Çocuklarda ağrılı dışkılama ve kabızlığın en önemli nedenlerinden biri de anal fissür’dür. Anal fissür, anüs içinde oluşan travmaya bağlı olarak, bir ya da birden çok çizgi şeklinde makat mukozasının uzunlamasına yırtılması ile ortaya çıkar. Anal fissür çocukluk çağındaki kanlı ve ağrılı kakanın en sık nedenidir. Çatlakların çoğu birkaç hafta içinde kendiliğinden iyileşirler ki bunlara akut fissür denir. Üç haftaya kadar iyileşmeyen fissürlere de kronik fissür denir.
Resim 1: Anal kanalın ve fissürün şematik görünümü
Anal fissürlerin nedeni tam olarak anlaşılamamıştır. Genellikle olağandan daha sert olan dışkı anüsten geçerken travmaya duyarlı olan dokularda yırtılmalara neden olur. Bu nedenle, kabızlık yakınması olan çocukların çoğunda aynı zamanda anal fissür de vardır. İshalde çok sık dışkılama, bazı antibiyotik ve kan ilaçlarının kullanımı ile anüse yapılan girişimler de (parmakla muayene, derece sokulmaı vs) fissür oluşumuna neden olabilir. Anal fissür, ender olarak Crohn hastalığı gibi bazı inflammatuvar bağırsak hastalıklarının da ilk bulgusu olabilir.
Sert kaka mekanik etkiyle mukozanın yırtılmasına ve fissür oluşmasına sebep olur. Ayrıca internal sfinkter spazmı ve adele spazmı da doku kanlanmasında bozarak mukozada ülsere ve fissüre sebep olur. Anal fissür sıklıkla anüsün arka orta tarafında bulunur. Bu bölgede ki kanlanma daha az olduğu için anal fissür anüsün arka orta kısmında daha kolay gelişir.
Anal fissürün başlıca iki bulgusu vardır: Dışkılama sırasında ağrı ve kanama. Ağrı daha önde gelen bulgudur. Henüz bezden çıkmamış bebeklerde gaz ve dışkı çıkarırken ağlamaya yol açar. Büyük çocuklarda ise, kabızlık ve kakayı tutmanın en önemli nedenidir. Derinleşen yırtıklar ise kanamaya neden olur. Bu çocuklarda, dışkı üzerinde çizgi şeklinde ya da dışkılama sonrasında altları temizlenirken kağıda bulaşan taze kan görülür.
Fizik muayenede, anüse doğru ilerleyen yırtık görülebilir, genellikle anüsün arka tarafında görülmekle beraber bebeklerde herhangi bir yerde de görülebilirler. Kız bebeklerde yaygınlıkla ön orta kısmında bulunurlar. Kronik kabızlığı olan ya da anüsten parmakla muayene yapılan bebeklerde ise birden çok sayıda olabilir. Anal fissür dıştan görülebileceği gibi anüsün içinde de olabilir.
Bunu görmek için özel aygıtlar ile anüsün içine bakmak gerekir. Ancak, eğer bulgular anal fissüre benziyor ise, özellikle küçük çocuklarda bu incelemenin yapılmasına gerek yoktur. Anal fissür iyileştikten sonra anüsün kenarında dışa doğru bir deri çıkıntısı (sentinel pile) oluşabilir. Hele de kanama varsa bu görünüm yanlışlıkla “hemoroid” olarak tanımlanabilir. Çocukluk çağında hemoroid çok ender olarak görülen bir durumdur. Bu çıkıntı kimi çocuklarda fissür iyileştikten sonra uzun süre kalabilir. Çocuklarda dışkıda kan görülmesinin bir diğer nedeni de “polip”tir. Bağırsak duvarında dışa doğru bir çıkıntı şeklinde ortaya çıkan polip de, aynen anal fissürde olduğu gibi kırmızı renkli taze kanamaya yol açar. Polip kanaması farklı olarak daha çoktur ve dışkılama bittikten sonra da sürer.
Resim 1: Kronik kabızlık ve anal fissürde yaşanan kısır döngü.
Anal fissürlerin çoğu herhangi bir tedavi yapılmadan kendiliğinden iyileşirler. Büyük çocuklar, ağrı duyacakları düşüncesiyle dışkılamak istemez ve tutarlar. Dışkı içerde kaldığı sürece daha da sertleşir ve sert dışkı dışarı çıkarken yırtıkların daha da derinleşmesine neden olur. Aynı zamanda kabızlığa da yol açan bu kısır döngü, anal fissürün iyileşmesinin önündeki en büyük engeldir. Neden ne olursa olsun, fissürün iyileşmesi için dışkının yumuşak kıvamda olması gerekir. Bu nedenle, eğer kabızlık ve sert dışkılama öyküsü varsa, diyet, dışkılama düzeninin sağlanması ve yumuşatıcı şuruplar ile öncelikle buna yönelik önlemler alınmalıdır. Anüsün içine uygulanacak ağrı kesici ve hücresel iyileşmeyi hızlandırıcı pomadlar da tedaviye yardımcıdır. Glyceryl trinitrate krem uygulanması ile internal anal sfinkter spazmı çözülerek anal fissürün iyileştiği görülmüştür. Günlük uygulama 6-8 hafta devam etmelidir. Küçük bebeklerde derece ve fitil gibi uygulamalar bile anal fissür oluşumuna yol açabilir. Bu nedenle, özellikle 2 yaş altı bebeklerde olmak üzere, çok ciddi bir gerekçe (tümör, abse vs) olmadıkça, kesinlikle anüsten parmakla inceleme yapılmamalıdır.
Tıbbi tedaviyle iyileşmeyen vakalarda cerrahi müdahale gerekir. Cerrahi tedaviler fissürektomi, anal dilatasyon ve lateral internal sfinkterotomi şeklinde yapılır. Tıbbi tedavi ile düzelmeyen vakalarda fissürektomi ve kabızlık tedavisi birlikte iyileşme %80 görülür.
Bebeklerde ve Çocuklarda Anal Fissür, izmir, çocuk cerrahisi uzmanı, en iyi cerrah, Bebeklerde ve Çocuklarda Anal Fissür, yenidoğan sünneti, çocuk cerrahisi, yenidoğan cerrahisi, Bebeklerde ve Çocuklarda Anal Fissür, yenidoğan cerrahı, en iyi hekim, çocuk cerrahı, Bebeklerde ve Çocuklarda Anal Fissür, yenidoğan cerrahı
Dışkılama sırasında ortaya çıkan ağrıların sebebi makat çatlağı olabilir. Makatta en sık görülen ağrılı ve bazı durumlarda kanamalı bir sağlık sorunudur ve genellikle hemoroid gibi diğer anal hastalıklar ile karıştırılabilir. Genel olarak kendi kendine geçeceği düşünülür ve bu nedenle de ihmal edilir. Kadınlarda ve erkeklerde makat çatlağı benzer sıklıkta görülür ve her yaşta yaşanabilir. Peki, makat çatlağı nasıl geçer? Tedavisi var mı?
“Makat çatlağı nedir?” sorusu tıp literatüründe anal fissür olarak bilinen makat çatlağı en basit tanımı ile çeşitli nedenlere bağlı olarak makat bölgesinde oluşan çatlaktır şeklinde yanıtlanabilir. Makat bölgesinde meydana gelen yırtılmalar, dışkılama anında zorlanma ve ıkınma ile gelişebilir ya da ishal durumunda sık dışkılama nedeniyle de ortaya çıkabilir. Kişi büyük abdestini yaptığı sırada şiddetli ağrı ve kanama yaşıyorsa tedavi zorunludur. Peki, Fissür memesi nasıl geçer? Her ne kadar çoğu anal fissür cerrahi müdahaleyi gerekli kılmasa da kronik hale gelmiş olan çatlakların tedavisi daha güçtür ve bu türden makat çatlakları için de cerrahi işlem uygulanır. Tedavide zamanlama da büyük önem taşır. Erken evrede gerçekleşen tedavide ilaç yeterli olurken ileri evrede görülen makat çatlakları için makat çatlağı ameliyatı gerekli olur.
Makatta çatlak belirtileri bu sorunu yaşayan herkeste hemen hemen aynıdır. Ancak belirtilerin şiddeti çatlağın boyutuna göre değişebilir. Yaygın görülen makat çatlağı belirtileri:
Makat çatlağı neden olur?” konu hakkında merak edilen soruların başında gelir. Uzun süre kabızlık, ishal ya da inflamatuar bağırsak hastalıkları nedeniyle makat çatlağı gelişebilir. Ancak herhangi bir etkene bağlı olmadan da kişinin makat bölgesinde çatlak oluşabilir. Genel olarak hastaların genelinde çatlak oluşumu öncesine bir süre boyunca dışkılama güçlüğü yaşanır. Bunun yanında dışkının çok sert yapıda olması da makatta çatlak oluşumuna neden olur. Dışkının çok sert olmasında tuvalet ihtiyacının ertelenmesi nedeniyle dışkının kalın bağırsakta uzun süre kalması ve sertleşmesi etkilidir. Ayrıca lifli gıdaların ve suyun yetersiz tüketimi de bu durumun yaşanmasında etkilidir. Bu nedenle “Makat çatlağı nasıl geçer?” diye merak eden kişilerin ilk olarak beslenmesine dikkat etmesi önemlidir.
“Makat çatlağı ne iyi gelir?” sorusunun yanıtını bulmak amacıyla fiziki muayene uygulanır ve tanı konulur. Tanı aşamasında gerekli görüldüğünde rektum ya da kolon bölgesinin detaylı incelemek adına endoskopi işlemleri de uygulanabilir. Bu aşamalar tamamlandığında yaşanan çatlağın boyutuna ve evresine bağlı olarak makat çatlağı ameliyatı ya da yalnızca ilaç tedavisi uygulanır.
Farklı makat çatlağı tedavi yöntemleri bulunmaktadır. Bunlardan biri de botoksu ile anal çatlağı tedavisidir. Botoks ile makat çatlağı tedavisi yönteminde makat çevresindeki kaslar gevşetilerek işlem uygulanır. Tekrarlama riski olmakla birlikte bazı hastalarda çok rahat uygulanmaktadır. Bunun yanında kişiye makat çatlağı kremi de verilebilir.
Peki, makat çatlağı olanlar ne yememeli? Bu durumun tedavisinde beslenme düzeni de oldukça önemli. Bu durumu yaşayan kişiler hem durumdan korunmak hem da hastalığın şiddetinin arttığı dönemlerde rahat etmek adına beslenme düzeninden belli başlı gıdaları çıkarmalıdır. İşte “Makat çatlağı olan ne yememeli?” sorusunun yanıtı:
Yukarıda besinler yerine tercih edilmesi gerekenler ise lif içeren sebzeler meyveler ve bol sudur.
Makatta çatlak bitkisel tedavi, rahatsızlığın giderilmesinde kesin çözümü sağlamaz ancak yaşanan şikayetlerin şiddetinin azalmasında yardımcı olabilir. Bitkisel tedavide makat çatlağı zeytinyağı, bağırsak sisteminin düzenli çalışmasını sağlayarak yardımcı olur. Bunun aloe vera, Hindistan cevizi yağı gibi bitkisel içerikler kullanılır. Buna ek olarak da makat çatlağı kremleri bu durumu yaşayan kişiler tarafından araştırılır. Ancak makatta çatlak için krem ve yukarıda sayılan bitkisel yağlar yerine mutlaka bir proktoloji uzmanından yardım alınmalıdır.
Makat bölgesinde çatlak yaşan kişiler makat çatlağı yorumlar ve bu kişilerin nasıl tedavi gördüğü ile ilgili detayları merak eder. “Makat çatlağından kurtuldum” demek istiyorsanız mutlaka bir uzmandan destek almalı ve süreci uzman gözetiminde ilerletmelisiniz.
Liv Hospital Vadistanbul’da akut ve kronik anal fissür tedavisi Proktoloji Kliniği uzmanları tarafından yapılır.
Makat çatlağı yani anal fissür hastalığı akut ve kronik olmak üzere iki farklı şekilde görülür. Anal fissür probleminin ortaya çıktığı ilk 15-20 günlük süreç akut dönemdir. Bu süre içerisinde makat çatlağının oluşumuna yol açan sebepler giderilirse ve önlem alınırsa tedavi olmadan kendi kendine iyileşebilir. Ancak herhangi bir önlem alınmaz, nasılsa geçer diye beklenirse kronik döneme geçilerek çok daha zorlu bir dönem başlangıç gösterir.
Anal fissür ile karşılaşan insanların bir çoğu çevreden ya da internet ortamından öğrendikleri bilgiler ile basur yani hemoroid olduklarını düşünür. Hemoroid kısa vadede çok fazla şikayete neden olan bir hastalık değildir. Ancak oluşumunda rol oynayan faktörlere çözüm üretilmezse ilerleme göstererek çok fazla şikayete neden olmaktadır.
Buna istinaden anal fissür problemiyle karşı karşıya kalan insanlar hemoroid olduklarını düşünerek, ev ortamında buna karşı çözüm bulmaya yaratırlar. Ya da hastalığın oluştuğu bölgeden kaynaklı utanarak doktora başvurmazlar. Hal böyle olunca akut dönemden kronik döneme geçiş yapılır.
Anal fissür az önce de belirttiğimiz gibi başlangıç safhalarında alınacak önlem ve kullanılacak merhemlerle pratik ve kolay bir şekilde düzelebilir. Ancak hastaların bu problemin makat çatlağı olduğunu bilmesi ve hemoroid gibi hastalıklarla karıştırmaması önemlidir.
Makat çatlağı problemine karşı anuflex isminde ki merhem tercih edilebilir. Bu merhem akut dönemde ki anal fissür problemlerine karşı oldukça etkilidir. Cerrahi yöntemlerle tedavi olmadan önce denenebilir. Bunun dışında kasılan kasların gevşemesi için sıcak su oturma banyosu da cerrahlar tarafından sık yapılan tavsiyelerden biridir.
Sıcak su oturma banyosu ve merhem kullanımı ile herhangi bir iyileşme gözlemlenmiyor ise cerrahi yollarla müdahale edilmesi gerekmektedir.
Anal fissür tedavisi günümüzde oldukça kolay ve pratik yapılan bir işlemdir. Herhangi bir kesi, dikiş, pansuman ya da hastanede yatış gibi dezavantajlar olmaksızın botulinum enjeksiyonu ile 3 dakika kadar kısa bir sürede tedavi gerçekleştirilebilir.
Botulinum toksini ismi verilen özel bir ilaç kasılan makat kaslarına enjekte edilir ve böylece bu kasların gevşetilmesi sağlanır.
Tedaviden bir kaç gün sonra kişi iyileştiğini hisseder. Bu dönem içerisinde ve sonrasında kabız kalmamaya özen gösterilmelidir.
Bol su içerek, beslenme düzenini sağlayarak ve bol lifli gıdalar tüketerek kabızlığa çözüm bulunabilir.
İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi mezunu olan Op. Dr. Seher ŞİRİN 1986 yılından bu yana genel cerrahi uzmanı olarak hizmet vermektedir. Kıl dönmesi, hemoroid ve anal fissür gibi makat hastalıkları yanı sıra nasır, siğil ve ben tedavileri uygulamaktadır.