kadınlarda bel kaç cm olmalı / Kadında bel kalmadı - Magazin Haberleri

Kadınlarda Bel Kaç Cm Olmalı

kadınlarda bel kaç cm olmalı

Kadında bel kalmadı

Kadınların ince belli görünme çabasının en yoğun olduğu zamanlar 19’uncu yüzyılın ortalarına denk geliyor. Şimdiki gibi 60 santimetrelik bel kalınlığı idealden uzaktı. Hedef 40 santimetreye indirmekti. Tabii bunu sağlamak için korselerden yardım alınırdı. Daha sonra ciddi sorunlara yol açtığının anlaşılması üzerine korse cenderesinden vazgeçildi ama ince bel gözden düşmedi. Fakat 21. yüzyıla gelindiğinde iş değişti.

İngiliz The Guardian gazetesinin G2 adlı ekindeki bir habere göre kadınların kıvrımlı vücut hatları yok olmak üzere. Örneğin Playboy’la ilgili yapılan akademik bir araştırma, her sayısında çıplak bir kadın resmi yayınlayan dergide son 10 yılda seçilen kadınların bellerinin de kalınlaştığını ortaya çıkardı.

Ancak Guardian haberini esas olarak Londra Moda Koleji’nin (London College of Fashion) hazırladığı rapora dayandırıyor. Tüm İngiltere’de geçerli olacak yeni giysi beden ölçülerini tespit etmekle görevlendirilen okul, yaptığı araştırma sonucu l50 yıl önce kadınların belleri ile kalçaları arasındaki oran ortalama 0,7 iken, günümüzde 0,8’e çıktığını tespit etti. Yani 150 yıl önce kalçası 100 cm olan bir kadının belinin 70 cm olması doğaldı. Şimdi kalçası 100 cm olan bir kadının belinin 80 cm olması doğal.

İdeal beden ölçüleri de değişti. Eskiden hep 90-60-90’ın güzelliğinden söz edilirdi. Artık 90-63-90’ın güzellik için yeterli olduğu söyleniyor.

Bu ortalamalar, kadınların gittikçe daha erkeksi bir görünüme sahip olmaya başladığını gösteriyor. Londra Moda Koleji’nde bu araştırmayı sürdüren Jeni Bougourd şöyle diyor: ‘Kadınlar 50’li yıllara göre bugün erkeklere çok daha fazla benziyor. Boyları uzadı, ama belleri daha fazla kalınlaştı. Modern kadın artık çok daha düz bir vücut hattına sahip.’

İŞYERİ STRESİ KALINLAŞTIRDI

Westminster Üniversitesi’nden beslenme uzmanı Emma Stiles, son 100 yılda bel-kalça oranının değişmesini, beslenmemizdeki ana maddelerin değişmesine bağlıyor: ‘Karbonhidrat ve şeker artık çok daha fazla yeniyor, bu insülin üretimini artırıyor, bu da vücudun en çok karın bölgesindeki yağ hücrelerinde depolanıyor.’

Belin kalınlaşmasında etkili faktörlerden biri de stres. İngiliz Beslenme Vakfı’ndan (British Nutrition Foundation) Dr. Joanne Lunn, ABD’de Yale Üniversitesi’ndeki bir araştırmayı örnek gösteriyor: 60 kadın arasında yapılan araştırmada, uzun süreli stres altında kalanlarda karın bölgesindeki yağlanmanın arttığı anlaşılmış. Dr. Lunn ‘Yağ hücrelerinde, yani adipositlerdeki depolanmanın artmasına yol açan enzim harekete geçiyor’ diyor.

Ayrıca, yoğun stresli işlerde çalışan kadınların dişilik hormonu olan östrojeni daha az salgıladığı da öne sürülüyor. Östrojen düşünce, yağlar kalça yerine erkeklerdeki gibi belde toplanıyor. Yani, kadınlar armut yerine elmaya dönüşüyor. Tabii bir suçlu daha var: Çağdaş yaşamdaki hareketsizlik. Bütün gün bir bilgisayarın başında oturmak, büyükannelerimizin aklına bile gelmezdi.

TÜRK KADINLARININ BELİ ERKEKLERİNKİNE YAKIN

47 ildeki 87 noktada, 20 yaş üstü 4 bin 264 kişiye yapılan kısa adı metabolik sendrom taramasının verileri Türkiye’deki vahim tabloyu ortaya koydu. Kısa adı METSAR olan çalışmanın sonuçlarına göre, kadınlar erkeklere göre daha büyük risk altında. Cinsiyetlere göre risk farkı, bel çevresi ölçümünde iyice belirginleşiyor. Riskli bel kalınlığında genel oran yüzde 36,2. Erkeklerde sadece yüzde 17,2. Kadınlarda ise yüzde 54,2. Aslında kadın ve erkeklerin bel kalınlığı ortalamaları birbirine çok yakın. Ortalama erkeklerde 91,7 santimetreyken kadınlarda 90,1 santimetre. Kadınların yüzde 55’inin bel kalınlığı ise obezite sınırında.

KYLIE MINOGUE’DAN BELİ HAKKINDAKİ DEDİKODULARA AÇIKLAMA
/images/100/0x0/55eb67acf018fbb8f8bef665


41 santim mi daha neler! Abartmışlar

Eskiden kalçalar istendiği kadar geniş olabilirdi. Problem değildi, yeter ki bel ince olsundu. Velazquez’in Venüs tablosunu hatırlayın: Güzellik Tanrıçası bize sırtını dönmüştür, geniş kalçaları vardır ama beli inceciktir.

Daha yakın zamanlardan bir sahne: Rüzgar Gibi Geçti’de Scarlett O’Hara (yani Vivien Leigh) dadısına korseyi mümkün olduğunca sıkmasını söyler. Bu filmde hikaye, 19. yüzyılda geçer. İşte korseyle oluşturulan vücut formu o dönemin erotizmiydi. Ressam Edouard Manet 1876’da ‘Saten korse, belki de zamanımızın nü’südür’ diye boş yere söylememişti.

Yine zamanda atlayalım ve Marilyn Monroe’ya gelelim: Hiç ince bir kadın sayılmazdı ama beli 56 santimdi, korseyle sıkıştırdığında 49’a iniyordu.

Günümüzde ince belli kadınları sadece podyumlarda görüyoruz. İşte size İngiltere kaynaklı bir araştırma sonucu daha: 25 yıl önce modeller ortalama kadınlardan yüzde 8 zayıfken, şimdi tam yüzde 23 daha zayıfmış.

Avustralyalı şarkıcı Kylie Minogue, inceliği, ufak tefekliğiyle meşhur. Onun bir turnede John Galliano imzalı bir korse yardımıyla, belini 41 santime indirmeyi başardığı söylenince kadınlar isyan etti. Kylie bir açıklama yapmak zorunda kaldı: ‘41 santimetre mi, yok daha neler! Çok abartmışlar. Ama doğrusunu söylemem. Çünkü bir kadına, şov kızı da olsa, gerçek ölçüleri sorulmaz.’

Verdiğimiz örneklerin özel kadınlar olduğunu düşünüyorsanız, gerçek hayattan bir örnek verelim: Annenizden, büyükannenizden kalma elbiselere girebiliyor musunuz siz?

Taylandlıların ince belli trafik polisi

Tayland’da kalın belli trafik polisleri diyetprogramına alındı. Ajansların geçtiği habere göre, Tayland’ın başkenti Bangkok’da emniyet, bel kalınlığı 101 santimetreyi geçen polislere kilo vermeleri talimatını verdi. Bel kalınlığı 101-124 santimetre olan 88 polisin, bir aylık ‘’Formda Polis’’ diyet programına katılması zorunlu tutuldu. Polis şefi Tuğgeneral Montri Chamroon, ‘Bu programın, halkın gözünde trafik polisi için iyi görüntü çizilmesine yardımcı olacağını umuyoruz’ dedi.

MEZURAYLA KALP KRİZİ RİSKİNİ ÖLÇÜN

Gelelim ince belli olmanın sağlık açısından yararlarına... Bir kere ince belli kadınların ve erkeklerin kalın belli ve göbeklilere göre kalp krizi geçirme riski daha düşük. Kalçadaki kas ve yağlar koruyucu etki yapıyor. Buradaki adiponektin adlı madde iltihabı ve atardamarların tıkanmasını önlüyor. Halbuki bel ve göbek çevresindeki yağlanma iç organların da yağlanmasını kanıtlıyor.

Kalp krizi geçirme riskini ölçmek için, tıbbi parametrelerin yanında mezuradan yararlanabilirsiniz: Belinizi ve kalçanızı ölçün. Belinizin ölçüsünü kalçanızın ölçüsüne bölün. Kadınların sonucu 0.85 ve altı, erkeklerin ise 0.9 ve altı olmalı. Eğer bu oranlardan yüksek bir rakam çıkarsa kalp krizi geçirme riskiniz daha fazla.

Çimdik hesabı

Rakamlarla, hesaplarla uğraşmadan bel kalınlığıyla ilgili fikir sahibi olmak isterseniz göbek deliğinin yanından çimdikleyerek tutun. Erkeklerin dört, kadınların ise iki buçuk santimden daha fazla deri tutmaları fazla yağ biriktiği anlamına geliyor. Belin kalınlığı, vücuttaki yağ miktarının da önemli bir göstergesi.

Metabolik sendromlu musunuz?

Yine son yıllarda ‘metabolik sendrom’ üzerinde çok duruluyor. Metabolik sendromda, bel kalınlığının yanında tansiyon ve kan yağları da önem kazanıyor. Metabolik sendrom için 5 göstergeye bakılıyor. Sıradaki faktörden üçü biraradaysa metabolik sendromlusunuz: Tansiyon 130- 85 mm/Hg ve üzerinde, bel çevresi kadınlarda 88 santimetre, erkeklerde 102 santimetrenin üzerinde, açlık kan şekeri 110 mg/dl ve üzerinde, kan yağlarından trigliserid düzeyi 150 mg/ dl veya üzerinde ve iyi kolesterol düzeyi erkeklerde 40 mg/dl, kadınlarda ise 50 mg/dl’nin altındaysa. Bunlarda diyabet (şeker hastası) olma riski artıyor. Şeker hastalığının ilk hedefi damarlar. Damarların bozulmasıyla kalp krizi geçirme riski de beraberinde geliyor. METSAR araştırması gösterdi ki Türkiye genelinde metabolik sendrom sıklığı yüzde 35. Erkeklerdeki sıklığı yüzde 28,8, kadınlarda ise yüzde 41,1.

Erkeklerde ve Kadınlarda İdeal Bel Ölçüsü Ne Olmalıdır?

Vücudun iki tip yağ depolama özelliği vardır. Bunlardan biri deri altı yağ biriktirmedir ki; selülit olarak bilinir ve kullanılır. Bacaklarda depolanır ve oldukça rahatsız edici bir görüntüsü vardır.

Diğer yağ biriktirme şekli ise; organların çevresinin yağ biriktirmesidir. Bu yağlanma da doğal olarak organların yoğunlukta toplandığı karın bölgesinde oluşur. İşte bu sebeple bel kalınlığı, genel sağlığınız hakkında daima bilgi verir.

Bel kalınlaşması başta simit olarak tarif edilen, bel yanlarında yağ birikmesi ile başlar. Ardından ön göbek şişmeye başlar ve bu katmanlar gittikçe kalınlaşır. Bu kalınlaşma devam ederse, bel kemiği elinize dahi gelmeye bilir ki, bu son derece zararlı bir durumdur.

İdeal(Normal) Bel Ölçüsü Nedir?

Erkekler için sağlıklı bel ölçüsü 94 cm'nin  ve kadınlar için 80 cm'nin altında olmalıdır. Bel çevresi erkeklerde 102 cm veya üzerinde, kadınlarda ise 88 cm veya üzerindeyse normal değildir.
Belimizin ölçüsü sağlığımız için önemli bir göstergedir.
Yukarıdaki ideal bel ölçüsüne dair rakamları aklınızda tutmak zor olacaksa, ideal bel ölçüsünün pratik  hesaplanması için basit bir formül de vardır.
Bel ölçüsü ortalama olarak boyumuzun yarısı kadar olmalıdır.
Örnek vermek gerekirse 180 cm boyunda olan bir erkeğin bel ölçüsü 90 cm'yi geçmemelidir.
Kadınlarda da aynı hesap geçerlidir.
Sonuç olarak erkeklerde bel ölçüsü 102 cm'yi, kadınlarda ise 88 cm'yi geçmemelidir.
Aksi takdirde her iki cins için de obezite yönünden tehlike çanları çalacaktır.

Bel Kalınlığı Nasıl Ölçülür?

Bel kalınlığı ölçülürken iki bölge ölçülmelidir. Bunlardan biri kalça kemiğinin bittiği üst noktadır. Diğeri ise, kaburgaların bittiği alt noktadır.

Ayrıca ölçüm yaparken göbek içeri çekilmemeli, mezura gergin tutulmamalı ve sıkılmamalıdır. Doğru sonuç için kişi kendi değil, karşıdan bir kişi ölçüm yapmalıdır. Kişi kendi yaparken kol hareketinden dolayı kasılıp yanlış sonuç elde edebilir.

Bel Ölçünüz Normalin Üstündeyse Ne Yapmalısınız?

Bel çevreniz sağlıklı aralıktaysa bu harika bir haber.Keyfini çıkarın. Bel çevrenizi zaman zaman ölçerek gözlemlemelisiniz.
Ancak bel çevreniz sağlıklı aralığın üzerindeyse kilo vermeye çalışmalısınız. Daha az yiyerek ve daha fazla fiziksel aktivite yaparak, kilonuzun azalması  ve belinizin incelmesi için çaba göstermelisiniz.
Bir diyetisyenden bu konuda yardım almak da uygun bir seçenek olabilir.

Bu konuya dair bir sorunuz varsa siz de uzmanlarımıza 7/24 Soru sorabilirsiniz.Soru sormak için tıklayın.

Yorumlar

Yorum
n*********** :

Merhaba annemin göbek çevresi ve kasığa doğru şiddetli ağrısı oldu acile başvurduk.kan ve idrar tahlili sonuçları WBC 13.3 REF(4-11) NEU%87,6 REF(50-70) LYM%3.24 REF(20-40) NEU#11,7 REF(1.9-8) LYM#0.432 REF(0,9-5,2) PT 9,7 REF(10.5-14.5) idrar PH 8 Apandisitten şüphelendiler yorumunuzu rica ederim.


Cevap:

Annenizde kan sayım testi, diğer adıyla da hemogram testi sonucuna göre WBC yani lökosit yüksekliği olduğu görülüyor.
WBC  yüksekliği durumunda ilk olasılık enfeksiyon şüphesidir.Çeşitli enfeksiyonlarda wbc değeri yüksek çıkabilir.
Apandisitte de yüksek çıkabilir ancak tek başına bu değerlerle de tabii ki apandisit tanısı koyulamaz.Bunun dışında wbc yüksekliği başka nedenlere bağlı olarak da görülmektedir.

WBC ( lökosit)  yüksekliğine dair aşağıdaki bağlantımızda  detaylı bilgi bulabilirsiniz.

WBC yüksekliği

m***** :

MERHABA,

tahlil sonuçlarımda ANTİ HİV sonucum 0,16 çıktı referans aralığı 0-0,9 gözükmektedir.

hbsag sonucum da 0,36 çıktı referans aralığı 0-0,9 gözükmektedir.



bu sonuçlar hakkında bilgi verirmisiniz


Cevap:

Tahlillerinizi inceledik, sonuçlarınız normal.Test sonuçlarınızda bir sorun görülmüyor.


o*********** :

merhaba. ben 40 yaşındayım kan tahlilimde wbc 10,37

ne 7,62 ne% 73,6 lym%19,1 çıktı diğer tüm değerler ortalama çıktı. bir de sedim 60 dk -41 çıktı bu değerlere göre ne yapmam nelere dikkat etmem gerekir? cevaplarsanız sevinirim.

iyi akşamlar.


Cevap:

 Tahlil.com'a sorduğunuz test sonuçları  hemogram yani kan sayımında çalışılan parametrelerden sadece bir kaçı, bunlar tek başına fazla bir fikir vermez.
 Hemogram yani kan sayımı testinin sağlıklı olarak değerlendirilebilmesi için kan sayımı sonucundaki tüm parametrelerin birlikte değerlendirilmesi gerekir, diğer kan sayım parametrelerinde belirgin bir sorun yoksa, tahlilinizde kayda değer bir problem olmadığını söyleyebiliriz.

 Hemogram ( Kan sayımı) tahlilindeki tüm parametreler hakkında detaylı bilgi sahibi olmak, bu konuda sorulmuş benzer soruları ve Tahlil.com uzmanları tarafından verilen  cevapları okumak için aşağıdaki bağlantıları ziyaret edebilirsiniz.

Kan sayımı( hemogram) tahlilinde yer alan parametrelerdeki kısaltma ve değerler ne anlama geliyor?



e*** :

slm ben bundan yaklaşık 2 ay önce çarpıntıyla hastaneye gittim testler yapıldı ve demir eksikliği anemisi çıktı...benim ilgimi çeken teste açlık kan şekerimin 101 çıkması beni korkuttu acava sınırdamıyım annemde ve annemin akrabalarında şeker hastalığı var ama annnemde 45 yaşından sonra çıktı benim yaşım 25 acaba böyle bir risk taşıyormuyum....


Cevap:

100 ve üstü açlık kan şekeri değerleri takip edilmelidir.Annenizde ve akrabalarda şeker olması da riski arttırıyor.Bir endokrinoloji uzmanına başvurun

e********** :

hocam ben özel harekatta çalışıyorum sürekli spor yapıyorum ancak SGOT(AST)123 SGPT(ALT)92 GGT119 2 3 GÜNDE bir alkol alıyorum ultrasonda karaciğerde sıkıntı yağlanma gözükmüyor 2.ye kan verdim değerler yükseldi ve bu dönemde alkol almadım acaba ne olabilir


Cevap:

SGOT,SGPT ve GGT karaciğer testleri olup değerleriyüksek.Ultrason normal çıktığına göre,ilave bazı testlere ihtiyaç olabilir. Hepatit yönünden, diyabet yönünden ilave testler yapılabilir.Bir gastroenteroloji uzmanına başvurmanızda yarar var.Kullandığınız bazı ilaçlar da değerler de yüksekliğe sebep olabilir.

Yorum yapabilmek için giriş yapmış olmanız gerekmektedir.

Popüler Blog Yazıları

Patoloji Nedir,Patolog Kimdir? Genel Bilgiler:Ağda Nasıl Yapılır?Ülkemizde Hepatit B Taşıyıcılığı AzalıyorAşırı Kilolu Olmanın Beyine Zararlı Etkileri Nelerdir?Ağrılar Kesmede Doğal Yöntem; KaranfilDomuz Gribi İnsandan İnsana BulaşabiliyorDenizde mi Yüzelim Havuzda mı?Koltuk Altı Lekeleri Neden Olur?Adet Döneminde Duş Almak ve Spor Yapmak Önemlidirİnce ve Sütun Bacaklara Sahip Olmak İçin ÖnerilerSezaryende Genel Anestezi Bebeğin Sağlığı İçin Tehlikeli OlabilirKimler Hangi Kanser Taramalarını Yaptırmalı ?

Bel çevresi ölçümü önemli

Yağ dağılımının en basit göstergelerinden biri bel çevresi ölçümüdür Bel çevresinde bulunan yağlar vücudun diğer bölgelerinde bulunan yağlara göre daha tehlikelidir. Dünya Sağlık Örgütü( DSÖ)  önceleri şişmanlığın tanımını vücuttaki yağ miktarının fazlalığı olarak tanımlarken şuan bölgesel veya genel olarak yağ dokusundaki fazlalık olarak tanımlıyor. Yani karın çevresindeki yağ dokusundaki fazlalık kilo ideal olsa bile riskli kabul ediliyor. Dünya Sağlık Örgütü( DSÖ) bel çevresi ölçümünün risk tanımlamasında kullanabilecek en basit yöntemlerden olduğunu belirtiyor.

                                            Bel çevresi kaç olmalı ?

Şişmanlık ve şişmanlığa bağlı kronik hastalıkların görülme sıklığının değerlendirilmesi açısından son derece önemli olan bel çevresi cinsiyetlere göre farklılık göstermektedir.

Kadınlarda (Bel çevresi)

80 – 87 cm: Risk
88 cm ve üzeri: Yüksek riskli

Erkeklerde (Bel çevresi)

94 -101 cm: Risk
102 cm ve üzeri: Yüksek riskli

Dünya Sağlık Örgütü( DSÖ)nün verilerine göre kadınlarda 88 cm.erkeklerde 102 cm kritik noktadır. Kadınlarda bel çevresi en fazla 88 ;erkeklerde en fazla 102 cm olmalıdır.

Pek çok hastalığa zemin hazırlaması nedeniyle bel çevresi yağlanmasına dikkat edilmesi gerekmektedir. Vücut ağırlığını ve bel çevresi ölçünüzü azaltarak  bu hastalıklara yakalanma riskinizi azaltabilirsiniz.  

                                                   Doğru ölçüm nasıl yapılmadır?

 

Bel ölçümü deyince belimizin en ince noktasını düşünüyoruz. Doğru bir ölçüm için sağ leğen kemiğinizin en üst noktasından başlayarak mezurayı belinizde çevirin. Göbek deliği hizasında  gördüğümüz rakam bel ölçüsünü verecektir. Bu ölçümü yaparken mezuranın yere paralel olmasına dikkat etmekte fayda vardır.   

 

                                                                                   Sağlıklı ve formda günler dilerim

24.02.2018


FacebookTwitterGoogle+LinkedInPinterestAddthis

Bel Çevresi Ölçümünde 89 ve 102’ye Dikkat!

Facebook36Tweet0Pin0LinkedIn0

Metabolik sendrom

Bel Çevresi Bize Ne Anlatır?

Bel çevresi ölçümü sağlık durumunuzu tahminlemek için kolay bir ölçüm aracıdır. Çünkü visseral yağlanma dediğimiz, iç organlar etrafında ve bel bölgesinde biriken yağın göstergesidir. Genellikle bel çevreniz genişse metabolik sendroma yakalanma olasılığınız daha yüksektir. Fazla vücut yağının her türlüsü kötüdür ama visseral, yani iç yağlanma en kötüsüdür. Bu tip yağlanma sizi ciddi hastalıklara yatkın hale getirir.

Visseral Yağlanma Neden Kötüdür?

Visseral yağ dokusu yıkıldığında kan akımına çok fazla yağ asidi salınır. Bu da kalp hastalıkları, Alzheimer ve yüksek kolesterol gibi problemlere yol açar. Bu tarz yağlanma aynı zamanda insülin direncine yol açar, ki bu da Tip 2 diyabet veya prediyabete dönüşür. Ayrıca visseral yağ dokusundaki proteinler vücut dokularında inflamasyona, yani bir tür iltihabi reaksiyona yol açar, kan damarlarınızı daraltır ve kan basıncınızı yükseltir. 

bel çevresi metabolik sendrom

Bel Çevresi Ne Kadar Olursa Zararlı?

Herkesin vücut yapısı farklıdır, ancak bel çevresi ile ilgili genel kılavuzlar vardır. Bel çevresi kadınlarda 89 cm, erkeklerde ise 102 cm’nin üzerindeyse bu tipik olarak visseral yağlanmanın işaretçisidir. Bu rakamlar beden yapısı genişse hafifçe yükselebilir. Asyalılarda ise daha düşüktür.

Kalın Bel Çevresi Her Zaman Aynı mıdır?

Hayır. Bazen deri altında biriken yağ nedeniyle bel çevresi artabilir ama bu visseral yağlanma anlamına gelmeyebilir. Örneğin Sumo güreşçileri gibi her gün ağır kas geliştirme sporu yapanlarda vücut kitle indeksi ve bel çevresi çok yüksek olsa da iç yağlanma düşük olabilir.

İnce Olmak Her Zaman İyi midir?

Nasıl geniş bel çevresi çok fazla iç yağlanmanız olduğu anlamına gelmiyorsa, ince olmanız da her zaman işlerin yolunda olduğu anlamına gelmeyebilir. TOFI (Thin Outside Fat Inside) yani dışarıdan ince görünüp, visseral yağlanması çok üst düzeyde olan kişiler olabilir.

bel kalça oranı

Metabolik Sendromun Ayak Sesleri

Bel çevrenizin yüksek olması metabolik sendrom olarak adlandırılan problemin 5 belirtisinden biri olabilir. Diğer dört belirti yüksek trigliserid düzeyleri, kolesterol, kan basıncı ve kan şekeridir. Bunlardan herhangi biri tek başına ciddi bir hastalığın işareti olabilir. Bunlardan üç veya fazlasına sahipseniz, metabolik sendromunuz var demektir. Bu da kalp hastalıkları, diyabet ve inme riskinizi arttırır.

Bel Kalça Oranının Önemi Nedir?

Bu oran da sağlık durumunuzu kontrol etmenin bir yoludur. Bel çevrenizi kalça çevrenize bölün. Kadınlarda 0.85, erkeklerde 0.95 ve üzerindeki değerler sağlığınızın risk altında olduğu anlamına gelebilir. 

Vücut Kitle İndeksinin Anlamı Nedir?

Vücut kitle indeksi de göbek çevresinde toplanan visseral yağ oranını tahminlemenin bir diğer yoludur. Vücut kitle indeksinizi kolayca hesaplamak için bu sayfayı ziyaret edebilirsiniz. Bu değerin 18.5-24.5 arasında olması istenir. Asyalılarda ise 23 ve üzerindeki değerler visseral yağın fazla olduğu anlamına gelebilir.

Göbek Çevresini Doğru Ölçme Tekniği

Mezurayla dik pozisyonda durun, Yaklaşık göbek deliği seviyesinden karnınızı çevreleyin. Ölçüm sırasında asla karnınızı içinize çekerek hile yapmayın 🙂 Ölçümü nefes verdikten hemen sonra yapmalısınız.

Elma ve armut tipi şişmanlık

Elma mısınız Armut mu?

Genellikle erkeklerde yaygın olan elma tipi vücut yapısında genellikle alt beden inceyken, karın içinde yağ toplandığı anlamına gelir. Visseral yağ dediğimiz bu tip yağlanma daha fazla sağlık problemine neden olur. Armut tipi yağlanmada ise yağın çoğu kalça ve baldırlarda birikir. Bu da belki kadınların neden erkeklerden uzun yaşadığını açıklayabilecek bir nedendir.

Egzersiz Önemli mi?

Kilo vermeseniz bile egzersiz visseral yağın yakılmasını ve kaslarınızın güçlenmesini sağlar. Egzersizi gözünüzde çok abartmamanızda fayda var. Sadece köpeğinizi gezdirmeniz, bisiklet sürmeniz, haftanın en az 4-5 gününde 30 dakika egzersiz yapmanız yeterlidir. Ağırlık kaldırarak kas dokunuzu arttırabilir, yoga ile istirahatte yağ yakma oranınızı yükseltebilirsiniz. 

Ne Yemeliyim?

Kadınlarda daha fazla kalsiyum tüketiminin visseral yağ kaybına fayda sağladığı düşünülmektedir. Yeşil yapraklı sebzeler, süt ürünleri ve sardalya gibi yağlı balıklar tüketmeye çalışın. Trans yağlardan, fruktoz içeren tatlandırılmış yiyecek ve içeceklerden kaçının. Gıdaların besin etiketlerini okumayı alışkanlık haline getirin. 

Yazar: Op Dr Murat Üstün

blank

Dr. Murat Üstün is the Lead Bariatric Surgeon at IBC - Istanbul Bariatric Center. Dr Murat Üstün has made a commitment to every patient's well-being and safety, a goal that is also pursued by our staff and medical professionals that are at your service, this is part of the excellence equation. Dr Murat Üstün and the Istanbul Bariatric Center team perform medical procedures, including gastric bypass, sleeve gastrectomy, adjustable gastric band, and biliopancreatic diversion with duodenal switch. While performed differently, all of these procedures help patients lose weight by limiting how much food the stomach can hold as well as the patient’s absorption of nutrients. Surgeries are performed at a JCI accredited Hospital. The Joint Commission International works to improve safety at health care facilities domestically and globally. Accreditation ensures facilities are up to date, physicians are board-certified, plans for follow-up care are in place, risks of traveling after surgery are outlined, and more.

Tüm Yazıları →

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır