Kedi Göz Iltihabı Evde Nasıl Tedavi Edilir

Kedilerde Göz Enfeksiyonları ve Körlük Nedenleri

Göz enfeksiyonları kedilerde tedavi edilebilir bir durumdur; bununla birlikte, ciddi göz enfeksiyonları ve tedavi edilmeyen göz enfeksiyonları kedilerde kalıcı körlüğe neden olabilir. Körlük riskinin yanı sıra, göz enfeksiyonları aşırı rahatsızlık ve ağrıya neden olur. Bu nedenle, göz enfeksiyonu olan kedilere veteriner hekim tarafından dikkat edilmesi son derece önemlidir.

Konjonktivit, kedilerde en sık teşhis edilen göz enfeksiyonudur. Enfeksiyon, konjonktiva iltihabına yol açar - göz kapaklarının iç yüzeyini ve göz küresinin dış yüzeyini çizen pembe zar (resme bakın). Tedavi edilmediği takdirde, konjonktivit göz hasarına, görme kaybına ve körlüğe neden olabilir.

Göz enfeksiyonları, gözdeki yaralanmalardan veya gözdeki yabancı cisimlerden (örn. Kir, kum) kaynaklanabilir. Yenidoğan yavru kedi, doğum sırasında annenin vajinal enfeksiyonlarından dolayı göz enfeksiyonları geliştirebilir ve sağlıksız bir ortamda doğabilir.

Viral veya bakteriyel hastalıklar da göz enfeksiyonlarına yol açabilir. Feline calivirus, 'kedi gribi'nin bir nedeni olan ve kedilerde konjonktivite yol açabilen oldukça bulaşıcı bir virüstür. Benzer şekilde, kedi herpes virüsü de, korneanın (gözün şeffaf ön kısmı) iltihabı olan konjonktivite ve ayrıca (daha az yaygın) keratitise yol açabilen oldukça bulaşıcı bir virüstür. Keratitin bir sonucu olarak korneanın zarar görmesi körlüğe yol açabilir. Kedi klamidopilozu  konjonktivitin bakteriyel bir nedenidir. Kedi immün yetmezlik virüsü, kedi lösemi virüsü ve kedi bulaşıcı peritonit gibi diğer viral enfeksiyonlar da körlüğe neden olabilen üveite (uvea iltihabı, gözün orta alanı) yol açabilir.

Göz enfeksiyonu belirtileri

• Rengi açık ve yeşil-sarı arasında değişen oküler akıntı (gözlerden akıntı), bir kabuk oluşturmak üzere kuruyabilir
• Aşırı gözyaşı üretimi
• Gözün şişmesi
• Kırmızı şişmiş konjonktiva
• Kornea bulanıklığı
• Şaşılık - rahatsızlık nedeniyle, ancak şiddetli iltihaplanma, özellikle yavru kedilerde göz kapaklarının göze skarlaşmasına ve füzyonuna neden olabilir.
• Rahatsızlık nedeniyle sürtünme

Tedavi

Göz enfeksiyonları genellikle göz damlası veya merhem ile tedavi edilir ve genellikle tedaviye iyi yanıt verir. Daha fazla ağrıdan kaçınmak ve körlük riskini azaltmak için herhangi bir oküler değişiklik kaydedildiğinde mümkün olan en kısa zamanda veteriner hekime danışın.

Ani başlangıçlı körlük

Kedilerde ani başlayan körlük çok endişe verici ve kafa karıştırıcı bir hastalık olabilir.

Etkilenen kedi için son derece yönünü kaybedebilir ve garip ve olağandışı bir şekilde davranabilirler. Görünüşte amaçsızca dolaşabilirler, şeylere çarpabilirler ve sıkıntıya girebilirler. Zorluklardan biri, bir sahip için kedinin kör hale geldiği açıkça belli olmayabilir ve sadece kediniz neden garip davranmaya başladıklarını bileceğiniz bir veteriner tarafından muayene edildiğinde olabilir.

Yine de fark edilebilecek işaretlerden biri, bir kedi kör olursa öğrencilerin (gözün karanlık orta kısmı) genellikle çok genişlediğidir.

Kedilerde körlük nedenleri

Kedide birçok potansiyel körlük nedeni vardır - bazıları görüşte yavaş yavaş bozulmaya neden olur ve bu durumlarda, kediler genellikle azaltılmış görüşlerine uyum sağlamayı öğrenir, eğer varsa, herhangi bir zorluk yaşadıklarını gösteren çok az işaret gösterirler. Bununla birlikte, körlük çok hızlı gelişirse, kedinin uyum sağlama şansı yoktur ve çok yönelimsizleşir ve kafası karışır. Ani başlangıç ​​körlüğünün bazı nedenleri şunlardır:

Optik nörit

Bu, optik sinirlerin (görsel bilgileri beyne taşıyan sinirler) iltihaplandığı ve sonuç olarak artık işlev görmediği ve körlüğe neden olduğu bir durumdur. Bu kedilerde nadir görülen bir hastalıktır.

Hipertansiyon(yüksek tansiyon)

Hipertansiyon kedilerde önemli bir hastalıktır ve akut başlangıçlı körlüğün en yaygın nedenlerinden biridir. Yüksek tansiyon ile, gözün arkasındaki kanamaya veya damarlardan sıvı sızmasına neden olabilecek küçük kan damarlarında hasar oluşabilir. Bu da retinanın (gözün arkasını çizen ve görmemizi sağlayan ışığa duyarlı hücreler tabakası) ayrılmasına neden olabilir. Retina ayrılırsa, artık işlev göremez ve körlük meydana gelir. Bazı kedilerde yüksek tansiyon, gözün ön tarafında kolayca görülebilen bir miktar kanamaya neden olabilir.

Beyin hastalıkları

Görsel sinyaller optik sinirlerden beyne geçtiği ve beynin içinde işlendiği için, beyni etkileyen hastalıklar varsa (enfeksiyonlar, enflamatuar durumlar veya tümörler) bu potansiyel olarak körlüğe yol açabilir.

Retina dejenerasyonu

Tıpkı insanlarda olduğu gibi, kediler, gözün arkasındaki ışığa duyarlı hücreler katmanının (retina) dejenerasyonundan muzdarip olabilir ve bu da görüşten sorumludur. Bu meydana geldiğinde, genellikle kedilerin azaltılmış görüşlerine uyum sağlamalarına izin veren yavaş bir süreçtir. Bununla birlikte, nadir durumlarda, bu başlangıçta ani olabilir.

Teşhis

Veterineriniz öncelikle körlüğün kedinizin klinik belirtilerinin nedeni olduğunu doğrulamak veya belirlemek isteyecektir. Bu genellikle çok basittir ve bazı basit sınav tekniklerini içerir.

Körlük doğrulandıktan sonra, bir dizi potansiyel altta yatan neden olduğu için dikkatli bir şekilde daha fazla değerlendirme yapılması gerekecektir. Soruşturmalar şunları içerecek:

• Gözün dikkatli muayenesi - gözün bir oftalmoskopla dikkatli bir şekilde incelenmesi yoluyla bir körlük nedeni ortaya çıkabilir (bir veterinerin veya doktorun göz içindeki yapıları incelemek için kullandığı alet).
• Kan basıncının ölçümü - hipertansiyon, körlüğün yaygın nedenlerinden biri olduğundan, veterineriniz kedinizin kan basıncını ölçmek isteyecektir. Bu, göründüğünden daha kolaydır ve insanlarda olduğu gibi, genellikle kan akışı manşonun altındaki bir damardan tespit edilirken şişirilen ve söndürülen bir bacağın etrafına sarılarak yapılır.
• Rutin kan ve idrar testleri - bunlar genellikle altta yatan hastalıkların saptanmasına yardımcı olmak için yapılacaktır. Örneğin, kronik böbrek hastalığı (böbrek yetmezliği), kedilerde yüksek tansiyonun yaygın bir nedenidir.
• Beyin taramaları - bazı durumlarda, özellikle beynin hastalığından şüpheleniliyorsa, veterineriniz bir beyin taraması (MRI veya BT taraması) yapılmasını önerebilir. Veterinerinizin sizi bunun için özel bir kliniğe yönlendirmesi mümkündür.

Tedavi ve prognoz

Akut başlangıç ​​körlüğü tedavisi, altta yatan nedene göre değişecektir, ancak genellikle ilaçların kullanımını içerebilir (örn., Kan basıncını azaltmak veya iltihabı hafifletmek için tabletler). Bazı durumlarda körlüğün altında yatan neden tersine çevrilebilir ve normal görme geri dönebilir. Bununla birlikte, diğer durumlarda, altta yatan neden çözülse bile, görme hasarı kalıcı olabilir ve kedinin görüşünde herhangi bir değişiklik veya gelişme olmayabilir.

Görme kaybına uyum sağlama

Görme geri dönmese bile, kediler aslında görme kaybına uyum sağlamada çok iyidir. İşitme, koku ve dokunma duyularını kullanarak dikkat çekici bir şekilde telafi ederler (cisimlere çarpmayı önlemek için bıyıklarını kullanarak). Bununla birlikte, ani görme kaybı başlangıçta bir kedi için çok üzücüdür. Evdeki veya bahçedeki nesnelere çarpabilir veya çekilebilir ve sadece kendilerini çok güvende hissettikleri yere gidebilirler.

Kör bir kedinin bakımının zorlukları vardır. Etkilenen kediler iyi ayarlanacaktır, ancak bazı değişiklikler hayatlarını çok daha mutlu edecektir. Mobilya aynı konumda tutulmalı ve kaynaklar (yiyecek, su, çöp tepsileri) kolayca erişilebilir hale getirilmelidir. Gürültülü yaklaşımlardan kaçınmak için özen gösterilmeli ve tüm çocuklara yavaşça, sessizce hareket etmeleri ve onları göremeyen kediyi korkutmamaları için dikkatli olmaları söylenmelidir.

Kör kediler dışarıya çıkabilir, ancak kapalı bir bahçeye girebilir, aksi takdirde yollarını kaybedebilir veya diğer kediler veya köpeklerin saldırısına karşı savunmasız olabilirler. Zamanla ve değişmeyen sabit bir ortamla, çoğu kör kedi son derece iyi adapte olacak ve çok mutlu bir yaşam sürecek.

Dayanıklı hayvanlar olarak bilinen kediler, doğaları gereği avcı oldukları için oldukça hareketlidirler. Hem hareketli hem de güçlü olan bu hayvanların en hassas yerleri ise mideleri ve gözleridir. Bu nedenden dolayı yedikleri mama ve gıdaların özenli bir şekilde seçilmesi gerekmektedir. Bunun yanı sıra kedilerin göz sağlığına da fazlasıyla dikkat edilmelidir. Çünkü bazı faktörlerden dolayı kedilerde göz iltihabı yaşanabilir ve göz kapaklarında akıntı ya da benzeri durumlar ortaya çıkabilir.

Aynı zamanda gözlerindeki ufak bir kızarıklık ya da kısılma bile büyük bir hastalığa neden olabilir. Kedilerde göz iltihabı belirtileri birkaç gün içerisinde geçmiyorsa, kedilerin göz hastalığına yakalanmış olma ihtimali çok yüksektir. Bu nedenle hastalığı erken teşhis etmek ve belirtilerin süresini takip etmek oldukça önemlidir.

Kedilerde üst göz kapağı, alt göz kapağı ve ince bir zar şeklinde olan üçüncü göz kapağı bulunuyor. İnce bir zar şeklinde olan bu üçüncü kapak, gözün genel yapısını koruyor. Yavru kedilerin gözleri ise doğuma kadar kapalı olur ve yaklaşık 10 – 15 gün sonrasında göz kapakları açılır. Gözlerin korunması için göz etrafında yer alan gözyaşı bezinden sıvı salgılanır ve böylece sürekli nemli tutulur. Bu sıvının aşırı salgılanması ise bazı sağlık sorunlarına neden olabilir.

Kedilerde Göz İltihabı Belirtileri

• Sürekli olarak veya aralıklı bir şekilde gözleri kısmak ya da gözleri kapalı tutmak
• Bir gözün diğerinden daha küçük hale gelmesi
• Akıntı (açık ve yeşil – sarı)
• Gözlerin önünde perde benzeri bir tabaka oluşması
• Göz renginin bulanıklaşması
• Gözlerin iltihaplanması ve çapaklanması
• Gözde ya da gözün hemen altında kızarıklık
• Göz kapaklarında doku oluşumu veya renk değişimi
• Aşırı göz sulanması (fazla gözyaşı)
• Üçüncü göz kapağının görünebilir hale gelmesi (şişmiş veya kırmızı üçüncü göz kapağı)
• Görüşün kaybolması ya da kötüleşmesi

Yukarıda saydıklarımız ve benzeri belirtileri kedinizde fark ettiyseniz ve birkaç gün içerisinde geçmediğini gözlemlediyseniz, kesinlikle veterinere gitmelisiniz. Gitmediğiniz ve ertelediğiniz takdirde, kediniz gözlerini kaybedebilir ya da göz iltihaplanmalarına neden olan solunum yolu enfeksiyonu veya kanser gibi ciddi hastalıklara yakalanabilir.

Kedilerde Göz İltihabı Nedenleri

Kedilerde göz iltihaplarının nedenleri bulaşıcı veya bulaşıcı olmayabilir. Bulaşıcı nedenler arasında bakteriyel, viral ya da mantar enfeksiyonu gibi belirtiler yer alırken, bulaşıcı olmayan nedenler arasında ise alerjik reaksiyon, yabancı cisimlerden kaynaklanan tahriş ya da kimyasallara, toksinlere ve bazı bitkilere maruz kalma gibi belirtiler yer alıyor. Aynı zamanda kedilerde göz iltihapları, kanser, göz tümörleri ve kedi lösemi gibi ciddi hastalıkların belirtisi olarak da görülebiliyor.

Genel olarak göz hastalıkları, genç kedilerde -özellikle sokak kedilerinde- daha çok görülse de, tüm kedilerin hayatlarının bir döneminde mutlaka karşılaşacakları türden bir hastalıktır. Ayrıca uzun tüylü ırkların göz iltihaplanmalarına maruz kalması çok daha yüksektir. Bunun dışında bir evde çok kedi varsa, yine iltihaplanmalara maruz kalma şansları daha fazladır. Öte yandan kedilerde göz hastalıkları, doğuştan ya da kalıtsal olarak kabul edilmez.

Kedilerin Yakalanabileceği Göz Hastalıkları

Konjonktivit

”Pembe göz” olarak da bilinen kedilerde konjonktivit hastalığı, virüs ya da bakteriyel enfeksiyon kaynaklı bir üst solunum yolu hastalığının sonucu olarak ortaya çıkar. Konjonktivit, insanlarda da olduğu gibi oldukça bulaşıcı bir hastalıktır. Ancak kediler sadece birbirlerine bulaştırabilirler. Peki konjonktivitin belirtileri ve semptomları nelerdir? Hemen söyleyelim!

En belirgin semptomları arasında göz akıntısı yer alıyor. Bu akıntı berrak, gri, sarı, yeşil ve koyu kırmızı renkte görünebilir. Gözün içi kızarmış ya da kızarmış olabilir ve ya iki gözü ya da tek gözü bu durumdan etkilenebilir. Ayrıca üst solunum yolu enfeksiyonunun hapşırma ve burun akıntısı gibi belirtileri de görülebilir. Peki konjonktivit nasıl tedavi edilir?

Bu hastalık, damla veya merhem gibi topikal antibiyotikler ile tedavi edilebilir. Eğer kediniz üst solunum yolu enfeksiyonuna yakalanmışsa, veteriner hekimine giderek kedinizi tedavi ettirebilirsiniz. Ayrıca kedinizde göz hastalığına neden olan kedi herpes virüsü olduğu belirlenirse, yine veteriner hekiminiz bu virüsü kontrol altına alacak ve tekrarlanmaması için ek tedaviler belirleyecektir.

Diğer Göz Enfeksiyonları

Kedinizin yaşayacağı tek göz enfeksiyonu konjonktivit değildir. Diğer göz enfeksiyonları da kedilerde yaygın olarak görülür ve yine gözlere sıçrayan üst solunum yolu enfeksiyonundan kaynaklı bir durumdur. Göz enfeksiyonlarının bulaşıp bulaşmaması, enfeksiyonun altında yatan nedenlere bağlıdır ve göz enfeksiyonları bakteri, viral enfeksiyon, mantar ve parazit gibi pek çok nedenden dolayı ortaya çıkar. Peki belirtileri ve semptomları nelerdir?

Gözleri ovma ve kısma göz enfeksiyonunun en belirgin belirtilerden biridir. Diğer belirtiler arasında ise, kızarma ve şişme, göz akıntısı, hapşırma ve burun akıntısı yer alıyor. Aynı zamanda göz enfeksiyonlarının tedavisinden de bahsedecek olursak; hafif enfeksiyonlarda dinlenme, gözlerden akıntıyı temizleme, sağlıklı beslenme ve bol su içme gibi tedavi yöntemlerinin uygulandığını söylemeliyiz. Ağır enfeksiyonlarda ise, topikal merhemler ya da damlalar ve sistemik antibiyotiklerin kullanıldığını belirtmeliyiz.

İrritasyon

Kediler kaşınan ve sulu gözlere neden olan alerjileri her zaman yaşamasa da, bulundukları ortamlarda irrite edici unsurlardan dolayı aynı etkiye maruz kalabilirler. Parfüm gibi kokular, kimyasal temizliyiciler, sigara dumanı ve toz gibi kedilerin gözüne kaçan her şey, gözleri tahriş eden unsurlar arasındadır. Ayrıca irritasyon belirtileri arasında ise, kızarıklık ve akıntı, göz kısma ve ovma gibi semptomlar yer alıyor.

Kedinizde görülen semptomların irritasyondan kaynaklandığı belliyse, göz yıkama solüsyonu ile kedinizin gözlerini yıkayabilirsiniz. Öte yandan bu hastalığın belirtileri diğer ciddi rahatsızlıkların belirtileri ile çok benzer olduğu için, herhangi bir göz rahatsızlığı belirtisinde direkt olarak veterinere gitmelisiniz.

Korneal Ülserler

Ciddi bir hastalık olarak bilinen korneal ülserlerin nedenleri arasında, göz yaralanmaları, kronik göz kuruluğu ve anatomik bozukluklar yer alıyor. Ayrıca tedavi edilemeyen göz enfeksiyonlarının bir sonucu olarak da bu hastalık ortaya çıkabilir. Etkilenen göz alanının bulanık görünmesi, gözleri ovma ve kısma, göz ağrısı, kızarıklık ve akıntı ise korneal ülserlerinin belirtileri arasındadır.

Altta yatan nedenler tedavi edilirse, hafif ülserler hemen iyileşir ve kedinizin ağrıları ilaçlar, antibiyotik merhem ya da damlalar ile kolayca dindirilebilir. Ancak gözün derinine inen ülserler için ameliyat gerekli olabilir. Bunların yanı sıra ülserler doğru tedavi yöntemi ile genel olarak tedavi edilebilir. Fakat tedavi edilmediği takdirde kalıcı körlüğe ve şekil bozukluğuna neden olabilir.

Glokom

Aşırı sıvı birikmesi sonucu gözde oluşan basınçtan kaynaklı ortaya çıkan glokom, kısa süre içerisinde tedavi edilmezse kalıcı körlüğe ve şekil bozukluğuna neden olabilir. Glokomun nedenleri arasında anatomik bozukluklar, göz enfeksiyonları, iltihaplanma, göz travması ve tümörler yer alırken, belirtileri arasında ise gözleri ovma ve kısma, insanlardan uzak durma, acı ile miyavlama ya da ağlama, gözlerin bulanıklaşması, akıntı ve kızarıklık yer alıyor. Üstelik ağır vakalarda göz küresinin şişmesi de görülebiliyor.

Eğer kedinizde glokom olduğundan endişeleniyorsanız, derhal veterinere gitmelisiniz. Göz basıncını azaltmak için sıvı ne kadar erken boşaltılırsa, gözü kurtarma şansı da bir o kadar yüksektir. Hafif vakalarda sorunun altında yatan sebep tedavi edildiğinde glokom kendiliğinden çözülebilir. Ancak ağır vakalarda sıvı birikimini önlemek bir süreklilik ister. Ve en kötü vakalarda ise bazen gözü almak gerekebilir.

Katarakt

Yaşlanmanın bir sonucu olarak ortaya çıktığı bilinen katarakt, aynı zamanda şeker hastalığı ve gözün renkli iç zarının iltihaplanması sonucunda da ortaya çıkabilir. Ayrıca katarakt, elektrik çarpması ya da radyasyon veya toksik bir maddeye maruz kalınca da görülebilir. Kalsiyum eksikliğinin bir göstergesi olan katarakt, gözde bulutlu ve bulanık bir görünüm verir.

Kediniz görüş kaybı belirtileri yaşayabilir ve bu yüzden nesnelere çarpabilir ya da loş ışıkta yavaş hareket edebilir. Eğer kediniz şeker hastalığından dolayı katarakt olmuşsa, kedinizde kilo kaybı, aşırı susuzluk ve sık idrar yapma gibi belirtileri gözlemleyebilirsiniz. Öte yandan bu hastalığı tedavi etmek için ameliyat gerekebilir. Ayrıca kedinizi kapalı bir ortamda tutarak ve tehlikeli durumlardan onu koruyarak görüşünü iyi duruma getirebilirsiniz.

Göz Kapaklarında ve Gözlerde Akıntı

Kedilerde göz akıntısının yoğunluğa ve rengine bakılarak teşhis edebilebildiğini belirtmeliyiz. Eğer kedinizin gözleri sulu berrak ve renksiz bir şekilde akıyorsa alerjik irritasyon, jölemsi bir kıvamdaysa enfeksiyon ve sarımsı ise irin olabileceğini bilmelisiniz. Ayrıca göz kapaklarındaki akıntılar, yeşil iltihaplı ve şeffaf bir sıvı halinde görülebilir ve kanla karışmış bir şekilde dışarı da atılabilir.

Gözlerin sürekli olarak iltihaplanması göz yüzeyine zarar verebileceği gibi körlük gibi ciddi sonuçlara da neden olabilir. Kedilerde göz iltihabı bazı durumlarda göz kapaklarını birbirine yapıştırabilir ve göz ile kapaklar arasında bir irin birikimine neden olabilir. Gözde irin birikmesi 1 – 2 aylık kedi yavrularında daha çok görülür ve iltihaplanma nedenleri arasında göz enfeksiyonları, viral hastalıklar ve gözde yabancı cisimler gibi sebepler yer alır.

Eğer kedinizde yukarıda ve burada saydığımız belirtilerden herhangi birini görürseniz, çok geç olmadan bir an önce veterinere gitmelisiniz. Özellikle iltihaplı göz hastalığının tedavisinin oldukça kolay olduğunu ve geç kalınmış vakaların göz kayıplarına neden olduğunu hatırlatmalıyız.

Ani Başlangıçlı Körlük

Endişe verici ve kafa karıştırıcı bir hastalık olan ani başlayan körlük, kedilerin yönünü kaybetmesine, garip ve anormal davranmasına neden olabilir. Aynı zamanda ani başlayan körlüğe yakalanan kediler, nesnelere çarpabilir, etrafta amaçsızca dolaşabilir ve fazlasıyla sıkıntıya girebilirler. En zor kısmı da kedi sahipleri kedilerin bu durumunu ilk bakışta anlamayabilir ve neden garip davrandıklarını anlamlandıramayabilirler.

Kedilerde Körlük Nedenleri

• Optik nörit: Optik sinirlerin yani görsel bilgileri beyne taşıyan sinirlerin iltihaplanması ve artık işlev görmemesi sonucunda körlüğe neden olan bir durumdur. Kedilerde çok nadir olarak görülür.
• Hipertansiyon (Yüksek tansiyon): Ani başlangıçlı körlüğün en yaygın nedenlerinden biri olan hipertansiyon, önemli ve ciddi bir hastalıktır. Hipertansiyon, gözün arkasında kanamaya ya da damarlardan sıvı sızmasına neden olan küçük kan damarlarında hasara yol açabilir. Bu durum ise retinanın ayrılmasına neden olur ve retinanın ayrılması sonucunda körlük meydana gelir. Yüksek tansiyon, bazen kedilerin gözlerinin ön kısmında kolaylıkla fark edilecek kadar kanamaya da neden olabilir.
• Beyin hastalıkları: Enfeksiyon, enflamatuar veya tümör gibi beyni etkileyen hastalıklar, körlüğe neden olabilir.
• Retina dejenerasyonu: İnsanlarda da olduğu gibi kediler de retina dejenerasyonundan muzdariptirler. Bu durum azaltılmış görüşlerine uyum sağlamalarına izin veren bir yavaş süreç olmakla beraber bazı durumlarda ani de olabilir.

Kedilerde Körlük Teşhisi

Veteriner hekimi kedinizin klinik belirtilerinin nedeni olduğunu doğrulamak için bir takım işlemler yapacak ve körlüğü doğruladıktan sonra da altta yatan sebebi araştırmak için değerlendirmeler yapacaktır. İlk olarak gözü oftalmoskop yardımı ile dikkatli bir şekilde inceleyerek körlük nedenini ortaya çıkaracaktır. Ardından veteriner hekimi hipertansiyonu kontrol etmek için kan basıncını ölçecektir. Daha sonra da rutin kan ve idrar testlerini yapmak isteyecektir. Son olarak da beyin hastalığından endişe duyuluyorsa, beyin taraması yapacaktır.

Kedilerde Körlük Tedavisi

Akut başlangıç körlüğün, altta yatan sebeplere göre tedavisi değişmektedir. Ancak genel olarak kan basıncını azaltmak ve iltihabı en aza indirmek için ilaçlar kullanılır. Bazı durumlarda körlüğün altında yatan sebepler terse dönebilir ve kediler görme yetisini geri kazanabilir. Ancak bazı durumlarda da altta yatan problemler çözülse bile görme hasarı kalıcı olabilir.

Kedilerde Körlüğe Uyum Sağlama

Eğer görme geri dönmezse, kedilerin görme kaybına çok iyi uyum sağladıklarını söylemeden geçemeyiz. Bu açığı işitme, koku ve dokunma gibi duyularını kullanarak çok rahat bir şekilde kapatabilirler. Özellikle bıyıkları yardımı ile birçok şeyin üstesinden gelebilirler. Ancak bu demek değildir ki kör bir kedinin bakımı oldukça kolay. Tabii ki de bu bakımın belli zorlukları vardır. Ama kedinize bu konuda yardımcı olmak için elinizden geleni yapmanız gerekmektedir.

Örneğin mobilyaların konumu aynı hizada kalmalı ve mama ve su kaplarının yanı sıra kum kabının da yeri aynı yerde olmalıdır. Bunların dışında özellikle evde çocuklarınız varsa gürültü yapmamalarını söylemelisiniz. Çünkü fazla gürültü kedinizi korkutabilir. Öte yandan kedinizi dışarıya çıkarabilirsiniz ancak tek başına fazla güvenli olmadığı için birlikte çıkmanız daha yararlıdır.

Kedilerde Göz İltihabı Teşhisi

Yukarıda da bahsettiğimiz gibi veteriner hekiminiz, yabancı cisimler ve yaralanma belirtileri için ilk olarak göz muayenesi yapacaktır. Böylece gözyaşı kanallarının tıkanmadığından ve tümörün bulunup bulunmadığından emin olacaktır. Ayrıca gözyaşı üretimini ve göz basıncısını ölçmek isteyecektir. Bunların dışında kornea lekesi, konjonktival dokudan kazıma ve göz biyopsileri gibi çeşitli tanı testlerini yapacaktır. Öte yandan konjonktivit başka bir hastalıktan kaynaklı ise veteriner hekiminiz kan testi de yapacaktır.

Kedilerde Göz İltihabı Tedavisi

• Enfeksiyon: Hem ağızdan hem de göz damlası ile uygulayarak verilen antibiyotikler, enfeksiyonları tedavi etmek için kullanılır. Herpes virüsü için ise antibiyotiklerin yanı sıra merhem olan topikal bir ilaç verilir.
• Hastalık belirtisi: Tedavi, hangi hastalığın göz iltihabına neden olduğuna bağlı olarak değişmektedir. Altta yatan hastalığın sonucu olarak bağışıklık sisteminin zayıflaması gibi bir durum söz konusu olduğunda, veteriner hekiminiz tedavilerin yanında bağışıklık uyarıcıları da verir.
• Alerjik reaksiyon: Alerjik bir reaksiyondan kaynaklanan iltihaplanma söz konusu olduğunda, topikal kremler ve damlalar verilir. Aynı zamanda veteriner hekiminiz ek ilaçlar da verebilir.
• Bulaşıcı olmayan vakalar: Tanımlanabilir bir nedeni olmayan iltihaplanmalarda, iltihap önleyici ilaçların yanı sıra genel bir antibiyotik ilacı da verilir. Kapsül ya da topikal formda olabilen bu ilaçların dışında, özellikle bazı ciddi vakalarda, enjeksiyon da gerekebilir.

Kedilerde Göz İltihabı İyileşmesi

Çoğu kedi, uygun bir tedavi yöntemi ile kolay bir şekilde düzelebilir. Hatta antibiyotik tedavi süreci dolmadan bile semptomların kaybolmaya başladığını söyleyebiliriz. Ancak tedavi süresi bitmeden, nasıl olsa kedim iyileşti diyerek ilaçları vermeyi kesmemelisiniz. Reçete edilen tedavi süresi boyunca kedinize ilaçlarını vermelisiniz.

Eğer kedinize göz damlası ya da merhem vermeniz gerekiyorsa, bu işlemin biraz daha zor olduğunu bilmelisiniz. Göz damlalarını günde 6 defaya kadar kediniz üzerinde uygulayabilirsiniz. Yanınızda size yardımcı olacak biri varsa bu işlemi daha kolay bir şekilde halledebilirsiniz. Eğer bu işlemi nasıl yapacağınızdan emin değilseniz, veteriner hekiminizden nasıl uygulanacağını göstermesini isteyebilirsiniz.

Sıkça Sorulan Sorular

Kedilerde göz temizliği nasıl yapılır?

Kedilerde göz iltihabını engellemek için düzenli olarak göz temizleme losyonu ile gözler temizlenmelidir. Veterinerden losyonun onayını aldıktan sonra, losyonu bir pamuğa dökerek kedinizin gözlerinin iç kısmından dışına doğru hafifçe silme işlemini yapmalısınız. Bazı durumlarda gözün iç kısmını temizlemek için antibiyotik içerikli göz damlalarının kullanılması tavsiye edilir. Ancak bu damlalar konusunda dikkatli olmanız gerekmektedir. Çünkü bazı damlalar kediniz için zararlı olabilir. Bu nedenle veteriner hekiminizin onayını almalı ve kedinizin sağlığı için veterinerinizin önerdiği damlayı kullanmalısınız.

Gözü iltihaplı olan kediye ne yapılır?

İlk yapmanız gereken şeylerden biri, vakit kaybetmeden kediyi veteriner hekimine götürmek olmalı. İltihabın nedenleri belirlendikten sonra ise, veterinerin yazdığı reçeteyi uygulamak gerekmektedir. Böylece kediniz birkaç gün içerisinde eski haline kavuşup iyileşecektir. Ancak bazen gözdeki irin sistemik ve viral bir hastalığın sonucu olduğunda daha üzücü sonuçlar görülebilir. Bu nedenle teşhisin ve tedavinin mümkün olduğunca kısa bir sürede uygulanması gerekmektedir.

Kedinin gözü neden kapanır?

Üst solunum yolu enfeksiyonları, göz iltihaplanması, bakteri ve virüslerden dolayı oluşan akıntılar göz bölgesine bulaşır ve birikme yaparak gözlerin kapanmasına neden olur. Daha çok yavru kedilerde görülen bu olay, gözlerde çapaklanmaya neden olur. Aynı zamanda yavruların annelerinden uzak kalması ve güçlü bir şekilde beslenememesi sonucunda da bu durum görülebilir.

Gözü kapanan kediye ne yapılır?

Göz solüsyonunu pamuk yardımı ile düzenli olarak uygulayarak, kedinize pansuman yapabilirsiniz. Eğer solüsyon bulamadıysanız, kaynatılmış ılık su ya da çay yardımı ile de pansuman yapabilmeniz mümkün. Bu işlemin ardından biraz beklemelisiniz. Eğer kedinizin gözleri hala açılmazsa aynı işlemi tekrarlamalısınız. Eğer iltihap çoksa, kedinizin göz kapakları birbirine sürekli yapışabilir. Çok inatçı yapışmalarda ise beklemeden direkt olarak veterinere gitmelisiniz. Ardından göz açıldıktan ve rahatsızlık teşhis edildikten sonra da göz damlaları düzenli olarak uygulanmalıdır.

Kedi sahipleri de dahil olmak üzere pek çok kimse kedilerin görünmeyen bir üçüncü göz kapağı olduğunu bilmez. Kedilerin alt ve üst göz kapaklarına ek olarak bir de dışarıdan gözükmeyen üçüncü bir göz kapağı bulunur. Bazı durumlarda bu göz kapağı gözden dışarı doğru çıkar. Halk arasında kedinin gözüne et yürümesi olarak da bilinen kedilerin üçüncü göz kapaklarının görünür hale gelmesi dikkate alınması gereken, ardında genelde bir rahatsızlığın ya da yaralanmanın olduğu bir semptom niteliği taşır. Bu yazımızda "Kedilerde üçüncü göz kapağı neden çıkar?" sorusunun kapsamlı yanıtlarını bulabilirsiniz.

Üçüncü Göz Kapağı Neden Çıkar?

"Kedilerin üçüncü göz kapağı neden çıkar?" sorusunun birden çok cevabı bulunmaktadır. Öncelikli olarak kedilerde üçüncü göz kapağı çıkmasının sık karşılaşılan bir durum olmadığının bilinmesi önemlidir. Üçüncü göz kapağının hangi durumlarda ve ne kadar süreliğine belirginleştiği bu semptomun dikkate alınması gereken bir unsura dönüşmesini sağlayabilir. Üçüncü göz kapağının birkaç saatten daha uzun süre görünür vaziyette kaldığı durumlarda veteriner hekime muayenesine gidilmesi gerekir. Yine de hemen endişelenmeye gerek yok; kimi zaman üçüncü göz kapağının çıkması son derece normal bir biyolojik yansıma olması da mümkündür.

Uyuklama ya da Rahatlama

Kedi çok yorulduğunda ya da rahatladığında üçüncü göz kapağının bir kısmının görünmesi normaldir. Uyurken ya da bol eforlu bir oyun seansından hemen sonra kedinizin üçüncü göz kapağını görebilirsiniz. Kedi uykudan uyandıktan ve kendine geldikten sonra üçüncü göz kapağı tekrar çekilir.

Sedasyon ya da Anestezi

Medikal bir işlem için kedinin sedasyon ya da anestezi alması durumunda aşırı fiziksel rahatlamaya bağlı olarak üçüncü göz kapağı gözün bir kısmını kapatır. Bu etki anesteziden uyandıktan sonra birkaç saat boyunca sürebilir ancak zamanla ortadan kaybolur. Anestezi sonrasında üçüncü göz kapağının gözükmesi normal olarak kabul edilir. Ancak işlemden bir gün sonra hala görünür olması durumunda muayene edilmesi gerekebilmektedir.

Konjunktivit

Konjunktiva, göz kapağının iç tarafı ile skleranın bir kısmını örten ince zardır. Pembe göz olarak da bilinen konjunktivit, konjunktiva zarının iltihaplanması durumudur. Bir enfeksiyon, alerji, yaralanma ya da gözde rahatsızlığa neden olan yabancı madde sonucunda görülmektedir. Konjunktivit, kedilerde üçüncü göz kapağı hastalıkları arasında çok yaygın değildir. Kedilerde konjunktivit, içerisinde antibiyotik ya da steroid bulunan göz damlası ya da merhemler ile tedavi edilebilmektedir. Her zamanki gibi antibiyotik kullanımının veteriner hekimlerin önerileri doğrultusunda uygun dozlarda sağlanması önemlidir. "Kedilerde Antibiyotik Kullanırken Nelere Dikkat Etmeliyiz?" adlı içeriğimizde konu hakkında detaylı bilgi bulabilirsiniz.

Kornea Üsleri

Kornea, iris ve göz bebeğinin önünde gözün ön tarafını kapatan saydam bir tabakadır. Korneal ülser, gözde ağrıya ve iltihaba neden olan ve üçüncü göz kapağının gözükmesine yol açan bir yaradır. Korneal ülser gözü kaşıma, sıyrık, ya da bir yara açılması sonucunda oluşur. Bazı rahatsız edici ve aşındırıcı kimyasallar da korneda ülsere yol açabilmektedir. Kornea ülseri bir anda çok ciddi bir sağlık problemine dönüşebilir. Bunun oluşmaması için fark edilir edilmez veteriner hekime gitmek gerekir. Kornea ülseri genellikle bir ya da birden fazla göz ilacı ile tedavi edilebilmektedir.

Üveit

Uvea, göz küresinin orta kısmıdır ve bu bölgede çok sayıda kan damarı bulunur. Uveanın iltihaplanmasına üveit adı verilir. Üveit genellikle gözün kırmızı gözükmesine ve ağrımasına yol açar. Üveit bazen üçüncü göz kapağının iltihaplanmasına da neden olabilmektedir. Ancak üveit her zaman bu belirtiye neden olmayabilir.

Kiraz Göz

Üçüncü göz kapağında şiştiğinde gözün iç köşesinden dışarı çıkan bir bez bulunmaktadır. Buna nititant zarın prolapsu adı verilmektedir. Halk arasında kiraz göz olarak bilinir. Kediler arasında görece yaygın değildir. Kiraz göze Burma cinsi kedilerde daha sık rastlanmaktadır. Kiraz gözün tek tedavisi ameliyattır.

Göz Kitleleri

Gözde meydana gelen kitleler, tümörler, kistler ve diğer oluşumlar üçüncü göz kapağında iltihaba ve bu kapağın gözden dışarı çıkmasına yol açabilir. Gözün etrafında meydana gelen anormal kitleleri ya da şişlikleri fark ettiğinizde veteriner hekime göstermeniz tavsiye edilir. Bu şekilde varsa bir hastalık ilerlemeden önce kolay bir şekilde tedavi edilebilmektedir.

Horner Sendromu

Horner sendromu, sinir uçlarının disfonksiyonuna neden olan nörolojik bozukluktur. Gözleri ve yüz kaslarını etkileyerek gözlerin asimetrik gözükmesine yol açar. Üçüncü göz kapağı genellikle bir gözde çok belirgin hale gelmektedir. Göz kapağı sarkarak gözün kendi içine batmış gibi gözükür. Horner Sendromu travmadan ya da tümörden kaynaklı meydana gelir. Bazı durumlarda ise sendroma neyin neden olduğu tam olarak bilinememektedir.

Üçüncü Göz Kapağını Görürseniz Ne Yapmalısınız?

Kedinizin gözünde üçüncü göz kapağının dışarı doğru fırladığını gördüğünüzde kedinizin durumuna bakmanız gerekir. Eğer uykudan, rahatlamadan, sedasyondan ya da anesteziden kaynaklı değilse bir problem olabilir. Kedilerde üçüncü göz kapağı tedavisi gereken bir durumda vakit kaybetmeden veterinere gitmek gerekmektedir. Üçüncü göz kapağı dışında kedinizde farklı bir belirti ya da hastalık işareti olup olmadığını kontrol etmeniz önemlidir. Veteriner hekimin onayı olmadan kedinin gözüne bir şey koymamalısınız. Göz problemleri çok kolay bir şekilde kötüye gidebilmektedir. Bu nedenle veteriner hekime muayeneye gitmek için vakit kaybetmemeniz gerekir.

Kedilerde birçok farklı göz hastalığı olabilmektedir. Bu hastalıkların erken fark edilebilmesi adına kedilerin gözlemlenmesi gerekir. Bakım süreçlerine kedilerde göz bakımının da eklenmesi ve veteriner hekim ziyaretlerinin aksatılmaması son derece önemlidir. Kedilerde göz bakımı için kullanılabilecek ürünleri buradan inceleyebilir, rutin bakım süreçlerine kedi sağlığına uygun göz bakım ürünleri ekleyebilirsiniz.

Kediniz sürekli size göz kırpıyor ve siz de gözlerini ovuşturduğunu fark ettiniz. Alerji mevsimi gelmiştir, bu yüzden sizin gözleriniz de yanmakta ve kaşınmaktadır. Kedinizin sadece alerjisi mi var, yoksa daha ciddi bir problem mi var? Kedilerde göz sağlığı, evcil hayvanınızın genel sağlığı açısından önemli bir faktördür ve kedilerde oluşan göz problemlerini anlamak, kedinizin görüşündeki ciddi komplikasyonları önlemeye yardımcı olabilir.

Animal Eye Care her ne kadar kediler, köpekler kadar göz hastalıklarına duyarlı olmasa da kedilerde göz problemi oluştuğunda bu durumun çoğunlukla kronik olduğunu belirtiyor.Karşılaşabileceğiniz altı göz hastalığı şunlardır:

1. Konjonktivit

"Pembe göz" olarak da bilinen konjonktivit, göz küresinin dışını ve göz kapağının içini kaplayan mukoz membran iltihaplandığında görülür. İnsanlardaki pembe gözde olduğu gibi bu rahatsızlık oldukça bulaşıcıdır, ancak kediler sadece birbirlerine bulaştırabilirler.

• Nedenleri: Cornell Üniversitesi Veteriner Fakültesi, konjonktivitin tipik olarak virüs veya bakteriyel enfeksiyon kaynaklı bir üst solunum yolu hastalığının sonucu olduğunu belirtiyor.
• Belirtileri ve semptomları: En belirgin semptom göz akıntısıdır. Göz akıntısı berrak ya da gri, sarı, yeşil ve hatta koyu, pas gibi kırmızı renkte olabilir. Gözün iç kısmı şişmiş ve/veya kızarmış görünebilir ve gözlerin biri veya her ikisi de etkilenebilir. Üst solunum yolu hastalığının hapşırma veya burun akıntısı gibi başka belirtileri de görülebilir.
• Tedavi: Tipik olarak konjonktivit, damla veya merhem formunda topikal antibiyotiklerle tedavi edilir. Bir üst solunum yolu hastalığı varsa veteriner hekiminiz bunu da tedavi edebilir. Bu göz hastalığına neden olan bir diğer enfeksiyon türü de Kedi Herpes Virüsü olarak bilinen FHV-1'dir. Sebebin bu olduğu belirlenirse veteriner hekiminiz, bu virüsü kontrol altına almak ve gelecekte yeniden tekrarlamasını önlemek için ek tedaviler belirleyebilir.

2. Diğer Göz Enfeksiyonları

Konjonktivit, kedinizin yaşayabileceği tek göz enfeksiyonu değildir. Başka göz enfeksiyonları da kedilerde yaygın olarak görülür. Bunlar genellikle gözlere sıçrayan üst solunum yolu enfeksiyonunun bir sonucudur. Göz enfeksiyonlarının bulaşıcı olup olmadığı, enfeksiyonun altında yatan sebebe bağlıdır.

• Nedenleri: Göz enfeksiyonlarının bakteri, viral enfeksiyon, mantar ve parazit gibi birçok nedeni olabilir.
• Belirtileri ve semptomları: Gözlerini ovma ve kısma, kedinizde bir göz enfeksiyonu olduğunu işaret eden en sık görülen belirtilerdendir. Diğer semptomlar arasında kızarma ve şişme, göz akıntısı, ayrıca hapşırma ve burun akıntısı yer alır.
• Tedavi: Tipik olarak veteriner hekiminiz, göz rahatsızlığına neden olan altta yatan enfeksiyonu tedavi edecektir. Hafif enfeksiyonlarda dinlenme, gözlerden akıntıyı temizleme, sağlıklı bir beslenme ve bol su içmesini sağlama yoluyla semptomları tedavi etmeye odaklanmak, sık başvurulan bir uygulamadır. Ağır enfeksiyonlar topikal merhemler veya damlalarla ve muhtemelen sistemik antibiyotiklerle de tedavi edilebilir.

3.  İrritasyon

Kediler genellikle kaşınan, sulu gözlere neden olan türde alerjiler yaşamasa da ortamlarında bulunan irrite edici unsurlar, benzer bir etki yaratabilir.

• Nedenleri: Kedilerde gözleri tahriş eden unsurlar arasında parfüm gibi güçlü kokular, kimyasal temizliyiciler, sigara dumanı ve toz yer alır. Kedinizin gözüne kaçan her şey, irritasyona neden olabilir.
• Belirtileri ve semptomları: Kızarıklık ve akıntının yanında göz kısma veya ovma gibi belirtilerin olup olmadığını gözlemleyin.
• Tedavi: Kedinizde ki semptomlara irritasyonun neden olduğu açıksa ve kediniz izin veriyorsa gözlerini bir göz yıkama solüsyonuyla yıkayın. Bununla birlikte irritasyon durumundaki semptomlar, daha ciddi bir rahatsızlığın semptomlarıyla neredeyse aynı olduğundan herhangi bir göz rahatsızlığı belirtisinde veteriner hekiminize danışmanız en iyisidir. Rahatsızlığa neyin neden olduğunu anladıysanız, o irrite edici unsuru ortadan kaldırmak da iyi bir fikirdir.

4. Korneal Ülserler

Potansiyel olarak ciddi bir hastalık olan korneal ülserler, gözün etkilenen kısmının bulanık görünmesine neden olan göz yüzeyindeki açık yaralardır.

• Nedenleri: Korneal ülserler göz yaralanmalarından, kronik göz kuruluğundan veya anatomik bozukluklardan kaynaklanabilir. Bunlar, özellikle tedavi edilmeyen göz enfeksiyonlarının bir sonucu da olabilir.
• Belirtileri ve semptomları: Etkilenen alanın bulanık görünmesine ek olarak korneal ülser belirtileri arasında gözleri ovma ve kısma, belirgin göz ağrısı, kızarıklık ve akıntı sayılabilir.
• Tedavi: Altta yatan sebep tedavi edildiğinde hafif ülserler hemen iyileşir, yine de veteriner hekiminiz kedinizin ağrılarını hafifletmek için vereceği ilaçların yanında antibiyotik merhem veya damla da yazabilir. Gözün derinine inen ülserler, ameliyat gerektirebilir. Doğru tedavi ile korneal ülserler genellikle tedavi edilebilir hastalıklardır; ancak tedavi edilmezlerse kalıcı körlüğe ve hatta şekil bozukluğuna yol açabilirler.

5. Glokom

Bu hastalık, aşırı sıvı birikmesi sonucu gözde oluşan basınçtan kaynaklanır. Glokom, kalıcı körlüğü veya şekil bozukluğunu engellemek için en kısa sürede tedavi edilmesi gereken ciddi bir hastalıktır.

• Nedenleri: Birçok sebep, göz sıvısının boşalmasını engelleyip sonucunda da glokoma neden olan birikmeye yol açabilir. Buna anatomik bozukluklar, göz enfeksiyonları, inflamasyon, göz travması ve tümörler dahildir. Bazı kedilerde bu hastalığa genetik bir yatkınlık vardır, bu durumda her iki gözün de etkilenmesi olasıdır.
• Belirtileri ve semptomları: Glokom olan kediler genellikle gözleri ovma ve kısma, insanlardan uzak durma ve acıyla miyavlama ya da ağlama gibi önemli ağrı belirtileri gösterir. Gözler bulanık, akıntılı veya kızarmış görünebilir. Ağır vakalarda göz küresi de şişmiş görünebilir.
• Tedavi: Kedinizde glokom olduğundan şüpheleniyorsanız hemen bir veteriner kliniğine götürün. Göz basıncını hafifletmek için sıvı ne kadar çabuk boşaltılırsa, gözü kurtarma şansı da o kadar yüksektir. Hafif vakalarda altta yatan sebep giderildiğinde glokom kendi kendine ortadan kalkabilir; ancak ağır vakalarda aşırı sıvı birikimini önlemek için devamlı bir hastalık yönetimi gerekebilir. En kötü vakalarda gözü almak gerekebilir.

6. Katarakt

Katarakt, göz merceğinde oluşup ışığın gözün arkasına ulaşmasını engelleyen, bu nedenle de görüş kaybına ve bazı durumlarda körlüğe neden olan bulanık bir alandır.

• Nedenleri: Katarakt yaşlanmanın bir sonucu olabilirken, şeker hastalığı (diabetes mellitus) veya gözün renkli iç zarının iltihaplanması yüzünden de görülebilir. Katarakt ayrıca elektrik çarpması veya radyasyona ya da toksik bir maddeye maruz kalma sonucu da oluşabilir. Bu hastalık, kalsiyum eksikliğinin bir göstergesi de olabilir.
• Belirtileri ve semptomları: Katarakt göze bulutlu, bulanık bir görünüm verecektir. Bununla birlikte katarakt, tipik olarak görüşü bozacak kadar ilerlediğinde fark edilemez, bu noktada da kediniz nesnelere çarpma veya özellikle loş ışıkta yavaş hareket etme gibi görüş kaybı belirtileri gösterebilir. Kataraktın sebebi şeker hastalığı ise kedinizde kilo kaybı, aşırı susuzluk ve sık idrar yapma gibi semptomlar görülebilir.
• Tedavi: Yaşla ilgili olmayan sebepleri ortadan kaldırmak, varsa bunları ayrıca tedavi etmek için veteriner hekiminize danışmanız gerekir. Kataraktın tedavisinde ise kataraktı ameliyatla giderip görüşü geri kazandırmak bir seçenektir; bununla birlikte kapalı mekanda tutulduğu ve tehlikeli durumlardan uzak durduğu sürece kedinizin görüş kaybına gayet iyi uyum sağladığını fark edebilirsiniz.

Kedilerde Göz Bakımı

Kediniz, herhangi bir göz problemi yaşadığına dair belirti gösteriyorsa hemen bir veteriner kliniğini ziyaret etmeniz önemlidir. Çeşitli hastalıklar birçok ortak semptom gösterdiğinden, muayene edilmeden göz problemlerini doğru teşhis etmek imkansızdır. Sorunun ne olduğunu tahmin etmeye çalışmak veya kendi kendine geçmesini beklemek, durum ciddiyse kedinizin gözünü kurtarmada çok değerli olabilecek zaman kaybına neden olur.

Kedinizde göz problemine ait belirti görülüp görülmediğinden bağımsız olarak iyi bir göz bakımı, bu tip sorunların oluşmasını en baştan önleyebilir. Kedinizi yüksek kalitede et bazlı bir kedi mamasıyla beslemek, aşılarını ihmal etmemek, kapalı mekanda tutmak ve bulaşıcı olabilecek yabancı kedilere yaklaşmasını kısıtlamak, sadece genel sağlığını ve yaşam kalitesini değil, aynı zamanda kedinizin gözlerini korumaya da büyük katkı sağlar.