jacqueline bisset anna karenina / Anna Karenina () | MUBI

Jacqueline Bisset Anna Karenina

jacqueline bisset anna karenina

Jacqueline Bisset

Jacqueline Bisset, 13 Eylül tarihinde İngiltere, Weybridge’de doğmuştur. Tam adı Winnifred Jacqueline Fraser-Bisset’dir. Max Bisset adında kardeşi vardır. İngiliz olan babası Max Fraser Bisset bir doktor, avukat olan annesi Arlette Alexander ise Fransız’dır. 24 yaşında iken anne babası boşanmıştır. İngiltere'deki Lycée Français Charles de Gaulle'den mezun oldu. Okulu bitirdikten sonra da Roman Polanski ile tanıştı.
Çocukluğunda bale dersleri aldı. Gençliğinde modellik yaptı ve oyunculuk dersleri aldı. Annesi ve babası ayrıldıktan sonra, doku sertleşmesi (MS) teşhisi konan annesine bakmak için annesiyle Fransa'ya yerleşti.

Bisset yılında sinema kariyerine başladı ve ilk kez yılında başrol oynadı. Kariyeri boyunca François Truffaut, John Huston, George Cukor ve Roman Polanski gibi dünyaca ünlü yönetmenlerle çalıştı. Oynadığı çoğu film italyan ya da Fransız yapımıydı. Son 10 yıldır birçok televizyon dizisinde de oynadı.

Agatha Christie'nin aynı adlı romanından senaryosunu Paul Dehn'in yazdığı yılında Sidney Lumet’in yönetmenliğini yaptığı “Doğu Ekspresinde Cinayet” filminde Ingrid Bergman, Albert Finney, Lauren Bacall, Martin Balsam, Jacqueline Bisset, Sean Connery, Anthony Perkins, Richard Widmark, Vanessa Redgrave, Nubar Terziyan ile birlikte oynadı.

yılında "America's Prince: The John F. Kennedy Jr. Story" filminde Jacqueline Kennedy rolünü canlandırdı. yılında rol aldığı 'Under the Volcano' filmi ile Altın Küre Globe' Ödüllerine aday olmaya hak kazandı. yılında La Ceremonie filmindeki rolüyle Cezar Ödüllerine aday oldu.

10 - 19 Ekim tarihleri arasında yapılan Antalya Altın Portakal Film Festivaline katıldı.

Jacqueline Bisset, , dünyaca ünlü dövüş sanatları uzmanı Emin Boztepe ile 13 yıl aşk yaşadı.

Jacqueline Bisset, yılında oyuncu Michael Sarrazin ile evlendi ve 14 yıl evli kaldılar yılında boşandı. Catherine Sarrazin, Michele Sarrazin adında iki kızı vardır.

Ödülleri :
- Altın Küre Ödülleri - En iyi yardımcı kadın oyuncu (mini dizi) (Dancing on the Edge)

Filmleri :
- Komplo (Christina Dupre) (Sinema Filmi)
- Tutku Oyunu (Mme Schenker / La mère de Chloé)(Sinema Filmi)
- The Last Film Festival (Movie Star)(Sinema Filmi)
- Seni Şimdiden Özledim (Sinema Filmi)
- Welcome to New York (Anne Sinclair) (Sinema Filmi)
- Vivaldi (Kontes Tersigni)(Sinema Filmi)
- Two Jacks (Diana) (Sinema Filmi)
- Two in the Wave (Sinema Filmi)
- Rizzoli & Isles ( Constance Isles)(TV Dizisi)
- Eski Usul Bir Noel (Isabella)(TV Filmi)
- Nick Nolte: No Exit (Sinema Filmi)
- Death in Love (Anne) (Sinema Filmi)
- An Old Fashioned Thanksgiving (Isabella) (Sinema Filmi)
- The Fine Art of Love: Mine Ha (Headmistress)(Sinema Filmi)
- Domino (Sophie Wynn) (Sinema Filmi)
- Fascination (Maureen Doherty) (Sinema Filmi)
- Swing (Christine) (Sinema Filmi)
- America's Prince: The John F. Kennedy Jr. Story (Jacqueline Kennedy)(Sinema Filmi)
- Latter Days (Lila Montagne) (Sinema Filmi)
- The Sleepy Time Gal (Frances)
- Let the Devil Wear Black (Helen Lyne)
- Joan Of Arc (Isabelle D'Arc)(TV Filmi)
- Kaderin Oyunu (Paola Franco)
- Seremoni (Catherine Lelievre)
- Vahşi Orkide (Claudia Dennis)
- Scenes from the Class Struggle (Clare Lipkin)
- Biography (TV Dizisi)
- Anna Karenina (Anna Karenina)(TV Filmi)
- Under the Volcano (Yvonne Firmin)
- Sınıf (Ellen Burroughs)
- 'Under the Volcano
- Famous T & A (Kendisi (Arşiv Görüntüsü)(Video)
- Zenginler Ve Ünlüler (Liz Hamilton)
- Inchon (Barbara Hallsworth)
- Zaman Durunca (Kay Kirby)
- Akdenizli (Liz Cassidy)
- Dip (Gail Berke)
- St. Ives (Janet Whistler)
- Cinayet Oyunu (Anna)
- Doğu Ekspresinde Cinayet (Kontes Andrenyi)
- Şahane Serseri (Tatiana-Christine)
- The Thief Who Came to Dinner (Laura)
- La Nuit américaine (Julie)
- Stand Up and Be Counted (Sheila Hammond)
- Şeytanın İzinde (Paula)
- Believe in Me (Pamela)
- The Grasshopper (Christine Adams)
- Havaalanı (Gwen Meighen)
- L'échelle blanche (Wendy Sinclair)
- The Sweet Ride (Vickie Cartwright)
- The First Time (Anna)
- The Detective (Norma MacIver)
- Bullitt (Cathy)
- Two for the Road (Jackie)
- Cul-de-sac (Jacqueline)
- The Knack and How to Get It


Kaynak:monash.pw

Rus edebiyat ve sinemas&#;ndan bir kez daha söz ediyor olaca&#;&#;z fakat bu kez tiyatrodaki yans&#;mas&#; üzerinden Gündemimizde, Ankara Devlet Tiyatrosu’nun adeta t&#;kl&#;m t&#;kl&#;m (salonun bo&#;luklar&#;na ek koltuklar konacak denli) merak ve ilgiyle izlenen “Anna Karenina” oyunu var…

Edebiyat çevrelerinde LevTolstoy’un, Anna Karenina eseri söz konusu oldu&#;unda, “Gene mi &#;u ahlaks&#;z kad&#;n!diye söylendi&#;i anlat&#;l&#;r. Bunun ne kadar&#; do&#;ru bilemeyiz fakat yazar&#;n yaz&#;n tarihi, hayat&#; boyunca kendi yaratt&#;&#;&#; karakterle ‘geçimsiz’li&#;ine ili&#;kin kay&#;tlarla dolu. Yaz&#;m&#;z&#;n sonuna do&#;ru bunun nedenine ili&#;kin ba&#;ka önemli ipuçlar&#;n&#; daha iyi anlayabilirsiniz. Fakat bu söylence, yazar&#;n girdi&#;i her çevrede, onca ba&#;ka ba&#;yap&#;t&#;na ra&#;men, kendisine en çok Anna Karenina’n&#;n sorulmas&#;ndan duydu&#;u b&#;kk&#;nl&#;&#;&#;n ifadesi olarak hikaye edilmekte.

Tolstoy’un, daha ya&#;arken bu denli Anna ilgisiyle kar&#;&#;la&#;mas&#;n&#;n nedeni de y&#;l&#;nda tescillenen bir tespitle daha iyi anla&#;&#;ld&#;. Time Dergisi, y&#;l&#;nda, ünlü yazar&#; biraraya getirip, onlardan “zaman&#;m&#;za kadar yaz&#;lm&#;&#; en iyi roman”&#; seçmelerini istedi&#;inde; Tolstoy’un Anna Karenina roman&#; birinci ç&#;kt&#;. Yazar&#;n bu eseri onun sadece edebiyat tarihinin tüm yazarlar&#; aras&#;ndan de&#;il, Sava&#; ve Bar&#;&#;, Dirili&#; gibi ba&#;ka onlarca ba&#;yap&#;t&#; aras&#;ndan da s&#;yr&#;ld&#;.

Asl&#;nda Ankara Devlet Tiyatrosu’nun, bu yeni oyunu ile ne derece büyük bir yükün alt&#;ndan kalkmaya çal&#;&#;t&#;&#;&#;n&#; daha iyi anlatabilmek için, Anna Karenina’n&#;n öyküsüne devam edelim…

Roman karakterlerinin bir yazar&#;n parmaklar&#;ndan kitaplara dü&#;tü&#;ü andan itibaren, kendi kaderlerini kendileri yaratt&#;klar&#; söylenir. Ama Tolstoy’un Anna Karenina’s&#;, ilk kez ortaya ç&#;kt&#;&#;&#; ’den bu yana, y&#;ld&#;r, yaln&#;z kitaplarda kalmam&#;&#;; tiyatrodan sinemaya, oradan televizyon dizilerine kadar, her seferinde yeni yüzlerle onlarca kez canlanm&#;&#; ve daima büyük bir ilgi görmü&#;tür.

Tiyatrodan daha fazla izleyiciye ula&#;abilen sinemada, bir Anna Karenina ar&#;ivi ara&#;t&#;rmas&#; yapacak olsak, isimlerini saymadan geçemeyece&#;imiz çok say&#;da ünlü oyuncular ve filmler görürüz.

Örne&#;in Greta Garbo, Anna’y&#; sinema perdesinde yans&#;tan ilk aktristir. Yönetmen Clarence Brown’un, yap&#;m&#; bu ilk “Anna Karenina” filminde, Garbo’nun bu&#;ulu güzelli&#;i, Anna karakterine bürünmü&#;tür. &#;sveç kökenli aktris, o dönemde bu filmdeki rolüyle ‘New York Film Critics Circle Award’da, “en iyi kad&#;n oyuncu” seçilmi&#;tir. Fredric March’la ba&#;rolü payla&#;t&#;&#;&#; filmde Garbo, hala baz&#; ele&#;tirmenlere göre Anna Karenina’y&#; en iyi canland&#;ran oyunculardan biri

Bu filmden 13 y&#;l sonra Hollywood’ta bu kez Vivien Leigh’e ayn&#; rol verilir. Ayn&#; adl&#; yap&#;m&#; filmin yönetmeni Julien Duvivier’dur. “Rüzgar gibi Geçti”nin ünlü oyuncusu Leigh’in bu filmde zarafetiyle ak&#;llarda kalsa da Garbo’nun ba&#;ar&#;s&#;n&#; yakalayamad&#;&#;&#; söylenir.

Sovyetler, kendi hikayelerini, Hollywood’&#;n daha iyi yapamayaca&#;&#;n&#; ilk kez Aleksandr Zarkhi yönetmenli&#;indeki yap&#;m&#; “Anna Karenina” ile ortaya koyar. Tatyana Samoilova, böylece Sovyet sinemas&#;nda öne ç&#;kan ilk Anna yüzüdür. Samoilova’n&#;n oyunculu&#;undaki ba&#;ar&#;s&#; yan&#;nda, &#;ayet yan&#;lm&#;yorsak kitab&#;n asl&#;na en yak&#;n senaryoyu da bu filmde görmek mümkündür.

Sovyetler Birli&#;i’nde Yüzy&#;l&#;n prima balerini say&#;lan Bol&#;oy Balesi’nin y&#;ld&#;z&#; Maya Plisetskaya da Anna’ya bu kez danslar&#;yla hayat veren 2. ünlü olmu&#;tur. Plisetskaya’n&#;n Sovyet orkestras&#;n&#;n harkulade müzikleri e&#;li&#;indeki danslar&#; ’da kaydedilmi&#;tir.

Bir y&#;l sonra &#;ngilizler Anna Karenina’y&#; 10 bölümlük bir TV dizisiyle televizyona ta&#;&#;rlar. yap&#;m&#; dizinin yönetmeni Basil Coleman’d&#;r. Anna rolünde bu kez Nicola Pagett vard&#;r. Dizinin ba&#;ar&#;s&#;, (IMDb puan&#; 8,1) sekiz y&#;l sonra ’de, &#;ngilizlere ikinci tv dizisi için de basamak olur. Bu kez Jacqueline Bisset’in oynad&#;&#;&#; dizinin yönetmeni Simon Langton’dur.

12 y&#;l daha geçer ve günümüz sinema teknikleri ve teknolojisine en yak&#;n ilk sinema filmi ’de çekilir. &#;ngiliz yönetmen Bernard Rose, Sen Petersburg ve Moskova’da çekilen bu büyük bütçeli filmi ile Anna Karenina’y&#; haf&#;zalar&#;m&#;za kaz&#;m&#;&#;t&#;r. Filmin senaristli&#;ini de kendisi yapan yönetmen, Anna rolü için güzelli&#;i ve oyunculu&#;u ile ünlü Frans&#;z oyuncu Sophie Marceau’yu seçmi&#;tir. Sevgilisi “Count Vronsky” karakterine ise &#;ngilizlerin karizmatik sinema ve tiyatro oyuncusu Sean Bean yeniden hayat verir. &#;ki oyuncunun da ba&#;ar&#;s&#;n&#;n çok konu&#;uldu&#;u film, o dönemde toplam 2, milyon dolar bilet gi&#;esi elde etmi&#;tir.

&#;ngilizler, Anna Karenina’n&#;n getirdi&#;i ba&#;ar&#;dan, sonraki y&#;llarda da vazgeçmezler. y&#;l&#;nda David Blair’in yönetmenli&#;inde, 4 bölümlük bir TV dizisi daha çekilir; Anna Helen McCrory olmu&#;tur.

’da, Anna bu kez Rusya’n&#;n yeniden gündemindedir. Sergey Solovev yönetmenli&#;inde çekilen TV dizisi 4 bölümden olu&#;ur. Anna rolü Tatyana Drubich’ndir.

Üç y&#;l sonra ’de &#;ngiltere yap&#;m&#; bir yüksek bütçeli sinema filmi daha tüm dünyada vizyonlara girer. Yönetmen Joe Wright sinemaya getirdi&#;i tiyatro sahneleriyle de çok konu&#;ulan bir film yaratm&#;&#;t&#;r. Anna Karenina, &#;ngilizlerin güzel oyuncusu Keira Knightley ile canlan&#;r bu kez. Jude Law’&#;n oynad&#;&#;&#; Anna’n&#;n kocas&#; Alexei Karenin” ise bu filmde ilk kez daha öncekilerin aksine, ya&#;anan ac&#;n&#;n bir taraf&#; olarak daha çok yans&#;t&#;l&#;r ve ba&#;ka bir güçlü karakter olarak kar&#;&#;m&#;za ç&#;kar. Öyle ki derin mavi gözleriyle Vronsky’yi canland&#;ran Aaron Taylor-Johnson bile bazen erdemli kocan&#;n gerisine dü&#;er.

Filmde &#;ehirde geçen sahnelerin büyük bölümü, bir tiyatro sahnesinden aktar&#;l&#;rken, k&#;rsal alanlar gerçek aç&#;khava alanlar&#;na aç&#;l&#;r. Yönetmenin bu yakla&#;&#;m&#;nda, dönemin &#;ehirlilerinin, asl&#;nda daima bir tiyatro içinde ya&#;ad&#;klar&#;na dair bir gönderme yapmak istedi&#;i; k&#;rsalda ya&#;am&#;n ise daha gerçek ve özgür oldu&#;una at&#;fta bulundu&#;u kaydedilir.

***

&#;ngilizlerden sonra &#;talyanlar, ard&#;ndan tekrar Ruslar… Görüldü&#;ü gibi bu böyle sürüp gitmekte. Sinema tarihindeki ilk kay&#;t ’ten bu yana Anna Karenina, ba&#;lang&#;çta her on y&#;lda bir diyebilece&#;imiz bir aral&#;kta yeniden perdeye yans&#;rken, &#;imdilerde ba&#;ka ba&#;ka pek çok ülke dahilinde neredeyse birkaç y&#;lda bir kar&#;&#;m&#;za ç&#;k&#;yor.

Fakat tüm bu Anna Karenina tekrarlar&#; aras&#;nda, Rusya Federasyonu’nda, geçen y&#;l bir ad&#;m daha ileriye gidilmi&#;. Önce 10 bölümlük yeni bir Anna Karenina TV dizisine yönetmenlik yapan KarenShakhnazarov, ayn&#; oyuncularla, Anna’n&#;n ölümüyle biten diziden yeni bir “devam” sinemas&#; ortaya ç&#;karm&#;&#;.

Amerikan edebiyat&#;n&#;n ya da Hollywood’un s&#;k s&#;k ba&#;vurdu&#;u bu “Di&#;erlerine ne oldu?” sorusunun, böylece art&#;k Anna Karenina “literatürü”ne de girdi&#;ini söyleyebiliriz.

Anna Karenina. Istoriya Vronskogo” ad&#;yla vizyona giren yap&#;m&#; bu son filmde, Anna’n&#;n, sevgilisi u&#;runa ayr&#;lmak zorunda kald&#;&#;&#; küçük o&#;lu “Seryosha” büyüyüp asker olmu&#;tur. Mançurya’da -tesadüf bu ya- Rus-Japon Sava&#;&#;’nda, annesinin sevgilisi Vronsky’ye rastlar ! Vronsky böylece, Anna ile olan tirajik hikayesini “hat&#;rlamak istedi&#;i gibi” yeniden anlatmaya ba&#;lar…

KarenShakhnazaro’&#;n filmini görmedik. Türkiye’de vizyonu b&#;rak&#;n, Türkçe altyaz&#;l&#; olarak internette görebilece&#;imiz bile meçhul. Dolay&#;s&#;yla ne derece ba&#;ar&#;l&#; oldu&#;unu bilemiyoruz. Ancak yönetmenin, ’de ünlü MOSS Film Stüdyolar&#;’n&#;n ba&#;&#;na geçecek denli büyük bir özgeçmi&#;i oldu&#;unu ö&#;reniyoruz. Yeri gelmi&#;ken, Sovyet sinemas&#;n&#;n tarihi filmlerinin geçti&#;i bu stüdyolar&#;n, baz&#; yönleriyle Hollywood ya da pek çok Avrupa film merkezleri kadar ve-veya onlardan çok daha ileri seviyede bir teknolojiye sahip oldu&#;una ili&#;kin bir belgesel gördü&#;ümüzü söyleyelim. Buras&#; öyle düzenli tutulmu&#; bir eski zaman müze ar&#;ivine sahip ki ayn&#; zamanda yüzbinlerce antika e&#;ya veya giysi, istenildi&#;inde kolayca bulunabilecek &#;ekilde bu stüdyolarda saklan&#;yor hala…

Ve yönetmenin ayn&#; zamanda Azerilerin Karaba&#; katliamlar&#;n&#;n k&#;&#;k&#;rt&#;c&#;s&#; olarak gördü&#;ü Gorboçov’un ünlü Ermeni politikac&#;s&#; Georgi &#;ahnazarov’un o&#;lu oldu&#;unu da ö&#;reniyoruz

Shakhnazarov’un pe&#;is&#;ra Anna Karenina karakterlerine devamçekimlerine ba&#;kalar&#;n&#;n da heves edip etmeyece&#;ini zaman gösterecek. Fakat &#;ayet böyle devam ederse, Tolstoy’un, daha ya&#;arken bir anlamda kontrolündenendi&#;e duydu&#;u Anna Karenina karakterinin ilerleyi&#;inin, art&#;k eskisi gibi “tek yarat&#;c&#;s&#;” olma inisiyatifini elinde tutamayaca&#;&#;n&#; da öngörmemiz gerekebilir.

***

Tolstoy’un, &#;imdilerde (kimi eski yay&#;nlarda ) sayfay&#; a&#;an Anna Karenina eserini inceleyen edebiyat teorisyenlerinin, yazar&#;n bizzat romanda ve sonras&#;nda kendi hayat&#;na ili&#;kin anekdotlarda ortaya koydu&#;u keskin “ahlakç&#;” yakla&#;&#;mlarla destekledikleri bir teorem vard&#;r. Buna göre Tolstoy, Anna Karenina’y&#;, toplumun en küçük kolektif ya&#;am&#; “aile”nin mutlulu&#;unun önemini temel alarak; “ideal aile”nin önünde bir engel olarak gördü&#;ü, Rus aristokrasisindeki ahlaki yozla&#;malara bir ele&#;tiri olarak getirmek istemi&#;tir.

Rusya do&#;umlu Frans&#;z yazar- tarihçi Henri Troyat, kaleme ald&#;&#;&#; Tolstoy biyografisinde, yazar&#;n Anna Karenina’ya ba&#;lamadan önce, asl&#;nda ‘Peter the Great’ üzerine bir tiyatro eseri yazmaya çal&#;&#;t&#;&#;&#; ancak eser üzerinde zorlanarak ilerleyemedi&#;i bir dönemde, derinden etkilendi&#;i ama daha basit ve s&#;radan da bir öyküye odakland&#;&#;&#;n&#; yazmakta.

Buna göre, Tolstoy’un ayn&#; zamanda arkada&#;&#; olan Bibikov isimli kom&#;usunun, Anna Stepanovna Pirogova adl&#; bir metresi vard&#;r. Adam, kad&#;n&#; pek umursam&#;yordur ve hatta ba&#;ka biriyle evlenme planlar&#; yapmaktad&#;r. Hikayenin devam&#;, yazar&#;n kendi a&#;z&#;ndan &#;öyle geliyor. “Onun bu ihanetini ö&#;renen Anna, sadece birkaç e&#;yas&#;n&#; al&#;p kaçt&#;. Ve ard&#;ndan kendini trenlerin alt&#;na att&#;&#;&#; haberi geldi. Ölmeden önce Bibikov’a bir de mesaj göndermi&#;ti. Özetle ‘katilim sensin’ diyordu. ’de ya&#;anan bu olay&#; Tolstoy yak&#;ndan takip etmi&#;ti. &#;ntihar edilen tren istasyonunda polisle birlikte incelemeler yap&#;p, cesedi gördü&#;ünde; bu zavall&#; kad&#;n&#;n ya&#;ad&#;klar&#;n&#; hayal etmi&#;ti”

Tolstoy’un Anna Karenina roman&#;ndaki öykü de özet olarak bununla büyük oranda örtü&#;ür. Yüksek Rus aristokrasisinde tan&#;nan bir kocas&#; olan Anna, kendisini ba&#;tan ç&#;karan sevgilisi soylu ve bekar Vronski için, kendi o&#;lunu görememek dahil, hayat&#;ndaki her &#;eyi feda etmi&#;tir. Kocas&#;na a&#;k&#;n&#; itiraf etmi&#; ve hatta evlili&#;i içinde ondan bir çocuk dünyaya getirmi&#;tir. Kocas&#;n&#;n bu skandallar&#; kapamak için Anna’n&#;n zaman zaman sayg&#; gösterece&#;i erdemleri dahi, onun Vronski ile yeni bir hayat kurma arzusunu engelleyememi&#;tir. Bir süre sonra kocas&#;n&#;n nefretine dönü&#;en “ihanet” yüzünden bo&#;anamamas&#;; onu toplumdan uzakla&#;t&#;rd&#;&#;&#; gibi, Vronski’den de uzakla&#;t&#;r ve intihara sürükler.

Oysa yazar Anna ve Vronski öyküsü içinde, adeta içinde ikinci bir roman gibi sürdürdü&#;ü ve edebiyat teorisyenlerine göre kendisiyle özde&#;le&#;tirdi&#;i “Levin ve Kitty” a&#;k&#; ise sakin seyrinde mutlu bir evlilikle sonuçlanacak ve böylece Tolstoy, Anna’n&#;n ya&#;ad&#;&#;&#; ac&#; dolu hayata kar&#;&#;, “ideal” olan&#; okuyucuya gösterecektir…

Joe Wright’&#;n ’deki filminde, Tolstoy’un romandaki ahlaki yakla&#;&#;mlar&#;, Levin karakteri üzerinden &#;öyle aktar&#;l&#;r: “Saf olmayan a&#;k, a&#;k de&#;ildir. Kom&#;usunun kar&#;s&#;na arzu duymak, bir tür açgözlülük ve oburluktur. Ve bize insaniyetimizi birlikte payla&#;abilece&#;imiz do&#;ru ki&#;iyi seçmek ad&#;na verilmi&#; kutsal bir &#;eyin yanl&#;&#; kullan&#;m&#;d&#;r. Yoksa insan&#;n s&#;&#;&#;rlardan fark&#; kalmaz… ”

Anna Karenina’n&#;n ilk kez ortaya ç&#;kt&#;&#;&#; tarihten bu yana geçen y&#;l içinde gerek roman&#;n&#; okuyan okuyucularda, gerekse sinema ve tiyatro uyarlamalar&#;n&#; seyreden seyircilerde, gerçekten de Karenina’n&#;n ya&#;ad&#;&#;&#; ac&#;lar, insanlar üzerinde bir ahlaki sorgulamaya ve “düzeltme”ye yaram&#;&#; m&#;d&#;r ?

Yoksa “kalbinin sesinin” pe&#;inden giden Anna’n&#;n, daima ak&#;nt&#;ya kar&#;&#; kürek çekmek zorunda kald&#;&#;&#; hayat&#;nda, giderek yaln&#;zla&#;mas&#; ve filmlerde de&#;inildi&#;i gibi “kurallar&#; çi&#;neyen de&#;il, y&#;kan” radikallikte verdi&#;i mücadelenin sonunda hayat&#;ndan vazgeçmesi; insanlar&#;n ruhlar&#;n&#;n kat&#;l&#;&#;&#;n&#; sorgulamaya m&#; daha çok tesir etmektedir ?

Nihayet, her&#;eyi bir mant&#;kla izah etmek al&#;&#;kanl&#;&#;&#;ndaki Levin karakterine, yan&#;nda çal&#;&#;an köylülerden birisi, “Kar&#;n&#;z&#; mant&#;kla m&#; seçtiniz?” sorusunu sordu&#;unda, Levin, verecek yan&#;t bulmakta zorlan&#;r…

***

Belleklerdeki bütün bu “tu&#;la gibi kal&#;n” roman&#;n a&#;&#;rl&#;&#;&#; ve sinema ar&#;ivlerindeki büyülü yüzlerin haf&#;zas&#;yla, Anna Karenina eserinin bir tiyatro sahnesine s&#;&#;d&#;r&#;labilmesinin ne derece güç oldu&#;unu, böylece herkes telakki edebilir.

Sineman&#;n büyük bütçeleri; ufuk çizgilerine kadar gidebilecek aç&#;khava set olanaklar&#;; say&#;s&#;z çekim denemeleri &#;ans&#; ve daima istenildi&#;i &#;ekilde kesip yap&#;&#;t&#;r&#;labilir bir kurgulanabilme yöntemi yan&#;nda, tiyatronun s&#;n&#;rl&#; ko&#;ullar&#;nda ortaya ç&#;kan oyunlar&#;, elbette hiç kimse ayn&#; kefede tartmayacakt&#;r.

Bununla birlikte, tiyatro t&#;pk&#; sineman&#;n oldu&#;u gibi; edebiyat eserlerinin, insan&#;n yaln&#;z kelimelerle yolculuk etti&#;i hayal gücünün s&#;n&#;rs&#;zl&#;&#;&#; ile de yar&#;&#;amaz.

Böyle bir aç&#;dan bak&#;ld&#;&#;&#;nda, Ankara Devlet Tiyatrosu’nun Anna Karenina oyunu sergileme karar&#;, her &#;eyden önce ta&#;&#;n alt&#;na elini sokmakt&#;r ve bu anlamda takdire &#;ayand&#;r elbette.

Oyunu ortaya koyan kadro, böyle bir a&#;&#;rl&#;k kar&#;&#;s&#;nda belki de çok daha zor olacak al&#;&#;&#;lagelmi&#; klasik diyaloglar zincirine odaklanmak yerine, oyunun dramatik a&#;&#;rl&#;klar&#;n&#; so&#;uracak dans ve hareket zenginliklerine yo&#;unla&#;arak; onu adeta “keyifle” izlenen bir ‘temsil’e dönü&#;mesini sa&#;lam&#;&#; ve bu i&#;in üstesinden böylelikle gelmi&#; görünmektedir.

&#;lk gösterimini, 02 Kas&#;m’da gerçekle&#;tiren, sonras&#;nda 16 Ocak’ta &#;stanbul’a turneye giden Anna Karenina oyun ekibi, 30 Ocak’tan bu yana, yeniden Ankara’da Cüneyt Gökçer Sahnesi’nde oyunlar&#;na devam ediyor.

&#;ngiliz yazar Helen Edmundson’un tiyatroya uyarlad&#;&#;&#;, Cevat Çapan’&#;n Türkçe’ye çevirdi&#;i oyunun yönetmenli&#;ini ise &#;pek Atagün Gezener yapmakta. Oyunculuktaki rollerinin hakk&#;n&#; son olarak Gayr-&#; Resmi Hürrem’deki performans&#;yla izledi&#;imiz do&#;umlu Gezener, Anna Karenina oyununda 32 oyuncu ve sahne arkas&#;ndaki 21 ki&#;ilik teknik ekiple birlikte toplamda 53 ki&#;ilik kalabal&#;k bir kadroyu yönetiyor.

Devlet Opera ve Balesi’nin genç ve güzel dansç&#;lar&#;n&#;n yer yer yükseklere s&#;çrayarak göz doldurdu&#;u iki perdelik oyun, 2 saat 20 dakika boyunca izleyicinin ilgisini kaybetmeden seyirciye zaman&#;n ak&#;&#;&#;n&#; unutturabiliyor.

Büyük ço&#;unlu&#;u genç oyunculardan olu&#;an oyuncu kadrosunda ise Anna’y&#; do&#;umlu Asl&#; Artuk canland&#;r&#;rken, Levin karakterini Caner Kadir Gezener; sayg&#;de&#;er koca Aleksey Karenin’i Cengiz Uzun; Anna’n&#;n, yaramaz a&#;abeyi “Stiva”y&#; &#;evki Çepa, Stiva’n&#;n aldat&#;lan mutsuz e&#;i “Doli”yi Özden Gököz; Levin’in a&#;k&#; “Kitty’yi Mihriban Rezzan Seyhan; Kont Vronski’yi Barbaros Efe Türkay ve Levin’in hasta karde&#;i “Nikolay”&#;, Mert Aksu canland&#;r&#;yor. (Tolstoy’un Rus &#;htilali’nin habercisi olarak karakterize etti&#;i ‘devrimci’ a&#;abey Nikolay, eserde çok daha net anla&#;&#;ld&#;&#;&#; notunu da buraya dü&#;elim.) Çocuk oyuncu B. Tayga Konak da Anna’n&#;n o&#;lu “Seryosha”n&#;n masumiyetini di&#;er tüm oyuncular gibi ya&#;&#;na oranla ba&#;ar&#;yla yans&#;tmakta…

Ba&#;&#;ndan sonuna, neredeyse bir müzikal dinami&#;inde seyreden oyunda, kalabal&#;k oyuncu kadrosunun s&#;k s&#;k aniden ortaya ç&#;k&#;p, ayn&#; h&#;zla kayboldu&#;u sahneler dikkat çekiyor.

Di&#;er yandan oyunda dramatik sahnelerdeki ac&#; ve (kan)&#; temsilen, ortaya ç&#;kan k&#;rm&#;z&#; uzun kuma&#; dekorlar ve oyuncular&#;n yer yer a&#;&#;r bavullar&#; olan; zaman zaman da iç dünyalar&#;nda s&#;k&#;&#;&#;p kalmalar&#;n&#; temsilen girip ç&#;kt&#;klar&#; küçük dolaplar gibi soyutlama ve imgeleme araçlar&#; da yerinde ve zaman&#;nda anlamlar kazan&#;yor.

Sonunu bildi&#;iniz oyun bitti&#;inde, Tolstoy’un Anna Karenina roman&#;n&#;n giri&#;ine yazd&#;&#;&#; o ilk cümlesi, akl&#;n&#;za yeniden gelecek. “Bütünailelerin mutluluklar&#; birbirine benzer ve her mutsuz ailenin ise kendine özgü bir mutsuzlu&#;u vard&#;r…”

E&#;er henüz kitab&#; okumad&#;ysan&#;z, pe&#;is&#;ra duyaca&#;&#;n&#;z istek kitab&#;n do&#;ru bir çevirisini bulup okumak olacak…

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır