Kantaron Çayının Faydaları Ve Zararları
Kantaron çayı, aslında çok eski tarihlere dayanmamaktadır. Ana vatanı Avrupa ve Kuzey Afrika olan bu çay yakın geçmişten günümüze gelene kadar birçok insan tarafından sevilerek tüketilmiştir. Tabi ki insanların birçok bitkisel çaydan beklentileri gibi bu çaydan da çok beklentileri bulunmaktadır. İnsanların bu çaydan beklentileri tabi ki bu çayın faydaları üzerinedir. Çünkü birçok insan tıbbi tedaviler sonrasında bile ilaçlardan fayda bulamamaktadır. Bu durumda insanların aklına ilk gelen şey kantaron çayı ve diğer bitkisel çaylardır. Bitkisel çaylar birçok zaman bir tıbbi ilaç kadar büyük etkiler yapabilmektedir.
Bu nedenle kantaron çayı yani sarı kantaron çayı bok büyük faydaları ile insanların sorunlarını çözmektedir. Günümüzde en çok Kuzey Amerika'da üretilen kantaron bitkisi bu ülkelerden ülkemizde gelmektedir. Ülkemizde her ne kadar kantaron bitkisi yetiştirilse de bu bitkinin yetmemesi nedeni ile ithal olarak elde edilmektedir. Sarı kantaron çayının insanlardaki faydaları arasında cilt üzerinde de çok büyük etkileri bulunmaktadır.
Bu nedenle kantaron çayı, insanlarda birçok cilt problemi içinde kullanılabilmektedir. Kantaron bitkisi oldukça uzun ömürlü bir bitki olduğu için diğer yıllarda da bu bitkinin kullanımı mümkündür. Eğer sizinde evinizin önünde küçükte olsa bahçeniz varsa kantaron çayını tüketmek amacı ile kantaron bitkisi yetiştirebilirsiniz. Aslında kantaron çayı ilk olarak hipokrat tarafından dile getirilmiştir. yyda kullanılan bu çay günümüze gelene kadar bir kez unutulup tekrar insanlar tarafından kullanıldığı için yakın geçmişte insanlar tarafından önemsenmiştir.
Kantaron çayı nasıl yapılır?
Kantaron çayı aslında bu bitkinin bazı yerlerinden yapılabilir. Yani bu çayı hazırlamak için tek bir malzeme değil birkaç malzeme alternatiftir. Kantaron çayı yapmak için sizlerde isterseniz kantaron bitkisinin tohumunu ya da kabuğunu kullanabilirsiniz. Hatta birçok kişi bu çayı kurutmadan taze olarak da kullanmış ve faydalarını görmüşlerdir.
Fakat sizler imkanınız var ise kantaron çayı kurutulmuş bitkilerden yapın. Ülkemizde genellikle kurumuş kantaron yaprakları ile bu bitkinin yapıldığı bilindiği için sizlerde kuru kantaron yapraklarını elde ederek bu çayı yapabilirsiniz. Öncelikle bir bardak kadar suyu iyice kaynatın. Birkaç dakika bekleyerek suyu dinlendirin ve ardından bu bardak içerisine birkaç adet kantaron yaprağı atın ve bir süre demlenmesi için bekleyin. Bu süre yaklaşık olarak 10 dakika kadar sürecektir. Demlenme sonrasında bu çayı eğer kış ayında tüketiyorsanız sıcak bir şekilde eğer yaz aylarında kullanıyorsanız soğuk olarak tüketebilirsiniz. Bu tamamen isteğinize kalmıştır.
Kantaron Çayının Faydaları
Kantaron çayı insanlarda çok büyük faydalar sağlamaktadır. Özellikle insanlarda içilerek kullanılan bu mükemmel bitki çayının faydalarından yararlanmak için bu bitki çayını sizlerde günlük olarak yaklaşık olarak hafta kadar bir süre sürekli bir şekilde tüketin. Aksi durumlarda bu mükemmel bitki çayının faydalarını göremeyebilirsiniz.
Sarı kantaron Latince adıyla Hypericum perforatum L., halk dilinde mayasıl otu veya binbirdelik otu olarak bilinir. Hyperaceae familyasından gelen sarı kantaron, ılıman ve sıcak iklimde yabani olarak yetişen bir bitkidir. Rengiyle göz alan bu ot, kurutularak ya da taze olarak işlenir ve ’e yakın türü Türkiye’de yetişir. Soğuk coğrafyalarda tekrar tekrar oluşan ve bu sebeple çok yıllık otsu bitki olarak kategorize edilen sarı kantaron, yeşil gövdesi ve sarı çiçekleriyle cm boylarındadır. Bu çiçekler yaz aylarında toplanır ve asırlardır tüm dünyada birçok farklı hastalığı tedavi etmek amacıyla kullanılır. Bugün de bu değerli bitki, fitoterapinin uzmanları tarafından bitkisel tedavilerde kullanılmaya devam ediyor.
Sarı kantaron çiçeklerinin toplanıp belirli bir işlemden geçirilmesi ve zeytinyağı ile birleştirilmesi sonucu kantaron yağı elde edilir. Bu yağ özellikle yara izlerinin hızlı iyileştirilmesi için kullanılır. Biyoflavonoidler, organik asitler, antioksidanlardan zengin olan sarı kantaron yağı, hiperisin ve hiperforin içeriğiyle de dikkat çeker. Kırmızı kantaron yağı ise kırmızı renktedir. Hiperisin bu yağın kırmızı renginden sorumlu olan antrakinon türevidir.
Sarı kantaron çiçekleri, çiçeklenme dönemleri olan Mayıs-Eylül ayları arasında topraktan 5 cm yukarıda olacak şekilde, yani toprak üstünden toplanır. Avrupa Farmakopesi’nde “Hyperici herba” adı ile bilinen bitki üretim maserasyonuna sokulur. Maserasyon; Uygun bir çözücü içinde bitkinin bekletilmesi anlamına gelir. Sarı kantaronun maserasyonu için zeytinyağı tercih edilir. Ancak kullanılan zeytinyağının özellikle sızma zeytinyağı olması önemlidir.
Doğru zamanda toplanan bitkinin toprak üstü kısımları taze veya kurutulmuş olarak cm uzunluklara parçalanır ve zeytinyağı içeren bir kavanoz içine konulur. Genellikle bu oranın 1/5 olması istenir. Bu karışım hafta arasında belirli periyodlarda çalkalanarak güneş ışığına maruz bırakılır. Sarı kantaron çiçeklerinin zeytinyağı ile özdeşleşmesi beklenir. haftalık süre sonunda karışım tülbentten geçirilir. Süzülen karışım kahverengi renkli bir şişeye konur ve bu şekilde saklanır.
Kantaron yağının son yıllarda özellikle yaraların iyileşmesinde etkili olduğu bilinir. Güneş yanıklarından, kesik yara izlerine kadar kantaronun içeriğindeki etken maddelerin iyileşme sağladığı söylenir. Bununla ilgili araştırmalar günden güne artarken kantaronun antiinflamatuar ve antibakteriyel özellikle gösterdiği kabul edilir. Kantaronun sindirim sistemini iyileştirmesi de kantaronun faydaları arasında sayılır. Kantaronun etken maddeleri depresyon ile mücadelede önemli rol oynar. Kadınların zorlu bir dönemi olan menopozda da kantaronun iyi bir dost olduğu bilinir.
Yapılan araştırmalarla kantaronun faydaları bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Ancak kulaktan dolma yanlış bilgiler de mevcuttur. Kantaronun bilimsel faydaları şöyle sıralanabilir:
İçerisindeki hiperforinden kaynaklı kantaron yağı, antibakteriyel etki gösterir. Bu, bakterilerin yaşamasını durdurup, üremesini engellemesi anlamına gelir. Hiperisin antibakteriyel aktiviteye destek olur. Sarı kantaron yağı içeren bir merhemin yanıkların iyileşmesinde etkili olduğu anlaşılmıştır. İyileşme süresini kısaltırken antiseptik etki ederek mikropların üremesini ve yayılmasını engellemiştir. Yapılan bir çalışmada, Hypericum ekstraktlarının bakteri kaynaklı vajinal enfeksiyonlarda kullanımının güvenli olduğu sonucuna varılmıştır.
yılında yapılan bir çalışmada Hypericum perforatum bir antiinflamatuvar ajan olarak umut vaat ediyor. Sarı kantaron ekstraktlarıyla beslenen sıçanlarda, kolon iltihabıyla ilişkili enzimlerinin seviyelerinde azalma görüldü. Sarı kantaronun iki ana yağ özütü olan quercetin ve I3, II8-biapigenin, özellikle antiinflamatuvar ve mide koruyucu aktivite gösterdi. Sarı kantaron ekstraktları siklooksijenaz-2, interlökin 6 ve indüklenebilir nitrik oksit sentaz (iNOS) gibi proinflamatuvar (iltihap yapıcı) genlerin ekspresyonunun etkinliğini önleyerek antiinflamatuvar (iltihap giderici) etki göstermiştir.
Yara iyileştirmesi, kantaron yağını üne kavuşturan özelliğidir. Sarı kantaron, kolajen ve elastin sentezini canlandırması, iltihabi reaksiyonu önlemesi, bakteri ve küf dahil mikropların gelişimini engellemesi sayesinde yara iyileştirme özelliğine sahiptir. Sarı kantaron yağının yaraların iyileşmesini hızlandırdığı araştırmalarla ortaya konmuştur. Yapılan çalışmada, sarı kantaron ile yapılmış bir yanık kreminin kullanıldığı yanık tedavisinde şu bulgulara varılmıştır: Tedavide etkisi gözlemlenen kantaron yağının özellikle 1’inci derece yanıklarda çok etkili olduğu, yanığın 2 gün içerisinde iyileştiği rapor edilmiştir. 2’nci ve 3’üncü derece yanıkların ise alışılagelmiş yöntemlerle tedavi edilen yanıklara oranla en az 3 kez daha hızlı iyileştiği görülmüştür. Aynı zamanda bu merhemin keloid (dokunun kendisini aşırı tamir etmesi sonucu oluşan fibroz doku) oluşumunu engellediği bildirilmiştir.
Sarı kantaron merheminin sezaryen yaralarındaki etkisi üzerine yapılan bir klinik çalışmada, 10’un günde yara iyileşmesinde anlamlı farklar görülmüştür. Sezaryenle doğum yapan ve bu merhemi kullanan kadınlarda yaralarının iyileşmesinde gözle görülür fark olduğu ve yara izlerinde de küçülmeler olduğu rapor edilmiştir. Bu kadınların iyileşme sürecinde kaşıntı ve ağrı hissinin de azaldığı da gözlenmiştir.
Kantaron yağı farklı yara tedavilerinde kullanılır. Sıyrıklar bunlardan biridir. Yanık ve güneş yanıkları da yine kantaron yağı ile tedavi edilebilir.
Mide ülseri ve şişkinlik problemlerinde kullanımına sıklıkla rastlanan sarı kantaron yağı, akut konstipasyon (kabızlık) ve gaz krampları için de kullanılabilir. Sarı kantaron yağı midenin içerisinde bariyer oluşturarak mide asidinin etkilerini hafifletir ve hazmı kolaylaştırır.
Sarı kantaronun içeriğindeki hiperforin ve flavonoid maddelerinin antidepresan etki göstererek destek olduğu yapılan analizlerle gösterilmiştir. Hafif ve orta derecede depresyon tedavisinde sarı kantaron özütünün etkili olduğu klinik çalışmalarla saptanmıştır. Akut majör depresyon tedavisi gören ve günde 2 kez mg standardize sarı kantaron ekstresi alan kişilerde, antidepresan etkisi görülmüştür. Sarı kantaronun antidepresan ilaçlar gibi etkili olduğu tespit edilmiştir.
Kadınların zorlu dönemlerinden biri olan menopoz döneminde de sarı kantaronun etkilerinden faydalanılabilir. Premenopoz (menopoz öncesi) ve menopoz döneminde kadınlar gece terlemeleri, sıcak basmaları, uykuya dalmada zorluk ve az uyuma isteği, duygu durum değişikliklerinden rahatsızdır. Bu şikayetler menopoz öncesinde başlayarak kadınların en çok şikayet ettiği durumlardır. Yapılan bir klinik çalışmaya göre, sarı kantaron menopoz şikayetlerinin azaltılmasında destek olmuştur. Menopoz öncesinden itibaren başlayan bu şikayetlerin şiddetini azaltırken süresini kısaltmıştır. Ayrıca şikayetlerin görülme sıklığını da ciddi oranda azaltmıştır. Bu etki bitkinin beyinde serotonin seviyesini artırarak kişinin psikolojik durumunu iyileştirmesine bağlı olabileceği düşünülür.
Özellikle yaz aylarında güneşe maruz kalınan süre ve miktar artar. Bu durum da cilt kuruluklarını beraberinde getirir. Bazı cilt tipi zaten her koşulda kurumaya müsaittir. Bu durumla başa çıkmak için zeytinyağlı kremlerin yanı sıra sarı kantaron yağından da destek alabilirsiniz. Özellikle çok sık rastlanan nasır ve topuk çatlakları için de sarı kantaron yağını deriye iyice yedirerek masaj yapıp sürmek yararlı olacaktır.
Kantaron yağının yüzde faydaları ve kantaronun yağının saça faydaları ile ilgili kanıtlanmış bir bilimsel çalışma yoktur.
Kantaron yağının yaralar üzerindeki kullanımı şöyledir: Ciltte meydana gelen yanık, yara, sıyrık, güneş yanıkları ve sezaryen yaralarına damla kadar kantaron yağı sürün ve yağı masaj yaparak uygulayın.
Mide ve sindirim sistemi için ise kantaron yağının kullanım şekli şudur: Aç karnına sabah ve akşam olmak üzere günde 2 defa 1 tatlı kaşığı (10 ml) içilmesi önerilir. Bu sayede mide koruyucu etki gösterir ve mide ülserini tedavi etmeye destek olur.
Öncelikle tüm bitkilerin kullanımı ile ilgili doğru bilgiye sahip olmak önemlidir. Kantaron yağının da nasıl saklandığı ve depolandığı bilinmelidir. Yağın ne kadar miktarda ve sürede kullanılacağı bilgisi net olmalıdır. Ayrıca hangi amaçla ile kullanılacağı da önemlidir. Şüpheli bir durum yoksa kantaron yağının ve hidrosolünün yıkıcı yan etkileri olduğu görülmemiştir. Ancak antidepresan tedavisi alan kişilerin bu bitkisel desteği almadan önce mutlaka doktora danışmaları gerekmektedir. Alerjik reaksiyonlara sebep olabileceği de unutulmamalıdır.
Her zaman yanlış doz toksik etki yaratır. Sarı kantaronun öngörülmemiş ve kontrolsüz dozajı çok fazla yan etkiye sahip olabilir.
Unutmayın ki bir bitkinin etkisi ile içerisindeki etken maddeye özgü özel çözücülerle ekstrakte edilmiş etken maddelerin etkisi aynı değildir. Sarı kantaron da olsa kullanmadan önce hekiminize ve eczacınıza mutlaka danışın.
Kalp damar hastalığı olanlar, klinik çalışmaları yeterli olmadığı için hamileler, emzirenler ve feokromasitoma hastalığı (böbrek üstü bezi tümörü) olanlarda sarı kantaron yağı kullanımı önerilmez. Yine kemoterapi alan kişiler ve organ reddine neden olabileceği için organ nakli yapılmış kişiler kesinlikle sarı kantaron kullanmamalıdır. Sarı kantaron yağı bazı ilaçlarla da etkileşime girebileceği için sakıncalı kabul edilir. Bu ilaçlar bazı antibiyotikler, kardiyovasküler sistemine yönelik ilaçlar ve sinir sistemi ilaçlarıdır. Sarı kantaronun bu ilaçlarla birlikte kullanılmaması gerekir.
*Bu içeriğin geliştirilmesinde Tıbbi Direktörlük katkı sağlamıştır.
*Web sitemizdeki bilgiler kişileri tanı ve tedaviye yönlendirme amacı taşımaz. Tanı ve tedaviye yönelik tüm işlemlerinizi doktorunuza danışmadan uygulamayınız. İçeriklerde Acıbadem Sağlık Grubu'nun tedavi edici sağlık hizmetlerine yönelik bilgiler yer almamaktadır.
Sarı kantaron çayı, üzerinde sapsarı çiçeklerin olduğu bir bitkiden elde edilen çaydır. Sarı kantaron çayı insan sağlığı üzerinde pek çok olumlu etkiye de sahiptir. Bu yazımıda siz değerli okurlarımızın hep merak ettiği bu mucizevi çayı hep birlikte yakından inceleyelim.
Sarı kantaron diğer bir adıyla da binbirdelik otu ya da St Johns wort hem eşsiz görüntüsüyle hem de muhteşem faydalarıyla rahatlatıcı etkiye sahiptir. Dünyanın pek çok yerinde yetişme imkanı bulan bu bitki özellikle Asya ve Amerika kıtalarında yetişmektedir. Hem yağ hem de çay şeklinde tüketilen bu bitki, bugün alternatif tıpta da kullanılan şifalı otlardan bir tanesidir.
Sarı kantaron bitkisinin tarihi eski Yunanlılara kadar dayanmaktadır. Geçmiş zamanlarda savaş sonrası yaralanan askerlerin yaralarını iyileştirmek için kullanılan bu bitkinin mucizevi etkileri o gün dahi gözlerden kaçmamıştır. Yeşil bir gövdenin üzerinde sapsarı çiçekleri ile tüm dikkatleri üzerine çeken bu bitki, doğanın bize sunduğu en özel nimetlerden bir tanesidir.
Doğa ana bu ve bunun gibi pek çok bitki ile bize şifa olmuştur. Yaz kış demeden tüketebileceğimiz bitki çayları sağlığımız için oldukça faydalı olmalarının yanı sıra bize benzersiz lezzetler tatma fırsatı sunar. Eğer siz de bitki çaylarıyla hem sağlığınızı korumak hem de benzersiz lezzetler tatmak istiyorsanız Mithra Coffee & Tea Co.nun dünyanın dört bir yanından getirdiği benzersiz dünya çayları lezzetleri içerisinden dilediğinizi tadabilirsiniz.
Sarı kantaron bitkisi pek çok faydası bulunan mucizevi bitkilerden bir tanesidir. Bu bitki kökünden çiçeğine kadar şifa kaynağı olan bir bitkidir. Modern tıpta da yapılan pek çok araştırma da bu bitkinin insan sağlığı üzerinde pek çok olumlu etkisinin olduğu saptanmıştır.
Özellikle rahatlatıcı ve stresi azaltıcı etkisinden dolayı depresyon tedavisinde kullanılan bitkilerden bir tanesidir. İşte, cilt sağlığından kadın sağlığına kadar pek çok açıdan faydalı olan sarı kantaron çayının faydaları!
Sarı kantaron çayı da diğer pek çok bitki çayı gibi hazırlaması en kolay olan bitki çaylarından bir tanesidir. Sarı kantaron çayını hazırlamak için ihtiyacınız olan malzemeler; kurutulmuş sarı kantaron bitkisi, içme suyu, limon ve bal. Burada limon ve bal eklemek tabii ki sizin tercihinize kalmış.
Sarı kantaron çayını hazırlamak için öncelikle bir demlik veya su ısıtıcısı yardımıyla iki bardak içme suyunu ısıtın. Ardından bitki çayı demliğinin ya da french pressin içerisine 2 veya 3 çay kaşığı kurutulmuş sarı kantaron bitkisinden ekleyiniz.
Sarı kantaron bitkisini demliğinizin veya french pressinizin içerisine koyduktan sonra üzerine sıcak suyu ilave edip 10 dakika kadar demlenmeye bırakın. Burada demlenme süresinin 10 dakikayı geçmemesine dikkat edin. Çünkü çayınız bir müddet sonra acımaya başlayacaktır.
En son adımda da çayınızı limon ve bal ile tatlandırarak servis edebilirsiniz, afiyet ve şifa olsun!