konser sonrası kulak çınlaması / ekşi duyuru - Konser sonrası kulak çınlaması

Konser Sonrası Kulak Çınlaması

konser sonrası kulak çınlaması

konserden sonra uzun süreli kulak çınlaması

  • (bkz: shubuosuz kulak)

  • tiz kaybına ilk adım.

  • (bkz: tinnitus)

    eğer kulağınız vızıldıyorsa ve geçmediyse .. bir kaç gün içinde azalırsa kendinizi şanslı saymalı ve bir daha asla yüksek sese maruz kalmamalısınız dedirten çınlama

  • yıllardır beklediğiniz grubun konseri sonrası kulağınızdan hiç gitmemesini istediğiniz çınlama.

  • konser mekanı hem kapalı hep küçük* ise olmaması imkansız durum.

  • monitörlerin iyi ayarlanamaması durumunda sahnedeki elemanların da yasayabilecegi hadise.

  • lanet durumdur. yaklaşık iki gün süren bir eziyettir. sanki birisi benim outputu db ye almış,high shelf db sanki biraz da h lerde sıkıntı var gibi ( -3db) 48 saat boyunca çekilen geçiçi duyma bozukluğudur. sonra kendiliğinden geçer. güzel tarafı. sabah çok rahat uyursunuz, zira normalde sizi uyandırabilecek sesler artık mevcut değildir

    (bkz: geçici duyma bozukluğu)

  • en ön sırada izlememin de etkisiyle bir hayko cepkin konseri ardından sonra yaşamıştım. arkadaşımın normal seviyede konuşmasını anlayamıyor ve kendi sesimi duymak için daha yüksek bir seste konuşmam gerekiyordu. çok ciddi manada götüm üç buçuk atmıştı kalıcı bir hasar oluşacak falan diye ama korkum boşuna oldu çok şükür. alışmış kudurmuştan beterdir ama benzer konserlere yine gidildi ve önemsiz bir detay olarak kaldı bu durum.

  • gıcık durumdur. kulaklarınız zamanla alışır artık ama, önlemler de alınabilir elbet.

    (bkz: kulak tıkacı)

  • kötüdür.

    ama bir kağıt mendilden çok çok az iki parça kopartın. bunu minik bir top haline getirin. kulağı asla tam kapatmayacak şekilde kulaklara yerleştirin. bu sayede hem ses daha tok duyulur hem de sonrasında rahatsızlık yaşamazsınız.

    haydi keyifli konserlerimiz olsun.. \m/

  • Kulak sağlığınız kulak çınlaması ile alarm verebilir

    Bir konserden ya da yüksek ses içeren bir etkinlikten sonra kulak çınlaması ile karşı karşıya kalabilirsiniz. Genellikle bu çınlamanın geçmesi beklenir ve sonrasında unutulur. Kulak çınlamasının geçmesiyle kulağınızın sağlığına kavuştuğunu düşünebilirsiniz. Ancak bu sizi yanıltmasın. Kulağınız ciddi hasar görmüş olabilir. Kaç yaşında olursanız olur, işitme kaybını önlemek için yüksek sesli ortamlarda kulaklarınızı korumalısınız. Yüksek ses ve kulak çınlaması ile ilgili bilinmesi gerekenler…


    Yüksek ses kalıcı hasar bırakabilir

    Yüksek sese maruz kalınması sonrası kulak çınlaması ve işitme kaybı kulağınızın aşırı çalıştığının belirtisidir. Bir işitme testinde bu hasar belli olmayabilir. Ancak gürültülü ortamlarda sesleri işitme kabiliyetinizdeki azalma ile bu hasar ortaya çıkar. Hasar zamanla kulaklarda derinleşir. Yüksek sesli konserler, motor sürmek, avlanmak, yüksek sesli çalışma ortamları gibi nedenler yavaşça kulağınıza zarar vererek işitme kaybına yol açabilir.

    Erken yaşta işitme kaybına neden olabilir

    Yaşlandıkça ortaya çıkan işitme kaybı normaldir. Ancak yüksek sesli ortamlarda çok fazla bulunmak erken yaşta işitme kaybına neden olabilir. Kulaklarınızı yüksek seslerden koruyarak erken yaşta görülen işitme kaybının önüne geçebilirsiniz.

    Kulaklarınızı ne zaman korumalısınız?

    Yüksek sesli ortamlarda uzun süre kalındığında kulak koruyucu kullanılması gerekir. İnsanların sizi duyabilmesi için sesinizi yükseltmeniz gerekiyorsa riskli bir ortamdasınız demektir. Sesin yüksekliği kadar ne kadar uzun süre ona maruz kaldığınız da önemli. Beş dakika boyunca çim biçme makinesinin yanında bulunduysanız bir sorun oluşturmayacaktır. Ancak iki saat boyunca çim biçtiyseniz ve bunu sürekli tekrarlıyorsanız, bu risk oluşturabilir.

    Kulağınız hangi yükseklikteki sesten zarar görür?

    Uluslararası İş Güvenliği ve Sağlığı Enstitüsü, trafikte duyduğunuz gürültüden fazla olan 85 desibelin üzerindeki seslerde kulağınızın zarar görebileceğini belirtiyor. Bu seviyenin üzerindeki seslere uzun süre maruz kalmak kulakların hassas yapısına zarar verebilir.

    Kulağınız rock konserine sadece 15 dakika dayanabilir

    Bazı ortamlarda 85 desibel yüksekliğindeki sese kulak 8 saat maruz kalabilir. Ancak genellikle desibel olan rock konserlerine kulağınız en fazla 15 dakika dayanabilir. Bu süreden daha uzun bir maruziyette kulak koruyucu kullanılması önerilir. Aksi halde kulak çınlaması görülebilir.

    Kulaklarınızı korumak için&#x;

    Gürültü önleyici kulaklık ve kulak tıkacı kullanmak en yaygın koruma önlemleridir. Bu kulaklıklar, dış kulağınızı soğuktan korurken bir yandan da yüksek ses önleyici özelliği sayesinde yüksek seslerden zarar görmesini engeller. Çim biçerken, motor sürerken veya yüksek sesle yapılan başka hobilerinizle ilgilenirken bunları kullanabilirsiniz. Kulak tıkaçlarını ise fabrika, havaalanı gibi yüksek sese maruz kalınan alanlarda takabilirsiniz. Böylelikle kulak çınlamasını önleyebilirsiniz.

    *Bu içeriğin geliştirilmesinde Tıbbi Direktörlük katkı sağlamıştır.
    *Web sitemizdeki bilgiler kişileri tanı ve tedaviye yönlendirme amacı taşımaz. Tanı ve tedaviye yönelik tüm işlemlerinizi doktorunuza danışmadan uygulamayınız. İçeriklerde Acıbadem Sağlık Grubu'nun tedavi edici sağlık hizmetlerine yönelik bilgiler yer almamaktadır.

    RANDEVU AL  

    Kulak çınlaması kulaklardaki acayip ses ya da çınlamadır. Yaygın rastlanan bir problem olan kulak çınlaması, 5 insandan birinde görülmektedir. Kulak çınlaması kendi başına bir hastalık değildir; yaşa bağlı işitme kaybı, kulak yaralanması ya da dolaşım sistemi hastalığı gibi altta yatan başka bir problemin belirtisidir.

    Can sıkıcı olsa da, kulak çınlaması genellikle ciddi bir problemin semptomu değildir. Yaşlanmayla beraber kötüleşmesine rağmen, birçok kişide tedavi ile iyileşebilir. Kulak çınlamasına yol açtığı belirlenen sorunun tedavi edilmesi bazen yardımcı olabilir. Diğer tedaviler bu sesi azaltarak ya da örterek, kulak çınlamasını daha az fark edilebilir hale getirebilir.

    Kulak çınlaması, dış ortamda hiçbir ses yokken rahatsız edici sesler duyma hissidir. Kulak çınlaması semptomlarından bazıları aşağıdaki gibidir:

    • Çınlama
    • Cızırtı
    • Uğultu
    • Tıkırtı
    • Fısıltı

    Bu hayali seslerin yüksekliği kısık bir uğultudan yüksek bir gıcırtıya kadar farklılık gösterebilir ve bu sesi tek kulağınızda ya da her iki kulağınızda da duyabilirsiniz. Bazı vakalarda, ses konsantrasyonunuzu etkileyecek ya da gerçek sesleri duymanıza engel olabilecek kadar yüksek olabilir. Kulak çınlaması sürekli ya da gelip geçici olabilir.

    İki çeşit kulak çınlaması vardır:

    Subjektif çınlama: Yalnızca sizin duyabildiğiniz çınlamadır. Bu en yaygın çınlama şeklidir. Dış, orta ya da iç kulak hastalıklarından kaynaklanabilir. İşitme sinirleri ile ilgili problemlerden ya da beynin sinir sinyallerini ses olarak yorumlayan kısmı ile ilgili problemlerden kaynaklanıyor olabilir.

    Objektif çınlama: Muayene esnasında doktorunuzun da duyabildiği çınlamadır. Bu nadir görülen çınlama, kan damarlarındaki bir problemden, iç kulak kemiği probleminden ya da kas sertleşmesinden kaynaklanıyor olabilir.

    Ne zaman doktora görünmelisiniz? Sizi rahatsız eden bir çınlama varsa, doktorunuza görününüz.

    Aşağıdaki durumda, doktorunuza görünmek için randevu alınız: Soğuk algınlığı gibi bir üst solunum yolu enfeksiyonundan sonra kulak çınlaması yaşarsanız ve bu çınlama bir hafta içerisinde geçmezse.

    Aşağıdaki durumlarda ise derhal doktorunuza görünün:

    Çınlama ile birlikte işitme kaybı ya da baş dönmesi olursa.

    Aniden oluşan ya da görünürde bir sebebi olmayan bir çınlama varsa.

    Birkaç sağlık problemi kulak çınlamasına neden olabilir ya da durumu kötüleştirebilir. Çoğu durumda kesin bir sebep bulunamaz.

    Kulak çınlamasının yaygın görülen bir sebebi de kulak hücresi zedelenmesidir. İç kulağınızdaki ince, hassas tüyler ses dalgalarının basıncına bağlı olarak hareket eder. Bu da kulak hücrelerinin, bir sinir aracılığıyla beyninize ilettiği bir elektrik sinyali yaymasını sağlar. İç kulağınızdaki tüyler bükülür ya da koparsa, beyninize rastgele elektrik sinyalleri göndererek çınlamaya neden olabilirler.

    Kulak çınlamasının diğer sebeplerinden bazıları, kulağınızdaki sinirleri ya da beyninizin işitme ili ilgili merkezini etkileyen kronik sağlık probblemleri, yaralanmalar ya da sorunlar olabilir.

    Kulak çınlamasının yaygın sebepleri: Çoğu insanda, kulak çınlamasının sebebi aşağıda sayılanlardan biridir:

    Yaşa bağlı işitme kaybı. Birçok insan için işitme duyusu 60 yaş civarından itibaren yaşlandıkça kötüleşir. Bu tip işitme kaybına verilen tıbbi isim presbikuzidir.

    Yüksek sese maruz kalmak. Ağır ekipmanlardan, zincir testerelerden ve ateşli silahlardan çıkan sesler gibi yüksek sesler, sese bağlı işitme kaybının en yaygın sebepleridir. MP3 çalar ya da iPod gibi taşınabilir müzik cihazları da çok yüksek sesle uzun sure dinlendiğinde sese bağlı işitme kaybına neden olabilir. Yüksek sesli bir konserde bulunmak gibi kısa süreli maruz olmadan kaynaklanan kulak çınlaması genellikle geçicidir; ancak yüksek sese uzun sure maruz kalmak kalıcı hasara yol açabilir.

    Kulak kiri ile tıkanma. Kulak kiri, kirleri biriktirerek ve bakteri oluşumunu yavaşlatarak kulak kanalınızı korur. Çok fazla kulak kiri biriktiğinde, kendiliğinden temizlenemez ve işitme kaybına ya da kulak zarının tahriş olmasına yol açarak kulak çınlamasına neden olabilir.

    Kulak kemiği değişiklikleri. Orta kulağınızdaki kemiklerin sertleşmesi (otoskleroz) işitmenizi engelleyebilir ve kulak çınlamasına neden olabilir. Anormal kemik gelişiminden kaynaklanan bu durum kalıtsal eğilim göstermektedir.

    Kulak çınlamasının diğer sebepleri? Kulak çınlamasının bazı sebepleri daha nadir görülmektedir. Bunlardan bazıları aşağıdaki gibidir:

    Meniere Hastalığı. Kulak çınlaması anormal kulak sıvısı basıncından kaynaklanan bir iç kulak rahatsızlığı olan Meniere hastalığının erken bir semptomu olabilir.

    Çene eklemi hastalıkları. Çene eklemindeki, yani alt çene kemiğinizle kafatasınızın birleştiği yer olan ve başınızın yan kısımlarında kulaklarınızın önünde bulunan eklemlerdeki problemler kulak çınlamasına neden olabilir.

    Baş ya da boyun sakatlanmaları. Baş ya da boyun travması iç kulağı, işitme sinirlerini ya da işitmeye bağlı beyin fonksiyonunu etkileyebilir. Bu tarz sakatlanmalar genellikle yalnızca bir kulağın çınlamasına neden olur.

    Akustik nöroma. Bu kansere yol açmayan (iyi huylu) tümör, genellikle beyninizden iç kulağınıza uzanarak dengeyi ve işitmeyi sağlayan kraniyal sinir üzerinde oluşur. Vestibuler schwannoma olarak da bilinen bu durum genellikle yalnızca bir kulağın çınlamasına neden olur.

    Kulak çınlaması ile ilişkili kan damarı hastalıkları: Kulak çınlaması nadiren kan damarı hastalıklarından da kaynaklanabilir. Bu tip kulak çınlamasına pulsatil kulak çınlaması denir. Sebeplerden bazıları aşağıdaki gibidir: Baş ve boyun tümörleri. Baş ya da boynunuzdaki kan damarlarına basınç uygulayan bir tümör kulak çınlamasına ya da diğer semptomlara neden olabilir. Damar sertleşmesi. İlerleyen yaş ile birlikte gelen kolesterol ve benzeri şeyler orta ve iç kulağınıza yakın ana kan damarlarının esnekliğini, yani her kalp atışıyla birlikte sıkılaşıp genişleme özelliğini kaybetmesine yol açar. Bu da kan akışının daha zor olmasına ve kulağınızın kalp atışlarını daha hissetmesine neden olur. Bu tip kulak çınlaması genellikle her iki kulakta birden meydana gelir. Yüksek tansiyon. Yüksek tansiyon ve stress, alkol ya da kafein gibi kan basıncını etkileyen faktörler, kulak çınlamasını daha fark edilebilir bir hale getirebilir. Türbülanslı kan akışı. Bir boyun arterinin ya da boynunuzdaki bir damarın daralması veya kasılması, türbülanslı ve düzensiz bir kan akışı oluşturarak kulağınız çınlamasına yol açabilir. Kılcal damarların bozulması. Arteriovenöz malformasyon olarak adlandırılan bu durum, arterler ve damarlar arasında anormal bağların oluşmasıyla kulak çınlamasına yol açabilir. Bu tip kulak çınlaması genellikle yalnızca bir kulakta oluşur.

    Kulak çınlamasına neden olan ilaçlar: Birkaç ilaç kulak çınlamasına neden olabilir ya da şiddetini artırabilir. Genellikle bu ilaçların dozu ne kadar fazlaysa kulak çınlaması da o kadar artar. Genellikle ilaçlar bırakıldıktan sonra istenmeyen ses de yok olur. Kulak çınlamasına neden olduğu ya da şiddetini artırdığı bilinen ilaçlardan bazıları aşağıdaki gibidir: Polimiksin B, eritromisin, vankomisisn ve neomisin gibi antibiyotikler,Mekloretamin ve vinkristin gibi kanser ilaçları, Bumetanit, etasirinik asit ya da furosemit gibi idrar sökücüler (diüretikler), Sıtma ya da diğer sağlık problemleri için kullanılan kinin ilaçları, Bazı antidepresanlar kulak çınlamasının şiddetini artırabilir, Çok yüksek dozda alınan aspirin (genellikle günde 12 ya da daha fazla).

    Kulak çınlaması herkeste görülebilir ancak aşağıdaki faktörler kulak çınlaması riskini artırabilir:

    Yüksek sese maruz kalmak. Uzun sure yüksek sese maruz kalmak, kulağınızdaki sesleri beyne ileten küçük duyusal tüy hücrelerine zarar verebilir. Fabrika ya da inşaat işçileri, müzisyenler ve askerler gibi gürültülü ortamlarda çalışanlar özellikle risk altındadır.

    Yaş. Yaşlandıkça kulağınızdaki çalışan sinir liflerinin sayısı azalarak genellikle kulak çınlaması ile ilişkili işitme problemlerine yol açar.

    Erkek cinsiyet. Kulak çınlaması ihtimali erkeklerde daha yüksektir.

    Sigara kullanımı. Sigara kullananlarda kulak çınlaması riski daha yüksektir.

    Kalp ve dammar hastalıkları. Yüksek kan basıncı ya da arter daralması gibi kan dolaşımınızı etkileyen durumlar kulak çınlaması riskini artırır.

    Kulak çınlaması yaşam kalitesini önemli ölçüde etkileyebilir. Etkisi kişiden kişiye farklılık gösterse de, kulağınız çınlıyorsa aşağıdaki durumlarla karşılaşabilirsiniz:

    Yorgunluk

    Stres

    Uyku problemleri

    Konsantraston problemleri

    Hafıza problemleri

    Depresyon

    Gerginlik ve asabilik

    Bu ilişkili durumların tedavi edilmesi doğrudan kulak çınlamasını etkilemeyebilir ancak sizin kendinizi daha rahat hissetmenizi sağlar.

    Doktorunuza aşağıdaki hususlardan bahsetmek için hazırlıklı olun: İşitme kaybı, yüksek kan basıncı ya da arter tıkanıklığı gibi diğer sağlık problemleri de dahil olmak üzere bütün tıbbi geçmişiniz ve bitkisel ilaçlar da dahil olmak üzere kullandığınız bütün ilaçlar

    Doktorunuzdan ne beklemelisiniz? Doktorunuz muhtemelen size birkaç soru soracaktır. Bunlardan bazıları aşağıdaki gibidir:

    Semptomlar ne zaman başladı?

    Duyduğunuz ses nasıl bir ses?

    Tek kulağınızda mı duyuyorsunuz yoksa her iki kulağınızda da duyuyor musunuz?

    Duyduğunuz ses sürekli mi yoksa gelip gidiyor mu?

    Ses ne kadar yüksek?

    Ses sizi ne kadar rahatsız ediyor?

    Semptomlarınıza iyi gelen herhangi bir şey var mı?

    Semptomlarınızı kötüleştiren herhangi bir şey var mı?

    Yüksek sese maruz kaldınız mı?

    Bir kulak rahatsızlığı ya da incinmesi yaşadınız mı?

    Kulak çınlaması teşhisi koyunduktan sonra, kulak burun boğaz doktoruna görünmeniz gerekebilir. Bir işitme uzmanı ile birlikte çalışmanız da gerekebilir.

    Doktorunuz kulaklarınızı, başınızı ve boynunuzu inceleyerek çınlamanın muhtemel nedenlerini araştıracaktır. Yapılan testlerden bazıları aşağıdaki gibidir:

    İşitme testi. Testin bir parçası olarak, ses geçirmez bir odada kulaklıkla oturacaksınız ve kulaklıktan kulaklarınıza teker teker bazı sesler vereceğiz. Sesi duyduğunuzda işaret vereceksiniz ve sonuçlar sizin yaşınızda olması gereken normal değerler ile karşılaştırılacak. Bu test, kulak çınlamasının muhtemel nedenlerini ortaya koyabilir.

    Hareket. Doktorunuz gözlerinizi hareket ettirmenizi, çenenizi sıkmanızı, boynunuzu, kollarınızı ve bacaklarınızı hareket ettirmenizi isteyebilir. Kulak çınlaması değişirse ya da artarsa, çınlamaya sebep olan tedavi edilmesi gereken hastalık saptanabilir.

    Görüntüleme testleri. Şüphelenilen kulak çınlaması nedenine bağlı olarak, bilgisayarlı tomografi ya da manyetik rezonanslı görüntüleme testleri gerekebilir.

     

    Duyduğunuz sesler doktorunuzun altta yatan bir sebebi keşfetmesine yardımcı olabilir.

    Tıklama. Kulağınızın içindeki ve etrafındaki kasların sertleşmesi, keskin tıkırtılar duymanıza neden olabilir. Birkaç saniye veya birkaç dakika boyunca sürebilir.

    Haşırtı ya da uğultu. Genellikle damarlardan kaynaklanır ve egzersiz yaparken ya da uzanmak ya da kalkmak gibi konumunuzu değiştirirken ses titreşimleri fark edersiniz.

    Kalp atışı. Yüksek kan basıncı, damar genişlemesi ya da tümör gibi kan damarı problemleri ve kulak kanalının ya da yemek borusunun tıkanması, kalp atışının sesinin kulaklarınızda daha şiddetli duyulmasına neden olur (pulsatil çınlama).

    Düşük düzeyde çınlama. Kulaklardan birinde düşük düzeyde çınlamaya neden olan sebeplerden biri de Meniere hastalığıdır. Kulak çınlaması, baş dönmesinden önce daha yüksek olabilir.

    Yüksek düzeyde çınlama. Çok yüksek bir sese ya da patlama sesine maruz kalmak, genellikle birkaç saat sonra geçen yüksek düzeyde çınlamaya neden olur. Ancak, işitme kaybı da varsa, kulak çınlaması kalıcı olabilir. Uzun süre gürültüye maruz kalmak, yaşa bağlı işitme kaybı ya da ilaçlar kulaklarda sürekli, yüksek düzeyde çınlamaya neden olabilir. Akustik nörinomada bir kulakta sürekli, yüksek düzeyde çınlamaya neden olabilir.

    Diğer sesler. Sertleşen iç kulak kemikleri, sürekli ya da gelip gidici olabilecek düşük düzeyde çınlamaya yol açabilir.  Kulak kiri, kulak kanalındaki yabancı cisimler ya da tüyler kulak zarına giderek çeşitli seslere sebep olurlar.

    Çoğu vakada, kulak çınlamasının sebebi bulunamaz. Doktorunuz, çınlamanın şiddetini azaltmak ve sesle başaçıkabilme için neler yapabileceğinizi söyler. Altta yatan bir hastalığın tedavi edilmesi: Kulak çınlamanızın tedavi edilmesi için, doktorunuz öncelikle semptomlarınızla ilgili altta yatan tedavi edilebilir bir hastalık bulmaya çalışır. Eğer kulak çınlaması bir sağlık probleminden kaynaklanıyorsa, doktorunuz sesi azaltabilecek yöntemler uygulayabilir. Bunlardan bazıları aşağıdaki gibidir: Kulak kirinin temizlenmesi. Biriken kulak kirinin temizlenmesi kulak çınlaması semptomlarını azaltabilir. Kan damarı ile ilgili bir hastalığın tedavi edilmesi. Altta yatan damarla ilgili problemlerin tedavisi için cerrahi müdahale, ilaç ya da başka bir yöntem gerekebilir. İlaçlarınızın değiştirilmesi. Eğer kulak çınlamanızın kullandığınız bir ilaçtan kaynaklandığı tahmin ediliyorsa, doktorunuz o ilacı kullanmayı bırakmanızı ya da azaltmanızı ya da farklı bir ilaç kullanmanızı önerebilir. Ses bastırma. Bazı vakalarda, beyaz gürültü çınlamayı bastırabilmekte ve verdiği rahatsızlığı azaltabilmektedir. Doktorunuz, sesin bastırılabilmesi için elektronik bir cihaz önerebilir. Bu cihazlardan bazıları aşağıdaki gibidir:

    Beyaz gürültü makineleri. Yağmur ya da okyanus dalgası gibi taklidi çevre sesleri üreten bu cihazlar, genellikle kulak çınlaması tedavisinde etkilidir. Uyurken kulaklıklı bir yastıkla beyaz gürültüleri dinlemeyi deneyebilirsiniz. Yatak odasındaki fanlar, nemlendiriciler, nem alıcılar ve klimaların sesi de geceleri iç sesin geçmesini sağlayabilir.

    İşitme destekleri. Kulak çınlaması ile birlikte işitme problemleriniz de varsa, bunlar sizin için uygun olabilir.

    Maskeleme cihazları. İşitme destekleri gibi kulaklara takılan bu cihazlar, sürekli kulak çınlaması semptomlarını azaltan düşük seviyeli beyaz gürültü sesi verir.

    Kulak çınlaması eğitimi. Kulağa takılan bu cihaz, yaşadığınız kulak çınlamasının belli frekanslarını maskeleyebilmek için programlanmış tonsal müzik verir. Zamanla, bu teknik sizin kulak çınlamasına alışmanızı sağlayarak ona odaklanmamanıza yardımcı olur. Rehberlik de genellikle kulak çınlaması eğitiminin bir parçasıdır.

    İlaçlar. İlaçlar kulak çınlamasını tedavi edemez, ama bazı durumlarda semptomların ya da komplikasyonların şiddetini azaltabilir. Bu tür ilaçlardan bazıları aşağıdaki gibidir:

    Amitriptilin ve nortriptilin gibi trisiklik antidepresanlar, başarılı bir şekilde kullanılmışlardır. Ancak, bu ilaçlar genellikle sadece şiddetli kulak çınlaması için kullanılırlar, çünkü bu ilaçlar ağız kuruluğu, bulanık görme, kabızlık ve kalp problemleri gibi bazı ağır yan etkilere sahiptir.

    Alprazolam (Xanax), kulak çınlaması semptomlarını azaltmaya yardımcı olabilir, ancak bazı yan etkileri sersemlik ve baş dönmesidir. Bağımlılık da yapabilmektedir.

     

    Kulak çınlaması genellikle tedavi edilemez. Ancak bazı insanlar kulak çınlamasına alışır ve zamanla daha az hissetmeye başlar. Çoğu insan için, uygulanan bazı yöntemler semptomları daha az rahatsız edici hale getirir. Bu tür yöntemlerden bazıları aşağıdaki gibidir:

    Sebep olabilecek şeylerden kaçının. Kulak çınlamanızı şiddetlendiren şeylerden kaçının. Yaygın olarak görülen örneklerden bazıları yüksek sesleri kafein ve nikotindir.

    Sesi bastırın. Sessiz bir ortamda, çalışan bir fan, hafif bir müzik ya da düşük yoğunlukta bir radyo paraziti kulak çınlaması sesini bastırabilir.

    Stresle başa çıkın. Stres kulak çınlamasının şiddetini artırabilir. Rahatlama ya da terapi, nöroterapi ya da egzersiz yoluyla stresle başa çıkmak sizi rahatlatabilir.

    Alkol tüketiminizi azaltın. Alkol kan damarlarınızı genişleterek kanınızın gücünü artırır ve özellikle iç kulak bölgesinde daha fazla kan dolaşımına neden olur.

    Alternatif tıp tedavilerinin kulak çınlamasında işe yaradığına dair çok az kanıt bulunmaktadır. Ancak, kulak çınlaması için denenebilecek bazı alternatif tedaviler aşağıdaki gibidir:

    Akupunktur

    Hipnoz

    Ginkgo biloba

    Çinko destekleri

    B vitaminleri

    Transkraniyal manyetik stimülasyonun (TMS) kullanıldığı nöromodülasyon, invasif olmayan acısız bir terapidir ve bazı insanlarda kulak çınlaması semptomlarının azaltılmasında başarılı olmuştur. Şu anda TMS Avrupa’da sıklıkla, Amerika’daki bazı deneylerde kullanılmaktadır. Yine de hangi hastaların bu tür tedavi yöntemlerinden faydalanabileceği hala belirlenmemiştir.

    Kulak çınlaması tedavi ile her zaman iyileşmez ya da tamamen yok olmaz. Aşağıda kulak çınlamasıyla başaçıkabilmeniz için bazı öneriler yer almaktadır:

    Rehberlik. Lisanslı bir terapist ya da psikolog, kulak çınlaması semptomlarını daha az rahatsız edici hale getirmek için bazı teknikler öğrenmenize yardımcı olabilir. Rehberlik, gerginlik ve depresyona gibi genellikle kulak çınlaması ile ilişkili diğer problemler için de faydalı olabilir.

    Destek grupları. Deneyimlerinizi kulak çınlaması yaşayan diğer insanlarla paylaşmak faydalı olabilir. Yüz yüze görüşülen kulak çınlaması grupları ve internet forumları bulunmaktadır. Grupta aldığınız bilgilerin doğruluğundan emin olmak için bir doktor, işitme uzmanı ya da diğer bir sağlık profesyoneli tarafından kontrol edilen gruplar seçmek daha iyi olur.

    Eğitim. Kulak çınlaması ve semptomları azaltma konusunda öğrenebileceğiniz herşeyi öğrenmek faydalı olabilir. Ve kulak çınlamasını daha iyi anlayabilmek, onu insanlar için daha az rahatsız edici hale getirir.

    Birçok vakada, kulak çınlaması önlenemeyecek bir şeyin sonucudur. Ancak, kimi kulak çınlamalarını önlemek için alınacak bazı tedbirler vardır.

    Kulak tamponu kullanın. Yüksek sese maruz kalmak zamanla kulaktaki sinirlere zarar vererek işitme kaybına ya da kulak çınlamasına neden olabilir. Eğer zincirli testere kullanıyorsanız, müzisyenseniz, gürültülü makineler kullanılan bir sektörde çalışıyorsanız ya da ateşli silah kullanıyorsanız (özellikle tabanca ve tüfek) daima kulak tamponu kullanın.

    Sesi kısın. Kulakları korumadan uzun süre yüksek sesli müzik dinlemek ya da kulaklıktan yüksek sesli müzik dinlemek işitme kaybına ya da kulak çınlamasına neden olabilir.

    Kalp ve damar sağlığınıza dikkat edin. Düzenli egzersizler, doğru yemek yeme ve kan damarlarınızın sağlığını koruyacak diğer yöntemler, kan damarı hastalıklarına bağlı kulak çınlamasının önlenmesinde yardımcı olabilir.

    Gürültü, Kulaklar ve Korunma


    Ülkemizde geniş bir araştırma yapılmamıştır fakat Amerika Birleşik Devletleri'nde yapılan bir araştırmada her on Amerikalı'dan birinde normal konuşmayı anlamayı engelleyecek kadar işitme kaybı olduğu bulunmuştur. "Yüksek sese maruz kalmak" en sık karşılaşılan sebeptir.

    "Gürültü" Gerçekten Kulaklarıma Hasar Verebilir Mi?
    Evet-gürültü tehlikeli olabilir. Yeteri kadar yüksek ve uzun süreli olursa, işitmenize zarar verebilir.

    Gürültünün sebep olduğu hasar, sinir tipi işitme kaybı olarak adlandırılır; birçok sebep bu tip işitme kaybına yol açabilir ama gürültü kaynaklı olanın önemli bir ayrıcalığı vardır; ilerlemesi durdurulabilir veya olmadan tamamen önlenebilir.

    Kulaklarımı Alıştırabilir Miyim?
    Hayır. Şayet hep gürültüde büyüdüğünüz için buna alıştığınızı zannediyorsanız bu yanlıştır. Gürültü işitmenizi azaltmıştır ve hiç bir ilaç, operasyon veya işitme cihazı gürültünün kulağınızda yaptığı hasarı tam olarak düzeltemez.

    Kulak Nasıl Çalışır?
    Kulak dış, orta ve iç olmak üzere başlıca üç bölümden oluşmuştur. Dış kulak, kulak kepçesi ve dış kulak yolundan meydana gelmiştir. Kulak zarı, dış kulak ile orta kulağı birbirinden ayırır. Orta kulaktaki üç küçük kemikçik ses dalgalarının iç kulağa iletilmesini sağlarlar. İç kulakta işitme siniri başlar ve sesi beyine taşır.

    Her türlü ses kaynağı, havaya ses dalgaları veya titreşimleri gönderir. Bunlar dış kulak yolundan geçerek kulak zarınıza çarparlar ve zarınızı titreştirirler. Titreşimler orta kulaktaki kemikçikler vasıtasıyla iç kulağa, işitme sinirine iletilirler. Burada titreşimler, sinir uyarılarına dönüşürler ve beyinde ilgili bölgeye gönderilirler. Beyin, sesi "müzik, kapı çarpması, insan sesi" şeklinde ayırarak yorumlar.

    Gürültü çok şiddetli olursa iç kulaktaki sinir hücrelerini öldürmeye başlar. Gürültüye daha uzun maruz kalındıkça daha fazla işitme siniri hasar görür. İşitme sinirinizde sinir sayısı düştükçe de işitmeniz azalır. Ölü sinir hücrelerini hayata döndürmek mümkün değildir; hasar kalıcıdır.

    Gürültünün Zararlı Olduğunu Nasıl Bilebilirim?
    İnsanların gürültüye karşı hassasiyetleri değişir. Genel olarak şu şartlarda gürültü kulağınıza zarar verebilir: *kendinizi duymak için bağırmak zorunda kalıyorsanız *gürültü kulağınızda ağrı oluşturuyorsa *kulak çınlamanız oluyorsa *gürültüye maruz kaldıktan sonra birkaç saat hafif sağır gibi oluyorsanız.

    Ses, bilimsel olarak iki türlü ölçülebilir. Sesin yoğunluk veya şiddeti ki "desibel" cinsinden ifade edilir. Frekans, sesin saniyedeki titreşim sayısıdır. Ses, alçak frekanslarda "kalın(pes)", yüksek frekanslarda "ince(tiz)" duyulur.

    Sesin Frekansının Benim İşitme Kaybımla İlgisi Nedir?
    Frekans saniyedeki titreşim olarak ifade edilir. İşitmenin en iyi seviyede olduğu çocuklar, saniyede 20 ile titreşim arasındaki sesleri duyabilirler.

    İnsan sesi ile frekans arasındadır ve insanlar bu aradaki sesleri diğerlerinden daha iyi duyarlar. İşitme kaybı başladığında ilk önce yüksek frekanslarda duyma azalır işte bu sebepledir ki kişiler ince sesli bayan ve çocukların seslerini duymada zorlanırlar.

    Yüksek frekanslardaki kayıp, sesin yapısını da bozabilir; bu yüzden kişiler işitse bile işittiklerini tam olarak anlamakta zorluk çekerler. İşitme kaybı olanlar çoğunlukla birbirine benzeyen sesleri ayırdetmede zorlanırlar.

    Desibel Nedir?
    Sesin şiddeti desibel (dB) cinsinden ölçülür. "0" desibel insan kulağının işitebileceği en düşük ses olarak kabul edilir. "" dB ise roketin fırlatılış anında çıkardığı ses olarak ölçülür.

    Desibeller logaritmik olarak artar ve azalır. Bu şu anlama gelir. 20 dB, 10 dB'den 10 kat daha şiddetlidir. 30 dB, 10 desibelden kat daha şiddetlidir.

    Yaklaşık ses Örnek
    seviyesi (dB)

    0 İnsan kulağının duyabileceği en düşük ses
    30 Fısıltı, sessiz konuşma
    60 Normal konuşma, dikiş makinesi, daktilo
    90 Ağır vasıta trafiği, günlük maksimum insan 8 saat maruz kalmalıdır (insanların % 90'nını korur)
    Elektrikli testere, asfalt delme makinesi, (korunmasız olarak günde iki saat maruz kalınabilinir)
    Yüksek sesli roket veya rock konserleri (günde maksimum 15 dakika maruz kalınabilir)
    Silah sesi, jet motoru, (korunmasız kulaklarda ağrı oluşturur. Kulak korunmadan bu sese izin verilmemelidir)

    Desibeller Kulağımı Etkilemeden Ne Kadar Yüksek Olabilir?
    Uzmanlar 85 desibel üzerindeki sese sürekli maruz kalmanın tehlikeli olabileceğinde anlaşmışlardır.

    Duyduğum Sesin Süresinin, İşitmemi Etkileme Tehlikesi İle Bir İlgisi Var Mıdır?
    Kesinlikle vardır. Yüksek şiddette sese ne kadar uzun süre maruz kalırsanız, işitmenizde o kadar fazla hasar oluşur. Aynı zamanda ses kaynağına ne kadar yakın olursanız o kadar fazla etkilenirsiniz.

    Her silah sesi, yakındaki kişilerin işitmesinde hasar meydana getirebilir. Uzun namlulu silahlar ve top daha şiddetli ses çıkardıkları için en kötüleridir. Fakat oyuncak silahlar bile şayet yakınsanız işitmenizde hasar meydana getirebilirler.

    Son zamanlarda gençlerde yapılan araştırmalar önemli ölçüde alarm vermektedir. Çok gürültülü diskolar ve kulaklıklarla yüksek sesli müzik dinlemek bunun sorumlusu olabilir.

    Gürültü, İşitmemin Dışında Daha Fazla Bir Zarar Verebilir Mi?
    Gürültüye maruz kalındıktan sonra ortaya çıkan kulak çınlaması çoğunlukla kalıcıdır. Bazı kişilerin, yüksek ses karşısında endişe ve hassasiyeti artabilir, nabız ve kan basıncında artış olabilir veya mide asit salgısında artış görülebilir.

    "Yüksek gürültü" ayrıca iş ortamında dikkati dağıtarak verimi düşürebilir.

    İşitme Koruyucular Kullanmalı Mıyım?
    Şayet çok gürültülü bir ortamda çalışıyorsanız, işitme koruyucuları kullanmalısınız. Ayrıca çok gürültülü bir alet veya silah kullanırken de kullanmalısınız.

    İşyerinde günde sekiz saatten fazla 85dB veya yukarısında gürültüye izin verilmemelidir. Çalıştığınız yerde ortalama ses şiddeti sekiz saat süre ile 90 dB'den yüksek ise işitme koruyucuları kullanmalısınız.

    İşitme Koruyucuları Nelerdir ve Ne Kadar Etkilidirler?
    Bu koruyucular zara ulaşan sesin şiddetini azaltmaya yararlar. İki türde karşımıza çıkarlar: kulak tıkaçları ve kulaklıklar.

    Kulak tıkaçları dış kulak yoluna takılan ve sesin şiddetini önleyen tıkaçlardır. Bunların etkili olabilmesi için kulak yolunu tam tıkamaları gerekir. Çeşitli boyutlarda satılmaktadırlar. Kullanırken temiz olmalarına ve dış kulak yolunu tahriş etmemelerine titizlik gösterilmelidir.

    Kulaklıklar bütün kulağı kaparlar ve bir bant ile iki kulaklık birbirine bağlıdır. Etkili olması için kulak kepçesini sıkıca kapatması gerekir.

    Tam uygulanan kulak tıkaçları ve kulaklıklar sesin şiddetini 15 ile 30dB kadar azaltırlar. İkisi birbirine eşit etkili olsa da kulak tıkaçları düşük frekanslarda daha fazla, kulaklıklar yüksek frekanslarda daha fazla etkilidirler.

    Beraber kullanıldıklarında ek olarak dB daha fazla koruma sağlarlar. Gürültü dB'den yüksekse beraber kullanımları önerilir.

    Niçin Kulaklarımı Sadece Pamuk İle Kapatamam?
    Kulak kanalına sokulan basit pamuk ve kağıtlar sesi çok etkili önleyemezler sadece 7dB kadar şiddeti azaltırlar.

    İşitme Koruyucularının Genel Problemleri Nelerdir?
    Bu tür işitme koruyucu kullanan işçilerin faydalanmaları gereken koruyuculuğun yarısından daha azı ile korundukları bulunmuştur. Bunun sebebi koruyucuların uygun ve sürekli kullanılmamalarıdır.

    Sekiz saat devamlı kullanıldığında 30dB koruma getiren koruyucular mesela sadece bir saat takılmazlarsa koruyuculukları 9dB'e düşmektedir.

    Koruyucular yıpranmış veya yırtılmışsa kişiler yaklaşık kat daha fazla ses enerjisine maruz kalmaktadırlar.

    Bunlara ek olarak, gürültüye maruz kalma, birikim yapar. Evde veya oyunda karşılaşılan gürültü de günlük limite eklenmelidir. İşyerinde maksimum günlük doza ulaşılmışsa sonradan gürültülü bir ortamda bulunmak veya yüksek sesli müzik dinlemek güvenlik limitini geçmeye sebep olur.

    İşitme Koruyucular Kullanırken Diğer İnsanları veya Makinelerin Sesini İşitebilir Miyim?
    Güneş gözlükleri nasıl görüşü daha kolaylaştırırsa, işitme koruyucular da etraftaki gürültüye rağmen konuşmaların daha net anlaşılmasına yardımcı olurlar. Gürültü olmayan bir ortamda bile işitme koruyucu kullanan kişiler normal bir konuşmayı duyabilirler.

    İşitme kaybı ve dil problemi olan kişilerde, işitme koruyucular önemli etki yaratmazlar ki zaten bu kişiler işitmelerinin daha fazla bozulmaması için koruyucu kullanmalıdırlar.

    Bazen "işitme koruyucu kullanan işçilerin makinenin bozuk ses çıkardığını duymadıkları" iddia edilir, fakat işçiler bir süre sonra buna alışırlar ve ses değişikliğini fark ederler.

    Şayet İşitmem Halihazırda Hasar Görmüşse Ne Olabilir? Ne Yapabilirim?
    İşitme kaybı, genellikle yıllar içerisinde gelişir. Ağrısız ve yavaş yavaş olduğu için farkına varmayabilirsiniz. Uzun süre yüksek sese maruz kalmayla ortaya çıkan "çınlama" sesini fark edebilirsiniz. Özellikle gürültülü ortamlarda insanların ne dediğini anlamayabilirsiniz. Bu durum yüksek frekans işitme kaybının başlangıcı olabilir ve işitme testinizin yapılması gerekir.

    Bazen bu durumlara sadece bir kulak kiri veya kulak iltihabı yol açar ve kolayca tedavi edilebilir. Fakat gürültünün yol açtığı işitme kaybı da olabilir. Bu durum kalıcı olduğu için tedbirin elden bırakılmaması gerekir. İşitme kaybınızdan şüphe ettiğinizde kulak, burun, boğaz hekimine başvurunuz. Doktorunuz işitme probleminizi ortaya koyacak ve en iyi tedavi yöntemini önerecektir.

    nest...

    oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır