köpek uluması deprem / Köpekler depremi önceden hisseder mi? - Evcil Hayvan

Köpek Uluması Deprem

köpek uluması deprem

Köpeğin deprem öncesi ilginç uluması

ARRAffinity

(gzt.com)

Oturum (Session) Çerezi

Azure tarafından kullanıcı isteklerinin aynı instance a erişebilmesi için tuttuğu çerezdir

Oturum boyunca

_gat_UA-3434195-44

(gzt.com)

İşlevsel ve Analitik Çerez

Google Analytics'in analitik veriler tuttuğu çerezdir.

Oturum boyunca

_gid

(gzt.com)

İşlevsel ve Analitik Çerez

Google Analytics'in performans ölçümlerini yapmak için veri tuttuğu çerezdir

1 Gün

_ga

(gzt.com)

Zorunlu Çerez

Google Analytics'in performans ölçümlerini yapmak için veri tuttuğu çerezdir

730 Gün__gads

Takip Çerezi

Google DoubleClick (DFP)'nin kullanıcıları takip etmek ve yeniden pazarlama yapmak gibi çalışmaları için kullanılan çerezdir

730 GünIDE (.doubleclick.net)

Takip Çerezi

Reklam amaçlı kullanıcı davranışlarını takip etmek için kullanılan 3. parti uygulama çerezidir.

390 Gün_ym_visorc_44958496 (.gzt.com)

İşlevsel ve Analitik Çerez

Yandex Metrica'nın kullanıcı oturumu ile ilgili tuttuğu çerez

Oturum boyuncasync_cookie_csrf (mc.yandex.ru)

Takip Çerezi

Kullanıcı davranışlarını ölçmek ve takip etmek için kullanılan Yandex Metrica çerezidir.

Oturum boyunca

sync_cookie_csrf (mc.webvisor.org)

Takip Çerezi

Kullanıcı davranışlarını ölçmek ve takip etmek için kullanılan Yandex Metrica çerezidir.

Oturum boyuncacX_S (gzt.com)

İşlevsel ve Analitik Çerez

Kullanıdığımız cXense Tool'unun analitik veriler tuttuğu çerezdir

Oturum boyunca_ym_isad (gzt.com)

İşlevsel ve Analitik Çerez

Yandex Metrica'nın kullanıcının reklam engelleyicileri kullanıp kullanmadığını belirlemek için kullandığı çerez

Oturum boyuncayabs-sid (gzt.com)

İşlevsel ve Analitik Çerez

Yandex metrica'nın analitik veriler için kullandığı oturum id si

Oturum boyuncacX_P (gzt.com)

İşlevsel ve Analitik Çerez

Kullandığımız cXense Tool'unun analitik veriler tuttuğu çerezdir

365 Güngckp (.cxense.com)

Takip Çerezi

Kullanıcı davranışlarını ölçmek ve takip etmek için kullanılan cxense çerezidir.

365 GüncX_G  (.gzt.com)

İşlevsel ve Analitik Çerez

Kullanıdığımız cXense Tool'unun analitik veriler tuttuğu çerezdir

365 Gün__auc (.gzt.com)

Takip Çerezi

Alexa Analytics'in kullanıcı hedefleme ve analytics verileri için kullanılmaktadır.

366 Günsync_cookie_ok (.mc.webvisor.org)

İşlevsel ve Analitik Çerez

Kullanıcı davranışlarını ölçmek ve takip etmek için kullanılan Yandex Metrica çerezidir.

1 Gün

yandexuid

(.webvisor.org)

İşlevsel ve Analitik Çerez

Kullanıcı davranışlarını ölçmek ve takip etmek için kullanılan Yandex Metrica çerezidir.

7300 Gün_ym_wasSynced (.gzt.com)

İşlevsel ve Analitik Çerez

Yandex metrica'nın analitik veriler tuttuğu çerezdir

1 GünYandexuid (.yandex.ru)

İşlevsel ve Analitik Çerez

Yandex metrica'nın site kullanıcı sayısını belirlemek için kullandığı çerez

365 Gün_ym_d (gzt.com)

İşlevsel ve Analitik Çerez

Yandex metrica'nın kullanıcının ilk oturum açma tarihini tuttuğu çerez

365 Gün

_ym_uid

(gzt.com)

İşlevsel ve Analitik Çerez

Yandex metrica'nın kullanıcı oturum id si

365 Gün

Köpekler depremi önceden hisseder mi?

Depremin ürettiği elektromanyetik alanın, algılama kapasitesi insandan çok fazla olan birçok hayvanı daha deprem öncesi dahi irkilttiği çeşitli bilimsel gözlemlerle ortaya konuldu. Bu nedenle bu tür canlıların deprem habercisi olma özelliği tarih boyunca toplumun ve araştırmacıların ilgisini çekti.

Yaşanan tüm büyük depremlerin hepsinde, hayvanlarda deprem oluşmadan birkaç gün önce başlayan garip hareketler kaydedildiğini belirten Prof.Dr.H.Tamer Dodurka "İzmit ve Bolu depremleri öncesinde de binlerce insanımız hayvanlardaki bu garip davranışlara şahit oldular. 17 Ağustos depreminden sonra yapılan araştırmalarda, deprem öncesi birçok sıra dışı olaydan bahsedildi ve bunların neredeyse yarısı hayvanlarla ilgiliydi. Hangi hayvan türünün daha fazla tepki verdiği bilimsel olarak izah edilememiştir. Balık ve sürüngenlerin daha duyarlı olduğuna dair ipuçları var ancak en fazla köpeklerin verdiği tepkiler gündeme taşınıyor. Bunun da muhtemel nedeni, bu hayvanların yakın çevremizde olmalarıdır. Yine de bazı araştırmacılar, köpeği en duyarlı hayvanlar arasında sayarlar. Böyle olunca köpeklerin verdiği tepkilerin deprem habercisi olarak kullanılıp kullanılamayacağı tartışmalarını gündeme getiriyor" dedi. 

Köpekler depremi önceden hisseder mi?

Köpeklerin böyle bir durumda kendilerini nasıl hissettiklerine dair bilgiler veren Dodurka konuyla ilgili olarak ise şunları söyledi: "Düşük frekanslı sesler, yer kabuğu titreşimleri, yer çekim anormallikleri, yer eğimindeki değişimler ve sismik dalgalar, deprem öncesi açığa çıkan çeşitli gazların kokuları, havadaki iyonizasyon değişimleri, özellikle elektromanyetik alan değişimleri gibi depremle alakalı doğa olaylarını gerek bizden daha gelişmiş duyu organları gerekse açıklanamayan diğer algılama yetenekleri ile hissedebiliyorlar. Hatta bu elektromanyetik alan değişimlerinin onları rahatsız ettiği ve huzursuzlaştırdığı ileri sürülüyor. Ancak her deprem aynı özellikleri taşımadığı için örneğin bazı depremlerde bu elektromanyetik dalgaların yoğunluğu düşük olduğu için tepkisiz kalabiliyorlar. Çok uzak mesafelerden dahi koku alabilme yeteneğine sahip olan köpeğin, deprem sırasında veya deprem olmadan evvel toprak altında oluşan birtakım hareketler sırasında ortaya çıkan gaz veya benzeri kokuları duyması zor görünmüyor.

Köpekler depremi önceden hisseder mi

Atalarından gelen deneyimler sayesinde, köpek böyle bir koku duyduğunda arkasından tehlike geldiğine iyice şartlanmış olabilir. Köpeklerin 20 bin-80 bin titreşim/saniye olan sesleri rahatça duyabildiğini biliyoruz. O halde yer altındaki titreşimler henüz insanları sarsacak boyutlara ulaşmadan köpekler tarafından duyuluyorsa pek şaşmamak gerekir. Özellikle esas sarsıcı dalgalar oluşmadan önce yayıldığı bilinen düşük yoğunluktaki dalgaları insanların hissetmesi mümkün değil ama köpeklerin hissetmesi zor gözükmüyor. Suda yaşayan hayvanlar, sudaki kimyasal değişikliklere son derece hassas olduğu için depremi önceden kolayca hissettikleri düşünüyor." 

Köpekler deprem öncesi hangi tepkileri verirler?

Hayvanların tepkilerini kontrollü ortamlarda izleyebilmek için çeşitli deneylerin yapıldığına değinen Dodurka "1996 yılında Osaka Üniversitesi Yer ve Uzay Bilimleri laboratuarında hazırlanan deney ortamında, hayvanlar suni olarak oluşturulan elektromanyetik bir alana alınmış ve bu hayvanların panik halinde kaçışları, huzursuzlukları kameradan izlenmiştir. Yine havadaki iyonizasyon değişimleri laboratuvar ortamında oluşturularak hayvanların tepkileri incelenmiştir. Bu tepkiler, hayvanın deprem merkezinden uzaklığına, depremin niteliğine ve köpeğin bireysel özelliklerine göre değişmekle berabergenellikle korku ve anksiyete belirtileridir. Örneğin; sürekli saklanma, kaybolma, dışarı çıkmayı veya içeri girmeyi reddetme, anksiyete yani sıkıntı ve endişe, psikojenik şok ,kaçma, havlama uluma, ağlama, havayı koklama, yeri kazma, yabancılara karşı tepkisiz olan bir hayvanın yabancılara saldırması, sahibinin yanından ayrılmama, ani irkilme ve kulak kabartma veya korkudan dolayı tamamen tepkisiz kalma" diye konuştu.

Deprem tahmin merkezlerinde hayvan davranışlarından nasıl faydalanıldığını anlatan Dodurka, kullanılan yöntemler hakkında da bilgi verdi: "Genellikle iki yöntem kullanılıyor. Birincisi mobil ağlar sayesinde doğadaki verileri ileten bir gözlemciler ağı kurmak, ikincisi ise kontrollü şartlar altında tutulan hayvanların davranışlarını izlemek. Bu çalışmalar arasında en iyi örneğe Çin’de rastlamaktayız. Çin Devleti 1970 yılından itibaren muhtemel bir depreme karşı kitlesel bir hazırlık programı başlattı. 1974 yılında deprem beklentisi iyice artması üzerine 100 binden fazla gözlemci, hayvan davranışları, su kaynakları, hava ve suyun ısısı, bitkiler gibi depremin muhtemel habercilerini gözlemeyle görevlendirildi. 1974 yılının aralık ayında hayvan hareketlerinde görülen anormallikler üzerine yerleşim alanları boşaltıldı ve oluşan 7.3’lük deprem sonucunda kimseye bir şey olmadı ve 10 milyon kişi, mutlak bir ölümden kurtuldular. Ancak daha sonraki depremlerde hayvanlar aynı performansı göstermediler." 

Köpekler depremi önceden hisseder mi

Hayvanların tepkisine 'deprem habercisi' diyebilir miyiz?

"Bu davranışlara deprem habercisi olarak güvenebilir miyiz?" sorusunu Prof.Dr.H.Tamer Dodurka "Tek bir hayvanın tepkilerine asla güvenemeyiz. Çünkü depremlerin özellikleri de hayvanların depreme olan tepkileri de standart değildir, Bazı hayvanlar hiçbir depreme tepki vermeyebilir, bazıları ise bir depreme tepki verirken diğerine vermeyebilir. Gözlemler hayvan davranışı konusunda deneyimsiz ve ön yargılı kişiler tarafından yapılabiliyor, bu hatalı yorumlara neden olabilir. Verilen tepkiler depreme özgü olmayabilir. Yani hayvanlar benzeri tepkiyi meteorolojik olaylara da verebiliyor" cevabını verdi.

"Hayvan davranışlarını izleyerek depremin tam olarak zamanını anlamak mümkün değil ancak depremin yaklaşmasına dair sinyalleri alabilmek mümkün" diyen Dodurka "Geniş bir alanda yaşayan hayvanların çoğunda aniden ortaya çıkan ait garip davranışların deneyimli kişiler tarafından gözlenmesi ve jeofizikçilerin bu verileri deprem öncesi yaşanan diğer doğa olayları ile birlikte değerlendirmesi sonucunda deprem oluşacağına dair bulgular artacaktır. Henüz daha güvenilir bir deprem habercisi olmadığına göre bu veriler mutlaka değerlendirilmeli" ifadelerini kullandı.

Depremi ilk onlar hissediyor

Erciş'te her gün meydana gelen artçı sarsıntıların ardından vatandaşlar köpeklerin seslerine kulak asmaya başladılar. Deprem ve artçı sarsıntılardan önce ilçedeki bütün köpeklerin bir anda havlamaya başladığını söyleyen vatandaşlar, köpeklerin yerlerinde ani hareketler yaptığını kaydetti.

Köpeklerin havlamaya başlamasıyla dışarı çıkan vatandaşlar, çoğu zaman köpeklerin havlamalarının yerinde olduğunu ve havladıktan hemen sonra yer sallanması meydana geldiğini ifade ettiler. İlçede enkazları ve sokakları gezen köpekler, adeta halkın deprem sireni haline geldi.

İlçe halkından Halit Deniz, depremi ilk köpeklerin havlamasıyla fark ettiklerini belirterek, "Erciş'te depremi köpeklerin havlaması ile olacağını anlıyoruz. Daha önce dedelerimiz bize köpekler depremi önceden hissederler derdi ama biz inanmıyorduk. Şu an kesin eminiz ki köpekler depremi 10 saniyeden fazla bir süre önce hissediyor. Köpekler havladı mı biz de içerideysek dışarı çıkıyoruz. Köpeklerin havladığını duyan bazı vatandaşlar evlerinde bulunan vatandaşları uyarmak için silahla havaya ateş açıyorlar" şeklinde konuştu.

Çadır kentte yaşayan vatandaşlar, deprem öncesi ve deprem sırasında havladıkları için çadır kentte bulunan bir grup köpeğin başıboş gezmesine müsaade ediyor.

4 ayı köpek uluması dinleyerek geçirdim

LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi

Pazartesi gecesi eve gidip ana haber bültenini izlemek için televizyonu açtığımda, karşımda koskocaman bir yazı gördüm: Son Dakika. Eyvah dedim, yine bir yer bombalandı.

Ama hayır, spiker Marmara Denizi’nde olan 4.5 şiddetindeki depremden söz ediyordu, telefon hattının öbür ucunda da Dr. Oğuz Gündoğdu, olan depremle ilgili bilgiler veriyordu. ‘Tamam işte, geliyor’ dedim. Tabii hemen deprem paranoyalarım, obsesyonlarım, nevrozlarım, yani ne kadar ruhsal hastalığım varsa harekete geçti.

Kendi kendimi telkin etmeye çalışıyorum, ama ne fayda. ‘Hayır’ diyorum, ‘O sefer yaptığım gibi yapmayacağım. Huzursuz etmeyeceğim kendimi’. Ama bunu dedikten tam tamına iki dakika sonra elimde televizyonun uzaktan kumandası, kanaldan kanala gezerken buldum kendimi. Ne aradığımı tabii ki biliyorum: Bu deprem büyük bir depremin habercisi mi? Konu hakkında konuşan herhangi bir jeofizik mühendisi ya da dinlediğimden farklı bir haber verecek olan televizyon kanalı.

Eyvah dedim, yine o günlere dönüyorum! Marmara Depremi’nin olduğu o kötü zamanlara. Çocukluğumdan beri en korktuğum şeylerden bir tanesi depremdir. Deprem denilince hep aklıma, siyah-beyaz televizyondan izlediğim Van Varto Depremi’nin görüntüleri gelir. Kış ayları, hava soğuk, kaynayan bir kazanın önünde ellerinde çorba taslarıyla bekleşen kalabalık. Çok etkilenmişim o görüntülerden, belleğimde yer etmiş, yaşamım boyunca hep korktum bu doğal afetten.

***

Marmara Depremi’nin olduğu zaman bir apartmanın altıncı katında oturuyorum. (Haydi itiraf edeyim, evimi deprem korkusu yüzünden değiştirdim.) Hava çok sıcak, uyuyamıyorum bir türlü. Üzerimde sadece şortla yatağa girdim. Birden büyük bir gürültüyle sallanmaya başladık. Yataktan kalktım, camdan karşı apartmana bakıyorum (İlk yanlış). Nasıl bir o yana bir bu yana sallanıyor apartman, dehşetle seyrediyorum. Sanki o apartman yıkılsa benim oturduğum yıkılmazmış gibi. Bunu düşününce, hemen çıplak ayaklarla, merdivenlerden aşağıya doğru inmeye başladım (İşte ikinci yanlış). Düşünün o kadar hızlı inmişim ki korkudan, sokakta benden başka hiç kimse yok, daha elektrikler de kesilmemiş. Hemen, apartmanın bütün zillerini çaldım, hani hissetmeyen varsa depremi, zili duyup uyansın diye (O derece ağır uykusu olan, sanki zili duyarmış gibi). Ve yukarı katlardan bir ses geldi: ‘Kim ooooooo’. Haydaaaa. Ölür müsün, öldürür müsün? Ben korkuyorum ya, herkes korksun istiyorum besbelli, yukarı doğru bağırdım: ‘Depreeeem’.

Bu arada sokak artık hınca hınç dolmuş, apartmandan insanlar dışarıya alı al, moru mor çıkıyorlar, elektrikler kesilmiş. Komşular bana bir garip bakıyorlar, ben de onlarla sürekli travmamı tekrarlamak için nasıl sallandığımızı konuşup duruyorum. Karşı komşum yanıma geldi, ‘Armağan’ dedi, ‘Ayakların acımıyor mu böyle?’. Birden kendime bir baktım ki, üzerimde bir şorttan başka hiçbir şey yok, ayakkabı dahil. Ayaklarım çıplak, üzerim çıplak.

Aradan beş dakika geçti geçmedi, sokak Mısır çarşısı kalabalığını bulmuş, her yer araba ve insan dolmuş, ortaya bir arabanın aküsüne bağlanmış küçük bir televizyon çıktı. Herkes başında televizyonun; depremin merkez üssünün İzmit olduğu söylendi. Benim ailem de İzmit’e 20 km. uzaklıktaki Hereke’de oturuyor ya, başımdan aşağı kaynar sular döküldü. Hemen cep telefonuma sarıldım, aramaya çalıştım. Telefon kaput. Yaklaşık 20 dakika sonra düşürdüm, telefon çalıyor ama (doğal olarak) cevap yok. Benden ilk tepki şu: ‘Demek ki bizim ev yıkılmamış telefon çalıyor.’ Ne alakası varsa!

***

Salaklığım geçince, bir saat kadar sonra, ailemin yanına gitmeye karar verdim, ama arabanın anahtarları evde, yani altıncı katta ve elektrikler yok. Yukarıya çıkmaya korkuyorum, ama ailemi de deli gibi merak ediyorum. Birden bir cesaret geldi, merdivenleri hızla tırmanıp, eve girdim. Tam o sırada, artçı deprem olmaz mı? Olabilir tabii. Oldu da nitekim! Ben artık korkudan, her yerim titrer bir vaziyette, anahtarları alıp, aşağıya indim, Hereke’ye gittim ve ailemi sağ salim görüp tekrar İstanbul’a geldim. İnanmayacaksınız ama, giyinip işe geldim. İşin ne kadar ciddi boyutlara vardığını, öğle saatlerinde ancak öğrenebildik, hepinizin bildiği gibi.

Asıl paranoyalarım da zaten bundan sonra başladı. Yaklaşık 3 hafta kadar, ufacık bir arabanın içinde şirketin bahçesinde uyudum. Her sabah vücudumun çeşitli yerleri tutulmuş vaziyette kalktım. Televizyonda ne kadar depremle ilgili konuşan uzman varsa dinledim. Artık hepsinin ne diyeceğini, kimin kimin tezine karşı olduğunu, hangi profesörün kaç büyüklüğünde deprem beklediğini, ‘yanal atılımlı fay’ın ne demek olduğunu, Marmara’da ölü fay olup olmadığını, Kandilli Rasathanesi’nin internet adresini (www.koeri.boun.edu.tr), hangi hayvanların depremden önce davranış bozukluğu gösterdiğini, Marmara Denizi’ndeki fayların haritasını, fayların Adalar’ın neresinden geçtiğini, Ahmet Mete Işıkara’yı, Şener Üşümezsoy’u, Oğuz Gündoğdu’yu, Celal Şengör’ü, Aykut Barka’yı, hatta Fransız yer bilimci Xavier le Pichon’u, Berk Üstündağ’ın depremi önceden tahmin projesini, artçı depremi, deprem fırtınasını, kolonu, kirişi, deprem çantasının içine neler koymam gerektiğini, uyumadan önce köpekler havlıyor mu diye dinlemeyi, İstanbul zemin haritasını, kuşların deprem sırasında ne yaptığını öğrendim. Dört ayı, ‘sallanıyor muyuz’ diye yeri, ‘sallanacak mıyız’ diye köpek ulumalarını dinleyerek geçirdim.

Ama depremden, yerin sallanmasından bu kadar korkarken, ayaklarımı sallamamayı da öğrenemedim. Depremden, 3 hafta kadar sonra, film izlemek üzere sinemaya gittim. Filmin tam ortasında, birden bire benim oturduğum sıra panik içinde ayağa kalktı. Bazı kadınlar çığlık falan atıyor. Ben de ne oluyor, millet iyice kafayı çizdi diye bakıyorum. O sıradaki herkes ayakta, ben ise oturduğum yerde ayağımı sallıyorum. Herkes deprem oluyor sanarak ayağa fırlamış. Utanç verici değil mi?

***

İşte pazartesi günkü deprem, yine benim paranoyalarımı azdırdı. Yine haberleri zaplamaya, interneti taramaya başladım. Halbuki artık eskiye oranla daha bilinçliyim. Ya bir dakika, bu duvarda daha önceden de çatlak var mıydı? Kedim bana beş saniye önceden haber verebilir değil mi depremi? Havada da bu gün garip bir sıkıntı mı var ne?

BUGÜN NE YAPMAYALIM

İhtiyacımız olmadığını bile bile alışveriş yapmayalım.

LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi

Yazarın Tüm Yazıları

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır