marjinal insan / Marjinal Ne Demek? Marjinallik Nedir?

Marjinal Insan

marjinal insan

Marjinal Ne Demek? TDK'ya G&#;re Marjinallik Nedir, Ne Anlama Gelir?

Fransızca kökenli bir sözcük olarak karşımıza çıkmakta olan marjinal kelimesi, Marginal'den türemiştir. Ayrıca Latincede 'Marginalis' olarak da karşımıza çıkmaktadır. Toplum düzeni dışında kalan anlamı taşımaktadır.

Marjinal Ne Demek?

Marjinal kelimesi, anlam olarak, farklı, sıradan olmayan, toplumda alışılagelmiş düzenin dışında kalan anlamı taşır. Genellikle, kişiler için kullanılmakta olan marjinal kelimesi, aynı zamanda sıfat olma özelliği taşımaktadır. Marjinal kelimesinin, özellikle moda dünyasında sıkça kullanıldığını görmekteyiz.

TDK'ya Göre Marjinal Ne Demek?

TDK'ya göre, marjinal kelimesinin iki anlamı bulunmaktadır. İlk anlamı; kenara ait, asıl konuya dahil olmayan, bir kitabın dış kenarına yazılmış notlar veya süsleme anlamında kullanılır. İkinci anlamı ise; toplumun bildiği alışılagelmiş düzenin dışında özellikleri olan, anlamında kullanılır. Limitleri zorlayan, sınır tanımayan anlamlarına da gelen marjinal kelimesinin kullanırken, özellikle kişi hakkında ön yargı ve ötekileştirme yapmadan kullanmakta fayda vardır.

Örnek bir cümle olarak; 'Giydiği kıyafetlerdeki marjinallik ile herkesi kendisine hayran bıraktı'. Marjinal kelimesi, sadece bir kişiden bahsederken değil, bir resmi veya eseri tasvir ederken de kullanılabilir. ' Bu resim sergisi marjinalliği ile göz doldurdu'. Özellikle sosyal medyada, son yıllarda sıkça kullanıldığına rastlamaktayız.

Helen Edwards: "Eğer nereye ve nasıl bakacağınızı bi̇li̇rseni̇z bugünün marji̇nal davranışları yarının altın kutusu olabi̇li̇r "

Pazarlama uzmanına göre, polifazik uyku, veganizm, biyolojik saldırı, doğada doğum yapma, denizde yaşamak gibi davranış biçimlerinin teknolojik ve kültürel değişimler sayesinde daha popüler hale gelen marjinal davranışlardan sadece birkaçı olduğunu düşünüyor. Pazarlama gurusu Helen Edwards'ın yeni kitabı “Marjinallikten Ana Akıma Doğru” (From Marginal to Mainstream) ‘da ileride markaların büyümesinin neden marjinal olmaktan geleceğini ve oraya nasıl ulaşılabileceği  hakkında konuşuyor.

Johnson & Johnson, Wella ve Nando's gibi şirketlerde müşterilere danışmanlık yapan ve London Business School'da (LBS) pazarlama alanında Yardımcı Profesör olan Edwards, uzun bir süredir markalaşmayı şekillendiren kültürel değişimleri inceliyor.

Laba ile birlikte müşterilerin ürünler hakkında olan yanlış anlaşılmaları  nasıl tersine çevrilebileceğini, teknolojinin marjinal olanı ana akımda itmedeki rolünü, Z Kuşağının neden yeni ürünlere daha açık olduğunu ve markaların öne çıkabilmesi için  pazarlama departmanın kültürel, kanunsal ve bilimsel değişimleri nasıl tanımlayabilecekleri hakkında  konuşuyor.

Bu röportajı ingilizce olarak okumak için tıklayın.

Pazarlama alanında çalışanlar için "marjinal davranışlar" neden daha önemli hale geliyor?

Marjinal davranışların kendine çeken ve iten faktörleri vardır. Marjinal davranışların ilgi çekmesinin nedeni, Clayton Christensen'in tanımladığı gibi inovasyon ürünlerin, kısaca çığır açıcı bir büyüme yaratan teknolojik, arz odaklı inovasyon sahibi ürünlerin  sona ermiş olmasıdır. 

Teknoloji sayesinde elde edilen yenilikçi ürünlerin artık markalara kazandırdıkları maalesef çok az. Bu yüzden büyük şirketler daha büyük atılımlar için başka yerlere bakmaya başladı.

Büyümek isteyen şirketlerle çalıştığımda, genelde  daha az riskli olduğu için atılım yapma konusunda biraz dar bir şekilde düşünme eğilimindeler. Genelde, markalar nasıl bir  kazanç elde edebiliriz diye düşünürler ya da ürünümüz için bir raf alanı nasıl elde edebiliriz diye bakarlar fakat çoğu zaman rekabet içerisinde yuvarlanıp giderler. Kısaca, kimse gerçekten bir atılım yapmak için bir adım atmıyor.

Ayrıca, sosyal medya aracılığıyla çok daha meraklı, daha az yargılayıcı, daha açık, küresel ve sosyal olarak daha bağlantılı olan, tarihin en büyük kuşağı olan Z kuşağına sahibiz.

Bunların hepsini bir araya getirdiğinizde ve marjinal davranışları sosyal medya aracılığıyla her zamankinden daha fazla görme yeteneğimize baktığınızda, aslında atılım için bir fırsat var. Bu nedenle, arza dayalı yenilik aramak yerine, tüketicilerden gelen talebe dayalı isteğe bakmalısınız.

Günümüz dünyasında marjinal davranışlar, tüketiciler için çok daha fazla görünür halde. Bu yüzden, bu davranışların daha geniş nüfus için faydalarını anlayabilir ve  ana akım haline getirebilirsiniz. Böylece, şirketiniz için büyük bir fırsat yaratmış olursunuz.

Bu durum batıya özgü bir şey mi yoksa evrensel olarak geçerli mi?

Dürüst olmak gerekirse evet küresel bir dünyada yaşıyoruz fakat maalesef tamamen değil. Sosyal olarak kabul edilebilir olan veya dünyanın bazı bölgelerinde büyüyen, ancak diğerlerinde daha az kabul gören bazı marjinal davranışlar tabiki olacaktır.

Mesela, Homeopati Almanya'da çıktı ve sadece  Almanya' da ve Doğu Avrupa'da daha popüler, tıpkı doğacılığı herkesin sevmediği gibi. Daha geleneksel olan klinik toplulukları Homeopatiye karşı çıktığı için, homeopati muhtemelen asla ilerleme sağlayamayacak. Ancak diğer marjinal davranış biçimleri olan veganizm veya farkındalık için büyük bir küresel  potansiyel var. Bu yüzden, dünya çapında farklı nüansları tabiki olacaktır.

Ancak, sadece pazarlama alanında çalışanlar değil, iş adamları da bu marjinal davranışları daha iyi anlarlarlarsa  bu sayede büyük bir atılım yapabilirler ve şirketlerine daha  fayda ve olanak sağlayabilirler.

Marjinal bir davranıştan yararlanan bir şirketin en iyi örneği nedir?

Muhtemelen bu şirket Nike'dır. Mesela Nike'ın piyasaya çıkmadığı zamanlar, ABD'de biri, halka açık bir otoyolunda koşu yaptığı ve otoyolunu kötüye kullandığı gerekçesiyle tutuklandı!

Bu kişi sadece kendi iyiliği için egzersiz yapmak ve  koşmak istiyordu fakat yapamadı. Çünkü o zamanlarda kısmen insanlar  egzersiz yapmaya ihtiyaç duymuyordu. İşleri genellikle zaten fiziki açıdan  zorluydu .

Bill Bowerman, Nike‘ın ortak kurucusu, o zamanlar Oregon'da bir atletizm koçuydu ve 60'ların sonunda Yeni Zelanda'ya araştırma görevine gitti ve Auckland koşucuları kulübüne davet edildi.

O zamanlar koşucu kulübü diye bir şeyi hayatında duymamıştı bile. Ve orada koşmanın kalp sağlığına faydalarını öğrendi ve Amerika'ya bu bilgileri geri monash.pwşunun kalp sağlığı üzerindeki etkileri üzerine Oregon Üniversitesi ile bir çalışma yaptı. Ve olay orada patladı.

Bowerman, insanların eskiden giydiği plimsoll gibi geleneksel ayakkabıların koşu için uygun olmadığını hemen fark etti ve bu yüzden daha iyi bir şey yaratmaya çalışmaya başladı. 

Daha önce eğitim verdiği eski bir koşucu olan Phil Knight ile bir takım oluşturdu ve birlikte Blue Ribbon spor şirketini kurdular. 'de de adını Nike olarak değiştirdiler.

Böylece Nike, katlanarak büyüyen egzersiz yapma devriminin başını çekti. Fitness ve giyim de bu egzersiz devriminden yararlanan dallardan  oldu. Ve  tüm bu dalları ve diğer  markaları düşünürseniz, bu şirketin yarattığı devrim gerçekten çok büyük. Phil Knight, egzersiz devrimini kendilerinin yaratmadığını ama kesinlikle bu eşi benzeri olmayan marjinal davranışlarının insanları etkilediğini söyledi.

Bu yüzden, kesinlikle  insanlara bakmalı ve ne yaptıklarını görmelisiniz. Ardından, faydalarını anlamalı ve bunları daha geniş bir nüfusa ulaştırmalısınız. Yaptığınız bu şeyin aksama yaratabileceğini ve bunun tamamen sizden kaynaklandığını düşünmek yerine sadece harekete geçin.

Marjinal davranışları toplum için daha hızlı kabul edilebilir hale getiren hızlandırıcı unsurları nasıl belirleyebilirsiniz?

Marjinal davranışları toplumda daha iyi okuyabilmek için size bir fikir vermek için  sekiz "ipucu" geliştirdik. İnsanların davranışına bu ipuçları ve sinyallerin merceğinden bakarsanız, ana akıma geçip geçmeyeceklerini anlama şansınız daha yüksek olur. İşte bu ipuçlardan biri de bu marjinal davranışları hızlandıran unsurlara bakmaktır.

Kültürel veya toplumsal alanda bir değişiklik olursa,  insanların belirli bir davranışı nasıl algıladıkları da değişir. Mesela, COVID, polifazik uykuyu benimsemek için bir hızlandırıcı unsur olarak kabul edilebilir. Bu sayede vücudunuz için uzun saatler uyumak yerine, polifazik uyku vücudunuzda neyin işe yaradığını görmenize yardımcı oldu. Ayrıca, vücudumuz için aslında bu durumun daha doğal olduğunu söyleyen son araştırmalar da gördüm. Özellikle  evden çalıştığımız bu günlerde, polifazik uykunun insanlar için uygulamanın daha mümkün olduğu da anlamına geliyor.

Buna ek olarak, COVID,  doğada yapılan bir  doğum türü  olan “özgür doğum” diye adlandırılan bir doğum biçiminin  yaygınlaşmasında da hızlandırıcı bir unsur oldu. 

Konuştuğumuz birçok kadın pandemi sırasında özgür doğum hakkında bilgi edinmekle ilgilendiklerini söyledi. Hastanelerin güvenli yerler olmasına rağmen, enfeksiyonlarla dolu olduklarını ve doğum yapmak için en iyi yer olamayabileceklerini fark ettiler.

Diğer bir hızlandırıcı unsur olarak  kanun  değişiklikleri gösterilebilir. Örneğin, mental sağlığa yardımcı olmak için küçük miktarlarda halüsinojen mantarların alındığı  mikro-dozlama ile ilgili yasalarda değişikliklerin olması da hızlandırıcı bir unsur olarak gösterilebilir. Hızlandırıcı unsurlar aradığınızda, genellikle kültürel değişimlere veya toplumdaki düzeni değiştirmeye çalışan yeni kültürlere bakabilirsiniz.

Sosyal medyanın ve influencerların bu süreçteki rolleri nedir?

Marjinal davranışları belirlemek ve görmek için teknoloji gerçekten kilit bir roldedir. Bunun nedenlerinden biri de  sosyal medyadır. Sosyal medya sayesinde  bu marjinal davranışları desteklemek  daha görünür hale geliyor. Sosyal medyada platformlarında  akışlar bölümü de  aynı zamanda marjinal davranışların görünürlüğünü  artırdı.

Mesela, artık sosyal medyada içerik izleyebileceğimiz  birçok marjinal davranışı kapsayan  TV platformları var. Bu yapılan içeriklerden para kazanıldığı için, bu gibi sosyal medya platformların daha fazlasına ihtiyaç duyulacağı  anlamına geliyor. Ve marjinal davranışlarla ilgili videolar yapmak da daha düşük maliyetli oluyor. 

Sosyal medyadaki bu tv platformları çok popülerler çünkü insanlar, insanların neler  yaptıklarını izlemeye bayılıyorlar. Bu yüzden akış platformlarının  tümü teknoloji destekli, kullanıcı tarafından oluşturulmuş veya daha profesyonelce oluşturulmuş içeriklerdir.

Bu yüzden, sosyal medya bu gibi marjinal davranışları daha görünür ve daha geniş bir nüfusa açık hale getiriyor. Klasik bir influencera ulaşana kadar, zaten bu marjinal davranışlar çoktan ana akımda yerini almış oluyor. Kısaca,bir iş  influencer  veya bir ünlüye ulaşana kadar, zaten çoğunluğun çoktan alıştığı bu marjinal etkinin gerisinde oluyorlar .

Z kuşağını bu marjinal davranışları benimsemeye daha istekli yapan şey nedir?

Z kuşağı kabaca ile arasında doğmuş insanlar, yani şu an 20'li yaşlarında olanlar insanlığın sahip olduğu en büyük  nesildir. Ancak, ben her şeyin nesillerle ilgili ve nesillere bağlı olduğu görüşüne çok bağlı olan biri değilim. İnsan sonuçta insandır.

Ancak, o kuşağı birleştiren şeye baktığınızda,hepsinin  davranışlarında bir  uyum var. Fikirlerinde açıklık ve meraklılık var. Buna ek olarak, teknoloji ve sosyal medya da hayatlarının birer parçası halindedir .

Bu konuyla ilgili birincil araştırma yaptığımızda, daha orta yaşlı insanlara böcek proteini gibi bazı marjinal etki yaratan bir unsur gösterdiğinizde, tepkilerinin  içgüdüsel olması çok dikkat çekiciydi. Z kuşaklarının açık görüşlü tutumundan ziyade yeni bir duruma bakış açıları "Ah, bu iğrenç!" oldu.

Bunu Z kuşağına gösterdiğinizde, benzer bir içgüdüsel tepki görseniz bile, böyle bir tepki vermiyorlar. “Eh, artık hiçbir şey garip değil ki ya da “günümüzde zaten her şey normal” veya "insanları etiketlemekten çekiniyorum" gibi yanıtlar alıyorsunuz.

Bu yüzden, Z kuşağı diğer kuşakların verdiği  içgüdüsel tepkiye karşın daha meraklı ve açık bir yaklaşımda bulunuyor. Tepkileri genelde şu şekil oluyor : “Ben açık fikirli bir insanım". Bu yüzden Z kuşağı gerçekten  çok ilginç bir kuşak.

Kitapta, ürünler ile ilgili basmakalıp fikirleri yeniden yapılandırma sürecini monash.pw, bunu nasıl yapıyorsunuz?

Yeniden yapılandırma zihniyeti bilişsel psikolojiden gelir. Bu konsept, psikolog Aaron T. Beck tarafından oluşturuldu. Bir durumu görmenizi sağlayan bakış açınızı değiştirip basit bir bilişsel yeniden yapılandırma süreci geliştirdi.

Ve pazarlama alanında çalışanlar bu yeniden yapılandırma zihniyetinin  üzerine atladı. 

Mesela, böcek proteini alın diye söylendiğinde insanlar şöyle diyor: "Ah, bu iğrenç". Fakat aslında sadece böceklerin olma düşüncesi sizi kötü hissettiriyor. 

Sadece şaka yapmaya çalışsan bile onların o ürüne bakış açısını değiştirmiyor.

Araştırmamız sırasında insanların bakış açısı için yeniden yapılandırma yöntemleri denedik. Bu yapılandırma yöntemi sayesinde aslında böcek proteininin nesiller boyu besin zincirimizin bir parçası olduğunu anlatacak ve bu proteine farklı bir bakış açısı kazandırmayı amaçladık. Çünkü insanlar ve hayvanlar uzun süredir aslında  böcek proteini sayesinde yaşıyor.

Kısaca, bunun gelecekteki bir yiyecek olduğunu söylemek yerine, onu orijinal protein olarak gösterdiğimizde insanların zihninde böcek proteinine karşı olan bakış açısını yeniden yapılandırmış olduk. Bunu yaptığımız an, odak  grup görüşmesi yaptığımız insanların bu konudaki düşünceleri değişti. Böylece şirketler, bu yöntemi edinerek markalarını ikiye bile katlayabilirler. 

Pazarlama alanında çalışanlar için araştırmaların onlara söylediği verilere her zaman güvenmemeleri gerektiğini iddia ediyorsunuz. Sebebi nedir?

Bazı durumlarda  olaylara tam tersinden bakmak gerekir. Çünkü bazı olaylarda  insanların marjinal bir etkiye karşı koymasının nedeni, daha sonra bu etkiyi benimseme sebebi  haline geliyor.

Mesela  egzersiz yapmayı örnek alalım. Eskiden insanlar işlerini bitirdikten sonra dışarı çıkıp egzersiz yapmamalarının nedeni, kalp ve ruh sağlığı açısından ihtiyaç duydukları her şeyi zaten iş yerlerinden almalarıydı çünkü fiziksel olarak zahmetli işler yapıyorlardı.

Fakat aniden, işleri fiziksel olarak zorlayıcı olmaktan çıktı. Yani  fiziksel egzersiz yapma nedenleri tamamen tersine döndü. Aynı durum veganlıkta da oldu. Veganizme karşı konulmasının birincil nedeni, insanların sağlık nedenleriyle hayvanları yeme ihtiyacı hissetmeleriydi. Aynı şekilde yine insanların vegan olmalarının nedeni  ise hayvan refahını sağlamaktı. 

Kısaca bu davranışa karşı koyma nedenleri  tersine döndü ve etkiyi benimseme haline geldi. Beslenme hakkında daha çok şey anladığımız için sağlıklı kalmak adına hayvanları yememize gerek kalmadığını anladık. Yani bu marjinal etkiye tepki gösterme nedenleri tam tersi haline dönüştü.

Eğer  pazarlama alanında çalışıyorsanız, müşteriyle ilgili dikkat edilmesi gereken yeni bir şey olduğunda, tüketici araştırması sizi kesinlikle aydınlatmaz. Bu yüzden  bilimsel anlayışımızda ya da yaşamımızda da insanların bu marjinal etkiye karşı koyma nedenlerinin tersine dönmesine sebep olacak  değişiklikleri  aramalısınız. 

Bugünlerde insanların veganlığa yönelmelerinin nedeni iklim değişikliği mi?

İnsanlar vegan olmayı çeşitli nedenlerle benimsiyorlar. Fakat veganlığa yönelme nedenlerinden biri de tabiki iklim değişikliği.

İnsanların önce tüketimine değil, davranışlarına baktığınızda, bu davranışların birincil veya ikincil itici gücün, dünyaya saygı veya çeşitliliğe sahip olma gibi insanlığa ait  değerler olduğunu görürsünüz.

Dolayısıyla veganizm, klimateryenizm, mikro dozlama gibi marjinal davranış biçimlerine dünyaya ve diğer insanlara saygı nedeniyle yöneliyorlar.

Ama ne yazık ki, insan doğası gereği, eğer vegan ürünlerin tadı berbatsa insanlar veganlığa maalesef yönelmeyeceklerdir. 

Kısaca, bu marjinal etkilerin sürdürülebilir olmasının yeterli olmadığını gördük. Bu yüzden, anlıyoruz ki ürünler vegan veya çevre dostu dahi  olsa da ürün müşteri talebini karşılamak zorundadır. Aksi takdirde bu marjinal davranışlar çok bir etkiye sahip olmayacaktır.

Haber bültenimize abone olun

Takip ettiğiniz için teşekkür ederiz

Son içerikler

imgccepng

Laba’nın Başarı Hikayesi

Laba son yıllarda aktif olarak tercih edilen bir eğitim platformu haline gelmişmonash.pw&#;nın bir marka olarak kısa sürede nasıl bu kadar ivme kazandığına ve başarı sağladığına ve başarılı olmasını sağlayan yöntemleri bu makalede açıklıyoruz

Okuyun

imagec72cepng

Markalar İçin Reklamın Rolü Nedir ? Neden Önemlidir ?

Markaların daha fazla kazanç ve satış elde etmesi için reklamı bir yöntem olarak kullanması mutlaka gereklidir. Markalar için reklam hangi faydaları sağlar ve neden kullanılmalıdır sizlere bu makale de açıklıyoruz

Okuyun

imagec70aepng

Dijital Pazarlama Nedir ?

Dijital pazarlama son zamanlarda aktif olarak kullanılan bir pazarlama yöntemi haline geldi ve sizlere şirketler ve markalar için dijital pazarlamanın neden önemli olduğunu ve nasıl kullanılması gerektiğini açıklıyoruz

Okuyun

Sosyal Medyada Sıkça Duyduğumuz &#;Marjinal&#; ve &#;Marjinal Olmak&#; Aslında Ne Demek?

Hepimiz farklıyız, bu çaba ne diye? Diye düşünsek de elimizde değil, insanların çoğu diğer insanlardan farklı olmak ister, bunun için de çaba gösterir. İnternetin ve özellikle sosyal medyanın etkisiyle özel hayatlarımızın daha çok göz önünde olduğu bir dönemdeyiz. Teşhir olan her detayımızın, diğer insanlardan farklı olmasını istiyor, ona göre davranıyor, ona göre giyiniyor ya da yaşamımızı değiştiriyoruz. Kısaca marjinal olmaya çalışıyoruz.

Cem Yılmaz'ın "Hani marjinal bizdik?" esprisinden sonra bu kelimeyi daha sık duyuyor olabilirisiniz, ancak yukarıda bahsettiğimiz durumu hemen hemen herkes yaşıyor.  Özünde "aykırı, farklı, uç noktalar" olarak kullanılan bu kelime, daha çok genelleme ile eğlenmek gibi görünmeye başladı.

Marjinal nedir? Marjinal ne demek?

TDK resmi sitesini incelediğimiz zaman kelime anlamı "aykırı" demek olan marjinal, matematik birimi olarak da kullanılıyor. Yani bilimde "Marjinal birim" olarak çokça karşımıza çıkan bu kelime genelinde özel olan, sonda olan, uç noktada olan, aykırı olan anlamlarına geliyor. Konuya bir kez daha toplum nezdinde bakacak olursak , oplumun fikirleri ile ayrı fikirlere sahip olan kişilere de marjinal kişilik dendiğini görüyoruz. 

Toplumda benimsenen yaşam biçimlerini önemsemeyen, çizginin dışındaki kişiler marjinal olarak tanımlanıyor. Bu kelimenin bir diğer kullanıldığı alan ise finans alanları oluyor. Genel olan her şeyle taban tabana zıt özelliklere sahip olan marjinal kelimesi, pek çok alanda kullanılabiliyor.

Bununla kalmayıp aynı zamanda sanat, müzik, siyaset gibi alanlarda da görülüyor. Özetle "marjinal fayda" ve "marjinal insan" olarak iki farklı şekilde cümle içinde kullanılıyor. Marjinal fayda dediğimiz şey ise iktisadi bir terim olarak karşımıza çıkıyor. Özetle son tüketilen birimin faydasıdır diyebiliriz.

Popüler kültürde marjinal kelimesinin yeri nedir?

Bir şey çok sevilince haliyle talep artıyor. Bu sevilen şeyin sosyal medya üzerinde olması da o şeyi bir yerde trend haline getiriyor. İşte marjinal ne demek deyince karşımıza hem sosyal medyadaki kullanım anlamı, hem de gerçek anlamları çıkıyor. Sosyal medya üzerinde genelde insanlar bir yere gelebilmek için ya da belirli bir talebe cevap verebilmek için marjinal gibi görünmeyi tercih ediyorlar.

Hatta yaptıkları hareketleri kendilerince marjinal olarak nitelendirebiliyorlar. Bu yüzden popüler kültür deyince aklımıza ilk gelen şey sosyal medyada var olmak olduğu için, marjinal olmak durumu da karşımıza buradan çıkıyor. Sosyal medyanın dimanitlerinden biri olan var olmak meselesini uygularken, bir şekilde marjinal olma yolunda heba olan pek çok kişi görüyoruz. 

İnsanlar sosyal medyada neden marjinal olmak isterler?

Marjinal fayda nedir

Marjinal olmayı istemek çoğu zaman bir tercih olmuyor. İnsanlar sosyal medyada var olmak için farklı ya da aykırı işler yapmak gerektiğini düşünüyor. Bu yüzden bir şekilde kendilerini gerçekleştirmek için toplumun geneline pek uymayan, farklı, çizgi dışı içerikler ile ön plana çıkmak isteniyor. Sosyal medyada marjinal olma arzusu biraz da buradan geliyor. 

Toplum gözünde farklı olmak, dikkat çekmek ve bir şekilde ilgi odağı olmak için kendi yetenekleri ile ön plana çıkamayan bireyler, farklı işlerin peşine düştüğü için marjinal olmuş oluyorlar. Tabi bu kelimenin her zaman doğru kullanıldığına şahit olmuyoruz. Zaman içinde değişen bir durum ile kolay bir örnek verelim. Bir zamanlar Facebook hayatımıza girmeye başladığında onu kullanmamak marjinallikti, şimdi neredeyse kullanmak marjinallik değeri taşıyor. Tabii bu örnekler çoğaltılabilir.

Marjinal tarz nedir? Evet, bunun bir de tarzı var:

marjinal ne demek?

Bir şeyin aşırı olması ya da çizgi dışı olması onu marjinal yapsa da iyi ya da kötü olması pek önemli olmuyor. Çünkü marjinal olan kişi farklı olduğu için iyiyi ya da kötüyü pek ayırt edemiyoruz. Farklı olanın kıyaslaması da kendi kulvarında oluyor.  Bu yüzden marjinal tarz nedir dediğimiz zaman karşımıza Tiktok, Instagram ve pek çok platformdan farklı insanların çıktığını görebiliyoruz.

Bilimde "marjinal" ne demek?

marjinal fayda

"Son birim" olarak matematikte kullanılan bu kelime, bir malın tüketilen her ek birimin bir önceki tüketime olan orantısını gösteriyor. İktisat derslerinin olmazsa olmazı olan kelime, kullanım alanlarına göre pek çok yerde karşımıza çıkabiliyor.

Bu durumu hemen bir örnekle anlatalım. Marjinal faydalar her zaman negatif bir eğilimdedir. Yani tüketici söz konusu ihtiyacını karşılıyor ve artık daha az tüketmeye başlıyor. Matematikte ve iktisatta sıkça verilen su içme örneğini verebiliriz:

  • Eğer çok susadıysanız bir bardak su içtiğinizde mutlu olursunuz öyle değil mi?
  • İkinci bardağı içerken bir önceki bardakta ihtiyacınız olan suyu karşıladığınız için daha az keyif alırsınız.
  • Üst üste beş bardak su içerseniz de uzun bir süre su dahi görmek istemeyeceksiniz diyebiliriz. Yani doymuş olacaksınız ve artık su sizin için bir ihtiyaç olmayacak. 

Bu şekilde örnek verirsek, birinci bardaktan sonraki bardaklar sizin için marjinal fayda olmaya başlayacak. Yani ekstra moduna girecek.

Genel olarak bakacak olursak, çoğu kişi içinmarjinal olmak bir yaşambiçimi, içgüdüsel gibi görünen bir farklılaşma süreci. Elbette işin sosyal tarafından ziyade bilimsel tarafında da uça değerleri fayda türlerini nitelendirmek için kullanıldığını görüyoruz. Pek çok olumsuz yoruma rağmen bu konuda ilerlemeyi tercih eden kişi sayısı da oldukça fazla. Peki sizin bu konudaki düşünceleriniznedir? Yorumlarda belirtebilirsiniz.

Emoji İle Tepki Ver

10

Marjinal bir çoğunluk

y&#;l&#;n&#;n mart ay&#;nda, yani henüz 7 Haziran seçimleri yap&#;lmam&#;&#;, çözüm sürecinin buzdolab&#;na kald&#;r&#;ld&#;&#;&#; resmî a&#;&#;zlardan ilan edilmemi&#;ken, Külliye’de muhtarlar&#; a&#;&#;rlayan Cumhurba&#;kan&#; “Türkiye’de art&#;k Kürt sorunu yoktur, Kürt karde&#;lerimin sorunu vard&#;r” diyordu. Erdo&#;an’a göre y&#;l&#;nda Diyarbak&#;r’da Kürt karde&#;lerine seslenirken yapt&#;&#;&#; “Kürt meselesi art&#;k benim meselemdir” ilan&#;yla birlikte, “asimilasyon, inkâr bir daha geri gelmemek üzere tarihe havale” edilmi&#;ti. Kürt meselesi, böylece Kürtlerin varl&#;&#;&#; telaffuz edilmek yoluyla ortadan kalkm&#;&#;, geriye Kürt karde&#;lerin sorunlar&#; kalm&#;&#;t&#; ki, t&#;pk&#; Roman, Azeri, Zaza ve Türk karde&#;lerin sorunlar&#; gibi onlar&#;n da çaresi yine AKP iktidar&#;ndayd&#;. “Sanki bu ülkede Kürt sorunundan ba&#;ka mesele yok”tu ve de as&#;l bu “ülkeyi bölmeye gayret” etmekti, “ayr&#;mc&#;l&#;k”t&#;.

Hak taleplerinin ifadesine arac&#;l&#;k eden kavramlar&#; tersine çevirerek bu taleplerin hakl&#; gerekçelerinin inkâr&#;, iktidar&#;n bugüne kadar benimsedi&#;i temel söylemsel stratejilerden birini olu&#;turuyor. Çok basitçe ayr&#;mc&#;l&#;k; din, dil, &#;rk, etnik köken, cinsiyet, cinsel yönelim, ya&#;, bedensel engellilik gibi özellikleri sebebiyle e&#;it konumda olanlara e&#;it davranmamak ya da e&#;it konumda olmayanlara e&#;it davranmak olarak tan&#;mlanabilir. Cumhurba&#;kan&#;, Kürt sorunundan söz etmenin bir ayr&#;mc&#;l&#;k oldu&#;unu iddia etti&#;inde, bu kavram&#;n arkas&#;nda yatan, yasalar önünde e&#;it haklara sahip olan insanlar&#;n yukar&#;da say&#;lan sebeplerden dolay&#; ço&#;unluk grubundan olanlarla e&#;it muamele görmemesinin yaratt&#;&#;&#; sorunlar&#; inkâr eden bir politikan&#;n sözcülü&#;ünü yapm&#;&#; oluyordu. Ya da tam tersine, e&#;it imkânlara sahip olmad&#;&#;&#; “ço&#;unluk”la aras&#;ndaki bu e&#;itsizli&#;i telafi edecek önlemlerin al&#;nmas&#;n&#; istemeyi bir ayr&#;mc&#;l&#;k ve hatta bölücülük olarak tan&#;ml&#;yordu. Bu tersine çevirme, ayn&#; zamanda kavram&#;n içeri&#;ini bo&#;altma anlam&#;na geliyordu; zira haklar&#; ihlal edilen ve bu yüzden hak talebini dile getiren az&#;nl&#;k ayr&#;mc&#;l&#;&#;&#;n faili, hak ihlaline sebebiyet veren ya da sadece seyirci kalarak -yani hiçbir &#;ey yapmayarak- onu ço&#;altan ço&#;unluk ise her zamanki gibi bu ayr&#;mc&#;l&#;&#;&#;n ma&#;duru ilan ediliyordu.

Cumhurba&#;kan&#;n&#;n ayn&#; konu&#;mas&#;nda, içeri&#;ini bo&#;altarak kendi istedi&#;i biçimde kullanmay&#; sevdi&#;i bir ba&#;ka sözcükle daha kar&#;&#;la&#;&#;yorduk: Marjinal. T&#;pk&#; Gezi’de yakla&#;&#;k bir ay boyunca sokaklar&#; dolduran milyonlar&#; vandallar, çapulcular, kand&#;r&#;lm&#;&#; gençler ve marjinal bir az&#;nl&#;k olarak adland&#;rd&#;&#;&#; gibi, y&#;l&#;nda yapt&#;&#;&#; bu konu&#;mada da Kürt sorununun çözümüne dair talepleri dile getirenleri “marjinal, ateist, inançs&#;z, bu topraklar&#;n de&#;erinden kopuk ak&#;mlar” olarak ele al&#;yor, “bizim birbirimizle olan muhabbetimizi yeniden tan&#;mlayamazlar” diyordu. Frans&#;zca kökenli marjinal sözcü&#;ü, ayk&#;r&#;, kenara ait, as&#;l konuya dahil olmayan, toplum düzeninin d&#;&#;&#;nda kalan anlam&#;na geliyor. Ancak Cumhurba&#;kan&#;n&#;n lügatinde marjinal, Gezi protestolar&#;ndan bu yana kendi iktidar&#;na yönelik her türlü muhalefeti, her türlü aç&#;k hak talebini a&#;&#;r&#;la&#;t&#;rmak, dü&#;manla&#;t&#;rmak için kulland&#;&#;&#; bir sözcük olageldi. Öyle ki, marjinal damgalamas&#;ndan Anamuhalefet Partisi CHP dahi zaman zaman nasibini alabiliyor. Örne&#;in 23 Haziran’da tekrarlanan &#;stanbul Büyük&#;ehir Belediyesi seçiminden k&#;sa bir süre önce, seçimi CHP’nin kazanmas&#;n&#;n “CHP fa&#;izminin &#;ehrin üzerine tekrar bir karabasan gibi çökmesi” anlam&#;na gelece&#;ini söyledi&#;inde, seçmeni “Milletin inanc&#;yla &#;stanbul’un tarihiyle kavgal&#; azg&#;n az&#;nl&#;&#;&#;n bu &#;ehrin dokusunu, bu &#;ehrin kadim karakterini bozmas&#;na izin veremeyiz” diyerek uyar&#;yordu. Böylece pe&#;inen, Anamuhalefet Partisinin aday&#;na oy veren 4 milyon bin &#;stanbullu azg&#;n az&#;nl&#;&#;&#;n bir unsuru olarak marjinallik mertebesine ta&#;&#;nm&#;&#; oluyordu.

&#;stanbullu seçmenlerin marjinalli&#;i ya da azg&#;n az&#;nl&#;&#;&#; bir yana, iktidar&#;n gözünde gençler, özellikle de bask&#;c&#;, ya&#;am tarzlar&#;na müdahale eden, kentleri betona, üniversiteleri tek tip bir vasatl&#;&#;a teslim eden iktidar politikalar&#;na kar&#;&#; ç&#;kan gençler her itirazlar&#;n&#; dile getirdiklerinde marjinal bir az&#;nl&#;k olmakla suçland&#;lar.

y&#;l&#;nda Afrin operasyonuna kar&#;&#; ç&#;kt&#;klar&#;nda, Cumhurba&#;kan&#; Erdo&#;an Bo&#;aziçili ö&#;rencilerden “terörist ö&#;renci” ve yine “marjinal az&#;nl&#;k” diye söz ediyor ve ö&#;retim üyelerini ö&#;rencilerine destek olmaya kalk&#;&#;&#;rlarsa bu ö&#;rencilerle iltisakl&#; say&#;lacaklar&#; yönünde uyar&#;yordu. Partisinin Beyo&#;lu ilçe kongresinde yapt&#;&#;&#; bu konu&#;mas&#;nda, Beyo&#;lu sokaklar&#;nda arz&#; endam eden marjinallere de de&#;iniyor ve bu marjinalleri kendilerinden olmayanlara tahammülsüzlükle suçlamaktan geri kalm&#;yordu. Tam olarak kim olduklar&#;ndan aç&#;kça söz edilmese de, edepleriyle durmazlarsa, bu ülkenin renklerinden biri olarak kalmalar&#;na de izin verilmeyecek, kulaklar&#;ndan tutulup ait olduklar&#; yere f&#;rlat&#;lacak kimselerdi bunlar.

Nihayetinde, Melih Bulu’nun bir geceyar&#;s&#; kararnamesiyle Bo&#;aziçi’ne rektör atanmas&#;n&#;n ard&#;ndan ö&#;rencilerin ba&#;latt&#;&#;&#; protesto da, iktidar sözcüleri taraf&#;ndan marjinal bir grubun eylemi olarak damgaland&#;. Cumhurba&#;kan&#;, bir kez daha “rutin bir atamay&#; ülkemizi kar&#;&#;t&#;rmak için f&#;rsata çevirenler”den ve “terör örgütü iltisakl&#; ki&#;iler”den söz ediyordu. Bu suçlamalara, polisin sert müdahalesine, gözalt&#; ve tutuklamalara ra&#;men ö&#;renciler bar&#;&#;ç&#;l protestolar&#;n&#; sürdürmeye bir ay&#; a&#;k&#;n süredir devam ediyorlar. Bo&#;aziçi Üniversitesi’nin ö&#;retim kadrosunda yer almayan, kurullar&#;nda, jürilerinde, karar alma mekanizmalar&#;nda bugüne kadar yer almayan Melih Bulu’nun istifas&#;n&#; istiyorlar. Üniversiteyi yönetecek ki&#;inin yukar&#;dan atamayla de&#;il, kendilerinin de aralar&#;nda yer ald&#;&#;&#; üniversite bile&#;enlerinin kat&#;l&#;m&#;yla seçilmesini istiyorlar. En basit ifadesiyle, demokrasi talep ediyorlar. Bugün gelinen noktada eylemi sürdüren ö&#;rencileri teröristlikle, sapk&#;nl&#;kla, marjinallikle suçlayan, aç&#;kça insan haklar&#;na ayk&#;r&#; bir dille nefret söylemi üreten iktidar sözcüleri, ne ö&#;rencilerin ve hocalar&#;n eylemlerinin ne de dile getirdikleri taleplerinin neden marjinal oldu&#;unu aç&#;klayabilmi&#; de&#;il.

Bütün bunlara kar&#;&#;l&#;k as&#;l marjinal olan, bugün bu ülkede ya&#;ayan Kürtlerin ya da ba&#;ka etnik gruplar&#;n, Alevilerin ya da dinsel az&#;nl&#;klar&#;n haklar&#;n&#; talep etmelerini “ayr&#;mc&#;l&#;k”, “bölücülük”; LGBT&#;+ haklar&#;n&#; insan haklar&#; olarak ele almay&#; “sapk&#;nl&#;k”; ö&#;rencilerin üniversitelerin demokratik usullerle yönetilmesini istemesini “terörle iltisakl&#;l&#;k” gören zihniyetin kendisi O üniversitede hiç çal&#;&#;mam&#;&#;, kurullar&#;nda, kadrolar&#;nda yer almam&#;&#; bir ki&#;iyi yukar&#;dan tayinle rektör atamak, bu da yetmezmi&#; gibi bir ba&#;ka geceyar&#;s&#; kararnamesiyle kurullar&#;nda hiç görü&#;ülüp konu&#;ulmadan iki tane yeni fakülte açmak marjinal. On binlerce masum insan&#;, bu ülkeye bar&#;&#; gelsin diye çabalam&#;&#;, elini ta&#;&#;n alt&#;na koymaktan çekinmemi&#; yüzlerce akademisyeni KHK’lerle i&#;inden edip mahkemelerde suçsuzluklar&#; kan&#;tlanmas&#;na ra&#;men uyduruk iltisak iddias&#;yla i&#;siz, güvencesiz b&#;rakmak marjinal. Yarg&#;n&#;n verdi&#;i kararlara tan&#;m&#;yoruz diyerek uymamak marjinal. Sosyal medyada ö&#;rencilerin protestolar&#;n&#;n ifade özgürlü&#;üyle ili&#;kisi olmad&#;&#;&#;n&#; aç&#;klad&#;&#;&#; &#;ngilizce videoya kendi kurdu&#;u trol ordusuyla destek yaratmaya çal&#;&#;mak marjinal. &#;ktidara oy vermeyen, yap&#;p ettiklerinden memnuniyetsizli&#;ini dile getiren her türlü muhalefeti dü&#;man görmek ve her durumda bunda &#;srar etmek marjinal. Farkl&#; ya&#;am tarzlar&#;ndan ya da cinsiyet kimliklerinden dolay&#; bu ülkenin e&#;it vatanda&#;lar&#;na “edebinizle ya&#;amazsan&#;z kulaklar&#;n&#;zdan tutup f&#;rlat&#;r atar&#;z” demek marjinal. Vatanda&#;lar&#;n&#; “bizden olanlar, bize oy verenler” ve “vermeyenler” olarak ay&#;r&#;p “Türkiye’de ya&#;ayamam diyenlerin biletlerini al&#;p göndeririz” demenin kendisi marjinal. Seçmenin yar&#;s&#;n&#;n oyunu zar zor alabilmi&#;ken, tüm ülkenin sahibiymi&#; gibi ya&#;amak ve davranmak marjinal.


Ülkü Doğanay Kimdir?

Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi mezunu. ODTÜ’te siyaset bilimi alanında yüksek lisans ve Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde yine aynı alanda doktora yaptı. Doktora çalışmaları sırasında bir yıl süreyle Paris II Üniversitesi Fransız Basın Enstitüsü’nde bulundu. Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler Bölümü&#;nde öğretim üyesi iken kamuoyunda “barış bildirisi” olarak bilinen “Bu Suça Ortak Olmayacağız” başlıklı bildiriyi imzalaması nedeniyle sayılı KHK ile ihraç edildi. &#;Demokratik Usuller Üzerine Yeniden Düşünmek&#; isimli kitabının yanı sıra Eser Köker’le birlikte kaleme aldığı &#;Irkçı Değilim Ama…Yazılı Basında Irkçı-Ayrımcı Söylemler&#; ve Halise Karaaslan Şanlı ve İnan Özdemir Taştan’la birlikte kaleme aldığı &#;Seçimlik Demokrasi&#; isimli kitapları yayınlandı. Ayrıca siyasal iletişim, demokrasi kuramları, ırkçı ve ayrımcı söylemler konularında uluslararası ve ulusal dergi ve kitaplarda çok sayıda makalesi basıldı. İmge Kitabevi Yayınları’nda editörlük yaptığı beş yıl boyunca çok sayıda kitabın editörlüğünü üstlendi ve Türkçeye kazandırılmasına katkıda bulundu. Ülkü Çadırcı adıyla yayınladığı çocuk kitapları ve Gökhan Tok’la birlikte kaleme aldığı &#;Teneke Kaplı İvan&#; isimli bir çocuk romanı da bulunmakta.

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır