Yaz aylarında tüketimi artan, ramazan sofralarının olmazsa olmazı gösterilen kola içeceği hiç masum değil. İçeriğindeki maddeler nedeniyle sağlığı olumsuz yönde etkileyen kola vücutta bir çok rahatsızlığa yol açmaktadır.
Vücut toprak temellidir. Yenilen her şey toprak mühsülüdür. Bu yüzden doğal olan vücut doğal olan yiyecekleri kullanmak ister. İçi fosforik asit, karbondioksit, şeker, kafein dolu bir içeceği vücuda vermek vücudun yapısına aykırı bir davranıştır!
Kola ile yapılan deneyleri seyredebilirsiniz. Bir kaba konulan diş, et, süt gibi deney malzemelerine kola döküldüğü ve bir kaç gün bekletildiği zaman bunların eriyip kaybolduğu bir çok videoda ispatlanmıştır.
Bu derece zararlı olan bir içecek neden hala tüketiliyor, neden çok satıyor, neden kimse engellemiyor derseniz bu sorunun cevabı karışık. Çünkü kola Türkiye’de sudan sonra tüketilen ikinci içecek. Dünyada ise çoğu ülkede durum bu şekilde Bu pazarın ortadan kalkmasını kim isteyebilir?
Öyleyse bu kola nedir, nereden ortaya çıkmıştır bir inceleyelim.
Kolanın tarihi
John S. Pemberton bir eczacı ve Coca-Cola’nın mucidi. Pemberton, bunu bir ilaç olarak düşünmüştü. Baş ağrılrını gidermek için bir ilaç olark düşünecek olmalı ki içine ‘kokain’ koyduğu söylnmekte ve ‘coca’ kelimesinin aslında kokainin kısaltması olduğu ifade edilmektedir. Ancak aşırı derecede bağımlı yapan bu maddenin yerine kafein kullanımına geçildiği söylenmektedir. Diğer bir teori ise kolanın isminin ‘cochineal’ böceğinden geldiği yönündedir.
Pemberton yapmış olduğu bu buluşu, iş arkadaşı olan Asa Griggs Candler’a satmış ve o da bunu meşrubata çevirerek kola içeceğinin temellerini atmıştır.
Kolanın sağlığa zararları nelerdir?
İçindeki ‘hemolyse’ maddesi kandaki alyuvarların erimesine neden olmakta ve kansızlığa yol açmaktadır.
Prof. Dr. Canan Karatay 60 dakikada kolanın zararını şu şekilde özetliyor:
Kola 60 dakika da vücuda ne kadar zarar veriyor?
Buz gibi bir bardak kola içiyorsunuz, keyifle. Asit mideye ulaştı ve süre başladı:
İlk 10 dakika
Bir bardağında 10 çay kaşığı şeker miktarı bulunan kola ile bir anda vücudunuza yoğun şeker girişi yapmış oluyorsunuz. Bu miktar günlük şeker ihtiyacının 100 katı. Bu miktara rağmen mideniz bulanmıyor çünkü aynı zamanda bunu önleyen bir madde daha alıyorsunuz; ‘fosforik asit’
İlk 20 dakika
Kan şekeri aşırı derecede yükselmeye başlıyor ve pankreasınız buna karşı aşırı derecede insülin salgılıyor. Fazla miktardaki bu kan şekeri seviyesi karaciğerde yağ depolanmasına sebep oluyor.
İlk 40 dakika
Kolanın içindeki kafeinin tamamı artık dolaşıma girmiştir. Kan basıncı yükselmiş, karaciğerden daha fazla şeker yapılarak kana geçerek kan şekerini daha fazla yükseltmiştir.
45 dakika
Mutluluk hissi veren dopamin üretimi artar.
60 dakika
Ani açlık hissi olur. Bunun sonucunda tekrar kola içmek ister yada tatlı arayışına girersiniz.
Bu şekilde sürekli devam eden bu döngü vücutta karaciğer ve böbrek yağlanmasına sebebiyet vererek, vücudun tüm hücrelerinde Leptin ve insülin direncini artırır.
Artık şişmanlığa sebep olan aşama başlamış ve başka hastalıkların kapısı aralanmıştır.
Bir örnek ile kolanın zararını görelim: 2001 Delhi üniversitesinde yapılan bir yarışmada ‘kim daha fazla Coca-Cola içecek’ yarışmasını 8 litre kola içerek kazanan yarışmacının 10 dakika içinde herkesin gözü önünde ölmesi kolanın nasıl bir etkiye sebep olduğunun kanıtıdır. Bunun sebebi ise vücudunda fazla karbondioksit birikmesi ve azalan oksijenin yetersizliğiydi. Yani ölüm sebebi: karbondioksit zehirlenmesi!
Farkında mıyız ama canlıların vücuttan dışarı attığı karbondioksit kolanın en önemli maddelerinden biri ve biz kola içmekle vücuda attığımız karbondioksiti sıvı olarak geri alıyoruz!
Kolanın bu kadar zararlı olması ph değerinin çok düşük ve asitik özelliğinden kaynaklanmaktadır. Ayrıca içine katılan katkı maddeleri de ayrı bir sebeptir.
Kola nerelerde kullanılır?
İçindeki asit nedeniyle çok güçlü bir sökücü etkili olan kolayı, hiç bir karışım uygulamadan aynı şekilde kapağını açıp aşağıdaki alanlarda kullanabilirsiniz. Denediğiniz zaman şaşırtıcı sonuçları göreceksiniz. Bu maddeleri şöylede gruplandırabiliriz: Kolanın faydaları nelerdir?
KadinlaHersey.com
Tweetle
8 Mayıs 1886’da, Atlanta’daki Jacobs Eczanesi’nde çalışan insanlar tarihin en çok tüketilen içeceğinin çıkışına şahit oldular. Yerel bir eczacı olan Dr. John Stith Pemberton, yaptığı yeni bir sağlık toniğini tanıtmak için eczaneye teklifte bulundu ve deneyen kişiler tarafından oldukça beğenildi. Böylece, sinirsel rahatsızlıklara iyi gelmesi için tasarlanan kola5 sentlik ilk satış fiyatıyla piyasaya sürülmüş oldu.
Herhangi bir kutu veya şişede listelenen bileşenler karbonatlı su, şeker, kafein, fosforik asit, karamel ve doğal aromaları içerir. Kolanın başlangıcından bu yana tam içerik, formül ve doğal aromaları ciddi bir ticaret sırrıydı. Ancak, sadece iki Coca-Cola yöneticisinin bildiği kesin doğal tatlandırıcı formülüyle ilgili birçok spekülasyon da mevcuttur:
Kolanın orijinal formülü 36 galon yani yaklaşık 136 litre için şu malzemeleri içerir: 97 kilogram şeker, 4 buçuk litre su, 820 gram limon suyu, 820 gram sitrik asit, 511 gram kafein, 820 gram tatlandırıcı, 12 kap renklendirici, 15 litre sıvı coca. Tatlandırıcı için ise: 1 litre alkol, 340 gram sıvı küçük Hindistan cevizi (nutmeg), 540 gram vanilya, 280 gram tarçın yağı, 340 gram Hindistan cevizi yağı, 425 gram kişniş, 340 gram neroli yağı.
Kolanın gizli olduğu söylenen ve ona asıl rengini verdiği iddia edilen bir başka ham maddesi daha vardır: Cochineal böceği. Cochineal yani kola böceği olarak bilinen bu böcek kozmetik ve ilaç endüstrisinde sıklıkla kullanılan bir canlıdır. Kolanın siyah renginin bu böceklerin ezilmesi ile elde edilen sıvıdan geldiği söylenir. Fakat bu iddia bir spekülasyondan ibarettir zira bu konuda kanıtlanmış herhangi bir iddia bulunmamaktadır.
Artık uzmanlar şekerin insan sağlığı için ne kadar zararlı olduğunu her fırsatta bizlere anlatıyor. Biz de gün boyunca aldığımız şeker oranına dikkat ederek çayımızı veya kahvemizi şekersiz tüketiyor, tatlı yememeye çalışıyoruz. Fakat tüm bunlara rağmen dikkat etmekten kaçındığımız bir besin grubu var: Asitli içecekler.
Asitli içeceklerin en çok tüketilen çeşidi kuşkusuz ki koladır. Kola tüketimi dünya sıralamasında 20. sırada bulunan ülkemizde kola vazgeçilmez içeceklerden birisidir. Gün içerisinde, özellikle yemeklerde 2-3 bardak kolayı hiç düşünmeden tüketebiliriz.
Unutmayın ki sağlıklı bir diyet ve sağlıklı bir kiloyu korumak, diyabetin önlenmesinde ve yönetilmesinde kilit rol oynar. Kısaca kola içmek tek başına kilo alma ile ilişkili olmasa da insanları sağlıksız beslenme alışkanlıklarına yönelttiğinden ötürü oldukça zararlıdır. Kola zararları özellikle kullanılan yapay tatlandırıcı ve kimyasalların vücuda olan zararlı etkilerinden gelir. Bu kimyasallar daha fazla yemek yemenize ve sonuç olarak kilo almanıza neden olabilir.
Kolanın içerisindeki kimyasallar insan sağlığı üzerinde pek çok zararlı etki bırakır:
Her ne kadar zararlarından sıklıkla bahsedilse de bazen bir bardak soğuk koladan daha ferahlatıcı bir şey yoktur. Peki, kolanın sadece sizi ferahlatmaya değil vücudunuz üzerinde de birçok faydası olduğunu biliyor muydunuz?
Kola dünyada en fazla tüketilen içeceklerden birisidir. Hem şekerli hem de şekersiz türleri bulunmaktadır.
Kolanın Faydaları Nelerdir?
1) Ağrı Kesicidir
Kolanın ağrı kesici etkisi olduğunu biliyor muydunuz? Özellikle böcek ısırması ya da diğer yaralanmalarda pamuğa biraz kola damlatıp ağrıyan bölgeye sürdükten sonra ağrının kesildiğini göreceksiniz. Kolanın ağrıyı dindirici özelliği bulunmaktadır. İçermiş olduğu asit sayesinde ağrıyı anında keser ve ağrıyan bölgeyi uyuşturur. Böylelikle sürülen bölgedeki yanma ve kaşınma hissiyatı da azalacaktır. Kola yoğun miktarda kafein içermektedir. Kafeinin de anestezi etkisi olduğu bilinen bir gerçektir.
2) Pas Söker
Kola özellikle temizlikte oldukça fazla kullanılmaktadır. Bir yüzeyin paslanması sonucunda kola dökülebilir. Kola döküldüğü yerde ki pası anında temizler. Paslı yüzeyler bundan dolayı kola yardımı ile temizlenmektedir. Paslı metalleri ve cıvataları kola yardımı ile kolay bir şekilde çıkartabilirsiniz. Paslı bölgeye döktükten sonra sünger yardımı ile bu bölgeyi temizleyerek paslardan kurtulabilirsiniz.
3) Yağ Sökücüdür
Kolanın temizlikte oldukça fazla kullanıldığını söylemiştik. Kola ayrıca iyi bir yağ sökücüdür. İçermiş olduğu asist ve kafein sayesinde kola bulunduğu bölgenin yağını sökmektedir. Yağlı bulaşıkları ve yağlı yüzeyleri kola yardımı ile kolay bir şekilde çıkarabilirsiniz.
Kolanın Zararları Nelerdir?
1) Obeziteye Neden Olur
Kola içerisinde yoğun miktarda şeker bulunmaktadır. Bu da başta çocuklar olmak üzere birçok kişi tehdit eder. Fazla tüketilmesi sonucunda aşırı kilo alımı ve obezite başlangıcı yaşanabilir.
2) Uyku Sorunlarına Neden Olur
Kola yüksek miktarda kafein içermektedir. Kafeinde hem uykuyu kaçırır hem de rahat bir uyku çekmenize engel olur.
3) Kalp ve Damar Hastalıklarına Davetiye Çıkarır
Kola yüksek miktarda kafein içerir. Kafein de hem kalp çarpıntısına hem de kalp damar tıkanıklıklarına neden olur. Aşırı tüketilmesi durumlarda kalp rahatsızlıkları da baş gösterebilir.
Kola Vücutta Nelere İyi Geliyor?
Kolanın insan vücuduna faydası da bulunmaktadır. Özellikle kolanın faydalarından olarak rahatlatıcı etkisinden bahsedilebilir. Kola içildiği durumlarda vücutta rahatlık etkisi baş gösterir. Sakinleştirir ve psikolojik olarak daha iyi hissetmenizi sağlar. Mutluluk hormonu salgılanır.
Diyet uygulayanların sık sık tükettiği diyet kola sağlığınıza kalıcı zararlar verebilir. İşte diyet kolanın zararları...
Kalorisinin düşük olması nedeniyle son dönemlerde diyet yapanların gözdesi olan diyet kolanın, yapılan araştırmalar sonucu zararlı olduğu açıklandı. İçinde bulunan 'aspartam' isimli tatlandırıcının normal şekerden çok daha fazla şeker içerdiği ortaya çıktı. Ayrıca eksitoksin bir yapıya sahip olduğu için beyin ve vücut dokusunu tahriş ettiği, kardiyovasküler rahatsızlıklara yakalanma riskini arttırdığı kanıtlandı. Bu nedenle hem kola hem de diyet kolayı, sağlıklı bir yaşam ve fit bir görünüm için hayatınızdan çıkarmanız gerekiyor.
İşte diyet kolanın vücudunuza verdiği kalıcı zararlar:
- Anksiyete
- Kişilik bozukluğu
- Hiperaktivite
- Baş ağrısı ve baş dönmesi
- ALS
- Karın ağrısı
- Agresyon
- Sistematik Lupus
- Diyabet
- Depresyon
- Kas hastalıkları
- Görme kaybı
- Hafıza kaybı
-Fibromyalji