istiklal marşının 2 kıtası anlamı / İstiklal Marşı 10 kıtasının anlamı ve sözleri

Istiklal Marşının 2 Kıtası Anlamı

istiklal marşının 2 kıtası anlamı

İstiklal Marşı nasıl yazıldı ? Nasıl kabul edildi?

İstiklal Marşı'nın 10 kıtasının anlamı nedir? İstiklal Marşı'nın 10 kıtasının açıklaması

ARKADAŞ! YURDUMU ALÇAKLARI UĞRATMA, SAKIN.

Siper et gövdeni, dursun bu hayâsızca akın.
Doğacaktır sana va’dettiği günler Hakk’ın…
Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın.

Bu kıtada Türk milletine sesleniş vardır. Herkesin kendini siper edip özgürlüğümüz için savaşması gerektiğini güzel günlerin ancak öyle bize geleceğini söylemiştir.

BASTIĞIN YERLERİ "TOPRAK" DİYEREK GEÇME, TANI:

Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.
Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır, atanı:
Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı.

Topraklarımızın ve bu vatanın çok büyük zorluklarla kazanıldığını ve ne pahasına olursa olsun vatanımızı satmamamız gerektiği vurgulanmıştır. Sadece toprak olarak görülmemelidir çünkü şehitlerimizin kanlarıyla sulanmıştır. Her bir adımda bizim için canını veren şehitlerimiz aklımıza gelmelidir.

KİM BU CENNET VATANIN UĞRUNA OLMAZ Kİ FEDA?

Şüheda fışkıracak toprağı sıksan, şüheda!
Canı, cananı, bütün varımı alsında Huda,
Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda.

Topraklarımıza herkesin bile isteye canını vereceği söylenmektedir. Topraklar sıkılsa her yerinden şehitlerin çıkacağı vurgulanmıştır çünkü her parçada şehitlerimizin kanı vardır. Şair burada Allah'ın her şeyimizi almasını ama bizi yurdumuzdan mahrum etmemesini söylüyor.

RUHUMUN SENDEN, İLAHİ, ŞUDUR ANCAK EMEMLİ:

Değmesin mabedimin göğsüne namahrem eli.
Bu ezanlar-ki şahadetleri dinin temeli-
Ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli.

Şair bu satırlarda Allah'a seslenmektedir. Yurdumuza hiç bir düşmanın gelmemesini, okunan ezanların hiç susmamasını istemektedir. Ve bağımsızlığımızın hep devam etmesini söylemektedir.

İstiklal Marşı'nın 10 kıtasının anlamı nedir? İstiklal Marşı'nın 10 kıtasının açıklaması

O ZAMAN VECD İLE BİN SECDE EDER VARSA TAŞIM,

Her cerihamdan, ilahi, boşanıp kanlı yaşım,
Fışkırır ruh-i mücerred gibi yerden na’şım;
O zaman yükselerek arşa değer belki başım.

Eğer şairin duaları kabul olursa ve mezar taşı olacaksa (Şehitlerin bir kısmının mezar taşı bulunmamaktadır.) o zaman başının gökyüzüne yükselecek kadar yüceleceğinden bahsetmektedir.

DALGALAN SENDE ŞAFAKLAR GİBİ EY ŞANLI HİLAL!

Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helal.
Ebediyen sana yok, ırkıma yok izmihlal:
Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet;
Hakkıdır, Hakk’a tapan, milletimin istiklal!

Özgürlük ve istiklal bizim ülkemizin hakkıdır ve her zaman da olacaktır. Türk Bayrağı göklerde her zaman dalgalanacaktır. Dalgalanmalıdır ki dökülen kanlar hem ona hem de bağımsızlığımıza helal olsun.

Etiketler :

İstiklal Marşı’nın Anlamı Nedir? İstiklal Marşı’nın 10 Kıtasının Anlamı, Türk Milleti İçin Önemi Ve Açıklaması

Milli mücadelenin devam ettiği dönemde kaleme alınan Kurtuluş Savaşı'nın kazanılacağına dair inancın tazelendiği ve diri tutulduğu marşımız Mehmet Akif Ersoy tarafından 1921 yılında yazılmıştır. On kıtadan oluşan İstiklal Marşı'mız anlamı her zaman merak edilmektedir. Bu yazımızda İstiklal Marşı'nın on kıtasına ve anlamına değineceğiz.

İSTİKLAL MARŞININ 10 KITASI VE AÇIKLAMASI

1.KITA

Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak;

Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.

O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak;

O benimdir, o benim milletimindir ancak.

Şair ilk kıtada ulusa seslenmektedir. Korkmaması gerektiğini ve yurdumuzun üstünde tüten son ocak sönünceye kadar bayrağımızın dalgalanıp, ayın ve yıldızın her zaman parlayacağını dile getirmiştir. Türk milletini cesaretlendirmiştir.

2.KITA

Çatma, kurban olayım çehreni ey nazlı hilâl!

Kahraman ırkıma bir gül… ne bu şiddet bu celâl?

Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helâl,

Hakkıdır, Hakk'a tapan, milletimin istiklâl.

Şair ikinci kıtada bayrağımıza seslenmektedir. Kaşlarını çatmayıp yüzünü asmaması gerektiğini dile getirir. Aksi halde yüzünü asarsa onun için dökülen kanlarımızın helal olmayacağını söyler.

3.KITA

Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım.

Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!

Kükremiş sel gibiyim; bendimi çiğner, aşarım;

Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.

Üçüncü kıtamızda şair, özgürlüğümüzden bahsetmiştir. Özgürlüğümüze asla engel olunamayacağını, hiçbir şeyin buna cesaret edemeyeceğini söyler. Buna cesaret edilmeye kalkılırsa da önüne çıkacak olan her engeli yenecek güçte ve kudrette olduğunu söyler.

4.KITA

Garb'ın âfâkını sarmışsa çelik zırhlı duvar;

Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var.

Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir îmânı boğar,

"Medeniyet!" dediğin tek dişi kalmış canavar?

Şair dördüncü kıtada Batı'nın gelişmiş teknolojisine karşın milletimizin manevi gücünün üstün geleceğinden, manevi gücümüzün kuvvetinden bahsetmiştir. Batı'yı tek dişi kalmış canavar olarak adlandırmıştır.

5.KITA

Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma sakın;

Siper et gövdeni, dursun bu hayâsızca akın.

Doğacaktır sana va'dettiği günler Hakk'ın…

Kim bilir, belki yarın… belki yarından da yakın.

Beşinci kıtamızda yine bir ulusa, Türk milletine sesleniş vardır. Şair, güzel günlerin ancak herkesin mücadelesiyle geleceğini, özgürlüğümüzün için vücudumuzu siper edip savaşılması gerektiğini söylemiştir. Bu güzel günlerin belki yarın belki yarından da yakın olacağını söyleyerek halkın umudunu da arttırmıştır.

6.KITA

Bastığın yerleri "toprak!" diyerek geçme, tanı!

Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.

Sen şehîd oğlusun, incitme, yazıktır atanı;

Verme, dünyâları alsan da, bu cennet vatanı.

Toprağımızın vatan olduğunu sadece toprak diyerek geçilmemesi gerektiğini vurgulayan Mehmet Akif Ersoy, vatanın büyük zorluklarla kazanıldığını ve dünyalar önüne serilse de vatanın satılmaması gerektiğini vurgulamıştır. Bu toprakların şehitlerimizin kanıyla sulandığını unutmamalı ve vatan için canını veren şehitlerimizi hatırlamamız gerektiğini söylemiştir.

7.KITA

Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki fedâ?

Şühedâ fışkıracak, toprağı sıksan şühedâ!

Cânı, cânânı, bütün varımı alsın da Hudâ,

Etmesin tek vatanımdan beni dünyâda cüdâ.

Şair yedinci kıtada bu cennet vatan için herkesin canını vermek isteyeceğini söylerken her bir karışının, toprağının şehit kanı olduğunu dile getirir. Rabbimizin her şeyi almasını ama bizi vatansız bırakmamasını dile getirir.

8.KITA

Ruhumun senden, İlâhî, şudur ancak emeli:

Değmesin ma'bedimin göğsüne nâ-mahrem eli!

Bu ezanlar-ki şehâdetleri dînin temeli Ebedî yurdumun üstünde benim inlemeli

Şair bu kıtada Allah'a seslenmektedir. Yurdumuzun işgal edilmemesi ve ezanlarımızın asla susmamasını istediğini söyler. Bağımsızlığımızın her daim devam etmesini istediğini dile getirir.

9.KITA

O zaman vecd ile bin secde eder –varsa- taşım;

Her cerîhamdan, İlâhî, boşanıp kanlı yaşım,

Fışkırır rûh-i mücerred gibi yerden na'şım;

O zaman yükselerek Arş'a değer, belki başım.

Şair burada dualarını kabul olması ve mezar taşının olmasıyla başının göğe değecek kadar yüceleceğini söylemiştir.

10.KITA

Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilâl;

Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helâl.

Ebediyen sana yok, ırkıma yok izmihlâl:

Hakkıdır, hür yaşamış bayrağımın hürriyet;

Hakkıdır, Hakk'a tapan milletimin istiklâl!

Şair son kıtamızda bayrağımızın her zaman dalgalanacağından özgürlüğün ve bağımsızlığın ülkemizin hakkı olduğundan bahsedilmektedir. Öyle ki bayrağımız her daim dalgalanmalıdır ki dökülen kanlar bayrağımıza helal olsun.

İSTİKLAL MARŞI OKUNUŞU - İstiklal Marşı 10 Kıtası Sözleri, Anlamı Bestesi Ve Yazılışı
İstiklal Marşı nasıl yazıldı ? Nasıl kabul edildi?" height="auto" src="https://cdn.bolgegundem.com/d/news_t/1016970.jpg" width="160">12 Mart İstiklal Marşı'nın Kabulü

İstiklal Marşımızın Kabulünün 98. Yılı

İstiklal Marşımızın Kabulünün 98. Yılı

   

Bugün, İstiklal Marşı’mızın kabulünün 98. yılını kutlamak ve şairi merhum Mehmet Akif ERSOY’u anmaktayız.

Mehmet Akif, kalemini cennetteki mürekkebe batırmış şairimiz. İstiklal Savaşımızın iki komutanı varsa askeri ve siyasi alanda Mustafa Kemal’dir. Manevi alanda bu orduyu hazırlayansa Mehmet Akif’tir.

Kurtuluş Savaşı’nın devam ettiği günlerde bir marşın yazılması teklif edilir. İstiklal Marşı’nın yazılması için başvuruları öğrenen Mustafa Kemal sorar: “ Neden Akif yazmadı.” Çünkü o, millet adına yapılacak böyle bir görevin para karşılığında yapılamayacağını düşündüğünden yarışmaya başvurmamıştır. Daha sonra arkadaşları ve Hamdullah Suphi Tanrıöver tarafından ikna edilir. Böylece İstiklal Marşı’mızın yazılma süreci başlar. Kalem bulamadığından tırnağı ile duvara kazır ilk mısrayı. “Korkma! Sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak.” Her kelimesine yüzlerce vatan evladının canını feda ettiği İstiklal Marşı’mız, Akif’in kalemiyle en güzel ifade tarzını bulur. Türk dünyasının en büyük şairlerinden Bahtiyar Vahapzade MehmetAkif’i anlatırken “Ben inanmirem kalemiyle yazdığına, birisi gulağına söyledi.” diyerek ifade eder düşüncelerini.

İstiklal Marşı ile neler anlatır bize Mehmet Akif?  Taceddin dergâhında gece uykusundan uyanarak iki gün içinde   yazdı Akif bu marşı. Ondan sonra da onu milletimize adadı ve Safahat adlı eserine almadı. Çünkü o artık Milletin Marşı olmuştu.

 İstiklal Marşının Anlamı eğitim dönemi boyunca karşımıza çok çıkar. Özellikle Türkçe ve Edebiyat derslerinde İstiklal Marşının anlamı ve önemi sıklıkla konu olarak işlenir. Ancak her Türk vatandaşın İstiklal Marşının anlamını bilmesi gerekir. Devletin bağımsızlığını simgeleyen unsurlardan biri olduğu için çok önemlidir. Mehmet Akif Ersoy tarafından yazılan İstiklal Marşının kabulü 12 Mart 1921 tarihinde TBMM (Türkiye Millet Meclisi) tarafından kabul edilmiştir. 

 

İstiklal Marşının Anlamı

İstiklal Marşı toplamda 10 kıtadan oluşmaktadır. Bütün kıtalarını kısa kısa özet şeklinde açıklayacağız.

 

 İstiklal Marşının 1. Kıtasının anlamı

 

 Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak;

Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak
O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak;
O benimdir, o benim milletimindir ancak

 

İstiklal Marşının ilk kıtasında şair Mehmet Akif Ersoy, zorluk içerisinde bağımsızlığını koruyan ve onu yücelten Türk milletine Korkma diye sesleniyor. Türk bayrağının ebediyen dalgalanacağını ve Türk yurdunda tüten en son ocak oluncaya kadar bayrağın göklerde olacağını söylüyor. Bayrağı sahiplenerek, millete ait olduğunu belirtiyor.

İstiklal Marşının 2. kıtasının anlamı

 

Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilâl!
Kahraman ırkıma bir gül! Ne bu şiddet, bu celâl?
Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helâl!
Hakkıdır, Hakk’a tapan, milletimin istiklâl!

 

Bu kıtada şair ciddi bir şekilde Türk bayrağına sesleniyor. Hakka tapan ve bağımsızlığı için mücadele eden millete kızma, küsme diyerek haykırışlarını ifade ediyor. Bağımsızlığa karşı bir tepki ver diyor yoksa dökülen kanların helal olmayacağını söylüyor.

İstiklal Marşının 3. kıtasının anlamı

 

Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!
Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım
Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım

 

Şair ben ezelden beridir bağımsız yaşadım, bağımsız yaşarım diyor, Hani düşman benim bağımsızlığımı ve özgürlüğümü alacakmış şaşarım diyerek cesareti ortaya koyuyor ve tepkisini net bir şekilde belirtiyor. Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım derken Eski Türk devletlerinde Ergenekon Destanını hatırlatıyor ve bağımsızlık mücadelesinde dağları aşıp, enginlere sığılmayacağının mesajı veriliyor.

 

 

İstiklal Marşının 4. kıtasının anlamı

 

Garbın âfâkını sarmışsa çelik zırhlı duvar,

Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var
Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imanı boğar,
Medeniyet! dediğin tek dişi kalmış canavar?

 

Şair burada Türk milletine sesleniyor ve garbın ne kadar topu, tüfeği olsa da Türk milletinin iman dolu göğsü olduğunu söyleyerek, Ulusun, korkma diyerek, cesaret veriyor. Türk milletinin iman dolu serhaddiyle her şeyin üstesinden geleceğini söyleyip, medeniyetin batı arasında canavarlaştığını da ekliyor.

İstiklal Marşının 5. kıtasının anlamı

 

Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma, sakın
Siper et gövdeni, dursun bu hayâsızca akın
Doğacaktır sana va’dettiği günler Hakk’ın…
Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın

 

Şair korkusuzca millete sesleniyor. Yurduma düşmanlara teslim etme, siper et kendini mücadele et düşmanları durdur diyor. Mücadele et ki, Allah’ın sana vadettiği günler mutlaka gelecektir.

İstiklal Marşının 6. kıtasının anlamı

 

Bastığın yerleri toprak diyerek geçme, tanı:
Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı
Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır, atanı:
Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı

 

Şair yine millete sesleniyor ve kendine gel diyor bastığın her toprak parçasında şehit kanı var diyor. Düşün diyor kefensiz yatan şehitleri ve vatanın için mücadeleci ol, hiç durma diyor. Bu cennet vatanı koru yücelt ve düşman eline daima koru diyor, korumadığın zamanda atanı incitirsin diye de ekliyor.

İstiklal Marşının 7. kıtasının anlamı

 

Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?
Şühedâ fışkıracak toprağı sıksan, şühedâ!
Canı, cânânı, bütün varımı alsın da Hûda,
Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda

 

Yine milletine seslenen şair kim bu güzel vatan için kendini feda etmez ki, toprağı sıksan şehitlerin kanı fışkıracak diyor ve Alalh benim her şeyimi alsa da beni bu cennet vatandan mahrum bırakmasın diyor ve millet adına bunları söylüyor.

 

İstiklal Marşının 8. kıtasının anlamı

 

Ruhumun senden, ilâhi, şudur ancak emeli:
Değmesin mabedimin göğsüne nâmahrem eli
Bu ezanlar -ki şahadetleri dinin temeli-
Ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli

 

Mehmet Akif Ersoy Allah’a sesleniyor. Vatan üzerinden okunan ezanların en büyük delilerden biri olduğunu, milletin Allah yolunda olduğunu düşmanlara kutsal yerlerin elinin değmemesini Allah’tan diliyor. Ebediyen ezan seslerinin yurdun üzerinde okunmasını da temenni ediyor.

İstiklal Marşının 9. kıtasının anlamı

 

O zaman vecd ile bin secde eder -varsa- taşım
Her cerihamdan, ilâhi, boşanıp kanlı yaşım,
Fışkırır ruh-ı mücerred gibi yerden na’şım;
O zaman yükselerek arşa değer belki başım

 

Şair bu kıtada Türk yurduna düşman eli değmediği zaman, şayet  ölmüşse mezar taşında bir taş varsa, o taş bile Allah’a olan şükranlarımı ifade eder, huzurla senin yanına gelirim diyor. Her secde etmesinde, her yarasında kanlı yaşların boşaldığını ve belki naaşının arşa değeceğini de temenni ediyor.

İstiklal Marşının 10. kıtasının anlamı

 

Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilâl!
Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helâl
Ebediyen sana yok, ırkıma yok izmihlal:
Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet;
Hakkıdır, Hakk’a tapan, milletimin istiklâl!

 

Dalgalan sende şafaklar gibi ey şanlı hilal diyerek bağımsızlığı belirtiyor. Allah’a ve Türk milletine olan inancıyla artık özgürlüğün olduğunu ve köleleştirmenin ortadan kalktığını, Türk milletinin Allah’a olan inancı ve bağlılığıyla İstiklal Savaşını kazandığını ortaya koyuyor.

 

 İstiklal Marşının Önemi

 

İstiklal Marşı Türk devletinin zor durumlarda olduğu dönemlerde Mehmet Akif Ersoy tarafından yazılmıştır. Türk milleti bağımsızlık mücadelesi verirken, bağımsızlık unsurlarından biri olmuştur. İstiklal Marşı millete cesaret vermiş ve milletin kendisine gelmesine yardımcı olmuştur. Kurtuluş savaş izlerini ve mücadeleyi benimseten kıtalarıyla aziz şehitlerimizi hatırlatmaktadır.

 

İlmik ilmik işlenen bir sanat eseri olan İstiklal Marşı özgürlüğün ve mücadelenin simgesi olmuştur. Mehmet Akif Ersoy şiiri Türk milletine hediye etmiştir. Milli marş okuduğunda milli duygularımız harekete geçiyor ve vatan için çaba göstermemiz gerektiğini anlıyoruz. Her satırında farklı durumları anlatan şair zor durumlarda da düşmanlara karşı mücadele edileceğini söylüyor. Türk milletine Korkma diye seslenerek Türk olduğunun farkına varmasını istiyor. İstiklal Marşı söylendikçe Türk bayrağı dalgalanmaya devam edecektir.

 

 

                                                                                             

 

 

                                                                                                        

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır