likya şarap evi / Likya Şarap (Likya Saraplari), Muratpaşa nerede, Otobüs veya Tramvay ile nasıl gidilir?

Likya Şarap Evi

likya şarap evi

Likya Cabernet Sauvignon

Albariño: Galiçya (kuzeybatı İspanya), Monção ve Melgaço (kuzeybatı Portekiz) 'de yetiştirilen, beyaz şarap yapımında kullanılan beyaz üzüm türüdür. Albariño, üzümün Galiçya dilindeki adıdır; Portekiz'de Alvarinho, bazen de Cainho Branco olarak bilinir. Sıcaklığı ve nemi seven bu üzüm cinsi kendine özgü bir aromaya sahiptir. Üretilen şarap olağandışı derecede hafiftir. Genellikle %11.5 - 12.5 alkol seviyelerinde ve yüksek asiditelidir. Kalın kabuğu ve çok sayıda minik çekirdeği acılığa neden olabilir.


Boğazkere: Başta Diyarbakır olmak üzere Elazığ, Malatya ve Gaziantep'te de yetişen kırmızı şaraplık üzüm çeşididir. Adı, ağızda ve boğazda "burukluk" yaratmak anlamına gelen "bogaz kermek" deyiminden gelir. Küçük tanenli, koyu renkli, kalın kabuklu ve düşük asiditelidir. Monosepaj olarak üretildiği gibi, asiditesi düşük olduğu için yüksek asitli üzümlerle de harmanlanır.

Cabernet Franc: Dünyada en çok ekilen 20 üzüm türünden biridir. Meyveleri oldukça küçük, ince kabuklu ve mavi-siyah renktedir. Çeşitli toprak türlerine adapte olabilir ancak kireçli topraklarda daha kaliteli ürün verir. Prensip olarak Bordeaux tarzında Cabernet Sauvignon ve Merlot ile karıştırılmak üzere yetiştirilir. Cabernet Sauvignon'a göre daha hafiftir ve şaraba incelik kazandırır. Daha sağlam üzümlerle harmanlandığında biberli bir koku verir. Genel olarak Cabernet Sauvignon'a çok benzer, ancak en az bir hafta önce tomurcuklanır ve olgunlaşır. Bu özellik Cabernet Sauvignon'dan biraz daha serin iklimlerde büyümesini sağlar. Bordeaux'da Cabernet Franc'in dikimi, Cabernet Sauvignon'un dikimine zarar verebilecek sert hava koşullarına karşı “sigorta poliçesi” olarak değerlendirilir.

Cabernet Sauvignon: Dünyanın en yaygın ekili birinci sınıf kırmızı şarap üzümlerinden biridir. Bordeaux bölgesi, asmanın muhtemel doğum yeridir. Neredeyse her şarap üretilen ülkede yetiştirilmektedir. Popülerliği genellikle yetiştirme kolaylığına bağlanır. Üzümleri kalın kabuklu ve serttir. Doğal olarak düşük verim gösterir. Dondan kaçınmak için geç tomurcuklanır, çürüme ve böceklenme gibi tehlikelerine karşı dirençlidir. Cabernet Sauvignon'un klasik profili, yüksek tanenli ve şarabın yaşlanma potansiyeline katkıda bulunan belirgin asitliği olan tam gövdeli şaraplar üretilebilir olmasıdır. Soğuk iklimlerde, yaşlandıkça daha belirgin hale gelecek olan yeşil dolmalık biber, nane ve sedir notalarına sahip şaraplar üretilebilir. Daha ılıman iklimlerde, siyah frenk üzümü notalarına genellikle siyah kiraz ve siyah zeytin notaları eşlik eder. Çok sıcak iklimlerde ise aşırı olgunlaşmış ve ballı olabilir.

Carignan: İspanya kökenli bu üzüm cinsi Fransız şaraplarında daha yaygın olarak kullanılır. Tam fizyolojik olgunluğa ulaşmak için sıcak bir iklim isteyen, geç tomurcuklanan ve geç olgunlaşan bu üzüm cinsi, genellikle en son hasat edilen üzümdür. Asma, çürüme, külleme, tüylü küf ve üzüm solucanları dahil olmak üzere çeşitli bağcılık tehlikelerine karşı önemli ölçüde duyarlıdır. Asma ayrıca üzüm kümelerinin etrafında çok kalın bir sap geliştirir ve bu da mekanik hasadı zorlaştırır. Dik bir büyüme alışkanlığına sahiptir ve kafessiz yetiştirilebilir.

Carménère: Fransa'nın Bordeaux şehrinde Médoc bölgesinden çıkma, koyu kırmızı şaraplar üretmek ve bazen de Petit Verdot ile harmanlamak amacıyla kullanılan şaraplık bir üzüm çeşididir. Cabernet üzüm ailesinin bir üyesi olan "Carménère" adı, yaprak dökümünden önceki sonbahar yapraklarının parlak koyu kırmızı rengini ifade eden Fransızca "carmin" (kıpkırmızı) kelimesinden gelmektedir.
Cabernet Sauvignon, Cabernet Franc, Merlot, Malbec ve Petit Verdot ile birlikte Carménère, Bordeaux'nun orijinal 6 kırmızı üzümünden biridir. Carménère üzümünün şarabı koyu kırmızı renkte olup, baharat ve kırmızı meyve aromalarına sahiptir. Cabernet Sauvignon'a kıyasla daha yumuşak tanenli olup orta gövdeli bir yapıdadır. Yıllandırmaktan ziyade gençken içilmelidir.

Chardonnay: Beyaz şarap yapımında kullanılan yeşil tenli bir üzüm çeşididir. Fransa’nın Burgundy bölgesinde doğmuş ancak şu anda şarap üretiminin yapıldığı her yerde yetiştirilebilmektedir. Chardonnay üzümünün kendisi nötrdür, şarabın lezzetini teruar ve meşe gibi etkiler belirler.

Cinsault: Sıcaklığa dayanıklı olan bu kırmızı şarap üzümü kurak iklimi sever. Şarabı az tanenli ve düşük asiditeli olur. Oldukça kalın kabuklu olan bu üzüm cinsi, renk katması amacıyla genellikle Grenache ve Carignan gibi üzümlerle harmanlanır. Yüksek verimlidir, eğer verimi kontrol edilirse daha kaliteli mahsül verir. Yaşlandırılmaya uygun değildir.

Colombard: Fransa kökenli bir beyaz şarap üzüm çeşididir. Asidi yüksek, şekeri düşük bir üzüm olduğundan özellikle Konyak ve Armagnac brendi yapımı için üretilmektedir.

Corvina: İtalya kökenli olup, "Corvina Veronese" veya "Cruin"a olarak da adlandırılan bir şaraplık üzüm çeşididir. Şarabı, açık kırmızı renkte, badem ipuçlarıyla hafif meyveli bir tada sahip olmakla birlikte yüksek asiditeli, ufak tanenli ve orta gövdeli yapıdadır. İtalya'da Valpolicella'nın bazı bölgelerinde üreticiler, şaraba daha fazla yapı ve karmaşıklık kazandırmak için varil yaşlandırmasını kullanırlar. Genellikle Rondinella ve Molinara üzümleriyle harmanlanır.

Çal Karası: Adını Denizli’nin Çal ilçesinden almıştır. Kırmızı şarap üzümü olmasına rağmen, az renk verdiği için genellikle pempe (rose) şaraplarda tercih edilir. Etli ve sulu bir üzüm olup, gül, çilek, dut ve kuşburnu tatlarını içerir. Çal karası yabancı üzüm çeşitleri ile kupaj edildiğinde bunların kalitesini yükseltmektedir.

Ekigaina: Ana vatanı Fransa olan siyah üzüm çeşididir. Şarabı orta tanenli, düşük asiditeli ve dengelidir.

Emir: Niğde ve Nevşehir bölgesinde yetişen beyaz şaraplık üzümdür. Şarabı genellikle çok açık sarı renkli, meyve aromaları önde olmayan, yüksek asiditeli ve minerallidir. Şampanya (köpüklü şarap) yapımında da kullanılmaktadır. Meşe ile çok uyuşmayan bir üzüm türüdür. Yıllandırılmaya uygun değildir ve şişelendikten sonra 2-3 yıl içinde tüketilmelidir.

Garganega: İtalya'nın Veneto bölgesinde, özellikle Verona ve Vicenza eyaletlerinde yaygın olarak yetiştirilen beyaz şarap üzümüdür. İtalya'nın en yaygın 6. ekili beyaz üzümüdür. Venedik beyaz şarabı Soave'in temelini oluşturur ve ayrıca Gambellara yapmak için kullanılan karışımın önemli bir parçasıdır. Asması geç olgunlaşma eğilimindedir ve çok güçlü olabilir. Yüksek verimle üretildiğinde şarabı çok ince ve nötr aromalı olabilir.

Glera: Slovenya'nın Karst bölgesinden Prosecco (Sloven: Prosek) köyüne getirilen Sloven kökenli bir beyaz üzüm çeşididir. Eskiden "Prosecco" olarak adlandırılıyordu, ancak AB'de 2009 yılında coğrafi olarak korunan bir şarap adı olarak "Prosecco" nun korunmasına yer açmak için "Glera" olarak yeniden adlandırıldı. Glera, hala şaraplar da mevcut olmasına rağmen, çeşitli Prosecco DOCG ve DOC alanlarından köpüklü İtalyan şarap (şampanya) stilleri; frizzante (az köpüklü) veya spumante (çok köpüklü) için kullanılmak üzere yetiştirilen oldukça nötr bir üzüm çeşididir.

Grechetto: “Grechetto bianco”, olarak da bilinen Yunan kökenli beyaz bir İtalyan şarap üzüm çeşididir. Genellikle şaraplara zenginlik ve yapı katması için Chardonnay, Malvasia, Trebbiano ve Verdello gibi üzümlerle harmanlanır. Üzümün kalın kabuğu, üzümlere saldırabilen tüylü küflere karşı iyi bir direnç sağlar, böylece geç hasat edilir ve üzüm yüksek şeker seviyesine ulaşır. Grechetto asması düşük verimlidir ve konsantre lezzetler üretebilir.


Grenache: Dünyadaki en yaygın ekili kırmızı şarap üzüm çeşitlerinden biridir. Büyük olasılıkla ortaya çıktığı İspanya'daki gibi kuru ve sıcak rüzgarlı iklime ihtiyaç duyar. İyi rüzgar toleransına sahiptir. Asma erken tomurcuklanır ancak geç olgunlaşır. Uzun olgunlaşma süreci, üzümdeki şekerlerin yüksek seviyelere ulaşmasını sağlar, bu da Grenache bazlı şarapların alkol seviyesini en az %15 ABV'ye getirir. Üzüm kümelerinin sık olması nedeniyle üzüm demetinde çürüklük ve tüylü küf gibi çeşitli üzüm hastalıklarına karşı hassastır. Marjinal ve ıslak iklimler, Grenache'nin bu bağcıl tehlikeleri geliştirme eğilimini artırabilir. Bu üzümün şarabı damakta genellikle baharatlı, meyve aromalı ve yumuşaktır. Nispeten yüksek alkol içeriğine sahip olsa da en iyi sonuç için verimin dikkatli bir şekilde kontrol edilmesi gerekir. Grenache üzümünden üretilen şaraplar oksidasyona meyillidir, yaşlandıkça daha fazla deri ve katran aroması oluşabilir. Genç örneklerinde bile şişenin kenarlarında kahverengileşme (veya "tuğlalaşma") olabilir. Asit, tanen ve renk eksikliğine meyilli olan bu üzüm cinsi şaraba vücut ve tatlı meyve aromaları vermesi açısından genellikle Syrah, Carignan, Tempranillo ve Cinsaut gibi diğer çeşitlerle harmanlanır.

Grillo: "Riddu" ve "Rossese bianco" olarak da bilinen bu üzümün kökeni belirsizdir. Yüksek sıcaklıklara dayanabilen ve Sicilya şarap yapımında ve özellikle Marsala yapımında yaygın olarak kullanılan beyaz bir İtalyan şarap üzüm çeşididir. %100 Grillo IGT şarapları da üretilmesine rağmen, Chardonnay ile de harmanlanır.

KalecikKarası: Adını Ankara'nın Kalecik ilçesinden alan kırmızı şaraplık üzüm cinsidir. Son yıllarda Denizli platosunda ve Trakya’da da ekilmektedir. Şarabı vişne suyu renginde, meyve aromalı, orta gövdeli, düşük asiditeli ve az tanenlidir. Türkiye’nin en iyi yıllanma potansiyeline sahip üzümlerindendir.

Karalahna: Bozcaada’nın yerli üzümüdür. Koyu renkli, iri ve sık taneli, kalın kabukludur. Bu üzümden yapılan şaraplar gövdeli bir yapıya sahiptir.

Kösetevek: Elazığ'da yetiştirilen Kösetevek üzümü, koyu mor renkli, sulu, orta büyüklükte, sık ve küçük tanenli, etli, kabuklu, düşük asiditeli ancak renk potansiyeli, fenolik bileşikler, şıra verimi ve şeker miktarı bakımından kalite kırmızı şarap üretimi için uygun bir çeşittir. Genel olarak Öküzgözü ile harmanlanır.

Kuntra - Karasakız: Özellikle Çanakkale Bayramiç ve Bozcaada'da yetiştirilen bir üzüm cinsidir. Türkler Karasakız, Rumlar ise Kuntra adını vermiştir. Kabuğu mor, içi beyaz, yumuşak, çok sulu, tatlı, kokusuz, etli ve düşük asiditeli bir üzüm çeşidi olmakla birlikte orta kalite şaraplar vermektedir.

Malbec: Kırmızı şarap yapımında kullanılan mor bir üzüm çeşididir. Üzümler koyu renge ve sağlam tanenlere sahiptir. Kırmızı Bordeaux şarabı karışımında izin verilen altı üzümden biri olarak bilinir. Malbec üzümü kalın kabukludur ve olgunlaşmak için Cabernet Sauvignon veya Merlot'tan daha fazla güneş ve ısıya ihtiyaç duyar. Sezon ortasında olgunlaşır ve çok derin renk, geniş tanen ve bordo karışımlarına karmaşıklık katan erik benzeri bir lezzet bileşeni getirebilir. Bazen, özellikle geleneksel büyüyen bölgelerde kafeslenmez, bunun yerine çalı asmaları (kadeh sistemi) olarak yetiştirilir. Bu yetiştirme yöntemi kullanılarak düşük verimle üretilen üzümlerden elde edilen şaraplar zengin, koyu ve suludur.

Marselan: Fransa kökenli bir kırmızı şaraplık üzüm çeşididir. Geç olgunlaşır ve tanenleri büyüklü küçüklüdür. Yaşlanma potansiyeline sahip, derin renkli ve son derece aromatik şaraplar üretme potansiyeline sahiptir.

Merlot: Kırmızı şarap yapımında kullanılan mavi-siyah renkli bir üzüm çeşididir. Üzümün rengine atfen verilmiş "Merlot" ismi, "karatavuk"un Fransızcasıdır. Yumuşaklığı, dolgunluğu ve daha erken olgunlaşması merlot'u, tanende daha yüksek olan ve daha geç olgunlaşan Cabernet Sauvignon ile harmanlamak için popüler bir üzüm yapar. Cabernet Sauvignon, Cabernet Franc, Malbec ve Petit Verdot ile birlikte Merlot, Bordeaux şarabında kullanılan ana üzümlerden biridir ve Bordeaux şarabı bölgelerinde en yaygın ekili olan üzümdür. Merlot ayrıca birçok pazardaki en popüler kırmızı şaraplık üzümlerden biridir. Bu onu dünyada en çok alana dikilmiş üzüm çeşitlerinden biri haline getirir. Salkımı az tanenlidir; tanenleri ince kabuklu, yüksek şekerli, düşük asiditelidir. İklim, toprak, budama, asmanın yaşı gibi faktörler üretilen şarabın kalitesini oldukça etkiler.

Misket: Misket üzüm ailesi, Şaraplık ve sofralık üzüm olmak üzere 200'den fazla üzüm çeşidini içerir. Renkleri beyaz (Muscat Ottonel gibi), sarı (Moscato Giallo), pembe (Moscato rosa del Trentino) ve siyah (Muscat Hamburg) olarak değişiklik gösterir. Kalın kabuklu, orta büyüklükte, güzel kokulu sulu bir üzüm cinsidir. Misket üzüm ve şarapları hemen hemen her zaman belirgin bir tatlı çiçek aromasına sahiptir.

Molinara: İtalya'da 2010 itibariyle neredeyse sadece Veneto bölgesinde ekilen kırmızı bir İtalyan şarap üzümüdür. Şarabının düşük renk özü ve yüksek oksidasyon eğilimi olması sebebiyle ekimi azalmıştır. Corvina, Corvinone, Molinara ve Rondinella gibi üzümlerle harmanlanarak Valpolicella ve Bardolino bölgelerinin şaraplarına asitlik katıyor. Zarif gül aromaları katması amacıyla bazen merlot ile de harmanlanır.

Mourvedre: Mataró veya Monastrell olarak da bilinen Mourvèdre, başta Fransa ve İspanya olmak üzere dünyanın birçok bölgesinde yetiştirilen kırmızı şaraplık üzüm çeşididir. Aşırı kuvvetli ve sık yaprakları sebebiyle yetiştirilmesi zor olan bu üzüm, sıcak havayı ve suyu sever. Şarabı, yumuşak kırmızı meyve aromaları barındırmakla birlikte tanenli yapıda, kalın kabuklu ve yüksek alkollüdür.

Nebbiolo: İtalyan'nın Piedmont bölgesi ile ilişkili bir kırmızı şarap üzüm çeşididir. Adını İtalyancada "sis" anlamına gelen "nebbia" kelimesinden aldığı düşünülmektedir. Alternatif olaraksa tanenlerin yeterli olgunluğa ulaştıklarında üzerlerinde oluşan sis benzeri sarımsı perdeden ismini aldığı düşünülmektedir. Genç iken oldukça tanenli olabilen, katran ve gül aromalarına sahip, açık renkli kırmızı şaraplar üretir. Yaşlandıkça menekşe, katran, yabani ot, kiraz, ahududu, yer mantarı, tütün ve kuru erik gibi diğer aromalar ortaya çıkar. Nebbiolo şaraplarının tanenli yapısının diğer özelliklerle dengelenmesi için yıllarca yaşlandırılması gerektirebilir.

Negroamaro: Güney İtalya'ya özgü bir kırmızı şaraplık üzüm çeşididir. Neredeyse sadece Apulia'da ve Salento'da yetiştirilmektedir. Adını Negro (siyah) ve Amaro (acı) kelimelerinin birleşiminden alan üzüm, rengi çok derin şaraplar üretebilir.

Nero d'Avola: İtalyancada Avola'nın Siyahı anlamına gelir. Sicilya'nın en önemli kırmızı şarap üzümüdür ve İtalya'nın en önemli yerli çeşitlerinden biridir. Sicilya'nın en güneyindeki Avola'nın adını almıştır. Asması sıcak ve nispeten kuru iklimleri sever. Şarabı koyu yakut kırmızısı renkte, kuru, düşük asiditeli ve aromatiktir.

Öküzgözü: Elazığ, Malatya ve Diyarbakır bölgesinde yetiştirilen, siyaha çalan koyu kırmızı renkte, etli, kalın kabuklu, iri ve yuvarlak kırmızı şarap üzümüdür. Şarabı açık yakut renginde, tam gövdeli ve damakta kalıcıdır. Yoğun aromalı, hafif tanenli ve düşük asiditeli olmakla birlikte yıllandırılmaya pek de uygun değildir.

Papaskarası: Trakya bölgesi üzümüdür. Şarabı yüksek asitli, sert tanenli ve orta gövdelidir. Papaskarası, keskin kenarlarını yumuşatması açısından Cinsaut, Pinot Noir, Cabernet Sauvignon ve Syrah ile harmanlanır.

Petit Verdot: Kökeni bilinmemekle beraber taşıdığı özellikler sıcak bir iklimden geldiğine işaret ediyor. Kırmızı şarap üzümü olan petit verdotun, gençken barındırdığı aromalar muz ve kurşun kalem talaşına benzetilir, olgunlaştıkça güçlü menekşe ve deri notaları gelişir. Fransa’daki Petit Verdot’ların neredeyse tamamı Bordeaux kentinin Médoc bölgesinde yetiştirilir. Bordeaux 'daki diğer üzümlere kıyasla çok daha geç olgunlaşır. Geç olgunlaşmadan kasıt bazı yıllarda bütün mahsul kaybolur ve her dört yılda bir uygun olgunlukta mahsül elde edilir. Genellikle klasik Bordeaux harmanına yapı kazandırmak için az miktarda (%1-3 oranında) kullanılır. Ancak bazı ülkelerde monosepaj olarak da üretimi mevcuttur.

Pinot Blanc: Beyaz şaraplık bir üzümdür. Alsace, İtalya ve Macaristan'da, bu üzümden üretilen şarap tam gövdeli kuru beyaz şaraptır, Almanya ve Avusturya'da ise kuru veya tatlı olabilirler. Fransa'da üzüm, daha az Alsace lezzeti vermek için bazen yerli halk tarafından "gerçek Pinot" ve Auxerrois üzümleri olarak adlandırılan Klevner ile karıştırılır. Pinot Blanc etiketi altındaki şarapların çoğu asitlik açısından oldukça yüksektir ve tankta olgunlaştırılırlar. Ancak daha prestijli örnekler %100 kullanılmış meşe fıçılarda fermente edilir. Pinot blanc şarapları genellikle acil tüketim için yapılır.

Pinot Grigio: Pinot Gris olarak da bilinen beyaz şaraplık üzüm çeşididir. Adını açıklayan grimsi mavi bir meyveye sahiptir, ancak üzümler kahverengimsi pembe, siyah ve hatta beyaz bir görünüme sahip olabilir. Bu üzümden üretilen şaraplar koyu altın sarısından bakıra hatta açık pembe bir renk tonuna sahiptir. İtalya'da Pinot Grigio üzümleri, asitliği korumak ve bazı meyve aromalarını en aza indirmek için daha erken hasat edilir ve daha nötr bir lezzet profili oluşturur. Alsace tarzı (Alsace'de önemli bir üzüm olan Pinot-gris d'Alsace, başka yerlerde bulunan Pinot grisinden belirgin şekilde farklıdır. Alsace'nin serin iklimi ve sıcak volkanik toprakları Pinot gris için özellikle uygundur, kuru sonbaharı sayesinde üzümlerin üzümlere asması için bolca zaman tanır ve genellikle çok güçlü tatlara sahip şaraplar ile sonuçlanır.) üretilen pinot gris üzümleri ise orta-düşük asiditeli, daha yüksek alkollü, tatlı ve şarabın tam gövdeli doğasına katkıda bulunan neredeyse "yağlı" bir dokuya sahip olma eğilimindedir. Tatlar, olgun tropikal meyve, kavun ve mango notaları, botrytisten (şarabının tatlı olmasını sağlayan bir çeşit küf mantarı) etkilenen bazı tatlara kadar değişebilir.

Pinot Meunier: Meunier veya Schwarzriesling olarak da bilinir. En çok Şampanya üretiminde kullanılan üç ana çeşitten biridir (diğer ikisi siyah Pinot Noir ve beyaz Chardonnay'dır). Pinot Noir ile karşılaştırıldığında, Pinot Meunier'den üretilen şarap biraz daha yüksek asiditeli ve daha açık renklidir. Ancak benzer şeker ve alkol seviyelerindedir. Standart bir Şampanya karışımının bir parçası olan Pinot Meunier, şaraba aromatik ve meyveli tatlar katar. Önemli oranda Pinot Meunier içeren şampanyalar, esas olarak Chardonnay veya Pinot Noir’inden oluşan şampanyalar kadar yaşlanma potansiyeline sahip değildir. Bu nedenle, Pinot Meunier'in yumuşak, peluş meyvesi zirvede olduğunda, genç olarak tüketilmesi amaçlanan şampanyalar için yaygın olarak kullanılır.

Pinot Noir: Ana vatanı Fransa'nın Burgonya bölgesi, özellikle de Côte-d'Or'dur. İsmi Fransızcadaki "çam" ve "siyah" sözcüklerinden türetilmiştir. Salkımlarının çam kozalağına benzetilmesi sebebiyle bu ismi almış olabileceği düşünülmektedir. Serin iklim seven Pinot Noir, bugün dünyanın şaraplık üzüm yetiştirme bölgelerinin yaklaşık %38'ine ekilidir. Yalnızca kırmızı şaraplarda değil şampanyalar ve hatta beyaz şaraplar için de kullanılmaktadır. İklime, toprak tipine ve budama tekniklerine duyarlıdır. İnce kabuklu ve salkımı sık olduğundan demet çürümesine ve mantar hastalıklarına yatkındır. Bu da yetiştirilmesi oldukça zor kılar. Kuru sofra şarapları için yetiştirilen pinot noir genellikle düşük verimlidir (şarapçılık literatüründe ""düşük verim"" kavramı olumlu anlamdadır) ve diğer birçok çeşitten daha hafiftir. Köpüklü şaraplarda (Şampanya) kullanılmak üzere büyütüldüğünde, genellikle daha yüksek verimlerde kırpılır.

Rebo: İtalya'nın Trentino Rebo DOC bölgesi, Rebo dikiminin ticari olarak serbest bırakıldığı tek menşe bölgesidir. Rebo'dan yapılan şaraplar, tipik olarak yakut kırmızısı renkte, baharatlı ve koyu meyve aromalarına sahip tam gövdeli şaraplardır.

Rondinella: İtalya kökenli bir şaraplık üzüm çeşididir. Üzüm oldukça nötr aromalara sahip olmasına rağmen üretken verimleri nedeniyle yetiştiriciler tarafından tercih edilir. Asma, üzüm hastalıklarına karşı çok dayanıklıdır. Yüksek şeker oranına sahip olmasına rağmen, Recioto ve Amarone gibi Valpolicella saman şarabı stillerinin üretiminde kullanılmaktadır.

Sangiovese: Adını Latin Sanguis Jovis'ten alan ve İtalyancada "Jüpiter'in kanı" anlamına gelen kırmızı şarap üzüm çeşididir. Birçok farklı bağ toprağına adapte olabilir. Erken tomurcuklanır ancak geç olgunlaşır. Kuraklık koşullarına dirençlidir ve çok sulama gerektirmez. Sıcak iklimlerde daha aromatik olan bu üzüm cinsi, soğuk iklimlerde yüksek asitli, sert ve olgunlaşmamış tanenler geliştirir. Uygun şartlarda yetiştirildiğinde orta tanenli yapıda ve yüksek asiditelidir. Ayrıca asillenmiş antosiyaninler olarak bilinen bazı renk oluşturan fenolik bileşiklerden yoksundur. Yüksek verimli bir üzüm cinsi olduğu için verimi kontrol altında tutulmalıdır. Zira yüksek verimli hasattan elde edilen şarapların antosiyanin konsantrasyonu (antioksidanlar) nedeniyle erken oksitlenmesi muhtemeldir ve açık renkte, yüksek asitli, daha az alkollü şaraplar üretilir.

SauvignonBlanc: Fransa'nın Bordeaux bölgesinden gelen yeşil derili bir üzüm çeşididir. Üzüm büyük olasılıkla adını kökenleri nedeniyle Fransızca'daki sauvage ("vahşi") ve blanc ("beyaz") sözcüklerinden alır. Pazarlama terimi olan "Fumé Blanc" (Dumanlı Beyaz) olarak da adlandırılabilir. Fransa haricinde dünyadaki şarap bölgelerinin çoğuna ekilir. İklime bağlı olarak gelişen lezzeti agresif çimenli ağaçlardan tatlı tropiklere kadar değişebilir. Geç olgunlaşması üzümün asit-şeker dengesi için daha fazla zaman kazanmasını sağlar. Bu denge şarabın içerdiği aroma yoğunluğunun gelişiminde önemlidir. Soğuk iklimlerde yetiştirildiğinde daha asitli olmakla beraber çimen, yeşil biber, çiçek ve ısırgan otu notaları, sıcak iklimlerde ise daha çok tropikal meyve notaları geliştirir. Ancak aşırı olgunlaşması sahip olduğu aromaları kaybetmesine neden olabilir. Şarap uzmanları Loire Vadisi ve Yeni Zelanda'da yetiştirilen Sauvignon blanc üzümü için "net, zarif ve taze" ifadesini kullanırlar. İdeal servis sıcaklığında balık veya peynirle, özellikle de keçi eti ile iyi gider. Aynı zamanda suşi ile iyi bir şekilde eşleşebilen birkaç şaraptan biri olarak bilinmektedir. Sauvignon blanc üzümünden üretilen şarapların yaşlanma potansiyeli zayıftır ve genellikle genç yaşta tüketilirler. Mayıs ayının ilk cuma günü Uluslararası Sauvignon Blanc Günüdür.

Sémillon: Çoğunlukla Fransa ve Avustralya'da kuru ve tatlı beyaz şaraplar yapmak için kullanılan altın tenli bir üzümdür. Yetiştirilmesi nispeten kolay olan Sémillon, dönüm başına sürekli olarak altı ila sekiz ton üzüm üretir. Çürük dışında hastalığa karşı oldukça dayanıklıdır. Üzüm diğerlerine oranla daha erken olgunlaşır, sıcak iklimlerde pembemsi bir renk alır. Sémillon üzümü, düşük asitliği ve neredeyse yağlı bir dokusu ile oldukça ağırdır. Yüksek verime ve yaşlandırma potansiyeline sahiptir. Sauvignon blanc ve Muscadelle ile birlikte Sémillon, Bordeaux bölgesindeki onaylanmış üç beyaz şarap çeşidinden biridir. Üzüm ayrıca Sauternes gibi tatlı şarapların üretimi için de anahtardır. Üzümlerin tatlı şarap üretiminde kullanılması için Botrytis'den (bir çeşit mantar, "soylu çürük" olarak da bilinir) etkilenmeleri gerekir. Bu mantar üzümleri kurutur, böylece üzüm meyvesindeki şeker ve tatları yoğunlaştırır.

Şiraz: Shiraz olarak da bilinen Syrah, dünya çapında yetişen ve özellikle kırmızı şarap üretmek için kullanılan koyu tenli bir üzüm çeşididir. Lezzeti, yetiştirildiği iklimden fazlasıyla etkilenir. Ilıman iklimlerde yetiştirildiğinde tanenli yapıda, böğürtlen, nane ve karabiber notaları içeren orta ila tam gövdeli şaraplar üretilirken sıcak iklimlerde daha yumuşak tanenli, anason, toprağımsı deri ve meyankökü baharat notaları ile tam gövdeli şaraplar üretilir.  Birçok bölgede Syrah'ın asitliği ve tanen seviyesi, üretilen şarapların uygun yaşlanma potansiyeline sahip olmasını sağlar. İstistani durumlar haricinde 15 yıl ve üzeri yıllandırılabilir.

Trebbiano: "Ugni blanc" olarak da bilinen, dünyanın en yaygın ekili üzüm çeşitlerinden biri olan İtalyan kökenli bir şarap üzümüdür. İyi verime sahiptir ancak orta kalite şarap verir. Taze ve meyveli olabilir, ancak uzun süre saklanmaz. Yüksek asiditesi sebebiyle Konyak ve Armagnac üretiminde önemlidir.

Vasilaki: Bozcaada’da ve Çanakkale’nin Lapseki ilçesinde yetiştirilen beyaz şarap üzümüdür. Erken olgunlaşan, büyük salkımlı ancak ufak taneli ve ince kabuklu bir üzüm çeşididir. İyi işlenmesi halinde gövdeli ve damakta kalıcı şaraplar verir. Çiçek ve meyve aromaları kolayca fark edilir. Düşük asiditeli bir üzüm olduğundan yıllandırılmaya pek uygun değildir.

Viognier: Beyaz şaraplık bir üzüm çeşididir. Adından da anlaşılacağı üzere ana vatanı Fransa'dır. Yetiştirildiği yere, iklime, hava koşullarına ve asmanın yaşına (Viognier asmaları 15-20 yıl sonra zirve yapmaya başlar) bağlı olarak güçlü çiçek ve meyve aromaları geliştirme potansiyeline sahiptir. Tam olarak olgunlaşması için uzun ve ılık bir büyüme mevsimi gerekiyor. Geç olgunlaştığı için yüksek seviyede şeker ve alkol üretir. Erken toplanması durumunda aromaları ve lezzeti tümüyle gelişmemiş olur. Vaktinden daha geç toplanması durumundaysa şarabı yağlı bir dokuda olur ve kokusu eksik kalır. Tamamen olgunlaşmış viognier üzümünden elde edilen şarap, koyu sarı renkte, güçlü kokulu ve yüksek alkollü olur. Düşük verimlidir, yani salkımında daha az tanen olur ve böylece tanenler daha iyi beslenir. Yumuşak, tam gövdeli, düşük asiditeli ve damakta kurudur. Yumuşatma, renk dengeleme ve koku katması amacıyla genellikle syrah üzümü ile harmanlanır. Yaşlandırmaya uygun değildir. 3 yıldan sonra aromasını yitirmeye başlar.

Yapıncak: Marmara bölgesinde yoğun olarak ise Mürefte ve çevresinde üretilen düşük asiditeli ve meyvemsi aromaları bir üzüm olup genellikle kupajlarda kullanılmaktadır. Sofralık olarak tüketilmesinin yanı sıra Konyak üretiminde de kullanılmaktadır.

Likya Şarap (Likya Saraplari), Muratpaşa, nerede, Otobüs veya Tramvay ile nasıl gidilir?

Muratpaşa şehrinde Likya Şarap (Likya Saraplari) konumuna Toplu Taşıma

Muratpaşa, Türkiye'deki Likya Şarap (Likya Saraplari) adresine nasıl gidebileceğinizi mi merak ediyorsunuz? Moovit, en yakın toplu taşıma durağından adım adım yol tarifi ile Likya Şarap (Likya Saraplari) adresine ulaşmanın en iyi yolunu bulmanıza yardımcı olur.

Moovit, şehrinizde gezmenize yardımcı olacak ücretsiz haritalar ve canlı yol tarifleri sağlar. Saatleri, güzergahları, hareket saatlerini görüntüleyin ve gerçek zamanlı olarak Likya Şarap (Likya Saraplari) adresine ne kadar sürede ulaşabileceğinizi öğrenin.

Likya Şarap (Likya Saraplari) için en yakın durak veya istasyonu mu arıyorsunuz? Hedefinize en yakın durakların listesine göz atın: 11276 - İsmail Cem Cd-5; 10461 - Avni Tolunay Cd -3; 10521 - Perge Blv-6; 10498 - Portakal Çiçeği Cd-1; 10530 - Perge Blv-5; 15188 - Burhanettin Onat; Zerdalilik.

Otobüs:LF09MC12MZ78TC16AVL13

Sizi daha erken zamanda ulaştırabilecek başka güzergah olup olmadığını görmek ister misiniz? Moovit alternatif rotalar veya saatler bulmanıza yardımcı olur. Moovit Uygulamasından veya Web Sitesinden kolayca Likya Şarap (Likya Saraplari) için yol tarifi alın.

Likya Şarap (Likya Saraplari) adresine en kolay yoldan ulaşmanızı sağlıyoruz, bu nedenle Muratpaşa konumundaki kullanıcılar dahil 1.5 milyondan fazla kullanıcı, toplu taşıma için en iyi uygulama olarak Moovit'e güveniyor. Ayrıca otobüs uygulaması veya tren uygulaması indirmenize gerek yoktur. Moovit, en doğru otobüsü veya metro saatlerini bulmanıza yardımcı olan tüm toplu taşıma araçlarının bir arada olduğu ulaşım uygulamanızdır.

Likya Şarap (Likya Saraplari) için Otobüs ve Tramvay fiyatları, ve tüm yolculuk ücreti hakkında bilgi için lütfen Moovit uygulamasını kontrol edin.

Havaalanı, hastane, stadyum, market, alışveriş merkezi, kafe, okul, kolej ve üniversite gibi popüler yerlere gitmek için uygulamayı kullan.

LİKYA BAĞLARINDA, BAĞ BOZUMU

Likya bağlarında tadım turu

Mutfak sanatları, şarap ve yüksek kaliteli yemekle ilgilenen profesyonellerin oluşturduğu uluslararası gastronomi topluluğu Chaine des Rotisseurs Antalya üyeleri, Antalya markası, bol ödüllü Likya şaraplarının üretildiği Elmalı’daki Likya Şarapları Bağlarını gezdi, bağ bozumuna katıldı ve 6 farklı özel şarabın tadımını yaptı.

Likya Şarapları Sahibi Burak Özkan ve ailesi tarafından ağırlanan, Chaine des Rotisseurs Antalya üyeleri Elmalı’daki Likya Şarapları üzüm bağlarını gezdi, üzüm cinsleri ve şarap üretimi hakkında bilgi aldı. Adları ve etiket görselleri ile tarihi Likya kalıntılarından izler taşıyan bol ödüllü Likya Şaraplarının, dünya devleri ile yarıştığını ifade eden Burak Özkan, ayrıca Likya gibi büyük bir tarihi mirasa da sahip çıktıklarını söyledi.

Chaine des Rotisseurs üyeleri için daha sonra Likya Vineyards Fume Blanc, Likya Vineyards Chardonnay, Likya Arkeo Fersun, Likya Arkeo Merzifon Karası, Likya Vineyards Cabernet Sauvignon ve Likya Arkeo Acıkara’dan oluşan 6 farklı özel üretim şarabın tanıtımı yapıldı. Likya markalı yeni şarapların tadımı ise menüde yer alan bazlama ekmeği, biber kebabı, kokoreç şiş, keşkek ve oğlak eti ve yanık dondurma eşleşmesi ile gerçekleştirildi. Chaine des Rotisseurs Antalya üyelerine şarap tanıtım ve tadım günü anısına Likya lavanta tarlalarında yetişen lavantalardan kolonya ve üzüm çekirdeği ile yine lavanta özünden üretilen cilt ve yüz kremi hediye edildi.

Chaine des Rotisseurs Antalya Bölge Başkanı M.Nihat Tümkaya şarap tadım ve bağbozumu etkinliğine ev sahipliği yapan Likya Şarapları sahibi Burak Özkan ve ailesine Yönetim Kurulu adına teşekkür ederek derneğin bir plaketini sundu. Derneğin Yönetim Kurulu Üyeleri deorganizasyonda emeği geçen servis sorumluları Seda Arslan, Mustafa Okan Özen, Melih Sarıkaya, Selen Ayça Koçak, Mutfak Şefi Hanife Altaca, Berfin Çakır ve Beranur Şahin’e servis, sunum ve hizmetlerinden dolayı teşekkür ederek derneğin plaketlerini sundular.

Bu haber toplam 974 defa okunmuştur

Akdeniz’in incisinde, bağların arasında...

Eski şarap topraklarının yeniden hayat bulduğu bölgeye doğru çıktığımız yol Antalya’dan yaklaşık 1 saat 45 dakika sürdü. Yüzyıllar boyunca çok önemli şarap ve bağ bölgelerinden biri olan Elmalı’ya vardık. Hititler 4 bin yıl önce bu bölgede şarap ürettikleri şehre ‘Wiyanawanda’ yani ‘wine city-şarap şehri’ adını vermişler. Sonrasında Likyalılar şarapla anılan ‘Oeno’ kelimesinden türeyen ‘Oenoanda’ adıyla anmışlar. Yüzyıllar sonra bölgede bağın da şarabın da adı anılmaz olmuş... Likya Şarapcılık’ın hikâyesi de böyle başlamış: Neden Antalya’da bilinen bir şarap markası yok? Neden buraya has üzümler artık ekilmiyor? Soruları soran Burak Özkan “Bu işi, biz yapalım” deyip yola çıkmış. Uluslararası şarapçılık eğitimi alan Burak Özkan ve kardeşi Doruk Özkan’ın girişimleriyle şarapçılık yeniden hayat bulmuş bu bereketli topraklarda...

Akdeniz’in incisinde, bağların arasında...

Patara Antik Kenti

Büyüleyici bir atmosfer

Likya’yı diğer markalardan ayıran özelliklerinden biri, unutulmaya yüz tutmuş üzümleri keşfetmeleri. Birkaç kök kalmış üzümleri bulup, çoğaltıp markalaştırıyorlar. Elmalı’da geçmişin izlerini sürerek şarapçılık adına Anadolu’nun kaybolmuş genlerini ortaya çıkarıyorlar. Şu an 20 kadar devam eden Ar-Ge çalışmaları var. Dünyanın birçok ülkesinde düzenlenen şarap yarışmalarına katılıyor ve çok sayıda ödül de kazanıyorlar... Burak Bey’e “Likya adı çok anlamlı olmuş” diyorum. Nasıl olmasın! Bu bölge her bir köşesinde Likya uygarlığının izlerini taşıyor. Likya Şarapçılık aslında bir yandan bölgenin tarihini keşfetmenizi de sağlıyor. Bağlarına Likya şehirlerinin adlarını vermişler. Patara, Podalia, Kızılbel, Myra, Arykanda, Isında gibi. Bağbozumu ve tadım turlarıyla Antalya’da turizmin yaylalara doğru yayılmasına katkı sağlıyor.
Akdeniz’in incisinde, bağların arasında...

Likya Medeniyetleri Müzesi

Likya. Antalya’yı sadece sahilleriyle değil, muhteşem ormanları, gizli kalmış köyleri, tertemiz havasıyla yaylaları ve yöresel yemekleriyle de keşfedin. Likya’da şu an bağbozumu var. Biz Burak Bey ve eşi Burcu Hanım’la üretim tesislerinde üzümlerin kabul gördüğü yerden başlayarak mahzenleri gezdik, bağların arasına girdik. Likya Bağları’nın gerçekten büyüleyici bir ortamı var. Bir yandan şarabın yolculuğuna tanıklık etmek, diğer yandan bağlarda dolaşırken üzümlerin tadına bakmak müthiş bir deneyim oldu.

Bir de bağların arasından yakaladığımız günbatımı günümüzü hepten güzelleştirdi. Sonrasında şarap evinde lezzetli yemekler yedik. Şarabın peşinde dünyayı gezen Burak Bey ve Burcu Hanım’la yediğimiz yemekte sohbetimize seyahat, Antalya, Elmalı, Likya uygarlığı ve gastronomi konuları eşlik etti. Bu bağlarda şarap tadım turları yapılıyor, özel organizasyonlar düzenleniyor, ayrıca dünyaca ünlü şeflerin katıldığı yemekler veriliyor. Ekimde bir de caz konseri gerçekleşecek. Elmalı rakımı yüksek ve yaz aylarında şehrin kavurucu sıcağından kaçmak için harika bir yer. Bağ gezisine gitmişken bölgeye has sedir ağaçlarından yapılan, parlak renkleri ve cumbalarıyla ilginizi çekecek tarihi Elmalı evlerini mutlaka görün.
Akdeniz’in incisinde, bağların arasında...

Tepside fırın kebabı

Çevresini dolaşın

Elmalı Müzesi ziyaret listenize almanız gereken bir başka nokta. Elmalı ve çevresindeki antik kentlerde yapılan arkeolojik kazılarda birçok medeniyete ait izler bulunmuş. Müzede bölgenin tarihine ışık tutan önemli eserler sergileniyor. Likya Bağları’nı gezdikten sonra biz rotamızı Kaş’a doğru çevirdik. Bu sefer her zaman gittiğimiz sahil yolundan değil, dağ yolundan gidecektik. Ne yalan söyleyeyim, yemyeşil çam ağaçlarının arasından geçip gidilen bu yol bana daha çekici geliyor. Bey Dağları’nın doğası sayısız güzellik sunuyor.

Yeter ki keşfetmeyi sevin. Yol yaklaşık 1.5 saat sürüyor. Çam, sedir ve ardıç ağaçlarının arasında yeşilin binbir tonundan geçtikten sonra sizi Akdeniz maviliği, Meis Adası ve diğer küçük adalar karşılıyor. Akdeniz’in en güzellerinden Kaş’ta Hidayet’in Koyu ve Limanağzı plajlarında yüzün. En güzel turkuvaz sular için Kaputaş’a gidin. Dünyanın en uzun doğal plajlarından biri olan Patara’yı ve Patara Antik Kenti’ni görün. Likya Bağları gezinizi zenginleştirmek için bir başka alternatif rota Demre. Demre-Elmalı arası 1.5 saat sürüyor. Dünyaca ünlü Aziz Nikolas (Noel Baba) Kilisesi başta olmak üzere, Likya uygarlığının antik kentleri, masmavi koyları, şifalı suları ve daha birçok güzelliğe ev sahipliği yapıyor.

Tarihe yolculuk

Demre’de en çok hayran olduğum yer Myra Antik Kenti. Myra ‘Yüce Ana Tanrıçanın Yeri’ anlamına geliyor. Kaya mezarları ve antik tiyatrosuyla ünlü kent, Likya uygarlığına bir dönem başkentlik yapmış. Kaya mezarları üzerine kurulan Roma dönemine ait antik tiyatro kesinlikle görülmeye değer. Antik kentte nereye bakarsanız lahit ya da bir kalıntı göreceksiniz. Andriake’ye ait kalıntıların birçoğu da Likya Medeniyetleri Müzesi’nde sergileniyor. Müze; kilise, hamam, agora, granarium (tahıl ambarı) ve sarnıcın yanı sıra Anadolu’nun en eski sinagoglarından birine ev sahipliği yapıyor. Tarihe yolculuk yapacağınız yerlerden bir diğeri de Arneai Antik Kenti. Arneai, Likya birliğine ait küçük kentlerden. Merkeze yakın ancak ulaşımı zor olduğundan fazla bilinmiyor. Bizanslı Stephanos, ‘Ethnika’ adlı eserinde Arneai’den “Küçük bir Likya” kenti olarak bahsetmiş. Antik kentin kalıntıları geniş bir kaya zirvesi üzerine yayılmış.

YÖRÜK LEZZETLERİ

Elmalı yaylaları yazın serinlik arayanlar için kaçış noktası. Gömbe de bunlardan biri. Tepside fırın kebabıyla meşhur. Elmalı’ya yarım saat uzaklıkta. Sedir, çam ve ardıç ağaçlarının kapladığı dağlarda kekikle beslenen oğlakların etinin lezzeti damak çatlatan cinsten. Elmalı usulü tereyağlı, sütlü helvayı da mutlaka deneyin.
False

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır