lebbeyk duasının anlamı / Telbiye Duası Okunuşu ve Anlamı

Lebbeyk Duasının Anlamı

lebbeyk duasının anlamı

Labbeyk Suresi T&#;rk&#;e, Arap&#;a Okunuşu Ve Anlamı: Labbeyk Allah&#;mme Labbyek Duası Faziletleri Ve Faydaları (Tefsir Ve Diyanet Meali Dinle)

 Lebbeyk Duası Türkçe ve Arapça Okunuşu

 Lebbeyk duasının okunuşu şöyledir; Lebbeyk Allahümme lebbeyk, lebbeyke la şeriyke leke lebbeyk, innel hamde vel nimete lekevel mülk, la şeriyke lek. Şeklinde Türkçe yazılarak Arapça harfler ile okunmaktadır.

 Lebbeyk Duasının Anlamı

 Lebbeyk duasının Türkçe anlamı şöyledir; Rabbim davetine sözüm ve özümleme tekrar edip emrine boyun eğdim. Rabbim davetine icabet boynumun borcudur. Senin eşin ve ortağın yoktur. Rabbim bütün varlığımla sana yöneldim.

 Lebbeyk Duasının Faziletleri ve Faydaları

 Lebbeyk duası yani Telbiye okumak ihrama girerken bir kez okumak farz birden fazla yüksek sesle okumak ise sünnet kabul edilmektedir. İhrama niyet ve Telbiye duası ile başlamaktadır. Telbiyenin hac ve umre sırasında çok söylenmesi vaktin boşa geçirilmemesi anlamına gelmektedir. Telbiyenin az söylenmesi ise malayani yani gereksiz konuşmaların çok yapıldığı anlamına gelmektedir.

 Lebbeyk duası anlamı ve faziletleri çok değerli bir duadır. Özellikle hac ve Umre yaparken okunması hadis ve sünnet kaynaklarında çok tavsiye edilmektedir.

 Lebbeyk duasını okuduktan sonra Hazreti Peygambere salavat getirip dileğini Allahu Tealadan istemek oldukça faziletli ve dileklerin olmasına vesile olmaktadır. Lebbeyk zikri özel gün ve gecelerde çok okunması gereken ve okunması günahların affına vesile olabileceği için tavsiye edilen bir zikirdir.

 Lebbeyk zikri özellikle arefe ve bayram günlerinde okunması faziletli bir zikirdir.

 Lebbeyk zikri hac ve umre ziyaretlerinde okunmasının yanında kişinin imanını arttırmak için de sesli okunduğunda faziletli bir zikirdir. Lebbeyk zikri sesli okunduğunda bayanların seslerini yükseltirken erkeklerin duymayacağı şekilde zikretmesi erkeklerin ise daha çok sesli okumaları tavsiye edilmektedir.

 Lebbeyk zikrini okumak günlük sıkıntı ve stresten uzak kalmaya ve zalimin zulmünden korunmaya vesile olmaktadır. Lebbeyk zikri Allahu Tealaya teslimiyeti arttırması bakımından faziletli bir zikir olarak bilinmektedir.

 Lebbeyk zikri okunurken 3 kez okumak ve arkasından Salavatı şerife okuyarak duada bulunmak faziletlerine ermek için önemli olmaktadır. Lebbeyk zikrinin çok kıymetli olması hac ve umre ziyeretleri yapılırken sürekli tekrar edilmesinden de anlaşılabilmektedir.

 Lebbeyk duasını bir zikir halinde okumak kişinin isteklerinin yerine gelmesine faziletli olurken kişinin günahlarının affını da istemesi ile günahlarının affı konusunda da faziletli olmaktadır.

 Lebbeyk zikri okumak ve bunu kişinin diline adet haline getirmesi çok faziletli bir ameldir. Özellikle lebbeyk zikrini okurken anlamını düşünerek ve kalpten bir imanla okumak birçok maddi ve manevi rahatsızlıklara şifa olmakta faziletli bir ameldir.

 Lebbeyk zikri kelime manası teslimiyet ve davete icabet anlamlarına geldiği için manevi huzursuzluk yaşayan kişilerin bu zikri okumalarında çok fazilet ve fayda bulunmaktadır.

Telbiye Duası, Telbiye nedir? Lebbeyk Allahümme Lebbeyk Duası Nedir? Lebbeyk Duası Arapça Ve Türkçe Okunuşu

Hac ve umre sırasında ihrama girildiğinde "Lebbeyk, Allâhümme Lebbeyk, lebbeyke lâ şerîke leke lebbeyk, İnne'l-hamde ve'nni'mete leke ve'l-mülk, lâ şerîke lek" duası okunur. Aynı zamanda bu duaya Telbiye duası ve Telbiye zikri de deniliyor.

TELBİYE DUASI:

Telbiye Duasının Türkçesi:

"Lebbeyk Allahümme lebbeyk, lebbeyke lâ şerîke leke lebbeyk, innel hamde ve'n-ni'mete leke ve'l-mülk, lâ şerîke lek." sözleridir.

Telbiye Duasının Anlamı:

"Buyur Allahım buyur! Emrindeyim buyur! Senin hiçbir ortağın yoktur. Emrindeyim buyur! Şüphesiz hamd sana mahsustur. Nimet de senin, mülk de senindir. Senin hiçbir ortağın yoktur."

Telbiye Duasının Arapçası:

Telbiye Duası, Telbiye nedir? Lebbeyk Allahümme Lebbeyk Duası Nedir? Lebbeyk Duası Arapça Ve Türkçe Okunuşu

TELBİYE NEDİR?

Sözlükte "çağrıda bulunana cevap vermek, bir davete icabet etmek" anlamındaki telbiye fıkıh terimi olarak hac veya umre niyetiyle ihrama giren kimsenin aşağıdaki sözleri söylemesini ifade eder: "Lebbeyk, Allahümme lebbeyk. Lebbeyk, lâ şerîke leke lebbeyk. İnne'l-hamde ve'n-ni'mete leke ve'l-mülk, lâ şerîke lek" (Rabbim! Davetine sözüm ve özümle tekrar tekrar icabet ettim, emrine boyun eğdim. Rabbim! Senin davetine icabet boynumun borcudur. Senin eşin ve ortağın yoktur. Rabbim! Bütün varlığımla sana yöneldim; hamd senin, nimet senin, mülk senindir. Senin eşin ve ortağın yoktur). İslâm'dan önceki dönemde hac sırasında Araplar tarafından telbiye getiriliyordu. Ancak üzerinde ittifak edilen bir telbiye şekli mevcut olmayıp kabilelere ve putlarına göre değişiklik gösteriyordu. Kabileleri esas alarak yapılan bir incelemeye göre (Ya'kubî, I, ) on yedi Arap kabilesine ait on yedi, bir başka derlemeye göre de (Cevâd Ali, VI, ) yirmi put için yirmi ayrı telbiye çeşidi vardı. Biri dışında bunların hepsi "lebbeyk" ifadesiyle başlıyor ve çoğunlukla "lebbeyk Allahümme lebbeyk" şeklinde söyleniyordu. Bazı Arap kabileleri ise "lebbeyk an Hüzeyl" diye kabilesinin adına telbiye getiriyordu. Telbiyeye katılan tevhid inancına aykırı unsurlar İslâm'ın gelişiyle birlikte ayıklanmıştır. Hadis kaynaklarında Resûl-i Ekrem'in telbiyesi yukarıda kaydedildiği gibidir (Buhârî, "?ac", 26; Müslim, "?ac", ; Ebû Dâvûd, "Menâsik", 26). Telbiyenin "icabet üstüne icabet" anlamına geldiği, birinci icabetin, "Ben sizin rabbiniz değil miyim?" hitabının (el-A'râf 7/) cevabı, ikinci icabetin, "İnsanlar arasında haccı ilân et" emri gereğince (el-Hac 22/27) Hz. İbrâhim tarafından yapılan hac çağrısının karşılığı olduğu söylenmiştir. Fakihler, çoğunlukla bu ikinci hususu öne çıkarıp telbiyenin "Allah'ın emrine itaati ve davetine icabeti sürdürmede ısrarlı olmak" anlamına geldiğini belirtmiştir.

Hanefîler'e göre ihrama girmek ancak niyetle birlikte telbiye (veya tesbih, tehlîl, tekbir) okumak, yola koyulmak, Harem'e kurban göndermek gibi hac ve ihrama ilişkin bir söz ve fiille gerçekleşir. Şâfiî ve Hanbelî mezheplerine göre ihram için sadece niyet yeterlidir; telbiye rükün değil sünnettir. Mâlikî mezhebinde biri Hanefî, diğeri Şâfiî ve Hanbelî mezheplerinin görüşüyle uyuşan iki ictihad mevcuttur. İbn Hazm ise bazı hadislerin zâhirine dayanarak (Tirmizî, "?ac", 15; Ebû Dâvûd, "Menâsik", 27; İbn Mâce, "Menâsik", 16) en az bir defa yüksek sesle telbiye getirmeyi hac ve umrenin farzları arasında saymış, gücü yettiği halde bunu yüksek sesle söylemeyen kimsenin hac ve umresinin geçerli olmayacağını ileri sürmüştür.

Telbiyeye, hac veya umreye niyet edilerek mîkat mahallinde iki rek'at ihram namazı kılındıktan sonra başlanır. Telbiyenin söylenmesiyle ihrama ilişkin hükümlerin yürürlüğe gireceği hususunda bütün mezhepler görüş birliği içindedir. Telbiyenin sona erme vakti, üç mezhebe göre eğer hac yapılıyorsa kurban bayramının birinci günü Akabe cemresine ilk taşın atıldığı, umre yapılıyorsa Hacerülesved istilâm edilerek tavafa başlandığı andır. Mâlikî mezhebinde ise farklı görüşler vardır. Bir görüşe göre hac ibadetinde tavafa başlayıncaya kadar telbiyeye devam edilir; diğer bir görüşe göre Mekke'ye gelindiğinde telbiye kesilir, tavaf ve sa'y tamamlanınca yeniden başlanır ve arefe günü güneş batıncaya kadar sürer. Yine Mâlikîler'e göre umre yapan âfâkîler ve hac ibadetini geçirdiği için umre yapmak zorunda kalanlar Harem bölgesine girince telbiyeyi bırakırlar; Ten'îm ve Ci'râne gibi Harem bölgesinde ikamet edenler ise Kâbe'yi görünceye kadar telbiyeye devam ederler.

Hz. Peygamber'den rivayet edilen şekliyle telbiye okumanın müstehap olduğu konusunda görüş birliği vardır. Ancak telbiyeye ilâveler veya eksiltmeler yapmanın hükmü konusunda farklı görüşler ileri sürülmüştür. Şâfiîler, Hanbelîler ve Mâlikîler'e göre ilâvede bulunmakta bir sakınca yoktur; çünkü Abdullah b. Ömer ve Enes b. Mâlik gibi sahâbîler telbiyeye bazı sözler eklemişlerdir. Mâlik'ten gelen bir rivayete göre Resûl-i Ekrem'den nakledilen şekil üzerine ilâvede bulunmak mekruhtur. Hanefî mezhebine göre ise ilâve yapmak mendup, bazı kelimeleri eksiltmek mekruhtur. Hanefîler, Şâfiîler ve Hanbelîler'e göre erkeklerin telbiyeyi yüksek sesle söylemesi müstehaptır. Çünkü Resûlullah, Cebrâil'in uyarısıyla ashabından haccın şiârlarından olan telbiyede seslerini yükseltmelerini istemiştir (Tirmizî, "?ac", 15; Ebû Dâvûd, "Menâsik", 27; İbn Mâce, "Menâsik", 16). Uygulamanın da bu yönde olduğunu gösteren rivayetlere göre Hz. Peygamber ve ashabı telbiyede seslerini öyle yükseltirlerdi ki Ravhâ denilen mevkiye gelmeden sesleri kısılırdı. Ayrıca Resûl-i Ekrem, yüksek sesle telbiye söylenen (acc) ve kurban kesilen (secc) haccın daha faziletli olduğunu belirtmiştir (İbn Mâce, "Menâsik", 6). Mâlikîler telbiyede orta yolu tutar. Onlar sadece Mescid-i Harâm ile Mina Mescidi'nde sesin yükseltilmesinin mendup olacağı, çünkü bu iki mescidin hac için inşa edildiği görüşündedir. Kadınların ise seslerini yanlarındaki arkadaşlarının duyabileceğinden fazla yükseltmelerinin mekruh olduğu konusunda görüş birliği vardır. Ancak İbn Hazm bu konuda kadınlarla erkeklerin durumları arasında fark bulunmadığı kanaatindedir. Hanefîler'e ve Şâfiîler'e göre telbiyeyi Arapça söylemeye gücü yeten kişi de başka bir dilde telbiye getirebilir, fakat Arapça aslını söylemesi daha faziletlidir. Mâlikîler ve Hanbelîler ise yalnızca Arapça söylemeye gücü yetmeyenlerin başka bir dilde telbiye getirmesini câiz görür. Hac ibadetinin en önemli şiârlarından biri kabul edilen telbiyenin sıkça tekrar edilmesi Hanefî, Şâfiî ve Hanbelî mezheplerine göre müstehaptır; Mâlikîler ise bu hususta da orta yolu tutmanın mendup olduğu görüşündedir.

monash.pw - Gündem

duaGündemGüncelHaberler

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır