kosem 3 bolum / Muhteşem Yüzyıl Kösem 3. bölüm fragmanı

Kosem 3 Bolum

kosem 3 bolum

Muhteşem Yüzyıl Kösem 3. bölüm fragmanı

Muhteşem Yüzyıl Kösem 3. bölüm fragmanı
Yapımını TIMS'in, yapımcılığını Timur Savcı'nın yaptığı Muhteşem YüzyılKösem, ikinci bölümüyle ekrana geliyor.

Başrollerini AnastasiaTsilimpiou, Hülya Avşar, Ekin Koç, Mete Horozoğlu, Aslıhan Gürbüz, Kadir Doğulu, Mehmet Kurtuluş, Berk Cankat, Erkan Kolçak Köstendil, Tülin Özen, Gülcan Arslan, Nadir Sarıbacakve Esra Dermancıoğlu'nun paylaştığı dizi Kösem'in aşkla, kanla, güç savaşlarıyla, büyük zaferler ve ağır yenilgilerle geçen hayatını konu ediniyor.
Muhteşem YüzyılKösem'e bu hafta Safiye ve Ahmed arasındaki iktidar savaşı damga vuruyor.


Şehzade Mustafa'nın saraydan kaçırılması herkesi şok ediyor. Ahmed, Anastasia'yı aşkına inandırmaya çalışırken, Anastasiasaraydan kaçmayı kafasına koyuyor. Ahmed, Mustafa'nın idam fermanını veriyor. Safiye Sultanve Ahmed arasında bir iktidar savaşı başlıyor. Ahmed Mustafa'nın katline razı olacak mı? Safiye, torununa nasıl meydan okuyacak? Ahmed nasıl bir tehditle karşı karşıya kalacak?

MUHTEŞEM YÜZYIL KÖSEM 3. BÖLÜM 1. FRAGMANI

MUHTEŞEM YÜZYIL KÖSEM 3. BÖLÜM 2. FRAGMANI


Henüz 14 yaşındayken babasının ani ölümüyle tahta çıkan Sultan Ahmed'in genç omuzlarında koca bir cihan imparatorluğunun yükü durmaktadır. Tahta çıkan genç sultan içeride isyanlar, dışarıda değişen güç dengeleri, sarayın içerisinde çıkar çatışmaları ve tahta göz diken ihtiraslı gözlerle karşı karşıyadır.

Tüm bu kara bulutlarlar arasında Sultan Ahmed'in dünyasını aydınlatan tek şey gördüğü bir tablodaki güzel kızdır. Sultan Ahmed'in bu tablodaki genç kızdan ne kadar etkilendiğini gören Safiye Sultan, tabloda resmedilen kızı dünyanın merkezine, Osmanlı'ya “taht hediyesi” olarak getirir.

Ahmed ve Kösem, hem Batı'dan hem Doğu'dan çevrelenen bir dünya devletinin var olma savaşının yüklerini omuzlarında taşıyarak yürüyecekleri bu yolda, aşklarının büyük gücüyle birlikte büyüyecekler.

Hanedanın yeni düşmanları

Sultan Ahmed tahta geçtiğinde Osmanlı tahtının onun dışında yalnızca bir veliahtı kalmıştır. Onun zamanında kaldırılacak olan kardeş katli geleneği nedeniyle hanedanda erkek çocuk neredeyse kalmamıştır. Bu durumu kendileri için bir fırsat bilen Giray Kardeşler ise gözünü tahta dikmiştir.

Uzun senelerdir süren geleneğe göre KırımHanlığı'nın hanzadeleri tahta çıkmadan evvel İstanbul'da tutuluyor, bir esir hayatına benzeyen bu sürecin sonunda Osmanlı hükümdarının kararına göre KırımHanlığı'nın başına geçiyorlardı. Mehmet ve Şahin Giray kardeşler buna bir son vermeye kararlıydılar.

Sultanların “perde arkası” savaşları

Kadınlar Saltanatı olarak adlandırılan dönemin zirveye çıktığı zamanları anlatan Muhteşem yüzyıl Kösem'de sultanlar ve onların yapacakları da hikayeyi derinden etkileyecek. Büyük Valide Safiye Sultan, Handan Sultan, Halime Sultan ve Fahriye Sultan'ın müdahaleleri, çevreleri, ilişkileri Saray'ın kaderini kökünden değiştirecek.

Yeniçeri Ocağı'nın kapalı kapılar ardındaki hikayesi

Muhteşem YüzyılKösem'de ön plana çıkacak hikayelerden biri de Yeniçeriler. İmparatorluk ordusunun asi ve cesur kahramanlarının geçmişleri ve gelecekleri arasında, yasakların gölgesinde sürdürdükleri hayatları kimi zaman Saray'ın en kalbine kadar etki edecek. Sultan Ahmed ve İskender'in yoldaşlığı ise İskender'in sakladığı sır ile daha da karmaşık hale geldi..
Muhteşem Yüzyıl Kösem’de bu hafta asker isyan ediyor!

Anastasia saraydan kaçmaya çalışırken, karanlık bir sırra şahit oluyor ve ölümle burun buruna geliyor! Safiye Sultan saraydan sürgün edilince askeri isyana teşvik ediyor! Asker sarayın kapılarına dayanıyor! Sultan Ahmed isyanı durdurabilmek için çabalarken, Safiye Ahmed’e şok bir teklifte bulunuyor! Ahmed ve İskender kum meydanındaki düelloda karşı karşıya geliyor! Anastasia hayatta kalabilmek için büyük bir oyuna başvuruyor!
Sultan Ahmed’e git gide bağlanan Anastasia için bu aşktan kaçmanın tek yolu, saraydan ayrılmaktır. Karanlık dehlizlerde çıkış yolunu ararken, sarayı derinden sarsacak bir sırra şahit olur ve ölümle burun buruna gelir.
İktidarını Ahmed’e kabul ettirmeye çalışan Safiye Sultan, yeniçeri ve sipahiyi isyana teşvik eder. Sarayın kapılarına dayanan askerin öfkesini, hızır gibi yetişen Aziz Mahmud Hüdayi yatıştırır. Ancak Safiye’nin yeni bir planı vardır.
İskender, ne pahasına olursa olsun Anastasia’yı bulup ona verdiği sözü tutacaktır. Anastasia’nın kurdelesi ortadan kaybolunca, ocağı birbirine katar. Yeniçeri ocağına yaptığı ziyarette Ahmed, İskender’i gözüne kestirir ve onu düelloya davet eder. Kum meydanında yapılan düelloda İskender öyle bir hata yapar ki cezası ölümdür!
Gittikçe büyüyen isyan kontrolden çıkar. Köşeye sıkışan Ahmed’e, Safiye’nin bir teklifi vardır. Ahmed, Safiye’nin şartına boyun eğecek midir? Anastasia ise hayatta kalabilmek için tehlikeli bir oyun oynar.

Genişletmek için tıkla ...

Yeni bölümle merhabalar, keyifli okumalar 💕

💎

Karşımda ki aynadan kendimi uzunca süzerken, omzuma konan ellerle arkamı döndüm.

"Fıstık gibi oldun kızım, Sinan üzerine atlayacak bak demedi deme !"

Siyah saçlı koyu kahverengi gözlü sıradan bir kızdım. Fakat diğer kızlara oranla daha uzun olan boyum dikkat çekiciydi. Ve giyim kuşam konusunda dikkatli sayılırdım.

Dizlerime gelen siyah kalem elbisem ve altında ki siyah ince topuklu ayakkabıyla hem şık hem de sade görünüyordum, yalan yoktu. Siyah saçlarım Şule'nin yaptığı maşayla omuzlarımdan aşağı süzülürken, yüzümde ki hafif makyaj da orta dereceli ifademi güzel bir noktaya taşımıştı.

Şule bembeyaz tenine oldukça zıt olan siyah saçlarını eliyle arkaya atarken, derince iç çektim.

"İyi de ben istemiyorum ki onu !" dedim mızmız çocuklar gibi.

"Kızım saçmalama, ateş parçası gibi çocuk ! Ne demek istemiyorum !"

Oflayıp arkamda ki yatağa attım kendimi.

"Planı anlat." dedim huzursuzca. Şule'nin yatağı da rahattı fakat kendi yatağıma ulaşıp uyumak istiyordum.

Sabahın erken saatlerinde uyanıp üzerime bu kıyafetleri geçirmiştim ve çantama attığım maşa ve makyaj malzemelerimle soluğu hemen arka sokağımızda oturan Şule'nin evinde almıştım.

Küçüklüğümüzden beri öyle yakın dostlardık ki, yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmezdi. Her zaman başımıza ne bela alsak ustalıkla atlatmıştık ve Şule gibi bir dostum olduğu için dünyanın en şanslı insanıydım. Zira yanımda o olduğu için küçüklüğümden beridir mahallede ki diğer oynak kızlarla arkadaşlık yapmama da gerek kalmamıştı.

Fakat son dönemlerde, Şule'yle eskisi gibi bu mahalleye tüm çirkefliğimizle hakim olduğumuz günleri geride bırakmış gibiydik. Çünkü neredeyse üç ay önce, Şule mahallemizin diğer ağır abilerinden biri olan Ömer abiyle nişanlanmıştı ve bu yaz düğünleri olacaktı.

Şule düğün hazırlıkları için koşuştururken, ben ise yüksek lisansım için koşturuyordum ve bir araya geldiğimizde sadece hasret gidermeye çalışıyorduk, fazlası olmuyordu.

"Bak şimdi," dedi ağzını şapırdatıp yanıma otururken.

"Birazdan evden çıkıp çarşıya diye gideceğiz. Sonra ben çarşıda Ömer'le buluşacağım, sen de Sinan'ın mesaj attığı kafeye gideceksin. Sonra saat ikiye doğru ikimiz meydanda buluşup taksiye bineceğiz ve mahalleye döneceğiz. Buraya kadar tamam mı ?"

Başımı sallayıp iç çekerken, heyecanla anlatmaya devam etti.

"Hah, daha sonracığıma, Fulya ablada gün var ya bugün, oraya gidip kısırımızı yiyeceğiz, çarşıda dolaştık geldik diyeceğiz. Kapiş mi benim tatlı arkadaşım ?"

"İyi de," dedim ellerimi boynumun altında birleştirirken.

"Sen Ömer abiyle buluşmak için neden böyle dalavereye giriyorsun kızım ? Nişanlın o senin !"

"Ya hiç sorma !" dedi ağlar gibi bir ifadeye bürünüp, yatağına, tam yanıma otururken.

"Beyaz eşya için geçen alışverişte annemlerle zıt düştüm resmen. Ben siyah döşemek istiyorum mutfağımı, taktılar beyaz eşya dediğin beyaz olur, siyahı ne yapacaksın diye ! Ya size ne, ben orda Ömer'imle sucuklu yumurta yiyeceğim, size ne oluyor ! İşte biz de Ömer'le dedik ki, annelerimiz olmadan çıkıp halledelim şu işi !"

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır