Bebeğinizi kucağınıza almak uğruna gebelikte yaşayabileceğiniz pek çok duruma seve seve katlanacağınızı biliyoruz. Ancak konu günlük yaşam kalitenizi etkileyen mide yanması olunca, işler biraz değişiyor olabilir.
Hamilelik döneminde vücudunuzda -belki de daha önce hiç deneyimlemediğiniz- birtakım sorunlarla karşılaşmanız son derece doğal. Bunlar gerek vücudunuzdaki gebelik dönemine has hormonal değişimler gerekse de bebeğinizin içinizde günden güne büyümesinden kaynaklanıyor. Hamilelikte mide yanması da bunun en sık rastlanan örneklerinden biri… Tabii, anne olmanın cilveleri diye düşünerek bununla yaşamak zorunda da değilsiniz!
Eğer gebelik sürecinizin belli bir döneminden sonra midenizde ve yemek borunuzda yanma veya ekşime hissi yaşamaya başladıysanız; öncelikle bu konuda yalnız olmadığınızı bilmelisiniz. Anne adaylarının yaklaşık yüzde 45’i, sizinle birebir aynı şikâyetleri paylaşıyor. Peki, hamilelikte mide yanmasının tam olarak neden kaynaklandığını biliyor musunuz? Veya bu sorunu hafifletmenin yollarını?
Hamilelikte mide yanmasının nedenleri, gebeliğin periyotlarına göre değişkenlik gösterebiliyor. Bu durum, hamileliğin birinci trimester’ı yani ilk üç aylık döneminde genellikle vücuttaki hormon seviyelerinin değişmesinden meydana geliyor. Fetüsün en büyük hacmine ulaştığı üçüncü trimester’da ise mide yanması, ağırlıklı olarak iç organların batın içinde sıkışmasından kaynaklanıyor. Bu dönemde, midenin üst kısmındaki ekşime ve yanma sorunlarına ayrıca hazımsızlık da yaygın bir şekilde eşlik edebiliyor.
Vücudunuzun içinde yeni bir varlığa hayat vermek… Evet; hamile olmak, başlı başına kadınlara bahşedilmiş bir mucize! Haliyle bu durum halk arasında gebelik sürecine ilişkin pek çok asılsız inanışı da beraberinde getiriyor. Anne adayı mide yanmasından şikâyet ediyorsa bebeğinin gür ve uzun saçlı olacağı gibi… Ancak mide yanmasının, bebeğin saç özellikleriyle yakından veya uzaktan hiçbir ilişkisi bulunmuyor. Aksine söz konusu durum hem anne adayının hem de bebeğin doğuma hazırlanma sürecindeki biyolojik faaliyetler sonucu ortaya çıkıyor.
Mide yanması şikayetleri, genellikle gebeliğin 27’nci haftasından itibaren sıklaşmakla birlikte erken dönemlerde de ortaya çıkabiliyor. Yapılan bazı araştırmalar, mide yanması şikayetlerinin ilk trimester’da yüzde 22 iken ikincide yüzde 39, üçüncüde ise yüzde 60 ila 72 arasında olduğunu gösteriyor. Erken dönemde çoğunlukla ikinci aydan itibaren görülen mide yanmasının nedenini, vücuttaki progesteron hormonu seviyesindeki artış oluşturuyor.
Dölün rahme tutunmasından sorumlu olan progesteron hormonu, bebeğin gelişimini desteklemek için hamilelik boyunca yüksek seviyede kalıyor. Bu hormon, vücutta rahim dahil pek çok düz kasın gevşemesini sağlıyor. Dolayısıyla bu kas çeşidinden oluşan ve yiyeceklerin mideye iletilmesini sağlayan özofagusta ve mide kapakçığında da anormal bir işleyiş söz konusu olabiliyor. |
Hamileler üzerinde yapılan incelemeler; yemek borusu ve midenin birleşme yeri olan alt özofagus sfinkteri (AÖS)’nin, hamilelik başlangıcından itibaren göğüs boşluğuna doğru yer değiştirdiğini gösteriyor. Hamilelik ilerledikçe, rahim büyüdüğü için mide de AÖS’e daha fazla baskı yapmaya başlıyor. Bu nedenle hamilelikte mide yanması şikayetleri, doğuma 12-13 hafta kala daha fazla artabiliyor.
Hamilelikte mide yanmasını baskılamak için hekimler genellikle bazı basit çözümler öneriyor. Bunlar da ağırlıklı olarak, yaşam tarzında yapılacak küçük değişiklikleri kapsıyor. Sigara ve alkol tüketiminden kesinlikle uzak durmak ve kafein alımını azaltmak, bu çözümlerin başında geliyor. Ayrıca daha küçük öğünler tüketmek, az az-sık sık yemek, kimi yiyecekleri kısıtlarken kimilerini artırmak ve yatmadan en az üç saat önce gıda alımını kesmek de bu konuda etkili oluyor.
Aynı anda yiyip-içmemek, öğünlerden hemen sonra yoğun fiziksel aktivite yapmamak, uyurken sol tarafa yatmak ve başı daha yüksekte tutmak ise diğer çözüm yollarını oluşturuyor. Dikkat edilen tüm bu hususlara rağmen mide yanması sorununun, hamilelik boyunca şiddetini artırdığı da gözlemlenebiliyor. Bu gibi durumlarda hekimler, gebelik sürecini olumsuz etkilemeyen aljinatlı veya aljinatsız antasitlerin ya da asit baskılayıcı diğer ilaçların kullanımına izin veriyor.*
*Bu ilaçların (bazı çeşitleri riskli bileşenler içerebileceği için) mutlaka hekim tavsiyesine dayanarak alınması gerekiyor.
*Bu besinleri tüketmeden önce, kişisel sağlık durumunuza göre hangilerinin sizin için uygun olup olmayacağını hekiminize mutlaka danışmalısınız.
Hamilelikte mide yanması sorunu, bazı semptomlarının benzerliğinden dolayı preeklampsi adı verilen bir gebelik komplikasyonu ile karıştırılabilmektedir. Bu nedenle mide yanması sorununuz varsa hekiminize görünmeyi asla ihmal etmemelisiniz. |
*Bu sayfada yer alan açıklamalar, sağlık önerisi veya uyarı niteliği taşımamakta olup sadece bilgi edinimi amacıyla paylaşılmıştır. Hamilelik süreniz boyunca atacağınız adımların profesyonel bir sağlık desteği doğrultusunda belirlenmesi gerekmektedir.
Kaynaklar:Bulantı ve tiksinme ne anormal bir belirti, ne de bazen düşünüldüğü gibi bebeğin bilinçaltı tarafından reddedilmesidir.
Muhtemelen gebelik esnasında üretilen bazı hormonların (beta-HCG gibi) aşırı üretimine ya da normal sınırlarda üretilmesine karşın anne adayının bu hormonlara karşı hassas olmasına bağlı olarak meydana gelen bir durumdur.
Bu bulantıların büyük kısmı çeşitli önlemlerle kontrol alınacak şiddettedirler. Bazı durumlarda ilaç tedavisi ve ender durumlarda da hastaneye yatarak tedavi gerektirecek kadar ağır olabilirler. Çoğu ilk 10 haftada kaybolur, ender olarak 20. haftaya kadar uzar, nadiren tüm gebelik boyunca devam edebilir.
Midede dolgunluk, ve mide asidinin mideden yemek borusuna kaçması (reflü) nedeniyle duyulan mide yanması ve ekşimesi özellikle gebeliğin sonlarına doğru sık olarak yaşanan bir yakınmadır.
Normalde mide ile yemek borusu arasında sıkıca kapalı bulunan ve aşağıdan yukarı sıvı ve katı madde geçişine izin vermeyen bir sfinkter (kapak) mevcuttur. Gebelikte tüm düz kasları etkileyen fizyolojik gevşeme bu kapağın da gevşemesine neden olur.
Gevşeyen kapaktan mide asidi yemek borusuna çıktığında bu bölgedeki tahriş yanmaya neden olur. Büyüyen rahimin mideye baskı yapması ve özellikle midenin dolu olduğu zamanlarda mide içeriğini yukarıya doğru ittirmesi de bu asit geçişini kolaylaştırır.
Gebelikte fizyolojik olarak ortaya çıkan genel düz kas gevşemesi bağırsakları da etkiler. Bağırsak hareketleri azalır ve kabızlık ortaya çıkması kolaylaşır. Büyüyen rahimin bağırsaklar üzerine baskı yapması da problemi artırır.
Kabızlığın önlenmesi gebelikte sık görülen hemoroidlerin (basur) problem yaratmasının önlenmesinde ve tedavisinde de çok önemlidir.
Kabızlık ve tuvalete çıkamama, peklik >>
Gebelikte Hemoroid (Basur) >>
Uykusuzluk, hassaslık ve vücutta şişkinlik, regl kanamasının durması, yorgunluk, mide bulantısı gibi klasik hamilelik belirtileri yaşayan her kadın hamile değildir. Ancak kadınlar bu semptomları taşıdıklarında hamilelik belirtilerine yönelik araştırmalar yapmaya başlarlar. Gerçekten hamile olup olmadığını anlamanın en güvenilir yolu doktor muayenesidir. Peki; hamilelik belirtileri nelerdir? Hamilelik belirtileri ne zaman başlar? İşte erken gebelik belirtileri!
İlişkinin ardından geçen 14.gün hamileliğin anlaşılması için en erken dönem olmakla birlikte kan testi ile sonuç ortaya çıkmaktadır.
Hafif Kanama ve Akıntı: Erken gebelikte lekelenme şeklinde kanama görülebilir. Regl kanamasından farklı bir durumdur. Embriyonun rahme tutunması nedeniyle oluşmaktadır.
Kasık Ağrısı: Hamilelik belirtileri arasında kasık ağrısı görülür. Embriyonun rahim içine yerleşmesinden dolayı kasık ağrısı oluşabilir.
Adet Gecikmesi: En belirgin ve bilinen hamilelik belirtileri arasında yer alır. Ancak regl gecikmesi her zaman hamileliğin ilk işareti değildir. Birçok faktör adet gecikmesine neden olabilir.
Göğüslerde Hassasiyet: Hamilelik nedeniyle hormonal değişimler söz konusu olur. Bunların en çok etkilendiği kısımlardan biri de göğüslerin şişmesi durumudur. Ağrı ve hassasiyet oluşabilir. Hamileliğin ilk zamanlarında olduğu gibi sonraki evrelerinde de ortaya çıkabilir.
Yorgun Hissetme: Kadınlar böyle dönemlerde kendilerini yorgun ve halsiz hissedebilirler. İlk üç aylık evrede yoğun yaşanan bir durumdur.
Mide Bulantısı: Hamilelik belirtileri arasında mide bulantısı yaygın görülen bir semptomdur. Gebeliğin ilk 3 aylık döneminde daha sık görülebilir.
Mide Ekşimesi: Rahmin büyümesine bağlı organlar sıkışacağından mide ekşimesi görülebilen bir durumdur. Reflü ve ekşime gibi durumlar nedeniyle hamile kadınlar sindirim sorunları yaşayabilir.
Baş Ağrısı: Gebeliğin ilk zamanlarında baş ağrısı görülebilir. Damarlardaki genişleme ve tansiyon nedeniyle baş dönmesine yol açabilir.
Koku Hassasiyeti: Hamilelik belirtileri arasında bilinen bir semptomdur. Kadınların koku hassasiyetleri yüksek derecede bulunur. Parfümlere, yiyeceklere oluşabilir.
Sık İdrara Çıkma: Hormonal düzende oluşan değişimden dolayı hamile kadınlar sık idrara çıkma problemi yaşarlar.
Vücut Sıcaklığında Değişim: Hormon salımından dolayı vücut sıcaklığı yüksek olur.
Her kadında hamilelik belirtileri ilk hafta içinde fark edilmeyebilir. Hamileliğin ilk haftaları, kadın vücudunun kendisini hamileliğe hazırladığı dönemdir. Yumurtalıklar, hormonlar, rahim gibi organlar uyarıldığından dolayı çeşitli aşamalardan geçilerek yumurtanın döllenerek embriyoyu oluşturması gerekir. Döllenmenin ardından 6 ile 12.günde embriyo, rahim duvarına tutunur ve hamilelik süreci bu şekilde başlar. Bu aşamanın ardından ise erken gebelik belirtileri ortaya çıkmaktadır. Erken gebelik belirtileri arasında lekelenme şeklinde görülen yerleşme kanamasıdır. Bununla birlikte adet gecikmesi ve yükselen östrojen seviyesi de en belirgin erken gebelik belirtileri arasında yer almaktadır.
Hamilelik Hazırlığı