kani temizleyen organimiz / One moment, please

Kani Temizleyen Organimiz

kani temizleyen organimiz

Aferez Nedir? Hangi Tedavilerde Kullanilir?

İçindekiler

Aferez nedir?

Genellikle kan hastalıklarının tedavisinde kullanılan bir yöntem olarak bilinen aferez; karbonmonoksit zehirlenmelerinden MS (Multiple Skleroz) hastalığına kadar pek çok hastalığın tedavisinde kullanılabilen bir yöntemdir. İşlem sırasında hastanın kendisinden veya donörden alınan kan temizlenerek bileşenlerine ayrılmakta ve istenen bileşen alındıktan sonra kalan kan hastaya/ donöre geri verilmektedir.

Aferez dokulara zarar veren maddeleri kandan uzaklaştırıyor

Başta lösemiler ve lenfomalar olmak üzere birçok kan hastalığında kök hücre tedavisiyle şifa sağlanabilmektedir. Kök hücrenin kandan ayrıştırılması aşamasında aferez yönteminden faydalanılmaktadır. Bunun haricinde aferez yöntemi, dokulara zarar veren maddeleri kandan uzaklaştırma özelliği sayesinde kan zehirlenmelerinin tedavisinde de kullanılmaktadır. Ayrıca çeşitli zehirlenmelere bağlı olarak ortaya çıkan karaciğer yetmezliği ve viral hepatitlere bağlı mikrobik sarılık durumlarında da aferez yöntemine başvurularak tedavi şansı artırılabilmektedir.

Dirençli hipertansiyon tedavisinde aferez yöntemi

Organ nakilleri öncesinde aferez destek tedavileri sayesinde, özellikle kan ve doku grubu uyumsuz olan vakalarda, kandaki yüksek antikor seviyesi azaltılabilmektedir. Böylelikle erken dönem organ nakli reddinin ortaya çıkma riski düşmektedir. İlaç tedavisi ve yaşam tarzı değişikliklerine rağmen gerileme olmayan dirençli kolesterol vakalarında da doktor onayı ve kontörlünde uygulanan aferez yönteminden başarılı sonuçlar elde edilebilmektedir.

Anemi tedavisinde aferez yöntemi başarılı sonuçlar veriyor

Halk arasında kansızlık olarak da bilinen ve toplumumuzda oldukça yaygın görülen anemi, kişinin iş ve sosyal hayatını olumsuz yönde etkileyen halsizlik, şiddetli ağrılar, nefes darlığı ve görme bozukluğu gibi belirtileri tetiklemektedir. Bu hastalıkta alyuvarlar normal işlevini yerine getiremedikleri için bazı doku ve organların da işlevlerini yerine getirmelerine engel olmaktadırlar. Ciddi anemi vakalarının tedavisinde, yapısı bozulmuş alyuvar kandan aferez yöntemiyle temizlenerek yerlerine sağlıklı alyuvarlar konulabilmektedir.

Hangi hastalıklarda aferez tedavisi kullanılır?

Aferez yöntemi kullanılan hastalıklar;

  • Mystina Gravis
  • Akut Gullian Barre
  • MS
  • SLE
  • Ailesel Hiperkolesterolemi
  • Sepsis 
  • CO Zehirlenmesi
  • Kaçak Alkol Zehirlenmesi
  • Mantar Zehirlenmesi
  • Orak Hücreli Anemi
  • Akdeniz Anemisi
  • Lösemi
  • Karaciğer Yetmezliği
  • Organ Nakli
  • Kemik İliği Nakli
  • Kutanöz T Hücreli Lenfoma(Dermatoloji)
  • İltihaplı Romatizma

Terapötik Aferez Nedir?

Bir hastalığı tedavi etmek amaçlı yapılan aferez işlemine “terapötik aferez” denilmektedir. İşlem sırasında hastanın kanı makine tarafından ayıklanıp, yıkanmaktadır. Hastanın kanı bir koldan set adı verilen kapalı sisteme verilmektedir. Bilgisayar ile yönetilen makine hastalık ile ilgili maddeyi temizleyip, geri kalanını hastaya geri vermektedir. En fazla 4 saat süren işleme tok karnına giren hastalar, işlem sırasında sohbet edebilmekte, televizyon izleyebilmekte ve telefon ile görüşme yapabilmektedir.

Arşiv Bağlantısı
kaynağı değiştir]

Solunum sistemindeki yapı organlar şu organlardan oluşur.

Burun, solunum sisteminin dışarı açılan kısmıdır. Burun içindeki kıllar ve nemli yüzey havanın içindeki tozların tutulmasını sağlar. Ayrıca burun içindeki nemli yüzey ve burun içinin kıvrımlı oluşu soğuk havalarda, havanın ısınarak akciğerlere gitmesini sağlar. Burnun en uç kısmındaki koklama sinir uçları havadaki küçük parçacıklar tarafından uyarılarak koku alma faaliyetini yapar.

Yutak, ağız ve burun boşluğunu, soluk ve yemek borusuna birleştiren kısımdır.

Soluk borusu, yutak ile akciğer arasında kalan borudur. Soluk borusunun başlangıç bölümü gırtlaktır. Gırtlakta ses telleri vardır. Ayrıca küçük dil yutkunurken soluk borusunu kapatır. Soluk borusunun iç yüzeyi nemli ve tüylerle kaplıdır. Bunlar soluk borusuna kaçan toz vb. maddeleri yakalayarak öksürük ve balgamla dışarı atar. Soluk borusunun alt kısmı bronş adı verilen iki kola ayrılır. Bronşlardan biri sağ, diğeri sol akciğere bağlanır. Soluk borusu üst üste dizilmiş kıkırdak halkalardan oluşmuştur.

Akciğerler, göğüs kafesi içinde yer alır ve akciğerler solunumun en önemli organlarından biridir. Akciğerler Plevra adı verilen sağlam bir zarla çevrilir. Akciğerleri darbe, basınç gibi dış etkenlerden korur. Akciğerler sağ ve sol olmak üzere iki parçadır. Ayrıca her bir parça lob denilen bölümlere ayrılmıştır. Sağ akciğer üç, sol akciğer ise iki lobdan oluşur. Bronşlar akciğerlere girdikten sonra daha ince dallara ayrılır. Bu ince dallara bronşçuk denir. Bronşçuklar üzüm salkımı şeklinde hava keseleri ile sonlanır. Bu hava keselerine alveol denir. Alveoller akciğer yüzeyinin daha geniş olmasını sağlar. Bu özellik solunumu kolaylaştırır. Hava ile kan arasındaki gaz alışverişi alveollerde yapılır.

Solunumun değerlendirilmesi[değiştir

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır