Migren Için Biberiye

Eşim evliliğimizden önce başlayan migren ağrılarından şikayetçiydi, cebinde bir sürü ağrı kesici ilaçla dolaşır, kriz anlarında da "Başımı kesin de bu ağrıdan kurtulayım" derdi.

Hacettepe Tıp Fakültesi’nde yıllar önce MR çekildikten sonra migren teşhisi konmuştu, ama olumlu bir sonuç alamadık. Daha sonra görev yerim Ankara Üniversite’sinden, Gazi Üniversitesi’ne geçince burada bir kez daha MR çektirdik, aynı teşhis konulunca migren tedavisi başladı. Verilen çeşitli ilaçlar etkili olmayınca, depresyon tedavisine geçildi ve giderek değiştirilen ilaçlar sonucu eşim neredeyse 24 saatini uykuda geçirmeye başladı.

Bu durumda ben ilaçları kestirdim. Bitkisel ilaç aramaya başladım. Bir zamanlar tanıdığım, bir dönem orman bakanlığında ’tıbbi bitkiler araştırma projesi’ nde yer almış, emekli bir tanıdığım bana "biberiye" çayını tavsiye etti. Günde 5-6 fincan biberiye çayı ile tedaviye başladık ve 20-25 gün sonra migren, baş ağrısı sorunları bir daha gelmemek üzere sona erdi.

Ortopedist kardeşim tarafından ameliyat edilen sanatçı Selçuk Ural, migreni olduğunu söylüyor ve kardeşim de biberiye çayını tavsiye ediyor. Selçuk Ural birkaç yıl önce televizyondaki bir programda, migreninin ortopedist doktorunun, botanikçi ağabeyi (!) tarafından iyileştirildiğini söyleyip, teşekkür ediyor.

Kayınbiraderimin eşi Elmadağ’da kayıp düşünce ayak bileği ile diz arasındaki bölgede, büyükçe bir et parçası kemiğe kadar kalkıyor. Dikiş atılıyor. Ancak 1 ay sonunda iç kısımdaki deri canlanmayınca doktorlar ’Bu bölgeye deri nakli yapmamız gerekir’ diyorlar. Kayınbiraderimin bulduğu estetik cerrah "Amerika’dan yeni bir ilaç geldi, önce birkaç gün bunu sürüp, deneyelim, sonuç alamazsak ameliyatı yaparız" diyor. Sürülen yağ deriyi 3-4 gün sonra canlandırmaya başlıyor. Bu yağın kutusuna baktığımda Rosemarinus (biberiye) kelimesini görünce bu bitkiye karşı ilgim daha çok arttı. Kendi kütüphanem ve internetten yaptığım araştırmada biberiyenin iyi geldiği sorunların sayısı 100’ün üstüne çıkınca; "Yeter" diye, araştırmayı kestim.

Biberiye yağını yazlık evimize götürdük. Ağabeyimin torunları koşarken düşüp, başlarını, el ve ayaklarını bir yerlere çarptıklarında, evde başlayan telaşa hiç gerek olmadığını söyleyip, bu yağı sürüyordum ve şişme, morarma veya ağrı olmuyordu.

Eşimin işyerindeki arkadaşının babası, diz altı bölgesinde, dolaşım bozukluğu nedeniyle, ayaklarının ısınamadığından yakınıyordu. Biberiye çayı ile bu sorunları çözüldü.

Çok yaşlı bir komşumuzun 2 yıldır uykusuzluk sorunu vardı. Damadı Ankara’da bir devlet hastanesinde, beyin cerrahı, doçent doktor olduğu halde, çözüm bulamamışlardı. Biberiye çayı içmeye başlayınca gece de gündüz de rahat rahat uyur oldu.

Aynı yaşlı komşumuzun gut hastalığı vardı, kanında ürik asit yüksekti. Biberiye çayı bu sorunu da çözdü.

Kayınpederim, kireçlenme sonucunda boynunu hareket ettiremez hale geldi. Doktorlar "Ameliyat yapamayız, böyle idare et" dediler. Biberiye yağı ile yaptığı masajlar sonucu 1 hafta sonra boynunu hareket ettirmeye başladı.

Kızım koşarken, bir yerlere çarptığı eli mosmor oldu. Biberiye yağını sürdük 2 saat sonra morluk geçmeye başladı. Bir akraba doktora sordum "Normalde morluk ne kadar zamanda geçer" diye. "2 günde geçer" demişti.

Biberiye yağı ecza dolabımızdaki yerini aldı. Bir yerin mi ağrıyor (örneğin baş ağrısı), "Sür biberiye yağını, ağrı geçsin. Bir yerin mi kesildi; sür biberiye yağını süratle iyileşsin.

Umarım herkes için bu bilgiler yararlı olur.

PROF. DR. TURHAN U.

"... uykudakiler uyansın belki uyanmak vaktidir, gerçekleri bilenler toplansın şimdi vermek vaktidir." (Bir kitaptan!)

Benim bitkisel tedavilere inancımı bilen ve bu bilgileri internetten bana yollayan sevgili dostuma sonsuz teşekkürler... Bu bilginin bizzat bir uzman tarafından denenmiş olması, bu alternatif bitki tedavisini daha da güvenilir kılıyor. Yine de tüm bunların doktor kontrolünde olması gerektiğinin altını çizmek lazım. Son olarak şu bilgiyi de ben ekleyeyim, biberiye çayı, yüksek tansiyonu olanlarda dikkatli kullanılmalı, çünkü az da olsa, kan basıncında bir oynama yapabilir.

Evde börek, kurabiye yapıp satmak istiyorum

Bu size ikinci yazışım. Köşenizi hemen hemen 20 yıldır takip ediyorum. Size Ankara’dan yazıyorum. O kadar çaresizim ki... Eşimle ikimiz de çalışmamıza rağmen çok zor geçiniyoruz. Kızımın biri üniversitede okuyor, diğeri de bu sene sınavlara hazırlanıyor. Onları okutmak için evimde ek iş olarak, el açması, börek, tatlı ve kurabiye türü hamur işleri yapıp, satmak istiyorum. "Gazeteye ilan verin" dersiniz belki. İnanın verdim ama sapık erkeklerin tacizi dışında bir işe yaramadı. Hem de evliliğim bitme noktasına kadar geldi. Son çare olarak size yazmak istedim; lütfen yardım edin. E-mail : [email protected]

Sevgili kızım, ne yazık ki hálá böyle insanlar da var bu dünyada. Umarım e-mail adresinize böyle ahlaksız teklifler gelmez. Benim okurlarım düzgün insanlardır. Onlara güveniyorum

Kimse beni sevmiyor kendimi fazlalık gibi hissediyorum

Güzin Abla, 13 yaşındayım, 7. sınıfa gidiyorum, kimse beni anlamıyormuş gibi geliyor bana. Derslerim süper değil ama testleri çok iyi çözüyorum. Ama çok heyecanlıyım, sorulduğunda bildiklerimi bile unutuyorum. Matematikten korkuyorum, bir problemi çözmem neredeyse 30 dakikamı alıyor. Üstelik kendimi çok yalnız hissediyorum; hiç arkadaşım, açılabileceğim kimsem yok. Zaten boş vaktim de genellikle olmuyor. Okul ev dershane üçlüsü canımı çok sıkıyor. Çevremdeki gençlerin birçok arkadaşı var ama benim yok, kimse beni sevmiyor. Kendimi fazlalık gibi hissediyorum... Sana açılmak istedim, derdime çare bulup bana rahatlatıcı bir şeyler yazar mısın?

RUMUZ: MİNİK KIZ

13 yaş, işte bu duyguların zirve yaptığı bir dönemdir minik kızım. Hiç kimsenin kendisini sevmediğini, beğenmediğini düşünmenin yanında kendinde de yüzlerce kusur bulursun. Hiç kimseyle geçinemez, yalnızlık duygusuyla mutsuz olursun.

Bunlar zamanla geçecek. Merak etme. Ancak seni uyarmak istiyorum. Sen nasıl matematik sorusunu yarım saatte çözüyorsan, ben de senin yazını yarım saatte ancak düzeltebildim. Matematik dışında Türkçe’ne de önem ver.

Biberiye bitkisinden elde edilen biberiye çayı insan sağlığı için birçok faydayı içerisinde barındırır. Yüksek oranda E, D, C, B ve K vitaminleri içeren biberiye çayı hem fosfor hem de demir bileşenlerini de barındırır. Biberiye çayı kurutulmuş biberiye yapraklarından elde edilir. Sindirim sistemine iyi gelen biberiye çayı diyet yapmak isteyen kişiler tarafından da kullanılır. Biberiye çayının faydaları İbrahim Saraçoğlu gibi uzmanlar tarafından da paylaşıldığı için halk arasında da popüler bir çaydır.

Biberiye Çayı Faydaları

• Biberiye çayının adet söktürücü özelliği vardır. Aynı zamanda regl sancılarını da azaltır.
• Esanslı bir kokuya sahiptir. Bu yüzden rahatlatıcı bir etkisi bulunur.
• Biberiye çayı içiminin yanı sıra kaynayan su buharı cilde tutulduğunda gözenekleri açar.
• Migren ağrılarına iyi gelir.
• Antioksidan özelliği bulunmaktadır. Bu da bağışıklık sistemine iyi gelir. Hastalıklara karşı vücudun direnç kazanmasına yardımcı olur.
• Meme kanseri başta olmak üzere farklı kanser türlerine iyi gelir.
• Sindirim sistemine iyi geldiği için kabızlık ve hazımsızlık problemlerine iyi gelir.
• Vücutta bulunan fazla ödemin atılmasında yardımcı olur.
• Solunum yollarını açar.
• Ağız yaralarının iyileşme süresini kısaltır.

Biberiye Çayının Zararları

Biberiye çayının insan sağlığına yararları olsa da zararları da olabilir. Bu yüzden tüketmeden önce gerekirse doktora başvurulmalı ya da tüketim miktarı aşılmamalıdır. Biberiye çayı fazla tüketildiğinde şu yan etkiler ortaya çıkabilir:

• Gün içinde bir fincan tüketimi uzmanlar tarafından önerilir. Fazla tüketimde ise zehirlenme meydana gelebilir. Bu yüzden özellikle gebe kadınlar tarafından tüketim miktarına dikkat edilmelidir.
• Biberiye çayı epilepsi krizlerine neden olabilir. Epilepsi hastalarının tüketmesi önerilmez.
• Kan dolaşımını arttırıcı özelliği bulunur. Bu nedenle yüksek tansiyon hastaları da tüketimde dikkat etmelidir.
• Ülser ve kolit hastalarının artmasına sebep olabilir. Bu yüzden bu sağlık problemleri bulunan kişilerin biberiye çayından uzak durması gerekmektedir.

Biberiye Çayı Tansiyonu Düşürür Mü?

Biberiye çayı tansiyona iyi gelen bitkiler arasında yer almaz. Özellikle yüksek tansiyon problemi olan kişiler tarafından biberiye çayı tüketilmemelidir. Aksi halde tansiyonun daha da yükselmesine yol açabilir.

Biberiye Çayı Adet Söktürür Mü?

Biberiye çayı kadınlar için oldukça faydalı bir bitki çayıdır. Biberiye çayı adet sorunu olan kadınlar tarafından kullanılabilir. Biberiye çayının adet söktürücü özelliği bulunduğu gibi regl sancılarının azalmasında da yardımcı olur. Biberiye çayının bir diğer özelliği de rahimde meydana gelen kistlerin yok edilmesini sağlar.

Biberiye Çayı Migrene İyi Gelir Mi?

Biberiye çayı ile ilgili merak edilen konulardan biri migrene iyi gelip gelmediğidir. Biberiye çayı migren hastalığı olan kişiler tarafından tüketildiğinde iyi gelir. Gün içerisinde 3 ya da 4 fincan içilen biberiye çayı düzenli içildiğinde migren ağrılarını azaltır.

Biberiye Çayı Nasıl Hazırlanır?

Biberiye çayının hazırlanması oldukça basit ve hızlı bir şekilde yapılmaktadır. Bunun için biberiye sağı ve yaprakları kullanılır. Küçük bir tencere içerisinde 2 bardak su içerisine bir tutam kurutulmuş biberiye yaprakları ve sapını ekleyebilirsiniz. 10 dakika boyunca kaynattığınız biberiye yapraklarını ocaktan aldıktan sonra süzün ve tüketin.

Çağımızın, bizleri en çok zorlayan ve neredeyse tedavi edilemeyen tek hastalığı migren, yaşam kalitesini düşüren sarsıntılı baş ağrılarıdır. Beynin bir bölümündeki damarların kasılma ve daralmalarına bağlı olarak ortaya çıkan migren ağrıları, kimi zaman mide bulantısına da sebep olur. Birçok insan atak esnasında ilaçlara başvurur lakin her zaman iyi sonuç alamaz. Bu nedenle migren hastası olanlar beslenme ve yaşam şekillerine dikkat etmelidir. Hangi besinlerin migreni tedavi edici veya ağrıyı azaltıcı özellikte, hangilerinin migreni tetiklediğini biliyor musunuz?

Migrene İyi Gelen Besinler:

Biberiye: Çalı görünümünde, kokusu çam ağacını andıran biberiye, düzenli tüketildiğinde migreni tedavi ediyor. Gece yatmadan evvel biberiye yağını şakaklarınıza masaj yaparak sürmeniz ve günde iki kez aç karnına biberiye çayı tüketmeniz, vücudunuzda rahatlatıcı bir etki yatratacaktır. Bunun yanı sıra damarlarınızdaki kan akışının rahatlıkla sağlanmasını sağlayan biberiye, beyninize fazla oksijen gitmesini de sağlayacaktır. Biberiye çayını, kaynar suda 3. dk beklettiğiniz birkaç dal biberiye otuyla yapabilirsiniz. Bir ay boyu düzenli olarak kullandığınızda farkı göreceksiniz.

Nane Yağı:Nane yağı, migren atağı esnasında şakaklara sürüldüğünde ağrılarınızın azalmasını sağlayacak ve esansı sayesinde mide bulantınız varsa, ona da iyi gelecektir.

Lapaza Çiçeği: Lapaza çiçeği, özellikle mide bulantısını da beraberinde getiren migren atakları tedavisinde çok etkilidir. Günde iki kez 75-50 mg arası tüketildiğinde etkin sonuç elde edilmektedir.

Zencefil ve Karabiber: Zencefil kökü, vücuttaki prostaglandin sentezini engelleyerek migrenle mücadele eder. Taze zencefil kökünden kestiğiniz birkaç parçayı yarım saat kaynatıp içine bir çay kaşığı kadar karabiber ekleyip tüketebilirsiniz.

Papatya:Migren atakları esnasında seratonin hormonu salınımı düşük bir seviyede seyreder. Bu nedenle özellikle strese dayalı baş ağrılarında papatya büyük önem taşır. Papatya çayını zencefil ve karabiberle beraber tüketmeniz ise, daha iyi sonuç elde etmenizi sağlayacaktır.

Magnezyum içeren besinler: Özellikle kadınlarda görülen, adet dönemlerine bağlı, hormon salınımıyla alakalı olarak baş gösteren migren ataklarında magnezyum desteği çok önemlidir. Bu nedenle, yalnızca bu dönemlerde değil, genel olarak magnezyum yoğun besinler tüketilmesi, migren ataklarının arasının açılmasında etkili rol oynar. Avokado, kivi, ananas, muz, greyfurt gibi tropik meyveler dışında ıspanak, soya filizi, brokoli gibi sebzeler de tüketilmeli fakat magnezyum değerlerinin düşmemesi için ya buharda pişirilmeli ya da çiğ tüketilmelidir.

*Her şeyden evvel, ağrı durumunda bol bol su tüketmeye özen göstermeli ve mutlaka sessiz ve karanlık bir ortamda başınızı omuz hizanızdan itibaren yukarda tutarak sırt üstü uzanmalısınız.

Migreni Tetikleyen Besinler:

Migren ataklarınızı hafifletmek veya daha az sıklıkta baş ağrısı yaşamak için en başta stresten ve sıkıntıdan uzak durulmalıdır. Fakat bunun yanı sıra bazı besinlerden de uzak durulmalıdır. Bilhassa mayalı veya yüksek oranda kafein içeren besinler migreni tetiklemektedir. Migren hastaları aşağıdaki yiyecekleri nadiren tüketmeli ve eğer ki tüketiyorsa yanında bol bol su içmelidir.

– Peynir ve yoğurt
– Bira ve şarap gibi mayalı içkiler
– Kahve ve kakao

– Çikolata
– Sucuk, salam, sosis gibi ürünler
– Karbonhidrat yoğun besinler
– Marine edilmiş yiyecekler

İlgili

Son Yazılar

Gıda israfı konusunda ne kadar bilinçlisiniz? Topraktan sofranıza gelene kadar besinlerin hangi işlemlerden geçtiğini biliyor musunuz? Dünya'da bu konuda farkındalık...

[vc_row][vc_column][vc_video link="https://youtu.be/fyB2sXz1lvQ?t=54"][/vc_column][/vc_row][vc_row][vc_column][vc_column_text]İklim değişikliğinin tarıma etkileri ve bazı tarımsal faaliyetlerin iklim değişimdeki etkisi nelerdir? Tarım, iklim değişikliklerine yol açan sera gazı...

Ben küçükken babamın gül serası vardı. Bir dönem seralara hastalık vurmuş ve güllerin hepsi ölmüştü. Seradaki çiçekler sökülmeden önce kuzenimle...

Bu yazı hem bir kitap tavsiyesi hem de beslenme rutinimizdeki çöp gıda ile ilgili. Sinan Canan’ın birçok kitabını okumuş biri...

Gıdanın geleceği hakkında sizin de endişeleriniz var mı? Monokültür tarım ile çeşitliliği kaybediyoruz, endüstriyel tarım sayesinde gıdaya anında ulaşabiliyoruz hatta...

Birçok ülkede yaşam biçimi olarak benimsenen minimalizm maddiyatın yanı sıra manevi anlamda da sadeleşmemizi ifade ediyor. İkigai, Hygge olarak isimlerini...

Haberleri açtığımızda dünyanın dengesinin bozmamız, hektarlarca yanan ormanlar veya maden ocakları için zehirlenen topraklar, kirlenen içme suları, ısı artışı ile...

Bahar aylarında havanın ısınması ve çiçeklerin açmasıyla ortaya çıkan arılar ekosistemin şüphesiz en  önemli canlıları. Farklı türleri bulunan arıların önemi...