kaynağı değiştir]
Ahmed-i Hani Mem û Zin aşk öyküsünden ilham alarak 5+5 hece ölçüsüyle Kurmanca lehçesi ile Mem û Zîn Mesnevisini yazdı. Şair, beyitten oluşan eseri, Cizre'de yılları arasında efsaneden ve kendi fikirlerinden yola çıkarak meydana getirdi.[5] Eserde Mem ve Zîn'in aşkı ile beraber toplumsal meseleler, idarî ve siyasî öğütler, zamanın ilim adamlarına, halka, idarecilerine yönelik tavsiye, tenkit, serzeniş ve tekliflere de yer verilmektedir.[6] Tasavvufi ve felsefi bir dille yazılmıştır.
Ahmed-i Hani, eserde iyiliği, doğruluğu, suçsuzluğu, zayıflığı ve çaresizliği Mem ve Zîn'in şahsında toplayarak; kötülüğü, dalkavukluğu, fitneciliği ve ikiyüzlülüğü de Bekir karakterinde somutlaştırarak gözler önüne sermiştir.
(Kürtçe) «Zîn bi findê re di peyive | (Türkçe) «Zîn muma sesleniyor |
(Eserden) |
Cizre'de Abdaliye Medresesi'nin idari odalarının altındaki bodrumda bulunan üç mezarın Zin, Bekir ve Mem'e ait olduğuna inanılır.[7]