hesaplanır, sahur ve iftar vakitleri neye göre belirlenir

Bu kategoride yer alan Anne denince aklımıza... başlıklı yazımızı da okumanızı tavsiye ederiz.

Benzer Yazılar:

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır

© 2024 Toko Cleax. Seluruh hak cipta.