10 SANIYEDE KANSIZ VE AĞRISIZ KALP ANJIYOSU
“Kalp Anjiyosu Kalbin Hangi Damarında Darlık Olduğunu, Darlığın Yüzde Kaç Olduğunu Gösterir”
Kalp damarındaki darlıklar kalp krizine yol açar. İnsanlar kalp krizi geçirmeden de kalp damarlarındaki darlıkları tespit etmek mümkündür. Erkenden tespit edilen darlıklar hasta kalp krizi geçirmeden tedavi edilip hastaların ömrü uzatılmaktadır. Bu darlıklar kalp anjiyosuyla tespit edilir. Artık günümüzde kalp anjiyosu vücuda girişimsel bir işlem yapılmadan da uygulanabilmektedir. Bu işleme BT koroner anjiyografi (10 saniyede kansız ve ağrısız kalp anjiyosu) adı verilir. Konvansiyonel anjiyografi de denen eski sistemde vücuda bir tel (kateter de denir) ile girilir. Bu tel kalbe kadar ilerletilir (bu yüzden riskli bir işlemdir) ve ilaç (kontrast madde) verilir. 10 saniyede kansız ve ağrısız kalp anjiyosunda ise vücuda tel ile girilmeden ve hiçbir girişimsel işlem yapılmadan ilaç verilir ve kalp ,stentler ve by-pass damarları görüntülenir. Konvansiyonel anjiyografinin; kalp krizi, kanama ve damar pıhtılaşması gibi önemli riskleri varken 10 saniyede yapılan BT anjiyografinin ilaç allerjisi (çok nadir bir durum olup aynı risk konvansiyonel anjiyografide de vardır) dışında bir riski yoktur. 10 saniyede yapılan kalp anjiyosu sadece tanı içindir. Girişimsel bir işlem uygulanmadığı için işlem sırasında tedavi (stent koyma gibi) yapılamaz. Kalbe yapılan 10 saniyede anjiyo işlemi tüm vücut damarlarına da uygulanabilir.
10 SANİYEDE KANSIZ VE AĞRISIZ KALP ANJİYOSU ÇEKİMİ
Çekim Bilgisayarlı Tomografi (BT) Cihazıyla yapılır
Normal bir tomografi çekiminden farkı yoktur
Önceden hazırlık gerektirmez
Ağrısızdır
Kol damarından ilaç verildikten sonra 10 saniyede anjiyo çekimi tamamlanır
Çekim sonrası hasta taburcu edilir, hastanede yatış gerekmez
KALP KRİZİ İÇİN RİSK FAKTÖRLERİ
Erkeklerde 45 yaşından, kadınlarda 55 yaşından büyük olmak
Ailede kalp krizi öyküsü
Şeker hastalığı
Hipertansiyon
Sigara içiyor olmak
Yağdan zengin, sebzeden fakir beslenme alışkanlığı
Hareketsiz yaşam tarzı
Fazla kiloluluk (obezite)
Kanda yüksek kolesterol
Koroner anjiyografi ve PTCA (Balon) Stent işlemleri için el bileğindeki atardamar olan radial arterin kullanılması ilk olarak 1989'da gerçekleştirilmiştir. 1996 yılında ilk olarak bir klinik tarafından "Koroner Anjiyografi" koroner girişimlerden biri olarak seçilmiştir. Daha sonra dünyadaki diğer kalp klinikleri de bu yöntemi uygulamaya başlamıştır. Halen dünya genelinde 500'e yakın klinik kalp damarları olan koroner damar anjiyosu balon ve stent girişiminde, kasık damarı yerine el bileği damarı (Radial Arter) yolunu kullanmaya devam etmektedir.
El bileğinden yapılacak anjiyo işleminden önce hastanın cilt altı lokal anestezi ile uyuşturulur. 3 mm'lik bir kesi olduğu için hasta ağrı ve acı hissetmez.
El bileğinden anjiyo işleminde giriş yeri ile ilgili oluşabilecek komplikasyon riski yüzde 1'in altında seyretmektedir. Anjiyo sonrasında asıl önemli olan açılan 3 mm'lik delik olan giriş yerinin sıkıştırılması işlemidir. Giriş yeri kaynaklı problemlerin çoğu bu deliğin iyi kapanamamasından kaynaklanmaktadır.
Hasta konforu açısında düşünüldüğünde hemen herkes için sorun olan yatakta hareketsiz yatma ve tuvalet ihtiyacının yatakta karşılanması gereksinimi el bileği anjiyografisinde meydana gelmemektedir. El bileği anjiyografisinde, hastalar işlem yapılacak salona yürüyerek gelir ve işlem sonrası yine yürüyerek dönebilirler. Tuvalet ihtiyaçlarını kendileri giderebilir ve kasık anjiyosunda olduğu gibi 6 saat yatağa mahkûm kalmak zorunda değildir. El bileği anjiyosunda hastalar sadece 3-4 saat boyunca normal hareketli olarak gözetim altında tutulmaktadır.
El bileğinden anjiyo girişimi sonrasında kişi yürüyerek evine gidebilir. Hatta hasta kolunu zorlamamak kaydı ile istediği her şeyi kolaylıkla yapabilir. Tek dikkat edilmesi gereken doktorun önerdiği süre boyunca ve bandaj çıkmadan banyo yapılmamasıdır.
El bileğinden anjiyo işlemi, herhangi bir yaralanma ya da kaza sonrasında kolunda travma oluşan kişiler ile diyalize giren hastalar dışında herkese uygulanabilir.
El bileği anyijosu sonrası hasta kolunu çok zorlamamalıdır. Ancak tabii ki yemek yenebilir, içecek içilebilir ve basit hareketlerde kol kullanılabilir. Yalnızca ağır bir şeylerin kaldırılması önerilmez. Amaç, çok küçük dahi olsa açılan kesinin en kısa sürede kapanmasıdır. Bazı durumlarda hasta kolunun üzerine yattıysa, kolda morarma meydana gelebilir. Ancak bu durum da kısa sürede kendiliğinden yok olmaktadır.
El bileği anjiyosundan sonra özel bir beslenme rejimi uygulanmasına gerek yoktur. Ancak eğer damarlarda tıkanıklık varsa kalp koruma diyeti adı verilen, düşük kolesterollü, az tuzlu, katı yağ içermeyen bir diyet önerilmektedir. El bileği anjiyosundan sonra ayrıca bol su içilmesi önerilir. Böylece girişim esnasında hastaya verilen boyar madde vücuttan kolayca atılabilir.
Radial anjiyografinin (El bileğinden yapılan koroner anjiyografi) kasık damarından uygulanan anjiyografiye oranla temel üstünlüğü operasyon riskinin azaltılması ve hasta konforudur. Kasıktan yapılan anjiyoda, hastalarda kasık damarı giriş bölgesinde damar balonlaşması, atar ve toplardamarlarda beklenmeyen delikler, damarda kontrolsüz kanama riski, kasık bölgesinde şişlik, ileri derecede ağrı ve hasta hareketini kısıtlayan sorunlar ile karşılaşılma riski yüksektir. Buna karşın el bileğinden yapılan anjiyografide bu riskler neredeyse sıfıra yakın seyreder. Ayrıca el bileği damarının son derece ince olması ve bu damara paralel ikinci bir damar olması sebebiyle oluşabilecek risk çok daha düşük olmaktadır. Hatta işlem yapılan el bileği damarı tıkansa dahi hastalarda ciddi bir sorunla karşılaşılmaması düşük riski gösteren işaretlerden biridir.
Radial anjiyografi (el bileğinden anjiyografi) bu tür olumlu yönleri ile son 7-8 yıldır dünyada gittikçe artan seviyede uygulama alanı bulan bir tekniktir. Bunun dışında günümüzde sürekli gelişme gösteren kardiyolojik tanı ve tedavi yöntemleri şunlardır:
Kalp hastalıkları çoğunlukla yaşı ilerleyen bireylerde görülse de her yaş grubundan insan için tehlikeli sonuçlar doğurabilmektedir. Anjiyo, ciddi bir rahatsızlık yaşayan kişilerde veya doktorun gerekli görmesi ile ciddi bir rahatsızlığın önlenmesi için sıkça uygulanabilen bir işlemdir. Göğüste hissedilen ağrı veya sızılar, kalpte meydana gelen sıkışma gibi durumlarda doktorunuz damar sertliğinden şüphelenebilir. Bu durumlarda hekiminiz anjiyo uygulanmasını gerekli görebilir. Çok sayıda bölgeye uygulanabilen anjiyonun tam olarak nereye uygulanacağı doktorun hangi bölgeyi incelemek istediğine göre değişmektedir. Anjiyo sonrası nelere dikkat etmeliyiz, anjiyo olan kişi kaç günde iyileşir, bir insan kaç defa anjiyo olabilir, anjiyo olduktan sonra kaç gün istirahat etmek gerekir gibi soruların sıkça sorulduğu bu günlerde Özel Ortadoğu Hastanesi tüm merak edilenleri sizler için anlattı.
Kişinin aşırı miktarlarda ağırlık kaldırmaması hatta anjiyo sonrası ilk üç gün hiçbir ağırlık kaldırmaması gerekir. Fiziksel güç gerektiren her türlü aktiviteden kaçınılması gerekir. Hasta kendisini zorlayacak aktivitelerden titizlikle kaçınmalıdır.
,İnsan bedeninin her daim gereksinim duyduğu su, ameliyat sonrası dönemde daha büyük bir ihtiyaca dönüşür. Anjiyo olan kişiler günde en az iki buçuk litre su içmelidir. Hatta mümkünse daha da fazla...
Anjiyo yaptıran birey kesinlikle alkol ve sigaradan kaçınmalıdır.
Anjiyo yaptırdıktan sonra en azından bir süreliğine kişinin katı yiyeceklerden uzak durup, sıvı besinler tüketmesi gerekir.
Koroner anjiyo uygulamasının ardından hastaların ilk gün hatta mümkünse kırk sekiz saat süresince sıcak su ile temasını kesmesi gerekir.
Anjiyo uygulamasının ardından ilk iki haftalık süreçte kişinin dikkatli olması ve özellikle geri kalan yaşamı boyunca kalp sağlığını koruması için yaşam şeklinde de bazı değişikliklere gitmesi gerekir. Sağlıklı bir beslenme rutini oluşturup, vücudunuza zarar verecek şeylerden uzak durarak gelecekte yaşanması muhtemel çoğu hastalığı önleyebilirsiniz.
Anjiyo uygulaması tamamlandıktan sonra, hasta gün boyunca gözetim altında tutulur. Ameliyatın ardından borular çıkartılmaz. Hastanın durumu incelenerek doktor tarafından taburcu olmasına veya birkaç gün daha hastanede istirahat etmesine karar verilebilir. Eğer kişiye yalnızca tetkik amacı ile anjiyo uygulandıysa gün içerisinde taburcu edilecektir. Eğer hasta kalp krizi veya herhangi bir komplikasyon riski altında ise gözetim altında tutulması gerekebilir.
Anjiyonun ardından kişi beslenme rutinine her zaman olduğundan daha fazla özen göstermelidir. Çoğu kalp damar hastalığı genetik faktörler kadar beslenme sorunlarından kaynaklanır. Anjiyo sonrasında hastanın katı gıdalardan uzak durup sıvı besinler tüketmesi istenir. Yağlı yiyeceklerden uzak durulmalıdır.
Kol bileğinden veya sağ kasık bölgesindeki atardamar üzerinden yapılan anjiyonun ardından hasta ağır kaldırmaktan kaçınmalı ve komplikasyon riskine karşı doktorun reçete ettiği ilaçları ihmal etmeden kullanmalıdır.
Hasta altı saat süresince sırtüstü uzanarak istirahat eder ve bol bol sıvı tüketerek vücudunda biriken opak maddeyi idrar yolu ile dışarı atar. Özellikle koroner anjiyo sonrası iki gün banyo yapılmaz, sıcak sudan uzak durulur. Hastanın aynı gün içerisinde taburcu edilmesi veya birkaç gün hastanede kalması kararı hastanın kişisel durumu gözetilerek alınır.
Anjiyo uygulaması yaşanan bir rahatsızlığın sonucunda ya da tetkik ve önlem amacıyla yapılabilir. Kalp damarlarına ulaşabilmek için sağ kasık atardamarı üzerinden bir plastik kılıfın yerleştirilmesi şeklinde yapılır. Anjiyo çeşitli bölgelerden yapılabileceği için operasyonun seyrine doktorunuz karar verir. Damar görüntülerinin elde edilmesinin ardından işlem tamamlanır. Ortalama olarak yirmi dakikalık bir zaman diliminde tamamlanan bu işlemin ardından yerleştirilen plastik kılıf çıkartılır. Bölgede oluşması muhtemel kanamanın önlenmesi için bölgeye ağırlık konulur. Hasta bilgilendirilir ve doktor kararı ile taburcu edilir.
Bütün cerrahi girişimlerde olduğu gibi anjiyo da bazı riskler barındırır. Ancak söz konusu risk faktörleri günümüz teknolojisi sayesinde son derece azalmıştır. Hastanın felç veya kalp krizi geçirme riski ya da yaşamını yitirme riski son derece düşüktür. Esas risk kalp damarlarındaki darlıkların teşhis ve tedavisinin gerçekleştirilememesidir. Bu durumun barındırdığı riskler çok daha büyüktür.
Operasyonun ardından anjiyo yapılan bölgede morluklar, şişlik veya ağrı gözlenebilir. Ancak bu ciddi bir durum değildir. Morluklar ilk hafta içinde geçecektir. Ağrılar için de doktorunuz ağrı kesiciler reçete edebilir. Kişi kendi insiyatifi ile ilaç kullanmaktan kaçınmalı beklenmedik bir durum olduğunda geç kalmadan doktoruna başvurmalıdır.
Uzman görüşleri sadece tavsiye niteliğindedir gerekli görüldüğünde ilgili uzmana başvurmanız önerilir.
Benzer Haberler