Istanbulda Papaz Büyüsü Yapan Kiliseler

İstanbuldaki hocalar ve cinci medyumlar

‘MÜSLÜMANLARIN en çok ziyaret ettiği kilise hangisidir?’ konulu bir anket yapılsa şüphesiz listenin en başına Taksim’deki Sent Antuan Kilisesi oturur. Mimarisi, yeri ve ziyaretçileri ile dikkat çeken kilisenin başrahibi 29 yaşındaki Romen P. lulian Pişta, Vatikan’ın görev verdiği en genç rahiplerden. Türkçe konuşan, tango merakıyla sıradışı bir papaz portresi sergileyen Pişta’ya, eğlencenin kalbi İstiklal Caddesi’ndeki bu kiliseyi ve ziyaretçilerini sorduk. Yanıtları bol kahkalıydı...

YAHU TEK BEKAR BEN MİYİM?

Röportaj için Sent Antuan’a gittiğimizde adettendir kiliseyi ziyaret ettik. İçerde başı kapalı, elinde kitabıyla dua eden kadınlardan fotoğraf çeken Arap turistlere, ilgiyle etrafı izleyen Japonlardan dua eden İtalyanlara pek çok milletten insanlara rastlıyoruz. Kısa süre sonra Pişta tüm içten gülümsemesi ve aksanlı Türkçesiyle bize ‘Hoşgeldiniz’ diyor. Bizi duvarlarda Hz.İsa’nın resimlerinin olduğu ve pederle toplantı yaptığı bir odaya alıyor. Pişta kendini anlatarak başlıyor sohbete: “Romanya’lıyım. Doğduğum köy Katolik ancak Romanya normalde Ortadoks bir ülke. 13 yaşında ailemin yanından ayrıldım ve kiliseye girdim.Bana hep ‘Zorlanmadın mı?’ diye sordular. Hayır çünkü, bizim orada birisi kiliseye girdiğinde  ‘Kiliseyle evlendim’ der. Yani ailen artık kilise olmuştur. Elbette kolay bir şey değil. Düşünsenize dünyadaki bütün nimetlerden feragat etmek, ailenden uzaklaşmak çok zor bir şey. Özellikle nasıl bekar kalacağımı soruyorlar. Yahu İstanbul’da tek bekar ben miyim? Oluyor işte, hayatta sadece evlenmek mi var? Tamam Allah bunu istiyor ama öte yandan dinimiz ‘Kim anasını, babasını benim için bırakırsa ona bin kat daha büyük aile veririm’ diyor. Bu da bana yeter.”

Ailesinin dinle çok içli dışlı olmadığını söyleyen Pişta “Babam ‘Sen şimdi papaz mı olacaksın?’ diye bana takılmıştı. Bizim oralarda papaz olmak başbakan olmak gibi bir şey. Zor bir süreç ama güzel bir şeyin peşinden gidiyorsun. Hem benim sosyal hayatım bitmiş değil ki! Vakit buldukça tango izlemeye gidiyorum. Bayılıyorum o büyülü dansa! Hem kültürle din iç içedir. Öte yandan din temizdir ama ortalığı birbirine katacak gücü var. Günümüzde yaşanan savaşlar buna örnek... Sanki Ortaçağ’a döndük! O kadar bilimden, gelişmişlikten bahsediyoruz ama barıştan çok uzak şeyler konuşuyoruz. Din adamlarının bu noktada önemli bir görevi var. Bütün dinlerin ortak noktası: Sevgi, barış, Allah korkusu... Peki biz neyi paylaşamıyoruz?” diyor.

Türk vatandaşı olacağım

Türkiye’ye ilk ziyaretini 2005 yılında öğrenciyken yapan Pişta, o gün İstanbul’da kalmaya karar vermiş: “Hocalarıma ‘Türkiye’de çalışmak istiyorum’ dediğimde çok korkmuşlardı. Başıma bir şey geleceğini düşündüler sanırım. Ama ben İstanbul’un fotoğraflarını görünce çok etkilendim. Mezun olur olmaz da hemen buraya geldim. 2008 yılında beri burada görev yapıyorum. Açıkçası alışınca her şey çok güzel! Ama yine de Türkiye’nin nasıl bir ülke olduğunu hala anlayamadım. İzmir, Konya ve İstanbul’da çalıştım. Sanki hepsi ayrı ayrı üç ülke gibi geldi bana. Çok derin ve tuhaf bir yer ama inanılmaz sevgi hissediyorum Türkiye’ye. Hatta Türk vatandaşı olmak için başvurdum, yakında sonuçlanır. Burayı çok seviyorum ancak Vatikan’da kardinal olursam buradan ayrılırım, aksi takdirde hiçbir yere gitmem.”

Pişta, aynı zamanda Katolik cematinin Türkiye temsilcisi: “Burada çalışan 6 kişiyiz. Benden sonra gelen sorumlu kişi 93 yaşında. Başlarda bana karşı biraz güvensizlik vardı ama artık bir sorun yok. Normalde benim mevkime 40 yaşında olanlar gelebilirdi ama bu paye bana bahşedildi. Bana karşı güvenleri sonsuz.”

Namaz kılan da var dua eden de

Taksim’de bulunan Sent Antuan Kilisesi bugün en çok ziyaret edilen tarihi yerlerden biri... Kilisenin başrahibi P. lulian Pişta, Türkçe, Lehçe, İtalyanca ve İngilizce ayinlerin yapıldığı Sent Antuan Kilisesi’nin ziyaretçileri arasındaki Müslümanlara dikkat çekiyor. Pişta, Türkiye ve İstanbul’da yaşamaktan duyduğu mutluluğu da her fırsatta söylüyor: “Müslümanlar, Hıristiyanlardan bile çok ziyaret ediyor burayı. Orta yaşlarda bir hanım bir sabah, hem elindeki küçük kitaptan hem okuyor hem de ağlıyordu. Yanına yaklaştım ve ne olduğunu sordum ‘Oğlumla ilgili sıkıntılarım var ne yapacağımı bilmiyorum’ dedi. Ona dua edeceğimi onun da Allah’tan yardım istemesini söyledim. Kadın Müslüman, elindeki de dua kitabıydı. Burada namaz kılan, dua eden çok Müslüman var. Sabahtan akşama kadar herkese açık. Bazen hakaret edenler, kilisenin duvarına tuvaletini yapanlar oluyor ama biz bunlardan yılmıyoruz.”

VAN’DAN PAPAZ BÜYÜSÜ BOZDURMAYA GELİYORLAR

Sent Antuan Kilisesi’nin başrahibi Pişta’ya buradaki beş yıllık görevi boyunca unutamadığı anıları soruyoruz: “Bir Müslüman kadın 23 saat yol yapıp Van’dan benim yanıma papaz büyüsü bozdurmaya geldi! Bana ‘Bana ancak büyüyü siz bozabilirsiniz, dediler diye buraya geldim’ dedi. O kadar şaşırdım ve kızdım ki... Ona dua edeceğimi ama kendi dinini ve kendisini tanımasını söyledim. Bu şekilde gelen çok insan oluyor. Hem o papaz büyüsü nerden çıktı hala anlamış değilim!

1725’te yapılan ve 1912’de son hailini alan Sent Antuan Kilisesi çok sayıda dizi ve filme ev sahipliği yaparken, Başrahibi  Pişta da Muhteşem Yüzyıl dizisinde Prenses Isabella Fortuna rolüyle yer alan Melike İpek Yalova’ya danışman olmuş.

ÖNSÖZ

GİRİŞ

ŞEYATAN VE CİNLER
  Şeytan
  Cinler
  Şeytan ve Cinler İnsanları Nasıl Etkiler?
  İsa Mesih’in Mucizeleri

BÜYÜ, BÜYÜCÜLÜK, MEDYUMLUK, ÜFÜRÜKÇÜLÜK, FALCILIK
  Büyü, Büyücülük Nedir?
  İnsanlar Neden Büyücülere, Medyumlara,
  Üfürükçülere, Falcılara Başvururlar?
  Bir Gazete Haberi: Cin Hastanesi Kapatıldı
  Muska, Nazar Boncuğu, İğne, Sabun.
  Papaz Büyüsü Hakkında Medyumlar,
  Büyücüler, Üfürükçüler Ne Diyor?
  Falcılık Nedir?
  Kutsal Kitap (Tevrat, Zebur, İncil) Büyücülük,
  Medyumluk, Üfürükçülük, Falcılık Hakkında
  Ne diyor?
  Sonuç

ÇARESİZLİK HİKÂYELERİ
  Kocasının Geri Dönmesini Bekleyenler
  İntikam Almak İsteyenler
  Psikolojik Sorunları Olanlar
  Günah İçinde Yaşayanlar
  Sonuç

KÖTÜ RUHSAL ETKİLERDEN NASIL KORUNURSUNUZ?
  Büyüye Karşı Tevrat, Zebur, İncil’den
  Uyarlanmış Birkaç Dua

  Ek 1: Papaz olamayan bir üfürükçünün yaptığı büyü kâğıdı
  Ek 2: Büyü yapmak isterken dolandırıldı
  Ek 3: 2300 yıllık kara büyü bulundu
  Ek 4: Büyü adı altında dolandırıcılık yapanlar hapse mahkum oldu

SON SÖZ: Siz Kapı Açarsanız, Siz Kapıyı Kapatırsanız

KAYNAKLAR

Eskişehir’de yaşayan İranlı Hristiyanlar, Mustafa Kemal Paşa Mahallesi’nde bir evi kiralayarak kiliseye çevirdiler. Burada ibadetlerini huzurlu bir şekilde yaptıklarını söyleyen Papaz Behrang Bija vatandaşlara bir de uyarıda bulundu. Papaz Bija, “Papaz büyüsü yaptırmak ya da bozdurmak için çeşitli kişilere gidenleri duyuyoruz. Papaz büyüsü diye bir şey yok. İtibar etmeyin” dedi.

Kemal ATLAN / Eskişehir

Yayınlanma: 14:43 - 26 Kasım 2018 Güncellenme:

Eskişehir'de yaşayan İranlı Hristiyanlar Mustafa Kemal Paşa Mahallesi'nde bir ev kiraladılar. Protestan Kilisesi'ne çevirdikleri evde dini inançlarını yerine getirmeye çalışan Hristiyan vatandaşlara Papaz Behrang Bijani de papazlık yapıyor. Papaz Behrang Bija, Türkiye'nin dini inançlar konusunda hoşgörülü bir ülke olduğuna vurgu yaparak, özellikle Eskişehir'de yaşıyor olmaktan büyük bir onur duyduklarını söyledi.

SÖZCÜ

“İRAN'DA DİNİMİZİ ÖZGÜRCE YAŞAYAMADIK”

İran'da dinlerini özgürce yaşayamadıkları için göç etmek zorunda kaldıklarını ve Birleşmiş Milletler’in kendilerini Türkiye'ye gönderdiğini anlatan Bijani, “Bizim istediğimiz tek şey ibadet özgürlüğüydü. Ülkemizde ibadetlerimizi rahat bir şekilde yapamıyorduk. Birleşmiş Milletler’e başvurduk. Bizi Türkiye'ye gönderdiler. Ankara'ya geldik, oradan da Eskişehir'e yönlendirildik” şeklinde konuştu.

ESKİŞEHİR'DE HUZUR VAR

Eskişehir'de herkesin barışçıl ve uyumlu bir şekilde yaşadığını, şu ana kadar olumsuz bir tepkiyle karşılaşmadıklarını aktaran Papaz Bijani, “Eskişehir'de çok huzurluyuz. Mutluyuz. İnancımıza karışan yok, niye diye soran yok, eleştiren yok… Burası bizler için gerçekten iyi bir liman oldu” ifadelerini kullandı.

SÖZCÜ

“İLK GELDİĞİMDE ENDİŞELERİM VARDI”

Açtıkları kilisede dört buçuk yıldır görev yaptığını kaydeden Papaz Bijani, şöyle konuştu: “İlk geldiğim zaman endişelerim vardı ancak Türkiye'deki sıcaklığı gördüğüm zaman bütün korkularım bitti. Bunun yanı sıra Türkiye'nin içinde en modern ve kültürel çeşitliliğe açık olan Eskişehir'de bizim için ayrı bir şans oldu”

“PAPAZ BÜYÜSÜ YOK, İTİBAR ETMEYİN”

Türk vatandaşlarına da önemli bir uyarıda bulunan Papaz Bijani, “Papaz büyüsü yaptırmak ya da bozdurmak için çeşitli kişilere gidenleri duyuyoruz. Papaz büyüsü diye bir şey yok. İtibar etmeyin” dedi.

SÖZCÜ

AnkaraBirleşmiş MilletlerEskişehirİranMustafa KemalSözcüTürkiye