mediasten neresi / Mediasten Biyopsisi - Özel Varisson Radyoloji

Mediasten Neresi

mediasten neresi

Mediasten Nedir? Mediasten Tümörü Ve Kitleleri Neden Olur, Nasıl Tedavi Edilir?

Mediastende en sık görülen tümörler; timoma, sinir kılıfı tümörleri ve lenfomalardır. Bunun dışında hamartomlar, germ hücreli tümörler, timik karsinoid, teratom, nöroblastomlar, timik karsinomlar, sarkoidoz gibi nadir görülen tümörler gözlemlenebilir.

Mediasten Tümörü ve Kitleleri Neden Olur?

Doğrudan mediastinal dokular nedeni ile kaynaklanan tümörler nadir görülür. En sık görülen tümörler, akciğer kanserinin lenf bezlerine sıçraması sonucunda ortaya çıkar. Örneğin, küçük hücreli akciğer kanserinde en çok mediastinal lenf bezlerine sıçrar. Aynı zamanda skuamoz yani yassı hücreli kanserde de mediastinal lenf bezlerine sıçrayabilir. Bazı durumlarda da troid dokusu daha fazla büyüyerek mediastene doğru uzayabilir.

Mediasten Nasıl Tedavi Edilir?

Kistik hastalıkların hemen hemen hepsi cerrahi yöntemlerle çıkarılıyor. Tümörler ise, iyi ya da kötü huylu olmalarına, hastanın genel durumuna, çevresindeki yapılarla ilişkisine göre ya cerrahi olarak çıkartılırlar. Bazen de sadece tanı için girişim yapıldıktan sonra kemoterapi ya da radyoterapi ile hastalar tedavi edilirler. Gereken durumlarda ise, tüm tedavi yöntemleri birlikte kullanılabilir.

Mediasten Kisti ve Tümöründe Neden Ameliyat Gerekiyor?

Ameliyat bazı durumlarda tümörün çıkarılması ya da teşhis konulabilmesi için yapılıyor. Tümör ya da kistin baskı yapması ile neden olduğu durumları ortadan kaldırarak kötü huylu tümörlerin vücuda yayılmasını engellemek için cerrahi müdahale yapılabiliyor.

Mediasten Ameliyatı Riskleri Nelerdir?

Mediasten çok önemli ve kritik bir bölgedir. Bu nedenle bölgeye yapılacak ameliyatlar tecrübe gerektirir. Hastaların buna ilave hastalıklarının olup olmaması, tümör ya da kistin özelliğine bağlı olarak farklı riskler taşıyıp taşımamasına dikkat edilmesi gerekir. Operasyon sırasında kanama, enfeksiyon, sinir tümörlerinde ve sinirlerde hasar oluşması, tekrar ameliyat etme ihtiyacı gibi riskler ortaya çıkabilir. Bu riskler önceden bilinerek gerekli tedbirlerin alınması ile risklerin en aza indirilmesi gerekir. 

Mediasten, her iki akciğerin arasında kalan ve kalp, timus, büyük damarlar, soluk borusu, ana bronşlar, yemek borusu, lenf düğümleri ve önemli bazı sinirlerin bulunduğu bir bölgedir. Mediastende, bronşlar, yemek borusu ve timusdan kaynaklanan hastalıklara, özellikle tümörlere sık rastlanır. Ayrıca lenf düğümlerinde büyümeye neden olan lenf düğümü kanserleriyle (lenfoma), akciğer ve baş-boyun tümörleri gibi bu bölgedeki lenf düğümlerine metastaz yapan kanserler de oldukça sıktır.

Mediastendeki kitlelere 3 şekilde biyopsi yapılabilir: 1. Cerrahi biyopsi (mediastinoskopi). 2. Bronkoskopik biyopsi. 3. Perkütan biyopsi. Cerrahi yöntemde, boyun alt kısmından bir kesi yapılarak mediastinoskop adı verilen bir cihaz ile mediasten boşluğuna girilir ve biyopsiler alınır. Cerrahi biyopsi, genel anestezi altında ve bir kesi içinden yapılan invaziv bir işlemdir, ayrıca mediastenin bazı bölgelerinden biyopsi almak mümkün olmayabilir. Bronkoskopik biyopsi ise soluk borusu ve ana bronşlara komşu kitleler için ideal bir biyopsi tekniğidir, ancak kesici iğne değil ince iğne ile yapıldığından doğruluğu daha azdır, ayrıca bu yapılara komşu olmayan kitlelerden biyopsi almak genellikle mümkün olmaz. 

Perkütan biyopsi, mediasten kitlelerinde çok yararlı bir biyopsi şekli olmasına rağmen, tıpkı akciğer biyopsisi gibi, çekinilen ve az sayıda merkezde uygulanan bir işlemdir. Bunun için, akciğer biyopsisinde olduğu gibi, lokal anestezi altında ve tomografi rehberliğinde bir kılavuz iğne ile hedef kitleye kadar ilerlenir ve daha sonra daha ince bir kesici iğne ile bu iğnenin içinden geçilerek (koaksiyal sistem) hedef kitleden çok sayıda parça alınır. Pnömotoraksa neden olmamak için, gerekirse kılavuz iğneden sıvı ya da hava verilerek mediasten genişletilebilir ve akciğer dokusu kenara itilebilir. Mediastinal biyopsi birkaç şekilde yapılabilir: 

1. Transsternal yaklaşım: Göğüs duvarında önde-ortada bulunan sternum kemiğinden kılavuz iğne ile geçilir ve koaksiyal kesici iğne ile hedef kitleden çoklu biyopsiler alınır. daha çok ön mediastende, sternumun arkasında yer alan timus ya da lenf nodu kitlelerinde uygulanan emniyetli bir biyopsi şeklidir.

2. Parasternal yaklaşım: Sternum kemiğinin içinden değil, kenarındaki dokulardan girilerek yapılır. Ön mediastende bulunan ancak tam ortada olmayan kitleler için uygundur. 

3. Paravertebral yaklaşım: Omurganın kenarından akciğere girmeden kılavvuz iğne ile hedef kitleye kadar gelinir ve koaksiyal iğne ile çoklu biyopsiler alınır. Daha çok arka mediastende bulunan kitlelerde (lenf düğümü, yemek borusu, soluk borusu ve ana bronşlara ait tümörler) sıkça kullanılan bir yöntemdir. 

4. Transpulmoner yaklaşım: Transsternal, parasternal ve paravertebral yaklaşımlarda iğne genellikle akciğerden geçmediğinden pnömotoraks riski yoktur. Ancak bazı durumlarda bu yaklaşımlarla hedef kitleye ulaşmak mümkün olmaz. Bu durumlarda, son çare olarak akciğer geçilerek (transpulmoner) kitleye ulaşılır ve koaksiyal sistemle çoklu biyopsiler alınır. Transpulmoner yaklaşımda akciğer zarı (plevra) iki kez delindiğinden pnömotoraks riski normal akciğer biyopsisine göre daha yüksektir. Ancak yine de, deneyimli ellerde, olguların çok büyük çoğunluğunda ciddi bir problem oluşmadan biyopsi yapılabilir.

Mediasten çok bilinen bir tabir değildir. Ama hayvanlardaki uykuluk denilen doku diye söylendiğinde göğüs kemiğinin arkasındaki bölge olarak herkesin aklına gelir. Mediasten göğüs boşluğu içerisinde iki akciğer arasında yer alan boşluğun genel adıdır.

Bu boşluk içerisinde kalp, büyük damarlar, soluk borusu, yemek borusu, bazı sinir yolları, lenf bezleri, yağ dokusu ve halk arasında uykuluk olarak bilinen timüs bezi yer alır.

En sık görülen mediasten tümörleri hangileridir?

Doğrudan mediastinal dokulardan kaynaklanan tümörler nadirdir. En sık görülen tümörler akciğer kanserinin lenf bezlerine sıçraması ile ortaya çıkan durumlardır. Mesela küçük hücreli akciğer kanseri en sık mediastinal lenf bezlerine sıçrar. Ayrıca skuamoz (yassı) hücreli kanserde mediastinal lenf bezlerine sıçrayabilir. Bunun dışında lenfomalar (lenf kanserleri) orta mediastende en sık görülen tümörlerdir. Arka bölgeye geçtiğimizde sinir zincirinden kaynaklanan tümörler görülür. Bunlar genellikle selim (benign-iyicil) karakterdedirler. En sık görülen tipi ganglionöromlardır.

Ön tarafa geldiğimizde ise timomalar (timüs tümörleri) sık görülürler.

Bunun dışında bebeğin gelişimi sırasında hücrelerin ilerlemesinde ortaya çıkan problemler, ileri yaşlarda tümör olarak kendilerini gösterebilirler, mesela genç erkeklerde germ hücreli tümörler veya kadınlarda teratomlar gibi.

Bu hastalar hangi şikâyetlerle başvururlar?

Küçük tümörler genellikle tesadüfen bulunurlar. Akciğer kanserleri veya diğer mediastinal tümörler büyüdüğünde ve büyük damarlara bası yaptığında, süperior vena kava sendromu dediğimiz, yüzün ve boynun şişmesi, damarların belirginleşmesi şeklinde bir tablo ortaya çıkabilir. Lenfoma hastalarında genellikle halsizlik, kilo kaybı, ateş ve gece terlemesi görülebilir. Nörojenik tümör dediğimiz, sinir kaynaklı tümörler genellikle çok büyüyene kadar hiçbir belirti vermezler. Timomalar ve ön mediasten bölgesinde yer alan diğer tümörlerde çok büyük boyutlara ulaşmadıkça pek bir belirti vermezler.

Hangi tetkikler yapılır?

Hastalık genellikle akciğer filminde fark edilir ve hemen kontrastlı bilgisayarlı toraks tomografisi (toraks BT) çekilir. Ardından bazı durumlarda damar uzanımını net ortaya koymak için manyetik rezonans (MR) yapılır. Ön bölgede yerleşmiş germ hücreli tümörlerde ise tümörün kökenine karar vermek için kandan beta-HCG ve alfa-fetoprotein tetkikleri yapılır.

Nasıl teşhis konulur?

Mediastene uzanım gösteren akciğer kanserlerinde genellikle bronkoskopi (soluk borusu içerisinin ışıklı bir boruyla incelenmesi) ve endobronşiyal ultrasonografi (soluk borusu içinden ultrason analizi) ile parça alınarak netice elde edilir. Ön bölgedeki tümörlerde ise tomografi eşliğinde kalın iğne (trucut) biyopsisi ile teşhis konulabilir. Konulamadığı durumlarda VATS dediğimiz kapalı göğüs ameliyatı yöntemi ile parça alınarak netice elde edilir. 

Mediastinal Tümörlerde Tedavi nasıldır?

Tümör çeşidine göre tedaviler değişmektedir. Mediastene uzanan veya lenf bezlerine sıçramış akciğer kanserlerinde tedavi yöntemi ya ameliyat öncesi (neoadjuvan) kemoterapi ya da sadece kemoradyoterapidir. Timomalar eğer çok büyük değillerse ve damar tutulumu yoksa ameliyat ile çıkarılırlar. Aynı durum teratomlar ve nörojenik (sinir kökenli) tümörler içinde geçerlidir. Bazen sinir kökenli tümörler omuriliğe uzanım gösterirler ve beyin cerrahisi ile ortak ameliyat edilmeleri gerekebilir.

Germ hücreli tümörlerde ise hücre tipine göre kemoterapi ve bazen ameliyat beraber uygulanmaktadır.

 

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır