Kalbin aniden kan pompalayamaz hale gelmesine ani kalp durması (AKD) adı verilir. Kişi hayatta kalamaz ise ani kalp ölümü (AKÖ) terimi kullanılır. Kişide bilinen bir kalp hastalığı olabilir veya olmayabilir. Her yaşta meydana gelebilir. Amerikada genç atlet ölümlerinin önde gelen sebeplerinden biridir ve gençlerde meydana gelen tüm ölümlerin yaklaşık %7sinden sorumludur. AKD ve AKÖ yaygın olmamakla birlikte aileler ve halk üzerinde yıkıcı etkileri vardır.
Ani kalp durması kalbin normal şekilde çalışmasını sağlayan elektriksel sisteminde meydana gelen bir bozukluk nedeniyle olur. Kalp durunca vücudun geri kalanına çalışması için gerekli kan gitmez.
Bazı kalp hastalığı tipleri AKD ve AKÖ ile sonuçlanabilir. Tüm yaş gruplarında ani, beklenmeyen ölümlerin en sık sebebini koroner kalp hastalıkları oluşturur. Koroner kalp hastalığı koroner arterlerde meydana gelen plaklar nedeniyle oluşur. Koroner arterler kalbi besleyen damarlardır. Bu plaklar kalbe giden oksijence zengin kan akımını azaltarak veya engelleyerek kalp krizine yol açar.
Hipertrofik kardiyomiyopati kalp kasını tutan ve kalp kasının kalınlaşmasına neden olan bir hastalıktır. Kalınlaşma tipik olarak sol ventrikül denilen kalbin sol alt odacığında ortaya çıkar. Genç atletlerde İKÖ’nün en sık sebebidir ve vakaların yaklaşık %ında tespit edilir.
Doğumsal kalp hastalıkları doğumda var olan yapısal kalp değişiklikleridir. AKÖ vakalarının yaklaşık %inden yapısal kalp hastalıkları sorumludur. Koroner arter anomalileri, aort darlığı ve mitral kapak prolapsusu bunlar arasındadır.
Aritmojenik kardiyomiyopati bir çeşit kalp kası hastalığıdır. Bu hastalık zamanla kalp kasının harap olmasına neden olur, aritmi ve ani ölüm riskini artırır.
Kalp ritmi veya kalp atımlarının normalden farklı olmasına aritmi denir. AKD/AKÖ ile ilişkili en sık görülen kalıtsal geçişli aritmilerden iki tanesi uzun QT sendromu ve katekolaminerjik polimorfik ventriküler taşikardidir.
Bu hastalıklar genellikle AKD/Öden önce tespit edilemez. AKÖ vakalarında otopsi yapılması gerekir, fakat genç bireylerin üçte birinde otopsi ile saptanabilen bir neden bulunmaz. AKÖ sebepleri ile ilgili var olan bilgi eksikliği, yaşayan akrabalardaki AKD/Ö riskinin anlaşılmasında büyük zorluk yaratır.
Genç bireylerin AKD/AKÖ riskinin hesaplanması için kişisel öykü ve aile öyküsünün beraber değerlendirilmesi gerekir. Egzersiz, heyecan veya korku ile bayılma veya nöbet hikayesi gibi AKD/AKÖ açısından risk faktörleri olan çocuklar bir kardiyoloğa sevk edilebilir.
Tütün kullanımı, yüksek kan basıncı, yüksek kolesterol, sağlıksız kilo alımı, diyabet, aktif olmayan yaşam tarzı ve fazla miktarda alkol tüketimi gibi AKÖ ile ilişkilendirilen bazı faktörler tüm yaş gruplarında AKD/AKÖ riski değerlendirilmesinde önemlidir.
Ailesinde ani ölüm hikayesi olan veya yakın akrabalarında (anne, baba, kardeş) hipertrofik kardiyomiyopati veya uzun QT sendromu gibi spesifik bir kalp hastalığı tanısı olduğu bilinen çocuklar da sevk edilebilir.
Sıklıkla AKD/AKÖden önce herhangi bir tehlike belirtisi görülmez. Fakat AKD/AKÖ yaşayan çoğu bireyde asıl kalp olayı meydana gelmeden önce bayılma gibi bazı belirtilerin görüldüğü bildirilmiştir. AKD/AKÖ meydana gelen kişilerin yaklaşık %40ının ailesinde kalp hastalığı hikayesi, yaklaşık dörtte birinde de ailesinde 50 yaşından önce AKÖ hikayesi vardır ve aile hikayesi bunlarda önemli bir tehlike işareti oluşturmaktadır.
Spor aktiviteleri, kişisel veya ailesel risk faktörü bulunan kişilerde AKD ve AKÖ riskinde artış ile ilişkilendirilmiştir. Atletlerde tarama önerileri ilk olarak yılında yayınlanmış ve gözden geçirilerek güncellenmiştir. Amerikan Kalp Cemiyetinin 12 unsurlu tarama önerileri arasında akrabalardan birinde 50 yaşından önce kalp hastalığına bağlı erken ölüm hikayesi ve yakın bir akrabada 50 yaşından önce bilinen bir kalp hastalığı tanısı olması yer alır. Ailede kalp hastalığı olan kişiye akrabalık derecesi önemlidir. Akrabalık derecesi yakınlaştıkça AKD ve AKÖ riski artmaktadır. Amerikan Kalp Cemiyeti Önerilerine göre olası risk artışı olan atletlere daha ileri değerlendirmeler yapılmalıdır. Atlet olmayanlar için Amerikada rutin muayeneler standart takipleri oluşturur. Fakat AKD/AKÖ taraması için güncel önerilerin sınırları tam olarak belli değildir. Doktorunuza ailenizde kalp hastalığı veya AKD/AKÖ hikayesi olduğunu söylemeniz önemlidir.
AKD/AKÖ durumlarında aile üyelerinin değerlendirilmesi mantıksal ve adım adım olacak şekilde yapılmalıdır. Ayrıntılı bir aile hikayesi almak oldukça önemlidir ve bilgilerin mevcut tıbbi kayıtlardan ya da ölüm sebebinin belirlenmesi için yapılmış otopsilerden elde edilmiş olması gerekir. Bazı vakalarda ölüm sebebi bulunamayabilir. Bu vakalarda ekokardiyografi ile daha eksiksiz bir kalp değerlendirmesi ve lipid taraması yapılabilir. Ailedeki ani ölüm sebebini doğrulamanın yanında, ölen kişiyle olan akrabalık derecesi de önemlidir. Birinci derece akrabalarda (anne, baba, kardeş ve çocuklar) sıklıkla daha ileri inceleme yapılır. AKD/AKÖ sonrası aileler genellikle endişeli ve düşünceli olurken, kalp tetkiki sonuçlarının normal olması ölüm nedeni bilinmiyorsa yanlış bir rahatlamaya sebep olabilir. AKD/Ö sebebi kalıtsal bir durumsa, risk değerlendirmesinde ilk adımın genetik danışmanlık olması doğru olacaktır.
AKD/Ö nedeninin belirlenmesi önemlidir ve aile üyelerinin doğru bilgilendirilmesi için gereklidir. AKÖ durumunda, adli hekimin genetik test için mevcut numuneyi alması ve saklaması önemlidir. Ölen kişiden kan örneği alınmamış olması ölüm sonrası genetik test için bir engeldir.
AKÖ nedeni AKÖ öncesi var olan veya ölüm sonrası bulunan bir kalp hastalığı ise tanıya uygun genetik testin yapılması gerekir. Genetik bir neden bulunursa, akrabalara aileye özgü testlerin önerilmesi gerekir. Artmış AKD/Ö riski ile ilişkili birtakım hastalık için klinik genetik testler mevcuttur. Etkilenmemiş bir bireyde genetik test yapılması genellikle önerilmemektedir, çünkü sonuç yorumu zordur ve sonuçlar tanı, risk değerlendirmesi ve yönetimi konusunda pek faydalı değildir.
Ölüm sonrası yapılan genetik testler beklenmeyen, ani ölümlerde faydalı olabilmektedir. Otopsisi normal olan ani ölüm vakalarında ölüm sonrası yapılan genetik test, vakaların yaklaşık dörtte birinde ölüm nedenini ortaya çıkarabilmektedir. Uzun QT sendromu (UQTS) ve diğer bir kalıtsal geçişli aritmi olan katekolaminerjik polimorfik ventriküler taşikardi (KPVT), beklenmeyen ani ölümlerin en sık görülen genetik nedenlerindendir. UQTS ve KPVT otozomal dominant geçiş gösterir, bu yüzden akrabaların yüzde 50sinde tanımlanmış gen mutasyonu vardır ancak kalp tetkikleri normal olabilir. Bu testlerin başka bir işlevi de hastalığa yol açan mutasyonu taşımayan akrabaların rahatlamasını ve gereksiz testler ve tedavilerden kurtulmalarını sağlamasıdır.
Ani kalp durmasına hemen müdahale edilmesi hayatta kalma şansını oldukça artırmaktadır. Tedavinin ilk basamağı tıbbi yardım çağırmaktır. Acilen yi aramalısınız. Kardiyopulmoner resusitasyon (CPR) ve otomatik eksternal defibrilasyon (AED) hayatta kalma şansını %75 oranında artırabilir.
CPR ani kalp durması durumlarında beyne ve yaşamsal organlara kan ve oksijen akışını sağlar.
AED, ani kalp durması vakalarında kalp atımlarını normale getirebilir. AEDler okul, alışveriş merkezleri, iş merkezleri, havaalanları, oteller ve spor alanlarında bulunabilir. AEDlerin kullanımı kolaydır, adım adım sesli talimatlar verir.
Yüksek AKD/AKÖ riski taşıdığı bilinen kişiler için tıbbi tedavi önerilebilir ve bazı durumlarda koruma sağlayabilir. Bazı durumlarda, yarışmacı atletizm gibi bazı risk faktörlerinden uzak durulması önemli olabilir. AKD/AKÖ riski yüksek olduğu tespit edilen kişiler için implante edilebilir kardiyoverter defibrilatör (ICD) tavsiye edilebilir. Çoğu AKD/AKÖ vakaları, artmış riskinin farkında olmayan ve doktor kontrolü altında olmayan kişilerde ortaya çıkar.
“Ventriküler erken vuru” adından da anlaşılacağı üzere “ventrikül” diye isimlendirilen kalbin karıncıklarından gelen erken kasılma olayıdır. “Erken” denmesinin nedeni kalbin normalde beklenen atımından önce gelmesidir. Bu yüzden bu tip ritim bozuklukları kalp ritminde düzensizliğe yol açar ve düzensiz kalp ritminin gelişmesine sebep olan en sık ritim bozukluğundan biridir.
Ventriküler erken vurulara (VEV) aynı zamanda ventriküler prematür atım (VPA ya da VPS) ve bazen de ventriküler ekstra sistol (VES) da denmektedir. Dolayısıyla hekimler arasında VES, VEV, VPA ya da VPS gibi kısaltmalar kullanılmaktadır. Hepsi aynı ritim bozukluğunu işaret eder.
Bazı hastalar VES’leri hiç fark etmezler. Ritim bozukluğu şikâyeti olmayan hastalarda, VES’ler başka bir sebeplerden yapılan kalp muayenesi sırasında tespit edilebilirler. Bu yüzden VES’ler her zaman şikâyete yol açmayabilir. VES’lerin sık rastlanan belirtileri:
Esasen her insanda günde defa VES görülebilir. Bu tamamen normaldir ve herhangi bir tedaviye gerek yoktur. Burada önemli olan kişinin 24 saat boyunca ne sıklıkta VES yaşadığı ve bunların ne tür bir özelliğe sahip olduğudur. VES’ler tekli gelebilir. Bazen de ardışık olarak ’lü olabilirler. Hem sayısal olarak VES sıklığı hem de ardışık gelme gibi özellikler VES’lerin kişide oluşturduğu şikâyeti ve kişiye uygulanacak tedavi yaklaşımını yakından ilgilendirmektedir.
VES’ler kalbin her iki karıncığından da kaynaklanabilir. Kalbin normal ritmik elektriksel aktivitesi devam ederken bir anda karıncıklardan gelen fazladan uyarıyla kalbin ritmi tekler. Sonra kalbin ritmi tekrar düzene girer. Takiben tekrar VES gelebilir ve kalbin teklemesi tekrar oluşabilir. Bu durum gün içinde hastadan hastaya değişmekle birlikte on binlerce defa tekrar edebilir. Ya da defa da olabilir. Ayrıca her gün aynı yoğunlukta VES olmaz. Hastalar kimi zaman hiç hissetmez, kimi zaman da gün boyu tekrar eden yoğun VES hissederler. Neyin tetiklediği veya neyin bu değişkenliğe yol açtığı tam olarak bilinmiyor. Günlük yaşanılan streslerin etken olduğu düşünülüyor.
VES’lerin nedenleri tam olarak bilinmemektedir. Çoğu VES’ler kalpte hiçbir yapısal kalp hastalığı bulunmayan yani tamamen sağlıklı kalplerde oluşur. Bunlara “idiyopatik VES” denir yani sebebi bilinmeyen VES demektir. Bu gibi durumlarda endişelenmeye gerek yoktur. Çünkü bunların hayati riski yok denecek kadar azdır. Bunun yanı sıra bazı VES’ler kalpte var olan diğer sorunlara ikincil olarak da ortaya çıkabilir. Bu gibi durumlar kalpte daha önceden var olan sorunların daha da büyümemesi açısından biraz daha önemsenmelidir.
Bazı durumlarda VES’ler daha sık ortaya çıkabilmektedir. Bunlar:
VES’ler Nasıl Tedavi Edilir ? (Ankara Ventriküler Erken Vuru Tedavisi)
Öncelikle her VES tedavi gerektirmez. Bunu bilmemizde fayda vardır. Çünkü çok az VES’i olup da doktor doktor dolaşan birçok hasta vardır. Daha önceden de söylediğim gibi seyrek gelen VES’ler de tedavi verilmez. Ancak yoğun VES yaşayan ya da eşlik eden kalp rahatsızlığı olan hastalarda tedavi gerekmektedir.
Hangi hastaya ne tür tedavi verileceği detaylı inceleme sonrası kararlaştırılmaktadır. VES’i olan her hastaya 24 saatlik EKG-Holter dediğimiz bir cihaz bağlanarak VES’in ne sıklıkta geldiği, ne gibi ek özelliklere sahip olduğu ve VES’lerin ardışık gelip gelmediği ortaya konur. Bunun yanı sıra her hastaya Ekokardiyografi dediğimiz kalp ultrasonu çekilerek eşlik eden diğer kalp hastalıklarının olup olmadığına bakılır. Bu neticelerin sonunda da tedavi planı ortaya konur. VES’lerin tedavisi: yaşam tarzının değişikliği, ilaç tedavisi ve ablasyon olmak üzere 3 ana grupta toplanabilir.
Yaşam tarzı değişikliği; kişinin spora başlaması, alkol ve tütün gibi zararlı etkenlerden uzaklaşması, kafeini az tüketmesi ve kilolu ise kilo vermesi gibi tedbirleri içerir.
İlaç tedavisi: bir takım ritim düzenleyici ilaçların başlanması ve kişinin bunları düzenli olarak uzun süre kullanmasıdır. Ancak şunun da bilinmesi gerekir. Ritim düzenleyici ilaçların da bir takım yan etkisi bulunmaktadır. Bu sebepten dolayı nispeten en az yan etkisi olan “beta-bloker” dediğimiz ilaçlar ya da “isoptin” , “diltizem” adlı ilaçlar en sık kullanılmaktadır. Bunlardan daha etkili olan ilaçları vermek zorunda kaldığımız durumlarda eğer yapılması mümkünse ablasyon tedavisinin öncelikle düşünülmesi gerekmektedir.
VES’lerden Ablasyon Tedavisi ile Kurtulmak Mümkün mü ?
Ablasyon tedavisi diğer aritmilerde olduğu gibi ventriküler erken vurularda da oldukça etkili bir tedavi yaklaşımıdır. Yapısal kalp hastalığı olsun ya da olmasın VES’ler eğer 24 saatte atım ve üzerinde bir sıklıkta oluşuyor ise öncelikle ablasyon tedavisinin düşünülmesi gerekir. Çünkü ablasyon ile VES’lerden ömür boyu tamamen kurtulma imkanı vardır. Diğer taraftan hasta hayat boyu ciddi yan etkisi olabilecek ilaç kullanım zorunluluğundan kurtulmuş olacaktır. Bu yüzden eğer hastanın VES’leri yeterli sıklıkta ise ablasyon tedavisinin ön planda tutulması gerekmektedir.
Ventriküler erken vuruların ilaç tedavisi, ablasyon tedavisi ve fiyatları hakkında daha detaylı bilgi almak isterseniz Prof. Dr. Basri Amasyalı’nın Ankara’daki kliniğini arayabilir ve randevu alabilirsiniz.
KİŞİSEL VERİLERİN ELDE EDİLMESİ VE İŞLENMESİ İLE İLGİLİ BİLGİLENDİRME FORMU
Acıbadem Sağlık Hizmetleri ve Ticaret A.Ş. (“Acıbadem”) ve Acıbadem’in hakim ve bağlı şirketleri (hepsi birlikte “Acıbadem Grubu” olarak anılacaktır.) tarafından, sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“Kanun”) ve ilgili mevzuat kapsamında Veri Sorumlusu sıfatıyla, kişisel verileriniz, aşağıda açıklanan çerçevede ve sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu, sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, Özel Hastaneler Yönetmeliği ve Sağlık Bakanlığı düzenlemeleri ve sair mevzuata uygun olarak işlenebilecektir.
1. Kişisel Verilerin elde Edilmesi, İşlenmesi ve İşleme Amaçları
Kişisel verileriniz Acıbadem Grubu tarafından sağlanmakta olan kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amaçlarıyla ve Acıbadem Grubu şirketlerinin faaliyet konularına uygun düşecek şekilde; sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, çağrı merkezi, internet sitesi, sözlü, yazılı ve benzeri kanallar aracılığıyla elde edilmektedir. Sağlık verileriniz başta olmak üzere özel nitelikli kişisel verileriniz ve genel nitelikli kişisel verileriniz, Grup tarafından aşağıda yer alanlar dâhil ve bunlarla sınırlı olmaksızın bu maddede belirtilen amaçlar ile bağlantılı, sınırlı ve ölçülü şekilde işlenebilmektedir:
Acıbadem Grubu tarafından elde edilen her türlü kişisel veriniz (Özel nitelikli kişisel veriler de dahil fakat bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) aşağıdaki amaçlar ile işlenebilecektir:
İlgili mevzuat uyarınca elde edilen ve işlenen Kişisel Verileriniz, Acıbadem veya Acıbadem Grubu’na ait fiziki arşivler ve/veya bilişim sistemlerine nakledilerek, hem dijital ortamda hem de fiziki ortamda muhafaza altında tutulabilecektir.
2. Kişisel Verilerin Aktarılması
Kişisel verileriniz, Kanun ve sair mevzuat kapsamında ve yukarıda yer verilen amaçlarla Acıbadem ve Acıbadem Grubu tarafından Acıbadem Grubu’na dahil olan şirketler ile, Özel sigorta şirketleri, Sağlık bakanlığı ve bağlı alt birimleri, Sosyal Güvenlik Kurumu, Emniyet Genel Müdürlüğü ve sair kolluk kuvvetleri, Nüfus Genel Müdürlüğü, Türkiye Eczacılar Birliği, Mahkemeler ve her türlü yargı makamı, merkezi ve sair üçüncü kişiler, yetki vermiş olduğunuz temsilcileriniz, avukatlar, vergi ve finans danışmanları ve denetçiler de dâhil olmak üzere danışmanlık aldığımız üçüncü kişiler, düzenleyici ve denetleyici kurumlar, resmi merciler dâhil sağlık hizmetlerini yukarıda belirtilen amaçlarla geliştirmek veya yürütmek üzere işbirliği yaptığımız iş ortaklarımız ve diğer üçüncü kişiler ile paylaşılabilecektir.
3. Kişisel Veri Elde Etmenin Yöntemi ve Hukuki Sebebi
Kişisel verileriniz, her türlü sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, yukarıda yer verilen amaçlar ve Acıbadem’in faaliyet konusuna dahil her türlü işin yasal çerçevede yürütülebilmesi ve bu kapsamda Acıbadem’in akdi ve kanuni yükümlülüklerini tam ve gereği gibi ifa edebilmesi için toplanmakta ve işlenmektedir. İşbu kişiler verilerinizin toplanmasının hukuki sebebi;
Ayrıca, Kanun’un 6. maddesi 3. fıkrasında da belirtildiği üzere sağlık ve cinsel hayata ilişkin kişisel veriler ise ancak kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbı teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amacıyla, sır saklama yükümlülüğü altında bulunan kişiler veya yetkili kurum ve kuruluşlar tarafından ilgilinin açık rızası aranmaksızın işlenebilir.
4. Kişisel Verilerin Korunmasına Yönelik Haklarınız
Kanun ve ilgili mevzuatlar uyarınca;
Mezkûr haklarınızdan birini ya da birkaçını kullanmanız halinde ilgili bilgi tarafınıza, açık ve anlaşılabilir bir şekilde yazılı olarak ya da elektronik ortamda, tarafınızca sağlanan iletişim bilgileri yoluyla, bildirilir.
5. Veri Güvenliği
Acıbadem, kişisel verilerinizi bilgi güvenliği standartları ve prosedürleri gereğince alınması gereken tüm teknik ve idari güvenlik kontrollerine tam uygunlukla korumaktadır. Söz konusu güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak muhtemel riske uygun bir düzeyde sağlanmaktadır.
6. Şikayet ve İletişim
Kişisel verileriniz teknik ve idari imkânlar dâhilinde titizlikle korunmakta ve gerekli güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak olası risklere uygun bir düzeyde sağlanmaktadır. Kanun kapsamındaki taleplerinizi, “monash.pw” web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak;
Kanun kapsamındaki taleplerinizi, monash.pw web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak ve formda belirtilen usullerle tarafımıza iletmenizi rica ederiz.