kimler kefir içemez / Kefir Nedir? Kefirin Faydaları Nelerdir? | Anadolu Sağlık Merkezi

Kimler Kefir Içemez

kimler kefir içemez

Kefirin Faydaları

18.07.2022 / Yiyecek / İçecek / Sağlık

Kefir türkçedeki “keyif” kelimesinden köken alan ve tarihte oldukça eski kullanım geçmişine sahip olan bir içecektir.

Kefirin Faydaları

Kefir, sütün fermente edilmesiyle oluşan bir içecek türüdür. Süte eklenen laktik asit bakterileri ve maya türleri ise bu fermantasyon işleminden sorumludurlar. Probiyotik olarak da tanımlanan bu canlı mikroorganizmalar, süt içerisindeki şeker ile beslenirler. 

Böylece laktoz adlı şeker parçalanarak laktik asit üretilir. Aynı süreçte ise sağlığa katkıları bulunan çeşitli biyoaktif bileşikler ve antibiyotikler de ortaya çıkarlar. Diğer bir süt ürünü olan yoğurt ile karşılaştırıldığında, kefirin bazı özgün nitelikleri ön plana çıkar. Örneğin, yoğurt içerisinde 2-7 tür probiyotik bulunurken, kefirde ise 10-34 çeşit vardır. Bu türlerin bir diğer özelliği ise, insanda bağırsak içerisinde uzun süre tutunabilmeleridir. 

Kefir içerisindeki mikroorganizmalar, bağırsakta koloniler kurarak çeşitli hastalık yapıcı etmenlere karşı faaliyet gösterebilirler. Vücut için zararlı diğer bakteri çeşitlerini ise ortadan kaldırabilirler. Bu sayede ise bağırsak florası düzenlenerek çeşitli hastalıklara karşı koruyucu bir önlem alınabilir.

Kefirde Hangi Vitaminler Var?

Vitaminler, bedensel fonksiyonların yürütülmesinde önemli işlevlere sahip olan temel besin ögeleridir. Bu sebeple uzmanlar, her gün uygun miktarda vitamin ve mineral içerikli gıdalarla beslenmeyi tavsiye ederler. Kefir ise, içeriğindeki vitamin ve mineral düzeyleri sayesinde besleyici bir içecektir. Kefirde bulunan vitaminler ise şu şekildedir:

A vitamini: Göz sağlığı ve bağışıklık sistemi üzerinde önemli etkileri bulunan A vitamini, cildin iyileşme süreçlerine de katkıda bulunur. A vitamini eksikliğinde ise gece körlüğü, göz kuruluğu, enfeksiyon riskinde artış ve çeşitli cilt problemleri gözlenebilir.

B2 vitamini (riboflavin): Vücudun enerji üretiminde görev alan B2 vitamini, birçok organdaki dokuların sağlığında da etkilidir. B2 vitamini eksikliğinde ise çeşitli ağız yaraları ve saç dökülmesi gibi şikayetler ile karşılaşılabilir.

B12 vitamini (kobalamin): Kanda oksijen taşınmasında sorumlu eritrosit adlı hücrelerin ve sinir sisteminin fonksiyonlarında görevlidir. B12 vitamininin eksik tüketimi ise ağız içerisinde ülserlere, cilt renginin bozulmasına, karıncalanmalara ve farklı nörolojik problemlere yol açabilir.

C vitamini: Antioksidan özelliği sayesinde hücre sağlığında ve protein, tendon, kan hücreleri gibi birçok yapının oluşumunda etkili olan C vitamininin günlük yeterli miktarda alınması önerilir. Demir emiliminde bozukluk, ağız-diş problemleri, geç yara tamiri gibi şikayetler ise yetersiz C vitamini sonucunda görülebilen semptomlardır.

D vitamini: Kalsiyum emiliminden ve immün sistemin işlevlerinden sorumlu olan D vitamini, ek olarak kemik ve kalp sağlığının korunmasında da önem taşır. Kas güçsüzlüğü, halsizlik ve depresyon gibi belirtiler ise D vitamini eksikliğinde gözlenebilen rahatsızlıklardır.

K vitamini: Kalsiyum metabolizmasında ve pıhtılaşmada görev alır. Yetersiz alımında ise kanama eğilimi görülebilir. Bunun sonucunda morluklar, tırnakta kanama odakları ve kanlı dışkı gibi semptomlar oluşabilir.

Kefirin Faydaları:

  • Sindirim sistemini düzenler.
  • Damar sertliğini ve kas kasılmalarını önler.
  • Sinir sistemini güçlendirir.
  • Bağışıklık sistemini güçlendirir.
  • Mikrobik enfeksiyonlara karşı direnci artırır.
  • Bağırsakları çalıştırır.
  • Kronik yorgunluğu giderir.
  • Stresi azaltır, sakinleştirir.
  • Kolesterolü düşürür.
  • Sinirsel depresyonu ortadan kaldırır.
  • Yüksek tansiyonu düzenler ve dengeler.
  • Kan bozukluklarını giderir ve kanı temizler.
  • Karaciğer rahatsızlıklarını iyileştirir.
  • Kansızlığı önler.
  • Kan bozukluğunu giderir.
  • Tırnakların sağlıklı kalmasını sağlar.
  • Cildi güzelleştirir ve parlaklık verir.
  • Egzama ve benzeri deri hastalıklarına iyi gelir.
  • Yara ve yanıkların hızla iyileşmesini sağlar.
  • İdrar yolu iltihaplarını tedavi eder.
  • Mide ve bağırsak rahatsızlıklarına iyi gelir.
  • Safra kesesi ve böbrek hastalıklarına iyi gelir.
  • Sağlıklı bir beslenme için önemlidir.
  • Kilo kontrolüne yardımcı olur.
  • Kemiklerin, dokuların ve kasların gelişimini olumlu etkiler.
  • Vücudun gelişmesi için gerekli olan vitamin, mineral ve protein desteğini sağlar.
  • Aşırı çikolata, şeker ve sakız tüketen çocukların sağlık risklerini azaltır.
  • Diş çürüklerini önler.
  • Şekerin özümlenmesini sağlar ve şekeri enerjiye dönüştürür.
  • İştah açıcıdır.
  • Beslenmeye güçlü destek oluşturur.
  • Asabi hastalıklarda rahatlatıcı görevi görür.
  • Vücudumuz için büyük önemi olan fosfor mineralini içerir.
  • Kabızlığa karşı etkilidir.
  • Görme yetisini güçlendirir.
  • Kesiklerin ve yaraların hızla iyileşmesini sağlar.
  • Zeka gelişimine önemli katkı ve zihinsel aktiflik sağlar.
  • Astım ve alerjiye karşı direnç oluşturur.
  • Sağlıklı bağırsak florasını destekler.
  • Çocukların büyümesinde doğal koruma ve güvenli beslenme sağlar.
  • Böbrek taşı rahatsızlıklarını giderir.
  • Vücudu ağır metal, tuz ve alkol gibi maddelerden temizler.
  • Kanser hücrelerinin büyümesini engeller.
  • Ülser rahatsızlığına iyi gelir.
  • Vücut fonksiyonlarını düzene sokar.
  • Gastrit tedavisinde kullanılır.
  • Mantara iyi gelir.
  • Yüksek tansiyonu düşürmede etkilidir.
  • Kan damarlarını temizler
  • Kalp rahatsızlıklarını giderir.
  • Kolon kanserini önler.
  • Pankreas sorunlarına karşı direnç sağlar.
  • Vücut direncini artırır.
  • Diş hastalıklarının şikayetlerini gidermeye yardımcıdır.
  • Karaciğer hastalıklarına iyi gelir.
  • Safra kesesi taşlarının dökülmesini sağlar.
  • Tümör büyümesini önler.
  • Metabolizmayı çalıştırır.
  • Kilo vermeye katkı sağlar.
  • Saçı canlandırır.
  • Akne ve sivilcelere iyi gelir.
  • Vücutta oluşan bakterileri korur.
  • Yaşlanma etkilerini geciktirir ve genç kalmaya yardım eder.
  • Diş eti hastalıklarını tedavi eder.
  • Yağ asidi seviyesini düşürür.
  • Folik asit üretimine yardımcıdır.
  • Bağırsak hareketlerini düzenler.
  • Şişkinliği azaltır.
  • Boğazda oluşan iltihapları giderir giderir.
  • Enflamatuvar hastalıklara karşı etkilidir.
  • Alerjiye iyi gelir.
  • Sindirim sisteminde bulunan mikrofloranın korunmasını sağlar.
  • Dikkat eksikliğini giderir.
  • Uyku sorununa iyi gelir.
  • Migrene iyi gelir.
  • Depresyon sürecinde kullanılır.
  • Mide gazını azaltır.
  • Kırışıklıkları azaltır, cilde gerginlik kazandırır.
  • Gut haslığını tedavi edici özelliği vardır.
  • Romatizmal rahatsızlıklara iyi gelir.
  • Vücudu tonksinlerden arındırır.
  • Huzursuz bağırsak sendromuna iyi gelir.
  • Ağız kokusunu iyileştirmeye yardımcıdır.
  • Regl döneminde oluşan mide kramplarına iyi gelir.
  • B3, B6 ve vitaminlerinin üretimine yardımcı olur.
  • Protein alımını ve sindirimini sağlar.
  • Beynin nöro-foksiyonlarını geliştirir.
  • Bronşite iyi gelir.
  • Cinsel isteği arttırıcı etkisi vardır.
  • Soğuk algınlığına iyi gelir.
  • Kansızlığa iyi gelir.
  • Genç kalmayı ve uzun yaşamayı sağlar.
  • Enerji verir.
  • Antibiyotik kullanımını destekler.
  • Vücuttaki iyi bakterileri korur.
  • Şişkinliği azaltır.
  • İshale iyi gelir.
  • A, C vitaminleri ve kalsiyum bakımından zengindir. 
  • İyileşme sürecini hızlandırır.
  • İlaçların yan etkilerini azaltır.

Kefir'in İçindekiler:

Kefir, barındırdığı çeşitli besin ögeleri sayesinde sağlık üzerinde birçok faydalı etkiye sahiptir. Ek olarak, kefirde bulunan mikroorganizmaların türü ve sayısı da önemlidir. 1 ml kefir içerisinde, birkaç milyon bakteri ve en az 1000 maya bulunur. Bu maya ve bakterilerin aktiviteleri sonucunda ise faydalı bileşenler ortaya çıkarlar. Sonuçta ise, farklı içerikleri bir arada barındıran besleyici bir içecek ortaya çıkar. Kefir içeriği ise aşağıdaki gibidir:

  • %90 su
  • %3 protein
  • %3.5 total yağ
  • %6 doğal şeker türleri
  • Potasyum
  • Magnezyum
  • Kalsiyum
  • Laktik asit
  • Biyoaktif bileşenler

Bu değerler, kullanılan süt türüne ve kefir mikroorganizmalarına göre değişkenlik gösterebilirler. Dolayısıyla, dışarıdan alınan tüm kefirler için kendi içerik tabloları göz önünde bulundurulmalıdır. Evde yapılan kefirlerde ise, içeriği analiz edilen tarifler kullanılarak net besin miktarları bilinebilir.

Kefir Ne İşe Yarar?

Kefirin faydaları konusunda yapılan araştırmalar, bu içeceğin birçok hastalığa karşı potansiyel etkilerini ortaya koyarlar. Bu etkilerden ise kefir içerisindeki probiyotikler ve aktif bileşenler sorumludurlar. Kefir neye iyi gelir sorusunun cevabı ise aşağıdaki gibidir:

  • Sindirim Problemlerinde Yararlı Olabilir: Sağlıklı bir bağırsak florası, birçok hastalığa karşı koruyucu etkilere sahiptir. Kefirde bulunan probiyotikler ise, bağırsak duvarına yerleşerek floranın düzenlenmesine katkı sunarlar. Bu sayede, gastroenterit adı verilen çeşitli sindirim sistemi enfeksiyonlarına karşı bir önlem alınabilir. Ek olarak, huzursuz bağırsak sendromu ve mide ülseri gibi çeşitli problemler de hafifletilebilir.
  • Kemik Sağlığının İyileştirilmesine Katkıda Bulunabilir: Hem kalsiyum hem de K2 vitamini bakımından bir besin kaynağı olan kefir, kemik sağlığı üzerinde faydalı etkilere sahiptir. Kalsiyum, kemik sağlığının korunmasında önem taşır. Uzmanlar, osteoporoz gibi metabolik kemik hastalıklarına karşı yeterli miktarda kalsiyum tüketimini önerirler. Kalsiyum metabolizmasında aktif görev alan K2 vitamininin ise kırık riskini azalttığını gösteren çalışmalar mevcuttur.
  • Alerji Ve Astım Problemlerinde Etkili Olabilir: Aşırı immün reaksiyonlar sonucunda gelişen inflamatuvar süreçler, alerji ve astım gibi hastalıkların oluşumunda etkilidirler. Kefir, içeriğindeki çeşitli biyoaktif bileşikler sayesinde anti-inflamatuvar ve antioksidan özellikler gösterir. Yapılan çalışmalar, kefirin alerji ve astım gelişiminde yer alan yolakları baskılayabildiğini belirtirler.

Kefir İshale İyi Gelir mi?

Çeşitli faktörlere bağlı olarak ishal görülebilir. Gastroenterit, sindirim sistemindeki Salmonella, Shigella ve Escherichia coli gibi bakteriler sebebiyle oluşan enfeksiyonları tanımlar. Kefir içerisindeki aktif mikroorganizmalar, ürettikleri bakteriyosinler sayesinde bu patojenlerin ortadan kaldırılmasında etkilidirler.

Laktoz intoleranslı ise ishale sebep olan bir diğer problemdir. Süt içerisinde bulunan laktoz adlı şeker, bazı bireylerde hassasiyet oluşturabilir. Bunun sonucunda karın ağrısı, ishal gibi şikayetler görülebilir. Kefirin fermentasyonu sırasında mikroorganizmalar, sütte bulunan laktozu sindirerek laktik aside dönüştürürler. Böylece kefirin ekşimsi tadı ortaya çıkar. Sonuçta ise, laktoz düzeyi minimale indirgenir.

Bilimsel çalışmalar, laktoz intoleransı olan kişilerde kefir tüketiminin bazı olumlu özelliklerini işaret ederler. Kefir tüketiminin, laktoz hassasiyeti sonucunda görülen bazı semptomları hafiflettiği yönünde araştırmalar mevcuttur.

Kefir Nasıl Tüketilmeli?

Kefiri kendiniz hazırlayabilir veya dışarıdan temin edebilirsiniz. Bazı kişiler tarafından zor tüketilebilir bir tada sahip olan kefirin faydalarından yararlanabilmeniz için ise bal gibi doğal tatlandırıcılar kullanabilirsiniz.

Kefiri içecek olarak tüketebilir veya çorba gibi yemek çeşitlerine ekleyebilirsiniz. Krema ve diğer süt ürünlerinin kullanıldığı tüm tariflerde alternatif olarak kefiri tercih edebilirsiniz. Yeterli düzeyde probiyotik alabilmeniz için ise günde 1-3 bardak günlük kefir miktarı yeterlidir.

Kefir Ne Zaman İçilir?

Kefir içerisinde kafein gibi uyanıklık sağlayan maddeler bulunmaz. Bu sebeple, kefir ne zaman tüketilmeli sorusunun cevabı olarak belli bir saat aralığı yoktur. Bununla birlikte, diyabet hastaları gibi özel beslenme programları bulunan bireylerin öğünlerine uygun şekilde kefir tüketmeleri gerekebilir.

Kefir de diğer tüm içecekler gibi besinsel bir nitelik taşır. Bu nedenle gastroözofageal reflü hastalığı gibi besinlerden belli süreler öncesinde ilaç içmenizi gerektiren bir durum bulunuyorsa, kefiri de bu saatlere uygun şekilde içmeniz gerekir.

Hamilelikte Kefir İçilir mi?

Hamilelikte kefir tüketimi konusunda dikkat edilmesi gereken en önemli nokta, kullanılan sütün pastörize olmasıdır. Kefirin, hamile kadınlarda yan etkisi olduğunu gösteren herhangi bir çalışma yoktur. Aksine, çeşitli vitamin ve mineraller bakımından zengin olan bu içeceğin birçok olumlu etkisinden faydalanılabilir. Bununla birlikte, gebelikte kefir tüketip tüketmemeniz gerektiği konusundaki doğru kararı doktorunuz ile görüşerek verebilirsiniz.

Kefir Kilo Aldırır mı?

Kullanılan süte göre içeriği değişkenlik gösteren kefirin bir porsiyonu, ortalama 100 kalori değerindedir. Yaklaşık olarak 3-6 gram yağ içeren kefirin %90 oranındaki bir kısmı sudur. Bu nedenle kefirin kilo aldıran bir etkisi yoktur. Aksine, kefir zayıflatır mı sorusuna yönelik olumlu cevaplar sunan bilimsel çalışmalar mevcuttur. Fakat, normal beslenmeye ek olarak aşırı miktarda kefir tüketimi sonucunda günlük kalori ihtiyacının üstüne çıkılabilir. Bunun sonucunda ise kilo artışı ile karşılaşılabilir.

Kefir Kabızlık Yapar mı?

Kefir, su içeriği yüksek olan bir içecek olması nedeniyle kabızlık olarak bilinen konstipasyon şikayetine neden olmaz. Önerilen düzeylerden fazla kefir içmek ise konstipasyona sebep olabilir. Bu nedenle aşırı kefir tüketiminden kaçınılması gerekir. Bazı araştırmalar ise, kefirin konstipasyona karşı pozitif etkileri bulunduğunu belirtir. Yapılan bir çalışma, kefirin konstipasyon şikayetlerinin hafiflemesine yardımcı olduğunu belirtir.

Kimler Kefir İçemez?

Kefir, önerilen miktarların dışına çıkılmadığında güvenli olarak kabul edilen bir içecektir. Aşırı miktarda her gün kefir içmek ise şişkinlik ve kabızlık gibi problemlere sebep olabilir. Bazı bireylerin kefir tüketiminde dikkatli olmaları gerekebilir. Şiddetli laktoz hassasiyeti olan kişiler, kefir içerisindeki laktoz miktarından dolayı kramp, ishal gibi şikayetler ile karşılaşabilirler. Ek olarak, kefirin fermantasyonu sırasında düşük oranda alkol ortaya çıkar. Alkole karşı intoleransı olan bireylerde, kefir tüketimi ile bu oranlar birikerek çeşitli sağlık problemlerine yol açabilirler. Bununla birlikte, bağışıklık sistemi baskılanan bireylerde kefirin yan etkileri gözlenebilir. Sağlık durumunuz göz önünde bulundurularak, kefir tüketimi konusundaki en doğru yaklaşım için uzman bir hekim ile görüşmelisiniz.



Kefirin faydaları ve zararları nelerdir?

Kefir ile yoğurt hemen hemen aynı maya türü gibi düşünülse de aslında kefir çok daha konsantre ve yoğurtta bulunmayan bakterileri içeren bir besindir. Görünümü ayranı andıran bu besin; her yaştan birey tarafından tüketilebilir ve özellikle tedavi süreçlerinde oldukça faydalı sonuçların elde edilmesine yardımcı olur.

Karmaşık kimyasal reaksiyonlarından bahsetmek yerine, kısaca bakterilerin faydalarına değinmek, kefirin neden önemli olduğunu daha iyi açıklar.

Vücudumuz bakteriler olmaması halinde kısa zamanda yaşayamaz hale gelir. Bakteriler vücudumuzda birer organ gibi çalışır ve sistemin efektif biçimde işlemesini sağlar. Biz bunlara "faydalı bakteriler" diyoruz. Cildimizden, bağırsaklarımıza, dolaşım sisteminden beyin hücrelerine kadar hemen her noktada bakteriler vücudumuzun ayakta durmasını sağlayan mikroorganizmalardır.

Kefir; içerisindeki milyarlarla ifade edilen faydalı bakteri ile insan vücudunun en iyi dostlarından bir tanesidir. Diğer tüm mayalı ürünlerden daha fazla bakteri yaşam alanına sahip bu besin, bugünlerde dünyanın en çok üzerinde durduğu süt ürünüdür.

Elbette kefir bir süt ürünü olduğundan laktoz içerir. Ancak yoğurt ve özellikle kefir, laktoz intoleransı üzerinde daha az tahrik edici özelliğe sahiptir. Sütün asitliğini de azaltarak sindirim sistemini yormaz, bilakis sindirim sistemi üzerinde yapıcı etkileri vardır.

Tabii burada bir hususun altı çizilmelidir. Kefir bir şehir sihirli iksir değildir. İçer içmez mucizeler beklemek doğru olmaz. Belli periyotta ve sizin için uygun ise bu besini tüketerek orta vadede faydalı sonuçlar elde edebilirsiniz.

Bunun yanında, kimi kaynaklarda faydalı olmadığı neredeyse hiçbir husus yokmuş gibi gösteriliyor olması da yanıltıcıdır. Örneğin; bu besinin kanser üzerinde bir etkisi olduğuna dair bilimsel veri yoktur. Bunun gibi size olağan dışı güçler de kazandırmaz. 

Ancak kefir; bugün çoğunlukla sentetik hale gelmiş besin gamı içerisinde tüketebileceğiniz en faydalı besinlerdendir demek doğru olur. Tabii kefirin yapıldığı sütün de mümkün olduğunca organik standartlara yakın olması gerekir.

KEFİRİN BESİN DEĞERLERİ

Kefir 100ml (yaklaşık 120gr) içerisinde yüzde 85 su, yüzde 5 karbonhidrat, yüzde 3, yüzde 4 süt yağı, yüzde 4 protein yüzde 2 mineral, vitamin ve diğer bileşenleri içerir. Kefirin kalori değeri 100ml için yaklaşık 70kcal seviyesindedir. Bu noktada kefirin kalori değerini değiştiren en önemli unsur; yapıldığı sütün yağ oranıdır. Yukarıda gösterdiğimiz değer; birçok farklı hayvanın sütünden yapılabilen kefirin tam yağlı inek sütü ile yapılması durumunda ihtiva edeceği kalori değeridir. İnek sütü de farklı yağlılık değerlerine sahip olabilir. Ev yapımı kefirin kalori değerini tam olarak hesaplayabilmek bu bakımdan çok kolay değildir. Ancak 100ml için marjinal bir farktan söz edilemez. Kaldı süt yağı oldukça faydalı bir yağ türüdür ve tüketilmesinde herhangi bir mahsur yoktur.

Burada dikkat edilmesi gereken süt proteini ve süt yağı alerjisi olup olmama durumudur. Süt ürünlerine herhangi bir şekilde alerjisi olanların bu besini tüketmeleri doğru olmayabilir.

Kefirin içerisinde 250mg kalsiyum bulunur. Bu mineral, yaşamsal döngümüz için oldukça önemli bir mineraldir. Günde bir bardak kefir tüketerek günlük kalsiyum ihtiyacımızın 4’te birini karşılayabiliriz.

Kefir besin türleri içerisinde çok yaygın bulunmayan fosfor bileşenini içerir. Yine kalsiyum gibi bir bardak kefirin içinde günlük ihtiyacın yüzde 25’i yer almaktadır. Fosfor kadar önemli bir diğer bileşen olan folik asitte kefirin içerisinde az da olsa bulunur.

Bağışıklık sisteminin efektif çalışması için son derece faydalı minerallerden olan magnezyum da bir bardak kefirin içinde günlük ihtiyacın yüzde 10’u kadar yer alır. 

Bazı kaynaklarda yer aldığı gibi; kefirin içerisinde tüm vitaminler fazlasıyla bulunmaz. Kefir; A, B2 ve B12 vitamini içerir. A ve B2 vitaminlerini çok yüksek miktarda içermiyor olsa da, son derece önemli bir vitamin türü olan B12’yi yüklü miktarda içerir. Her gün bir buçuk bardak kefir, ihtiyacınız olan tüm B12’yi alabilmenizi sağlar.

Ancak kefir; tekil olarak tüketilebilecek bir ürün değildir. Bir başka deyişle sadece kefir tüketerek hayatta kalabilmeniz mümkün değildir. Diğer pek çok vitamin ve minerali almalısınız ki, kefir tek başına bunları sağlayamaz. Ancak destek bir gıda olarak her evde bulunması önerilir.

KEFİR, NASIL VE NE KADAR TÜKETİLMELİDİR?

Kefir; yoğun ama akışkan bir besindir ve çoğunlukla ayran gibi tüketilir. Yemeklerin yanında veya herhangi bir zamanda içerek tüketilebilir. Dolapta bekleme süresi 3 hafta kadar olan ürün üretilirken herhangi bir katkı maddesi kullanılamadığından, güvenle tüm aile bireyleri tarafından kullanılabilir.  Ancak süt ürünlerinin tüketim miktarına dikkat edilmesi gerekir. Her ne kadar çok faydalı bir besin olsa da, aşırı tüketilmesinin bazı riskleri vardır. Özellikle laktoz intoleransı durumunda ciddi sayılabilecek yan etkiler gözlemlenebilmektedir.

Miktar olarak kefir tüketimi ile ilgili net bir veri bulunmamakla birlikte, kalori değerlerini hesaplayarak tüketmekte fayda vardır. 200ml kefirin içinde (bir su bardağı) yaklaşık 100 kalori (Kcal) enerji bulunur. Bu değer her ne kadar çok yüksek gibi görünmese de, günde 2-3 bardak kefir tüketimi aslında bir öğün yemeğe denktir demek yanlış olmaz. Bu bakımdan tüketim miktarını sınırlı tutmak; kilo almamak için faydalı olacaktır.

Kefirin tüketimi için belirli bir zaman öngörülmez. Her ne kadar kimi kaynaklarda gece yatmadan önce veya sabah gibi ifadeler yer alıyor olsa da, bunun faydalarını arttırdığına dair herhangi bir veri bulunmuyor. Ancak sıvı ve hacimli bir besin olmasından ötürü, mide aşırı yüklü iken tüketmek yerine, öğün dışında tüketilmesi reflü gibi mide sorunları olanlar için daha doğru olabilir. Tabii kefirin ayran yerine tüketimi de söz konusu olabilir.

Sindirim sistemi sorunları olanlar için genel diyetin yanında, mutlaka doktorun talimatlarının içerisinde yer almak koşulu ile belirlenen zaman aralıklarında tüketimi uygundur. Özellikle sair rahatsızlıkları olanların, hekimin onayı olmaksızın kefir veya bir başka besini tedavi amacıyla tüketmesi doğru değildir. Bu noktada yapılacaklar, devam etmekte olan tıbbi tedavinin zarar görmesine veya normalde var olmayan yan etkilerin ortaya çıkmasına yol açabilir. Diğer pek çok hastalıkla değilse de, kefir tüketiminin mide ve bağırsak hastalıklarıyla ilişkisi olabileceğinden, bu konu hakkında hekimden görüş almanız faydalıdır. Sağlık sorunların olanların, tıbbi tedavileri devam ederken, hekimin kontrolü dışında besin takviyeleri ve alternatif tıp denemeleri yapmaları doğru değildir.

KEFİR NEYE İYİ GELİR?

"Kefir neye iyi gelir?" sorusu; pek çok kaynakta çeşitli biçimlerde yanıtlanır. Ancak bilimsel kaynakların neredeyse hiç birinde, bu faydalar listesinin bütünü ile ilgili kesinlik ifade eden veri yoktur. Elbette son derece sağlıklı ve vücut için faydalı bir besindir ancak, kefir bir hayat iksiri değildir. Sağlığınızı koruyabilmek için, temel beslenme standartlarına özen göstermek ve çeşitli beslenerek, vücudun ihtiyaç duyduğu tüm besin bileşenlerini almak gerekir. Sadece kefirin faydalarına odaklanmak son derece yanlış olacaktır. Örneğin; vücut kefirde yer almayan; vitamin ve mineral bileşenlerini de almak zorundadır. Eğer kefir ile birlikte, bu bileşenleri almazsak, genel sağlığımız zarar görebilir.

Bu bakımdan kefirin iyi geldiği hastalıklara odaklanmak yerine, sağlıklı beslenmeye odaklanmak ve sağlıklı besleme koşullarını kefir tüketerek en iyi hale getirmek daha doğru bir yaklaşım olacaktır. Kefirin faydaları başlığında yer alan unsurlara göz atalım.

KEFİRİN FAYDALARI NELERDİR?

Kefir; içerdiği faydalı bakteriler bakımından çok önemli bir besindir. Faydalı bakteriler bağırsak florasında yer alır ve besin bileşenlerinin vücutta kullanılabilir hale gelmelerini sağlar. Bağırsaklarımızda yeterince bakteri olmaması durumunda, sindirim sistemi sorunları yaşamamız; bunun sadece bir sonucudur. Bağırsak florasının yeterli bakteriyi içermemesi durumunda besinler sindirilemez ve posa olarak atılır. Besinlerin bileşenlerinden faydalanamayan vücut, kritik seviyelerde sağlıksız hale gelebileceğinden, sindirim sisteminin vücudun diğer tüm yaşamsal fonksiyonları kadar, hatta biraz daha fazla önem arz ettiği kimi kaynaklarda belirtilir.

Kefirin içerdiği benzersiz faydalı bakterilerin, vücudun ihtiyaç duyduğundan çok daha fazlasını içerdiği ifade edilir. Belirttiğimiz gibi; tükettiğimiz tüm besinlerin vücuda faydalı bileşenler haline gelmesini sağlayan bu bakterilerin yeterli olması durumunda, tüm besinlerden olağan dışı biçimde faydalanabilmek mümkün olmaktadır. Kimi kaynaklarda, kefirin mucizevi etkilerinden bu özelliği nedeniyle bahsedilmesi de, böyle bakıldığından anlaşılabilir olur.

KEFİRİN BAŞLICA FAYDALARI

- Sindirim sistemini düzenlemesi

- İçerdiği kalsiyum ile eklem sağlığına fayda sağlaması

- Kolesterol seviyesinin düzenlenmesine yardımcı olması

- Kan şekerini düzenlemesine yardımcı olması

- Enflamasyonun azalmasına yardımcı olması

- Metabolik fonksiyonların iyileşmesin yardımcı olması

- Hücre rejenerasyonuna destek olması

- Bağışıklık sistemine destek olması

- Kardiyovasküler sistemin ve dolaşım sisteminin sağlıklı çalışmasına destek olması

- Çeşitli ilaçların kullanımı sonrasında bozulan floranın iyileşmesini sağlaması

şeklinde özetlenebilir.

Bunların yanı sıra kefirin bazı kanser türlerinde etkili olduğuna işaret eden çalışmalar da bulunur. Ancak kefir kansere iyi gelir veya kefir kanserin ilacıdır demek doğru değildir. Bu noktada kesin bir bilimsel veri olmadığı gibi, mevcut verileri tek başında kefirin böyle bir etkisi olmadığını da kesin olarak ifade eder. 

"Kefir zayıflatır mı?" sorusuna cevap olarak ise yine kanserde olduğu gibi kesin bir cevap yoktur. Metabolik fonksiyonları iyileştirmesi ve besinlerin en iyi şekilde sindirilmesine yardımcı olması bakımından, kefirin kilo verme sürecinde destek olduğu teorik olarak ifade edilebilir. Ama yine bilimsel bir kesinlik ifadesinden, bu günün koşullarında bahsedilemiyor.

KEFİRİN ZARARLARI NELERDİR?

Kefirin bilinen bir zararı veya yan etkisi yoktur. Açıklamalarda belirtildiği gibi, bazı sağlık sorunları ile birleştiğinde beklenmedik yan etkileri ortaya çıkarabilmesi ve aşırı tüketilmesi durumunda ortaya çıkacak sorunlar dışında kefirin son derece güvenli bir besin olduğundan bahsedilir. 

Hekiminiz veya diyetisyeniniz yasaklamadığı sürece kefiri güvenle tüketebilirsiniz. Günümüzde paketli formları marketlerde satılan ürünün elbette ev yapımı olanı daha çok önerilir. Ancak kefirin evde üretilmesi için gerçek kefir mayasına ulaşmalı ve geleneksel yöntemlerle üretimini yapmalısınız. Güvenilirliğinden emin olmadığınız ürünleri tüketmek, faydalarından çok zararlarına isabet etmenize neden olabilir.

Özet olarak; kefirin faydaları ve zararları kıyaslaması yapıldığında oldukça asimetrik bir sonucun çıktığını ifade edebiliriz. Türk kültürünün önemli besin bileşenlerinden birisi olan kefirin, bugün batı dünyasının da yaygın biçimde tüketmeye başladığı bir besin olduğunu söyleyebiliyoruz. Bu besinin uygun miktarlarda tüketiminin, son derece faydalı olduğunu ve hemen herkes için önerildiğini de söyleyebiliyoruz. 


Kefir Nedir? Kefirin Faydaları Ve Zararları Nelerdir, Yan Etkileri Var Mıdır?

​​​​​​Herkes tarafından zevkle tüketilen ürünlerden birisi kefirdir. Kefirin yararları olduğu gibi zararlarıda vardır. Tabi kefiri yararlı bir şekilde kullanmak için bilinçli olarak tüketmek gerekmektedir. Aşırıya kaçmadan ve gerektiği miktarlarda kefir tüketmelisiniz.

Kefir Nedir?

Kefir, inek, keçi ve manda sütünden yapılan koyu kıvamlı bir üründür. Kefirin tadı ise ekşimsi bir tattadır. Süt ürünü olarak tüketilen kefir; keçi, inek veya manda sütünün özel bir maya ile yapılması sonucunda ortaya çıkmaktadır.

Kefirin Yararları ve Zararları Nelerdir?

Oldukça sık tüketilen kefir ürününün yararları olduğu kadar zararları da vardır. Bu yüzden ne için kefir tükettiğinizi mutlaka bilmelisiniz. Ayrıca gereken miktarlar dışına çıkarak aşırı kefir tüketmekten kaçınmalısınız.

Kefirin Yararları: Kefirin sağlık için oldukça önemli yararları vardır.

- Sindirm sistemini düzenler,
- Bağışıklığı güçlendirir,
- Kalp ve damar hastalıklarına karşı koruma sağlar,
- Tansiyonu dengeleyicidir,
- Cilde güzellik verir,
- Kas ve kemik yapısını geliştirir,
- Kilo vermeye yardımcı olur,
- Çocuklarda zeka gelişimine katkı sağlar,
- Böbrek ve karaciğer rahatsızlıklarını gidermeye yardımcı olur.

Kefir, vücudun birçok bölümü için oldukça faydalı bir üründür. Hastalıklardan koruyan ve vücuda direnç veren kefiri belirli zamanlarda güvenle tüketebilirsiniz. Tabi faydası olduğu için her an kefir içmek doğru değildir. Kefiri uygun miktarlarda içerek sağlığınızı koruyabilirsiniz.

Kefirin Zararları: Kefir aşırı ve yanlış tüketildiği zaman vücuda zarar verir. Kefirin zararları sonucunda çeşitli rahatsızlıklar yaşayabilirsiniz. Hastalıklardan korunmak isterken sağlığınızı bozmamak için kefiri bilinçli bir şekilde tüketmeye çalışın.

- Midede hassasiyet.,
- Kramp girmesi,
- Kabızlık,
- Kalp atışının düzensizleşmesi.

Kefirin yararları olduğu için birçok kişi tarafından kullanılmaktadır. Zararları ise bilinçsiz şekilde kullanıldığı zaman ortaya çıkmaktadır. Bilinçli bir şekilde kullanıldığı zaman zararı olmamaktadır.

Kefirin Yan Etkileri Var mıdır?

Kefirin yan etkileri bazı durumlarda ortaya çıkmaktadır. Bu durumlar ise daha çok ilaç kullanan kişileri kapsamaktadır. İlaç kullanan kişiler doktoruna danışmadan kefir kullanmamalıdır. Hastalığı olan kişiler için kefir kullanımı dikkat edilmesi gereken bir konudur. Aksi halde kefiri kullandıktan sonra yaşadığınız hastalıktan dolayı kötü durumlar ortaya çıkabilir.

Kefirin faydaları nelerdir? Mucizevi içecek kefir hakkında her şey

Kefirin faydaları nelerdir?Bu sağlıklı içecek, uzun yıllardır biliniyor ve faydaları saymakla bitmiyor. Probiyotiklerin öneminin giderek daha çok dikkat çekmesiyle birlikte kefir ve kefirin faydaları hakkında da daha fazlasını öğreniyoruz. Kefir için yoğurttan sonra en sık tüketilen süt ürünü diyebiliriz. İnek, koyun, keçi sütünden yapılan ve zengin bir besin kaynağı olan bu ayran benzeri içecek, içerisinde pek çok faydalı mikroorganizma barındırıyor. Probiyotik özelliği ile beslenmemiz için özel bir yere sahip. Başta sindirim sistemi olmak üzere kalp sağlığı ve bağışıklık sisteminin desteklenmesi gibi pek çok faydası var. Kefir tek başına bir içecek olarak da çeşitli besinlerin içine süt yerine ilave edilerek de tüketilebiliyor. Kefirin faydaları nelerdir öğrenmek için yazımızı okumaya devam edin.

Not: Bu yazıda yer verilen tüm bilgi ve öneriler bilimsel destekli makaleler baz alınarak, genel bilgilendirme amaçlı hazırlanmış olup herhangi bir uzman tavsiyesi içermemektedir. Her bireyin beslenme ihtiyaçları ve çeşitli besin gruplarına gösterdiği tolerans ve hassasiyet kendi metabolizma işleyişine göre farklılıklar gösterebilir. Olası risk durumlarına karşın sağlığınızı ilgilendiren her türlü konuda mutlaka uzman görüşüne başvurun.

Kefir nedir?

Kefir inek, koyun veya keçi sütünden özel bir maya mantarıyla yapılan, tadı ayrana benzeyen bir içecek. Aslen kuzey Kafkasya kökenlidir ve Rusça’da “keyif veren” anlamına gelir. İçerisinde yüksek derecede probiyotik, B12 vitamini, kalsiyum, potasyum, K2 vitamini, biotin ve çeşitli enzimler bulundurur. Uzun yıllar boyunca çeşitli hastalıkların tedavisi için kullanılmış ve yıllar içinde tüm dünyada popüler bir içerek haline gelmiş. Günümüzde neredeyse tüm Avrupa ülkelerinde ve Amerika’da üretimi yapılmakta. Ülkemizde ise ilk olarak 80’li yıllarda ambalajlı olarak üretilmiş. Kefirin kendisi maya ve bakterilerden oluşan beyazımsı renkli, jölemsi kürelerden oluşan küçük bir karnabahara benzer.

Kefirin faydaları nelerdir?

Ev yapımı kefirin içerisinde 77 adet farklı türde probiyotik (dost bakteri) olduğu biliniyor. Bu mucizevi içeceği alerjik durumunuz yoksa yayla çorbası, cacık yapımında kullanabilir veya direkt olarak tüketebilirsiniz.

Birçok besin ögesi bakımından zengin

Kefir faydaları dendiğinde ilk olarak zengin bir besin kaynağı olması akla geliyor. Bu fermente içecek, süte kefir taneleri eklenmesiyle yapılır. Yaklaşık 24 saat içinde kefir tanelerindeki mikroorganizmalar sütteki şekeri çoğaltır ve fermente ederek kefire dönüştürür. Kefir taneleri, daha sonra sıvıdan çıkarılarak tekrar kullanılabilir. Yani kefir bir içecektir ancak kefir taneleri, içeceği üretmek için kullanılan başlangıç kültürüdür. 175 ml az yağlı kefir porsiyonunun içerisinde şu önemli besin ögeleri bulunur:

  • Protein: 4 gram
  • Kalsiyum: RDI’nin %10’u
  • Fosfor: RDI’nin %15’i
  • B12 Vitamini: Günlük ihtiyacın %12’si
  • Riboflavin(B2): Günlük ihtiyacın %10’u
  • Magnezyum: RDI’nın %3’ü
  • Yeterli miktarda D vitamini

Ayrıca kullanılan sütün türüne bağlı olarak yaklaşık 100 kalori, 7-8 gram karbonhidrat ve 3-6 gram yağ içerir.

Yoğurttan daha güçlü bir probiyotik

Bazı mikroorganizmalar, vücuda alındığında sağlık üzerinde faydalı etkilere sahip. Probiyotik olarak bilinen bu mikroorganizmalar, sağlığı çeşitli bakımlardan etkileyerek sindirime, kilo kontrolüne ve zihinsel sağlığa yardımcı olabilir(1). Yoğurt, Batı diyetinde bilinen en iyi probiyotik besin ancak kefir aslında ondan çok daha güçlü bir kaynak.

Kefir taneleri, çok sayıda bakteri ve maya içerir, bu da onları çok zengin ve çeşitli bir probiyotik kaynağı haline getirir. Diğer fermente süt ürünleri çok daha az türde probiyotik içerir ve hiç maya içermez.

Güçlü antibakteriyel özelliklere sahip

Kefirin içerisinde bulunan bazı probiyotiklerin enfeksiyonlara karşı koruma sağladığı düşünülüyor. Kefire özgü bir probiyotik olan Lactobacillus, bunlardan en önemlisi. Araştırmalar, bu probiyotiğin Salmonella, Helicobacter pylori ve E. coli dahil olmak üzere çeşitli zararlı bakterilerin büyümesini engelleyebileceğini göstermekte(2).

Ayrıca kefirde bulunan bir tür karbonhidrat olan kefiran da önemli antibakteriyel özelliklere sahip(3).

Kansere karşı koruyucu

Kanser, günümüzde dünyadaki en yaygın ölüm nedenlerinden biri. Ve vücudunuzdaki anormal hücreler, bir tümör gibi kontrolsüz bir şekilde büyüdüğünde ortaya çıkıyor. Fermente süt ürünlerindeki probiyotiklerin bağışıklık sisteminizi uyararak tümör büyümesini azaltabileceği düşünülüyor. Bu nedenle kefirin kansere karşı koruyucu bir etki göstermesi mümkün(4).

Düşük laktoz seviyesine sahip

Normal süt ürünleri, laktoz adı verilen doğal bir şeker içerir. Çoğu insan, özellikle yetişkinler, laktozu düzgün şekilde parçalayamaz ve sindiremez. Bu duruma laktoz intoleransı denir. Kefir ve yoğurt gibi fermente süt ürünlerindeki laktik asit bakterileri, laktozu laktik aside çevirir, bu nedenle bu yiyecekler laktoz seviyesi bakımından sütten daha düşüktür. Ayrıca laktozu parçalamaya yardımcı olabilecek enzimler de içerirler.

Kefir, normal süte kıyasla, laktoz intoleransı olan kişiler tarafından genellikle iyi tolere edilir. Hindistan cevizi suyu, meyve suyu veya süt ürünü olmayan başka bir içecek kullanarak da %100 laktoz içermeyen kefir yapmanın mümkün olduğunu unutmayın.

Kemik sağlığını destekler

Kefir faydaları dendiğinde akla gelenlerden bir tanesi de kemik sağlığını desteklemesi ve osteoporoz (kemik erimesi) riskini azaltabilmesi. Osteoporoz, kemik dokusunun bozulmasına yol açan önemli bir sağlık problemi. Özellikle yaşlılık döneminde ortaya çıkıyor ve kırık riskini ciddi ölçüde artırıyor. Yeterli kalsiyum alımının sağlanması, kemik sağlığını iyileştirmenin ve osteoporozun ilerlemesini yavaşlatmanın en etkili yollarından biri.

Tam yağlı kefir ise sadece büyük bir kalsiyum kaynağı değil, aynı zamanda kalsiyum metabolizmasında merkezi bir rol oynayan K2 vitamini içerir.

Sindirim sorunlarını önlemeye yardımcı olur

Kefir gibi probiyotik zengini besinler, bağırsaklarınızdaki dost bakterilerin dengesini sağlamaya yardımcı olabilir. Bu nedenle ishalin birçok çeşidinin tedavisinde oldukça etkili oldukları bilinir. Dahası, bol miktarda kanıt, probiyotiklerin ve probiyotik gıdaların birçok sindirim problemini hafifletebileceğini göstermekte. Hatta bunlar arasında irritabl bağırsak sendromu (IBS), H. pylori enfeksiyonunun neden olduğu ülserler gibi daha ciddi sindirim sistemi rahatsızlıkları da mevcut. Eğer sindirim sorunları yaşıyorsanız beslenmenize kefir eklemeniz faydalı olabilir.

Alerji belirtilerini azaltmaya yardımcı olur

Alerjik reaksiyonların nedeni, belirli yiyeceklere veya maddelere karşı vücudun enflamatuar tepki vermesidir. Aşırı hassas bağışıklık sistemine sahip kişiler, astım gibi durumları tetikleyebilecek alerjilere daha yatkındır. Çeşitli araştırmalar kefirin alerjilere bağlı tepkileri bastırdığını ve astımla mücadeleye yardımcı olduğunu göstermekte(5).

Kefir nasıl yapılır?

Kefiri marketlerden satın alabileceğiniz gibi evde de rahatlıkla yapabilirsiniz. Kefir, taze meyvelerle birlikte sağlıklı ve şahane bir tatlı olur. Peki, kefir nasıl yapılır?

Evde kefir yapımı için sırasıyla şu adımları izleyin:

  • Küçük bir kavanoza 1-2 yemek kaşığı (14-28 gram) kefir tanesi koyun.
  • Üzerine yaklaşık 2 bardak (500 ml) süt ekleyin, tercihen organik veya çiğ olsun.
  • Kavanozun üstünde 2,5 cm boşluk bırakın.
  • Daha koyu kefir istiyorsanız biraz tam yağlı krema da ekleyebilirsiniz.
  • Kapağını kapatın ve oda sıcaklığında 12–36 saat bekletin.
  • Topaklı görünmeye başladığında, tüketmeye hazır demektir. Ardından kefir sıvısını nazikçe süzerek içindeki orijinal kefir tanelerini ayırabilir ve aynı işlemi başka bir kavanozda yeniden tekrarlayabilirsiniz.

Görüldüğü üzere evde kefir yapmak son derece kolay.

Kefir zararları: Kefiri kimler içemez?

Kefir sağlıklı, fermente bir içecek. Bu ürün geleneksel olarak sütten yapılır, ancak süt ürünü olmayan seçenekleri de bulunur. Araştırmalar, kefirin zengin içeriği sayesinde bağışıklık sisteminizi güçlendirdiğini, sindirim sorunlarına yardımcı olduğunu, kemik sağlığını iyileştirdiğini ve hatta kanserle savaşabileceğini göstermektedir.

Birçok kişi kefirin faydaları ile birlikte kefir zararları hakkında da bilgi sahibi olmak ister. Öncelikle kefirin bilinen bir zararı olmadığını belirtelim. Ancak süt ve süt ürünlerine karşı hassasiyetiniz varsa kefiri tüketmeden önce doktorunuza danışmanız gerektiğini unutmayın.

Kefir ne zaman içilmeli veya kabızlık için kefir nasıl tüketilmeli merak ediyorsanız, bu sağlıklı içeceği yemeklerle birlikte veya tek başına tüketebileceğinizi belirtelim. Yani kefir içmek, yemeğin yanında sağlıksız içecekler tüketmekten çok daha anlamlı ve faydalı bir seçenek.

Not: Bu yazıda yer verilen tüm bilgi ve öneriler bilimsel destekli makaleler baz alınarak, genel bilgilendirme amaçlı hazırlanmış olup herhangi bir uzman tavsiyesi içermemektedir. Her bireyin beslenme ihtiyaçları ve çeşitli besin gruplarına gösterdiği tolerans ve hassasiyet kendi metabolizma işleyişine göre farklılıklar gösterebilir. Olası risk durumlarına karşın sağlığınızı ilgilendiren her türlü konuda mutlaka uzman görüşüne başvurun.

Kaynak: bbcgoodfood, healthline, medicalnewstoday

İlginizi çekebilir: Doğal bir içecek: Evde kefir yapımı

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır