Mide bulantısı her yaşta ortaya çıkabilen ve çeşitli faktörlere bağlı olarak ortaya çıkabilmektedir. Mide bulantısı bazen bir hastalığın habercisi olarak ortaya çıkabilirken bazense bu durum geçici olabilmektedir.
Mide Bulantısı Neden Olur?
Mide bulantısı pek çok faktöre bağlı olarak ortaya çıkar. Özellikle mide bulantısının kesin bir sebebi bulunmamaktadır. Mide bulantısının nedenleri şu şekilde sıralanabilir;
- Soğuk algınlığı mide bulantısına sebep olabilmektedir. Soğuk algınlığı nedeni ile ortaya çıkan mide bulantısının yanında kusma da eşlik edebilir.
- Kadınlarda hamileliğin de bir belirtisi olarak ortaya çıkmaktadır. Hamilelik belirtisi olarak mide bulantısı aniden gelişir ve kişide kusma benzeri faktörler de ortaya çıkmaktadır.
- Zehirlenme neden ile de mide bulantısı ortaya çıkabilmektedir. Bozuk ve tarihi geçmiş gıdaları tüketmeniz durumunda mide bulantısı şikayeti ortaya çıkar.
- Gribal enfeksiyona bağlı olarak da yine mide bulantısı ortaya çıkabilmektedir. Ani hava değişikliği nedeni ile ortaya çıkan gribal enfeksiyon mide bulantısının başlıca sebepleri arasında yer almaktadır.
- Ülser gibi mide rahatsızlıkların belirtisi arasında mide bulantısı yer almaktadır. Ülser rahatsızlığı mide bulantısı ve kusmaya da eşlik etmektedir.
- Stresli bir yaşam sürmek de mide bulantısına sebep olabilir.
- Asitli içecekleri fazlaca tüketmek mide çeperinin zarar görmesine bu durumda da mide bulantısı ve kusma gibi şikayetlerin ortaya çıkmasına sebep olabilir.
- Migren rahatsızlığı hem baş ağrısına hem de mide bulantısının bir sebebidir.
- Yolculuk esnasında da mide bulantısı sık sık karşılaşılabilir. Orta kulağın sallanması ve vücudun bu durumu algılayamaması nedeni ile mide bulantısı ortaya çıkabilmektedir.
- Mide bulantısı psikolojik nedenlere bağlı olarak da gelişebilmektedir.
Mide Bulantısına Ne İyi Gelir?
Mide bulantısına iyi gelen pek çok bitkisel çözümler yer almaktadır. Bu bitkisel çözüm metotları ile birlikte kısa sürede mide bulantısı şikayetlerinizi en az seviyeye indirebilirsiniz.
Nane Limon: Nane limon kaynatmak bilinen en iyi mide bulantısı çözümlerinden biridir. Azıcık naneyi bir bardak suyun içerisinde kaynatarak üzerine de limon parçacıkları ekleyerek içebilirsiniz. Nane limon hem mide bulantınızı alacak hem de kendinizi daha iyi hissetmenizi sağlayacaktır.
Papatya Çayı: Eğer sık sık mide bulantısı şikayeti yaşıyorsanız papatya çayı tedavisi tam da size göre. Papatya çayı sahip olduğu besin değerleri ile mideyi rahatlatır ve mide bulantısı şikayetlerinizi önemli ölçüde giderir. Papatya çayını günde 2 defa tüketebilirsiniz. Vücuda da oldukça yararlı bir bitkisel çaydır.
Ihlamur: Ihlamur hem soğuk algınlığına hem de mide bulantısına çok iyi gelmektedir. Eğer mide bulantısı şikayetleriniz varsa sık sık ıhlamur tüketebilirsiniz. Ihlamuru günde istediğini kadar tüketebilirsiniz.
Limonata: Limonata da mide bulantısına iyi gelen bir diğer bitkisel çözümlerden biridir. Limonata bol miktarda c vitamini içerir. C vitamini içermesinden dolayı mideye de oldukça iyi gelmektedir. Mideyi rahatlatır ve sindirimi kolaylaştırır. Böylece mide bulantısı şikayetlerini de ortadan kaldırır.
Ilık Süt: Süt mide dostu olan bir besin kaynağıdır. Mideyi rahatlatır ve midede oluşan rahatsızlıkları da önler. Dolayısıyla eğer mide bulantısı yaşıyorsanız ılık süt tüketerek mide bulantısını geçirebilmeniz mümkündür.
Kekik Çayı: Mide bulantısına iyi gelen bitkisel çaylardan bir diğeri de kekik çayıdır. Kekik çayı rahatlıkla tüketebileceğiniz oldukça faydalı bir besin kaynağıdır. Gönül rahatlığı ile kekik çayı tüketerek mide bulantısı şikayetlerinizi geçirebilirsiniz.
Su ve Karanfil: Su ve karanfil karışımı da mide bulantısına iyi gelen bir diğer bitkisel çözümdür. Suyu ister kaynatabilir isterseniz de normal olarak tüketebilirsiniz. Suyun üzerine atacağınız 2 veya 3 karanfili aynı şekilde içerek tüketebilirsiniz.
Soğan Suyu: Soğanın oldukça faydalı olduğu herkes tarafından bilinmektedir. Özellikle soğan suyunu direkt olarak tüketerek mide bulantısını geçirebilirsiniz. Soğan suyunu günde 1 defa yaparak tüketmeniz durumunda mide bulantısı gibi mide şikayetlerinizi ortadan kaldırabilirsiniz. Soğan suyu aynı zamanda kusma şikayetlerini de önler.
Psikolojik mide bulantısı, kişi sürekli geçmeyen mide bulantıları yaşıyorsa psikiyatrik kontrol eşliğinde bazı testler yapılır. Sorun, temelde psikolojik kaynaklı olduğundan dolayı kişinin duygusal özellikleri göz önünde bulundurularak tedavi süreci yürütülmelidir. Birçok kişi, mide bulantısının psikolojik olduğunu anlayamaz ve mide bulantısının tedavisi için farklı branşlara muayene olurlar ve rahatsızlığın tedavisi aksar. Bu yüzden mide bulantısının her zaman fiziksel durumlar nedeniyle değil, psikolojik etkenler sebebiyle de oluşabileceğini göz önünde bulundurmak gerekir.
Mide bulantısının oluşum sebeplerinin genelde yiyecek ve içeceklerden kaynaklı olduğu düşünülür. Fakat psikolojik nedenlerden ötürü de mide bulantılarının oluşması da mümkündür. Psikolojik mide bulantıları genellikle sinirlilik hali ve stres gibi psikolojik etmenler sebebiyle meydana gelmektedir. Kişi zaman zaman kendini, hislerini ifade etmekte zorlanabilir. Bu gibi durumlarda dile getirilmeyen ve gizlenen duygular birtakım fiziksel rahatsızlıklara zemin hazırlayabilir. Örneğin; aile içerisinde yaşanan sorunlar, iş yaşamının zorlukları, günlük yaşam içerisinde sıkça karşılaşılan stres psikolojik mide bulantısını oluşturabilmektedir. Stres ile baş gösteren mide bulantılarına baş ağrıları, ishal, halsizlik, sürekli iç sıkıntısı hali, uykusuzluk da eşlik edebilir.
Psikolojik kökenli mide bulantısının en önemli nedeni, duyguların net ifade edilememesidir. Bazı bireyler, duygularını sadece duygu olarak ifade edemezler, duygular genellikle ağrılar ve mide bağırsak problemleri olarak açığa çıkar. Bunun altında ise psikolojik olarak bir gerginliğin dışa vurumu yatmaktadır. Bu dışavurum fiziksel rahatsızlıklarla kendini gösterdiğinden tanınması güç olmaktadır. Psikolojik kökenli fiziksel hastalıklarda esas problem, hastalığın tanısının geç konmasıdır.
Psikolojik kökenli mide bulantısı genellikle:
Bu durumlardan dolayı toplumdan uzak durma, okula gidememe, aile içine girememe gibi durumlarla ortaya çıkabilmektedir.
Kişide uzun bir süredir geçmeyen mide ağrısı ve mide bulantısı varsa sağlık kuruluşlarına başvurularak ilgili branşların hekimleri tarafından muayene gerçekleştirilir. Pek çok test ve tetkik yaptıktan sonra hastalığın fiziksel bir temeli olmadığına kanaat getirdiklerinde, hastayı mutlaka bir psikiyatriste yönlendirmeleri gerekmektedir. Psikiyatristlerin de bu konuda daha önce hasta tedavi etmiş olmaları ve iyi bir araştırma yaptıktan sonra hastayı yönlendirmeleri gerekmektedir. Bu tarz durumlarda eğer hasta uygun tedaviyi alamazsa tedavi daha da gecikmiş olabilir hatta tedavi edilmesi daha zor hale gelmesi mümkün olabilmektedir. Bu noktada psikiyatristlerin de hastalarını uzman bir meslektaşına yönlendirmesi uygun olacaktır.
Hastalığın tanısı konduktan sonra tedavi edilebilir bir rahatsızlıktır fakat özel bir tedavi protokolü uygulanması gerekmektedir.
Psikolojik kökenli mide bulantısı psikiyatristlerin de sık rastladıkları bir hastalık grubu değildir. Bazen verilen ilaçlar hastada bulantı ve kusmanın daha şiddetlenmesine yani artmasına neden olmaktadır.
Psikolojik kökenleri mide bulantısında geç tanı konulmaması için geçmeyen arı ve rahatsızlıklarda mutlaka bir psikiyatri uzmanına başvurmak gerekmektedir.
Bireyin mide bulantısı şikâyeti uzun zamandır devam ediyorsa ve genel kontroller yapıldığı halde hastanın şikâyetleri geçmiyorsa mutlaka bu alanda uzman olan bir psikiyatriste gidilmesi gerekmektedir. Aksi takdirde hastalığın teşhisi yapılsa bile tedavi edilmesi için daha çok zaman harcanması gerekebilir.
Hastalığın tanısı konduktan sonra psikiyatrist, psikolojik mide bulantısı ilaçları verebilir fakat bu ilaçlar hastalarda ters etki yaratabilir ve rahatsızlığın alevlenmesini sağlayabilir. Psikolojik mide bulantısı ile pek karşılaşılmadığı için psikiyatrist, hastalığın altta yatan duygusal nedenlerine inerek tedavi sürecini yönetir.
Mide bulantıları fiziksel etkenler sebebiyle olduğu gibi psikolojik etkenler kaynaklı da olabilmektedir. Genellikle yoğun stres, korku, endişe eşliğinde psikolojik mide bulantıları yaşanabilir. Bu durum bireyin ruhsal durumunun vücuda güçlü bir şekilde etki ettiğini göstermektedir. Kişinin ruh hali iyi ve sağlıklı olmadığında bu durum farklı şekillerde oluşabilecektir. Eğer mide bulantısı sık sık yaşanıyorsa, özellikle duygu durumlarının değişiklik göstermesi halinde yaşanıyorsa, bu mide bulantılarının psikolojik kaynaklı olabileceği dikkate alınmalıdır.
Psikolojik nedenli mide bulantılarının oluşmasının en önemli nedeni duyguların ifade edilmemesi, gizlenmesi, konuşmayı reddetme olarak açıklanabilir. Bazı kişilerde duygularını ifade edememe durumu bedene fiziki olarak yansır. İfade edilemeyen duygular ve düşünceler vücutta ağrılara, mide ve bağırsak problemlerinin oluşumuna sebebiyet verebilir. Bu durum psikolojik bir endişe, gerginlik ve stresin dışavurumudur.
Psikolojik mide bulantısına iyi gelebilecek öneriler şu şekilde sıralanabilir: Yağlı gıdalar tüketmemeye çalışın. • Egzersiz yapın ve düzenli şekilde uygulayın. • Bol bol su için. • Bulunduğunuz ortamı sık sık havalandırın. • Gürültüden ve yüksek sesten uzak durun. • Psikolojik sıkıntı yaşadığınız anlarda elinizi ve yüzünüzü yıkayın. • Sizi mutlu edecek, zihninizdeki düşünceleri uzaklaştıracak, sevdiğiniz aktiviteleri yapın.
Hamilelik sürecindeki bir kadında fiziksel ve zihinsel bazı değişimler söz konusu olabilir. Hamilelik ne kadar mutluluk ve heyecan veren bir süreç olsa da kimi zaman anne adaylarında oluşan değişimler şikâyetleri de beraberinde getirebilir. Özellikle bulantı ve kusma yaşama hamilelik sürecinin erken dönemlerinde sıkça karşılaşılan bir belirtidir. Değişen hormonlar, mide bulantılarının fiziksel etkilerinden olsa da psikolojik faktörler gereğince de kişide mide bulantıları ve kusma görülebilmektedir.
Güncelleme Tarihi: 22 Kasım 2022
Yayınlama Tarihi: 06 Kasım 2019
Sayfa içeriğinde yer alan bilgiler yalnızca bilgilendirme amaçlıdır. İlgili sayfada tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren öğeler yer almamaktadır. Tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.
KİŞİSEL VERİLERİN ELDE EDİLMESİ VE İŞLENMESİ İLE İLGİLİ BİLGİLENDİRME FORMU
Acıbadem Sağlık Hizmetleri ve Ticaret A.Ş. (“Acıbadem”) ve Acıbadem’in hakim ve bağlı şirketleri (hepsi birlikte “Acıbadem Grubu” olarak anılacaktır.) tarafından, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“Kanun”) ve ilgili mevzuat kapsamında Veri Sorumlusu sıfatıyla, kişisel verileriniz, aşağıda açıklanan çerçevede ve 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu, 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, Özel Hastaneler Yönetmeliği ve Sağlık Bakanlığı düzenlemeleri ve sair mevzuata uygun olarak işlenebilecektir.
1. Kişisel Verilerin elde Edilmesi, İşlenmesi ve İşleme Amaçları
Kişisel verileriniz Acıbadem Grubu tarafından sağlanmakta olan kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amaçlarıyla ve Acıbadem Grubu şirketlerinin faaliyet konularına uygun düşecek şekilde; sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, çağrı merkezi, internet sitesi, sözlü, yazılı ve benzeri kanallar aracılığıyla elde edilmektedir. Sağlık verileriniz başta olmak üzere özel nitelikli kişisel verileriniz ve genel nitelikli kişisel verileriniz, Grup tarafından aşağıda yer alanlar dâhil ve bunlarla sınırlı olmaksızın bu maddede belirtilen amaçlar ile bağlantılı, sınırlı ve ölçülü şekilde işlenebilmektedir:
Acıbadem Grubu tarafından elde edilen her türlü kişisel veriniz (Özel nitelikli kişisel veriler de dahil fakat bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) aşağıdaki amaçlar ile işlenebilecektir:
İlgili mevzuat uyarınca elde edilen ve işlenen Kişisel Verileriniz, Acıbadem veya Acıbadem Grubu’na ait fiziki arşivler ve/veya bilişim sistemlerine nakledilerek, hem dijital ortamda hem de fiziki ortamda muhafaza altında tutulabilecektir.
2. Kişisel Verilerin Aktarılması
Kişisel verileriniz, Kanun ve sair mevzuat kapsamında ve yukarıda yer verilen amaçlarla Acıbadem ve Acıbadem Grubu tarafından Acıbadem Grubu’na dahil olan şirketler ile, Özel sigorta şirketleri, Sağlık bakanlığı ve bağlı alt birimleri, Sosyal Güvenlik Kurumu, Emniyet Genel Müdürlüğü ve sair kolluk kuvvetleri, Nüfus Genel Müdürlüğü, Türkiye Eczacılar Birliği, Mahkemeler ve her türlü yargı makamı, merkezi ve sair üçüncü kişiler, yetki vermiş olduğunuz temsilcileriniz, avukatlar, vergi ve finans danışmanları ve denetçiler de dâhil olmak üzere danışmanlık aldığımız üçüncü kişiler, düzenleyici ve denetleyici kurumlar, resmi merciler dâhil sağlık hizmetlerini yukarıda belirtilen amaçlarla geliştirmek veya yürütmek üzere işbirliği yaptığımız iş ortaklarımız ve diğer üçüncü kişiler ile paylaşılabilecektir.
3. Kişisel Veri Elde Etmenin Yöntemi ve Hukuki Sebebi
Kişisel verileriniz, her türlü sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, yukarıda yer verilen amaçlar ve Acıbadem’in faaliyet konusuna dahil her türlü işin yasal çerçevede yürütülebilmesi ve bu kapsamda Acıbadem’in akdi ve kanuni yükümlülüklerini tam ve gereği gibi ifa edebilmesi için toplanmakta ve işlenmektedir. İşbu kişiler verilerinizin toplanmasının hukuki sebebi;
Ayrıca, Kanun’un 6. maddesi 3. fıkrasında da belirtildiği üzere sağlık ve cinsel hayata ilişkin kişisel veriler ise ancak kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbı teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amacıyla, sır saklama yükümlülüğü altında bulunan kişiler veya yetkili kurum ve kuruluşlar tarafından ilgilinin açık rızası aranmaksızın işlenebilir.
4. Kişisel Verilerin Korunmasına Yönelik Haklarınız
Kanun ve ilgili mevzuatlar uyarınca;
Mezkûr haklarınızdan birini ya da birkaçını kullanmanız halinde ilgili bilgi tarafınıza, açık ve anlaşılabilir bir şekilde yazılı olarak ya da elektronik ortamda, tarafınızca sağlanan iletişim bilgileri yoluyla, bildirilir.
5. Veri Güvenliği
Acıbadem, kişisel verilerinizi bilgi güvenliği standartları ve prosedürleri gereğince alınması gereken tüm teknik ve idari güvenlik kontrollerine tam uygunlukla korumaktadır. Söz konusu güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak muhtemel riske uygun bir düzeyde sağlanmaktadır.
6. Şikayet ve İletişim
Kişisel verileriniz teknik ve idari imkânlar dâhilinde titizlikle korunmakta ve gerekli güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak olası risklere uygun bir düzeyde sağlanmaktadır. Kanun kapsamındaki taleplerinizi, “https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html” web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak;
Kanun kapsamındaki taleplerinizi, https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak ve formda belirtilen usullerle tarafımıza iletmenizi rica ederiz.
Sindirim sistemi, gıda tüketimi ile birlikte peristaltizm adı verilen hareketi gerçekleştirir. Yemek borusundan sindirim kanalının sonuna kadar besinlerin iletilmesini sağlayan bu hareket, besin maddelerinin emilimi için gereklidir.
Midede yer alan besin içeriği bazı hallerde ters yönde peristaltik hareket yaparak önce yemek borusuna oradan da ağıza ve vücudun dışına çıkabilir.
Midede hissedilen rahatsızlık hissi ve bu hisse eşlik eden gastrik içeriği çıkarma isteği, mide bulantısı olarak isimlendirilir.
Birçok farklı rahatsızlık ya da duruma bağlı olarak mide bulantısı ortaya çıkabilir. Bazı duyarlı kişilerde hareket esnasındaki sinyallerin beyinde yorumlanması ile ilgili problem oluşabilir ve taşıt tutması ya da deniz tutması gibi sebeplerle mide bulantısı meydana gelebilir.
Kadınlarda menstruasyon (adet) döngüsü sırasında vücutlarında meydana gelen hormonal değişiklikler nedeniyle mide bulantısı şikayetine sıklıkla rastlanır. Mide bulantısına ağrı ya da ateş gibi diğer belirtilerin eşlik etmesi halinde altta yatan neden dismenore, endometriozis veya premenstrual sendrom gibi diğer jinekolojik hastalıklar olabileceği için ileri araştırma gerekli olabilir.
Mide bulantısının en sık karşılaşılan nedenleri arasında sindirim sistemi ile ilgili problemler, bakteri ya da virüslere bağlı olarak meydana gelmiş enfeksiyon hastalıkları ve diğer sağlık durumları ile ilgili kullanılan ilaçlar yer alır:
Bazı sindirim sistemini ilgilendiren sorunların varlığında kişide mide bulantısı oluşabilir. Reflü, mide bulantısına neden olabilecek sindirim sistemi rahatsızlıklarının başında gelir. Bu rahatsızlıkta mide içeriği özefagusa (yemek borusu) doğru hareket eder. Asitli besin içeriğinin bu hareketi sonrasında oluşan yanma hissi mide bulantısını tetikleyebilir.
Mide ve ince bağırsaklarda oluşan ülserler (yara), mide bulantısının sindirim sistemi nedenlerinden biridir. Özellikle öğünlerin sonrasında ülsere olan bölgelerde meydana gelen ağrı ve yanma hissi mide bulantısının oluşmasına neden olabilir.
Bakteriler ve virüsler mideyi etkileyerek bulantı hissinin meydana gelmesine neden olabilir. Bakteriler ile enfekte olan gıdaların tüketilmesi besin zehirlenmesi olarak isimlendirilen hastalık tablosu ile sonuçlanabilir.
Birçok ilacın kullanımı sonrasında yan etki olarak mide bulantısı ortaya çıkabilir. Özellikle kanser hastalarında kullanılan kemoterapi ilaçları çok güçlü bir mide bulantısı hissine neden olabilir.
Herhangi bir sağlık sorunun tedavi planlaması içerisinde hekim tarafından reçetelendirilen hiçbir ilaç, o hekimin bilgisi olmadan hastanın kendi kararı doğrultusunda kesilmemelidir. İlaçların olası yan etkileri hakkında ilacı reçetelendiren hekimden bilgi alınmalıdır.
Bu durumlar dışında birçok farklı nedenle mide bulantısı şikayeti oluşabilir:
Mide bulantısının altında yatan neden yaşa bağlı olarak değişkenlik gösterebilir. Yetişkinler için en sık olarak karşılaşılan bulantı nedeni viral hastalıklar, besin zehirlenmeleri, ateşli hastalıklar ve taşıt tutmasıdır. Çocuklarda ise aşırı beslenme, öksürük ve ateşli hastalıklar mide bulantısının sebebi olabilir.
Bebeklik çağında nadir de olsa sindirim kanalında meydana gelen tıkanıklıklar sonucu bulantı ve kusma oluşabileceği için dikkatli olunmalıdır.
Mide bulantısı bazı ciddi sağlık sorunlarının da belirtisi olarak ortaya çıkabilir. Bu hastalıklar arasında:
Dehidrasyon (sıvı kaybı), bir diğer önemli mide bulantısı nedenidir. Bu durum için çocuklar yetişkinlere göre daha büyük risk altındadır. Çocuklarda dehidrasyona dair oluşabilecek belirtiler arasında kuru dudak ve ağız içi, göz küresi çöküklüğü ya da hızlı soluk alıp verme yer alabileceği için dikkatli olunmalıdır.
Elimizdeki bütün maddeleri birleştirecek olursak, mide bulantısı nedenleri şu şekilde toplanabilir;
Mide bulantısı, mide ve bağırsak sisteminde hissedilen huzursuzluk ve kusma isteğinin oluşması olarak tanımlanabilir. Bu anlamda mide içeriklerinin dışarı çıkarılması (istifrağ) durumunun öncül belirtisidir. Mide bulantısı çok farklı nedenlerle meydana gelebildiğinden, oluş mekanizması da buna göre çeşitlilik arz eder. Bu anlamda meydana gelmesinde işleyen mekanizmalar şu şekilde sıralanabilir:
Mide bulantısına tanısal yaklaşımda bu şikayeti olan kişilerin sağlık kuruluşlarına başvuruları sonrasında hekim tarafından gerçekleştirilen fizik muayeneleri ve tıbbı öykülerinin alınması en önemli aşamalardır. Muayene ve öykü alımı sayesinde mide bulantısının altında yatan nedenin psikiyatrik, endokrinolojik (hormonal) ya da ensefalit ve menenjit gibi merkezi sinir sistemini ilgilendiren rahatsızlıklar olmadığı anlaşılabilir.
Fizik muayenenin ilk aşaması hastada mide bulantısının nedeninin elektrolit (mineraller) ile ilgili herhangi bir dengesizlik ya da sıvı kaybı olmadığı dışlanmaya çalışılır. Kişinin parmak uçları incelenir ve kendi kendine yapılan kusma işlemine dair mide asidi ile temasa bağlı oluşan nasır gibi izlerin olup olmadığı incelenebilir.
Hastanın şikayetleri ve fizik muayene bulguları ışığında hekim mide bulantısına tanısal yaklaşımın diğer aşamalarını kişiye özel olarak belirler. Genel olarak mide bulantısı tanısına basit laboratuvar testleri ve radyolojik görüntüleme yöntemleri ile altta yatan önemli bir sağlık sorunu olup olmadığının dışlanmasına devam edilebilir.
Tam kan sayımı (hemogram), elektrolitler, eritrosit sedimentasyonu, pankreas ve karaciğer enzimleri, gebelik testi, tiroid hormonları ve bulantıya neden olabilecek çeşitli kimyasallara maruziyet, hekim tarafından istenebilecek laboratuvar testleri ile değerlendirilebilir.
Radyolojik yöntemlerden karın filmi istenilerek sindirim sisteminde herhangi bir tıkanıklığın olup olmadığı değerlendirilebilir. Endoskopik girişimler ile yemek borusu ve devamında herhangi bir ülsere lezyon olup olmadığı incelenebilir. Karın ultrasonografisi (USG) ile kişide safra kesesi, karaciğer ya da pankreas rahatsızlığı olup olmadığı değerlendirilmeye çalışılır.
Mide bulantısının nedeni olarak kafa içi bir kitle ya da lezyon düşünülen durumlarda ise bir diğer radyolojik görüntüleme yöntemi olan manyetik rezonans görüntülemeye (MRI) başvurulabilir.
Mide bulantısının tedavisi kişinin bu şikayetinin ciddiyetine ve altta yatan nedene bağlı olarak değişkenlik gösterebilir. Örnek olarak antihistaminikler ve antikolinerjikler olarak sınıflandırılan ilaç grupları taşıt ve deniz tutması gibi durumlarda kendisini gösteren mide bulantısına karşı hekimler tarafından reçetelendirilebilen ilaçlar arasındadır. Bir diğer mide bulantısı nedeni olabilen reflü hastalığında ise mide asidini düzenleyici ilaçlar fayda sağlayabilir.
Mide bulantısı tedavisi genel olarak 2 kategoriye ayrılır. Bulantıyı ve kusmayı direkt olarak santral sinir sistemi üzerinde etki göstererek bastırmayı hedefleyen ilaçlar antiemetikler olarak isimlendirilir ve mide bulantısı şikayetine yönelik olarak kullanılabilecek ilk ilaç kategorisini oluşturur. Diğer grup ilaçlar ise sindirim sisteminin hareketlerini düzenleyici etki gösteren ve prokinetik olarak sınıflandırılan ilaçlarlardır.
İlaç tedavisi dışında hekimin bilgisi ve önerisi dahilinde gerçekleştirilebilecek bir takım mide bulantısına karşı yapılabilecek uygulamalar mevcuttur:
Ameliyatlardan, radyoterapiden ya da kemoterapi tedavisinden sonra kişilerde bulantı ve kusma meydana gelmesi sık karşılaşılan bir durumdur. Bu sebeplerden biri nedeniyle meydana gelen mide bulantısının kontrol altına alınmasında serotonin antagonistleri olarak sınıflandırılan ilaçlar katkı sağlayabilir.
Tüm bunların yanında mide bulantısının meydana gelmeden önlenmesi ve bireysel alınabilecek çeşitli tedbirlerle giderilmesi mümkündür. Buna göre aşağıda sıralanan tedbirlerin uygulanması mide bulantısı şikayetinin ortadan kalkmasına ve sağlığın korunmasına yardımcı olacaktır:
Bulantı ile beraber yoğun kusma şikayeti varlığında mutlaka sıvı alınması gereklidir. Vücudun kaybettiği sıvının geri alınması sağlığın korunması için çok önemlidir. Ayrıca bulantı varlığında katı gıdaların alımından kaçınılarak sıvı gıdalara ağırlık verilmelidir.
Bulantı sonrası yeniden gıda alımına başlanacağı zaman muz, pirinç, tost gibi kolay sindirilebilen ve bulantıya neden olmayan gıdalar tercih edilmelidir.
Bulantıya neden olabilecek sıcak ve nemli ortamlar, deniz seyahatleri, parfüm veya pişen gıdaların oluşturduğu güçlü kokular gibi etkenlerden mümkün olduğunca uzak durulmalıdır. Araç tutması durumunda, araçla seyahat öncesi bulantı ilacı kullanılması (skopolamin gibi antihistaminik ilaçlar) hareket hastalığını önleyebilir.
Beslenme alışkanlıkları değiştirilerek yeterli ve dengeli beslenmeye gayret edilmelidir. Buna göre sık ve az miktarda yenmeli, yavaş ve çiğneyerek yenmeli, yemek sonrasında yoğun egzersiz gibi davranışlardan kaçınılmalıdır. Ayrıca çok baharatlı ve fazla yağlı gıdalar tüketilmemelidir.
Mide bulantısı şikayetiniz olduğunda yukarıdaki tedbirleri uygulamanıza rağmen şikayetiniz geçmediğinde, uzman bir hekim tarafından değerlendirilmek üzere size en yakın sağlık kuruluşuna başvurabilirsiniz.