Kol ve bacaklarda kuvvet kaybı, yürürken denge problemi, kolda uyuşma hissi Bu şikayetler, hareket kabiliyeti ve yaşam kalitesini sınırlayan boyun fıtığına işaret edebilir. Memorial Hizmet Hastanesi Beyin, Sinir ve Omurilik Cerrahisi Bölümü uzmanları, boyun fıtığı ve tedavisi hakkında bilgi verdi.
Boyun fıtığı; boyun omurlarının arasındaki kıkırdağın, omurilik kanalına doğru yer değiştirmesi ve çıkması sonucu, kola gelen sinirlere ve omuriliğe baskı yapması sonucu oluşan bir hastalıktır. Kişiyi oldukça zorlayan bu rahatsızlık, en fazla koldan vuran uyuşmayla kendini göstermektedir. Ensede yaşanan ağrı, boyun hareketlerinde kısıtlılık, yürürken yaşanan dengesizlikler, kas ve ellerde kas gücünün azalması ise hastalığın diğer belirtilerindendir.
Hastalığa genellikle duruş bozukluları ve trafik kazası gibi bir travmalar sebep olmaktadır. Özellikle yaş aralığında, sabit şekilde çalışmak durumunda olan ofis çalışanlarında bu hastalığın görülme oranı yüksektir.
Boyun fıtığı teşhisi konmuş hastaların yaklaşık % 85’i genellikle çok iyi bir fizik tedavi ve boyunluk kullanımı sayesinde tedavi olabilmektedir. Bu tedaviler yetersiz kaldığında cerrahi yönteme başvurulur. Günümüzde modern teknolojilerle gerçekleştirilen ameliyatlar sayesinde hastalar kısa sürede sağlığına kavuşabilmektedir.
Boyun fıtığı ameliyatında, bu bölgenin ön kısmındaki iki kemik arasında kalan kıkırdağın tamamı ve sinire baskı yapan parça çıkartılır. Aradaki yüksekliği koruması için de bir destek materyali konulur. Böylece hastalığın aynı yerden ikinciye tekrar etme ihtimali ortadan kaldırılmaktadır. Buraya yerleştirilen destek materyali, vücuda uyumluluğu kanıtlanmış ve ömür boyu vücutta kalmaya dayanıklı bir maddedir. Yaklaşık 90 dakika süren ameliyat sonrasında hasta normal yaşantısına 15 gün sonra rahatlıkla dönebilmektedir.
Alışkanlık haline gelmiş ve sık sık yapılan boyun çıtlatma hareketi, eğer varsa fıtığı büyütebilmekte, ani kuvvet kayıplarına neden olabilmektedir. Uzun vadede ise, boyun eklemlerinde kireçlenmelere yol açmaktadır. Profesyoneller tarafından yapılmayan masaj uygulamalarıysa oldukça zararlıdır. Masaj tedavileri doktor tarafından ya da doktor yönlendirmesi ile yapılmalıdır. Çok sık rastlanan yanlış uygulamalardan bir başkası da sürekli boyunluk kullanımıdır. Boyunluk tedavisinin doktorun önerdiği süre ve şartlarda uygulanması gerekir. Kişi eş dost tavsiyesi ile boyunluk alıp kullanmamalıdır. Bu tedavinin uzun süre uygulanması adale zayıflıklarına yol açmaktadır.
2. Periferik nöropati: Periferik damar rahatsızlığı, kalp ve beyin dışındaki tüm kan damarlarının hastalıklarını ifade eder. Kollarda, ellerde, bacaklarda veya ayaklarda uyuşma veya karıncalanma, dokunma ve sıcaklık değişimlerine karşı artan hassasiyet, kas güçsüzlüğü, kontrol edilemeyen kas seğirmesi, kas kaybı, aşırı terlemek, sıcak veya soğuk hissetmek, diyabet, bağışıklık sistemi hastalıkları, kırık veya çıkık kemiklere neden olan yaralanmalar, hormonal dengesizlikler, böbrek veya karaciğer hastalığı, B vitamini eksikliğini gibi belirtileri olabilir.
Özel İçerik
Ellerde ve kollarda karıncalanma veya uyuşma hissi genellikle oldukça yaygındır. Çoğu zaman, zararsızdır ve uzun süre aynı pozisyonda kalmak, eli yastığın altında veya bacakların arasında alarak uyumak kadar basit nedenlerden kaynaklanır.
Ancak, bu rahatsızlık sık sık tekrarlandığında veya uzun süre devam ettiğinde, farklı rahatsızlıkların veya bazıları ciddi olan hastalıkların bir belirtisi olabileceğinden, bunu gözden kaçırmamak ve doktora başvurmak önemlidir.
Bu rahatsızlık, hassasiyetteki bir değişiklikten kaynaklanmaktadır. Yani, hassasiyet kaybı veya azalmasında olanın aksine, karıncalanma durumunda, bir uyaran olmadan anormal bir duyum üretilir.
El seviyesindeki hassas bağları yaralayan herhangi bir sağlık sorunu bu semptomu üretebilir. Bu nedenle, birden fazla hastalık veya sağlık sorunu nedeniyle olabilir. Ayrıca, beyin düzeyinde ellerden bilgi alan bölgelere zarar veren bir beyin bozukluğu dahi karıncalanmaya neden olabilir.
İşte ellerde karıncalanmaların arkasında olabilecek en yaygın nedenler:
Ellerde ve kollarda karıncalanmanın birçok nedeni arasında en yaygın olanlardan biri, bir sinirin ele giden yolunun bir bölgesinde sıkışmasıdır. Ve bu yaralanmanın nerede meydana geldiğine bağlı olarak, aşağıdaki sorunlardan biri olabilir:
Karpal Tünel Sendromu
Karpal tünel, bilek kemiklerinden avucun içinden geçen bir kanaldır. Parmakların esnemesi için gereklidir. Karpal tünel sendromu, median sinir bilekte sıkıştığında ortaya çıkar. Parmaklardaki karıncalanma hissine ek olarak, sıklıkla şu belirtilere da neden olur:
- Bilekte ve ön kolda, geceleri artan ağrı,
- Belirli hareketleri yapmada veya nesneleri toplamada zayıflık ve zorluk.
Guyon Kanal Sendromu
Guyon kanal sendromunda, ulnar sinir genellikle dirsekte sıkışır. Tedavi edilmezse, farklı sağlık sorunlarına yol açabileceğinden, müdahale edilmelidir. Parmaklarda uyuşma hissi dışında genellikle şu diğer semptomlarla kendini gösterir:
- Eldeki kas zayıflığı,
- Parmakları esnetme veya kıstırma hareketi yapma zorluğu,
- Ele yayılan veya yayılmayan dirsekte ağrı,
- Pençe el.
Bel Fıtığı
Omurgamızın her bir omurunun arasında onları koruyan ve aralarındaki sürtünmeyi önleyen bir disk bulunur. Herhangi bir yaralanma veya yıpranma nedeniyle bu diskin nükleus pulposus (diskin merkezinde bulunan yumuşak dolgu) dışarı çıktığında fıtıklaşmış disk olarak adlandırılan şey oluşur.
Servikal omurga (omurganın boynumuz içinde kalan bölümü) seviyesinde meydana gelirse, ellerde karıncalanmaya neden olabilir. Fıtığın hangi omurda meydana geldiğine bağlı olarak, farklı semptomlara neden olur.
Ellerde ve kollarda uyuşma veya karıncalanma hissi, sadece bir sinir sıkışması sonucu olmayabilir, aynı zamanda endokrin hastalıkları da bu soruna neden olabilir.
Şeker Hastalığı
Şeker hastalığı olan kişilerde, özellikle iyi bir şeker kontrolüne sahip olmadıklarında, ellerin ve kolların hissini etkileyen sinir hasarı (periferik sinir sistemi) geliştirme riski daha yüksektir.
Örneğin diyabetik nöropati, diyabetle ilişkili en yaygın bozukluklardan biridir. 20 yıllık hastalıktan sonra hastaların yüzde 50'sini etkilediği bilinmektedir.
İyi kan şekeri kontrolü, sinir sistemi değişikliklerini önlemenin anahtarıdır. Alt ekstremiteleri (ayaklar ve bacaklar) daha fazla etkileme eğiliminde olmasına rağmen, bazı durumlarda diyabet, ellerde ve kollarda karıncalanma, kramp, yanma veya uyuşma gibi semptomlara da neden olabilir.
Hipotiroidizm
Tiroid bezinin normalin altında bir hızla çalışması olarak adlandırılan hipotiroidzm, vücudun metabolik süreçlerini etkiler. Çünkü tiroid bezinden salgılanan hormonlar, vücutta vazgeçilmez bir rol oynamaktadır ve hipotoridizmde bu hormonlar daha düşük miktarda üretilir.
İyi tedavi edilmediği takdirde, hipotiroidizm sinir uçlarını etkileyebilir ve eller ve kollarda karıncalanmalara neden olabilir. Bu bozukluğu tanımlamaya yardımcı olan diğer belirtiler şunlardır:
- Yorgunluk ve konsantrasyon sorunları,
- Soğuk hissetmek,
- Saç dökülmesi, kırılgan tırnaklar, solgunluk,
- Kilo almak.
Ellerde hassasiyetteki değişikliklere cilt rengindeki değişiklikler gibi diğer semptomlar eşlik ettiğinde, akla dolaşım problemleri gelir. Bu sorunlar, damarların daralması ve genişlemesindeki bir değişiklikten kaynaklanır. Bununla birlikte, kardiyovasküler problemlerle de ilişkili olabilir. Örneğin, damarlarda plakların birikmesi, ekstremiteler de dahil olmak üzere vücudun bazı bölgelerinde kan akışını engelleyebilir.
Bu nedenle, ellerde karıncalanma veya uyuşma gibi belirtiler uzun sürdüğünde doktora görünmek, uygun gördüğü testleri yaptırmak çok önemlidir.
Kalp krizi veya inmeyi önlemek için kardiyovasküler hastalıkları erken tespit etmek önemlidir.
Ellerde karıncalanma hissinin arkasında her zaman bir yaralanma veya hastalık yoktur. Bazı besin eksiklikleri de karıncalanma ve uyuşmaya neden olabilir.
Folik asit ve B12 vitamini eksikliği gibi B grubu vitaminleri eksikliği, karınaclanma ve uyuşmalara neden olabilir. Diyetinizi iyileştirmeniz gerekip gerekmediğini öğrenmek için doktorunuza görünmeniz şarttır.
Folik asit (B9 vitamini) yeşil yapraklı sebzelerde, bakliyatlarda, kuruyemişlerde, ayçiçeği ve kabak çekirdeğinde, kepekli tahıllarda bulunur. Ve B12 vitamini ağırlıklı olarak et, balık, yumurta, süt ürünleri gibi hayvansal kaynaklı besinlerden sağlanır. Bu nedenle vejetaryen diyet uygulayan kişilerin bu vitaminden takviye alması gerekir.
Her halükarda, herhangi bir vitamin takviyesi almadan önce, bunun dengesiz bir beslenme sonucu mu yoksa bu eksikliğe neden olan bir bozukluk mu olduğunu öğrenmek için doktorunuza danışmanız önerilir.
folik asitdiyabetkalpşeker hastalığıbel fıtığı
Keskin oluşan ağrı, karıncalanma ve uyuşma şeklinde hissedilen ve kademeli olarak gelişen ağrı oluşumlarıdır. Sol kolun uyuşması hayati tehlike yaratan bir durumun göstergesi değildir. Ancak sürekli devam eden uyuşmalar kalp krizinin belirtileri olabilmektedir. Sol kolda uyuşma meydana gelmesi iki nedenden dolayı oluşabilmektedir. Bunlar; koldaki sinirlere yapılan baskı ve kan dolaşımının zayıf olması şeklindedir.
Sol kol uyuşmasının bilinen diğer nedenleri ise şu şekilde görülmektedir.
Sol kol uyuşmalarının tedavisi ise; düzenli egzersizler yaparak, sıcak kompres uygulayarak, balık tüketerek, gerekli vitaminlerden yeterli düzeyde alarak, istirahat ederek ve alkol ile sigara kullanımı azaltarak yapılabilmektedir.