leğen kemiği çatlağı / Kalça kemiği çatlağı nasıl tedavi edilir?

Leğen Kemiği Çatlağı

leğen kemiği çatlağı

Kemik Çatlağı Kaç Günde İyileşir? Kemik Çatlakları Ne Kadar Sürede İyileşir?

Haberin Devamı

Kemik Çatlağı Kaç Günde İyileşir?

Kemik çatlağının iyileşme süresi; yaşa göre farklılık göstermektedir. Kemik çatlaklarının genellikle 4 ile 6 hafta arasında değiştiği belirtilebilir. Bu süre zarfında çatlak kemik, eski haline kavuşacak ve herhangi bir ağrı söz konusu olmayacaktır. Çatlağın oluştuğu ilk zamanlar; şişlik oluşan ve ağrı ortaya çıkan kısımda tedavi etkisi arttıkça normale dönmeye başlar. Tedavi bittiği zaman; şişlik inmiş ve ağrı tamamen bitmiş olacaktır. Tedavi bitiminde, kontrolü elden bırakmamak önemli olacaktır. Yeni iyileşen kemik, hassas olur. Bu yüzden tedavi bitince çatlak olan yer zorlanırsa, daha kötü bir durum ile karşılaşmak mümkün olacaktır.

Kemiğinde çatlak olan bireyin; tedavisinden sonra çatlağı bulunduğu yeri oldukça iyi şekilde koruması gerekmektedir. Aşırı hareketten kaçınılması gerekir. Bunun yanı sıra kalsiyum içerikli besinlerin tüketilmesi gerekmektedir. Kemik gelişimine yardımcı olacak besinlerle daha kısa zamanda sağlığa kavuşmak mümkündür.

Kemik Çatlakları Ne Kadar Sürede İyileşir?

Kemik çatlakları; ani olarak oluşan ve kemiğin tam anlamıyla kırılmaması olarak ifade edilebilir. Kemik tam anlamıyla kırılmadığından, çatlama meydana gelir. Genel şekilde kol ve banaklarda görülse de kimi zaman kaburga kemiğinde de görülmesi olasıdır. Kemik çatlakları en fazla bacak burkulmaları ve düşmeler neticesinde oluşmaktadır. Kemik çatlağı ilk şekilde gerçekleştiği zaman o bölgede şiddetli ağrı oluşturur ve şişlik, morarma belirtilerine yol açar. İlk önce şişlik ile kendini göstermeyen çatlaklar, ilerleyen dönemlerde kendini gösterir. Yeterince önem verilmediği durumlarda, hekime başvurulmazsa, acı git gide şiddetlenecektir. Böyle bir durumda ise, kırığın oluşma ihtimali oldukça yüksektir. Kemik çatlaklarının ciddiye alınması, kişinin sağlığı açısından gerekli olacaktır.

Haberin Devamı

Kemik çatlaklarında; iyileşme süresi hakkında kesin bir şey söylemek doğru olmamaktadır. Ancak çocuk yaşlardaki bireylerde, yetişkinlere oranla daha kısa zamanda iyileşme söz konusu olmaktadır. Bölgeden bölgeye kemik çatlamasının süresi değişkenlik göstermektedir. Kollarda kısa zamanda iyileşme olurken ayaklarda daha uzun sürebilmektedir. Bunun tam tersi de olabilir. Kemik çatlakları, doktorun belirleyeceği iyileşme süresi boyunca alçı ile kaplanarak, 3 hafta kadar alçı, çatlak olan kısmın üzerinde kalabilmektedir. 50 yaş ve üzerindeki bireylerde iyileşme süresi daha fazla olmaktadır. Bunun nedeni kemiklerin gelişimini tamamlamasından ve kaynama süresinin uzun olmasından ötürüdür. Bu şekilde kemik çatlaklarının iyileşme süresi hakkında bilgi verilebilir. Kemik çatlaklarının iyileşme süresi; kişiden kişiye farklılık gösterebilir.

Kalça Kırığı


Kalça kırığı nedir? Ne sıklıkta görülür?

Kalça ekleminin alt tarafını oluşturan uyluk kemiğinin boynu ve civarındaki kırıklarına kalça kırığı denmektedir. Bu kırıklar özellikle yaşlılık döneminin önemli bir sağlık sorunu olarak karşımıza çıkmaktadır. Yaklaşık her 5 yaşlıdan birinin ömrü süresince kalçası kırılmaktadır.

Ülkemizde her yıl binlerce  yaşlı insan kalça kırığı geçirmekte ve bu nedenle hastanelerde tedavi görmektedir. 

Kalça kırığı nasıl ve neden oluşmaktadır?

Kalça kırığı gençlerde nadiren ve ancak trafik kazası gibi yüksek enerjili travmalarla meydana gelebilirken, yaşlılarda basit bir düşme kırık için yeterli neden olabilmektedir. Basit düşme sonucu kırık oluşmasında osteoporoz (kemik erimesi) önemli role sahiptir. Osteoporoz özellikle menapoz sonrası kadınlarda daha yaygındır ve bu nedenle ileri yaş döneminde kalça kırıkları kadınlarda daha sık görülür. Kalitesi azalmış kemik, hastanın evde ayağının bir yere takılıp düşmesi gibi basit bir nedenle kolaylıkla kırılabilmektedir. Bazen düşme olmaksızın zayıflamış kemiğin kendiliğinden yavaş yavaş kırılması da söz konusu olabilir.

İleri yaşla birlikte sıklıkla olan tansiyon düzensizliği, görme bozukluğu,  reflekslerde ve kas güçlerinde azalma kişiyi düşmeye yatkın hale getirir. Yaşlı bir insanın ayaktayken yere düşmesi kalça kırığı için yeterli enerjinin çok daha fazlasını oluşturmakla birlikte düşmelerin % 2 den azı kalça kırığıyla sonuçlanmaktadır.

Kalça kırığının tanısı nasıl konur?

Yerinden kaymış kalça kırıklarında tanı koymak kolaydır. Hasta yürüyemez ve kalça bölgesinde hareketle artan şiddetli ağrı vardır. Kırık taraftaki bacak kısalmış ve dışa dönmüş vaziyettedir. Tanı için röntgen çoğu kez yeterli olur. Ancak yerinden kaymamış bazı kırıklarda röntgen yeterli olmayabilir. Bu durumlarda ilaveten bilgisayarlı tomografi ve manyetik rezonans gibi ileri tanı yöntemlerine başvurulur.

Düşme sonrası kalçada ağrı ve yürüyememe şikayeti olan yaşlı hastalarda kalça kırığından şüphelenilmeli ve hasta üzerine bastırılmadan kısa sürede ambulansla hastaneye götürülmelidir. Yaşlılarda açıklanamayan kalça veya kasık ağrılarında kırık  akla getirilmeli ve tetkik ettirilmelidir.

Kalça kırığında ameliyat mutlaka gerekli mi? Ne tür ameliyatlar var?

Kalça kırığı tedavisinde amaç hastayı yatağa bağımlılıktan bir an önce kurtarmak ve eskisi gibi yürümesini sağlamaktır. Bunun için tek çözüm ameliyattır. Cerrahi tedavide  iki farklı seçenekten birine karar verilir. Bunların ilki kırık parçaları uç uca getirip kaynatmayı hedefleyen  ameliyatlardır. Osteosentez denen bu ameliyatlar, kırık kaynama potansiyeli yüksek olan uyluk kemiği boynunun alt bölgesindeki  (trokanterik bölge) kırıklarda her yaşta, boyun kırıklarında ise çok yaşlı olmayıp aktif yaşam beklentisi olan ve hastaneye gecikmeden getirilmiş hastalarda uygulanabilir.  Bu ameliyatlarda kırığı sabitlemek amacıyla kalça kırıkları için imal edilmiş özel çivi, plak veya vida sistemleri kullanılır. Kaynama süresince hasta o tarafına tam yük vermeden yürür. Eğer hastanın ve kırığın durumu elveriyorsa osteosentez ameliyatı tercih edilmesi gereken seçenektir. İkinci ameliyat seçeneği ise protezdir. Protez, kırık kaynama potansiyeli düşük olduğu bilinen uyluk kemiği boynunun özelikle yerinden kaymış kırıklarında ve çok yaşlı hastalarda tercih edilmektedir. Bu ameliyatlarda kırığın üst tarafında kalan  uyluk kemiği başı çıkarılıp yerine metal protez yerleştirilir. Bu ameliyattan sonra hastanın hemen tam yük vererek yürümesi mümkün olmaktadır.

Kalça kırığı ameliyat edilmezse ne olur?

Yaşlılarda güçlükle dengede olan organ sistemleri ve ruhsal durum kalça kırığıyla tamamen bozulur. Metabolik dengeler alt üst olur. Şeker hastalığı, kalp hastalığı, akciğer hastalığı  gibi önceden var olan hastalıklar giderek ağırlaşır. Kırık ufak hareketlerle dahi çok ıstırap verdiğinden tuvalet ihtiyacının karşılanması ve temizliğin sağlanması hem hasta hem de bakımı sağlayan kişilere  ciddi zorluk  oluşturur. Yatağa temas eden yerlerde bası yaraları çıkabilir. Uzun süreli yatağa bağımlılık sağlıklı bir yaşamla bağdaşmamaktadır.

Hasta ameliyat edilmeden  aylarca bakım ve destek tedavisiyle hayatta tutulabilmişse bile kalça kırıklarının büyük kısmı kendiliğinden kaynamaz. Bu da yürümeye engel teşkil eden ciddi sakatlık bırakacaktır.

Bütün bu sorunlar ancak hastanın ameliyat edilmesi ve bir an önce ayağa kaldırılmasıyla aşılabilir.

Kalça kırığı ameliyatının riskleri nelerdir?

Kalça kırığı geçiren yaşlı insanların, ameliyat edilmelerine rağmen ilk 3 ay içinde yaşamlarını kaybetme ihtimalleri % 20 gibi çok yüksek oranlardadır. Burada en önemli etmen, hastanın önceden var olan sistemik sağlık sorunlarıdır. Ayrıca ameliyat sahasında iltihaplanma,  bacak toplar damarlarında biriken  kan pıhtısının yol açtığı tıkanma ve bu pıhtının akciğer veya beyne sıçraması gibi sorunlarla karşılaşılabilmektedir.

Riskleri azaltmak amacıyla ameliyattan önce hastalara bir seri tetkik ve sistemik muayeneler yapılır. İlgili branş hekimleri beraberce hastayı değerlendirir ve gerekli görülen tedaviler uygulanmaya  başlanır. Durum hasta ve yakınlarına etraflıca anlatılır. Ameliyat öncesi hazırlıkların eksiksiz ve süratle yapılması, ameliyatın başarıyla gerçekleştirilmesi, olabilecek tıbbi sorunları öngörerek gerekli önlemlerin alınması, ameliyat sonrası kaliteli bakım ve uygun tedavi ile riskler en aza indirilebilmektedir.

Kalça kırığından nasıl korunabiliriz?

Kırıkların daha çok osteoporoza bağlı olduğu ve evde basit düşmeler sonucu oluştuğu hatırlanırsa  önlemlerin hem osteoporozu önleme ve tedavi etmeye  hem de düşme riskini azaltmaya yönelik olması gerektiği anlaşılır. Osteoporozu önlemenin belli başlı yolları; kilo almamak, yaşa uygun düzenli egzersiz ve yürüyüş yapmak, düzenli olarak güneşe çıkmak ve gıdalarla yeterli kalsiyum almaktır. Özellikle menapoz dönemi kadınlarda kemik yoğunluğu ölçümü kemik kalitesi hakkında daha somut bilgi edinmeye yardımcı olur.

Düşme riskini azaltmaya yönelik yaşamla ilgili bazı düzenlemeler yapılabilir. Evde yürüme alanından halı parçalarının, kapı eşiklerinin ve bağlantı kablolarının kaldırılması, halıların sabitlenmesi, banyo gibi kaygan zeminlere kaymayan zemin örtüleri yerleştirilmesi, banyo ve tuvaletlere tutamak konulması ve yaşam alanının yeterli aydınlatılması bu önlemlerdendir. Özellikle yalnız yaşayan yaşlıların yardıma ihtiyaçları olduğunda kendilerini haber verebilmeleri için tuvalete giderken bile yanlarında cep telefonu bulundurmaları veya boyunlarına düdük asmaları önerilmektedir. Baston kullanmak eklemlere binen yükü azalttığı gibi dengeye de katkı sağlar. Düşmemek için evden çıkmamaya karar vermek en büyük yanlıştır. Aksine emniyetli olmak şartıyla her gün makul mesafelerde ve güneş görecek şekilde yapılacak yürüyüşler sağlıklı kalmak için daha doğru olacaktır. Unutulmamalıdır ki kalça kırığını önlemek kırığı tedavi etmekten çok daha kolay ve her açıdan daha avantajlıdır.

turkiyegazetesi.com 

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır