Kulla E Sahatit

İskenderbey Meydanı

İskender Bey Meydanı, Arnavutluk’un başkenti Tiran’ın merkezinde yer alan meydandır. Adını Arnavutluk’un ulusal kahramanı İskender Bey’den almakta olup bu ad 1968 yılında verilmiştir. Meydanın yüzölçümü 40.000 m²’dir. Meydan monarşi döneminde birkaç binadan oluşmakta olup sosyalist dönemde bu binalar yıktırılmıştır. Meydanda İskender Bey Anıtı ile çevresinde Tiran Uluslararası Oteli, Tiran Kültür Sarayı, Ulusal Tarih Müzesi ve Ethem Paşa Camisi bulunmaktadır

Doğal Tarih Müzesi

Arnavutluk’taki en büyük müzesi ayrıca ülkenin arkeolojik hazinelerinin çoğunu ve Skanderbeg’in büyük kılıcının bir kopyasını yer almaktadır.(nasıl tuttuğu, atını sürdüğü ve aynı zamanda savaştığı bir gizem). Eski Illyria’dan post-komünist döneme kadar kronolojik olarak götürür. Yunan ve Roma dönemlerinden heykel, mozaik ve sütun koleksiyonları da yer almaktadır. Komünist rejim altında zulüm görenlere adanmış rahatsız edici ve çok önemli bir galeri, bu serginin neredeyse hiçbiri İngilizce olmasa da koleksiyonun en yeni üyesi. Bir diğer önemli nokta ise, 16. yüzyıldan kalma Arnavut renginin ustası Onufri’nin müthiş ikonlarından oluşan bir sergi. Müzenin cephesini süsleyen modernist mozaik Arnavutluk hakkına sahiptir ve Arnavutlara, şaşırtıcı derecede komünist tonlarla birlikte, İlirya döneminden İkinci Dünya Savaşı’na kadar muzaffer ve gururlu olduklarını göstermektedir. 28 Ekim 1981’de açılmış ve 27.000 metrekarelik bir alana sahipken, 18.000 metrekarelik fuarlar için uygun durumda. Müzenin girişinin üstünde, Arnavutluk tarihinin eski ve modern şahsiyetlerini öne süren Arnavutlar adlı büyük bir duvar mozaiği bulunmaktadır. Müze içersinde Antik Çağ Pavyonu, Orta Çağ, Rönesans, Bağımsızlık, İkonografi, Ulusal Kurtuluş Antifaşist Savaşı, Komünist Terör ve Rahibe Teresa bölümleri bulunmaktadır.

Antik Çağ Pavyonu, Ulusal Tarih Müzesi’ndeki 585 nesne ile en önemli ve en zengin olanıdır. Görüntülenen nesneler, tarih öncesi kültürün topraklarımızda canlı ve güçlü olduğu kanıtlanan Geç Paleolitik ile başlar ve Erken Orta Çağ’a (4-8. Yüzyıllar) ait nesnelerle biter.Orta Çağ Pavyonu’nda ziyaretçiler, 6. yüzyıldan 15. yüzyıla kadar Arnavutların ekonomik, sosyal, politik ve kültürel gelişimine erişebiliyor. Rönesans Köşkü, orijinal nesneler, belgeler, kitaplar, fotoğraflar, ulusal bayraklar, silahlar, banknotlar ve diğer kültürel nesnelerle en zenginlerden biridir. Nesnelerin çoğu Arnavutların milli tarihi ve kültürüne özgüdür. 19. yüzyılın ortasından 1912’ye kadar geçen sürede köşk vitrinlerinde sergilenen nesneler. Ulusal değeri olan bir nesne, Bulgaristan’daki Sofya kolonisinin vatanseverlik toplumunun “Arzuları” nın bayrağıdır. Ziyaretçiler, Arnavutluk ulusal ideolojisi Sami Frasheri’nin (1825-1904) en önde gelen ideologlarından biri olan masaya ve orada bulunan kitap koleksiyonuna yakından bakma fırsatına sahip. Antifaşist bölgesi, 220 nesnesiyle, 1920’de Vlora Savaşı’ndan başlayıp 1945’te II. Dünya Savaşı’nın sonuna kadar olan olayları yansıtıyor. 1920’lerde ve 30’larda yaşayan birçok Arnavut entelektüelinin faşizmin İtalya’daki iktidara karşı tepkisine tepki gösterdiğini gösteriyor. . Kronolojik olarak pavyon, 7 Nisan 1939’da Arnavutluk’ta faşist rejimin kurulması ve örgütlü anti-faşist direnişin başlangıcıyla ilgili devam eden olayları gösteriyor. İspanya Savaşı’na katılan Arnavut gönüllüleri de bu köşkte yer alıyor. Faşizme ve Nazizme karşı savaşta hayatlarını veren ulusal şehit ve kahramanlardan birçok emanet vardır. Arnavutluk’taki güçlü (İngiliz, Sovyet ve Amerikalı) müttefiklerin ve misyonlarının katkısına özel önem verilmiştir. Bu köşkte, Arnavut halkının derin hümanizminin bir ifadesi olan savaş sırasında Yahudi nüfusunun desteğini, korunmasını ve korunmasını yansıtan belgeler de var. http://www.mhk.gov.al/?lang=enGiriş Ücreti: 200 LEK Ziyaret Saatleri:10.00-17.00

Ulusal Güzel Sanatlar Müzesi

Ulusal Güzel Sanatlar Müzesi, Kültür Bakanlığı denetiminde Arnavutluk’un Tiran kentinde bulunan bir sanat müzesidir. 5000’in üzerinde eser olan müze 1946 yılında kurulmuştur. Kurumun başlangıcı, bir grup Arnavut sanatçı ve 1946 Sanat Komitesinin çabalarına kadar izlenebilir. Pinakoteka, ülkedeki ilk güzel sanatlar kurumuydu. Yoğun ve yoğun çabaların ardından, Sanat Galerisi 11 Ocak 1954’te halka Tiran’da resmen açıldı. Galeri iki ana yönde çalıştı: kalıcı koleksiyon sergileme ve Arnavut ve yabancı sanatçıların geçici sergilerini açma. Güzel sanatların gelişimi ve sergilenmesi ve yeni kazanımların yeni vizyonları, Galeri’nin hizmetindeki sanat eserlerinin sayısını arttırdı ve daha büyük ve daha işlevsel yeni bir binaya olan ihtiyacı ortaya çıkardı. Yeni mekan 29 Kasım 1974’te açıldı. “Ulusların Şehitleri” Bulvarı üzerinde bulunuyordu ve bugün Ulusal Sanat Galerisi’nin bulunduğu binadır. Bu yeni açılış, yeniden yapılanma ve sanatsal etkinliklerle ilgilenen birkaç bölümden oluşan bir idari yapı oluşturulmasını içeren ilk yeniden inşa etme programıdır. Bu zamana kadar yeni galerinin fonu 340 sanat eserini ve arşivleri 240 kayıtlı sanatçıyı saydı. Bu andan itibaren Sanat Galerisi, Arnavutluk’taki sanat eserlerini sergileyen, muhafaza eden, inceleyen, geri yükleyen, yayınlayan, belgeleyen ve arşivleyen tek ve en önemli ulusal kurum olarak işlev görmektedir.

2009 ve 2010 yıllarında Ulusal Sanat Galerisi, özgün mimari projeyi mümkün olduğunca korumayı amaçlayan iç mekanların niteliksel olarak yeniden yapılandırılmasından oluşan bir dizi önemli özel ve kamu yatırımları ile önemli yenileme çalışmaları yaptı. Ulusal Galeri’nin ana yeniden yapılanmasının bir parçası olarak, Mayıs 2009’da da, Arnavut ve uluslararası halkı her ne olursa olsun daha fazla yaymak için kültürel konular hakkında daha iyi bir yayılım, eğitim ve bilgi edinmeyi amaçlayan yeni bir görselleştirme konseptiyle kalıcı bir koleksiyon sergiliyor. Bugün Ulusal Galeri 5000’in üzerinde eseri koruyor / saklıyor. Sosyalist Gerçekçilik sanatına odaklanan kalıcı koleksiyonun yanı sıra, ünlü Arnavut sanatçıları, uluslararası sanatçılar ve önemli koleksiyonlar Ulusal Sanat Galerisi’ndeki farklı sergilerin bir parçası oldu. NGA etkinliklerinin önemli bir politikası da birçok çocuğun ve öğrencinin katıldığı eğitim programlarıdır. Ulusal Galeri ziyaretçileri, Arnavut görsel sanatıyla ilgili daha fazla bilgi edinmek için etkinliklerin ve sergilerin zengin programının keyfini çıkarma fırsatına sahiptir. http://galeriakombetare.gov.al/en/home/Giriş Ücreti: Yetişkin/Öğrenci 200/100 LEK Ziyaret Saatleri: 09.00-19.00

Bunk Art2

BUNK’ART 2, kolektif hafızanın korunmasına ve o rejimin dehşeti de dahil olmak üzere komünist rejimin hikayesini anlatmaya odaklanan tarihi-kültürel bir projenin ikinci aşamasıdır. Proje Kasım 2014’te, diktatör Enver Hoxha’nın atom sığınağında Tiran’ın eteklerinde yer alan bir video müzesi sergisi olan BUNK’ART 1’in halka açılmasıyla başladı. 19 Kasım 2016’da başkent merkezinde BUNK’ART 2 açılmıştır. BUNK’ART 1, Arnavut komünist ordusunun tarihine ve rejim sırasında Arnavutların günlük yaşamlarına adanmış olsa da, Bunk’Art2, 1912’den 1991’e kadar Arnavutluk İçişleri Bakanlığı’nın tarihini yeniden inşa ediyor ve “ Sigurimi ”, Enver Hoca’nın rejiminin kullandığı sert zulüm silahı olan politik polis. BUNK’ART 2, komünist terör mağdurlarına adanmış ilk büyük video müzesi sergisidir. BUNK’ART projesinin yaratıcısı ve genel küratörü İtalyan gazeteci Carlo Bollino’dur. Tarihsel araştırma kadrosu, gazeteci Admirina Peçi tarafından yönetilmektedir. BUNK’ART projesi Arnavut STK’sı “Qendra Ura” tarafından desteklenmektedir. İçişleri Bakanlığı tüneli 1981 ve 1986 yılları arasında inşa edildi ve komünist rejimin 70’lerin başında başlayan ve binaya açılan bunkerizasyon projesi kapsamında gerçekleştirdiği en son “harika eserlerden” biri olarak görülebilir. ülke genelinde çeşitli ebatlarda 175.000 adet bunker. Bunkerler üç inşaat tipinde idi: dağlık alanlar, binalar ve çukurlar. İçişleri Bakanlığı sığınağı “çukur” türündedir, aslında binaya yakın büyük bir çukur açan İnşaat Şirketi 10 (gizli sığınakların yapımı ile ilgilenen İnşaat Bakanlığı müdürlüğü) tarafından yaratılmıştır. İçişleri Bakanlığı (İtalyan proje ile 30’lu yıllarda inşa edilen Bakanlık binası): iç mekanların uygulanmasından sonra üst yapı, 240 cm kalınlığa ulaşan kalın bir betonarme katmanla örtülmüş (kalınlıkta olabilir çıkış merdivenleri boyunca görülebilir).

“Objekti Shtylla” kodundaki bu sığınak, 24 odadan, İçişleri Bakanı için ayrılmış bir daireden ve telekomünikasyona adanmış büyük bir salondan oluşuyor. Bu büyüklükteki diğer birçok sığınaklar gibi, bu da olası bir kimyasal ve nükleer saldırıya dayanacak şekilde inşa edilmiştir. Aslında sığınak hiç bir zaman eğitimler için kullanılmadı. Yapımını emreden diktatör Enver Hoxha’nın yanı sıra Başbakan Mehmet Shehu da, ikisinin de sığınağın inşası sona ermeden öldüğü için bittiğini hiç görmedi. Bunkerin girişi ve çıkışı çok yakın bir zamanda yapıldı, çünkü ilk projede tünele giriş sadece Bakanlık içinden mümkün oldu. http://bunkart.al/2/homeGiriş Ücreti: Yetişkin/Öğrenci 500/300 LEK Ziyaret Saatleri: 09.00-16.00 (Pazartesi Kapalı)

Ethem Bey Camisi

Ethem Bey Camii, Tiran’ın merkezindeki meydanda ve saat kulesinin yanında bulunmaktadır. Cami tek kubbeli ve kare planlıdır. Caminin giriş kısmında revaklar bulunmaktadır. Caminin ve revakların iç yüzeyi kalem işi nakışlarla süslüdür. Ethem Bey Camii, Arnavutlukta Enver Hoca’nın başlattığı Çin benzeri komünist uygulama sonucu 1966’da ibadete kapatıldı ve müze haline getirildi. Cami 1990’larda Arnavutluktaki komünist rejim ortadan kalktıktan ve demokrasiye geçildikten sonra yeniden ibadete açıldı. 18. yüzyıldan kalma bir cami. Komünist yönetim altında kapatılan cami, yetkililerden izin almadan 1991 yılında ibadethane olarak yeniden açıldı. 10.000 kişi katıldı ve polis müdahale etmedi. Dışardaki ve revaktaki freskler, İslam sanatında nadir görülen motifleri, ağaçları, şelaleleri ve köprüleri gösterir. İnşaat 1791 veya 1794’te Molla Bey tarafından başlatılmış ve 1819 veya 1821’de Süleyman Paşa’nın torunu olan oğlu Haxhi Ethem Bey tarafından bitmiştir. İnşa edildiği zaman, Tiran’ın tarihi merkezini oluşturan karmaşık binaların bir parçasıydı. Caminin önünde eski Çarşı, doğuda 1614’te inşa edilmiş ve II. Dünya Savaşı sırasında tahrip edilmiş Süleyman Paşa Camii ve kuzeybatıdaki Karapici camii vardı. Sosyalist Halk Cumhuriyeti Arnavutluk’un totaliterliği sırasında cami kapatıldı. 18 Ocak 1991’de, komünist otoritelerin muhalefetine rağmen 10.000 kişi bayrak taşımaya başladı. Bu, Arnavutluk’taki komünizmin çöküşünün başlangıcındaydı. Olay Arnavutluk’ta din özgürlüğünün yeniden doğuşunda bir dönüm noktasıydı. Bugün cami, Tiran Saat Kulesi ile birlikte bir mimari kompleks oluşturmaktadır. Cami gezileri her gün namaz servisi sırasında yapılmamakla birlikte verilmektedir. Ziyaretçiler iç odaya girmeden önce ayakkabılarını çıkarmalıdır. Cami, kuzeyini ve minareyi çevreleyen bir revak olan ibadet salonundan oluşmaktadır. Kuzey tarafında, kare planlı ve eşsiz bir hacme sahip olan ibadet salonunun girişi bulunur. Kubbe ile kaplıdır ve kubbe yarı küreseldir ve penceresizdir. Caminin freskleri ağaçlar, şelaleler ve köprüler; Natürmort resimler İslam sanatında nadirdir.

Dajti Dağı

Tiran’ın doğusunda yer alan 1,613 m yüksekliğinde bir dağdır. Dajti Dağı 1966 yılında bir milli park ilan edildi ve 2006 yılından bu yana yaklaşık 29.384 hektarlık bir alanı bulunmakta olup doğa yürüyüş parkurları bulunmaktadır. Ulaşım için şehir merkezinden Linze tabelalı otobüsle 30 lekaya öncelikle teleferiğe ulaşılıyor ardından teleferik(800 Leka) ile zirveye ulaşılıyor.

Piramit

Tiran’ın en farklı yapısı piramit şeklindeki bu bina. 1988’de Enver Hoca’nın damadı tarafından müze olarak yaptırılan piramit, Arnavutluk’un yeni döneminde konferans merkezi ve sergi halini almış. Zaman zaman olaylara ve taşlamalara maruz kalan bu piramidin çoğu kısmı harabe halinde. Küçük bir kısmı ise Top Channel kanalının yayın merkezi olarak kullanılıyor. Piramidin işlevi şimdilerde gençlerin üzerine çıkması ve kayarak aşağıya inmesi yönünde.

Tanners Köprüsü

18. yüzyıl Osmanlı dönemi Arnavutluk Tiran’da bulunan taş yaya köprüsü. Tabakhane Camii yakınında inşa edilen köprü bir zamanlar Tiran’ı doğu yaylalarla bağlayan Saint George Yolu’nun bir parçasıydı. Yol, şehre hayvancılık ve hayvan üretiminin girdiği yol oldu. Köprü, kasap dükkanlarının ve deri işçilerinin bulunduğu alanın yakınındaki Lanë akımına geçti. Lanë, 1930’larda yönlendirildiğinde köprü, yok olmuştur. 1990’larda köprü yayalar tarafından kullanılmak üzere restore edildi. 8 metre uzunluğunda 2,5 metre yükseliğindedir

Rahibe Teresa Meydanı

Şehrin güney kısmında yer alır ve önemli binalar bu meydanda bulunmaktadır. Meydanda Tiran Üniversitesi, Politeknik Üniversitesi, Sanat Üniversitesi, Arkeoloji Müzesi ve Arnavutluk Araştırmaları Merkezi yer alıyor. Meydan, İtalyan mimar Gherardo Bosio tarafından planlandı ve 1939-1941 yılları arasında Arnavutluk’un İtalyan işgali sırasında, Rasyonel bir tarzda ana Bulvar ile birlikte inşa edildi. Kare ilk yapıldığında, İtalya’nın Victor Emmanuel III onuruna Victor Emmanuel III Meydanı adı verildi. Adı Arnavut Roma Katolik rahibesi, misyoner ve soylu Rahibe Teresa’nın ismi ile değiştirilmiştir.

Saat Kulesi

Kule 1822 yılında Hacı Ethem Bey tarafından yaptırılmıştır ve Ethem Bey Camii’nin yanında yer almaktadır. Kulenin yüksekliği 35 metredir. Saat kulesi Osmanlı Türkleri tarafından yaptırılmış ve başlangıçta Venedik’ten bir çan vardı, bu da her saatin zamanını işaret ediyordu. 1928’de Tiran Belediyesi, mevcut olanın yerini almak üzere Almanya’da yeni bir saat aldı. Saat, II. Dünya Savaşı sırasında bombardımanlarla tahrip edildi ve 1946’da Shkodër’deki bir kiliseden gelen Romen rakamıyla değiştirildi. 1970 yılında, Roma rakamlı saat, Çinli bir saatle değiştirildi. Kule 1981’de ve 1999’da da tadilattan geçti. Kulenin tepesine erişim 1996’dan beri ücretsiz. 2010 yılında Tiran Belediyesi tarafından turistler için yeni bir restorasyon devam ediyor.

Rej the Cloud

Reja bir Japon mimar Sou Fujimoto tarafından tasarlandı. Kurulumun yapısı, beyaz şeffaflık, bir bulut gibi görünen geometrik bir form oluşturur ve galerinin önündeki parkta sis yükseliyormuş gibi görünür. Sakinleşmek, buluşmak, tartışmak için güzel bir yer. Genellikle yaz aylarında, her gece saat 20: 00’de orada film oynayacakları bir açık hava sineması olarak kullanılır. Daha sonra Reja’da farklı film festivalleri düzenlendi. Her nasılsa, canlı ve özel etkinlikler için kamusal alan ve forum görevi görüyor. http://www.reja.al/

Petrelë Castle

Tarihçesi Justinian I’e kadar uzanır. Petrelë Kalesi deniz seviyesinden 329 metre (1.079 ft) yüksektir. Petrelë Kalesi, MS 6. yüzyılda inşa edilmiş bir kule içeren zengin bir tarihe sahiptir. Çok sayıda ziyaretçiyi çeken, Tiran’a yakın turistik yerlerden biri. Tanınmış ahşap yapı bir restoran olan kale, aynı adı taşıyan köyün yukarısındaki kayalık bir tepenin üzerinde tünemiş. İki gözetleme kulesi ile üçgen şeklindedir. İlk zamanlarda eski zamanlarda inşa edilmiş olmasına rağmen, bugünkü bina 15. yüzyıldan kalmadır.

Petrela Kalesi, Kruja Kalesi’nin sinyalizasyon ve savunma sisteminin bir parçasıydı. Kaleler birbirlerine ateşlerle işaret etti. Skanderbeg’in Osmanlılara karşı savaşı sırasında, Petrela Kalesi, Skanderbeg’in kız kardeşi Mamica Kastrioti’nin komutasındaydı. Bugün kalenin içinde bir restoran var. Kale sahası Erzen vadisi, tepeler, zeytinlikler ve çevresindeki dağların manzarasına sahiptir. Tepedeki kulede restaurant bulunmaktadır.

TİRAN Ekonomik Gezi Rehberi

Arnavutluk’un başkenti Tiran, Dünya’nın en ucuz şehirleri listesinde ilk 10’a giren tek başkent. Ayrıca bir başka özelliği de Dünya’nın ilk ateist ülkesi olması.

500 yıl Osmanlı İmparatorluğu’na bağlı kalmış ve Osmanlıdan kopan son toprak parçası Arnavutluk denince akla ilk gelen Arnavut yemekleri olsa da, Enver Hoca’dan ayrıca bahsetmek gerekir. 1946 yılında Arnavutluk’un başına gele Enver Hoca, ülkede köklü değişiklikler yapmıştır. II. Dünya Savaşı sonrasında ülkenin sınırlarını garantilemiş, Stalin döneminde Rusya ile ve Çin ile yakın ilişkiler kurmuştu. Yugoslavya lideri Tito ile arası iyi değildi. Yugoslavya’ya katılmak gerektiğini düşünen muhalifleri idama mahkum etmiş ve ülkenin adeta kapılarını dış dünyaya kapamıştır. Kendi kendilerine yetebilecekleri düşüncesi ile bir süre halkı refaha ulaştırmış ancak sonra tam anlamıyla saçmalamış.. 1985’te vefatından sonra halk resmen bayram etmiş ve hala kendisinden nefret ediliyor..

Tiran’da gezilecek görülecek yerler çok değil, her şey bir caddenin etrafında toplanmış. Bu şehirde bol bol et ve balık yiyebilirsiniz ve aşağıda önerdiğimiz yerlerde arkanıza yaslanıp bu renkli ama bir o kadar da hüzünlü şehri seyredebilirsiniz..

Arnavutluk para birimi: Leke. 1 Leke = 0.062 TL (Ağustos 2018)

Arnavutluk hava durumu: Dört mevsim de yaşanıyor. Ama tavsiyemiz baharda gitmeniz. Çünkü özellikle yazın Balkanlar çok kalabalık.

TİRAN’ A ULAŞIM: TİRAN’ A NASIL GİDİLİR?

Uçak ile: Tiran Havalalanı (Tirana International Airport Nënë Tereza) ile İstanbul ya da Antalya’dan Pegasus ya da THY ile Tiran’a gelebilirsiniz.

Otobüs ile: Arnavutluk’ta ülke içinde otobüs bulabilirsiniz. Fiyatları daha makul ama uzun mesafe için mesela Tiran’dan Saranda’ya gitmek isterseniz 1,000 ila 1,200 lek arasında bir ücret ödemeniz gerekir. Otobüs saatlerini ve nerelere otobüs olduğunu görmek için tıkayın

Minibüs ile: Çok tavsiye edilmiyor. Fiyat ve saat konusunda kendilerince esneklermiş.

Tren ile: Arnavutluk içinde rahatlıkla tren ile seyahat edebilirsiniz. Tren saatlerini ve nerelere tren olduğunu görmek için tıkayın

TİRAN ŞEHİR İÇİ ULAŞIM

Tiran geziniz boyunca araca ihtiyacınız olmayacak. Çünkü Tiran’da gezilecek yerlerin hepsi birbirine yakın. İlla toplu taşımaya bineceğim derseniz 40 Leke’ye bilet alarak 20 tane otobüs hattından birine 06:00-23:00 arasında binebilirsiniz. Tiran’da otobüs garı henüz olmadığından bulduğunuza binebilirsiniz. Ayrıca taksi de bir diğer opsiyon olabilir.

TİRAN’ DA KONAKLAMA: TİRAN’ DA NEREDE KALINIR?

Tregu Çam Bölgesi tercih edilebilir.

TİRAN’ DA KESİNLİKLE YAPILMASI GEREKENLER?

Dajti Dağlarına teleferik ile yolculuk: Tiran’a 25 km uzaklığındaki Dajti Dağı’nda, Balkanlardaki en uzun teleferik yer alıyor. 800 metrenin üstüne kadar çıkıp, Tiran’ı seyredebilirsiniz. Linzi adındaki otobüs ile 30 Lek’e dağa ulaşabilirsiniz. Teleferik yolculuğu 15 dakika sürüyor. Ücreti: 800 Lek gidiş-dönüş. Detaylı bilgi için tıklayın

Taiwan ve B Blok bölgesinde zaman geçirmek: Tiran’ın farklı bir yüzünü görmek ve zamanın akışına kendinizi bırakıp lezzetli yemekler yemek için seçilebilir.

Arnavut yemeklerinden tatmak..

TİRAN’ DA NE YENİR? NE İÇİLİR?

• Elbasan tava ve Tirileçe
• Fergese: Sulu Arnavut ciğeri
• Kaymaçina: Krem kramel
• Arnavut çullaması: Patlıcan oturtması

Ayrıca İtalya ile olan yakın dostluk ve hayranlıkları sebebiyle, burada içeceğini kafe ve yiyeceğiniz makarna, pizzalar kesinlikle harika..

TİRAN’ DA ALIŞVERİŞ: TİRAN’ DAN NE ALINIR?

Çömlek, seramik, gümüş ürünler ve geleneksel kostüm

TİRAN’ DA NEREDE ALIŞVERİŞ YAPILIR?

Toptani Alışveriş Merkezi, Myslym Shyri Caddesi’nden Çam Caddesi’ne alışveriş mağazaları göreceksiniz. Ayrıca tasarım ürümleri içn de B Blok cazip gelecektir.

TİRAN ŞEHİR TURU

Dëshmorët e Kombit Bulvarı (ojinal adı ile Bulevardi Dëshmorët e Kombit)’nı sağlı sollu takip ettiğinizde aslında Tiran’da görülmesi gereken yerleri bitirmiş olacaksınız. Bizim Tiran gezi rehberi için hazırladığımız turumuz, 4 km!

Tiran yürüyüş rotamızın harita görünümü için tıklayınız..

Tiran Ulusal Müze (National History Museum Tirana): Kominist rejimde eziyet çeken insanlara adanmış bir galeri. Eski İllyria’dan Post kominist dönemi kapsayan bir sergi.. Görsel ögelerin neredeyse hiçbirinin İngilizce açıklaması yok. Arnavutluk’un en büyük müzesinde, İskender’in devasal kılıcının bir kopyası..

Opera ve Bale Binası (Tirana Opera & Ballet Theater): İskender Meydanı’ndaki TKOBAP, Arnavutluk’un en büyük tiyatro binası 1953 yılında inşa edildi.

İskender Bey Meydanı (The Skanderbeg Square): 40.000 m2 alana sahip meydan, Arnavutluk’un simgesi. Ulusal kahraman Gjergj Kastrioti (ya da George Castriot, 1405-1468)’ye İskender lakabı, Osmanlı İmparatorluğuna karşı isyana önderlik ettiği için verilmiş. Komünist otoriteleri dahi kendisine saygılarını dile getirmiştir. 11 metre uzunluğundaki atlı heykeli 1968’de ölümünün 500. yıldönümü anısına, Stalin’in heykelinin yerini aldı.

Tarihi Saat Kulesi (Kulla e Sahatit): Camiinin hemen ön tarafında bulunuyor. 1822 yılında Osmanlı mimarisiyle Hacı Ethem Bey tarafından yapıldı. 35 metre yüksekliğindeki kule, yapıldığı dönemde Tiran’ın en yüksek yapısıymış. Kulenin tepesine 90 basamaklı merdivenden çıkıp, şehri seyredebilirsiniz.

Ethem Bey Camii (Et’hem Bej Mosque): Bu camiinin yapımı 1790larda Molla Bey tarafından başlatılmıştır, 1820 yıllarında oğlu Hacı Ethem Efendi tarafından tamamlanmıştır. Komünist rejimi sırasında kapalı kalmıştır,  18 Ocak 1991 yılında ise izin alınmadan ibadete tekrar açılmıştır. 10.000 kişi yürüyüşe geçtiğinde, polis onları durdurmamış. O gün Arnavutluk’un din özgürlüğünün mihenk taşı olmuş. Camiide İslami sanattan farklı olarak, dışında renkli freskler ve kemer altlarında ağaç, şelale ve köprü motifleri yer alıyor.

Tiran Belediye Binası (Tirana City Hall): Ethem Bey Camii’nin hemen yanında belediye binası

Kaplan Paşa Türbesi (Tyrbja e Kapllan Pashes): Ethem Efendi Camii’sinin arkasında yer alan türbe,  1948 yılında Arnavutluk hükümeti tarafından birinci derece kültürel yapı olarak sınıflandırıldı.

Parlamento ve Başbakanlık Binaları (Albanian Parliament): Arnavutluk’un tek meclisi olan parlamentosu

Rruga Murat Toptani: Parlemento Binası ve Ulusal Sanat Galerisi arasındaki yaya yürüyüş yolu

Tanner’s Bridge: 18. yüzyılda Osmanlı zamanında yaptırılan yayalar için olan köprü bir zamanlar,Tiran’ı şehrin doğusuna bağlayan an bağlantı yolu olarak kullanılıyormuş. Lava Nehri üstünden pazarlara sebze meyve taşımacılığı yapılıyormuş.

Piramida (Kültür Merkezi): Enver Hoca’nın eski anıt mezarı.. Halkın Enver Hoca’ya olan düşmanlığından dolayı günümüzde kullanılmıyor. Hatta satışa çıkarılmış ama alan olmamış. Piramidin önünde Barış Çanı yer alıyor. Çan 1990’lardaki çatışmalardan kalan mermiler ile yapılmış.

Tiran Kongre Sarayı (Palace of Congress): Komünizmin son zamanlarında Arnavutluk İşçi Partisi’nin kongrelerine ev sahipliği yaparken, günümüzde her sene düzelenen Festivali i Këngës and Kënga Magjike ve Tiran Kitap fuarı başta olmak üzere festival, konser ve etkinlik alanı olarak kullanılıyor. 2100 oturma kapasitesine sahip büyük salonun yanı sıra, üç tane küçük salon da bulunuyor.

Tiran Ulusal Arkeoloji Müzesi (National Archaeological Museum): Rahibe Teresa Meydanı’nda yer alan ve 1948’de açılan müze, II. Dünya Savaşı’ndan sonra açılan ilk müze olma özelliğine sahip.

Rahibe TeresaMeydanı (Mother Teresa Square, ordinal adıyla Sheshi Nënë Tereza): Tiran’ın ikinci büyük meydanı. Adını, Arnavut- Hint kökenli, 1979’da nobel ödülüne layık görülen Roma Katolik rahibesi’nden alıyor. Rahibe Teresa 4 Eylül 2016 yılında azizlik mertebesine ulaşmıştır. 19 Ekim Arnavutluk’ta Rahibe Terasa Günü olarak resmi tatildir. Meydanın güney doğusunda Rahibe Terasa heykeli yer alır.

Tiran Cumhurbaşkanlığı Köşkü (Presidential Palace of Tirana): Eksiden Kraliyet Sarayı olarak kullanılan köşk, günümüzde Palace of Brigades olarak anılıyor. Kraliyet Bahçesi güzel peyzajıyla dikkat çekiyor.

Blok Bölgesi (BLLOKU): Taiwan’nın karşısında yer alan bölge, Tiran’ın en hareketli ve popüler eğlence yerleri olarak geçiyor. Tiran’ın en iyi kafe, bar, restoran, gece kulüpleri burada yer alıyor. Özellikle gece hayatı ve mola vermek için tercih edebilirsiniz. B Bölgesi, diktatör Enver Hoca’nın villasının bulunduğu bölgeydi. Onun hükümetinde bu bölge, sadece devlet memurlarının girebildiği bir alandı. 1991 yılında B Blok halka açılıca insanlar buraya akın etmiştir.

Enver Hoca’nın Evi: B Blok’ta yer alan üç katlı sade villada Enver Hoca seneler boyunca yaşamıştır. 1985 yılında ölümünden sonra eşi bir süre daha yaşamaya devam etmiştir. Ev halka kapalıdır.

Post Bllok Tirana (Postblloku = Checkpoint): Arnavutluk Komünist izolasyonunun dahası Hoca rejiminde politik mahkumların, artistik bir yerleştirme olarak düşünülmüştür. anısına yapılmıştır. Eski muhaliflerden Fatos Lubonja ve sanatçı Ardian Isufi tarafından yaratılmış.

Taiwan ve Rinia Parkı: Modern yapısıyla dikkat çeken bina, yeme içme ve alışveriş için farklı yerlere sahip. 2000 yılında düzenlenen Rinia Parkı manzarasıyla mola vermek için ideal bir konuma sahip.

Eğer vaktiniz varsa ve biraz doğaya karışmak isterseniz önerimiz;

• Great Park of Tirana ya da National park ve Artifical lake: Tiran’ın güneyinde, Rahibe Teresa Meydanına yakın parkta suni göl, botonik bahçe, yürüyüş alanları, hayvanat bahçesi ve Arnavutluk tarihinde yer etmiş kişilerin heykelleri bulunuyor.
• Park of Farka Artificial Lake: Birçok spor aktivitesi yapabilen, tiranlıların boş zamanlarında gittikleri doğa alanı.
• Paskuqan Park (Parku Paskuqan): Tiran’ın kuzeyinde yer alan park Avrupa standartlarına uygun olsa da hala baki.. Limon, portakal, kiraz gibi birçok ağaç çeşidini yanında, yürüyüş yolu, çiçek bahçeleri, oyun alanları yer alıyor.

TİRAN’ DA EĞLENCE VE GECE HAYATI

B Blok bölgesindeki kafe, bar, gece kulüpleri Tiranlıların tercihi.. Ayrıca Sky Tower Oteli‘nde 360 derece kafesinden Tiran panoromik manzarasını izlerken bir şeyler yudumlayabilirsiniz.

TİRAN YAKININDA GEZİLEBİLECEK DİĞER YERLER: ALTERNATİF TURLAR

• Petrela Kalesi: Tiran’a 15 km uaklığındaki kale, Elbasan yolunda yer alıyor.
• Pellumbas Mağarası: 300.000 yıl öncesine ait insanlara at kalıntıların olduğu mağara, dağın 350 metre derinliğinde bulunuyor. II. dünya Savaşı’nda sığınak olarak kullanılmış.
• Spille Plajı: Durrës’in güneyinde 3 km uzunluğundaki kumsal.
• Durrës: 30 dakikada bir kalkan otobüslerle roma ve Bizans mirasına sahip bu Adriyatik liman şehrini ziyaret edebilirsiniz. 2. yüzyıldan kalan, 20.000 oturma kapasitesiyle Balkanların en büyük amfitiyatrosu şehrin özellikle görülmesi gereken yerlerinden.
• Kruja: Yani Akçahisar.. Tiran’ın 20 km kuzeyinde Arnavutluk’un ilk başkenti aynı zamanda İskender Bey’in de memleketi..

TİRAN GEZİ NOTLARI

• Bir şekilde dil sorununu beden dili ile halledebilirsiniz. İngilizce biliyorlar ama biraz kafa göz anlatmak gerekiyor.
• Yan kesiciler çok deniyor Biz bir sorunla karşılaşmadık ama siz dikkatli olun.

Tiran, Arnavutluk’un başkenti ve aynı zamanda ülkenin bilim, kültür ve sanat merkezi. Dajti Dağı eteğinde, düz bir ovada kurulu olan Tiran’ın içinden batıdan doğuya uzanan Lana Nehri geçiyor. Yunancada ‘mutlak güç sahibi yönetici’ anlamına gelen Tiran, komünizmin ardından modern dünya ile bütünleşerek yeni yatırımlarla Avrupa etkisinin görüldüğü bir atmosfere sahip oldu.

Komünizm döneminde hızla büyüyen Tiran, geniş caddeleri ve meydanlarının yanı sıra Komünist dönemin izlerini bir arada sunan bir atmosfere sahip. Nüfusunun büyük bölümü Müslüman olan ülke, yemyeşil dağları, enfes doğal güzellikleri ve tarihi rotalarıyla görülmeye değer. Adriyatik sahillerinden yalnızca 52 km içeride.

Tiran Gezi Rehberi

Tiran, resmi adı Arnavutluk Cumhuriyeti olan Arnavutluk’un başkenti ve en büyük şehri. Uzun yıllar Osmanlı İmparatorluğu egemenliğinde kalan Tiran, 1920’de bağımsızlığını ilan eden Arnavutluk’un başkenti oldu.

Osmanlı İmparatorluğu’nun bölgeye hakim olduğu dönemde İşkodra eyaletine bağlı küçük bir köy olan Tiran, 1912’de Osmanlı’nın elinden çıktı ve 1925’te Arnavutluk’un başkenti ilan edildi. Osmanlı Paşası Süleyman Bey tarafından 1614’te kurulan şehir, 1990’daki rejim değişikliğinden sonra hızla artan nüfusu ile Balkanların en büyük kentlerinden birine dönüştü.

Tarihi geçmişi MÖ 2,000’lere uzanan kentin ilk yerleşimcileri İliryalılar. Tiran tarih boyunca Roma, Bizans İmparatorluğu, İtalya ve Osmanlı İmparatorluğu egemenliğine girmiş. 500 yıl Osmanlı idaresinde kalan şehir, 1946’daki sosyalist devrimle dış dünyaya kapılarını kapamış.

Arnavutluk’un çok partili sisteme geçtiği 1991’de, Komünist Parti iktidardan uzaklaşınca Tiran’ın kapıları dünyaya yeniden açılmış. Kamu kurumları ve özel üniversitelere ev sahipliği yapan kent, ülkenin siyasi, ekonomik ve kültürel yaşam merkezi.

Komünist rejimin yıkılmasıyla yer değiştiren nüfusun zengin kesimi Tiran’ın merkezinde yaşarken, çevresindeki düşük ekonomik gelire sahip insanların yaşadığı ve gelişmekte olan bölgelerde ise altyapı sorunu yaşanıyor.

Başkent oluşunu takip eden yıllarda açılan tarih ve arkeoloji müzeleri, ulusal sanat galerisi, uluslararası kültür merkezi, halk kültür sergi salonu ve doğa bilimleri müzeleri, üniversiteler, kamu kurumları ve uluslararası havalimanı ile ülkenin kültürel, siyasi, ekonomi ve sanayi merkezi haline gelmiş.

Arnavutça Arnavutluk’ta konuşulan en yaygın dil. Tiran’da Makedonca ve Sırpça da biliniyor. Şehrin nüfusu 500 bin. Tiran, Türkiye’den 1 saat geride. Arnavutluk para birimi Arnavutluk Leki.

TİRAN’A GİTMEK İÇİN NE GEREKİYOR
Arnavutluk’a gitmek için vize gerekmiyor. Türkiye’den araçla gitmeyi düşünüyorsanız Yunanistan üzerinden gideceğinizden Yeşil Pasaport sahibi olmanız ya da Schengen vizesi almanız gerekiyor. Schengen Vizesi Nasıl Alınır, Vize Nasıl Alınır ve Vize Ücretleri Ne Kadar blog yazılarıma göz atın.

Pasaportunuz yoksa Pasaport Çeşitleri ve Pasaport Başvurusu Nasıl Yapılır yazılarımı okuyun. Yurt dışına çıkarken yurtdışı çıkış harcı ödemeniz gerekiyor. Vizesiz Balkan Turu ve Vizesiz Gidilecek Balkan Ülkeleri yazıları ile rotanızı hazırlayabilirsiniz. Detaylı hazırladığım Vizesiz Ülkeler Listesi blog yazıma göz atın.

Daha uygun ve verimli bir Tiran tatili yapmanız için Seyahat Rehberi kategorisindeki uygun otel nasıl bulunur, vize/pasaport, hayat kurtaran akıllı telefon uygulamaları blog yazılarına göz atın.

TİRAN NEREDE 📍
Tiran, Avrupa ülkesi Arnavutluk’un başkenti. Arnavutluk, aynı zamanda bir Güneydoğu Avrupa ve Balkan ülkesi. Adriyatik Denizi kıyısı boyunca uzanan Arnavutluk’un tam merkezinde yer alan Tiran’ın denize kıyısı yok.

TİRAN’A NASIL GİDİLİR ✈️
Arnavutluk’un tek uluslararası havalimanı olan Tiran Uluslararası Havalimanı, kentin 11 kilometre dışında bulunuyor. Türk Hava Yolları ve Pegasus Hava Yolları’nın direkt seferleriyle İstanbul-Tiran arası yaklaşık 1.5 saat sürüyor. Denize kıyısı bulunmadığından limanı olmayan Tiran’da deniz yolu trafiği hemen yanındaki kıyı Dıraç Limanından yapılıyor.

İstanbul’dan 20 saat süren karayoluyla da Tiran’a ulaşım mümkün. Bunun dışında yorucu aktarmalar yaparak Tiran’a trenle ulaşım da mümkün.
Tiran’a havayoluyla ulaşım: İstanbul Havalimanı’ndan Türk Hava Yolları, İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanından ise Pegasus Hava Yolları’nın Tiran’a direkt uçak seferleri var. İstanbul-Tiran uçuş süresi 1,5 saat.

Tiran Havalimanından şehir merkezine ulaşım: Tiran Havalimanı, kent merkezine 11 km uzaklıkta yer alıyor. Tiran Havalimanından şehir merkezine otobüs, taksi, araç kiralama ya da özel transfer aracıyla ulaşılabiliyor. Havalimanından kalkan Rinas Ekspresi otobüsü şehir merkezine ulaşım için en ekonomik yöntem.

Tiran’a karayoluyla ulaşım: Türkiye’den Tiran’a uçak dışındaki ulaşım alternatifi otobüsler. İstanbul’dan Tiran’a düzenli otobüs seferleri var. Jadran, Karaçi, Ekspress Tur, İstanbul Turizm, Alpar Turizm ve Vardar Turizm İstanbul ya da Bursa çıkışlı olarak düzenli seferlere sahip.

Türkiye’den Tiran’a giden otobüsler Yunanistan ya da Bulgaristan olmak üzere 2 ayrı rota kullanıyor. Her iki rota için de Schengen ya da Bulgaristan vizenizin (transit vize) olması gerekiyor.

Tiran’dan ülkenin tüm şehirlerin otobüs seferleri var. Dogana denilen Regional Bus Terminal – South Albania (South Interurban Station at Dogana) istasyonundan diğer şehirlere geçebilirsiniz.

Tiran–Durres : Sabah 06.30’dan akşam 19.30’a kadar her yarım saatte bir
Tiran–Fier : Sabah 06.30’dan akşam 17.30’a kadar her yarım saatte bir
Tiran–Vlore : Sabah 05.30’dan akşam 17.30’a kadar her yarım saatte bir
Tiran–Berat : Sabah 06.30’dan akşam 17.30’a kadar her yarım saatte bir
Tiran–Gjirokaster : 06.45, 8,9,10,11,12,13, 14.30, 15.30 ve 16.30’da
Tiran–Sarande : 7,8,9.30,10.30,12.30 ve 16.00’da
Tiran–Himare : Sabah 06.15, 08.30 (sadece yazın) ve 13.00
Tiran–Permet : 6.30, 7.30, 12.30, 14.00 ve 17.00

✈️ Ucuz Uçak Bileti Nasıl Alınır
✈️ Uçak Bileti Kampanyaları Nasıl Bulunur
✈️ Türkiye’nin En İyi Online Uçak Bileti Satış Siteleri
✈️ En Ucuz Uçak Bileti Ne Zaman Alınır

Tiran Gezilecek Yerler 📌

Halen büyük bir çoğunluğu Müslüman olan kent nüfusuna, komünizmden sonra Katolik ve Ortodoks vatandaşlar da dâhil olmuş. Bektaşiliğin Avrupa’daki merkezi olduğu söylenen Tiran’da pek çok cami ve kiliseyi bir arada görebilmeniz mümkün. Bunların başında komünist dönemde kapalı kalan Ethem Bey Camii ve Dajti yolu üzerindeki Bektaşi Tekkesi’nde yer alan türbeler geliyor.

Kentin tarihinde önemli yeri olan Bizans İmparatorluğu’nun bazı izleri bugün de görülebiliyor. İmparator Justinian’ın yaptırdığı Petrela Kalesi bunlardan biri. Arkeoloji Müzesi, Botanik Bahçesi, Dajti Milli Parkı ve Kruja kasabası gezilecek diğer yerler arasında.

Tiran‘da şehrin kalbi İskender Bey Meydanı. Meydanın çevresi müze, opera binası, kafe, restoran ve mağazalarla çevrili. Binden fazla Osmanlı eserinin bulunduğu Arnavutluk’ta bu eserlerin bir kısmı Tiran’da. Ethem Bey Camii, Taner Köprüsü, Saat Kulesi ve Kaplan Paşa Türbesi Osmanlı’dan yadigar. Piramit Kültür Merkezi, kentin buluşma noktalarından.

1. İskender Bey Meydanı

Kentin en büyük meydanı olan İskender Bey Meydanı (Skanderbeg Square), çevresindeki pek çok görülmeye değer yapıların da bulunduğu bir bölge. Arnavutluk’un halk kahramanı İskender Bey’in Heykeli başta olmak üzere meydanda çok sayıda sembol yapı bulunuyor. Meydanın çevresinde görebileceğiniz yapılar arasında Avrupa Birliği Parkı, Ethem Bey Camii ve Saat Kulesi, Opera Binası ve Ulusal Tarih Müzesi yer alıyor.

2. Ethem Bey Camii

Ethem Bey Camii, Arnavutluk’ta İslamiyet’in en önemli sembollerinden biri olarak kabul ediliyor. Yapımı 1823’te tamamlanan ve Tiran’da tarih boyunca inşa edilen 8 büyük camiden günümüze ulaşmayı başaran tek yapı olan Ethem Bey Camii, sahip olduğu sanat ve mimari değerinden dolayı II. Dünya Savaşının ardından kültürel anıt ilan edilmiş.

Tiran’da yaşayan önemli siyasetçi Hacı Ethem Bey tarafından yaptırılan cami sahip olduğu duvar resimleri ve bezemeleriyle ünlü. Cami ibadet saatleri dışında ücretsiz bir şekilde ziyaret edilebiliyor.

3. Saat Kulesi

Ethem Bey Camii’ni yaptıran Hacı Ethem Bey’in Tiran’a kazandırdığı bir başka eser de Tiran Saat Kulesi (Kulla e Sahatit). Ethem Bey Camii’nin yanı başında yer alan saat kulesi 35 metre yüksekliğinde. 1822’de yaptırılan Saat Kulesi, Tiran’ın en önemli sembol yapıları arasında gösteriliyor.

4. Ulusal Tarih Müzesi

Yalnızca Tiran’ın değil Arnavutluk’un da en büyük müzesi olan Ulusal Tarih Müzesi (Muzeu Historik Kombetar), 1981’de belediye binası yıkılarak yerine inşa edilmiş. Müzenin ön tarafındaki Arnavutlar isimli anıt ise Arnavutluk tarihinin gelişimini temsil ediyor. Müzede Arnavutluk’un günümüzdeki topraklarında bir dönem hüküm süren İlirya uygarlığına ait arkeolojik eserler sergileniyor.

Ayrıca Roma ve Helenistik dönem buluntuları, İskender Bey’in eşyaları, Arnavutluk’un Osmanlı İmparatorluğundan bağımsızlık süreci ve yakın dönem ülke tarihine ait kesitlerin sergi salonları bulunuyor. Salıdan cumartesiye 10.00-17.00, pazar günleri ise 09.00-14.00 arası ziyarete açık. Müze, pazartesi günleri ziyarete kapalı. Giriş ücreti 200LEK.

5. Ulusal Sanat Galerisi

Ulusal Sanat Galerisi (Galeria Kombëtare e Arteve), 5 binden fazla esere ev sahipliği yapan, Arnavutluk’un en büyük sanat müzesi. 1946’da ziyarete açılan galeride sosyalist gerçekçilik sanatına odaklanan kalıcı koleksiyonun yanı sıra Arnavutluk’un ünlü sanatçıları ve uluslararası sanatçıların eserleri sergileniyor. Galeride haftanın belirli günleri gençler ve çocuklar için uygulamalı eğitim programları düzenleniyor.

Ulusal Sanat Galerisi ziyaret saatleri salıdan cumartesiye 10.00-18.00. Ulusal Galeri, pazartesi günleri ziyarete kapalı. Ulusal Sanat Galerisi giriş ücreti 200ALL, indirimli bilet 60ALL.

6. Yeni Çarşı (Pazari i Ri)

Yeni Çarşı (Pazari i Ri), Tiran’ın eski kent merkezinin en eski mahallelerinden biri. Osmanlı Dönemi’nden kalan tarihi Kokonozi Camii’nin de yer aldığı mahalle ismini mahallede yer alan pazar yerinden alıyor. Yeni Çarşı olarak bilinen ve haftanın her günü 08.00-15.00 saatleri arasında hizmet veren pazar yerinde Tiran’ın çevresinde yerel olarak yetiştirilen çeşitli taze meyveler, sebzeler, balık ve et, bölgesel Arnavut şarabı ve rakı gibi farklı ürünler satılıyor. Çarşının etrafında çok sayıda kafe, restoran ve mağaza bulunuyor.

7. Enver Hoca Piramidi

Enver Hoca Piramidi olarak da bilinen Tiran Piramidi, 14 Ekim 1988’de Arnavutluk’u II. Dünya Savaşı’nın ardından 1985’e kadar yöneten Enver Hoca’yı anmak üzere müze olarak ziyarete açıldı. Enver Hoca Müzesi olarak Enver Hoca’nın damadının tasarladığı bina, Arnavutluk’un 1991’de demokrasiye geçmesinin ardından sergi merkezi ve konferans salonu olarak düzenlendi. Enver Hoca Piramidi’ni haftanın 7 günü 10.00-17.00 saatleri arasında ücretsiz ziyaret edebilirsiniz.

8. Blok

Küçük bir şehir olan Tiran’ı yürüyerek gezmek mümkün. Yorulursanız, cıvıl cıvıl Tiranlı gençlerle dolu olan Taiwan yakınlarındaki Rinia Parkı hoşça vakit geçirebileceğiniz, soluklanabileceğiniz bir yer. Mart ayında Tiran’da bulunuyorsanız, Yaz Festivali gibi burada düzenlenen etkinliklere katılabilirsiniz.

Taiwan Bölgesi’nin karşısında yer alan Blok, Günümüzde kentin en popüler yeri olmasına karşın komünist parti zamanında yasaklı bir yer olarak biliniyor. Tiran’ın elit restoranlarının, en lüks alışveriş merkezlerinin bulunduğu bölgede, kafe ve barlar ile renkli gece hayatı Blok’ta yer alıyor.

9. Bunk’Art

Arnavutluk’un yakın tarihinde en önemli siyasetçilerden biri olan Enver Hoca’nın II. Dünya Savaşı’nın ardından ülkeye yapılabilecek olası bir nükleer saldırıya karşı savunma amacıyla inşa ettirdiği Bunk’Art, ülkede bulunan irili ufaklı 160 binden fazla sığınak içerisinde en görkemlisi.

Dajti Dağı’nın altına oyulan Bunk’Art’a Enver Hoca yaşamı boyunca yalnızca 2 kez gitmiş. Kimyasal saldırılara karşı mükemmel bir biçimde tasarlanan sığınak dış dünya ile bağlantıyı tamamen koparan, birçok oda ve toplantı odalarından oluşuyor.

Sığınağın odalarındaki sergilerde Arnavutluk’un II. Dünya Savaşı öncesi, savaş sırasındaki durumu ve savaş sonrasındaki konumuyla ilgili tarihi bilgiler, Enver Hoca yönetimindeki Komünizm yılları anlatılıyor. Bunk’Art ziyaret saatleri 09.00-16.00. Pazartesi ve salı günleri ziyarete kapalı. Bunk’Art giriş ücreti 500 LEK.

10. Bunk’Art 2

Bunk’Art 2, Tiran kent merkezinde İçişleri Bakanlığı için nükleer saldırılara karşı bir sığınak olarak 1980’li yıllarda inşa edilmiş. İçerisinde yer alan galerilerde Arnavutluk’un jandarma teşkilatı ve Enver Hoca’nın göreve gelmesiyle kurulan istihbarat örgütü Sigurimi’nin faaliyetlerini anlatan sergiler bulunuyor.

İçişleri bakanına ayrılan özel odanın da yer aldığı sığınak Arnavutluk tarihinin en önemli yansımalarından biri. Bunk’Art 2 ziyaret saatleri 09.00-18.00. Sığınak, haftanın 7 günü ziyarete açık. Bunk’Art 2 giriş ücreti 500 LEK

11. Dajti Dağı

Tiran’ın kuzeydoğusunda, kentin bu bölgedeki sınırlarını oluşturan Dajti Dağı, milli park olarak doğal güzellikleriyle öne çıkan bir bölge. Teleferikle 15 dakikada ulaşılan milli parkta ata binme, ATV gezileri ve tüfekle balon vurma gibi farklı etkinlikler yapılıyor. Milli parkın Tiran manzarası da görülmeye değer.

Dajti Yolu üzerindeki Bektaşi Tekkesi ve Kaplan Paşa Türbesi de görülmesi gereken diğer yapılar arasında. Dajti Dağı Milli Parkı ziyaret saatleri 09.00-18.00. Milli park, haftanın 7 günü ziyarete açık. Dajti Dağı Milli Parkı giriş ücreti teleferik dahil gidiş-dönüş 800ALL.

Bize yabancı olmayan Arnavutluk mutfağının en çok tüketilen yöresel Tiran yemeklerinin başında, kiremit kebabı, börek tatlısı, güveç, patlıcanlı Arnavut salatası, Arnavut ciğeri ve Elbasan tava geliyor. Şehirde dünya mutfaklarından lezzetler sunan çok sayıda restoran ve fast food zincirinin şubeleri de var.