Kafanın Sağ Tarafının Karıncalanması

Beyinde uyuşma neden olur?

Beyin uyuşması neden olur, uyuşma hissi halk arasında karıncalanma veya sancı şeklinde dile getirilir. Başın herhangi bir kısmında olan nahoş hislerdir ama bu karıncalanmalarla birlikte genelde uyuşma, bir şeyin akıyor hissi ve elektriklenme ile birlikte görülür. Başta karıncalanmalar da şunu bilmek gerekir ki hepsi beyinle ilişkili değildir. Baştaki karıncalanmalar saçlı deri ile ilişkilidir. Kafanın arkasında iki tane sinir vardır oksipital adını verdiğimiz saçlı derinin duyusunu o sinirler sağlar. Bu sinirler kafanın arkasındaki çıkıntılı bölgeden saçlı deriye yayılır. Saçlı deriye dokunma, saçı çekme, kaşıma gibi yaptığımız bütün eylemleri alarak beynimize iletir.

Oksipital sinir kafa arkasında kasların geçtiği yerden birlikte geçer ve kaslarda spazm, zorlanma olursa bu sinirede dokunur ve bu durumda saçlı deri bölgesinde garip hislere sebep olur. Yani bu tür durumlarda genel olarak büyük sorunlar oluşmaz. Bazı insanlar beyin kanaması geçirdiklerini bile düşünebilirler fakat her baş ağrısı, karıncalanma veya uyuşma ciddi sorunlar demek değildir, öncelikle sakinliğinizi korumalısınız ve doktorunuza danışmalısınız. Çünkü her uyuşma ve karıncalanma beyin kanaması demek değildir.

Beyinde uyuşma çoğu kez psikolojik durumlarda ortaya çıkar. Sinirsel durumlarda ortaya çıkan beyin uyuşması, kanın pıhtılaşmasından dolayı damarların tıkanması ile beyinin oksijensiz kalmasından kaynaklı durumlardır. Beyinde uyuşma ile beraber bulantı, kusma gibi durumlar ortaya çıkıyorsa hastanın o zaman bir nöroloji uzmanına başvurması gerekmektedir. Beyin uyuşması hissine kapılan insanlar, bazı durumlarda büyük endişe içerisine girseler bile bu endişeler çoğu zaman boşa çıkmaktadır çünkü bu durum genel olarak strese bağlı ve psikolojiktir.

Beyin Uyuşmasının Tehlike Yarattığı Durumlar

• Yüz, kol, bacak gibi vücudun bir yarısında daha önce yaşamadığınız bir uyuşma
• Uyuşma ile ortaya çıkan güç kaybı
• Ellerde ayaklarda yanma hissi
• Konuşmada bozukluk
• Yüzde kızarıklık ve çarpılma
• Günler süren uyuşma
• Bilinç kaybı gibi sorunlar yaşanıyorsa beyin kanamasından şüphelenilir.

Uyuşma Ve Karıncalanma Hissinin Nedenleri

Uyuşma ve karıncalanma hissinin nedenleri, bir pozisyonda çok uzun süre oturmaktan böcek ısırıklarına ve Multiple Skleroz hastalığına kadar değişkenlik gösterebilir. Uyuşma ve karıncalanma, vücudunuzun herhangi bir yerinde meydana gelebilecek olağan dışı karıncalanma hisleridir ve sinirlerin aşırı uyarılması ya da hasarlanması sonucu hissedilmektedir. Bacak bacak üstüne atarak oturmak veya kolunuzun üzerinde uykuya dalmak da dahil olmak üzere birçok şey uyuşma ve karıncalanma hissine neden olabilir.

Genellikle akla öncelikli olarak fiziksel rahatsızlıklar gelse de uyuşma ve karıncalanma hissi, anksiyete bozukluğu ve kaygı hissinin yoğunlaşmasıyla ortaya çıkan panik atak gibi psikolojik bozuklukların semptomları da olabilmektedir. Uyuşma ve karıncalanma hissi yaşıyorsanız ve bu konuda fiziksel sebepler bulamıyorsanız bu durum anksiyeteye bağlı olabilir. Uyuşma ve karıncalanma hissini nasıl ayırt edebiliriz ve nasıl kontrol altına alabiliriz sorularına bu yazımızda yanıt bulabilirsiniz. 

Anksiyeteye bağlı uyuşma ve karıncalanma hissi nasıldır? 

Anksiyete ile ilgili uyuşukluk ve karıncalanma hissi birçok şekilde yaşanabilir. Kimilerine göre, vücudun bir kısmı "uykuya daldığında" hissedilen iğne batması gibi gelebilir. Ayrıca vücudunuzun bir bölümünde his kaybı gibi de hissedilebilir.

Genellikle ellerde, ayaklarda, yüzde, çenede, kollarda ve bacaklarda hissedilerek fark edilmektedir. Uyuşma ve karıncalanma hissi mutlaka tüm vücuda yayılmaz. Örneğin, sadece parmak uçlarında veya ayak parmaklarında fark edilebilir. Ayrıca kafa derisinde veya boynun arkasında ya da yüzün yalnızca belli bölgelerinde de hissedilebilir. Örneğin, bazı insanlar dillerinin ucunda karıncalanma ve uyuşukluk hissedebilirler. Uyuşukluk ve karıncalanma hissi, vücudunuzun bir veya iki tarafında görülebilir veya birkaç farklı yerde ortaya çıkabilir. Mutlaka belirli bir modeli takip etmeyecektir.

Uyuşma ve karıncalanma hissi neden olur?

Anksiyete, kişi kendini tehdit altında veya stresli hissettiğinde yaşanır. Bu algılanan tehdidin üstesinden gelmek için vücut savaş ya da kaç tepkisi olarak bilinen bir tepki verir. Beyin vücudun geri kalanına sinyaller göndermeye başlar ve ona tehditle yüzleşmeye veya ondan kaçmaya hazır olmasını söyler. Bu hazırlıkların önemli bir kısmı, kaslara ve önemli organlara veya vücudun savaşmak veya kaçmak için en fazla desteği sağlayacak bölgelerine kan akışının artmasıdır. Ellerde ve ayaklarda gerçekleşen bu hızlı kan akışı genellikle geçici uyuşma ve karıncalanma hissine neden olabilir.

Uyuşma ve karıncalanma hissinin bir diğer anksiyeteye bağlı sebebi ise, kişi çok endişeli hissettiğinde, kendini hızlı veya düzensiz nefes alırken bulabilir. Bu durum da kandaki karbondioksit miktarını azaltabilir. Buna karşılık, kan damarları daralmaya başlar ve vücut, kanın en çok ihtiyaç duyulan yerde akmasını sağlamak için, vücudun daha az önemli bölgelerine kan akışını durdurur. Kan parmaklardan, ayak parmaklarından ve yüzden akarken, bu alanlar uyuşmuş veya karıncalanmış hissedebilir. Bu durum devam ederse, beyne giden kan akışının kaybı, vücutta daha belirgin uyuşma ve karıncalanma hissine ve sonunda bilinç kaybına neden olabilir.

Uyuşma ve Karıncalanma hissi ile nasıl başa çıkılabilir?

Anksiyete uyuşma ve karıncalanma hissi halinde kendini gösteriyorsa, rahatlamak için denenebilecek bazı şeyler vardır;

Egzersiz yapmak:Sadece ayağa kalkıp etrafta dolaşmak dahi çok endişeli hissedildiğinde sakinleşmeye yardımcı olabilir. Vücudu hareket ettirmek dikkati endişenin nedeninden uzaklaştırmaya yardımcı olabilir. Aynı zamanda egzersiz kanın akışını sağlar ve nefesin de normale dönmesine yol açar. 

Nefes egzersizleri: Derin nefes egzersizleri, birçok insanın o anda kaygı ve stresi yönetmesine yardımcı olur. Derin nefes alma, uyuşma ve karıncalanma hissi konusunda da yardımcı olabilir, çünkü bu hisler genellikle nefes almakta zorluk çekildiğinde meydana gelir.

Rahatlatıcı şeyler yapmak: Anksiyete etkisinin zihinden uzaklaşmasına yardımcı olmak için dikkat dağıtıcı aktiviteler yaparak kısa molalar verilebilir. Bu sürenin sonunda stres yaratan duruma, onu verimli bir şekilde ele almak için daha donanımlı hissedildiğinde geri dönülebilir. Video izlemek, müzik dinlemek, bir yakını aramak, çay veya sevilen bir içecek içmek, hava almak, doğada biraz zaman geçirmek gibi sakinleştirici aktiviteler denenebilir. Anlık kaygı geçtiğinde, uyuşma ve karıncalanma hissi de muhtemelen geçecektir.

Uyuşma ve karıncalanma hissi hakkında endişelenmek:Hissedilen uyuşukluk konusunda endişelenmek bazen anksiyete hissini arttırabilir. Biraz daha sakinleşildiğinde uyuşukluk ve karıncalanma hissinin de geçip geçmediği incelenebilir. Uyuşmadaki herhangi bir örüntünün kaydını tutmak, neler olduğu hakkında daha fazla bilgi edinmenize yardımcı olur. Bu durum yalnızca endişeyle birlikte yaşanıyorsa böylelikle sorunun fiziksel kaynaklı olmadığı anlaşılabilir. 

Bu yazımızda, uyuşma ve karıncalanma hissini nasıl ayırt edebileceğinizden ve nasıl kontrol altına alabileceğinizden bahsettik. Ancak kaygıya bağlı uyuşukluk ve karıncalanma hissini gidermenin en iyi yolu, kaygının kendisini ele almaktır. Başa çıkma stratejileri geçici olarak yardımcı olabilirken, şiddetli kaygı ile yaşıyorsanız bir terapistten destek almak kalıcı çözüm olabilir. Terapi, tüm semptomlarınızda iyileşmelere yol açabilecek altta yatan kaygı nedenlerini keşfetmeye ve ele almaya başlamanıza yardımcı olabilir. Anksiyete hakkında daha fazla bilgi almak isterseniz diğer yazılarımızı inceleyebilir ya da alanında uzman psikologlarımızdan dilediğiniz zaman online terapi ve danışmanlık alabilirsiniz. 

Paylaşmak Güzeldir :)

Uyuşma ve karıncalanma neden olur?

Uyuşma ve karıncalanma hissi duysal sinirlerin hasarlanması yada aşırı uyarılması sonucu oluşur. Duysal sinirler beyinde, omurilikte, omurilikten çıkan sinirlerin köklerinde, periferik sinir sistemi denen vücut sinirlerinde veya deride hasarlanabilir. Hasarın şiddeti ve hasarlanan sinirin yerine göre hastaların hissettikleri değişir.

Uyuşmanın şekli, hasarın yerinden etkilenmektedir. Örneğin beyinde hasarı olan bir hasta sağ veya sol vücut yarısında uyuşma hissederken, vücut sinirlerinde hastalığı olan bir hasta, sadece hasarlı sinirin duyusunu aldığı alanda, sıklıkla bacak veya kollarında uyuşma hisseder.

Polinöropati gibi vücut sinirlerinin tümünü tutan hastalıklarda el ve ayaklarda eldiven ve çorap tarzında uyuşmalar, ağrı veya yanma hissi ortaya çıkabilmektedir. Bu duruma nöropatik ağrı adı verilir.

Polinöropatilerin en sık nedeni şeker hastalığıdır. Şeker hastalığı vücudun birçok yerini etkilediği gibi vücut sinirlerini de etkiler. Bu duruma diyabetik nöropati adı verilir. Şeker hastalığında hasarlanan sinirler özellikle duysal sinirler olduğu için, hastalarda uyuşma ve yanma gibi belirtiler ortaya çıkmaktadır. Motor sinirlerin de etkilenmesi durumunda duysal yakınmalara güç kaybı gibi yakınmalar da eklenir.

Uyuşma veya karıncalanma yakınması olan bir kişi ne zaman bir nöroloğa başvurmalıdır?

Her insan hayatının belli dönemlerinde geçici uyuşmalardan yakınabilir. Bu durum genellikle vücut sinirlerinin ezilmesi ile sonuçlanan uzun süre aynı pozisyonda durma, kol üzerine ters bir şekilde yatma, kol veya bacağı bir yere çarpma gibi durumlar sonucunda ortaya çıkmaktadır. Ancak bunların hepsi en fazla birkaç gün içinde kendiliğinden tam olarak düzelir.

Aşağıdaki durumlar uyuşmanın bir nörolojik hastalık sonucunda oluşabileceğini düşündürmelidir:

• Vücudun bir yarısında (yüz, kol, bacak) daha önce olmayan yeni bir uyuşma
• Uyuşma ile birlikte olan şiddetli ağrı veya güç kaybı
• Eldiven ve çorap tarzında el ve ayaklarda uyuşma, yanma hissi
• Şeker hastası olanlarda ortaya çıkan, geçmeyen uyuşma ve yanma hissi
• Özellikle ellerde olan, geceleri uyandıran uyuşma ve ağrı
• Haftalar süren uyuşmalar

Uyuşması olan bir hastada hangi incelemeler yapılmaktadır?

Uyuşması olan hastaların hikayesi ve ayrıntılı nörolojik muayenesi, çoğu zaman karmaşık laboratuvar incelemelerinden daha önemlidir. Muayenede uyuşmanın şekli bir nörolojik hastalığı düşündürüyorsa, ileri incelemelerin yapılması uygundur. Bu incelemeler hastadan hastaya farklı olmakla birlikte MR, EMG ve kan incelemeleri en sık istenen incelemelerdir.

Uyuşma ve karıncalanmanın tedavisi nasıl yapılmaktadır?

Uyuşmalar sadece altta yatan bir hastalık varsa ilaçla tedavi edilmelidir. Uyuşmaya neden olan hastalıklar birbirinden çok farklı nedenlerden kaynaklandığı için, uyuşmanın her hasta için geçerli standart bir tedavisi yoktur. Örneğin, neden olan hastalık şeker hastalığı ise şeker hastalığının tedavisi tekrar düzenlenmelidir. Hastada mutipl skleroz hastalığı varsa öncelikle multipl skleroz tedavi edilmelidir. Polinöropati nedeni ile olan uyuşmalara da bu şekilde yaklaşılır.

Altta yatan hastalığın tedavisine rağmen, yakınmaların devamı halinde belirti giderici ilaçlar kullanılabilir. Bu gruptaki ilaçların sayısı her geçen gün artmakla birlikte, ilaçların hemen hepsi epilepsi ve depresyon tedavisinde de kullanılan ilaçlardır. Bu ilaçlar arasında gabapentin, karbamazepin, pregabalin, amitriptilin ve duloksetin sayılabilir. Hangi ilacın tercih edileceği hastanın yakınmalarının şiddetine, eşlik eden diğer hastalıklara ve yaşına göre değişiklik gösterir.

İlginizi çekebilecek diğer yazılar

Multipl skleroz (MS)

Polinöropati

Karpal tünel sendromu

Dengesizlik

Meraljia parestetika

Vücutta karıncalanma nedenleri nelerdir? 

Vücutta karıncalanma hissi sinirler üzerinde meydana gelen baskı ve sıkışma nedeniyle ortaya çıkar ve pek çok rahatsızlık sinir hasarına ve dolayısıyla karıncalanmaya yol açabilir. Karıncalanma nedenleri arasında en sık karşılaşılan nörolojik problemler diyabetik nöropati, alkol bağımlılığı, beyin tümörleri, multipl skleroz (MS) hastalığı, ensefalit, transvers miyelit ve inme şeklinde sıralanabilir. Tüm bu rahatsızlıklar vücudun belirli bölümlerinde sinir hasarına neden olur ve bunun sonucunda karıncalanma, uyuşukluk, iğne batması ve yanma gibi problemler meydana gelir. 

Ortopedik nedenler de vücutta sinir hasarına ve buna bağlı parestezi gelişmesine yol açabilir. Özellikle bir travmaya bağlı gelişen nörolojik yaralanmalar sonucunda sıklıkla sinir hasarı gelişir ve bu durum vücutta karıncalanmadan daha büyük şikayetlere neden olabilir. Bazı kemik kırıkları, kemik erimesi (osteoporoz), boyun veya sırt yaralanmaları, fıtıklı omur diskleri, karpal tünel sendromu ve dejeneratif disk hasarı vücutta karıncalanma şikayetine yol açan başlıca ortopedik nedenler olarak sayılabilir. 

Bazı psikiyatrik rahatsızlıkların da vücudun çeşitli bölgelerinde sinir sıkışmasına ve sinirler üzerinde baskı gelişmesine neden olduğu söylenebilir. Özellikle panik atak hastalarının yaklaşık %80'inde ataklar öncesinde ve ataklar sırasında sinir sıkışmaları gelişir ve bu durum uyuşukluk, karıncalanma, iğne batması ve deride yanma gibi şikayetlere yol açabilir. 

Sık tekrarlayan karıncalanma ve uyuşukluk şikayetleri kişilerin günlük hayatında aksaklıklara neden olduğundan dolayı etkili şekilde tedavi edilmesi gerekir. Nörolojik, ortopedik veya psikiyatrik nedenlerde ortaya çıkan parestezi problemleri kişinin yalnızca duyu kaybı yaşamasına neden olan ve herhangi bir hareket kısıtlılığına sebebiyet vermeyen sinir problemleridir. Eğer karıncalanmanın yaşandığı bölgede aralıklı veya sürekli olarak hareket kısıtlılığı meydana geliyorsa en kısa sürede doktor kontrolüne başvurulması ve en etkili tedavi yöntemlerinin uygulanması gerekir.