kanda kortizol nedir / NBL Türkiye - Stres Hormonu Olarak Bilinen Kortizol Hakkında 8 Bilgi

Kanda Kortizol Nedir

kanda kortizol nedir

Stres Hormonu Olarak Bilinen Kortizol Hakkında 8 Bilgi

Kortizol, stres hormonu olarak biliniyor. Stres hormonu, inanışların aksine vücut için gerekli bir hormon. Her ne kadar fazlası zararlı olsa da stres, insanın hayatını sağlıklı bir şekilde sürdürebilmesi için ihtiyaç duyduğu bir şey. Stres hormonunun seviyesini vücut kendi belirliyor ve hormon seviyesi kişiye göre de değişkenlik gösterebiliyor. Bu konuda birçok eksik veya yanlış bilgimiz mevcut. Daha net ve doğru bilgilere ulaşabilmeniz için kortizol hormonu hakkında bilinmesi gerekenleri derlemeye çalıştık. İşte kortizol hakkında bilmeniz gereken 8 bilgi!

1. Kortizol, Vücut için En Önemli Hormonların Başında Yer Alıyor

Kortizol hormonu, vücut için oldukça önemli ve birçok göreve sahip. Bu görevler arasında vücudun tuz – su dengesini sağlamak ve ani enfeksiyon gelişimini önlemek gibi önemli konular da var. Kortizol hormonunun eksikliği veya fazlalığı, çok tehlikeli boyutlara varabilir. Kortizol, stres faktörünü gördüğünde tehdit olarak algılar ve yükselir. Tehdit ortadan kalktığında eski seviyesine geri döner. Fakat günlük hayatta çok fazla stres faktörleriyle karşılaşabilirsiniz. Bu durum da kortizol seviyenizin dengede kalmasını zorlaştırabilir.

2. Kendinizi Depresif Hissediyorsanız Kortizol Seviyeniz Yükselmiş Olabilir

Kendinizi Depresif Hissediyorsanız Kortizol Seviyeniz Yükselmiş Olabilir

Günlük hayatta karşılaşılan stres faktörleri ve kullanılan bazı ilaçların yan etkisi, depresyona neden olabiliyor. İlaçlarda bulunan bazı etken maddeler, kortizol seviyesinin yükselmesine sebep olur. Dolayısıyla da yükselen kortizol, depresyona yol açıyor. Kendinizi bunalmış, hayattan bezmiş bir halde buluyorsanız bu durum kortizol seviyenizin yükselmesiyle ilgili olabilir. Böyle durumlarda stres faktörlerinden uzaklaşmaya çalışmak sizin için olumlu bir etki yapabilir.

3. Kortizol Seviyeniz Yüksekse Cushing Sendromundan Muzdarip Olabilirsiniz

Kortizol fazlalığı nadiren de olsa Cushing Sendromuna sebebiyet verebiliyor. Cushing Sendromu, vücutta aşırı seviyede kortizol birikmesi durumunu ifade ediyor. Bu sendroma yakalanan kişilerde kan basıncının artması, kilo artışları, yüz kırışıklık ve vücutta morluk gibi belirtiler olabiliyor. Kortizolün fazla yükselmesi Cushing Sendromunun yanı sıra; depresyona, bağışıklık sisteminin zayıflamasına, konsantrasyon sorunlarına, kadınlarda adet düzensizliklerine de neden olabiliyor.

4. Kortizol Eksikliği Addison Hastalığına Sebep Olabilir

Aşırı düzeyde kortizol eksikliği, nadiren de olsa Addison hastalığına neden olabilir. Addison hastalığı, böbrek üstü bezlerinin yetersiz çalışmasına sebep olan bir rahatsızlık. Bu rahatsızlığın belirtileri; aşırı yorgun hissetme, hızlı kilo kaybı ve zayıflık şeklinde kendini gösterebiliyor. Böyle belirtiler yaşıyorsanız bir doktora görünmekte fayda olabilir.

5. Normal Seviyelerdeki Kortizol Hormonu Bağışıklık Sistemini Güçlendirebilir

Vücutta gerçekleşen yaralanmalarda, enfeksiyon durumuna karşı kortizol salınımı artar. Bu artış yaraların iyileşmesine ve iltihap oluşumunun önlenmesine yardımcı olur. Bu süreç bağışıklık sisteminin güçlenmesine de katkı yapar. Fakat kronik bir kortizol yüksekliği, bağışıklık sistemini zayıflatır ve çeşitli hastalıkları tetikleyebilir.

6. Kortizol Hormonunun Fazla Salgılanması, Cinsel Performansı Olumsuz Etkileyebilir

Kandaki yüksek kortizol seviyesi, cinsel isteksizliği de beraberinde getirebilir. Bunun yanında erkeklerde testosteron azlığına, iktidarsızlığa ve testislerin küçülmesine neden olabilir. Kadınlarda kortizol fazlalığı, kısırlık veya yumurtalıkların küçülmesi şeklinde kendini gösterebilir. Bu da cinsel hayatın olumsuz etkilenmesine yol açarak günlük yaşam kalitesini düşürebilir.

7. Kortizol Fazlalığı Beyin Fonksiyonlarının Zayıflamasına Neden Olabilir

Kortizol Fazlalığı Beyin Fonksiyonlarının Zayıflamasına Neden Olabilir

Başka rahatsızlıkların da katkılarıyla, kortizol hormonunun fazla salgılanması zihinsel bulanıklıklara yol açabilir. Öğrenme bozuklukları ve hafıza kaybının gerçekleşmesinde, diğer hastalıklarla birlikte kortizol seviyesi önemli bir etken.

8. Bol Su İçerek Kortizol Seviyenizi Dengede Tutmaya Çalışabilirsiniz

Hepimizin bildiği gibi canlı hayatının vazgeçilmezi su. Vücudunuzun ihtiyacı olduğu miktarda günlük su tüketimi, pek çok rahatsızlığı önleyebilir. Bu miktar kişiye göre değişebilmekle birlikte herkesin günlük ortalama 2-2,5 litre su tüketmesi gerekiyor. Bunlarla birlikte adaptojen bitkiler dediğimiz stresi azaltan bitkilerle haşır neşir olmak, kortizol seviyenizin dengede tutulmasında önemli.

9. Kortizol Seviyenizi Dengede Tutmakta Zorlanıyorsanız Şu Önerileri Dikkate Alabilirsiniz:

  • Stresinizle başa çıkmayı öğrenebilirsiniz. Bunun için nefes egzersizleri, meditasyon ve yoga yapabilirsiniz.
  • Sosyal çevrenizle etkileşim içinde olun. Bol bol gülüp eğlendiğiniz bir sosyal çevrenin varlığı, sizi ve kortizol seviyenizi olumlu etkileyebilir.
  • Alerji sorunu yaşamıyorsanız bir evcil hayvan sahiplenebilirsiniz. Örneğin kedinizle oynayarak, onun sevimli hareketlerini takip ederek stres seviyenizi düşürebilirsiniz.
  • Stresli anlarınızda keyif alabileceğiniz aktiviteler yaparak zihninizi meşgul tutmaya çalışın.
kaynağı değiştir]

Kortizol pregnenolondan bireşimlenir. Bu tepkime, C-11, C-17 ve C-21 karbonlarının hidroksilasyonu, C-3'ün yükseltgenmesi ve C-4'ü C-5'e bağlayan çift bağın izomerizasyonunu gerektirir. Bu bireşimin gerçekleştiği yer böbrek üstü bezinde bulunan zona fasciculata bölgesidir. Böbrek üstü bezi aynı zamanda aldosteron (zona glomerulosada) ve seks hormonları (zona reticulosada) üretse de asıl salgı ürünü kortizoldur. Böbrek üstü bezi altında yer alan medulla katmanı ise sempatik uyarı ile başlıca epinefrin ve norepinefrin salgılar.

Böbrek üstü bezinde kortizolun bireşimi hipofiz bezinin ön lobundan salgılanan adreneokortikotropik hormonunca (ACTH) uyarılır. ACTH üretimi de hipotalamus tarafından salgılanan kortikotropin salgılatıcı hormon tarafından uyarılır.

Fizyoloji (işlevbilim)[değiştir Arşiv Bağlantısı
  • ^N. A. S. M. Azmi, et al. (2021). Cortisol On Circadian Rhythm And Its Effect On Cardiovascular System. International Journal of Environmental Research and Public Health, sf: 676. doi: 10.3390/ijerph18020676. Zaten Destekçiyim

  • Kortizol, böbrek üstü bezlerinde (diğer ismiyle adrenal bezlerde) üretilen ve oradan salınan bir hormondur. Başta tehlikelere karşı tepki verme olmak üzere vücuttaki glikoz metabolizmasını hızlandırmak, kan basıncını kontrol etmek ve iltihabı gidermek gibi görevleri yerine getirir.[1]

    Bunlarla birlikte kan şekerini düzenlemek, yağ, protein ve karbonhidratları kullanılabilir enerjiye dönüştürmek, su ve tuz dengesini kontrol etmek gibi çeşitli işlemlerde görev alan ve kolesterolden sentezlenen bir hormondur.[2]

    Kortizolün salınmasını sağlayan mekanizmayı anlayabilmek için öncelikle Limbik Sistem'i tanımak gerekir. Bu sistem; Hipotalamus, Hipokampüs, Talamus ve Amigdala olmak üzere 4 kısımdan oluşup beslenme, korku, savunma, cinsel istek, uyku düzeni gibi fiziksel tepkilerden sorumludur.

    Amigdala; beynin her iki tarafında birden bulunan ve canlının öfke, endişe, stres, kaygı ve korku gibi ani duyusal algılarını yöneten beyin bölümüdür. Çevrede var olan durumları analiz eder, bir stres faktörü varsa savaş veya kaç durumunun tetiklenmesini sağlar.

    Çevredeki bir şey veya durum amigdala tarafından tehdit olarak algılanırsa, Libik Sistem'in diğer bir parçası olan hipotalamusa bir tehlike sinyali gönderilir. Hipotalamus, beyindeki sinir sistemi ile vücudun endokrin sistemi arasında bağlantı kurar; vücuttaki kalp atışı, yemek yeme, su içme gibi hayati fonksiyonları sağlamanın yanı sıra strese karşı verilen tepkiyi de kontrol eder.[3]

    Limbik Sistem.Twitter

    Tehlike sinyali, amigdaladan hipotalamusa iletildikten sonra kalp ritmini ve iç organların işlevlerini yöneten ve bizi hayatta tutan otonom sinir sistemine geçer. Otonom sinir sistemi; sempatik, parasempatik ve enterik sistem olmak üzere 3 bölümden oluşur. Bahsi geçen tehlike sinyalini aldıktan sonra vücudu savunmaya geçirecek bölüm sempatik sinir sistemidir. Bu sistem böbrek üstü bezinden salınan adrenalin ve noradrenalinin kana pompalanmasını sağlar. Tehlike geçtikten sonra parasempatik sistem, vücudu sakinleştirmek için adrenalin ve noradrenalini ortadan kaldırır.

    Böbrek üstü bezinden adrenalin ve noradrenalin hormonları salındığında vücudumuz kendini tam anlamıyla bir acil durum senaryosunda bulur. Tehlikenin ne denli büyük olduğu, zarar verme olasılığı, ne zaman geçeceği gibi belirsizlikler bu hormonların vücudu tetikte tutmasına yetmeyebileceğinden vücut bir tehlike algılamaya devam ederken beynin hipotalamus bölgesindeki Hipotalamus-Hipofiz-Adrenal-Aksı devreye sokulur, bu bir geribildirim mekanizmasıdır. Bu mekanizma hipotalamus, hipofiz bezi ve böbrek üstü bezi arasında iletişimi sağlayan; nöronlardan iletiyi alan ve bunun sonucunda kimyasalların salınmasını sağlayan nöroendokrin hücrelerinden meydana gelen bir yolaktır. Tehlikenin sürdüğü bilgisi mevcut olduğu sürece kortizol salınmasını ve vücudun tetikte kalmasını sağlar.[1]

    Neden Desteğe İhtiyacımız Var?

    Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor. Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak... Daha fazla göster

    Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.

    Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.

    Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.

    Destek Ol

    Kortizolün salınma süreci kısaca şöyle açıklanabilir:

    1. Beynin amigdala bölümü çevrede bir tehlike algılar.
    2. Tehlike sinyali hipotalamusa gönderilir.
    3. Hipotalamus sempatik sinir sistemini uyarır.
    4. Böbrek üstü bezlerinden adrenalin ve noradrenalin kana pompalanır.
    5. Geri bildirim sistemi ile tehlike geçene kadar kortizol salınması ve bu sayede vücudun tetikte kalması sağlanır.

    Stres anında salınan kortizol, kaslara en hızlı şekilde enerji sağlayacak kaynak olan şekerin kan dolaşımında kalması için insülini baskılar ve kan basıncını artırmak için atardamarları daraltır.[4]

    Kortizol Fazlalığında ve Eksikliğinde Görülen Sorunlar

    Cushing Sendromu, insan vücudunun uzun bir süre boyunca yüksek kortizol seviyelerine maruz kalmasından dolayı ortaya çıkan bir sorundur. Başlıca belirtileri özellikle yüz ve karın bölgesinde kilo alımı, diyabet, akne başta olmak üzere cilt problemleri, kadınlarda düzensiz adet dönemleri, mide ülseri, anksiyete gibi sıralanabilir.[1], [5], [6]

    Cushing Sendromu'nun tam tersi bir durum olan Addison Hastalığı'nda ise sorun, kortizolün gereğinden daha az olmasından kaynaklanmaktadır. Başlıca belirtileri yorgunluk, kilo kaybı, karın ağrısı, mide bulantısı ve kusma, güçsüzlük olarak sıralanabilir.[1], [5], [6]

    Kortizol'ün Ruh Hastalıklarıyla İlişkisi

    Yapılan çalışmalarda, bazı psikiyatrik hastalıklarda kortizol seviyesinin normalden daha düşük olduğu gözlemlenmiştir. Bu sonuca en fazla yaşamının erken dönemlerinde travma geçirmiş bireylerde rastlanmıştır.[7]

    Şiddetli depresyon hastalarında gözlenen yüksek kortizol seviyelerinin daha önce bahsettiğimiz Hipotalamus-Hipofiz-Adrenal Aksi'ne karşı duyarsızlık oluşturduğu belirlenmiştir.

    Ayrıca bazı Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB) hastalarındaki kortizol düzeyleri ölçüldüğünde bu düzeylerin normalden daha düşük bir seviyede olduğu ve hastaların %50 ila %70'inin majör depresyon ve benzeri duygudurum bozukluklarının kriterlerini de karşıladığı sonucuna varılmıştır. Düşük kortizol bunlarla birlikte kronik önyargı, yorgunluk ve ağrı sendromlarına ve birtakım başka somatik bozukluklalra yol açabilir.[7]

    Depresyon

    Depresyon; belli bir dönem için hayattan ve eskiden keyif alınan aktivitelerden keyif almama, ilgi kaybı, iştah bozukluğu ve çoğunlukla üzgün mizaç gibi belirtilerin olduğu ruhsal bir hastalıktır.

    Yapılan çalışmalarda araştırmacılar, kortizol miktarının depresyonla ilişkisini gözlemlemek için fareleri kullandılar. Denek fareler farklı süreler boyunca kortizole maruz bırakıldı. Ortaya çıkan sonuç şuydu: Kısa süre yüksek miktarda kortizole maruz bırakılan farelerde gözle görülür bir etki olmadı; fakat 2 haftadan uzun süreyle yüksek kortizole maruz bırakılan farelerin endişeli ve depresif hareketler sergilediği, daha korkak göründükleri ve yeni ortamları keşfetmekte daha az istekli oldukları kaydedildi.[8]

    Depresyon.Pexels

    Travma Sonrası Stres Bozukluğu

    TSSB, travmatik bir olay yaşayan bir kişinin, travmatik olay geçmiş olmasına rağmen o anda takılıp kalması ve bazı stres tepkileri göstermesidir. Bu hastalığa sahip olan kişiler genel olarak 3 ana semptom gösterirler:

    1. Tekrardan yaşama; hastanın bazı durumlarda bir sebep yokken, bazı durumlarda ise travmatik olayı hatırlatan bir şeyle karşılaştığında travmaya sebep olan olayı hatırlamasıdır. Örnek olarak, uçaklarla ilgili bir travması olsan bir kişi, bir filmde gördüğü bir uçaktan etkilenip travmasını hatırlayabilir. Kişi, bundan kaynaklı olarak kendi zihninde olayı yeniden yaşayabilir.
    2. Hiper Uyarılma; travmatik bir olay anında devreye giren acil durum mekanizmasının nedensiz yere aktifleşmesidir. Bu durumda daha önce bahsettiğimiz sempatik sinir sistemi devreye gire; adrenalin, noradrenalin ve ardından kortizol salınır. Vücut savaş ya da kaç tepkisi verir, kalp ritimleri hızlanır, derin ve sık nefesler alınır. Yani vücut ölümcül bir tehlike varmışçasına önlem almaya başlar, fakat bunun için geçerli hiçbir sebep yoktur, sadece travmatik olay kişinin gözünde canlanmıştır veya olayı hatırlatan şeyler vardır.
    3. Kaçınma; kişinin travmatik olaydan ve onu hatırlatan şeylerden tamamen uzaklaşmasıdır. TSSB sahibi kişi, bu durumda stres faktöründen uzaklaşmak için uçaklardan kaçındığı gibi içinde bir uçağın göründüğü filmlerden de kaçınacaktır.

    TSSB'nin diğer semptomları arasında uyku bozuklukları, kabuslar, sorumluluktan kaçınma davranışı bulunabilir.[9] Kişi sürekli diken üstünde olabilir, çabuk sinirlenebilir, "Başkaları beni anlamıyor." düşüncesine sahip olabilir ve kolayca irkilebilir.[10]

    Beynimizin ön ve arka dikkat sistemleri dikkatin nereye yönlendireceğini belirler. Bir tehlikeyle veya stres faktörü olan bir durumla karşılaşıldığında beynin birçok bölgesi eş zamanlı olarak çalışır. Nörotransmiter sistemler ve hormonal sistemler uyarılır; bu sistemlerin bir arada işlemesinden ötürü bu tehlike anı, kalıcı olarak belleğe kaydedilir. Bu yüzden kortizol gibi stres hormonları bu anıların kaydedilmesinde önemli bir rol oynar. Bunlarla birlikte, stres durumlarında hormonal sistemin fazla çalışması TSSB'nin ilerlemesine sebep olabilir. Hatta TSSB hastalarının beyinlerinin çeşitli bölgelerinde stres hormonlarının yüksek düzeyde olduğu bulunmuştur.[9]

    Kortizol'ün Kardiyovasküler Hastalıklarla İlişkisi

    Araştırmalar; uzun süreli stresin sebep olduğu yüksek kortizol seviyelerinin kan kolesterolünü, trigliseritleri, kan şekerini ve kan basıncını artırabileceğini düşündürmektedir. Hatta stres, arterlerde plak birikimine bile sebep olabilir. Bunlar kalp hastalıkları için yaygın risk faktörleridir.[11]

    İyi Hırsızlar

    Kâşif ’in Costa Ödüllü yazarından

    “Rundell’ın yazdığı her şeyi okuyun.” Daily Mail
    “Ama zaten çalınmış bir şeyi geri alacağız. İyi hırsızlarız biz!”
    “Gerekli hırsızlar,” dedi Vita.
    Vita Marlowe’u gemiyle İngiltere’den New York’a sürükleyen önemli bir mesele var: Çok sevdiği dedesi, şöhretli bir dolandırıcı tarafından üçkâğıda getirilmiş ve evi dahil sahip olduğu her şey elinden alınmış. Ruhu yaralanmış bu yaşlı adamı tekrar mutlu görmeyi kafasına koyan Vita, en güçlü silahı olan zekâsını kullanarak düşmanlarını bozguna uğratacak bir plan yapıyor. Önce sokaklarda yaşayan genç bir yankesici, sonra da alışılmadık yeteneklere sahip, sırlarla dolu iki çocuk dahil oluyor Vita’nın kanun tanımaz, büyük planına. 
    Günümüz çocuk ve gençlik edebiyatının en önemli yazarlarından Katherine Rundell’dan, bir haksızlığı düzeltmek için her şeyi göze alan bir grup çocuğun nefesleri kesen hikâyesi.

    FOYLES YILIN ÇOCUK KİTABI ÖDÜLÜ

    YILIN EN İYİ ÇOCUK KİTAPLARI SEÇKİSİNDE
    Guardian • Sunday Times

    “Vita kendi sınırlarını zorlarken okur onun zekâsı ve azmi karşısında büyülenecek.”
    Booklist

    “Muhtemelen bu yıl okuyacağınız en iyi çocuk kitabı.”
    Times

    “Baş döndürücü! Haşin ve hayat dolu Vita’ya hayran kaldım.”
    Stephanie Burgis

    Devamını Göster

    ₺100.00

    İyi Hırsızlar

    Satın AlTüm Ürünler

    Bir başka araştırma ise kortizolün kalbi besleyen koroner arterlerde plak birikmesinden kaynaklanan akut koroner sendromlarla, kalbin ritmik çalışmasının bozulması veya düzensiz kalp atışı anlamlarına gelen aritmiyle ve bunlar dışında birçok başka rahatsızlıklarla ilişkili olduğunu göstermiştir.[12]

    Kalp Hastalığıhearthospitalnm.com

    Kortizol Seviyesi Nasıl Düşürülür?

    Kortizol seviyesini düşürebilmek için yapmanız gereken şey stresi uzaklaştırmaya çalışmak olacaktır. Bunu yaptığınızda stres hormonlarının seviyesi düşer, parasempatik sinir sistemi devreye girer ve yavaş yavaş sakinleşirsiniz. İşte size yardımcı olabilecek birkaç tüyo:[13]

    Özet

    Kortizol, vücudumuzun stres karşısında verdiği hormonal bir tepkidir. Adrenalin ve noradrenalin salındıktan sonra canlının ihtiyaç duyacağı enerjiyi karşılaması için şeker üretimini ve kan basıncını artırır, nefes alışverişini ve kalp ritmini hızlandırır.

    Kortizolün az veya fazla salınması çeşitli hastalıklara yol açar. Ayrıca kardiyovasküler sistemde de rol alır, bu yüzden uzun süreli az veya fazla salınımlarında kardiyovasküler sistemde birçok hastalığa sebebiyet verebilir. Bunların başında kalbin ritminin bozulması ile ortaya çıkabilecek ve kalbin dakikada 100'den fazla kez atması anlamına gelen taşikardi gelir.

    Kortizol, strese dayalı psikiyatrik hastalıkların oluşmasına veya ilerlemesine sebep olabilir. Farelerle yapılan bir deneyde yüksek düzeyde kortizole maruz kalma süresi ile depresyonun paralel ilerlediği gözlemlenmiştir. Bir başka psikiyatrik rahatsızlık olan Travma Sonrası Stres Bozukluğu hastalarında kortizol seviyesinin normalden yüksek olduğu bulunmuştur ve yüksek kortizolün bu hastalığı ilerletebileceği tespit edilmiştir.

    Bütün bunlara baktığımızda TSSB hastalarından "yeniden yaşama" semptomu gösterenlerin travmatik olayı hatırladıklarında vücutlarının savaş ya da kaç tepkisini ortaya koyacağını, artan kortizolün süreğen olması durumunda kalp ritim bozukluğu gibi kardiyovasküler hastalıklara sebep olabileceğini söyleyebiliriz.

    Aynı şekilde düzenli kortizol salınımına neden olabilecek bir diğer şey de kronik strestir. Bir başka çalışmada akut stresin çeşitli hormonal değişiklikleri tetiklediği gösterilmiştir.[14]

    Alıntı Yap

    Okundu Olarak İşaretle

    Paylaş

    Sonra Oku

    Notlarım

    Yazdır / PDF Olarak Kaydet

    Bize Ulaş

    Yukarı Zıpla

    İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!

    Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.

    Soru & Cevap Platformuna Git

    Bu İçerik Size Ne Hissettirdi?

    Kaynaklar ve İleri Okuma

    oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır