Duygusal ve Manalı Kırgınlık Sözleri
Duygusal kırgınlık sözleriyle karşınızdayız. Kalp kırgınlığı ile ilgili sevgiliye güzel sözleri sizlere aktarıyoruz. Yalnızlık ve kırgınlık sözlerini eş, dost veya sevgilinizle paylaşabilirsiniz. İşte en duygusal kırgınlık mesajları ve sözleri;
Kırgınlık iki güzel bahçe arasındaki beton duvardır.
"Beklentileriniz olduğunda, kendinizi hayal kırıklığına hazırlıyorsunuz."
- Ryan Reynolds
Dal rüzgarı affetse bile dal kırılmıştır bir kere.
"Sen uzattığın elini tutmayan ele mi dargınsın, tutmayacak bir ele uzattığın için kendine mi kızgınsın."
- Hz. Mevlana
Bir süre sonra kırılmamak için kırmaya başlıyorsun. Bunun adı hissizlik.
"İncinecek hal kalmadı bende sana bir tavsiye; Vedalar soğuk olur sıkı giyin!"
- Kahraman Tazeoğlu
"İkiye bölünmüş bir bütün gibi yaşadım. Bir yanım öbür yanıma düşman. Sağımda kızgın kumlar gezdirdim, solum üşüyor eski bir anıdan."
- Birhan Keskin
Bende hakkın kaldıysa eğer, sevildiğin günlere say.
"Gözlerimden tut da ciğerlerime kadar kırgınım."
- Can Yücel
Hiçbir sevap mutlu etmedi ki beni, seninle girdiğimiz günahlar kadar.
Tek başına hayatı öğrenen insanı, kimse yokluğuyla korkutamaz.
Artık yazdıklarımda arama kendini! Çünkü ben, suskunluğuma gömdüm seni.
Ne kadar kırgın olsam da sana bir şey diyemiyorum.
Sana seni anlatamam isyan edersin aşkı tekrar istemem ziyan edersin.
Dal kırıldığı yerden, insan de kırıldığı kalpten koparmış.
Buruk kalbim düzelmez bu sözlerinle asla, sana ben inandım sevdim ama sen harcadın beni, sevgi yolunda dönme bana bir daha.
Seni o kadar çok seviyorum ki aşkım, kırgınlık olsa da aramızda, bu can sana feda bir tanem.
Artık yazdıklarımda arama kendini! Çünkü ben, suskunluğuma gömdüm seni.
Ruhun sağlığı mizahtır, üzüntü ise onun
Kızgınlık çok gürültülüdür, oysa kırgınlık ne kadar da sessiz.
Tek başına hayatı öğrenen insanı, kimse yokluğuyla korkutamaz.
Seni ne kadar çok sevdiğimi biliyorsun peki ne kadar kırgın olduğumu biliyor musun?
Bilirsin, kimsenin hakkı kalmaz kimsede. Ne bir milim ileri, ne bir milim geri. Tam beni kırdığın yerden kırarlar seni.
Sevdiklerinizi incitmeyin, bir gün olur, onları ne incitmek için bulabilirsiniz ne de kendinizi affettirmek içim…
Yere düşmeden tutun sevdiklerinizi… Kırgınlıklarınızı dindirin. Çünkü toprak aldığını bir daha geri vermiyor.
Şunu hiçbir zaman unutmayın. Menfaat için yanınızda olanın, menfaati bittiğinde nankörlüğüne hazır olun.
Kırıldıkça öğrenir insan boş vermeyi… belki de bu yüzden sildim birçok şeyi…
Ne kadar kırgın olsam da sana bir şey diyemiyorum.
Kızgınlığım geçer de kırgınlığıma çare bulamıyorum.
Her şeyin kadar değil değeri kadar seveceksin. Çünkü beklentin ne kadar çok olursa o kadar kırılırsın.
Ey benim hasta gönlüm haddinden çok üzüldün dün yoksa bugün gelmez yarın ağlama değmez…
Kırgınlık, anlayışınızı saran kabuğun kırılmasıdır…
Her şeyi al bana beni geri ver bir şansım olsun…
Yaşarken kıymetim bilinmemişse, dost olup kalbime girmemişse, severek yüzüme gülünmemişse. Neyleyim ölünce gözyaşını.
Bunu sana yazdığımı bilmezsin, bir yabancı şarkı gibi dinlersin…
Kırgınlıklar zamanın kanatlarında uçar gider…
Keşke yalan söylemeseydin bana, keşke gözlerime bakarken seni seviyorum demeseydin bana!!! Yalancı sevgilinin yalancı gözleri!
En çok sana kırılıyorum diyemediğimizden, bir tek sana kızamıyorum dediğimiz anlar vardır.
Kırgınım. Kime olduğunu, neden olduğunu bilmeden… Belki hayata, belki kendime, belki de kıymet bilmeyen herkese.
Gittim! Şimdi bir mevsim değil, bir hayat girdi aramıza, ne sen dönebilirsin artık geriye, nede ben kapıyı açabilirim sana.
Kırgınlık zamanın kanatlarında uçar…
Ne yürek kaldı sana verecek, ne de inancım kaldı seninle bu yolda gidebilecek, kızgınlıklarım içimde kor oldu seni toprağa gömecek.
Ben, senin ilkokul yıllarında durmadan yere düşürdüğün kurşun kalem gibiyim. Dışı sapasağlam, içi paramparça!
Kalp kırmak o kadar kolay ki bir hata yaparsın hemen kırılır peki ya o kırılan kalbi düzeltmek kırmak kadar kolay mıdır?
Hiçbir sevap mutlu etmedi ki beni, seninle girdiğimiz günahlar kadar.
Gözlerimden tut da ciğerlerime kadar kırgınım. Can Yücel
Canıma bekçiyim gülüşüne deli, aşkınla sarhoş oldum ayıltma beni…
Kime ne emanet ettiysek, ya kırdı ya da kaybetti. Anladım ki emanete en güzel bakan Allah idi.
Gönül ne kadar affet dese de, kırgınlık baki kalıyor bazı konularda.
Belki de dilinden bu şarkı düşmez, dilin söylese de gönlün hissetmez…
Bu yüreğe bu kadar acı fazla dersin bazen kendine. Ama hata bizde… Küçücük bir yürekle kocaman sevmek ne haddimize!
Kimseye kırılma ve suçlama! Suçlanacak biri varsa o da sensin. Sonuçta o sana küçük bir umut verdi sen ise ona her şeyini verdin.
Küskünlüğüm hayata değil, içindeki beş para etmez insanlara. Bıkkınlığım ise, onların yüzüne bakmak zorunda kalmam aslında. Cemal Süreya
Ben, senin ilkokul yıllarında durmadan yere düşürdüğün kurşun kalem gibiyim. Dışı sapasağlam, içi paramparça!
Bir hayal uğruna bin hayal kırıklığına uğradım. En sonunda öğrendi kalbim, kırıldığı halde atabilmeyi.
Kırgınlık değil içimdeki sevgilim sadece sözlerin dokundu yüreğime inceden… Dal kırıldığı yerden, insan da kırıldığı kalpten koparmış.
Kırgınım. Kime olduğunu, neden olduğunu bilmeden… Belki hayata, belki kendime, belki de kıymet bilmeyen herkese.
Hani derler ya; insan sevdiğine hiç kırılır mı? Aslında insan en çok sevdiğine kırılır.
Yazıyorum, çünkü içimde susturamadığım bir ses var içimde.
Ve seni asla affetmeyeceğim. Ciğerimi söken bu kırgınlıkları bana yaşattığın için!
Ne mi yapıyorum? Alçalan insanların, yükselen değerlerinden ‘uzak’ duruyorum.
Yaşarken kıymetim bilinmemişse, dost olup kalbime girmemişse, severek yüzüme gülünmemişse. Neyleyim ölünce gözyaşını.
Kime ne emanet ettiysek, ya kırdı ya da kaybetti. Anladım ki emanete en güzel bakan Allah idi.
Güvensiz kalplerimizi karakteri bozuk insanlara borçluyuz.
Artık kopardığın papatyalara sorarsın ‘ Hani sevecekti! ‘ diye.
Her şeyin kadar değil değeri kadar seveceksin. Çünkü beklentin ne kadar çok olursa o kadar kırılırsın.
Öfke, kızgınlık gelip geçiyor da, kırgınlık hiçbir yere sığmıyor.
Artık yazdıklarımda arama kendini! Çünkü ben, suskunluğuma gömdüm seni.
Bilirsin, kimsenin hakkı kalmaz kimsede. Ne bir milim ileri, ne bir milim geri. Tam beni kırdığın yerden kırarlar seni.
Çiçekler rüzgarın şiddeti ile kızlar erkeklerin ihaneti ile sorarlar.
"Gözlerimden tut da, ciğerlerime kadar kırgınım."
- Can Yücel
Gönül ne kadar affet dese de, kırgınlık baki kalıyor bazı konularda.
O da o kadar doğru bir seçim değilmiş demek ki. Boşver be dostum.
Hiç bir sevap mutlu etmedi ki beni, seninle girdiğimiz günahlar kadar.
Keşke yalan söylemeseydin bana, keşke gözlerime bakarken seni seviyorum demeseydin bana!!! Yalancı sevgilinin yalancı gözleri!
Kırılan yürekler düzelir elbet, yüreği kıran kelimeler akıldan gitmez buda bir gerçek!
Hıçkıra hıçkıra ağlattın ya beni ölsem de unutmam seni.
Üşüyorduk, canımızı yakan insanlara bir daha sarıldık.
Belki de susmak, gerçeği anlatmanın tek yoluydu!
Birini gerçekten sevdin mi; Yaşı, ne kadar uzakta olduğu, boyu, kilosu sadece lanet birer sayıdır.
Tek başına hayatı öğrenen insanı, kimse yokluğuyla korkutamaz.
Adeta bir silgi gibi ben tükendim. Başkalarının yaptıkları yanlışları silmeye çalıştım, mürekkeple yazmışlar oysa. Ben kurşun kalem silgisiydim, azaldığımla kaldım.
Şimdi sen hangi yüzyıldasın sevgili? Ya erkenden gelip ölüyorum yine, ya da geç kalıp yetişemiyorum sana.
Suskunluğun süresi bilinmez, ne kadar istersen o kadar susulur. Lâkin kırgınlık muammadır, süresi erken dolar ve o en sevilen bile unutulur.
Bilirsin; kimsenin hakkı kalmaz kimsede. Ne bir milim ileri, ne bir milim geri, tam beni kırdığın yerden kırarlar seni.
Hani derler ya; insan sevdiğine hiç kırılır mı diye? Aslında insan en çok sevdiğine kırılır!
Kızgınlık çok gürültülüdür, oysa kırgınlık ne kadar sessiz.
Dal istediği kadar güçlü olsun, rüzgâr istediği an kırabilecek güçtedir. Sen istediğin kadar güçsüz ol kalbimi kıracak kadar güçlü sözlerin.
Ne yürek kaldı sana verecek, ne de inancım kaldı seninle bu yolda gidebilecek, kızgınlıklarım içimde kor oldu seni toprağa gömecek.
Ne olursa olsun kırgın kalmayalım, kırgınlık olmasın aramızda canım sevgilim.
"Ben kusursuz doğmadım, acemi ve sakardım. İyi bir insan olmaya, vicdanımı temiz tutmaya çabalarken kırıldım. Hayat çok ince çok kırılgan…"
- İnci Aral
Ben sadece sevmeyi biliyorum, unutmayı öğrenemedim.
Kimseden bir şey bekleme, böylece asla hayal kırıklığı yaşamazsın.
Dal kırıldığı yerden, insan de kırıldığı kalpten koparmış.
En çok sana kırılıyorum diyemediğimizden, bir tek sana kızamıyorum dediğimiz anlar vardır.
Kırgınlıklarım var benim anlatmaya kelimelerin bile yetmeyeceği ve ben hepsine neyse deyip susuyorum.
Ve her şey bir gün biter. İnsan en başta bunu kabullenirse daha sonrasından güçlü olabiliyor.
Kalbim ağrıyor canım yanıyor gönlüm kırık… Sen nasılsın bilmiyorum ama ben iyi bakamadım kendime. Allah’a emanetim.
Ey can! Kimseyi kırma, sözden ağırı yoktur. Beden çok yükü kaldırır ama gönül her sözü kaldıramaz. Mevlana
Doğruları söylediğimde kırılacaksan bana, durma kırıl tuz buz ol karşımda! Ama bu sözlerimi unutma aşk emek ister kelime değil!
"Değmiyor bazen, uğruna yorulduklarımız."
- Nazım Hikmet
Dokunma bana öyle çok kırıldım ki her kelimem bir yerini kesebilir.
Gittim! Şimdi bir mevsim değil, bir hayat girdi aramıza, ne sen dönebilirsin artık geriye, nede ben kapıyı açabilirim sana.
Sana seni anlatamam isyan edersin aşkı tekrar istemem ziyan edersin.
"O kadarını da yapmaz diye düşündüğüm herkes tam olarak o kadarını yaptı."
- İcarus
Seni ne kadar çok sevdiğimi biliyorsun peki ne kadar kırgın olduğumu biliyor musun?
Kızgınlığım geçer de; kırgınlığıma çare bulamadım.
"Kırgınlık yüreğe vurunca dil suküt eder, ağrısı bedeni sarsa da acısı gözünden düşer."
- Rasim Yılmaz
Seni o kadar çok seviyorum ki aşkım, kırgınlık olsa da aramızda, bu can sana feda bir tanem.
Kırdıysa sessiz kal. Sessizliğinden kırıldığını anlamıyorsa onsuz kal.
Artık kopardığın papatyalara sorarsın ‘ Hani sevecekti! ‘ diye.
Kelimelerinle ruhumda açtığın yarayı, aynı ağızdan çıkan sözlerinle nasıl iyileştireceksin?
Üşüyorduk, canımızı yakan insanlara bir daha sarıldık.
Ben zamansız girdim hayatına, sense zamanla çıktın hayatımdan. Aramızdaki fark buydu sadece.
Birçok kişinin hayaliyken, senin gerçeğin olabilirdim.
Doğruları söylediğimde kırılacaksan bana, durma kırıl tuz buz ol karşımda! Ama bu sözlerimi unutma aşk emek ister kelime değil!
Kırıcı şeyler olabilir, onlar bunu yapar ancak sonsuza kadar üzülmen gerekmez…
Kırgınlığı engellemek için ördüğünüz duvarlarınız mutluluğunuzu engeller…
Sana seni anlatamam isyan edersin aşkı tekrar istemem ziyan edersin…
Kimse dolduramaz inan yerini, bu sözler aşkımızın yemini…
Dal istediği kadar güçlü olsun, rüzgâr istediği an kırabilecek güçtedir. Sen istediğin kadar güçsüz ol kalbimi kıracak kadar güçlü sözlerin.
Üzülmeyi ve kırılmayı sevin. Hüzün hislerinizin ve duygularınızın gelişmesinde rol oynar…
Mutlu kelimesi kırgınlık ile dengelenmemiş olsaydı anlamını kaybederdi.
Seviyorum demekle olmuyor önemli olan o sevgiyi hissettirmek ve kırmamak…
Bir kere kaçar uçurtması, sonra gökyüzüne küser insan.
Dünyanın acılarına sevinçle katılın. Kırgınlıkları iyileştiremeyiz ama neşeyle yaşamayı seçebiliriz…
En tatlı şarkılarımız en üzgün sözlere sahip olanlardır…
Affet beni bu ayrılığa nasıl sualsiz boyun eymişiz, ellerini gözlerini silipte senden istememişim…
Kişi kırgınlıklara boğulmasına izin vermemeli…
Gururlu insanlar kendileri için kırgınlıklar üretir…
Hala önümüzde birlikte yaşlanabileceğimiz kadar uzun bir zaman var geç kalmış değiliz.
Kalbimde kalbine yok bile kinim bence artık sen de herkes gibisin…
Sevincini ya da kederini kimseyle paylaşma çünkü insanlar seni üzmek için her şeyi yapar…
Ruhumu saran en üzücü olay kadınlara karşı olan inancımın bitmesi…
Artık çok yoruldum sevgilim, gözyaşlarımın akmaması gözlerimin bıktığındandır…
Kırgınlıklarla doluyum, ilk bakışta göremeyebilirsiniz ancak gözlerimin derinliklerine baktığınızda farkına varabilirsiniz…
Kırgınlıklarımın oluşturduğu hüznüm benim biçin bir çeşit savunmadır…
Kırıldığım zaman akıttığım gözyaşlarım, ruhumun yaz yağmurudur…
İnsanlar zevk aldıkları her şeyi parayla ödemez. Kimi zaman bedeli gözyaşlarınızla olur…
Serçeler toplanıp yapraklar kırıldığında yaşlı vücudum uyanır ve ağlar…
Kalp kırılır yüz kere bin kere sayılmaz, bir dediğin kaç kere yerine koyulmaz, can yorulur çaresi arasan bulunmaz, bende melek değilim
Kalbine beni kendi ellerinle aldın, şikayetçi değilim çünkü aşığım, melankolik bir mevzu aramızdaki aşk, çok alıştım kapı kitli içerde kaldım…
Zamanın eli değdi bize, çoktan değişti her şey, aynı değiliz ikimiz de…
Dahi insanların büyük sevinçleri olduğunu söylerler ancak bilmezler ki o insanların sevinçlerinden çok kırgınlıkları var…
Öyle sevdim ki seni, beni gören herkes yerinde olmak istedi ama kimse benim yerimde olmak istemedi…
Sakın yanlış anlama, kendimi yitirmiş değilim, sadece sende kayboldum o kadar…
Uzaktan görenler diyor ki; “duygusuz. Duygusuz olduğum için mi gözlerim kaç zamandır uykusuz.!
Edip Cansever, Cahit Sıtkı Tarancı, Turgut Uyar, Sabahattin Ali başta olmak üzere önemli şairlerimizin ve yazarlarımızın eserlerinden kırgınlık üzerine alıntıları sizler için derledik.
Her şey o kadar dokunaklı ki
Eylülsem, istemeden kırılıyorsam bazen
Dağınık, renksiz bir mozayık gibiysem
Üstelik yalnızsam bir de telefonda kuş sesleri
Aynalardan duvarlara bir üzünç akıntısı
Bu dünyada çekingen olmak çok iyi bir şeydir baylar.
Nicholas Hely Hutchinson, The Cold Road To Dorchester
Eskisi kadar özlemiyorum seni,
Ve ağlamıyorum olduk olmadık zamanlarda..
Adının geçtiği cümlelerde, gözlerim dolmuyor..
Yokluğunun takvimini tutmuyorum artık.
Biraz yorgunum..
Biraz kırgın..
Biraz da kirletti sensizlik beni!
Nasıl iyi olunur henüz öğrenemedim ama
“İyiyimler” yamaladım dilime.
Nicholas Hely Hutchinson, St. Endellion
kırgınım, saçılmış
bir nar gibiyim
sessiz akan bir ırmağım
geceden
git dersen giderim
kal dersen kalırım
git
dersen
kuşlar da dönmez, güz kuşları
yanıma kiraz hevenkleri alırım
ve seninle yaşadığım
o iyi günleri,
kötü
günleri bırakırım.
Nicholas Hely Hutchinson, The Bluebell Wood
Herkes benim için aynı olamazdı ki o kadar geniş bir kalbim yok ki, belki çok ama çok kırılmadan, incitilmeden önceki zamanlarda vardı, daha fazla incitilmemek adına bu çerçevenin daraltılması gerekiyordu, doğru olan buydu sen de böyle söylemez miydin? Ama şimdi ne oldu sana. Nedir bu yarattığın uzak dağlar. Artık aşmak isteyecek kadar gücüm, enerjim ve en önemlisi isteğim hiç yok. İşte, bütün bunlar sana karşı kırgın durmamı sağlıyor. (Küçük Prens, Antoine de Saint-Exupéry)
Nicholas Hely Hutchinson, Wild Cornish Coast
Kırgın kırgın bakma yüzüme Rosa;
Henüz dinlemedin benden türküler.
Benim aşkım uymaz öyle her saza,
En güzel şarkıyı bir kurşun söyler
Kırgın kırgın bakma yüzüme Rosa.
Artık inan bana muhacir kızı,
Dinle ve kabul et itirafımı.
Bir soğuk, bir garip, bir mavi sızı
Alev alev sardı her tarafımı,
Artık inan bana muhacir kızı.
Nicholas Hely Hutchinson, Autumn Evening Over The Blackmore Vale
Dünyada bir tek insana inanmıştım. O kadar inanmıştım ki, bunda aldanmış olmak, bende artık inanmak kudreti bırakmamıştı. Ona kızgın değildim. Ona kızmama, darılmama, onun aleyhinde düşünmeme imkân olmadığını hissediyordum. Ama bir kere kırılmıştım. Hayatta en güvendiğim insana duyduğum bu kırgınlık, adeta bütün insanlara dağılmıştı; çünkü o benim için bütün insanlığın timsaliydi. Sonra aradan seneler geçtiği halde, nasıl hâlâ ona bağlı olduğumu gördükçe, ruhumda daha büyük bir infial duyuyordum. (Sabahattin Ali, Kürk Mantolu Madonna)
Nicholas Hely Hutchinson, Dusk On The Southbank
Unutmak affetmektir. Aşkın olduğu yerde açılmaz affın kapıları. Oysa kalbim tanık, sen beni affettin. Ama sen yine de affetme beni ne olursun. Ne olur bana karşı da bir kırgınlığın olsun. (Nazan Bekiroğlu, Mücella)
Nicholas Hely Hutchinson, Place des Vosges
Biz aşkla başı dönmüş iki çocuk
Bütün bir bahar o çiçek ben yaprak
Ya Rabbi ne güzel sevişiyorduk
Dünyayı aşktan ibaret sayarak
Kim ne karıştı ne istedi bizden
Göz mi değdi ne oldu bu sevdaya
Ayırdılar bizi birbirimizden
Hem de göz göre yürek parçalaya
Aşktı bizdeki ,onlardaki mantık
Onlardan yana çıktı kahpe felek
Birer kalp bıraktılar bize kırık
Ömrümüzce göz yaşı döktürecek
Nicholas Hely Hutchinson, In The Fading Light, St Stephens Green
Kırılgan bir çocuğum ben
Yüreğim cam kırığı
Bütün duygulardan önce
Öğrendim ayrılığı
Saldırgan diyorlar bana
Oysa kırılganım ben
Gözyaşlarım mücevher
Saklıyorum herkesten
Ürküyorlar gözümdeki ateşten
Ürküyorlar dilimdeki zehirden
Ürküyorlar o dur durak bilmeyen
gözükara cesaretimden
Diyorlar: Bir yanı sarp bir uçurum,
Bir yanı çılgın dağ doruğu.
Oysa böyle yapmasam ben
Nasıl korurum içimdeki çocuğu?
Bir yanım çılgın nar ağacı
Bir yanım buz sarayı.
Nicholas Hely Hutchinson, Evening On OConnell Bridge
Güçlü fırtınalarda direkleri kırılmış
Gemiler bize sığınır bulduk sanırız.
Görmezler. Varsa yoksa uzaklar
Onarırız. Giderler, kalırız.
Sonra gecelerde. Bu son olsun, son
Gönderme Engine yalvarırız.
Sonra büyür daha da
Korkunç yalnızlığımız
Nicholas Hely Hutchinson, Morning By The Seine
herkes kırılamaz
ipince bir dal olmak gerekir
kırılmak için
ama dünya kütüklerin
ağlayamaz herkes
ağlayabilecek kadar büyümek gerekir
dünya ise küçüklerin
sevemez herkes
bir orman olmak gerekir sevmek için
bak ki dünya çöllerin
ve vakur bir damla olmak
dalga için
katılmak okyanusa aşk için, isyan için
Nicholas Hely Hutchinson, Strand On The Green
Bir kırgınlık yok değil içimde. Buluyorum nedenini. En çok sevilen olmamak. (Turgut Uyar, Dünyanın En Güzel Arabistanı)
Yaşam
Kırgınlık Sözleri: Sevgiliye, Arkadaşa, Aileye, Anlamlı, Hislerinize Tercüman Olacak Kırgınlıkla İlgili Sözler
İnsan genelde en çok sevdiğine kırılır derler, doğru mu? Belki bir sözden, bir bakıştan ya da davranıştan kendimizi kötü hissettiğimiz ve kırıldığımız çok olur. İnsan kalbi adeta camdan, en ufak darbede tuzla buz olmaya müsait. Ailemiz, sevgilimiz, yakın arkadaşlarımız fark etmeden de olsa bizi en çok kıranlar olur. Biz de kırgınlığınızı birkaç güzel sözle anlatabilmeniz için; sevgilinize, ailenize, dostlarınıza en güzel, en anlamlı, en duygusal, etkileyici kırgınlıkla ilgili sözleri derledik
Yorumlar ve Emojiler Aşağıda